Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
EKİM 2002 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
FİAl>liJ\JLJliJl. dishab@cumhuriyet.com.tr 11
Füpnter'ıle yine
bonfei saMn
• Z_A\1BOANGA(AA)-
Filip»inler"ın güneyindeki
ZaırLboanga kentinde
diizesnknen yeni bü
bomfcah saldında bir kişi
öldiL, 17 kişi yaralandı.
Ölerı kişinın asker olduğu
bildinldi. Polis, bir
kilisenin yakınına
bıralalan bir motosikJet ya
da bisiklete bağlanan el
yapırru bombanın
patladığını açıkladı.
Kilisenin, saldın tehdıtleri
ve yağmur nedeniyle
kalabahk olmamasının can
kaybtıu önlediği
kaydedildi. Zamboanga'da
3 gün önce düzenlenen iki
bombalı saldında toplam 7
kişi ölmüş, 162 kişi
yaralanmıştı.
Tekkurşunla
vurıddu
• WASHINGTON(AA)-
ABD'nın başkenti
Washington'ın güneyinde
bir kişi, tek bir kurşunla
vurularak yaralandı.
Başkentin 145 kilometre
güneyindeki Ashland
kasabasında bir lokantanın
önündeki park yerinde
vunılan 37 yaşındaki kişi
hastaneye kaldınldı. Polis,
saldırganın 17 günde 9
kişiyi öldüren keskin
nişancı olup olmadığını
araştınyor. Saldırganın
bulunması için olay
yerinin kordon altına
alındığı, olayın önceki
saldınlarla bağlantısı olup
olmadığının araştınldığı
bildirildi.
Gerçek RA dağrtdı
• BELFAST(AA)-
îrlanda Cumhuriyet
Ordusu'ndan (IRA) kopan
muhaliflerin kurduğu
Gerçek IRA, dağıldığını
duyurdu. Gerçek IRA'nın
hapisteki liderlerinin
Sunday Independent
gazetesinde yayımladıklan
açıklamada, örgütün
dağıldığı bildirildi. Gazete,
örgütün "Silahlı
mücadeleye son verin"
çağnsında bulunduğunu
kaydetti. Orgüt üyeleri
açıklamada, "Bize, bu
örgütün yönetimine olan
bağlılığımızı geri
çekmekten başka seçenek
bırakılmadığını
düşünüyoruz" ifadesini
kullandı. IRA'nın 1997'de
ilan ettiği ateşkese karşı
çıkanlar, aynı yıl gruptan
aynlarak Gerçek IRA'yı
kurmuştu. Gerçek
IRA'nın, 1998'deOmagh
kasabasında düzenlediği
bombalı saldında 29 kişi
ölmüştü.
AB0'den,1994
arfaşmasına iptai
• WASHINGTON(AA)-
ABD Dışişleri Bakanı
Colin Povvell, Kuzey Kore
ilenükleersilah
prcgramını durdurması
amacıyla 1994'devanlan
silah denetimi
anlaşmasının,
Pyongyang'ın bu
anlaşmayı ihlal ettiğini
itiıaf etmesinden sonra
•'geçersiz" olduğunu
bıliirdi. Powell, ülkeye
gerçekleştirilen ekonomik
yaıdımı kesme konusu
üzerinde de tartıştıklannı
bıiiirdi. Pyongyang ile
vanlan 1994 tarihli silah
deaetimi anlaşması, Kuzey
Kcre'nin nükleer silah
prcgramını dondurması
ka.*şılığında Batı'dan enerji
alnasını öngörmüştü.
Irak lideri, asker kaçaklannı ve siyasi mahkûmlan da kapsayan genel af ilan etti
Saddam'dan afhediyesi• Irak liderinin genel af
ilanı, kendisine yönelik
desteği ve ABD'ye
muhalefeti güçlendirmek
olarak yorumlanıyor.
Cinayet suçundan hüküm
giyenler ancak kurban
ailelerinin kendilerini
bağışlaması durumunda
serbest kalacak.
Dış Haberler Servisi - ABD,
Irak operasyonu için düğmeye
basarken, Devlet Başkanı Sad-
dam Hüseyin, dün ülkedeki bü-
tün mahkûmlan kapsayan genel
af ilan etti. Siyasi gözlemciler,
Saddam Hüseyin'in bu adımının
ülke içinde ve uluslararası alan-
da, ABD'nin harekâtına yönehk
muhalefeti arttirmayı amaçladı-
ğını düşünüyor.
Af, cezaevlerindeki bütün si-
yasi mahkûmlan kapsarken, ci-
nayet suçundan hüküm giyenler
ise ancak "kurbanlann ailekri-
nin kendilerini bagjşlamasT ko-
şuluyla aftan yararlanacak. En-
formasyon Bakanı SaiddSab-
hafo, televizyondan yaptığı açık-
lamada, "Siyasi ya da başka ne-
denlerle cezaevmdebuhınan bü-
tün mahkûmlarm affedfldiğmi"
bildirdi.
Sahhafa, Saddam Hüseyin'in,
devlet başkanlığını 7 yıl daha
sürdürmesi için yapılan halkoy-
Tûrkhe'de ki Irakh Tûrkmenler, "Kerkük'e Yürüyüş" mitinginde, Musul,Kerkük'ü içme alan "Oto-
nom Türkmen Özerk BöJgesTnin oiuşturubnası için Ankara'yı göreve çağnth. (ALPER TURGUT)
lamasında yüzde yüz "evet" oyu
kullanan halka teşekkür etmek
için af çıkardığını söyledi. Sah-
hafa, -Mahkûmlarm Ktoh edil-
mesi sorumhıhığunuafleferine \e
topluma veriyonız." dedi.
Ülkenın en yüksek makamı
olan ve Saddam Hüseyin baş-
kanlığındakı De\Tİm Komuta
Konseyi'nin aldığı kararuyann-
ca, af siyasi ya da başka neden-
lerle hapis ya da ölüm cezasına
çarpnnlmış mahkûmlan, tutuk-
lularla ülke içindeki ve dışında-
kı kaçaklan kapsayacak. Aftan,
ordudan kaçan askerler de yarar-
lanacak.
Katillere farkh uygulama
Ancak, cinayetten hüküm gi-
yen mahkumlar, "kurbanlann
aflderin kendilerini bağışlama-
sı,'' hırsızlık suçundan hüküm
giyenler ise "hükümete ya da
soyduklan insanlara olan borç-
lannı ödemeleri koşuhıyU" öz-
gürlüklerine kavuşabilecek.
Saddam ,23 yıllık iktidannda
ilk kez bütün siyasi mahkumla-
n affetmiş oluyor. Aftan binler-
ce kişinin yararlanacağı bildiri-
liyor. Genel af ilanından hemen
sonra, tahliyeler başladı. Irak
televizyonlan, Bağdat'ın 35 ki-
lometre batısında bulunan, ül-
kenin en büyük cezaevi Ebu Gu-
rayb'dan salıverilen mahkûmla-
nn görüntülerini yayınladı. Ce-
zaevinden sevinç çığhklan için-
de koşarak çıkan mahkumlar,
"Kanımpfa, canımızla kendimi-
a sana feda etmeye hazınz Sad-
dam Hüseyin" diye bağırdı.
Dünyaya mesaj veriyor
Tahliye işlemi sırasında, Içiş-
leri Bakanı Mahmud Ziyad El
Ahmed ve bakanlığın iki müs-
teşan da hazır bulundu. El Ah-
med, gazetecilere yaptığı açık-
lamada, affın, "mahkûmlann
aflderine ve bütün Irak halkma
sunulan bir armağan" olduğu-
nu, "Irak'ta yeni bir tophunun
oluşturulması yönünde admüa-
nn aaknğmı" söyledi.
Bağdat Üniversitesi Siyasi
Araştrmalar Merkezi uzmanla-
nndan Abdülvahap El Kasab,
"HaDan kendüerine güveninm
tam olduğunu gören Irak Bder-
Bği hem iç, hem bölgesel hem de
uluslararası mesajlar veriyor"
dedi. Uluslararası insan hakla-
n örgütleri yıllardır Bağdat yö-
netimini, on binlerce muhalifı
siyasi nedenlerle hapse atmak
ve çoğunu idam etmekle suçlu-
yordu. Uluslararası siyasi göz-
lemciler, Saddam Hüseyin'in
halkoylaması ve af kararlannın,
ülke içinde ve uluslararası alan-
da, ABD'nin olası operasyonu-
na karşı muhalefeti güçlendir-
meyi hedeflediğini belirtiyor.
Bağdat yönetimi, Kuveyt'le olan
ilişkileri geliştirmek amacıyla
1990'da bu ülkeyi işgali sırasın-
da ele geçirdiği ilri tonayakın uhı-
sal arşhine ait belgeyi iade et-
meye başladı.
Franks ve Ralston bugün komutanlarla bir araya gelecek. MGK'nin gündemi ise Bağdat
ABDTi generaüer Irak için Ankara'da
• Franks ve Ralston'ın,
Orgeneral Özkök'ün
kasım ayı başındaki
ABD ziyaretine hazırlık
anlamında "bölgesel ve
askeri" konular hakkında
kendisine bilgi vereceği
belirtildi.
ANKARA(CumhuriyetBü-
rosu) - Türkiye, ABD'nin Irak
operasyonu için askeri istemle-
rini nedeştireceği sıcak bir haf-
taya giriyor. Irak operasyonunun
komutanı olması beklenen ABD
Ordusu'nun Merkez Karargâh
Komutanı Orgeneral Tommy
Franks ile NATO Avrupa Müt-
tefık Kuvvetler Komutanı Or-
general Joseph Ralston Anka-
ra'ya geldi. ABD'h iki komu-
tan ile Genelkurmay Karargâ-
hı'nda bugün gerçekleştirile-
cek görüşmelerde, operasyon-
da Türk hava sahası ve bazı üs-
lerin kullanımını içeren aynn-
tılı taleplerin ele alınması bek-
leniyor. ABD'ye verilecek ke-
sin yamt ise yann Milli Gü-
venlik Kurulu'nda (MGK) gö-
rüşülecek.
ABD, Irak operasyonu için
geçen ay ortasuıda Türkiye'ye
dıplomatik kanallardan ilettiği
istemlerini daha aynntıh gö-
rüşmek üzere iki önemli ko-
mutanını Ankara'ya gönderdi.
Franks ve Ralston bugün Ge-
nelkurmay Başkanı Orgeneral
HilmiÖzkök, 2. Başkan Orge-
neral Yaşar Büyükanıt Plan ve
Prensipler Daire Başkanı Or-
general Reşat Turgut ve Hare-
kât Daire Başkanı Orgeneral
Köksal Karabay'ın da arala-
rmda bulunduğu komutanlar-
la bir araya gelecek.
Komutanlann bir günlük
Ankara ziyareti sırasmda Irak
operasyonu ağırlıklı yeri oluş-
Genelkurmaj
1
Karargâhı'nda bugün gerçekJeştirilecek göruşmelerde, operasyonda Türk hav^ sahası ve
baa üskrin kuUanunını içeren avrınan taleplerin ele alınması beklenivor. (Fotoğraf: AP)
tururken, gündemde Afganis-
tan da bulunuyor.
ABD Büyükelçiliği Enfor-
masyon Dairesi'nden yapılan
açıklamayagöre Tommy Franks,
Orgeneral Özkök'ün kasım ayı
başındaki ABD ziyaretine ha-
zırlık anlamında "bölgesel ve
askeri" konular hakkında ken-
disine bilgi vereceklerini kay-
detti.
'Türkiye gibi bir müttefike
sabip olmak çok güzd'
Açıklamada, Ralston'ın da
şu sözlerine yer verildi: "Kı-
demfi Türk askeri yetkflfleriy-
le görüşme firsaünı yakaladığı-
nnz için muthryuz. Bu ziyaret
iki büyük ordu arasmdaki bağ-
lan kuvvetlendirecektir. Bu
önenüi bölgede vedünyanm di-
ger bölgelerindeki insânlariçin
demokrasi modeü teşkil eden
Türkiye gibi bir müttefiğe sa-
hip olmak çok güzeL"
Afganistan operasyonunun
komutasmı yürüten Franks,
Türkiye'ye Afganistan'daki in-
celemelerinin ardından geli-
yor. ABD'li komutarun, Türk
Silahlı Kuvvetleri'nden ISAF'ta
6 aydır üstlendiği komutayı,
Almanya-Hollanda kolordusu
hazır olana kadarbirkaç ay da-
ha sürdürmesi isteklerini ilet-
mesi bekleniyor.
Franks ile Ralston'ın, temas-
lan sırasında ABD'nin Irak ope-
rasyonu için askeri istemlerini
netleştirecekleri kaydediliyor.
ABD ordusunun hazırlıklan
kapsamında Türk hava sahası ile
Diyarbakır ve Malatya başta ol-
mak üzere Doğu ve Güneydo-
ğu'daki askeri üslerin kullanımı
için bazı istemlerinin göriişme-
de ele ahnması bekleniyor.
MGK de yann Irak günde-
miyle toplanacak. ABD"den ge-
len istemler ışığında Irak ko-
nusunun ele alınacağı kurulda,
Irak'ın kuzeyindeki durum da
değerlendırilecek. MGK'de, ha-
len Diyarbakır ve Şırnak'ta uy-
gulamada olan OHAL'in gele-
ceği de belli olacak.
Ankara'ya gelecek diğer iki
konuk da Irak Kürdistan De-
mokratik Partisi (IKDP) lideri
Mesud Barzani'nin yeğeni Ne-
çirvan Barzani ile KDP Dış
ilişkiler Sorumlusu Hoşyar Ze-
bari. IKDP temsilcileri daha
önce, Türkiye'ye zarar verecek
girişimler içinde ohnayacakla-
n güvencesi venneye hazır ol-
duklannı dile getirmişlerdi.
Ama, Mesud Barzani, bağım-
sız devlet haklannın olduğu ve
Kerkük'ün başkentleri olacağı
iddialannı sürdürmüştü.
Askerler uyardı
Kürtgruplan
şımartmayın
ANKAR\(CumhuriyetBü-
rosa)-ABD'nin Ankara Büyü-
kelçisi RobertPearson, ABD'h
iki generalin ziyareti öncesin-
de Türk Silahlı Kuvvetleri'ni
(TSK) ziyaret etti. Ankara'nm
rahatsız olduğu konular Büyü-
kelçi'ye iletildi. Üst düzey bir
komutan, Pearson'a Irak'ın ku-
zeyindeki Kürt gruplann ser-
gilediği tutumun "kabul edile-
mez" olduğunu anlatarak
"ABD,Kürtgrupianşnnartma-
sm" dedi.
Görüşmeler öncesinde ABD
tarafına mesajlar Pearson ara-
cıhğıyla iletildi. Pearson'a şu
iki önemli mesaj verildi:
Kürt gruplan şımartma-
yın: 1996'da taraflan bir ara-
ya getiren, geçici bir yönetim
öngören Ankara süreci bunun
öraeğidir. Ancak 1998'deki
Washington sürecinden itiba-
ren Kürt gruplar Ankara süre-
ciyle çelişen tutum içerisine
girmektedirler. Mevcutoluşu-
mun bağımsız devlete dönüşe-
cek adımlar atması kabuledi-
lemez. ABD'den, Kürt grup-
lan şımartan yaklaşımlar iste-
miyoruz.
Stratejik ortaklık içerik ka-
zanmah: Türkiye önemli so-
rumluluklar üstlenir ve riskler
alırken, stratejik ortaklığın za-
yıf kalan boyutlannın da ge-
liştirilmesini beklemektedir.
Ekonomiyi stratejik ortakhğın
mutlaka geliştirilmesi gereken
bir boyutu olarak görüyoruz.
ÖRÜŞ / GÜNER ÖZTEK (E) Büyükelçi, Ortadoğu ve Balkan Incelemeleri Vakfi Yön. Kur. Başkam
Her ne kadar uluslararası alanda ingiltere'nin dı-
şırda kendisine açık bir destek telaffuz edilmemiş
ohakla birlikte bütün işaretler, ABD'nin Irak'a kar-
şı jüç kullanma olasılığının gittikçe güçlendiğini
gcstermektedir.
3u çerçevede Birleşmiş MilletlerGüvenlik Kon-
se.i'nden (BMGK) ABD'nin arzuladığı yönde güç-
lü:irkarann geçirilmesinin, Güvenlik Konseyi'nin
veo gücü olan Fransa, Rusya ve Çin'in ileri sür-
dLKİeri çeşıtli çekince ve gürüşlere rağmen fazla
zrolmayacagı gün geçtıkçe ortaya çıkmaktadır.
N"ekim yeni bir BMGK karanna son günlere ka-
dîrgerek olmadığını vurgulayan Rusya'nın, Irak'tan
sffllamış olduğu çeşitli petrol arama ve işletme im-
trsizlannın müdahale sonrası da kendisine tanı-
nsağmın ABD tarafından Ruslara vaat edilmesi-
n akiben Rusya'nın da yeni bir karara hayır de-
rreyeceği gorülmektedir. Müdahaleye karşı oldu-
ğ.Dilinen Çin'in de ABD tarafından ekonomik ve
tıan düzenlemelerle karara karşı çıkmasının ön-
le-eceği sanılmaktadır. BMGK karanndan önce de-
nrçılerin Irak'a gitmesi, engellemeyle karşılaştık-
fetakdirde güç kullanımına izin veren iki aşama-
Irak Konusunda Tehlikeli Gelişmeler (1)
lı bir karan bugüne kadar savunagelmiş Fransa'nm
müdahale sonrasında zengrı ve büyük stratejik öne-
mi haiz bütün bu bölgeyi ilgilendirecek tertiplerin
dışında kalmamak kaygısıyla ABD'ye sonunda
destek vermesi beklenmektedir. Fransa Başbaka-
nı'nın 8 Ekim'de parlamentoda yaptığı konuşma-
dan bu yolda ipuçlan sezinlenmektedir.
Avrupa Bırliği'nin konu hakkjndaki suskunluğu
dikkat çekicidir. ingiltere'nin ilk başlarda ABD'ye
verdiği mutlak desteği son haftalarda gerek Ingi-
liz parlamentosunda ve Işçi Partisi kademelerin-
de gerek kamuoyunda yönettilen ciddi tenkitler ve
nümayişler (aybaşında 250 bin kişinin katılımı ile
bugüne kadarki en büyük gösteri gibi) Başbakan
Tony Blair'i askeri müdahaleyi BMGK'den çıka-
cak kararla irtibatlandırmaya ve İngiltere'nin Irak'ın
kitle imha sılahlanndan temizlenmesini hedefiemek-
le birlikte Saddam Hüseyin'in devrilmesi konu-
suyla ilgilenmedığini beyana zorlamıştır. Arap dün-
yasının tutumuna gelince; burada Arap hükümet-
lerinin tutumuyla Arap halklannın tutumu arasm-
daki farkı gözden kaçırmamak çok önemlidir. Arap
hükümetlerinin, yılbaşında Arap Birliği'nde oybir-
liğiyle alınan ve müdahaleye karşı çıkan kararlar-
dan sapma pahasına zaman içinde türlü siyasi, ik-
tisadi güvenlik mülahazalanyla değişik dereceler-
de ABD'ye destek sunmaya başladıklan gorül-
mektedir.
Ancak Arap halklannın başta ABD'nin Israıl'e ver-
miş olduğu devamlı destek olmak üzere çeşitii
nedenlerle ABD'ye karşı olduğu ve Saddam'ı ve
özellikle Filıstin'e yaptığı yardımlar, Arap davala-
nna gösterdiği hassasiyet ve ABD'ye açıkça may-
dan okumaktan korkmayan bir Arap kahramanı ola-
rak sahiplendiği unutulmamalıdır. Arap hükümet-
leri de halkın bu hissiyatıyle ABD'nin müdahale ko-
nusundaki ısrarlı tutumu arasında ciddi bocalama-
lar yaşamaktadır.
Sessizliğini koruyan IsraiPin kendi varlığına kar-
şı en büyük tehditlerden birini oluşturan Sad-
dam'ın devrilmesini ve bunu takiben ABD'nin dü-
men suyuna girecek yeni bir rejimin kurulması so-
nucunu verecek askeri müdahaleyi desteklediği
açıktır. Israil'in şimdiden Saddam'ın muhtemelfü-
ze saldınlanna karşı gerekli hava savunma ön-
lemlerini tamamlamak üzere olduğu gorülmekte-
dir. Burada da Irak'a karşı yapılacak müdahale-
nin, Filistinlilerin şiddet eylemlerini, özellikle inti-
har bombacılarının sayısını arttıracağı ihtimalini
hatırlatmaktadır.
ABD'nin geçen hafta, Kürt Parlamentosu'nun
açılışıyla sonuçlanan Celal Talabani ve Mesud
Barzani arasmdaki anlaşmaziıkların çözümunde
ve ayrıca her iki grubun kuvvetlerini kısa sürede
tek ordu haline getirilmesinde teşvik edici faal bir
rol oynadığı anlaşılmaktadır. öte yandan 1996'da
Kuzey Irak'ta meydana gelen çatışmalar sırasın-
da ABD'nin, Pasifik'teki Guam Adası'na kaçırdığı
5-6 bin Kürt'ün de geçen günlerde Suriye ve Ür-
dün üzerinden Kuzey Irak'a geri getirildiği basın-
dayeralmıştır. Bu gelişmeler, ABD'nin, Kürtleri tür-
lü vaatlerle Afganistan'daki Kuzey Ittifakı gibi kul-
lanacağına işaret etmektedir. (Sürecek)
BICAKSIRTI
EROL MANİSALI
Özel Statü mü?
Türkiye-AB ilişkileri hangi zeminde ileriiyor, so-
rusuna kimse açık bir yanıt bulamıyor. En "iyi ni-
yetli" olanlar bile AB'yi savunmakta zorlanıyoriar:
- Geçen günlerde yayımlanan "llerleme Rapo-
/ı/"nun biroylamaraporu olduğunu katıksız AB'ci-
ler bile inkâr etmiyoriar. O halde ne olacak?
- En doğru yanıtı Şükrü Sina Gürel veriyor. "AB
Türkiye ile tam üyelik görüşmelerine 2003 yılında
başlamak zorundadır" diyor. Yoksa ilişkileri göz-
den geçiririz, diye ekliyor.
Slovakya'sından Rum kesimine kadar herkesi
(10 üyeyi) 2004'te tam üye yapacağını söyleyen;
Türkiye'nin her bakımdan gerisindeki Bulgaristan
ve Romanya'yı da 2007'de halledeceğini açıkla-
yan 15'ler Türkiye'yi neden ayırıp takvim bile ver-
miyorlar?
Sürekli olarak bir oyalama var: Yavaş yavaş "özel
statünün" Türkiye'ye yedirilmesi hareketi var. Bu
hareketi "bazı büyük sermaye çevreleri ve onlara
yakın politikacılar" 1999 yılından beri ağızlannda ge-
veleyip duruyorlar.
Yeni öneri nedir?
19 Ekim Cumartesi akşamı bazı ajanslar bir haber
geçti; "AB'nin yeniraporunda, Gümrük Biriıği'nin kap-
samının genişletilmesi Ankara'ya öneriliyor" dendi.
Bunun anlamı nedir biliyor musunuz değerli okurtar?
Defalarca Bıçak Sırtı köşemde yazdığım gibi Güm-
rük Biriiğı tek taraflı bir belgedir. Diğer 12 aday ülke,
AB ile böyle bir anlaşma imzalamamışlardır. Sadece
Andora ve San Marino kasaba devletleri imzalamış-
lardır.
Şimdi AB Türkiye'ye, Gümrük Birliği anlaşmasının
kapsamının genişletilmesini öneriyor. Türkiye zaten
bir hata yapıp 6 Mart 1995'te kendisini tek taraflı
bağlamış. Bu bağımlılığın perçinleşmesi istenmek-
tedir. Eğer kabul edilirse;
1) Gümrük Birliğı'nin "dışandaki"Türkiye için oluş-
turduğu tek taraflı yapı, daha da derinleştirilmiş ola-
caktır.
2) Türkiye AB dışında olduğu halde, "AB içinde-
kilergibi mutlak taahhütler altına girecek; ancak ka-
rarmekanizmalannın dışında olduğu için birsömür-
ge konumunda kalacaktır".
3) AB'nin, Gümrük Birliği'nin kapsamını genişlet-
me önerisi, "Türkiye'yi özel statüde tutmak isteği-
nin açık kanıtıdır." Türkiye diğerierinden aynlıyor.
4) Bu öneri özel statüyü doğuruyorsa, "öneri aynı
zamanda, AB'nin Türkiye'yi hiçbir zaman içine al-
mayacağının da bir kanıtı olur. Aynen "Sessiz Dar-
be" kitabında aynntılarını anlattığım gibi.
AB genişlerken...
Türkiye kapının önünde ve "özel statüde" bekle-
tilirken diğerieri girecek. Başta Polonya olmak üze-
re yeni üyeler AB'yi ekonomik ve sosyal sorunlann
içine itecekler. Işsizlik, yardımlar, dış ticarette reka-
bet,
- Hem 15'lerin Türkiye'yi dışlama polıtikasını güç-
lendirecek,
- Hem de yeni AB üyeleri Türkiye'nin girmesine kar-
şı koyacaklar. Türkiye'nin önü kapatılacak.
Hete içen girmiş bir Rum kesimini düşünebiliyor mu-
sunuz? Dışanda iken Tünkiye'nin ayağına her çelme-
yi takanlar, acaba tam üye olunca neler yaparlar? Ati-
na ve Rumlann neler yapabileceklerini siz düşünün!
Atina'nın telaşı...
Atina, Türkiye'ye göstermelik de olsa bir takvim
sunulmasını istiyor. Kıbns, Ege, Patrikhane ve diğer
konularda istediklerini alabilmesi için, "bir taraftan
havucun uzatılması, öte yandan da Türkiye'nin boy-
nundaki ipin çözülmemesi" gerekiyor.
Türkiye'nin gerçekleri görmemesi, oyalanmanın sür-
mesi için takvim gerekli. Atina'nın telaşı bundan do-
layı; Türkiye'nin alınmayacağı açık açık yüzüne vu-
rulmamalı, 5-10 yıl daha oyalanmalı, bu arada daödürv
ler kopanlmalı.
Atina bu konuda yalnız değil; içimizdeki bazı bü-
yuk sermaye çevreleri de onlarla el ele. Onlann da
derdi başka;
- Batı'nın içine alınmayan Türkiye, Batı'nın hima-
yesi altına alınmalı. Kendileri de "yönetimde olma-
- Bunun için de tek yanlı bağımlılığın devamı zo-
runlu: Sessiz Darbe'nin başarısı için.
Taa, 1989'da sessiz sedasız başlatılan; 1995'te,
1999'da, 2000'de aksatılmayan Sessiz Darbe'nin
devamı onlar için önemli.
Salamın 2002'deki dilimi Kıbrıs. Yann AB içine
alınmayacak olan Türkiye, Kıbrıs'tan elinı ayağını
çekmeii... Yoksa bu telaşa neden gerek duyulurdu
ki... Bazı sermaye çevreleri ve ortaklan bazı siyasi-
ler tarafından...
Eğer Türkiye ileride içeri alınacak olsaydı... Ya-
lan mı?
'Operasyon sırasında saldırırız'
Kürtlerin
hedefi Kerkük
Dış Haberier Servisi
-Türkiye, Kuzey Irak'ta-
ki gelişmeleri yakmdan
izlerken bir Kürt komu-
tan, ABD'nin Irak'a
operasyon düzenleme-
si durumunda, kendile-
rinin de Kerkük ve Mu-
sul'u ele geçirmeye ça-
lışacaklarmı söyledi.
Associated Press (AP)
ajansının haberine gö-
re, Kürt komutan Ha-
midEfendt.'VBDIrakh-
deri Saddam Hüseyin'i
devirmeye yönelik bir
harekât başlatırsa, Kürt
güçlerinin zengin pet-
rol yataklannın bulun-
duğu Kerkük ve Musul
bölgelerini işgal edecek-
lerini bildirdi.
Haberde, Kürtlerin,
kuzeydeki Musul ve
Kerkük'ü de denetim-
leri altına alma hedef-
lerinin askeri ve siyasi
riskler taşıdığı bunun da
Pentagon'daki savaş
planlamacüan için sorun
yaratacağı belirtildi.
Kürtlerin Musul ve Ker-
kük'e saldırması duru-
munda, güçlü Irak or-
dusuyla savaşmak zo-
runda kalacağı ve bu
yüzden ABD'nin Sad-
dam Hüseyin'i devirme
hedefinin zorlaşabile-
ceği kaydedildi. Haber-
de, böylesi bir girişimin,
Türkiye'nin büyük tep-
kisini çekeceğine de yer
verildi.
Öte yandan Pentagon,
hdk operasyonunda kul-
lanılmak üzere binlerce
Saddam muhalifine sa-
vaş eğitimi verileceğini
bildirdi. Savunma kay-
naklan, bin kişi arasın-
da eski Iraklı askerler
de bulunduğunu kaydet-
ti. Eğitimin ilk aşaması-
nın bu ay sonu başlaya-
cağı kaydedihyor.