Catalog

CumhuriyeC İmovaz Sahibi: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayımcılık A.Ş'yi temsilen Cumhuriyet Vakfi adına İLHAN SELÇUK Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıkbz 9 Yazıişleri Müdürii: Safim Alpaslan # Sorumlu Müdür: Fikret tlkiz • Haber Merkezi Vlüdürü: Hakan Kara fstihbarat: Cengiz Yıldırım • Ekonomi: Özlem Yü- zak 0 kültür: Egemen Berköz • Spor: Abdiilka- dir Yücelman • Makaleler: Sami Karaören • Düzeltme: Abdullah Yazıcı • Bilgi-Belee: Edibe Buğra 9 Yurt Haberleri: Mehmet Faraç 0 Avrupa Temsilcısi: Gürav Öz Yayın Kurulu: Ühan Setçuk (Baş- kan). Emre Kongar (Danışman), Orhan Erinç, Hiknıet Çetin- kaya, Şükran Soner, İbrahim Yıİdız. Orhan Bursalı. Musta- fa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsilcisi: Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No: 125. Kat:4. Bakanlıklar-Ankara fel: 4195020 (7 hat), Faks: 4195027 • tzmır Temsilcisi: Serdar Kıak, H. Ziya Blv. 1352 S. 2 3 Tel: 4411220. Faks: 4419117 #Adana Temsilcisi: ÇetinYiğenoğlu, InönüCd. 119S.No:lKat:l. Tel: 363 12 II, Faks: 363 12 15 Müessese Müdürii: Erol Erkut 0 Koordinatör: Ahmet Korulsan 0 Mu- hasebe: Bülent Yener0 tdare: Hüseyin Gürer 0 Satış: Fazilcl Kuza REKLAM: P.M. Ltd. Şti. • Genel Müdür GüJbin £rdunm#KoonJinaXör Reha Işıtman • Genel MüdürYri: S*vda Çoban # Fınansman Müdürii: ÇetinTrdunıııTel: 0212 514 07 53- 513 84 60-61. Faks: 0212 513 84 63 YavımİjyaD: Yenı Gün Haber Ajansj Basın ve YavıncıJık AŞ. Baskı: Sabab Yaymcüık A.Ş. Türkocajı Cad. 39-41 Cagaloglu }Aİ?A Istanbul. PK: 24« • Sırkecı 3443: Istanbul Tel (0/2121512 05 03 (20 hai| Faks: (0-212) 513 85 95 11 OCAK 2002 tmsak: 5.48 Güneş: 7.. Ögle: 12.19 Ikindi: 14.41 Akşam: 17.03 Yatsı: 18.30 Elton John'a Kahraman Ödülü LONDRA(AA)-'Sir' unvanlı ünlü îngiliz şarkıcı Elton John, AIDS hastalan ıle HIV taşıyıcılanna yardım vakfi tarafindan düzenlenen törenle kendisine verilen "Kahraman Odülü"nü aldı. Elton John, Londra'daki lüks Dorchester otelinde yapılan ödül töreninde yaptığı konuşmada, "Dikkatimizi virüs bulaşan ve virüsten etkilenen kişikr üzerinde yoğunlaşünnamız önemli" dedi. John, törende ITV Haber adlı program tarafindan kendisine yöneltilen bir soruyu cevaplandınrken eşcinsel olmasından dolayı HTV virüsü kapmadığı için şanslı olduğunu söyledi. Elton John Sigaraya saniyede IstanbulHaberServtsi- Sigaray- la Savaşanlar Demeği Genel Baş- kanı SelçukAlagöz, Türkiye'de her 5 dakikada, dünyada ise her 8 sani- yede bir kişinin sigara nedeniyle öldüğünü belirtti. Bakırköy Belediyesi, Yunus Em- re Kûltür Merkezinde "Sigara ve uyuşturucunun zararian" konulu panelde konuşan Selçuk Alagöz, Türkiye'de sigara nedeniyle yılda 102 bin insanın öldüğünü söyledi. Algöz, sigara içmenin en önemli nedenının "nrnıduhıkhormonu" ek- sikliği olduğunu belirtti. Dr. Mos- tafaAydm, her yü Türkiye bütçesi- her sekiz 1 kurban nin yüzde 12'sinin sigara üreticüe- rinin cebine girdiğini ifade ederek 2001 yılında 6 katrilyon 100 triryon liranın sigara için harcandığını söy- ledi. Sigarayla Savaşanlar Vakfi Ge- nel Başkanı Ubeyt Korbey de Tür- kiye'deki ormanyangınlannın yüz- de 50'sinin, sigara izmaritleri ne- deniyle çıktığını söyledi. Korbey, her3 binpaket sigara kâğıdı için bir ağacın kesildiğini belirtti. Narkotik Şube Başkomiseri Zafer Ercan da adli makamlar takıbata başlama- danönce tedavi isteği ile poüse baş- vuran uyuşturucu bağırnhlan hak- kmda işlem yapümadığını vurguladı. Alaturka Vivaldi tam not aldı Çeviri Servisi - Barok döneme damgasını vuran besteci Antonio Vivaldfnin ünlü yapırı "Dört Mevsün" piyanoya uyarlandı. AJmanya'da yaşayan Türk piyanistler Ferhan ve Ferzan Önder için, yaylı çalgılar düşünülerek yazılan | yapıt piyanoya uyarlandı. Dört Mevsim'in piyano versiyonu EMI tarafindan, "Vivaldi Reflections" adıyla piyasaya sürüldü. Almanya'da geleceğin usta piyanistleri olarak gösterilen ikiz kardeşlerin Vivaldi yorumu eleştirmen ve müzikseverlerden tam not aldı. Ülkenin saygın dergilerinden Spiegel, albüm için "Vîvaldi alaturka" yorumunu yaptı. Ferzan-Ferhan Önder .,}•? -' • Genç Telecard • Genç Webcard > Vadesiz Genç Hesap • Vadesiz Genç Döviz Hesabı • Vadeli Genç Hesap • Vadeli Genç Döviz Hesabı • Genç Vfebhesap • "Sınırsız Bankacıiık" üyefiği • Genç İşlemPuan Simdi.. ..; h ' Gençlik Bankacılığı var. Şimdi genç olmanın farkı var. "ilklerin bankası" Yapı Kredi, gençleri anlayan, onların hayatını kolaylaştıran, ihtiyaçlarına çözümler sunan bir dünya kurdu: Yapı Kredi Gençlik Bankacılığı. 12-17 yaş arası gençJerimiz, bu dünyada, Genç Telecard, Genç VVebcard, Vadeli, Vadesiz Genç TL ve Döviz Hesaplan, "Sınırsız Bankacıiık" üyeligi, Genç İşlemPuan gibi birçok imkândan yararlanabilir, genç olmanın farkını yaşayabilirler. Gençlik Bankacılığı burada. Burası Yapı Kredi. YAPI^CKREDi "hizmette sınır yoktur" e-postartan(?'prizma.net.tr SÖYLE$I ATTİLÂİLHAN 'Sus Payı' mı? Yıl 1920'din TBMM hükümeti, Bolşevikler'le 'müzâke- rât' için, Moskova ya iki bakanını gönderiyor Hâriciye Vekili Bekir Sâmi ve Iktısat Vekili Yusuf Kemal beyteıi Gö- revli bu iki bakana, Ankara'nın, Gâzi tarafindan saptanan 'talimatı'; günümüzde, liberalliğin çamur banyosunda, za- ten ne yapacağını şaşırmış 'siyaset esnafı'nın tüylerini, el- bette diken diken edecektir; burada o 'talimat'ın sadece 2. Maddesini, şöyfe bir hatırlayacağız: ... Türkiye 'nin emeli, şimdiki milli sınırian içinde, dahili ve harici, tam bağımsızlığı ile yaşamak; ve bu esası sağlamak şartıyla, Rusya ile mukadderâtını vegeteceğinibirieştiımek- tir!." (Feridun Kandemir 'Atatürk'ün Kurduğu TKPveSon- rası', (1966)'dan aktaran, Rasih N. lleri: 'Atatürk ve Komü- nizm'. 5. Basım, Scala yay.) Nasıl, söylediğim kadar, var mıymış? Müdafaa-i Hu- kuk'un Türkiye'si, iç ve dış bağımsızlığından vazgeçmiyor ama, -smrfsal birihtilâl yapmış- SSCB ile 'mukadderâtını ve gelecegini bfrteştirmeyi amaç edinebitiyor. 1917 irttflâli'nin, 'sınıflarüstü' olmak gibi bir özelliği yoktu; tam tersine, 'pro- leterdevrim' iddiası malûm; fakat Gâzi'nin 'partilerin sınrf çı- karlanna göre örgütlenmesini 'gayet tabii' addettiği de. göz- den uzak tutulmamalı. (Bkz. Balıkesir Nutku). Şu kaderin yaptığını, göruyor musunuz? 1920'lerde, SSCB ile 'mukadderât ve gelecek beraberiiğini' öngören Tür- kiye'de; 1940'larda, 'sınrfsallık 1 tasladığı için iki sosya- list partisini de, onlann çevresinde pıtrak gjbi çoğalan sendikalannı da kapatıyor, 'mes'ulleri 1 tutukluyordu. Türk-lş'in onlann bıraktığı boşluğu doldursun diye, 'dev- let' tarafindan örgütlendiğkii yazmışımdm 1950'lerde, *So- ğuk Savaş' bu işçi Konfederasyonu'nu sınrflarüstü ol- mak' zorunda bırakmış, sonuçta mevcut Oligarşi'nin (Bürokrasi+Burjuvazi) 'beşinci tekeriiği' luzumsuzluğu- na indirgemişti. Blzim denlz' aslında klmln' denlzl? Bu girizgâh 1 Türk-lşGenelBaşkanlıkBaşdanışmanıYıl- dınm Koç'un, son açıklamalannın 'toplumsal anlamını' gösterebilmek için! 'Sistem' kullandığı Sivil Toplum Kuru- luşlan'na bol para dağıtmıyor mu; bu arada DİSK, KESK ve Hak/lş gibi işçi örgütleri de, AB'nin MEDA Fonu'ndan, -AJ- lah ne verdiyse- sebepleniyorlannış: son rakam, bir milyon Euro! Yıldınm (Koç) önce 'yabancı devletlerden para almak' konusuna açıklık getirmiş; sonra olayın perde arkasını göz- ler önüne sermiş. şimdi söz onun: "... Avrupa Birliği (AB) 1995ten itıbaren, belirii çevrele- re para dağıtıyor. Sendikalar da, son dönemde buna dahil oldu. Türk- Iş'in yabancı devletlerden para almayacağı, 1992 Genel Kongresi 'nde kararlaştınldı. 1960 7/ yıllarda f So- ğuk Savaş' yıllan) aldığı bir yardım söz konusuydu, bu 1992 'de sona erdi: eğitim için bile para almıyor. Para alma- nın çeşitli zararlan var, bir milyon Euro'nun nerelere harca- nacağı projelendirilmiştir; paranın nereye gideceği bellidir, aynca verilmesi de koşullara bağlıdır..." Nereden mi biliyor, ilâhi, Türkçernizde 'Başına gelen bilir' denilmiştir 1960'lar nere, 1990'lar nere? Bu zaman boyun- ca Türk-lş'in 'Soğuk Savaş' için 'Sistem'den aldığı para- lar, besbelli aynı koşullan içermekte idi. Yine de 'zarann ne- resinden dönülse kârdır', bu da Türkçemizin başka bir sö- zü; nice yıl sonra da olsa, Türk-lş'in 'intibaha gelmesi'; he- le o vahim yanılgıyı sürdüren öteki işçi örgütlerini uyarması, ülkenin -bu arada İşçi Sınıfı'nın- geleceği için hayırlı bir işa- ret sayılmalı: göstergede ibre, nihayet kımıldıyor mu? Yıldı- nm'ın (Koç), AB Yardımı'nı irdeleyiş biçimine baksanıza: "... AB 'nin Türkiye'ye yönelik politikalan, Sovyetler Bir- \\ğ\'nin dağılmasından, yâni 1990dan sonra değişti. 1992'cte AB, yeni bir Akdeniz politikası' formüle etti; 1995'te Bar- selona Süreci başladı; burada Avrupa 'nin Güneyi'nde ve Doğusu'nda, 'Tampon Bölgeler' oluşturma görüşü benim- sendi. Fransız bir paıiamenter, bunu bir toplantıda rtirafet- mişti. Bir Avrupa'//, pervasızca bunu anlatıyor; Akdeniz e 'Mare Nostrum/Bizim Deniz' diyor; bu Roma Imparator- luğu'naaitbirtehm; Akdeniz'/, Roma Imparatorluğu'nun biriçdenizi olarak tanımlıyorlar; kendilerini, Roma Impara- torluğu gibi görüyoriar. Türkiye, işte bu 'Tampon Böl- ge'de; MEDA Fonu, işte bu nedenle kuruldu; AB, bu 'misyonu' Türkiye'ye benimsetmek için para dağıtıyor sendikalann, buna karşı çıkmasını, engeliemeye çalışı- yor..." (Ulusal TV, 'Büyüteç' Programı, 29 Kasım 2001) 'Roma Nostaljlsl', Batı'nın Flkr-I Sâbifl. Nasıl. iyi mi? AB'ye, cüzdanından ya da 'devşirildiği' o 'misyoner okullan'ndan bakmayan, her Türk; bunlann Osmanlı'ya, son yıllarda, başka türlü yaklaşmaya çalıştığı- nı fark etmiştir: geçenlerde yine bir 'Roma Nostaljisi' ma- lûlü, Devlet-i Aliyye'nin tarihte Latinler'i Akdeniz den silip, Cermenler'in ekmeğine tereyağı sürdüğünü ileri sürmüştü; 'Latin', 'Roma'dın Osmanlı'nın suçu, Roma'nın yerini al- mak! Roma bunlarda öyle bir 'fikr-i sâbit'tir ki, onlara karşı Avrupa'ya ağırlığını koyan Cermenler bile, kurduklan dev- lete 'Roma/Cermen Imparatorluğu' diyorlardı... SovyetJer dağılalı, AB tekrar o rüyayı göruyor; onun ger- çekleşebilmesi için de, önce Savunma Gücü'nün NA- TO'dan 'bağımsızlaşması' lâzım; biliyorsunuz, bunun için uğraşıp duruyorlar; sonra da, Avrupa Savunma Gü- cü'nden Türi^iye'nin 'dışlanması'! Şundan ki bu güç, akıl- lannca Akdeniz ı ('Mare Nostrum1 ) Osmanlı'nın elinden kur- taracak olan güç! Ankara'daki şaşkınlar, aynntılarla oyala- nadursun, Türkiye'de kamuoyunu, -bu arada fikre mu- halefet edebilecek sosyal çevreleri- 'uyuşturmak' için, MEDA Fonu tesis ediliyon ve bu Fon, sağa sola 'Sus Pa- yı' dağıtıyor. Türk-lş'in reddettiği, işte bu 'Sus Payı'; oysa DİSK Ge- nel Başkanı kabul etmiş, aldıklannı kabul de ediyor; Hak- Iş'in Genel Başkanı ise. 'Yeter ki Türkiye'ye para gelsin' di- yesiymiş! Sizce de iş bu kadar basit mi? Kördüğüm açıldık- ça göreceğiz, bakar köriükten hasta Media'mızın, bir güzel es geçtiği Yıldırım Koç'un konuşması, son derece aydın- latıcı; daha nice tespit yapmış, nice bilgi içeriyor. Göreceğiz. e-mail:tilahan(a isnet.net.tr http://www.bilgiyayinevi.com.tr/ailhan Faks:0-212 / 260 19 88