01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 8 OCAK 2002 SALI HABERLER DÛNYADA BUGUN ALt StRMEN Çok Yönlü Gaz Sorunu Hani deveye sonmuşlar, "Boynun neden eğri" di- ye, gülmüş, "Nerem doğru ki" demiş. Bizim do- ğalgaz sorunu da işte böyle bir şey. Şimdi bu oldukça karmaşık sorunu elden geldi- ğince sadeleştirip satır başlanyla özetlemeye ça- lışalım: önce inanılmaz gelecek ama, Türkiye'ye üç ül- keden, dört koldan gelen doğalgazın ülkeye giriş fiyatı, vanlan anlaşmalar gereği, ticari sır olarak açıklanmıyor. Türkmenistan Başkanı Sapar MuratTürkmen- başı, eski Enerji Bakanı Cumhur Ersümer'in ül- kesini ziyareti sırasında, iki devlet arasında 1996'da imzalanan ama çeşitli engellerle yürürlüğe girme- yen anlaşmaya değinmiş, doğalgaz konusunda Türkiye ile Rusya arasındaki yakınlaşmadan yakın- mış ve "bizden 42 dolara alacaklan gazı size 110 dolara satacaklar" demişti. Bu açıklamalar, ticari sır konusunun daha da mi- de bulandıncı haie gelmesine neden oluyor. Nasıl olur da şeffaflığın hep gündemde olduğu bir dönemde, ülkemizin insanlan doğalgaz gibi stratejik bir konuda, bu enerjinin kaça alındığını bi- lemezler? Insanlar doğalgazın kaça alındığını bilemiyorlar, ama ısıtmanın da ötesinde yaktığını biliyorlar. öy- le ki, temiz ve ucuz diye hevesle bağlandıklan do- ğalgazdan karakışın ortasında vazgeçip oduna kömüre dönüyorlar, bu alandaki satışlar birden yüzde 50artıyor. ••• Doğalgazın maliyetfiyatıhakkında rivayet muh- telif ise de sonuç bir, bu enerjiyi kullananlara ta- katlannın üstünde faturalar geliyor. Sonucun birden çok nedeni yar. Bunlardan bi- rincisi, devletin ve de o pek sevip bağnmıza bas- tığımız yerel yönetımlerin gaz tüketicisini, yoluna- cak kaz olarak görmeleri. Yıne sadeleştirmeye çalışalım, mekanizma şöy- le işliyor: BOTAŞ doğalgazı ortalama bir hesaba göre, 105, bir başkasına göre ortalama 180 bin liradan alıyor, 243 bin liraya satıyor. Birinci hesaba göre, yüzde 131, ikinci hesaba göre, yüzde 45 bir faz- Isrfık var. Belediyeler, 243 bin liradan aldıklan doğalgazın üstüne, yüzde 45 ekleyip 388.5 liraya satıyoriar. Tabii burada bu farkların hepsinin kârolmadığı- nı, arada masraf da bulunduğunu belirtelim. Vatandaşın çilesi bununla kalmıyor. Aslında dev- letin temiz ve ucuz enerji diye vatandaşı almaya teşvik ettiğı doğalgaz zaruri bir tüketim maddesi olduğu halde, "lüks tüketim maddesi" sayılıp, bun- dan yüzde 18 oranında KDV alınıyor. Durun daha bitmedi! Bir de yeni uygulamayla yüz- de 5 oranında, Akaryakıt Tüketim Vergisi ekleni- yor ve metrekübü 400 bin liranın üstünde bir ma- liyet çıkıyor ortaya. Vatandaş da bağırıyor: "Isınmıyor, yanıyorum... ImdatL" • • • Ayyuka çıkan feryat medyanın da desteğiyle, Ankara'ya ulaşıyor ve bugün, daha önce kamera- lar ve mikrofonlar önünde topu hep birbirierine atan, Enerji Bakanı ile bakanlık yetkilileri, BOTAŞ ve büyük kentlerin belediye reisleri, Ankara'daki ener- ji zirvesinde bir araya geliyortar. Bakalım bu satırlar yazılana kadar kesinleşme- miş olan yeni fiyat ne olacak, kim hangi oranda öz- veride bulunacak? özür dilerim, pişmiş aşa soğuk su katmayayım ama, şimdiden söyleyeyim, bulunan çözüm ne olursa olsun, doğalgaz yine, kısa sürede ısıtmak yerine yakacak. Çünkü doğalgaz fiyatlannın artması Türk ekono- misinin başka bir çarpıklığına da bağlı. Türk/ye'de, vatandaşı yakan olgulardan biri de fiyatlann dolar, ücretlerin ise TL ile olmasıdır. Doğalgaz örneğinde bu olgu şöyle yansıyor: 1997 yılında dolar 161 bin, doğalgaz BOTAŞ fi- yatı 27 bin lira; 1998'de dolar280, doğalgaz 41 bin TL; 1999'da dolar 417 bin, doğalgaz 65 bin TL; 2000 ! de dolar 678, doğalgaz 106 bin lira; 2001'de ise dolar 1 milyon 500 bin, doğalgaz 246 bin lira. Görülüyor ki, fiyatlar dolar, ücretler TL kaldıkça, vatandaş yanmaya devam edecek. Buna karşı bir çözüm üretilemez mi? Üretilebilir ve üretilmiş de... Eski Esenyurt Bele- diye Başkanı Gürbüz Çapan, bu bölgede doğal- gazı yüzde 85 daha ucuza mal ediyor. Gidip kendisine sorayım desem mümkün değil. Çünkü tutuklu olarak hapiste; belki de hiç sormak imkânını bulamayacağım, birkaç ay içinde 35 kilo vermiş, sağlık durumu o kadar bozuk. Dava beraatle sonuçlansa bile, belki de çok geç.... Görüyorsunuz sütun normal boyunu aşıp bitti, sorun hâlâ bitmedi. Gelecek yazıda devam ederiz. Almanya MetinKaplan hn iadesibahardaFRANKFURT (Comhuriyet) - Halen Almanya'da cezasııu çekmekte olan Metin Kaplan ın Türkiye'ye iade edilmesi karannın en azından üç ay süreceği belirtildi. Almanya Içişleri Bakanı OttoSchiry, daha önce yaptığı açıklamalarda, Metin Kaplan'ın Türkiye'ye cezasının tamamını çekmeden iade edilmesinin de mümkün olduğuna dikkat çekmişti. 24 Mart 2003 yılına kadar cezaevinde kalması gereken Kaplan'ın konumu, Berlin'in açık sınır dışı eğilimine rağmen belirsizliğini koruyor. Yılbaşı öncesi Berlin'de Alman Içişleri Bakanı Otto Schily ile konuyu görüşen îçişleri Bakanı Rüştü Kaznn Yücden'in de acele bir iade beklentisi içinde olmadığı belirtildi. Alman gazeteleri, Türkiye'de ölüm cezasının yürürlükte olması ve Kaplan'a açılacak davanın da idamı gerektiren suçlar arasuıda yer alnıası nedeniyle iadenin hızla gerçekleşmeyeceğini vurguladılar. Almanya îçişleri Bakanlığı'nın Kaplan'ı bir an önce iade etme yanlısı olduğunu belirten bakanlık yetkilileri, Türkiye'nin yanıtının ilkbahardan önce gelmeyeceği kanısındalar. Uğur Mumcu, Muammer Aksoy, Bahriye Üçok, Ahmet Taner Kışlalı'nın katillerinin yargılandığı 22 sanıklı UMUT davasmda karar açıklandı: CumhuriyetkarşıtlannaidamANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Gazetemiz yazarlan Uğur Mumcu ile Prof. Dr. Ahmet Taner KışlaJı, Prof. Dr.Muammer Aksoy, Doç. Dr. Bahriye Üçok suikastlannm da arala- nnda bulunduğu 22 olayın faillerinin yargılandığı "UMUT Davası"nda, FerhanÖzmen, NecdetYûksel ve Rüş- tü Aytufan ıdama mahkûm edildi. Sa- nıklardan ArifTan'nın cezası af kap- samında ertelenirken, mahkeme, sa- nıklardan YusufKarakuş u 15 yıl ağır hapis, Hasan Kıhç'ı örgürün yöneü- cisi olmaktan 18 yıl 9 ay ağır hapıs, sanıklardan 11 'ini de 12 yıl 6'şar ay ağır hapis cezasına çarptırdı. Ankara 2 No'lu DGM'de görülen UMUT davasuun karar oturumuna, tutuklu sanıklar Ferhan Özmen, Nec- det Yüksel, Rüştü Aytufan, Hasan Kılıç, YusufKarakuş, Muzaffer Dağ- deviren, AbdülhamitÇeük, Fatih Ay- Sanıklar Ferhan Ozmen, \Necdet Yüksel ve Rüştü Aytufan'ın avukaü mahkemeden. müvekkiDerinin işkenceye uğradıtdannı iddia ederek bunun tespiri için uzmanlarca inceleme \apılmasını ve eMe edilen tüm belgeferin Uhıslararası tşkenceyi Tespit ve Önleme Komisyonu'na gönderûmesi ve oradan gelecek rapor doğrultusunda büküm kurulmasuu istedi. Mahkeme Başkanı Hüsevin Eken, "Üla ki bize zoriuk çıkarmak istryorsunuz" söderiyle isteme tepki gösterdi • 22 sanıklı "UMUT" davasında, Muammer Aksoy'u öldüren, Bahriye Üçok'a bombalı paket gönderen ve Uğur Mumcu suikastında yer alan Ferhan Özmen, Mumcu'nun aracına bombayı yerleştiren Necdet Yüksel ile Kışlalı'nın aracına bombayı yerleştiren Rüştü Aytufan ölüm cezasına mahkûm edildi. dm. Mehrnet Şahin. AdilAydın, Meh- met Gürova, Mehmet Kasap, Hakkı SeJçuk Şanh, TaHp Özçefik, Mehmet AB Tekin ile futuksuz sanık Derviş Polat. sanık avukatlan ile müdahil avukatlan katıldı. Mahkeme Başkanı Hüsevin Eken, 13 sanığa haklanndakı suçlamalaragö- re, CMUK'un "suçun vasıf ve mahi- yetinin değjşmesi" hükmünü içeren 258/2. maddesi uyannca ek savunma hakkı verildiğini açıkladı. Ek savun- malan alınan samklara daha sonra son sözleri soruldu ve tüm sanıklar, suçsuz olduklarun söylediler. Haklannda idam istenen Ferhan Özmen, Necdet Yüksel ve Rüştü Ay- tufan'ın avukatı îbrabimCeyhn, mah- kemeye müvekkillerinin işkenceye uğradıklarını iddia ederek bunun tes- piti için uzmanlarca olay yerinde in- celeme yapılmasım ve elde edilen tüm belgelerin Türkiye'nin de tarafi olduğu Uluslararası tşkenceyi Tespit ve Önleme Komisyonu'na gönderil- mesi ve oradan gelecek rapor doğrul- tusunda hüküm kurulmasuu istedi. Hüseyin Eken, "tüaki bize zoriuk çı- karmakistiyorsunuz" sözleriyle iste- me tepki gösterdi. Ceylan'ın istemi doğrultusunda görüşü sorulan savcı Hamza Keieş, bu iddiamn daha önce de ileri sürüldüğünü ve Eskişehir Dev- let Hastanesi 'nden almmış raporlann dava dosyasında bulunduğunu belir- terek, reddedilmesini istedi. Verilen kısa aranın ardından başkan Eken, soruşturmanın genişletilmesi is- teminin "varguamamn gereksiz yere uzamasma nedenotacağT gerekçesiy- le reddedildiğini bildirdi. Eken, sanık- lara son sözlerini yeniden sordu. Sa- nıklardan Hasan Kıbç, verilecek ka- rann "Hukuk tarihine kara bir leke olarak geçmemesini düediğinr söy- ledi ve tahliyesini istedi. Diğer tüm sanıklar da suçsuz olduklannı ve tah- liyelerini istediler. Öğleden sonra ka- rar için yeniden toplanılan oturumda, başkan Hüseyin Eken, karan açıkla- dı. Tutuklu sanıklardan, Ferhan Öz- men, Necdet Yüksel ve Rüştü Aytu- fan, "Anayasal düzeni değiştirmeye cebren teşebbüs" ettiklerinden TCY'nin 146/1 maddesine göre, ölüm cezasuıa çarphnldı. Eken, sanıİdann işledikleri suçun yoğunluğu ve sü- rekliliği nedeniyle ceza indirimi ya- pılmadığını bildirdi. Mahkeme baş- kanı Eken'in idam karannı açıklarken, kalem kırmaması dikkat çekti. Iddianameye göre özmen, Muam- mer Aksoy'u öldürdü, Bahriye Üçok'a bombalı paketi gönderdi ve Uğur Mumcu suikasnnda da yer aldı. Ölüm cezasuıa çarptınlanlardan Yüksel de Mumcu'nun aracına bombayı yerleş- tirdi. Rüştü Aytufan da, Kışlalı su- ikasnnda Ferhan Özmen'in hazırladı- ğı bombayı, Necdet Yükserin gözcü- lüğünde araca yerleştirdi. Dört sanık beraat etti Eken. sanıklardan Musa Koca, Is- mail Koçhaa, Şeref Dursun ve Ad- nan Yükdağ'ın beraat ettiğini bildir- di. Abdullah Argun Çetin, Mum- cu'nun taammüden öldürülmesi ola- yına feri fail olarak katılma suçunu işlemediğinden beraat ederken, cü- rüm işlemek amacryla oluşturulan çe- teye üye olma suçundan hakkında açılan dava aynlarak ağır cezaya gön- derildi. Sanıklardan Arif Tan hak- kındaki dava 4616 sayılı af yasası uyannca ertelendi. Derviş Polat ile Yûksel Pekdemir'ın örgüte yardun yataklıktan 3 yıl 9'ar ay ağırhapis ce- zasuıa çarptırdı. Mahkeme, MehmetAB Teldn, Ab- dül Hamit Çeük Muzaffer Dağdevi- ren, Fatih Aydıa Mehmet Şahin, Ta- KpOzçefik,HakkıSelçukŞanh,Meh- met Kasap,MehmetGürova,Adfl Ay- dm ve Murat Nazh'yı 12 yıl 6'şar ay ağırhapis cezasına mahkûm etti. Mah- keme, YusufKarakuş'u 15 yıl ağır ha- pis, Hasan Kıhç'ı da, örgütün yö- neticisi olmaktan 18 yıl 9 ay ağırhapis cezasma mahkûm etti. UMUT'un 17 aylık tartışmalı seyrinde Tahran bağlantılı iddialar aydmlatılamadı Hizbullah operasyonııyla başlayaıı süreçANKARA (CumhuriyetBö- rosu) - Istanbul Beykoz'da 17 Ocak 2000'de şeriatçı Hizbul: lah'a yönelik operasyonda el- de edilen belgelerle Uğur Mum- cu,AhmetTanerKçfah,Muam- mer Aksoyve BahriyeÜçok'un da aralannda bulunduğu faili meçhul siyasi cinayetlerin "ay- dmlanhnasına'' varan yargı sü- reci başladı. 14 Ağustos 2000 tarihinde ilk oturumu yapılan davada, yaklaşık 17 ay sonra 20. oturumda karar çıku. Kış- lah'nın aracuıabombayı yerleş- tirdiği belirtilen OğuzDemir uı ise Iran'a kaçtığı belirtildi. UMUT soruşturmasına, Mumcu suikashnın faillerinin yakalanması için21 Şubat 2000 tarihinde başlandı. Beykoz ope- rasyonunda elde edilen belge- ler ışığında Tevhid-Selam ve Kudüs Ordusu örgütleri ortaya çıkanldı. Operasyonda ük gö- zaltılar, Istanbul'da 6 Mayıs 2000 tarihinde gerçekleşti. Or- gürün yönetici ve üyesi olduğu iddia edilen 9 kişinin Mumcu Müdahil avukatlardan Ceyhan Mumcu: 'Adalet nispi olarakyerinibuldu' ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - UMUT davasının müdahil avukatlann- dan UğurMumcu'nun ağabeyi Ceyhan Mumcu, mahkemenin karanyla ilgili olarak, "Adalet,kısmivenispiolarakye- rini bukhı" dedi. Ankara Barosu Baş- kanı SadıkErdoğan da. kendılerine gö- re, cinayetlerin aydınlandığını söyledi. Ceyhan Mumcu, davanın sona er- mesinin ardından Ankara DGM bina- suıdan aynürken, gazetecilerin sorula- rmı yanıtladı. Hukukçu olarak böylebir sonucu beklediğini kaydeden Mum- cu, Istanbul Adli Tıp Kurumu Başkan- üğı 'nm olumsuz tutumu nedeniyle ör- gütün tamamen ortaya çıkanlamadığı- nı kaydetti. Ankara Barosu Başkanı ve davanın müdahil avukatlanndan Sa- dık Erdoğan, davayla bütün faüi meç- hul cinayetlerin aydınlaüldığmın söy- lenemeyeceğinibehrterek, "Sadecebir umut ışığı fOizienmesi oklu diye dfişü- nuyorum. En azmdan yurekfi olarak bunlannüzerirıegrOneningerekliolda- ğuortayaçıktı"dedi. SadıkErdoğan, birsoru üzerine "UğurMumcu'nun ka- riBeri yakaland]" rahathğuu sağlama- ya çalıştığını belirterek, "Mevcut de- fiHer bazmda bu kisilerden başka kisi- ter de yok. Onlarm inkâr etmeleri, 'bu ışıyapmadık" deme)eri,defiDergözönü- neakHtağmda oldukçabastiddialarola- rak görülüyor*' diye konuştu. suikasnnın failleri olduğu, dö- nemin îçişleri Bakanı Sadetan Tantan ın yazıh açıklamasıyla duyuruldu. YasaîKarakuş ve Abdülha- mitÇelik'e, 11 Mayıs 2000 ta- rihinde, Mumcu'nun evinin önünde tatbikat yaphnldı. Ankara IlJandarma Alay Ko- mutanhğı ekipleri, Sincan ya- kmlannda, 39 el bombası, 46.5 kilogram C-4 plastik patlayıcı, 46 TNT kalıbı ve makineli ta- banca buldu. Prof. Kışlah su- ikastırun faili olarak gözalnna alman Necdet Yüksel'in yer göstermesi sonucu da, 3 Uzi marka tabanca, bomba düze- nekleri, C-4 patlayıcı ele geçi- rildi. Suikastlann sorumlusu ola- rak göstenlen Ferhan Ozmen ile Necdet Yüksel, tatbikat yaptınlmasının ardından tu- tuklandı. Soruşturmayı yürüten Savcı HamzaKekş, 11 Temmuz2000 tarihinde, 9 kişi hakkında idam istemiyle olmaküzere 17 sanık hakkında dava açtı, 111 kişi hakkında takipsizrik karan ver- di, yakalanamayan Rüştü Ay- tufan ve Oğuz Demir'in dosya- lannı ise ayırdı. Iddianamede, sanıklann amaçlanrun. "Tür- kive'deki me\cut anavasal dü- zeni sflah zoruyla değiştirerek, yerinetran rejimine benzer bir Isiam devieti kurmak" olduğu belirtildi. UMUT Davası 'nin ilk oturu- mu, Ankara 2 No'lu DGM'de 14 Ağustos 2000 Pazartesi gü- nü yapıldı. Sanıklar, ilk otu- rumda, işkence gördüklerini öne sürerek, konuşmaktan ka- çuıdılar. Daha sonraki aşama- larda da suçlamalan reddettiler. Davalar birleştirildi Savcı Keleş, Prof. Dr. Kış- lalı'mn aracma bomba koy- duğunu itiraf eden sanık Rüş- tü Aytufan hakkında idam is- temiyle, 3 sanık hakkında da yardım-yataklık gerekçesiyle dava açtı. ikinci dava, 27 Ekim 2000 ta- rihinde başladı. Mahkeme, 24 Kasım 2000 tarihli duruşmada, ilk açılan 17 sanıkh dava ile daha sonra 4 kişi hakJanda açı- lan davalann birleştirilmesine karar verdi. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Istanbul, Ankara, Izmir ve Antalya barolannın başkanlan, perşembege- cesi gazetecilerle buluştular. 20 gün kadar önce yaptıklan birçağnyla ilgi- li bilgi verdiler. Bu çağn, F tipi ceza- evlerinde hiçbir mimari ve yasal de- ğişikliğe gerek olmadan, üç kapı üç kilidin açılmasıyla ölüm orucu soru- nunun çözülebileceği şeklindeydi. Adalet Bakanlığı'nın böyle bir degişik- llği yapması halinde ölüm orucunda- kilerin de bu eyleme son vermesi is- teniyordu. Baro başkanlan yaptıklan çağnnın ölüm orucundakilertarafından olum- lu karşılandığını da açıkladılar. Başkan- lann şu andaki temel talebi, Adalet Ba- kanlığı'nın da bu çağnya olumlu ya- nıt vermesiydi. Yani F tipinde hiçbir mi- mari, yasal degişikliğe gerek duyma- dan tecridi kaldırma yönünde bir ira- denin ortaya konulmasıyla bu iş çö- zülebilecek noktaya gelmişti. Yavuz Baydar, CNN'deki progra- mında Adalet Bakanı Hikmet Sami Çözüm Umudunu Zorlayalım Türk'e baro başkanlarının bu çağnsı konusunda ne düşündüğünü sordu. Bakan, böyle bir uygulama için yasa değişikliğine gerek olduğunu belirtti. Yürürlükteki Terörle Mücadele Yasa- sı'nın 16. maddesinin, tutuklu ve mah- kûmlan belli mekânlarda dilekçe ile bir araya getirmeye amir olduğunu vur- guladı. Yavuz Baydar "Siz bu çağrı- yı reddediyorsunuz" dedi. Adalet Bakanı bunun üzerine şöy- le bir ekyapmakgereğiniduydu: "Da- ha öncekisözümü tekrartıyorum; ölüm orucu bitirilsin, F tipi cezaevleriyle il- gili, sivil toplum kuruluşlartnın da ka- tıldığı sempozyum yapalım. Burada bütün bunlan tart/şıp uluslararası ve ulusal kuralları gözden geçirelim," • • • Adalet Bakanı'nın bu açıklaması üzerine Istanbul Barosu Başkanı Yü- cel Sayman'ı aradım. Yasa değişik- liğinin gerekip gerekmediğini sordum. Sayman şöyle yanıtladı: "Bizdörtba- ronun başkanlan ve yönetim kurulu üyeleri, kanuni bir degişikliğe gerek olmadığı görüşündeyiz. Birçok baro başkanının da aynı görüşte olduğu- nu biliyoruz. Bu durumda, bu konu- yu bakana ve hükümetin diğeryetki- lilerine açıklayabiliriz. Biryorum far- kı yüzünden bu sorunun ortada kal- masından yana değiliz." Yücel Sayman'la bu konuşmalan ya- parken ölüm sınırındaki insanların avukatlan gazeteye geldiler. Kendi- sine bakamaz duruma gelen ölüm orucu eylemcilerinin tahliyeleriyle ilgi- li bürokratik süreci hızlandırmaya ça- lışıyoriardı. Çünkü böyle durumlarda birgünün bileönemi vardı. Nitekım Iz- mir'de AJi Çamyar, Tekirdağ'daZey- nel Karataş yasal sürecin uzaması ne- deniyle tahliye kararian çıktığı halde içerideydiler ve yaşamlannı yitirdiler. Aileleri ve avukatlan zaman korkutu- yordu. Önümde bir babanın mektubu du- ruyor. Malatya'da ölüm orucunu sür- düren Feride Harman'ın babası emekli öğretmen Asaf Harman şun- lan yazryor "Kızım Feride, Malatya ha- pishanesinde 6. ölüm orucu ekibin- de. Bugün 180. günlerine vanyor. 30 Aralık günü açık görüş yaparak sarıl- dım; erimiş, sapsan bedenine. Dokuz yıllık hasretle sanldım kızıma. 83 ki- şinin ölmesine rağmen 8 metrekare- lik birhücrede insanın sosyal bir var- lık olarakyaşamasının mümkün olma- dığını anlatamadık. 9 kişinin bir ara- da çay içmesi, top oynaması devle- ti nasıl tehlikeye sokuyor, anlamış de- ğilim... Yazın bunlan köşenizde, bir şeyleryapın ölümleri durdurmak için, ne olur." ••• Bu çağnlan yapınca, birilerinin "On- lar da zamanında böyle bir eyleme gi- rişmeselerdi" dediklerini biliyorum. Burada bir kez daha vurgulamak is- tiyorum: Ölümü bireylem biçimi ola- rak hiçbir zaman onaylamadım. An- cak devletin, bu işin çözümü konu- sunda daha duyarlı davranmasını da hep savundum. Tecrit ve izolasyon, en temel insan haklanna aykındır. Bir- çok tutuklu ve mahkûm, tek ve üç ki- şilik hücrelerde kalıyor. Bunu doğru ve insani görmüyoruz. Yapılacak olan, bakanlığın tecrit- ten vazgeçme iradesini ortaya koyma- sıdır. 9 kişilik ara koridorun kapılan- nın açılması, ölümü durduracak bir çözüm. Gelin, bu çözümü hızlandır- mak için bir şeyler yapalım. ölüm çözüm değil. Ancak bunu seyretmek de bir çözüm değil.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear