Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
3O K4M 2002 CUMARTESİ
+CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Baş&gioğlu'nıJan
ABımktubu
• ANKVRA
(Cumhirnet Biirosu) -
Çalışmave Sosyal
GüvenL Bakanı Murat
Başesgıcglu, Avnıpa
Birliği'ıe üye ülkelerin
çalışma r
e sosyal
güvenlik bakanlanna birer
mektupçönderdi. 12
Aralık'fc Kopenhag'da
TürkiyeVe müzakere
tarihi venlmesi için
destek ireyen
Başesgicğlu, mektupta,
Türkiye ıin Kopenhag
Kriterler'ni yerine
getirmek için devrim
nitelığinde reformlar
gerçekkîtirdiğıru belırtti.
TKP'litere izhisiz
afiş davası
• ANKVRA
(Cumhuriyet) - Ankara
Cumhuriyet Başsavcılığı,
Türkiye Komünist Partili
6 kişi hakkrnda, belirlenen
yerler dışuıda izinsiz afiş
astıklan gerekçesiyle dava
açtı. Nöbetçi Ankara
Asliye Ceza
Mahkemesi'ne açılan
davanın ıddianamesınde,
sanıklann 20 Ekim 2002
tarihinde TKP'ye ait
afişleri ilçe seçim
kurulunun tespıt ettiği
yerler dışında izinsiz
olarak asarken
yakalandıklan belirtilerek
haklannda, 298 sayılı
Seçimlenn Temel
Hükümleri ve Seçmen
Kütükleri Hakkında
Kanun'un 151/2. maddesi
uyannca 6'şar aydan
1 'er yıla kadar hapis
cezası istendi.
SES'ten
AKP'ye eleştiri
• ANKARA
(Cumhuriyet) - Sağlık ve
Sosyal Hizmet Emekçileri
Sendikası (SES)
Merkez Yürütme Kurulu,
AKP hükümetinin,
uygulamalannda sosyal
taraflarla diyalog içinde
olması gerektiğini
söyledi. Başbakanlık'a
bağlı 4 kurumun
icracı bakanlıklara
bağlanmasıyla ilgili
SES'ten yapılan yazılı
açıklamada, yasası bile
olmayan bu kurumlann
icracı bakanlıklara
bağlanmasının
pratikte hiçbir yaran
olmadığı belirtildi.
'Meğer bir şey
değişmemiş'
• ANKARA (AA) - İnsan
Haklan Deraeği Ankara
Şubesi Başkanı Ender
Büyükçulha, tHD Ankara
Şubesi'nde düzenlediği
basın toplantısında, 6
Kasım'da çevik kuvvet
polislerinin Veli Kaya adlı
genci bir banka deposuna
götürerek dövmeleriyle
ilgili idari soruşturma
sonunda bir Çe\r
ik Kuvvet
amirinin mağdum serbest
bıraktığı için yargılanması
karanna vanldığına dikkat
çekti. Büyükçulha,
"'Türkiye'de insan haklan
konusunda meğer hiçbir
şey değişmemiş" dedi.
Kavaklı'da
tutuklama
• Istanbul Haber Servisi -
Büyükçekmece'ye bağlı
Kavaklı ve Bahçeşehir
beldelerinde, C plakalı
taksi ihalelerine fesat
kanştınldığı ve yolsuzluk
yapıldığı iddiasıyla
gözaltına ahnan Recep
Cahit Doğan, Arif Sürekli,
Murat Çöl, Mustafa Gürel
ve Yüzbaşı Mustafa
Şimşek, "çıkar amaçlı suç
örgütünün içinde yer
aldıklan" gerekçesiyle
Jstanbul DGM'ce
tutuklanarak
cezaevine konuldu.
Yargıtay, laiklik karşıtı simgenin kamusal alanda takılamayacağını vurguladı
TürbanbaşkaldındırANKARA (CumhuriyetBii-
rosu) - Yargıtay. "kamusal alan-
da türban" tartışmalarına son
noktayı koydu. Yargıtay 8. Ce-
za Dairesi, türbanın cumhunye-
tin temel ilkelerinden biri olan
laiklik ilkesıne karşı "başkakh-
n SHngesi" olarak kullanıldığı-
nı vurguladı. Daire, kapatılan
Akıt gazetesinde yayımlanan
"Başörtüsü Generalleri ve Sa-
im Hoca" başlıklı yazı nede-
niyle sorumlu müdür hakkında
verilen beraat karannı bozar-
ken türbanın kamu alanuıda ta-
kılmasına karşı çıkmanın "hu-
kukun gereğj" olduğuna dik-
kat çekti.
Anayasa Mahkemesi'nin
1989 yılında eğitim kurumla-
• Yargıtay 8. Ceza Dairesi, kapatılan Akit gazetesinde
yayımlanan bir yazıdan dolayı sorumlu yazıişleri müdürü hakkında
verilen beraat karannı bozarken, kamu alanlannda türban takılmasına
karşı çıkmanın "hukukun gereği" olduğunu vurguladı.
nnda ve kamu kuruluşlannda
türban takılamayacağına ilış-
kin karannın ardından bir örnek
karar da Yargıtay'dan geldi.
Yargıtay 8. Ceza Dairesi. ka-
patılan Alat gazetesinde 25 Ka-
sım 2000 tarihinde Asnn Yeni-
haber imzasıyla yayımlanan
"Başörtüsü Generalkri ve Sa-
im Hoca" başlıklı yazıyla ilgi-
li olarak sorumlu yazıişleri mü-
dürü hakkında verilen beraat
karannı bozdu. Yazının yayım-
lanmasının ardından tstanbul
DGM Başsavcıhğı harekete ge-
çerek Türk Ceza Yasası'nın 312.
maddesine muhalefetten dava
açmıştı. Ancak tstanbul 2. No'lu
DGM, 18 Nisan 2002 tarihin-
de verdiği kararla gazetenin so-
rumlu yazıişleri müdürü Meb-
met Ozcan hakkında beraat ka-
ran verdi. Karar, îstanbul DGM
Başsavcılığı'nca temyiz edildi.
Temyiz istemini görüşen Yargı-
tay 8. Ceza Dairesi, türbanın
toplumun kimi kesimleri tara-
findan cumhuriyetin temel ilke-
lerinden biri olan laiklik ilke-
sine karşı zaman zaman "baş-
kalcfan süngesT olarak da kul-
lanıldığını vurguladı. Daire ka-
rannda, kamu alanında türban
takılmasına karşı çıkmanın "hu-
kukun gereği'' olduğuna dik-
kat çekti.
Gazetede yayımlanan yazı-
da kamu alanlannda türban ta-
kılmasına karşı çıkanlann "düş-
man" ilan edildiğine işaret eden
daire, "Böylece bunlara karşı
tophımun bir bölümünün din
farkhbğma dayah olarak kamu
düzeniiçintehfikefi obbflecek bir
şekUde düşmanhğa ve kin bes-
lemeye alenen tahrikedfldiği ve
bu surede TCY'nin 312. mad-
desinin değişiklfikrasmdakisu-
çu oiuşturduğu gözeülmeden,
dosya içeriğine uyma\ an birge-
rçkçeikınahkûmryet yerineya-
zıh biçimde beraat hükmü ku-
ruhnasL bozmayı gerektirmiş-
tir" denildi.
Dairenin oybirliğiyle aldığı
bozma karannın ardından sanık
Mehmet Özcan yeniden yargı-
lanacak.
Yargıtay'ın karannın ardından
son günlerde yaşanan "kamu-
sal alanda türban" tarnşmala-
nna da son nokta konmuş oldu.
ASLİGÖREVLERİNEDÖNDÜLER
MEB'den
atama çelişkisi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Eğitim
Bakanlığı. vekâletle yürütülen il, ilçe milli
eğitim müdürlüklerindeki göre\ den almalan,
"vekfllerin asli görevlerine döndürülmesi" olarak
açıkladı. Bakanlık kaynaklan, Bakan Erkan
Mumcu'nun, "asH görevlerine döndürüldükleri''
açıklanan personelin yenne, bütün birimler için
"asii atama koşulunu taşryan personel
hıılıınmaclığından" zorunlu olarak "vekâleten
görevlendinne" yapacağına dikkat çekiyorlar.
Milli Eğitim Bakanı Mumcu, basın müşavirliği
aracılığıyla yaptığı açıklamada, il ve ilçe milli
eğitim müdürlüklerinde vekâletle yürütülen il ve
ilçe milli eğitim müdürlüklenndekı görevden
almalara farklı bir yorum getırdi. Açıklamada
görevden almalann, "kadrolaşma olmadığı"
savunularak "Yalnızca daha önceki dönemde
hizmetin gerekleriyle bağdaşmayacak şekilde,
'vekâlet, tedvır ve görevlendırme" yoluyla
yapılmış atama işlemleri iptal edilerek, söz
konusu personelin asli görevierine dönmesi
sağlanmıştır*' ifadesine yer verildi. Ancak 3'lü
kararname gerektiren asil atamalar yapılıncaya
kadar, "asli görevierine döndürülen" personelin
yerine de "makamda boşluk" doğacağı için
yeni atama yapılması gerekiyor. Bu boşluğun
nasıl doidurulacağma yer verilmeyen
açıklamada şöyle denildi: "58. hükümetin
kurulnıasının ardından. Milh" Eğitim
Bakanlığı'nda hiçbir yeni atama yapümarruştır.
Yalruzca daha önceki dönemde hizmetin
gerekleriyle bağdaşmayacak şekikk, 'vekâlet,
tedvir ve görevlendırme' yoluyla yapılmış atama
işlemleri iptal edilerek söz konusu personelin asli
görevlerine dönmesi sağlannuşür."
AbduDah Gül ve bazı bakanlar camideki kapah alan doMuğu için dışanda namaz lakh. (Fotoğraf: AA)
Bürokratlar ve ziyaretçiler de yoğun ilgi gösteriyor
Meclis'te cuma kalabalığı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM
Camii, cuma namazında ızdihama sahne oldu.
Meclis yerleşkesindeki cami, dün cuma
namazını kılmak için gösterilen yoğun katılım
nedeniyle doldu taştı. Çok sayıda AKP
millervekılinin yanı sıra Başbakan AbduDah
Gül ve bazı bakanlar da cuma namazını dün
Meclis Camii'nde kıldı. Abdullah Gül ve bazı
bakanlar, camideki kapah alan dolduktan sonra
Meclis'e geldiği için cuma namazını dışanda
kılmak zorunda kaldı. Aracından indikten sonra
paltosunu giyen Gül, caminin içinde yer
bulamayınca çevresindekilere "Mecburen
dışanda küacâğız ama biraz üşüyeceğiz" dedi.
Meclis Camii'ne, geçmiş yasama yıllanndakı
ramazan aylannda büe görülmeyen bir ilgi
olması dikkat çekti. Cuma namazını
Meclis'te kılmayı yeğleyenler arasmda
milletvekillerinin yanı sıra TBMM personeli,
bürokratlar ve bazı ziyaretçiler de vardı.
Eğitimciler, okullarda kıyafet serbestisinin türbanın önünü açmaya yönelik olduğunu vurguluyor
Eğitim sistcııli 80 yıl geriye gider
• Eski Eğitim-İş
Genel Başkanı Niyazi
Altunya, serbest
kıyafetin kabul
edilmesi halinde okula
türbanla gitmek
isteyen birçok
öğrencinin ortaya
çıkacağına dikkat
çekerken, "Türbanı
ayn tutmalılar. bunun
içine sarmamalılar.
Bu kez sistemle
çatışmaya
başlanabilir" dedi.
MAHMUT GÜRER
ANKARA - Milli Eğitim Ba-
kanı Erkan Mumcu'nun okul-
larda "kryafet serbestisi'' öneri-
si, eğitimciler taraftndan "tem-
kmB'' karşılandı. Eğitim-lş Sen-
dikası eski Genel Başkanı Niya-
zi Altunya. "Okuflarda serbest kh
vafetbeÖdkuDandabifir, ancak hü-
kümetin nitcüği kaygıverid'' der-
ken, Ankara Cnıversitesi Öğre-
tim Üyesi Prof. Dr. Mahmut
Adem, kıyafet serbestliğinin AKP
hükümeti döneminde uygulama
buhnasınrn, eğitim anlayışını 80
yıl geriye götürebileceğini söy-
ledi.Mumcu'nun, okullarda ser-
best kıyafen desteklediği yönün-
deki açıklamalan, eğitimciler ta-
rafından, türban kullanımımn
önünü açmak için yapılan bir
hamle olarak nitelendirildi.
Ankara Üniversitesi Eğitim
Fakültesi Oğretim Üyesi Mahmut
Adem ise serbest kıyafet uygu-
lamasının çocuklann gelişimine
olumsuz etİri yapabileceğini söy-
ledi. Ögrencüerin hepsinin aynı
kıyafette olmasının sınıf farklı-
lıklannı örttüğünü vurgulayan
Adem, öğrenciler arası eşitliğin
eğitim için çok önemli olduğu-
nu belirtti. Adem, AKP'nin gö-
rüşlen etrafinda serbest kıyafet
kullanımuım önemli sonuçlara
yol açabileceğini de vurgulaya-
rak "Ögrencüerin türbanla oku-
la gehnesi eğitim sistemimizin 80
yıl geriye gttmesine neden ohır"
diye konuştu.
Eğitim-İş eski Genel Başka-
nı, eğirimci Niyazi Altunya, öğ-
rencilerin okula serbest kıya-
fetle gelmesinin hükümetin po-
litikalan açısından önem arz et-
tiğini belirterek "Serbest kıya-
fet betti ölçülerde uygulanabiMr.
Ancak bunun bu hükümet ta-
rafindan yapılması kaygı verici
bir durum" dedi. Serbest kıya-
fetin kabul edilmesi durumun-
da okula türbanla gitmek iste-
yen birçok öğrencinin ortaya
çıkacağını da anımsatan Altun-
ya, "Türbanı ayn tutmahlar,
bunun içine sarmamahlar. Bu
kez sistemle çaüşmava başlana-
biür" dedi.
Eğitim-Sen Genel Başkanı
Alaaddin Dinçer. kendilerinin
serbest kıyafete karşı olmadık-
lannı ancak, AKP hükümeti
döneminde uygulamaya konu-
lacak bir serbest kıyafet yönet-
meliğinin türbanın yolunu aç-
mak için yapılabileceğini söy-
ledi.
Kesici: Merkezdeki ve merkezin sağındaki tüm güçler birleşmeli
DYP'de kıhçlar çekildi
tlhan Kesici,DYP U başkanlannın desteğini abyor.
Haber Merkezi - Milletvekilli-
ği genel seçimlennde barajın altın-
da kalan DYPde 7. Olağan Bü-
yük Kongre öncesi kıhçlar çekil-
di. Tansu ÇiDer'in ajTihnasının ar-
dından 14-15 Aralüc'ta yapılacak
kongrede genel başkanlık için ya-
nşacak olan Aydın Menderes, Ü-
han Kesici'yi destekle- —^^~
yen il başkanlanna "Bo-
yunuzdanbüyükişekal-
laşmayın" uyansında
bulundu.
Yann adaylığını açık-
layacağını belirten Men- ~ " ^ ~ ^
deres. kongreyi DYP için "hayat
memat kongrea" olarak nitelendir-
di. Adayhğının gerekçesini "Kı-
rat'a hayatvermek için yob çıktmı"
sözleriyle açıklayan Menderes şun-
lan söyledi:
"Benim dışında bir tercih oldu-
ğunu zannetmiyonım. tl başkan-
lan bo>1armdan büyük işlere kal-
kışmamahdniar. Kalan itibarlarv
nı korusunlar. Herkes alçak gönül-
lü olma>a mecburdur. Aceleleri ne,
beklemedirler.''
Menderes, "Çiller'in de Kesi-
ci'yi desteklediği yolunda iddialar
\"ar" şeklindeki bir anımsatma
• Merkez sağda DYP, ANAP, DTR LDP ve DP'nin
rahatlıkla aynı çatı altında buluşabileceklerini
vurgulayan Kesici, aksi halde Türİdye'nin AKP ve
CHP arasında sıbşacağını söyledi.
üzerıne "Bö\1e bir şey yaparsa iki-
si de küçükdüşer" yorumunu yap-
tı. Adı genel başkan adaylan ara-
sında öne çıkan eski milletvekili
llhan Kesici ise "DYP kurultayı,
merkez sağın bütününe, Türki-
yeŞe ve hatta bölge ülkelerine bir
üder seçecektir" dedi.
îstanbul Haber Servisi'nden Ba-
nşDoster'in sorulannı yanıtlayan
Kesici, merkez sağda DYP, ANAP,
DTP, LDP ve DP'nin, rahathkla ay-
nı çatı altında buluşabileceklerini
vurgulayarak aksi halde Türki-
ye'nin AKP ve CHP arasında sı-
kışacağını söyledi.
i — — CHP' nin tek başına
AKP ile mücadele ede-
meyeceğini voırgula-
yan Kesici, şöyle ko-
nuştu:
"Merkezdeki ve
^ ~ ~ ~ ^ merkezin sağındaki
tüm güçlerin bir araya gebneleri
esastır. Buradan sadece bir güç ve
iddia değil, aynı zamanda bir eko-
nomik kalkınma modeli de çıkar."
DYP Elazığ Milletvekili Mehmet
Ağar. "Parti içerisinde taban ne is-
tiyorsa o olacakür, başka bir irade
olamaz" dedi.
POLİTİKA GUNLUGU
HİKMET ÇETİNKAYA
Öliim Sancağı...
Ateş bana varır ve ölüm yaşama!..
Belki bir şafak vaktinde bıçak yaraya vanr, gök-
kuşağı yağmura, gülümseyiş gözyaşına, okşayış-
lartehdide!..
Düşen sesin halkalannda bir esinti olur anılar,
ölümsüz ve yalın unutuşta çoğalır sevdalari..
Bir delışmen çocuk ağlıyordur tek başına or-
manda, bir genç kız sonbahar sabahında çoğa-
lıyordur uzak kentlerin bırinde, bir aşk başlıyordur
bilinmez türkülerin eşiiğinde, bir ölüm sancağı çe-
kiliyordur çakmak çakmak yanan şairin gözlerin-
de...
Mavi bir ruzgârdır esen Gökova'dan ıçerilere
doğru, bir çığlık, denizdir sanki konuşan ya da
yitirilmiş aşklar durağında ölümdür ona el sallayan...
Üç yıl önce bir hastane odasında Şükran Kur-
dakul'la Melih Cevdet Anday a bakıyordum...
Sanınm 1999 Martı'ydı...
Izmir Dokuz Eylül Üniversıtesi'nde tek kişilik
odada, mavi gözlerini kapamış mışıl mışıl uyuyor-
du...
Melih Cevdet Anday'dı onun adı...
Baktım Fikret llkiz de gelmişti...
TÜYAP Kitap Fuarı için Izmir'deydik...
llhan Selçuk telefonla aramış, Bodrum'da bir has-
taneye kaldırılan Anday'ı Prof. Dr. Emin Alıcı'ya
teslim etmiştik 9 Eylül Üniversitesı'nde...
Anday'ın eşi, Suna Anday şaşkındı...
Milas ören'deki evlerinde otururken birden fe-
nalaşmıştı...
Konuşamıyordu Melih Cevdet Anday...
Emın Alıcı'ya sordum:
"Nedir durumu Melih Ağabey'in..."
Alıcı ''Btrkaç gün daha yatacak" deyip ekledi:
"Sadece konuşma zorluğu çekiyor..."
O tarihte 84 yaşındaydı Mehh Cevdet Anday...
Birden gözlerimi yumdum...
Oktay Rifat'ı, Orhan Veli'yi anımsadım, onla-
nn dizelerinde aydınlık bir gökyüzünü, yaşamın o
bölük pörçük fotoğraflannı gördüm...
Ve Melih Cevdet'in dizelerinde yeni bir yolculu-
ğa çıktım:
"Dağıtır saçlannı ve yalvartıp uzaktan
Mavi bir iklim gibi çağtnr beni sesin,
Tertemiz göklerinde dal dal erguvan açan
Rüyalarıma ışık ve özlem serpmektesin."
•••
Belki bir ağaç, bir koru, belki bir bahçe ya da si-
hirli bir ırmak var dışarıda...
llk haberı Ibrahim Yıldız verdi:
"Bülent Tanör'ü kaybettik!"
Içimden bir şeyler koptu!..
Büyük kızım Emrah'ı aradım hemen...
O da biliyordu Bülent'ın öldüğünü...
Bülent, kızımın hocasıydı îstanbul Üniversitesi Hu-
kukFakultesi'nde...
Yıllarca Bülent'ın yanında asistanı olarak çalış-
mıştı...
Dışanda sonbahar güneşi insanı ısıtıyordu... "'
Sultanahmet Meydanı'na çıktım...
Cumhuriyet devrimlerinın, laikliğin vedemokra-
sinin en bilinçli yorumculanndan birisiydi Bülent
Tanör...
Bilim etiğinin simgesıydi!..
Düşünce ınsanıydı...
O, ne çektiyse sahte Atatürkçülerden çekmiş-
ti!..
12 Eylül 1980 askeri darbesıyle üniversiteden
uzaklaştırıldı...
Melih Cevdet Anday ve Bülent Tanör"ü mavi bir
rüzgâr bizden kopardı...
Her ikisini son gördüğümde yüzlerinde yorgun
sürgünlerin izi vardı...
Geçen yıl babası Cahit Tanör'ü yitirmişti Bülent...
Ben Cahit Amca'yı 196O'lı yıllarda Manısa'da
Türkiye Işçi Partisi il başkanıyken tanımıştım...
Anılanm vardı Cahit Amca'yla...
Telefon ettı Bülent:
"Hikmet, bu özelliklerini ben bilmiyordum ba-
bamın, iyi kiyazmışsın..."
* * *
Içımde bir hüzün var bugun!..
Bir tuhaf iç çekış belki...
Bülent'i öğretim üyeliğinden atmak için çaba
harcayanlar acaba şimdi ne düşünüyor?
Akan kanın dalgalarında ses veren iki yürek, za-
man ağaçlanna saklanmış iki ayn yaşam, karan-
lık şarkılann eşlığınde ölümü anlatıyor bize!..
Parlak bir güneşin ölgün tortusu kalıyor dudak-
larımızda...
Ne dıyordu Melih Cevdet:
"Balkonunun altında
Düş kurarak uyuduğunu düşünmek
Bana bu gece yalnızlığımı
Ve mutluluğumu hatırtatıyor."
hikmetcetinkayafg cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Hikmet ÇETİNKAYA
68den 78e
Sancılı Yıllar
Kuşatılmış Sokaklar
e ü n i z i VA Y ınc ıL ııc i
Tel: 0212-5124219 Faks: 512 11 72 S