Catalog

SAYFA CUMHURİYET 31 AĞUSTOS 2001 CUMA HABERLER DUNYADA BUGUN ALt StRMEN TL'ye Itibar' Başbakan, ekonomiden sorumlu ve ekono- miden sonjmsuz bakanlar, işadamlan, ekono- miktelevole yorumcuları, ımamlar, müftüler el ele vermişler, garip bir müzik eşliğinde, iyice çamura düşmüş TL'nin etrafında, rondo yapı- yorlar ve koro halinde bağınyorlar: - TL'ye itibar... TL'ye itibar... TLdüşürüldüğü yerde duruyor, garip koro da şarkısını sürdürüyor, başka bir şey olduğu da yok. Bu manzara yalnız Türk ekonomisinin değil, Türk politikasının ve sosyal yaşamının ne den- li biçare bir durumda olduğunu gösteriyor. Vaaz ile, hutbe ile TL'ye değer kazandıracak keskin zekâlılann ülkesinde, aklı başında han- gi insan ekonomi yönetimine güven duyar? Operet sahnesindeki güçler garip korolarry- la dönüyoriar, devletin temsilcileri yurtseverlik nutukları atıyor: - Vatandaş TL kullan, dolara yüz verme. Aynı devlet yurtdışına çıkan vatandaşından 50 dolar çıkış parasını resmen alıyor. Fethi- ye'deki salı pazarında ünlü dünya markalannın taklitlerini satan tüccar, katiyen TL kabul etmi- yor, yabancı para olsun da ne olursa olsun! Manzarayt görünce insan elinde olmadan kendi kendine soruyor: - Türk Lirası mı daha aşağıya düştü, yoksa Türk'ün aklı mı? • • • Sakıp Sabancı koca bir işadamı, artık do- lan dışlayıp TL'ye döneceğini söylerken bizi mi enayi yerine koyuyor, yoksa kendisini mi? TL ömrünü tamamlayalı çok oldu. O artık iş- levi kalmamış göstermelik bir para, kim döner TL'ye? Türkiye'yi dolarizasyon sarmalına sokmuş olan ve moneter tedbirlerle, üretime dayan- mayan bir ekonomiyi çıkış yolu olarak göste- renler dahi evliya oluyor ve bu durumu eleşti- renler dinozor olarak suçlanırken birden eko- nominin egemenleri, ki maskaralan ile eşan- lamlıdır, "Vatandaş TL'ye dön! Vatandaş yerii malı kullan!" diyorlar. Hamaset ile, din ile bir paraya değer ve iti- bar kazandırıldığı nerede görülmüş? Toplumumuzun tüm insanları değil günde beş, on beş rekat namaz kılsalar, TL'nin itiba- n mek parmak artar rru? Avanta ve lavantayı amentü etmiş, üretken olmayan, borçla borç kapatmayı hünersayan, hırsızlıkta, yolsuzlukta dünya rekorları kıran, bakanlan müteahhit olan birtoplumun parası- na kim değer kazandırabilir? Para pul olduysa eğer izlenen ekonomik po- litikalann sonucundaoldu. Poiitikacısı, seçme- ni, üreticisi itibariı olmayan toplumun parası nasıl itibar kazanır? Söyler misiniz banaTürkiye hangi üretim ala- nında tartışmasız bir itibara sahiptir ki TL itibar sahibi olsun? ••• Bugün kazanmadığını, yannki yanm yama- lak üretimiriin gelirini bugünden yemeyi mari- fet sayan birtoplumun parasının rtibarı mı olur? önce hazretler koysunlar külahlannı önleri- ne de düşünsünler; TL'nin itibarı olmadığı için mi, toplum ekonomik, politik ve sosyal alanda iflas etmiştir, yoksa toplum ekonomik, politik sosyal alanda iflas ettiği için mi TL'nin itiban yoktur. Cumhuriyet'in ilk dönemlerinde, TL'nin iti- ban ülkenin itiban kadardı, büyük kalkınma hi- kâyeleri ile, bugün varılan nokta, TL'nin itiba- nnın yine ülkenin ve yöneticjlerinin itiban ka- dar olduğunu göstermektedir. Adnan Bey'in itibarı ne olmuşsa dünyada TL'nin itibarı da o olmuştur. Süleyman Bey'in, Turgut Bey'in, Tansu Hanım'ın, Mesut Bey'in, Hacı Fışfış'ın, Bülent Bey'in itibarian ne ol- muşsa dünyada TL'nin itiban o olmuştur. Sayın politikacılanmız, işadamlanmız, top- lumumuzun uyanık televoleci yorumculan, bı- rakın TL'nin itibarını bir yana! Uğraşmayın siz onunla! Siz kendi itibarınıza bakın! Onu düzeltebilirseniz eğer, TL'ninki kendili- ğinden düzelir. Evet biliyorum sevgili okurlar, şimdi siz ba- na, "Sanki bunlann itibannı düzeltmek kolaymı ki?" diyorsunuz. Evet haklısınız ne yazık ki... TSK operasyonu Rıızey Irak'ta 15 terörist öldürüldü TUNCELİ (Cumhu- riyet) - PKK'lilenn, Med - TV aracıhğıyla Türkiye'ye yönelik teh- dit içeren açıklamalan sürerken, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK), Kuzey Irak'ın Haftanın bölgesine dûzenlediği operasyonlarda 15 terö- ristin öldüriildüğü öğ- renildi. 4 askerin de ya- ralandığı nokta operas- yonlan sonrası bırlikler geri döndü. Hakkâri ve Şırnak sı- nırlannm karşı kesi- minde PKK'lilenn yo- ğun hareketlenmelerini fark eden güvenlik güç- leri Haftanin bölgesine havadan ve karadan pperasyon düzenledi. 25 Ağustos'ta başlayan operasyon sırasında, TSK birlikleri Hafta- m'nin, Xantur, Tıxabe, Şeşatra. Şereneş bölge- lerinde PKK'li grupla- n sıkıştırdı. Burada yo- ğun nokta operasyonla- n düzenlendi. Çıkan ça- tışmalarda 15 PKK'li- nin öldüriildüğü, 2'si- nin de yakalandığı be- hrtıldı. Bölgedeki kay- naklar, çatışmalar sıra- sında yaralanan çok sa- yıda teröristin, PKK'li- lerce bölgeden uzaklaş- tınldığını ileri sürdüler. 4 askerin yaralandığı operasyonlann 29 Ağustos'ta tamamlan- dığı ve birliklerin geri çekildıği öğrenildi. 6 bin polisin yakalamak için seferber olduğu Garih cinayeti zanlısının Beşiktaş'ta izine rastlandı Komışkan'dan çelişküi ifade• Beşiktaş'taki bir banka şubesinin ATM cihazında zanlı er Yener Yermez'in banka kartının bulunması üzerine operasyonlar bu bölgede yoğunlaştınldı. Garih'in cesedi yanında bulunan ve bir kadına ait olan kan ve parmak izi, ilk incelemelerde Yermez'in arkadaşı Konuşkan'la uyuşmadı. lstanbul Haber Servisi - İşadamı Üzeyir Garih cinayetmin zanhsı olarak aranan firan er Yener Yermez'in izine dün Beşiktaş'ta rastlandı. Ga- rih'in cesedi yanında bulunan ve bir kadına ait olan kan ve parmak izinin ilk incelemelerde Yer- mez' in gözaltına alınan kız arkadaşı Pmar Konuş- kan'dan alınan örneklerle uyuşmadığı ortaya çık- tı. Konuşkan'ın emniyette de çelişkili ifadeler ver- diği bildirildi. lstanbul polisinin aradığı Yener Yermez'in izine dün Beşiktaş'ta rastlandı. Ihlamurdere Caddesi üzerinde bulunan Iş Bankası Beşiktaş Şubesi'nin otomatik para çekme makinesine öğle saatlerinde gelen ve adı gizli tutulan bir kadın, makinede sı- kışmış bir kart olduğunu fark etti. Kartı makıne- den çıkaran ve üzerindeki "Yener Yermez" adını gören kadın, kartı hemen polislere teslim etti. Gelişme üzerine lstanbul polisi alarma geçti. Banka şubesinde parmak ızi incelemesi yapan po- lis, yaya olarak kaçan Yennez'in yakalanması için Beşiktaş ve çevresinde yoğun güvenlik önlemleri aldı. Yetkililer, para çekme girişiminin görgü tanı- ğı olmadığını behrterek parmak izi incelemesi so- nucunda banka şubesine Yermez'in mi yoksa bir başkasının mı geldiğinın anlaşılacağını kaydettiler. Yermez'in kartının sıkışmış olarak bulunduğu ATM'den para çekilemediği öğrenilirken fırari erin son 2 gündür bankamatik kartı ile takip edil- drgi, daha önce de Karaköy'deki ATM'yi kullan- dığı ya da kullandırttığı anlaşıldı. Yermez'e ait bankamatik kartını bulan kadın ile banka güven- lik görevlisi, bilgilerine başvurulmak üzere gözal- tına alındı. Kan, Konuşkan'ın değil Garih'in cesedi yanında bulunan ve bir kadına ait olan kan ve parmak izinin, Yennez'in gözaltı- na alınan kız arkadaşı Pınar Konuşkan'dan alınan ömeklerle uyuşmadığı ortaya çıktı. Yetkililer kesin tespit için Adli Tıp Kurumu raporu beklendiğini belirtti. Önceki gece gözaltına alınan Konuşkan'ın emniyette de çelişkili ifadeler verdiği öğrenildi. Konuşkan'ın ifadelerinin alınması sırasında ken- disine yöneltilen sorulara, önce "Ben de oraday- dnn", "Doğru, Yener yapü", gibi yanıtlar verdiği bildirildi. Yermez ile cinayetten üç gün önce ta- Önceki gece gözaftma ahnan Yennez'in kız arkadaşı Pınar Konuşkan'ın emniyette çelişkili ifadeler verdiği öğrenüdi. CHay gûnü Üzeyir Garih'in üzerindeki giysiyi de tanımlayanıayan Konuşkan ve gözaltındaki diğer üç kadnun emniyetteki sorgolan sürüyor. (Fotoğraf: ÖZKAN GÜVEN) nıştığını ve cumartesi günü Eyüp Mezarlığı'na ilişkiye girmeyi düşündüklerini söyleyen Konuş- kan, ilk ifadesinde cinayetin bir tartışmadan do- layı çıktığım anlattı. Ancak, değişik sorularla de- taylı ifadesine başvurulan Konuşkan'ın, daha son- ra ise "VazgeçtinT, "Benoradayoktum", "Bflmi- yorum" gibi ifadeler kullandığı bildirildi. Polisin, Garih'in olay günü giydiği giysileriyle ilgili so- rulan üzerine Konuşkan'ın, giysiyi tanımlayama- dığı belirtildi. Polis, önceki gece Konuşkan' ı olay yerine götürerek yer göstermesini istedi. Ancak Konuşkan, tartışmanın çıktığı yeri anımsamadığı- nı söyledi. Soruşturmakapsamında önceki akşam gözaltına alınan otopark görevlisi Ayhan Yüchz, dün serbest bırakıldı. Dün akşam 30 Ağustos Zafer Bayramı'nın 79. yıldönümü nedeniyle Gazi Orduevi'nde verilen resepsiyonda gazetecilerin sorulannı yanıtlayan Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hümi Özkok, Hasdal Kışlası'ndan firar eden er Yener Yermez'in önce gözaltına alındığı, sonra serbest bırakıldığı iddiasının doğru olmadığım belirtti. Mehmet Elkatmıs derin sorusturma istedi: Cinayet, sanık yakalandı denilerek kapatılmasın NEV'ŞEHİR(Cumhuri- yet) - TBMM tarafından kurulan ve görevini ta- mamlayan Susurluk Araş- tırma Komisyonu Başka- m, AKP Nevşehir Millet- vekili Mehmet Elkatmıs, Üzeyir Garih cınayetinin arkasında mutlaka birile- rinin olabileceği ihtimah- nin değerlerlendirilmesi- nin son derece önemli ol- duğunu belirterek "Sade- ce sanık yakalandı, suçu bu işkdi denilerek olay kapa- tümaya çanşıhrsa gerçekler örtbas edilir" dedi. Nevşehir'de gazetecilerin Garih ci- nayeti ile ilgili sorulannı yanıtlayan Mehmet Elkatmıs, bir işadamı olma- nın ötesinde düşündüklerini kitap- laştıran bir fikir adamı olan Garih'in müessif bir olay sonrasında yaşamı- nı kaybetmesinden dolayı büyük bir üzüntü duyduğunu belirtti. Elkatmıs, Garih cinayetinden sonra Içişleri Ba- kanı ve lstanbul Valisi'nin cinayet zanhsı olarak 13 yaşındaki bir çocu- ğu göstermelerinin, yetkili birimlerin Mehmet Elkatmıs görevlerine ne denli du- yarsız olduklanm ortaya koyduğunu söyledi. Cinayetin ciddi şekilde üzerinde durularak araştı- nlmasının gerektiğine inandığım belirten Elkat- mıs, "Garih cinayeti ben- ce çok yönlü olaraksoruş- turulmah. Arkasındabiri- lerinin olabileceği konusu çok tutarh ve gerçekçi bir şekilde araşünlmah. Sa- dece 'sanık yakalandı, suçlu bu' demek, belki de birtaknn gerçekleri örtbas edebilir. Derinlemesine bir sorusturma yapü- ması gereldr'' dedi. Elkatmıs, Üzeyir Garih'in öldürül- mesinden sonra can ve mal emniye- tinin sağlanamadığı gerçeğinin bir kez daha ortaya çıktığım ifade ede- rek şunlan söyledi: " Büyükkentierde trafiğin ve insan- lann yoğun olarak bulunduğu yerler- de kâpkaççüar öldüresiye insanlan rahatsız edebinyorsa, gerçekten can ve mal emniyetinin sağhkh bir şekil- de sağlandığinı söytemekyanhş ohır." Cözaltına alınmıstı FuatN'ye devletde sahip çıktı Haber Merkezi - İşadamı Üzeyir Garih cinayetinin ardından cinayet zanhsı olarak gözaltma alınan, ancak olayla ilgisi olmadığı anlaşılınca serbest bırakılan 13 yaşındaki Fuat N'ye devlet ve Alarko Holding sahip çıkıyor. Alarko Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ishak Alaton, Fuat N'nin yaşananlar nedeniyle mağdur durumda kaldığını belirterek kendisiyle ilgileneceklerini söyledi. Devlet Bakanı Hasan Gemici de Fuat N'nin yaşadıklannı atlatabilmesi için sosyal hizmet uzmanlannın çalışma yürüttüğünü bildirdi. Sokak çocuklan yeniden gündemde Gemici, sokak çocuklannın durumunun Garih cinayetinin ardından yeniden gündeme geldığıni belirtti. Serbest bırakılmasınm ardından Sosyal Hizmetler Kurumu'na bağlı uzmanlann Fuat N'nin evine gittiğini söyleyen Gemici, "Çocuk medyamn aşın ilgisinden dolayı evinde duramıyor. Çocuğun üzerindeki olumsuz etkiyi atmak ve sahip çıkmak için çalışma yûrütûyoruz" diye konuştu. İĞNELİFIRÇA ZAFER TEMOÇİN SlFlR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@yahoo.com Tunceli Barosu Başkanı Hüseyin Aygün, yolladığı mektupta Munzur Vadisi'ne yapılması planlanan ve ya- pımına başlanan barajlann bu yöreyi tamamen yok edeceğini belirtiyor. Munzur Vadisi'ni görenler bilir, bir doga cennetidir. Yıllardır, yaylalan, gö- zeleri kapalı olan Tunceli ve yöresi ye- ni yeni kendine gelirken, baraj bom- bardımanıyla şaşkına dönmüş du- rumda. Daha önce aynı acı Samsat, Harfeti ve Zeugma gibi tarihi ve doğal zenginliklerin olduğu yörelerde yaşan- mıştı. Dünyada ilk uygartıklann kurul- duğu bu yöre 50 yıllık ömrü olan ba- rajlann hışmina uğramıştı. Görüldüğü kadanyla, aynı tehdit şimdi Tunceli ve yöresine yönelmiş durumda. Tunceli Barosu Başkanı Hüseyin Aygün, yöre açısından bü- yük bir felaket olarak gördüğü duru- mu şöyle anlatıyor: Tunceli ilimizde bir çevre fe/aketınden söz etmek isti- yorum. Tunceli'ye her şeyini veren Munzur Vadisi üzerinde DSİ Genel Munzur Vadisi Elden Gidiyor mu? Müdüriüğü 8 adet barajyapma kara- n aldı. Bu barajlann iki tanesinin ya- pımı devam ediyor. Yapılması düşü- nülen diğerbarajlarTürİtiye'nın İlk Mil- li Parkı olan Munzur Vadisi'ni ortadan kaldırmaya yol açacak. Sorunun anayasaya, çevre, milli parklar, orman yasalanna aykınlığını bir tarafa bırakalım. Munzur'u yok et- meye yol açan projelerin devletin al- tına imza attığı "1971 Ramsar Su Kuş- lan Sözleşmesi'ne, "BM İnsan Çev- resi Stockholm Deklarasyonu "na, "Avrupa Yaban Hayatı Koruma Söz- leşmesi'ne, "Avrupa Kentsel Şartı'na, "Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi" ve di- ğer pek çok uluslararası belgeye ay- kınlığına da girmek istemiyomm. Size bu projelerin daha çok Tunce- li'nin demografikyapısına ve kent ha- yatına yaptığı olumsuz etkilerden söz etmek istiyorum. Eğer barajlar hayata geçerse ön- celikle devlet rantabl davranmamış olacak. Zira milyariarca dolar harca- narak kurulması planlanan barajlann ömrü 50yılı geçmiyor. Aynca araştır- macılann belirttiğine göre; barajlar- dan elde edilecek toplam enerji Tür- kiye'de üretilen elektrik enerjisinin binde birini bile bulmuyor. Barajlann, ilin iklim dengesini boza- cağı da biliniyor. İlin enfes havasını, yağış ve sıcaklık durumunu altüst edecek olan barajlar, kuraklığa da yol açacaktır. Böylece bulaşıcı hasta- lıklann yayılmasına elverişli bir orta- mın doğacağı deneylerin yardımıyla biliniyor. Havası ve dengesi bozulmuş olan bir ilden göçün hızlanacağını söylemeye bile gerek yok. Tunceli ilinin Ovacık ve Hozat ilçe- leriyle bağlantısı Munzur Vadisi bo- yunca devam eden 65 km. 'lik karayo- lu ile kuruluyor. Vadinin sular altında kalması bu bağlantının da kopması anlamına geliyor. ll merkeziyle bağ- lantısı bulunmayan bir ilçedüşünüle- bilir mi? Munzur gözeleri "dünyaca ünlü" olan Ovacık ilçesinde sosyalya- şam nasıl devam eder? Barajlann belki de en önemli olum- suz sonucu ise Türkiye'nin en fazla göç veren ili' unvanına (!) sahip Tun- celi'yi daha da insansızlaştıracak ol- ması. İlin köylerinin 2/3'ünün 1993- 1994 yılında boşaltıldığını biliyorsu- nuz. Hali hazırda Munzur Vadisi bo- yunca bazı köylerde yaşam devam ediyor. Vadinin yok o/ması bu köyle- rin de tarihe kanşması anlamına geli- yor. Acaba bugünlerde "köye dönüş" mesajlan veren devlet yetkilileri bu köylerin boşalmasını mı istiyor? Normalleşme hepimizin özlemi. Bölgedeki olağanüstü şartlann nor- malleşmesi ve sosyal yaşamın can- lanmasıgerekiyor. Ama devlet Tunce- li'de yapmayı düşündüğü barajlaria kentin insansızlaşmasına yol açıyor. Bu uygulama bölgenin normallesme- si ve demokratikleştirilmesi düşünce- sine ters değil mi? Biz Tuncelili duyariı kurum ve kişi- ler, barajlan engellemek ve çevreyi savunmak için 'sivil bir seferberlik' başlatmış bulunuyoruz. Bergama köylülerinin izinden yürümeye çalışa- cağız. Mücadelemizin bir boyutunu da hukuk savaşımı oluşturuyor. Bu mücadelede çevre dostlannı yalnız bı- rakmayacağınızı umuyorum. Avukat Hüseyin Aygün I Tunceli Barosu Başkanı" Hüseyin Aygün'ün söylediklerini umanm buraya baraj yapmaya karar veren yetkililer dikka- te alırlar. Munzur Vadisi'ni korumak için harekete geçen Tuncelililerin du- yarlığını anlamamak mümkün mü? Geçen yıl sular altında kalan Rumka- le'yi, Haffeti'yi, Zeugma'yı görenler şaşkına dönmüşlerdi. Yol yakınken aynı acılan yaşamamak amacıyla ha- rekete geçmek gerekiyor. Tuncelililere kolay gelsin diyorum.