01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 1 EKİM 2002 SALI HABERLER DÜNYADA BUGTJN ALİ StRMEN Erdoğan'ın Laikliği Insanın gölgesinden kurtulması nasıl ola- naksızsa, gazetecinin de, dinlence için çık- tığıgezilerde, dünyanın neresinde olursa ol- sun, günlük uğraşından uzaklaşması öyle- sine olanaksız. Paris'te geçirdiğim bir hafta içinde aynı durumla karşılaştım. Yerfi ya da Fransız dost- larla söyleşilerde, söz dönüp dolaşıp Türki- ye'ye, ülkemizin ekonornik, sosyal, politik yapısına geliyor, 3 Kasırn seçimleri hakkın- da sorular soruluyor, önçjörülerde bulunulu- yordu. Hemen her defasında da Türkiye'yi anlat- manın ne kadar zorolduğunu görüyordu in- san. Türkiye'yi anlatmak zordu, çünkü anlaşıl- ması da zor olan bir ülke ile karşı karşıyay- dık. Itiraf etmek zorundayırn, Türkiye'deki fa- illerince ince sayılan kaba siyasi oyunlann hik- metini anlamakta güçlük çekiyorum. Anlayamadığım sadece siyaset sahnesin- de olanlar değil, medyanın ileri sürdüğü se- naryolan kavramakta da büyük güçlüklerle karşılaşıyorum. Son zamanlarda hiç urnulmayan yerlerde Tayyip Erdoğan'ın laikliğe olumlu yakiaşı- mı ile ilgili yazılar çıkıyor. Kimi yazariar ka- muoyunu yatıştırmaya çalışıyor ve, - Korkmayın! Gelince laikliğe ve rejime do- kunmayacak. Tayyip Bey çok değişti, me- sajlan veriyoriar. Bu çabalar, gelecek olan iktidara yaranıp onunla da işlerini yürütrne hesaplanna da- yanıyor izlenimi uyandınyor. Tayyip Bey değişmemiştir, ama taktik de- ğiştirmiştir. Bu taktik değişikliği de, kendi is- tese de istemese de, kısa sürmeye mah- kûmdur; nedenlerini başka biryazıda hep bir- likte ele alırız. Ama gerçeği görmek zorundayız. Tayyip Bey laikliğin de rejimin de güvencesi değil- dir. Zaten olması da gerekrnez ve bu yüzden- dir ki onda böyle bir nitelik aramaya gerek yoktur. Tabii, Tayyip Bey derken bütün AKP'yi kas- tettiğimizi belirtmenin de gereği yok. Bu noktaları vurguladıktan sonra, hemen belirtmek isterim ki, Türkiye'nin 3 Kasım'dan sonra, koalisyonsuz bir AKP iktidannı yaşa- masını istiyorum. Bu isteğin nedeni, bir müsibetin bin nasi- hattan evla olduğu düşüncesi değil. Ortalama eğitim süresi 3 - 5 yıl olan, eği- timin kalitesinin birkaç adacık dışında, ber- bat olduğu bu ülkenin insanları, nice musi- beti görmüş ve hiçbir ders almamışlardır. Ders almaya niyetli olmayanların, bundan böyle değişeceklerini sanmak da safdilliktir. Yıllar yılı, cehaleti, geriliği, ilkelliği yüceltip baştacı eden popülizmi biryana bırakıp ger- çeği görmemiz gerekir. ••• "Pekâlâ bütün bu gerçekleh sıraladıktan sonra, neden AKP iktidannı istiyorsun?" di- ye sorabilirsiniz. Her şeyden önce, Türkiye'deki şeklini hiç içime sindiremediğimi söyleyebileceğim, de- mokrasinin gereğinin yerine gelmesi için is- tiyorum. Ayrıca, yüzde 30 dolaylannda oy alan bir partinin Türkiye'de rejimi değiştirmeye gü- cünün yetmeyeceğini bildiğim için istiyo- rum. Türkiye'de laikliğin ve demokrasinin etkin korunma mekanizmalannın, halkın bilgi ve bi- linç düzeyinin eksikliğine rağmen varfıkları- nı koruduklarını görmezden gelemeyiz. Kısacası, Türkiye'de laikliğin güvencesini onun karşıtlannda aramak yerine, onun bek- çilerinde aramamız gerektiğini belirtmek is- tiyorum. Buradan da kimse yanlış bir anlam çıkar- maya kalkmasın. Laikliğin güvencesi, yalnız- ca ve her zaman üniformalılar değildir. Kenan Evren örneğini anımsatmak iste- rim. O zaman o üniformalı beye karşı bizler savunduk demokrasiyi de laikliği de... Zaten demokrasi ile onun "onsuz olmaz"\ laikliğin sivil güvenceleri ve savunucularının bulunmadığı ülkelerde de bu iki kavram top- lumsal yaşamdaki yerterini koruyamazlar. DEHAP'tan Kürtçe konserli miting ANKARA (ANKA) - Konserle miting ya- pan siyasi partüer ker- vanına Demokratik HalkPartisi(DEHAP) de katıldı. DEHAP, Gaziantep'te bugün yapacağı mitinge Kürtçe müzik yapan Koma Gülen Xerza- nin grubunu çağırdı. Genç Parti ve DYP'nin ardından, konserle miting yapan siyasi partiler arasına DEHAP da katıldı. DEHAP, diğer parti- lerin aksine, mitingle- rinde Kürtçe müzik yapan gruplan çıka- racak. Doğu ve Gü- neydoğu illerinde se- çim gezisine çıkan DEHAP, bölgedeki ikinci mitingini bugün Gaziantep'te yapacak. Gaziantep îstasyon Meydanı'nda saat 15.00'te başlayacak mitinge DEHAP Ge- nel Başkanı Mehroet Abbasoğlu ile eski EMEP Genel Başka- nı Levent Tüzel, eski HADEP Genel Baş- kanı Murat Bozlak ve eski SDP Genel Baş- kanı Akın Birdal da katılacak. Mitingde, Mezopotamya Kültür Merkezi müzik grubu Koma Gülen Xerza- nin de katılarak kon- ser verecek. Ecevit, kurmaylanyla bir araya geldi. Çiller liderler turuna çıkıyor. Erteleme isteyenlerin ıımudu DSP ve MHP 3 Kasım içinkadergünüANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Seçimlerin 3 Kasım'da yapılmasını is- teyenlerle, iptalinden yana olanlar çe- şitli taktikler çerçevesinde dün yoğun temaslar yürüttü. DYP ve AKP'nin, TBMM'nin seçimlerin sonuna dek ta- tile girmesine ilişkin önergesi bugün öğleden sonra genel kurulda oylana- cak. Bu oylama; 3 Kasım'da seçim is- teyenlerle ertelemeden yana olanlar açısından çok önemli bir sınav ola- cak. Erteleme isteyenler, umutlannı MHP ve DSP'deki fırelere bağladı. Seçimleri erteletmek isteyenlerle yapılmasını isteyenler arasında dün gün boyu taktik savaşlan sürerken Milli Güvenlik Kurulu'nun dünkü toplantısı da "seçimlerinyapıhpyapıl- mayacağT konusunda önem kazan- dı. MGK toplantısının ardından ya- pılan açıklamada, seçimlere ilişkin hiçbir ifadenin yer almaması kulisler- de, küskünler taranndan "seçimlerin ertelenmesitarüşmalanna askerierin kanşmayacağT şeklınde yorumlandı. Seçimlerin ertelenmesini isteyen ba- zı milletvekilleri "Seçim, çok ciddi bir iştir. seçim güventiği MGK'yi de UgDendirir. Bildiride bu konuda her- hangibir değerlendirmenin yer alma- ması, bizim önümüzü açrvor" değer- lendirmesini yaptı. Yoğun trafik TBMM Genel Kurulu'nun bugün yeni yasama yılı için yapacağı toplan- tı öncesinde, dün yoğun bir trafik ya- şandı. DYP Grup Başkanvekili Turhan Güven, AKP Grup Başkanvekili Sa- Kh Kapusuz'u ziyaret etti. Güven, aday- lann rahatça çalışabilmesi için TBMM'nin bugün tatile girmesini is- tediklerini ve bu amaçla da Danışma Kurulu'nu toplantıya çağırdıklannı açıkladı. AKP Grup Başkanvekili Ka- pusuz da partili tüm milletvekillerinin TBMM'nin bugün tatile girmesi için genel kurulda olacağını vurguladı. AKP, MYK, seçimlerin ertelenmesi- ne yönelik oylama için bağlayıcı grup karan almamayı benimsedi. TBMM Başkanı Ömer İ/gi, bugün törensel bir açıhş yapılmasını ve bu açı- lışa bir gölge düşmemesi için tatil ka- rannın yann oylanmasını planhyor- du. Ancak, DYP ve AKP'nin başvu- rulan üzerine Danışma Kurulu'nu bu- gün 11.00de toplantıya çağırdı. Danış- ma Kurulu'nda ANAP, YTP ve SP grup başkanvekillerinin tatil karanna karşı çıkması bekleniyor. Bu durum- da diğer partilerin vereceği tatil Öner- gesi öğleden sonra genel kurulda oy- lanacak. Bu arada, DYP lideri Çiller de bugün erteleme girişimlerini önle- mek için bazı görüşmeler yapacak. Çiller, Başbakan Bületıt Ecevit Baş- bakan Yardımcısı Mesut Yılmaz ve SP lideri Recai Kutan'la görüşecek. YTPve SP'denönerge AKP ve DYP'nin önergesine karşı YTP ve SP de Meclis'in tatile girme- mesi ve seçimi erteleme önerisinin 48 saat geçmeden komisyonda ele alın- ması için Danışma Kurulu'na önerge verdi. Seçimlerin ertelenmesi konusu, buna yandaş görünen partiler arasın- da da görüş aynlıklanna yol açh. YTP lideri IsmailCem ile birkaç milletve- kilinin oylamaya katılmayacağı bildi- rildi. Grup karan almayacak olan YTP, milletvekillerini serbest bıraktı. Başbakan Bülent Ecevit de dün par- ti yöneticileriyle bir araya gelerek du- rum değerlendirmesi yaptı. Toplantı- nın ardındangazetecilerin sorulan üze- rine Ecevit, bugünkü toplantı için bir grup karan almadıklannı söyledi. Ece- vit'in, "MechYten farkk bir oy çıkar- sa o zaman doğal olarak durumu ye- niden değerlendiririz" sözleri dikkat çekti. Ertelemeden yana olanlar, MHP'den 40 dolayında H fire" bekli- yor. MHP'nin "Bölündüler, gnıplan- na hâkim olamadılar" yorumu yapıl- maması için grup karan alamadığına dikkat çekildi. MHP Grup Başkanve- kili Koray Aydın da partilerinden 20- 30 fire olabileceğini söyledi. Küskünler Erteleme yolu çok engelli ANKARA Cumhuriyet Bürosu) - 3 Kasım'da se- çim isteyen partiler, seçi- mi erteletmek isteyenlere karşı Meclis'te içtüzük ve anayasadan kaynaklanan her türlü engelleme hak- kmı kullanmaya hazırla- nıyor. Seçimden yana ta- vır alanlar, TBMM Baş- kanı Omertzgi'nin de des- teğiyle komisyon süreci- ni kapsayan uzun aşama- ya güvenirken; erteletme cephesi genel kurulda "bîok" oluşturarak engel- leri aşmayı hesaplıyor. Seçimi erteletmek iste- yenleri genel kurul aşa- masmdan itibaren bekle- yen süreç ve önlerindeki içtüzük engelleri şöyle: GENEL KURUL:AKP ve DYP'nin tatil istemi, grup önerisi olarak genel kurulda ele alınacak. En az 138 milletvekilinin oyuyla öneri kabul ya da ret edilecek. Tatil önerisi reddedilirse seçim karşı- tı cephenin gücü görüle- cek. Tatil karan alınırsa, seçim karşıtlan olağanüs- tü toplantı için topladık- Ian ımzalan yeniden Mec- lis Başkanhgı'na verecek. İÇTÜZÜK: Meclis Iç- tüzüğü'nün bazı hüküm- lerini iptal eden Anayasa Mahkemesi'nin "yenidü- zenleme'' için tanıdığı sü- re doldu. Bu durumda, ya yeni içtüzük önerisinin göriişülmesi ya da çalış- ma yöntemiyle ilgili genel kurulda karar alınması ge- rekiyor. Ömer Izgi, bu yöndeki usul tartışmasmı bugün yapmayıp yanna atarak bir gün kazanabi- lir. Küskünlerin önünde komisyon başkanlığı, is- tifa kozu, hükümetin tem- sili, muhalefet şerhi, ye- niden görüşme, 48 saat bekletme ve hükümetin çekilmesi gibi engeller de var. 1ĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇtN Eski Adalet Bakanı Türk: Seçimi ertelemek anayasayla çelişir ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Eski Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, 7 Ağustos'tan itiba- ren seçim takviminin iş- lemeyebaşladığını anım- satarak u Seçimler,anaya- sanın nıhuna uygun ola- rak savaş haündeertekne- bilir. Bunun dışındaki er- tekme,ana>^asanm ruhıry- la çeüşir" dedi. Türk, er- teletme çalışmalannın al- tmda birtakım partilerin barajı aşamayacak olma- smın yattığını vurguladı. Türk, dün DSP Genel Merkezi'nde Başbakan Bülent Ecevit'le bir süre görüştükten sonra gaze- tecilerin sorulannı yamt- ladı. Seçimi erteletme gi- rişimleriyle ilgili sorular üzerine Türk, yann güm- rüklerde oy verme işlemi- nin başlayacağmı anım- satarak "Seçim ortamı- na girilmiştir. Bu çeşit gi- rişimler, içeride ve dışa- nda büyük bir tereddüt yaratnıaktadır. Bu ba- kundan yaruı (bugün), TBMM'nin açümasın- dan sonra tatile devam karanverilmesi>ie tered- dütlerortadan kalkacak- ür" dedi. Türk, Meclis'in tatile girmemesi durumunda içeride ve dışanda çok sı- kıntılı bir durum oluşa- cağını vurgularken "Bir- takun parlak gerekçeler gösterikede herkes büiwr ki gerçekneden, bazı par- tflerin barajı aşama>acak- laru bazı miUetvekilJeri- nin tekrarseçikmejecek- lerikaygBidır'' görüşünü dile getirdi. YTP'de Hüsamettin Özkan'ın İstanbul adaylarının tanıtım toplantısına katılmaması tepkilere yol açtı Cem-Ozkan hesaplaşması yakın TIIREY KOSE ANKARA - YTP Genel Başkan Yardımcısı Hüsamettin Özkan'ın tstanbul adaylannın tanıtım toplantısma katılmaması, partideki görüş aynlıklannın saklanamayacak düzeye geldiğini ortaya koydu. Özkan'm bu tavn tsmail Cem'e yakın milletvekilleri arasında "Bu bir sabotajdır. Ozkan ihraçedflmeHdir" değerlendirmelerine yol açtı. Özkan'a yakınlığıyla bilinen Genel Sekreter İstemihan Talay ıse "herkesin her yerde otamavacağuu, işbölümüne göre da\Tanıkuğuun söyledi. Cem'in seçimJere gidilirken herhangi bir yönetim değişüdiğine gitmeyeceği, ancak ertelenme durumunda ciddi bir hesaplaşmamn başlayacağı vurgulandı. Kemal Derviş'üı YTP ile yollarmı ayınnasmdan sonra, Özkan da mesafeli davranmaya başladı. Cem'in, seçimlerin ertelenmesi girişimlerine kurumsal destek vermemesi, Özkan ekibinin tepkisine yol açtı. Özkan da önceld gün tstanbul'da gerçekleştirilen aday tanıtım toplantısına mazeret bildirerek katılmadı. Özkan'ın bu programdan çok önceden haberi olduğu, il başkanı tarafından da aynca aranarak bilgilendirildiğı, ancak Cem'i arayarak mazeret bildirdiği öğrenildi. doğrudürüst bir haber yok. Ozkan bu toplanüyı sabote etti. Yapüğı ne parti disiphnhle, ne ahlaknla bağdaşu*. Ashnda ihraç edilmeli ama, seçim ortammda bunu yapamayız'' görüşünü dile getirdi. YTP kulislerinde, seçimlerin ertelenmesi durumunda partide ciddi bir hesaplaşma yaşanacağına dikkat • Özkan'a yakınlığıyla bilinen Genel Sekreter îstemihan Talay ise "herkesin her yerde olamayacağını, işbölümüne göre davramldığmı" söyiedi. Seçim ertelenirse sürtüşme kavgaya dönüşecek. Özkan'ın bu tavn, kendisine yalon milletvekilleri tarafindan "Seçimler ertelenmeli. Bu çabalar yürütühırken, böyle tanıtımlar faian gereksiz. Bu nedenk gereksiz bir toplantıya katdmadı" diye yorumlandı. Özkan'ın tavnnı eleştiren bir milletvekili ise, "Son derece görkemh" bir toplanü yapıhh. Ama hiçbir yerde çekildi. Milletvekili grubunda Özkan'm ağırlığımn daha büyük olduğu, bu nedenle Cem'in Özkan'ı uzaklaştırmayı kolay kolay göze alamayacağı viffgulandı. Bazı parti yöneticileri ise Özkan'm önümüzdeki süreçte YTP ile yollarmı ayırabileceğini söyledi.YTP Genel Sekreteri İstemihan Talay, Özkan'm aday tanıtım toplantısına kahlmamasını, u Hepimiz başka işlerle meşgulüz. Hepimizin aynı anda aynı yerde bulunması gerekmez. Bu, işbölüınünün gereği" diye değerlendirdi. Talay, partide gruplaşmalar olduğu ve bunun kopmalara yol açabileceği değerlendirmelerine de karşı çıktı. Bu arada, YTP Manisa Milletvekili Hasan Gülav da düzenlediği basın toplantısında seçimi erteletme girişimlerine tepki gösterdi. Gülay, seçim karanna 449 milletvekilinin oy verdiğini anımsatarak "MfllerveldDeri bu oylann arkasmda durabihneU. Çıkar hesabrvla seçim karan ve baraj üzerinde o>nanmamah. Baraj düşerse çok partili koaüsyonlar olur. Ben ahnan karann arkasmda olacağım" dedi. YTP'nin de erteleme girişimleri içinde yer aldığı anımsatılarak yöneltilen bir soruya da Gülay, "Ben kendi adıma konuşuyorum. Özgür irademle davranacağım"' yamtmı verdi. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Azınlık vakıflarıyla ilgili, her türlü insan hak ve hukukuna aykın bir uy- gulama yıllardır sürdürülüyordu. 1936 Vakıflar Beyannamesi gerek- çe gösterilerek alınan bir Yargıtay karan, azınlık vakıflarının aleyhine birşekildegeriyeyürütüldü. Diye- lim ki bir Ermeni yurttaş taşınmaz malını miras olarak bir Ermeni vak- fına bağışladı. Bu vakıf da özel mülkiyetin kutsallığını benimsemiş Türkiye'de bu mülkü okul olarak ög- retime açtı. Bir gün eğitim devam ederken, 1972 yılındaki Yargıtay karannı gerekçe gösteren birisi ge- lip, bu malın sahibi benim diyebi- liyordu. Çünkü Yargıtay kararı, 1936 yılından sonra azınlık vakıflarının edinilmiş tüm mallarını eski sahi- bine iade ediyordu ve bu vakıfla- rın mal edinemeyecegini söylüyor- du. Bu uygulamalar çok dramatik sonuçlaryaratıyordu. Şişli Mıhitar- yan llkokulu öğrenime devam eder- ken işte bu nedenle kapatılmaya kalkılmıştı. AB'ye uyum yasalan çıkanlırken Azınlıklar Bu Ülkenin Yurttaşı Değil mi? yapılan değişikliklerden birisi de azınlık vakıflarına yönelik bu uy- gulamaya son veriyordu. Artık azın- lık vakıfları mülk edinebileceklerdi. Bu yasa, MHP'lilerin ve AB karşıt- larının tepkilerini de beraberinde getirdi. MHP'liler bu yolla azınlık- lann devlet içinde devlet olacağı- nı söylediler. Eski Anayasa Mahke- mesi Başkanı Yekta Güngör Öz- den de bu yasa değişikliğine kar- şı çıkanlararasındaydı ve gerekçe- sini şöyjejaçıklıyordu; "Bunların taştnmazmaTedînmeleri ne kadar denetlenirse denetlensin, dün ol- duğu gibi zararlıdır. ...Azınlık vakıf- larına yeıierini geri vermek, yeni- den tehlikelTBirsûrece sokacak- tırbizi..." Ashnda çıkarılan kanun zaten birçok engeli içinde barındırıyordu. Agos Gazetesi Genel Yayın Yö- netmeni Hırant Dink sürecin na- sıl işleyeceğini şöyle anlattı: "ör- neğin bir azınlık yurttaş malını bir vakfa bağışlamak istedi. Önce bu malı hangi vakfa vereceğine iliş- kin bir muvafakatname hazırlaya- cak. Vakıfbu evrakla birlikte Vakıf- lar Bölge Müdürlüğü'ne başvura- cak. Taşınmaz malın bağışlandığı vakıf, Gayrimenkul Ekspertiz De- ğerlendirme Anonim Şirketi, Tür- kiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası, Ticaret ve Sanayi Odası ve Mi- marlar Odası'ndan alınmış birden fazla eksper tarafından düzenlen- miş ekspertiz raporunu hazırlatıp Bölge Müdürlüğü'ne sunacak. Böl- ge Müdürlüğü bu malın nasıl dev- redileceğine karar vermek ama- cıyla bir komisyon kuracak. Ba- ğışlanan bu mal hangi tür vakfa devredilecekse (sıhhi, eğitim vb.) o türfaaliyetlerin bağlı olduğu da- irenin onayı alınacak. Bütün bu iş- lemler bittikten sonra tamamla- nan evrak, Vakıflar Bölge Müdür- lüğü'nün görüşüyle birlikte Vakıf- lar Genel Müdürlüğü 'ne gönderi- lecek. Burada da onaylanan evrak Bakanlar Kurulu'nun onayına su- nulacak. Ancak bütün bu işlemler tamamlandıktan sonra, bir azınlık vakfı için müikiyet hakkı doğmuş olacak." Bütün bu engeller MHP için ye- terli sayılmamış olacak ki MHP Ge- nel Başkanı Devlet Bahçeli, çıka- rılan yönetmeliği imzalamayaca- ğını söyledi. Dün toplanan Milli Gü- venlik Kurulu'na sunulduğu söyle- nen bir raporda da azınlık vakıfla- rının mülk edinmesinin tehlikeleri- ne dikkat çekildiği iddia ediliyor. • • • Bu ülkede yaşayan azınlıkların sayısı her geçen gün azalıyor. İki yıl önceki bir araştırmada, Hıristiyan dinine mensup azınlıkların toplamı yüz bin civarındaydı. Yırmi beş bin de Musevi olduğuna göre toplam dini azınlıkların sayısı yüz yirmi beş bin civarında kabul edilebilir. 67 milyonda 125 binlik biroran bu. Bu yüz yirmi beş bin insanı, hâ- lâ bir düşman ve bölünme tehdi- di olarak görmek, ne kadar akıl- la mantıkla açıklanabilir? AB'ye uyum amacıyla bir yasa çıkarılı- yor, içinde bin türlü engel zaten var, buna rağmen bir bölünme paranoyası sürüp gidiyor. Türki- ye, bu korkuları, kendi yurttaşın- dan korkularını ne zaman yene- bilecek? Azınlıklara yönelik bu korkular gerçek korkular mı, yoksa birile- ri bu korkuları yaratıp, bu haksız hukuksuz sistemi devam mı ettir- mek istiyor? Azınlık vakıflarına ilişkin tartış- mayı izleyin. Türkiye'nin neden hâlâ demokrasiye ulaşamadığı- nı, hâlâ ekonomik olarak, kültü- rel olarak geri kaldığını daha iyi an- layabilirsiniz. Korku ve paranoya üzerine kurulan bir sistemden na- sıl olumlu bir sonuç çıkabilir ki!
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear