Catalog

SAYFA CUMHURİYET 10 EYLÜL 2001 PAZARTES 8 HABERLERIN DEVAMI RKİYE Istanbul B 28 Sinop PB 26 Adana PB 33 Ed/rne B 31 Kocaeli B 28 Çanakkale B 29 Izmir B 30 Manisa B 3 1 Aydın B 3 3 Denizli B 31 Zonguldak PB 26 Antalya Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskışehır Konya Sıvas Y Y Y PB PB PB Y 25 26 26 25 24 27 22 B 29 Kars Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van PB PB PB PB PB PB PB 30 30 31 27 29 26 23 Y 20 0Açık / " " " ^ Parçalı bulutlu ^f Orta ve Doğu Karade- nız, Iç Anadolunun ku- zey doğusu ıle Doğu Anadolu'nun kuzey ba- tist sağanak ve gokgu- rultulu sağanak yağtşlı, dığer yeder parçalı ve azbuluttugeçecek Ya- ğışlar Doğu Karadeniz kıyılannda yer yer etkılı olacak. Hava sıcaklığı batıda artacak, yağış alan yerlerde azalacak DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam BnJksel Paris Bonn Y Y Y PB Y Y PB Y 18 16 15 19 17 18 18 11 Münih Y 13 Zürih Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Y Y Y Y Y PB PB A 19 15 15 15 19 22 27 27 Y 14 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire Y B PB Y Y Y Y A 18 34 16 32 27 33 26 33 A 29 Sıslı Bulutlu k Çok bulufiu ı Yağmurlu Sulu kar i Gök gürüftülü Kadınlarumutlannı paylaştılartstanbul Haber Servisi - Sorunla- nna birlikte çözüm üretmek, banş ve dayanışma için Türkiye'nın dört bir yanından Istanbul'a gelen ka- dınlar, dün Kadın Panayın'nda bir araya geldiler. Buluşmayı gerçek- leştiren Kadın Dayanışma Gru- bu'ndan Derya AJabora, "tstiyonız Jd hiçbir poütik duşünce bizim bir- iikteliğiınizi ve dayanışmamıa en- geUemesin" dedi. Kadın Dayanışma Grubu tarafın- dan Maslak'taki Doğa Çocuk Kö- yü'nde düzenlenen panayıra, başta Batman, Diyarbakır ve deprem böl- gesinden kadınlar olmak üzere Türkiye'nin dört bir yanından ge- len yakJaşık bin kadın katıldı. Pa- nayıra, Kadın Dayanışma Komite- si'nden sosyolog PmarSelek, gaze- temiz yazarlan Şükran Soner, Zey- nep Oral, Duygu Asena. aralannda Derya AJabora, Deniz TürkaU, Jü- fide KuraJ, A\la Algan v e BeUas Akkak'nin de bulunduğu tiyatro, sinema ve ses sanatçılan da katıl- dılar. ı Kardeş Türküler, Koma Asmin r Yurdun dört bir yanından İstanbul'a gelen kadınlar, dün Kadın Panayın'nda bir araya geldiler. Kardeş Türküler, Koma Asmin gibi gruplann konser verdiği, Batman Kadın Platformu Halk Oyunlan ekibi île Dijle Defile Ekibi'nin gösteri düzenlediği panayırda, tiyatro sanatçısı Jiilide Kural'ın gösterisi ilgiyle izlendi gibi gruplann konser verdiği, Bat- man Kadın Platformu Halk Oyun- ian ekibi ile Dijle Defile Ekibi'nin gösteri düzenlediği panayırda, Ka- dın Dayanışma Grubu'nda tiyatro sanatçısı Jülide Kural da tiyatro performansı sergiledi. Komiteadı- na açılış konuşmasını yapan Derya Alabora, "Bugün burada şarlalan, türkükri ve emeğinüzi paylaşaca- ğız. İstivoruz Id hiçbir poÜtik dü- şüncebizim birtikteliğimizi vedaya- nışmamızı engeUemesüT dedi. Kadın buluşmalannın Diyarba- kır'da başlayıp Batman'da devam ettiğini ve şimdi de Istanbul 'da top- landıklannı anımsatan Alabora, Batman'da kadınlar için bir kütüp- hane oluşturduldannı, kadın daya- nışma evi oluşturmak için de çalış- malannın sürdüğünü söyledi. Fotoğraf sergisi, kadın kuruluşla- nnın standlan, kadınJann el emeği ürünlerin sergilendiği tezgâhlann da yer aldığı panayırda, her renkten ve her telden kadınlar, şarkılar, tür- küler ve halaylarla dolu bir gün geçirdiler. Ekoııoıııik kriz intihar ettiriyor H Baştarafi 1. Sayfada Artan intihar olaylan arasın- da ekonomik gerekçelenn ön plana çıkması, kurumlan deği- şik yöntemler uygulamaya yönlendirdi. Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün. "Türk Lirası'na İtibar" kam- panyasının çıkış nedeninin in- tihar olduğunu açıkladı. Dö- vizdeki inanılmaz arhş nede- niyle ticaret yapanlann borç ödeyemediğini ve intihara sü- rüklendiklerini kaydeden Ay- gün, "Birüyemizödemezorlu- ğu içine girdigiiçin Boğaz Köp- rüsü'nden atlayarak intiharet- tL Hâlâ cesedi bulunamadı. Ne yapanz, diye çare ararken Türk Lirası kampanyasını baş- btuk" dedi. Diyanet tşleri Baş- kanhğı da 5 Ekim 2000 tari- hinde Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki intiharlarve ge- rekçeleriyle ilgili bir açıklama yayımladı. Mehmet Nuri Vd- maz imzasını taşıyan açıkla- manın 2. maddesi şöyle; "«Ekonomik sebepler: Böİge- de işsiziikvemesleksizliğin yük- sek oranda ve ailebaşına düşen çocuk sayısının yoğun okiuğu bilinmektedir. Bunun tabii so- nucu olarakailekr geçinı sıkın- 09 çekmektedir.Diğeryandan, geiirdağılımındaki dengesiziik- ler tophımu bütün olarak etki- lemektedir».'' Toplumun tüm kesimlerinde gözlemlenen ekonomik gerekçeli intihar olaylan Emniyet Genel Mü- dürlüğü'nü de önlem almaya itti. Nisan 1999-2001 arasında toplam 57 polis memuru inti- har girişiminde bulundu. Emniyet kayıtlanna göre söz konusu 2 yıllık dönemde inti- hara kalkışan polislerden 46'sı hayatını kaybederken 10 polis memuru ya meslektaşlan tara- fmdan ikna edildi veya kendi- sini yaraladı. Ölen polis me- murlanndan 37'sinin Çevik Kuvvet mensubu olması dik- kat çekti. Dönemin Emniyet Genel Müdürü Turan Genç 21 Nisan 2001 'de bir genelge ya- yımladı. Genelgede, birim ba- zında çözülemeyen sorunlann genel müdürlüğe bildirilmesi istenerek tt Arakamirler,perso- nefi ile her an ilgilenecek. ken- disi ügüenemiyorsa bu işe ye- terB başka bir amiri görevlen- direcek. ÖzeOikle banka kredi kardannınkuOanımıkonusun- da poüsleri bilgjJendirecckolan amirler suüstimallere meydan vermeden personeün cüzi mik- tardaki borçlanna da çözüm bulacak" denildi. İntihar haberleri gazete sayfalannı doldurdu *Şeftaüalaınadı intiharetti" (29.07.2001) - Bursa Kapalıçarşı'da tezgâhtariık yapan Eroi Ak, geçim sıkıntısı çekiyordu. Ekonomik kriz- le birlikte iyice bunaldı. Çaresizdi. En son yo- lu seçti... 28 yaşındaki bir çocuk babası Erol Ak, eşi komşuya gittiği sırada, kendisini iple doğalgaz borusuna asarak hayatına son verdi. Eşine yazdığı mektupta şunlar yazıyordu: "Canun Enru, Ahmetimi vatanıma milleoıne favdah bir insan olarak yetiştir. Onu öp, ama çok. Chıa tombi aL KarpuzaL ŞeftaK,armutai~ Ne olorsunuz hakkınıa helal edin." ^Ekonomik gerekçelerle bir günde 7 inti- 3 bürokrat gözaltında 'Beyaz Önlük' Ankara'ya uzandı har" (AA - 03 Nisan 2001) - Niğde'nin Ulu- kışla ilçesinde 17 yaşında bir genç kız, Erzu- rum'un Çat ilçesine bağlı Sankaya Köyü'nde yaşayan Nazn Polat (47), Manisa'nın Turgut- İuilçesinde 2 çocuk annesi Ayşe ÇeBk (21), Or- du'da Enver Onkol (46), Samsun'un Çarşam- ba ilçesinde DursunKaraca(56), Eskişebir'de yeni evli Mavi Baloğlu (24) ile Balıkesir'in Edremit ilçesine bagh Ortaoba Köyü'nde ye- ni evlenen damat, girdikleri bunalmı sonucu yaşamlanna son verdiler. - "%IHersonıınta" (19/07/2001 DHA - GÜMUŞHANE) r Köprübaşı Karakolu'nda görev yapan 32 yaşındaki bekçi Muzaffer Ay- doğdu. beylik silahıyla intihar ettikten sonra "tntihannıın nedeni Ecevit, Bahçeli ve Yıl- maz, Onlara hakkunı beJal eüniyonun" yazı- h bir mektup bıraktı. Dolann 1 milyon 600 bin liraya kadar çıktığı önceki gün bunalıma gi- ren evli ve iki çocuk babası bekçi Muzaffer Ay- doğdn, akşam görev dönüşü eve gelince oda- ya kapandı. Dolann firlaması karşısında 3 bin 500 dolarlık borcunu ödeyemeyecek duruma gelen Aydoğdu, intihan seçti. - "Merfste intihargnişimi" (28.08.2001) - Başbakanlık'ta artarda gelen eylemJer, eko- nomik krizin hangi boyutta olduğunu gözler önüne sererken Başbakanlık alt ve üst girişi- nin trafığe kapatılması ve yoğun güvenlik ön- lemlerinin almması, ekonomik kriz eylemle- rinin yerini değiştirerek TBMM'ye kaydırdı. TBMM'nin tatilde olduğunu unutan ekono- mik kriz mağduru Ismail Coşkun ziyaretçi gi- bi Meclis binasma gitti. Burada kendisini din- leyecek kimseyi bulamayınca sinir krizi geçi- ren Coşkun, cebinde getirdiği jiletle sağ bile- ğini keserek intihar etmek istedi. Coşkun'un işsiz oiduğu ve ekonomik kriz nedeniyle ruh sağJığınm da bozulduğu öğrenildi. ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Izmir SSK'dekiyolsuzlukla- ra yönelik daha önce başlatılan 'Beyaz Ön- lük' operasyonu An- kara'ya uzandı. Eski SSK Genel Müdürü Kemal Oktar'ın da aralannda bulunduğu 3 bürokrat, Ankara Kaçakçılık ve Organi- ze Şube Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alındı. Bürokratlar, sürdü- rülen yolsuzluk soruş- turması kapsamında Izmir DGM Savcılı- ğı'nın talimatı üzerine gözaltına alındı. Daha sonra dönemin Sağhk Daire Başkanı ve ha- len SSK Fizik Tedavi Hastanesi Başhekim Yarduncısı Dursun Ya- şarÇanşkan, SSK da- ire başkanlanndan Ay- taç Kösten de ekipler tarafından gözaltına alındı. Gözaltmdakile- rin İzmir'deki soruş- turma kapsamında sorgulandıktan sonra bugün DGM'ye çıka- nlmalan bekleniyor. \ener Yermez'in kanı inceleniyor - Istanbul HaberServisi-Işadamı ÜzeyirGarih'in gözaltında tuhılan katil zanlısı Yener Yermez'den DNA testi amacıyla alınan ömekler üzerinde Ad- li Tıp Kurumu'ndaki incelemeler sürüyor. Yermez'in sorgusuna. asayiş şube müdürlüğün- de devam edilirken Istanbul DGM'den önceki gün ek gözaltı süresi alındı. Yermez'den DNA tespiti amacıyla alınan örnekler üzerinde Adli Tıp Ku- rumu tarafından yapılan çalışmanm da sürdüğü belirtildi. lstanbul Emniyet Müdürlüğü'nce, gün- lük toplantılar düzenlenerek cinayete ilişkin ge- lişmeler hakkında gazetecilerin bilgilendirilmesi kararlaştınldı. Masallarla şeriat propagandası BAHARTANRISEVER ANKARA - Yurt genelindeki özellikle yerel radyo ve televiz- yonlann irticai yayuılan sürüyor. Başörtüsü yasağına karşı propa- ganda yürüten yayın kuruluşla- n, "Davaya hizmet edecek ve Al- lah yotunda savaşacak, ökcek ki- şfleryetiştinne'' çağnsı yapıyor- lar. Radyo ve Televizyon Üst Ku- rulu (RTÜK), Esat Coşan ola- ymda hükümeti "mezarkazıcılı- ğı" yapmakJa suçlayarak "Bu 'En iyi şeyh ölü şeyhtir' demek- ten başka bir anlamifade etmez" ifadesini kullanan Arifan Rad- yo'ya 7 günlük kapatma cezası verdi. RTÜK'ün 1 yıl ile 1 gün ara- sında değişen yayın durdurma ve uyan cezalan verdiği kuruluşla- nn yayınlanndan bazı örnekler şöyle: Mihr Radyo (Denizli): Ne za- man mürşidimizin huzuruna git- mişsek, önünde diz çöküp, tövbe edip. el öpmüşsek, işte o zaman bizler için söz konusu olan şey kalbimizin içine Mücadele Sure- si'nin 22. ayeti kerimesi gereğin- ce ünanın yazıhnasıdır. Ama ki- şi vuslata ulaştıktan sonra, hida- yete erdikten sonra kavlini boz- du. Ve Allah'ın yoluna karşı sev- gi duymamaya başladı. Mürşidi- nin, mürşit olmadığını düşünme- ye başladı. Işte böyle bir yanlış- lığın içine düşen bütün insanlar fiska mahkûmdur. Fısk neyi ge- rektirir, o kişinin kalbine yazılan iman kelimesinin silinmesini ve tekrar küfur kelimesinin o kalbe yazılmasını. Üçüncü defa fiska düşen bir kişi Allah-u Teala nez- dinde bir kurtuluşu obnayan in- sandır. Artık o kişinin cehenne- me gitmesi kesinleşmiştir. Arifan Radyo (Ankara): Esat Coşan Hoca Efendi, Avustral- ya'ya 28 Şubat'ın topyekûn sa- vaş ortamında gönüllü sürgün olarak gitmeyi göze alabilmişti. Sezer'in tavn kendi içinde tutar- hydı ve cemaat sözcüsü de kır- gın ve kızgın değiliz diyordu. Fa- kat asıl iğrendirici olan hüküme- tin tavnydı. Bir yandan hukuku ayaklar altına alarak, inançlı me- murlan işten sorgusuz sualsiz at- mak için kararname çıkaracak kadar inanca düşman olacak, bezmi âlem vakıf gurabasına hu- kuka rağmen el koyacak, çocuk- lann Kuran öğrenimini yasakla- yacak, başörtülülere yapılacak Fransız zulmünü sürdüreceksi- niz ve bir yandan da cenaze ve kabir istisman yapacaksınız. Kanal 43 (Kütahya): Yargı yo- lunun kapalı olması nedeniyle 3 bin civannda ordu mensubunun sırf dindar obnası sebebiyle or- dudan ilişiği kesilmiştir. Hak arama yollan tıkanmıştır. Bu yargısız infazın en güzel örneği- dir. Islam âlemi ciddi sıkıntılar içinde. Mutlaka bir gün buna se- yirci kalanlar da bundan nasibi- ni alacaktır. DengeRadyo(Ankara): Allah, günah işleyenleri biliyor. Allah bugün de içki içenleri, Müslü- manlara zulüm edenleri, hak yi- yenleri, Allah'm sistemine karşı Prof.tpekoğlu taprağaveriliyor Istanbul Haber Servisi - Is- tanbul Üniversitesi Mühen- dislik Fakültesi Maden Mü- hendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bedri tpekoğlu bu- gün Istanbul'da toprağa veri- lecek. Geçencuma günü yaşa- mnu yitiren Ipekoğlu için bu- gün sabah saat 10.00'da IÜ Avcılar Kampusu'nda bulu- nan mübendislik fakültesinde bir tören düzenlenecek. Ipe- koğlu, Üsküdar Selimiye Ca- mii'nde öğleyin kılınacak ce- naze namazınınardından Om- raniye Kocatepe Mezarh- ğı'nda toprağa verilecek. TÜBİTAK Danışma Kuru- lu üyesi, Türkiye Teknoloji Vakfı Danışma Kurulu üyesi, Türkiye Çevre Koruma Kuru- mu Başkan Yardımcıhğı gö- revlerinini yürüten Ipekoğlu uranyum cevherlerinin değer- lendirilmesi, nadir toprak ele- mentlerinin cevherden kaza- nıhnası konulannda araştırma ve incelemelerde bulundu. savaş açanlan biliyor. ... Bir varmış bir yokmuş. Şi- rin mi şirin bir ülke varmış. Ki- mi Laz, kimi Arap, kimi Çerkez, çoğu Türk insanlar 600 yıl dün- yaya hükmetmişler. Huistiyan- lar gibi dinden vazgeçseler çok daha iyi olacaklannı zannetmiş- ler ama tam aksine herkes ille de Islam demiş. Dinozorlar ise bu kelimeyi ağızlanna bile almak- tan korkmuşlar. Bir çağndu-, ana yüreklerine, bacdara. kardeşlere, bir kıvılcım ohna çağnsıdır. Kâ- fi yüreklerimizden başkaldın türküleri haykırmayı unutmaya- lım. Davaya hizmet eden Fatma- lar, Zeynepler ve Allah yolunda savaşacak, ölecek Hüseyinler, E- bu Zeller, AJiler yetiştirelim. Ge- rekriğinde gözümüzü kırpma- dan, canımızı feda etmesini bile- lim. Yannlar, bizim için bir umut penceresi oLmalı. Bunun temelle- rini ise şimdiden atmamız gerek. Temel olursa. Islam binamız da o denli sağlam olur. ART Radyo(Ankara): tnsanla- ra üniversitelerde, imam hatip li- selerinde bir ilim öğretiliyor ki, o ilmi öğretenler öğrettikleri ilimle kendileri kurtulamazlar. Insanlan cennet payesine götü- recek olan bütün unsurlarbudan- mış, yok onlar. Onlarsız bir Islam tatbikatı, tam şeytanın ekmeğine yağ sürecek olan bir Islam tatbi- katı. Yani şeytan diyor ki, hepsi benimle beraber cehennemin ta dibine gelmelidir. Ve tam onun dediği gibi birâlemde yaşıyoruz. • • ^ ^ G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada ları olmak üzere, güvenlik güçleri de bu olasılığın "enazzamriı durvm" oiduğu düşüncesindeydiler. Ancak gelişmeler cinayetin daha karmaşık, ön- görülenden daha kurgulu olduğunu gösteriyor. llk 15 günün panoramasını konu bütünlüğü için- de aktaralım... Polis, cinayetten birkaç saat sonra katilin "13 ya- şında 'deli' takma adlı bir kişi" olduğunu açıkladı. Ancak bunun doğruluğu 24 saat sürdü. Baktılar ki "delTûen gidilmiyor, bu kez "cte//7"den gidelim de- diler ve olay yerini daha dikkatli incelemeye giriş- tiler. Ne var ki olay yerinde çok fazla ipucu kalmamış- tı. Zira önce polis her santımetresi delil olabilecek kan izlerini özenle temizlemişti. Ardından da sağ olsun belediye yetkilileri iyice fırçaJayıp parlatmış- lardı. Bereket, bir başka hayırsever "Buraya çok gelen giden olacak, şöyle Afyon işi birmermerdö- şeteyim " demeden, olay yerinin etrafı yeniden de- lil sahası olarak gündeme alındı. Üçüncü gün, ortaya olayın tüm seyrini değişti- ren firari er Yener Yermez çıktı. Yermez'in duru- mu konunun iyice karmaşık hale gelmesini sağlı- yordu; afla cezaevinden çıkmış bir katil... Istan- bul'da askeriik... Kan lekeli giysilerle kışlaya dö- niiş... Yakalanacağını anlayınca firar ediş... Bu tablo ilk bakışta tıpkı ilk günkü durum gibi ci- nayetin çözümlendiği izlenimini veriyordu. Yermez'in bir süre Anadolu'nun değişik illerinde dolaştıktan sonra Kayseri'ye doğru yola çıkması ve kent girişinde yakalanması, olaya açıklık getir- miş gibi görünürken kamnaşıklaştırıyor. Yermez Kayserili; ailesi akrabalan orada, polis kenti altüst etmiş ve Yermez Kayseri'ye gidiyor! Bu tablonun Türkçesi şu: Yermez, teslim olmaya gidiyordu. Ama bu tes- lim oluş Yermez'in "Ben geldim" demesiyle değil, polisin başansıyla gerçekJeşmeliydi! Taşeronun taşeronu mu? Yermez macerası sürerken medya daha iyi bir malzeme bulmuştu: Mezarlıkta fuhuş! Bir haftamız da Pınar Konuşkan'la Suna Taş- delen'ın yaşamöyküsüyle geçti. Suna Taşdelen'in Pınar Konuşkan'ı anlaştığı kanala götürmek için destek kuvvetleriyle birlikte yola çıkması ve erte- sinde başlayan kavga, medya kültürünün de can- lı yayınıydı. Yermez'in Eyüp Mezariığı'ndakitatbikatsırasın- da bıçağı olay yerinin hemen yanında gömdüğü yerden çıkanvermesi de bir başka aydınlatıcı kar- maşıklıktı. Bıçakta parmak izi yok, kan lekesi de önce bulunamıyor. Sonra bıçağa otopsi yapılıyor, iç kesimde eser miktarda kan bulunuyor. Bıçağı satan Halit Usta hemen tanıyor, "Ben sattım" diyor, ama Yermez'i tanımıyor! Yermez'in verdiği rfade ile polisin Pınar Konuş- kan'dan aldığı ilk ifade uymayınca bu kez işler yi- ne kanşıyor. Yener'le Pınar'ın mezarlıkta uygunsuz olması ve Garih'in müdahalesiyle gelişen olay, iyi bir anlatımdı... Yermez'in son ifadesine göre ise olayın şekli değişik; Garih'ten para istiyor, vermi- yor. Yermez koşa koşa bıçakçıya gidiyor... Herhal- de o sırada da Garih, "Adam bıçağı getirsin, bek- lemezsem ayıp olur" diye düşünüyor! Yermez, bu kez bıçakfa gelip cinayeti işliyorî 5 Eylül'de cinayetin 10. günü dolarken DGM devreye giriyor. DGM, sanınz mezarlıkta fuhuşla il- gilenmeyecek! Her türiü dini, tarikatı, kutsal kitabı buluşturan Garih soruşturmasının bir eksiği ma- sonluktu. O da "Dul bir kadının çocuklanna yar- dım, masonlukta tehlikedeyim anlamına gelir" bombasıyla soruşturmadaki yerini aldı. llk 15 günün bikji kınntılan ışığında şu öngörü öne çıkıyor: Cinayet, iki aşamalı taşeronun kullanıldığı bir o- lay. Yermez'in cinayeti işlediği kesinleşse bile, o- nun bir gerisinde taşeron, onun bir gerisinde de iş- leten var! ankcum@ttnet.net.tr 39 ton gazete ve dergi yakıldı M Baştarafi 1. Sayfada makla suçlandı. 1 mil- yon 683 bin kişi fişlen- di. Açlık grevinde 14, cezaevlerinde ise 299 yurttaş yaşamım yirir- di. - 12 Eylül dönemin- de varoşlarda bebek ölüm hızı arttı. 1978 y> hnda binde 1.23 olan bebek ölüm hızı. 1983 yüında binde 1.90'a vükseldi. - Sağlık personelinin maaş durumunda dar- be ile birlikte önemli miktarda gerileme ya- şandı. 1979yılında676 dolar olan bir uzman hekim maaşı, 1980 yı- lmda 499 dolara kadar geriledi. Uzman heki- min 2001 yılındaki ma- aşı ise 370 dolara ka- dar indi. 1979 yıhnda 279 do- lar olan ebe-hemşire maaşı, 1980 yılında 144 dolara kadar geri- ledi. - Yatırun yapüma- ması nedeniyle devlet ve üniversite hastanele- ri, döner sermaye ben- zeri uygulamalara yö- neldi Bunun sonucun- da Tıp Fakültesi hasta- neleri eğitimden çok parava odaklanan hiz- met kurumlan haline geldL - Kamu sağlık ku- rumlanna, maaş dışın- da bir ödenek aynlma- ması sonucu, bazı has- tane hizmetleri, taşeron şirketlere ve vakıflara devredildi. - Miffi Güvenlik Kon- seyi döneminde özel sektörün teşvik kapsa- mına aonması, kamu fonlan aracıhğryla des- teklenen bir özel sağhk pazan yaratü. Bu du- rum halkm kendi ce- binden yapüğı sağhk harcamalannı arttirdı. - Sağlık Bakanlığı iş- levsizleştirilerek hiçbir birikimi olmayan siya- sal kadrolarla doldu- ruldu.