23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
EKİM 2002 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA JliJvOIN OJVLl ekonomi@cumhuriyet.com.tr 13 Maden işçilepi eylemde • ANKARA (AA) - Bolu'nun IMengen ilçesine bağlı Gökçesu Beldesi'ndeki kömür ocaklanndan işten çıkanlan maden işçileri dün -Anlcara'daydı. Maden işçileri aileleriyle bırlikte geldikleri .Ankara'da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanhğı'nın önünde bekledi. YASED: Yabancılar gelmez • Ekonomi Servisi - Yabancı Sermaye Demeği (YASED) Başkanı Faruk Yöneyman, yabancı sermaye açısından 2002 yılında başlayan çıkışın bir noktaya ulaştınlamadığını belirterek "Yapılması çok basıt olan adırnlar atıhrsa 2003 yılı kazanılır" dedi. Yöneyman. siyasi partilenn çizgisi göz önüne ahndığında 2003 yılında da yabancı sermayeyi Türkiye'ye çekecek ortamm sağlanamayacağını düşündüklerini dile getirdi. Yimpaş'tan kampanya • Ekonomi Servisi - 20. kunıluş yıldönümünü kutlayan Yimpaş Mağazalan, başlattığı kampanyada tüketicilere gıdadan giyime. beyaz eşyadan zücaciyeye kadar şok indirimler sağhyor. 2 Kasım'a kadar sürecek kampanyada müşterilere sürpriz armağanlar da sunuluyor. Renault-Omsan işbirliği • Ekonomi Servisi - Renault Mais ile OYAK kuruluşlanndan Omsan Lojistık AŞ arasında imzalanan anlaşmaya göre, Omsan Lojistik, Renault otomobillerin fabrikalardan teslim alınıp yetkili satıcılara ulaştınlmasına kadar tüm süreçten sorumlu olacak. Projenin yatırım tutannın 2 milyon dolar olduğu bildirildi. Hazine arazisine alıcı yok • ANKARA (AA) - Seçım bildirgelerinde kamu açıklannm kapatılması için kaynak olarak gösterilen Hazine arazileri, getirilen bütün kolaylıkJara rağmen alıcı bulmuyor. Son 10 yılda, hiçbir dönem hükümetlerin öngördüğü oranda satış yapılamadı. 1993 yılında 1.3 trilyon liralık satış planlanırken, gerçekleşme 468 milyar lirada kaldı. Bu rakam 1997'de 75 trilyonluk hedefe karşın 16 tnlyon, 1998'de 70 trilyonluk hedefe karşılık 20 tnlyon lira düzeyinde kaldı. Son 10 yılda 654 trilyon 659.8 milyar liralık satış gerçekleştirilebildi. Tesadüfi saüşa ödül ANKARA (AA) - Istanbul'da denizcilik malzemeleri ithal eden bir firma, Boğaz'dan geçerken anzalanan Saint Kitts ve Nevis Federasyonu bandırah bir gemiye yaptığı satışla "ihracat ödülü" aldı. Promar Deniz Malzemeleri tarafindan yapılan satışın Karayip ada devleti Saint Kitts"e yönelık ilk satış olduğu belırlenince, DTM şirkete "'ihracatta yeni pazar" ödülü \erdi. KOBİ'lere kredi müjdesî • GAZİANTEP (AA) - Türkıye Halk Bankası Genel Müdürü Emel Çabukoğlu, Dünya Bankası "nın KOBÎ'ler için tahsis ettiği 150 milyon dolar kaynağın kredi olarak kullandınlmasına Aralıkta başlanacağım söyledi. Çabukoğlu, esnaf, sanatkarve KOBİ'lere olanakJan ölçüsünde destek olacaklannı kaydettı. Çabukoğlu, kaynak sağlanmasına ilişkin çalışmalann tamamlandığını belirtti. OYPA kapatılıyon • tSX\NBUL (AA) - Ordu Yardımlaşma Kurumu (OYAK), bir iştiraki olan OYPA faaliyetlennı durdurma karan aldı. 1963 yılında Ordu Pazan adıyla faaliyete geçen OYPA mağazalannda ürün stoku bıtene kadar satışlara devam edilecek. 57. hükümet, bugüne kadar ertelenmiş haklı talepleri oy elde etmenin aracı olarak değerlendirme çabasında Seçimyatnmlan doludizgin Ödemeler erken yapılacak Hükümet, doğrudan gelir desteğine ayırdığı 700 trilyon liralık kaynağı se- çimden hemen önce dağıtacak. Ödeme- lerin 15 Ekim'de başlaması beklenirken Tanm BakanJığı, söz konusu kaynağın üreticiden oy getirmesi için dağıtılacağı illeri kendisi belirlemek istiyor. Şeker- pancan alımında da ödemeler geçen yıl- larda kasım ayırun ortalannda yapılırdı, ancak bu yıl 15 Ekim'de başlayacak. Pan- car üreticisine toplam 90 trilyon liralık bir ödeme yapacağı hesaplanıyor. Bir diğer seçim yatınmı da geçici kadrodaki tanm işçilerinin sürekJi kadroya alınması oldu. Yaklaşık 22 bin geçici orman işçisinin sürekli kadroya alıranasıyla ilgili düzen- leme, DSP ile ANAP'ın kapışmasına da neden oldu. ANAP'Iı Maliye Bakanı Sü- mer Oral, IMF heyerine başkanlık eden Juha Kahkonen'e, düzenlemeye DSP'li Hazine den sorumlu Devlet Bakanı Ma- sum Tfirker'in ilk imzayı attığını iletti. Aldığı bilgi üzerine Türker ile hemen gö- rüşmek isteyen IMF heyeti Başkanı Kah- konen, orman işçilerinin sürekli kadroya alınmasının maliyetini sordu. İ FATMAKOŞAR Girdi ve alım desteklerini ciddi oranda sınırlayan, tütün ve şekerpi- yasalannda tam liberalizasyonu ön- gören yasalan jet hızıyla çıkaran 57. hükümet, seçim yatınmlannı sürdürüyor. Sanayi ve Ticaret ile Tanm bakanlıklannı elinde bulun- duran hükümetin MHP kanadı bu fırsa- h değerlendirmeye ça- lışıyor. Dünya Bankası ile Uluslararası Para Fo- nu'nun (IMF) önerisi ve kredi desteğıyle çı- kardığı yasalarla tü- tün, çay. findık ve şe- kerpancannda üretici- yi kadenne terk eden hükümet. se- çimden hemen önce yapacağı öde- melerle gönül almaya çalışacak. tktidardaki farklı siyasi partile- rin bakanlannın kapışmasına neden olan tanm kesiminden "oy kapma yanşı'' Ziraat Bankası'na kredi bor- cu olan çiftçiye yaradı. Ziraat Ban- kası'na kredi borcunu ödeyemeyen üreticilere dönük icra takibi ve ha- ciz işlemlerini tamamen durduran hükümet, doğrudan gelir desteği ödemelerini de öne alarak kesenin ağzını açacak. Hükümet, kısa bir süre önce de tanmsal amaçh kooperatiflere ve süre içerisinde, her yıl eşit taksitler- le geri ödenmesi öngörüldü. Tanm Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp. söz konusu kredilerin geri ödenmeyen borçlannın ertelenmesine ilişkin yönetmeliğin yürürlüğe girdiğini açıklamıştı. Türkiye Ziraatçiler Derneği Başkanı İbrahim Yetldn, hükümetin önce aşrn yüksek kredi faizleri nedenıyle kredi kulla- nan tüm çiftçileri ha- s ve hacız tehdidi £ kVV- P / Lİ/ j ». karşısında bıraktığını. • Çiftçiye 700 trilyon lira dağıtılacak. ^ Pancar üreticisine bu yıl seçimden hemen önce ödeme yapılacak. ^ Ziraat Bankası'na borçlu üreticilere icra takibi ve haciz işlemleri durduruldu. • Kooperatif , , m k a r s ı l a r n a y { borçlanna kolaylık getirüdi. • 22 bin orman ^ ^ tığını belirtti. işçisine sürekli kadro verildi. ] ] i Yetkin, çiftçınin tç ^J üretimi arttınnaya dö- nük önlemler içerme- yen doğrudan gelir desteğine bel bağlar hale getirildiğini anlatarak "Üreticinin taJepkri o\ toplama ara- cı olarak değeıiendiriliyor. Bu uygu- lama, üretimi artürmaya dönük ön- lemler içermiyor. Ancak hakb talep- lere yanıt verUmesi de riişvet olarak değeıiendirflemez" dedı. ortağı çiftçilere. devlet yardımı şek- linde proje karşılığı verilen kredile- rin ödemelerine kolaylık getirdi. Kredi ödemelerine kolaylık Kredilerin geri ödenmeyen ve ya- sal takibe alınan borçlannın 5 yıl Üretici, fındıklığını sökmek için 3 yıl boyunca yılda 130 milyon dolar istiyor Fmchkçımıı gözü halâ devlette • Karadenizli findık üretici- sine göre, yeni yatınm alanla- nna yönelmenin yolu, devle- tin findık üreticisine 3 yılda 400 milyon dolar vermesin- den geçiyor. OLCAY BÜYÜKTAŞ Gerekli yasalan çıkararak arhk fin- dık almayacağını açıklamasına karşın üreticı, devletten umudunu kesmiyor. Üretim fazlası findığı artık devlete sa- tamayacak Giresunlu fındıkçılar, 'tek çözüm, tekçare'nin devletinfindıküre- ticisini desteklemesi olduğunu ileri sü- rüyorlar. Zamanında siyasi gerekçeler- le yükseltilen findık taban fiyatlanmn, alternatif tanm yapan çiftçiyi bile fın- dığa yönelttiğini anlatan Giresun Tica- ret ve Sanayi Odası Başkanı tman Pa- toğju, oda olarak bir araştırma yaptır- dıklannı ve gerekli çözüm önerileri oluşturduklannı söylüyor. Ancak öyle görünüyor kı, odanın çözüm olarak ile- ri sürdüğü öneri, en azından Giresun- lu üretici için çözüm olmaktan olduk- ça uzak. Çünkü Giresunlu findık üre- ticısinin 'tek çözüm, tek çaresi', devle- tin 3 yıl boyunca üreticiye yılda 130 milyon dolarlık destek vermesi. Türkiye, dünya findık tüketiminin yüzde 70'ini üretiyor. Karadeniz Böl- gesi de Türkiye'deki üretimin yüzde 70'ini gerçekleştiriyor. Dünyadaki fin- dık tüketimi 840 bin ton civannda. Türkiye 130 bin ton fazla findık üreti- yor. Patoğlu söz konusu bilgileri ver- dikten sonra Fiskobirlik'in zaten yılda en az 100-130 bin ton findık aldığını, bunu üç yıl boyunca devam ettirebile- ceğini dile getiriyor. Tiirkhe Giyim Sanayicileri Derneği'niıı (TGSD) Anadolu De kucaklaşma gezüerinin dördüncüsii çerçevesinde zh aret edilen Trab- zon. Samsun. Giresun ve Ordu illerindeki ticaret ve sanayi odalan temsikilerinin ortak özelliğini, şikâyet ermek oluşturdu. Oysa devlet bu yıl son kez, biraz da seçim yatınmı olarak findık için Fis- kobirlik'e ek bir bütçe ayrrdı. Çünkü değişen Satış Kooperatif ve Birlikleri Yasası'na göre, artık söz konusu birlik- lere kaynak verilmeyeceği gibi taban fiyatı da devlet belirlemeyecek. İşimiz ağlamak Fındıkta üretim alanlannın sınırlan- dınlmasmm uzun bir süredir devletin gündemınde olduğunu da hatırlatan Patoğlu, yüzde 6 meyilden az olan yer- lerden fındık sökümüne destek veril- mediğinden şikâyet ediyor. Oysa 1983 yılında hazırlanarak 1989 yılında uy- gulamaya konmuş Findık Alanlannın Srnırlandınlması Yasası zaten Giresun, Ordu. Trabzon, Bolu'nun Akçakoca ve Zonguldak'ın Ereğli ilçesini kap- sam dışı bırakıyor. Yani buradaki her- hangi bir alanın sökühnesınin hiçbir koşulda desteklenmesi mümkün gö- rünmüyor. Öte yandan, geçen yıl findıktan 800 milyon dolarlık gelır sağlayabilecek- ken ancak 600 milyon dolarlık gelir el- de ettiklerinden yakınan Ordu Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ömer Aydın, altyapının azlığından. ulaşım sorunla- nndan, fiziki yapımn üretim yapılma- sını olanaksız laldığından yakınıyor. Sorular üzenne, Organize Sanayi Bölgesı'nde yeni iş kurmuş bir atölye- nin, kentteki perakendecilere mal ve- remeyecek kadar çok Istanbul'dan sı- pariş aldığını anlatan Aydın'ın, "Bakuı iyi örnekler varmış, niçin onlardan da- ha çok söz etmiyorsunuz'* sorusunu, "Ama bizim işimiz ağlamak" şeklinde yanıtlıyor. Işadamından Sosyal Patlama' uyarısı Güneydoğulu diken üstünde MAHMUT OR4L DİYARBAKIR - ABD'nın Irak'a karşı yakın zamandabir operasyona gırişmesı olasılığı- nın her geçen gün artması, böl- genin ekonomi çevrelerinde te- dirginlık yaratıyor. 1990 Kör- fez Savaşı'nın ardından geçen sürede bölgedeh zarann yak- laşık 90 rrulyar dolar olduğuna dikkat çeken Güneydoğulu ışa- damlan, operasyona karşı çı- kıyor. Güneydoğu Sanayici ve İşadamlan Derneği'ne (GÜN- SİAD) göre Körfez Savaşı ön- cesınde Irak'la olan yıllık 2.5 milyar dolarlık ticaret hacmi, BM ambargosuyla birlıkte bit- ti. Bunun Türk ekonomisi üze- nndekı etkısi yalnızca ticaret- le sınırlı kalmadı. Bölgenin ta- nm. hay\ancılık, sınır tıcaretı. transit ticaret kaynaklan da tü- kendi. Körfez savaşı öncesinde bölgede faalıyet gösteren bın- lerce ışyen kapandı. Cızre Tıcaret ve Sanayi Oda- sı Başkanı Adnan Elçi, "Birin- ci krizde belki bölge insanı eBn- dekiyle va da dost ahbap deste- ği üe geçinme> i bildi. zor da ol- sa sonuçlannı aüato, Ancak ikinci bir krizde \ atandaşın gi- debikceği biryerde ofanayacak. Herkes tedirgm" dedı. 11 Eylül olaylanrun ardın- dan bölge ekonomisınde bü- yük sarsınhlar y_aşandığını ifa- de eden Elçi, "Uzerinebu ope- rasyon da gelirse artık ne ohır bilemeyiz. Sosjal patlamayayol açabiür. Bunu büyüklerimizin düşünmesi gerekiyor'' dedi. Güneydoğu Genç İşadam- lan Derneği (GÜNGİAD) Başkanı Abdulkadir Akboz ise Irak'a yönelik asken bir harekâtm içinde Türkiye'nin yer almaması gerektiğinı sa- vundu. Akboz, "Ülkemizi yönetenlerin geride kalan Kör- fez Savaşı'ndan yeterli ve gerekli dersleri gereğince abnış olmalarını temenni etmek- teyiz." dedı. BÜTÇEDEKISINTI AB'ninçaÛak sesiFransa Ekonomi Servisi - Fransa, bütçe açıklannın azaltılması konusun- da tek karşıt ses oldu. Euro alam ülkelerinin ekonomi bakanlannın Lüksemburg'da bir araya geldiği dünkü toplantı sonrası, bütçe açıklannda 2003 itibanyla yılda en az yüzde 5'lik kısıntıya gidil- mesi konusunda uzlaşma sağla- nırken, Fransa "çanak ses" oldu. Daha önceki yoğun tepkilere rağmen kesintinin, tüm ülkelerin onayını alması dikkat çekerken Fransa itirazında yalnız kaldı. Ül- kesinin ekonomik büyümesinin öncelikli olduğunu ifade eden Fransa Ekonomi Bakanı Francis Mer, gelecek sene için bütçesin- de iyileştirme yapmayı reddetti. Ispanya ve Finlandiya, Fran- sa'yı büyük ve küçük ülkeler için farklı kurallar geçerli olduğunu göstermeye çalışmakla suçladılar. AB Parasal îlişkiler Komisyonu üyesi Pedro Solbes ise, Fransa'nm uzlaşmaktan uzak tavn karşısında "istemeverekdeoba" Mer'in büt- çesini dengelemek için 2006'ya kadar zamana ıhtıyacı olduğunu kabul etti. Bütçe açıklanyla ilgili problem yaşayan Almanya, Italya ve Portekiz'e de ek süre tamnma- sı karan alındı. BtN tŞADAMI GELÎYOR Türkiye 9 ye Çinli bereketi Ekonomi Servisi - Çin Halk Gumhuriyeti'nin devlet kuruluşu olan ve Türkiye'ye en çok turist gönderen Ghinamex, Birleşik Arap Emirlikleri'nin Şarjah kentinde 10- 14 Aralık 2002 tarihleri arasında "Çin Ürünleri Fuan" düzenliyor. Şirketin, Şarjah'ta inşa ettiği sa- bit "Çin Makine ve Elektronik Ürünler Fuar Merkezi"nde gerçek- leştireceği etkinliğe 2 bin Çin fır- ması katılacak. Fuar öncesi ve son- rası "bin" kişilik Çinli işadamı gru- bu Istanbul'u ziyaret edecek. Çeşitli ülkelerden 20 bini aşkın işadamının gelmesi beklenen fuar- da makine, elektrikli aletler, ileri teknoloji iç dekorasyon ürünleri sergilenecek. Daha önce düzenle- nen fuarlan, yüzde 2-3 civannda Türk işadamının ziyaret ettiğini ha- tırlatan Chinamex Yönetim Kurulu Başkanı Hao Feng, konu ile ilgili olarak TÜRSAB Dergi'ye şu bilgi- leri verdi: "26 bin metrekarefik fiı- ar merkezinde düzenlediğimiz et- kinliklerde 2 milyar dolann üzerin- de bağlanü kuruldu. Chinamex. Çin'den Türkiye'ye en çok turisti gönderen kunıluş. Bu kez fuar ön- cesi ve sonrası Çinli işadamlannı zi- yaret için Türkiye'ye getireceğiz.'' îBlLGİ TOPLUMUNA DOĞRU/ÖZLEM YÜZAK oztemyuiflyahoo.com H - Haydi Türkiye, Alışverişe değil, Projeye!hem sanayi kuru- luşları hem de üni- versıteler için büyük ve de çok buyük bir fırsat. Üstelik, henüz kaçmayan, avucumuzun içinde duran bir fırsat. Fırsatın adı: 6. Çerçeve Programı. Program, Avrupa Birliği'nin çok iddialı bir hedefini gerçek- leştirrnek üzere uygulamaya ko- nuluyor. Amaç Avrupa'yı 2010'da dünyanın en dınamık ve rekabet gücü en yüksek bilgi ekonomisi haline getirmek. Ve Türkiye bu kez bu programa ka- tılmaya kararlı. En azından öyle bir görünüm veriyor. Öyle ki kriz- ler, seçim tartışmaları, kavgalar arasında TBMM, Türkiye'nin bu programa katılma kararını onay- ladı. Edindiğımiz bilgiye göre, 29 Ekim'de bu programa katılacağı- na dair belge imzalanacak ve 200-250 milyon Euro tutarındakı katkı payı Avrupa Birliği'ne öde- necek. Programın toplam bütçe- si 17.5 milyon Euro. Konu ile ilgi- li olarak Türkiye Teknoloji Geliş- tirme Vakfı (TTGV) uzmanların- dan Şirin Elçi ile söyleşiyoruz. Elçi, 6. Çerçeve Programı'ndan yararlanmanın ilk şartının Ar-Ge projeleri oluşturmak ya da oluş- turulmuş projelere katılmak oldu- ğunu söylüyor. 6. Çerçeve Prog- ramı'nın açılışı 11-13 Kasım'da Brüksel'de düzenlenecek konfe- ransla resmiyet kazanacak. İlk proje çağnlan ise akabinde baş- layacak. Dolayısıyla 2002 sonu- na kadar sanayi kuruluşlarının, üniversitelerin ve araştırma ku- rumlarının projeler oluşturma- ları gereki- yor. Prog- ramdan ya- rarlanabil- mek için her projenin dığer katı- lımcı ülke- lerdeki ku- ruluşlarla ortaklaşa oluşturul- ması gere- kiyor. El- çı'nin ısrar- la vurgula- mak istediği husus, bu konuya ilgı duyanların şimdiden hareke- te geçmeleri. Zira, AB'ye katkı payı olarak ödenecek 200 ya da 250 milyon Euro'luk katkının be- raberindeki tüm faydalarla geri dönebilmesi için program süresi içinde mümkün olduğu kadar çok projeye imza atmak gereki- yor. Zaten 5 yıllık bir dönemi kap- sayan programın 17.5 milyon Eu- ro'luk bütçesinden olabildiğince pay kapmak isteyen ülkeler ara- sında hınca hınç bir rekabet ya- şanıyor. Gelelim burada Türkiye'nin ar- tılarınaveeksıle- ' rıne. Her şeyden önce Türk sana- yisinde hem Ar- Ge geleneğinı tam olarak oluş- mamış olması hem de hem de Ar-Ge konusun- da ışbirlığınin yaygın olmama- sı en onemlı handikap. Ayrıca bu, bızim Türki- ye olarak katıldı- ğımız ilk Çerçe- ve Programı. AB'ye aday dı- ğer ülkeler, bir önceki Çerçeve Programf na dahil olurken Türki- ye, hakkı olduğu halde katılma- mıştı. Bu yüzden diğer ülkelerin kuruluşlarına göre deneyim ek- siklıği var. Bu da Türk kuruluşla- rının projelerde lider olmasını en- gelleyebilir. Programın ilkyılların- da olması bile ilerleyen yıllarda projeyi öneren ve yöneten lıder olmak büyük avantaj ta- şıyor. Türkiye'nin artılan- na gelince: Genç ve di- namik bir işgücüne sa- hip olması. Elçi'ye göre son eko- nomik krizden sonra TTGV ve TUBlTAK-TİDEB'e yapılan proje başvurularındaki artış, şirketlerin artık hayatta kalmalannın ve re- kabet edebilmenın tek yolunun Ar-Ge, teknoloji geliştirme ve ıno- vasyondan geçtiğinin farkına varmaya başladıklarını gösteri- yor. Program kapsamında KO- Bİ'lere yönelik yatay araştırma faalıyetleri de bulunuyor. Bu yüz- den kuçük ve orta ölçekli işlet- melerın de 6. Çerçeve Progra- mf na ılgi göstermeleri şart. Elçi, TTGV olarak sanyicilere proje ha- zırlama ve projelere ortak bulma konusunda yardım sağlayacak- lannı söylüyor Bugün bilim ve teknolojiye hâ- kim olan, bilim ve teknolojiyi eko- nomik ve toplumsal faydaya dö- nüştürmeyı başaran ülkeier, ken- di ekonomik ve toplumsal sorun- larını da en aza indirgemeyi ba- şarabilmış ülkeler. Bir dönem knzin tam ortasın- da "Türkiye için Seve Seve" kampanyası düzenlenmiş, her- kes alışverişe koşmuştu. Bugün "proje üretme" konusunda top- lumsal bir seferberlik başlatmak, saf bir hayal mi yoksa?
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear