23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 25 MART 2001 PAZAR 10 PAZAR YAZILARI dishab@cumhuriyet.com.tr Sevgi, Zafer, Feridun ve 'öteki'ler...Siz istediğiniz kadar bir yerinizi yırtın, galiba eşyanın tabiatı gereği, bazılansizi duymamakta kararlı kalacak. Özel 'basın-yayın girişimcia'. tûysüz baldır bacak sallanmadığı, resmi 'çağdaş karar verici' kurtbaşh kol kaldınlmadığı sürece karşısındakinı 'Uginç' ve 'işe yarar' malzeme görmüyor. Türkiye'de kendini eşsiz bir patavatsızhkla hem 1., hem 2., hem de 3. gücün yerine koyan 4. güç medya, Türkçe avantajıyla Avrupa'ya uzandığında keyfiliği had safhaya çıkarttığı yetmiyormuş gibi 'gurbetçi' kamuoyunu 'Tek El'den belirleyen güç olmaya çalışıyor. Bu nedenle yurtdışında 'Cumhuriyet-Avnıpa' gibi ciddi bir seçenek heyecanla beklenirken, Tûrkiye'nin sözde 'bir numaraa', pardon 'bir numarah' gazetesinin havlu atmasından sonra piyasa lslamcılar, aşınlar ve 'TekEl'lere kaldı. Yurtdışında olup biteni, özellikle de Türk ve Türkiyeli diyasporayı ilgilendirebilecek haberîeri -gazetecilik ilkelenni hiçe sayarak- kendi tekkelerinin çıkarları açısından değerlendiren, yani çoğu zaman 'ûç maymun'u oynayan Türk gazeteleri Paris'teki bir 'ohyı' niye 'atiaddar' 'CHay\ A\Tupa'nın en kitlesel kültürel faahyetı kabul edilen, 16-21 Mart tarihleri arasında 21. buluşması Paris'te gerçekleşen 'Sakm du Iivre/Kitap Fuan'ydı. Ozeliyle, resmisiyle Tûrkiye'nin hiçbir zaman katılmadığı, katılamadığı (herhalde!) Kitap Fuan'nın 2001 yılı 'şeref kouuğu' Almanya'ydı. Yaşayan neslin, başta Günter Grass, VoDcer Braun, Hans Magnus Enzensberger, Botho Strauss, Patrick Süskind ve Doris Dürri gibi büyük isimlerinin yanı sıra taze neslin Karen Duve, Barbara Honigmann, PARIS UĞUR HÜKÜM Ingo Schulz, Jakob Arjuni gibi 30 kadar örneği de fuarda hazır bulunuyordu. Fuara katılan 60 Almanyazann arasında yabancı kökenlilere özel yer aynlmıştı. Zira bu 'öteküer' iyi yaayor, iyi de 'saöyordu'. Bu vesileyle Grass'la Alrrian ve Fransız radyo ve TV'lerinde boy gösterenler arasında ciddi bir okur kitlesi olan ve Fransızcaya 'HaUç Köprüsü' adıyla çevrilen ikinci kitabıyla Emine Sevgi Ozdamar göze çarpıyordu. Yazar, tiyatro oyunculuğuyla başlayan sanat hayatı grafığini edebiyatla hızlandıranlann başındaydı. Açık orurum, konferans ve imza saatlerinin aranan kişiliği Sevgi'nin kitabı, fuarda Alman edebiyatını temsil edecek 35 kitap arasına da seçilmişti. Fransızca, Ispanyolca, Hollandaca, Norveççe, Fince, Polonyaca ve Yunancaya çevrilmiş ilk kitabı, 'Hayat Bir Kervansarav dır' 10 yıl kadar önce Varlık Yayınlan'ndan Türkçe de çıkmış. 'Gençfik Ayinkri'nde, "Kjme aittir bu ülke \aş getmce/yağmura ya da polise değüse kune" veya "Ofketenin/gül ayakta/dimdik/toprak otmadan/saksı ohnadan" diye dillenen Zafer Şenocak ise Almanca yazan Türklerin en üretkeni. Siyasal bilimler ve felsefe eğitimine eklemlediği edebiyatta verdiği çok sayıda eseri arasında Almanca 6 şiir, iki de denefne kitabı var. Zafer'in Fransızca da 3 kitabı çıktı. En gençleri, 1964 doğumlu Feridun Zaimoğlu ise Almanya'da ilk iki kitabıyla şimdiden kült Dolmabahçe köftecisi neden siyah beyaz? Yetişkin hayatımın şu ana kadarki ilk yansını geçirdiğim kent ile ikinci yansını geçirmekte olduğum kent arasında gidip gelırken kaçınılmaz olarak, hep ilginç ve çarpıcı karşılaştırmalar yapmışımdır. Sadece bu iki kentin insanlannı ve yaşam kalitesini, trafiğin ters yönünü, direksıyonlann "yanhş' ' yerde olmasını filan değil, bu kentleri kendileri yapan tüm özellikleri sürekli olarak kafamda tartışmış ve artılannı, eksilerini defalarca bilincimin otopsi masasma yatırmışımdır. Bu otopsilerin çoğu da Londra-Istanbul- Londra hattmda 10 bin metre yükseklikte bulutlann üzennde uçarken yanınızdaki yolcunun bir sorusu üzerine "tetUdenir*. Nedense, yanlış biçimde hep bizim şehırlerarası otobüslerde yaşandığını zannettiğimiz " Yolculuk nereye hemşerim?.. Memleket nire" muhabbetı, bu görece raf ine mekânlarda da yaşanır. Yanınıza oturan, yolda,(!) ister "doğduğunuz" yerden ister "doyduğunuz" yerden olsun, kimi zaman bir meraklı turşucu çıkar kı, gayet iyi bildiğim îstanbul- Erzurum-tstanbul hattının yolculanna taş çıkanrcasına sorgular sizi.. Bu kez de öyle oldu. Bu kez de, doyduğum ülkenin bir vatandaşı, her ne kadar söze "Memleket nire" diye başlamasa da doğrudan "Sizin oralar nasüdır" sorgusuna başladı. Işin kötüsü. böyle durumlarda size doğrudan yüklenen kutsal "turizm etçiliğj" misyonuna ihanet etmemek için başınızdan savmak lüksünüz de yoktur. Başladık anlatmaya... Tabii, âdet olduğu üzre ilk uyanmız "Aman, karşıdan karşıya geçerken mahım paralel beyaz boyalı kalın çizgilere aldanma.. Araçlar orada daha çok bjzlanuiar.." bir de "tstanbuTda ne içersen iç çeşmeden akan suyu ağzma alma.. bir daha LONDRA ZAFER ARAPKtRLİ iflah ounazsın" şeklindeydi. Yol arkadaşımız ise beni şaşırtmaya yemın etmiş sanki. Bütün bunlan zaten bildiğini, Türkiye'deki ekonomık ve siyasal bunalımı en ınce detaylanna (Kemal Derviş'ın gözlük numarasına) kadar okuyup izlediğıni, kendisine Istanbul'un en ünlü stadını anlatmamı istedi. Eh, benim için de dünyanın gelmiş geçmiş en ünlü futbolcusu Pete'nin bile "Dünyanın en güzel stadyumu" diye tanımladığı Dolmabahçe- Mithatpaşa-lnönü-BJK Stadı'nı anlatmaktan daha güzel bir şey olabilir miydi? Küçüklüğümün, babamın omzuda w duhuliye"deki demir parmaklıklann arasından sahayı zar zor gören bir yerden Ali thsan'lan, Recep'leri, Suat'ları seyrettiğim günlerden başlayıp ağzımın suyu aka aka Necmi, Ysvuz, Fehmi, Suat, Süreyya, Kaya, K. Ahmet, Sanh— diye devam eden kadrolan, Metin, AK Feyyaz'lı yıllan, "Ferdinand'dan müjde size.~" diye şarkılar söylediğimiz yıllan anlattım. Burada yazılan destanlan, ağladığımız ve güldüğümüz günleri, dünyanın başka hiçbir yerinde kentin 5 ayn yönüne doğru 10 dakikada dagüan bir kalabalığı bu kadar mükemmel biçimde toplayıp dağıtan bir mekân olamayacağını anlattım. Ilgiyle dinledi. Etkilenmiş göründiL lnönü'ye mutlaka gideceğini söyledı. Sevindim. Aynldık. Dönüşte izlenimlenni anlatmaya söz verdi. Londra'da tekrar karşılaştığımızda yüzünde bir kırgınlık ifadesı vardı. "Senin futbol mabedinin önfinden geçtim. Senin stadı yıkmışlan. Yerine büyük bir köfteci yapnuşlar.. ne Pele'si, ne Necmi'si, ne Feyyaz'ı ne de Kartal'ı, künseyi göremedim. Beni kandırduT dedi. Sadece köftecinin renklerini merak etmiş. "Neden siyah- beyaza bovanuşlar?" Bilgisayar Kullanan Gerçek Aydınlar!.. NASIL KULLANIYORSUNUZ Bılgısayarınızı ? 1 - 2 parmakla BİLİNÇSİZCE mı ? 10 parmakla + bakmadan UZMANCA mı 9 Aradaki farkı düşünmek istemiyorsanız: YAZIK DEĞİL Mİ2££ l 14 Dunya Rekoru 28 Dünya Şampıyonlugu 76.231 Gence Meslek-ls ^fj^r^ www.sampiyon-kurslari.com.tr - sampiyon@suporonline.com ONPARMAKLA + BAKMADAN BİLGİSAYAR KULLANIMI İŞLETMENÜK + MUHASEBE DAKTİLO + YABANCI DİL ESKI FIYATLARLA Beyazıt: 517 92 57 Kadıköy: 3361150 Şişli: 230 90 37 Bakırköy: 56129 0£ 338 08 42 234 30 49 571 31 31 Hiroşima 6.4'le sallandı: 2 ölü Japonya'nm güneybansmdaki Hiroşima kenti ve çevresmi dün vuran Rkhterölçeğmegöre 6.4 büyüklüğünde depremde 2 kişi öldü, yaklaşık20kişide yaralandı. 60 yaşlannda bir kadm üzerine beton duvarm düşmesi sonucu, 50yaşındakibir kadm dabaşma kiremit düşmesi sonucu yaşamını yitirdL 4evyanarken Hiroşima caddelerinde çatiaİdar meydana süpermarkederdeki mâfiar yertere sacudı. (REUTERS) Her şey bir masal gibi Eğer bu yazıyı pazar sabahı kahvaltı ederken okuyorsanız, beni bu defalık bağışlayın. Konuya bir Arjantin atasözüyle gireceğim: "Eğerbt.'un değeri oissydı Tann yoksulu g.'tsüz ytntsnhT Buna bizim, "Zenginin gönlüoiana kadar rukaranmcanı çdcar"ı da eklenebilir. Gerçekten de ûluslararası politik olaylar öyle bir gelişme gösteriyor ki benim akhma, sanki her köşede Dario Fb tiyatro çadınnı kurmuş ve bu tıplen karşımıza çıkarmış gibi geliyor. Isveç halen Avrupa Birliği'nin Dönem Başkanı. Eğer bu yazı bu pazar çıkarsa, Isveç ilk önemli zirveye ev sahipliği etmiş olacak, bir gün öncesıne kadar. Toplantılarda dağıtılan tükenmez kalemlerden çikolatalara, kullanılan telefonlardan bilgısayarlara ve hatta uçak/taksi servisine dek hemen her şey sponsorlara bırakıldı.Kıtada bir yandan çaresiz üreticiler, gerek deli dana, gerek de şap hastalığı nedeniyle capacanlı ve sağhklı hayvanlan yok etmekteler. Makedonya kaynamakta. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, "Önce Arnavuüarm etine sflahlan verdüer, şimdi ipin ucunu kaçmhbr" diyor. AB maliye bakanlan, dünyanın en gariban 46 ülkesinden alınan gümrüğü aşamalı olarak ve 2005 yılından başlayarak kaldırmaya karar veriyor. Halen etlı bir ürüne AB yüzde 836 oranmda gümrük uyguluyor. Gariban ülkelerin gıda maddelehne genel olarak konulan gümrük oranı, gelişmiş ülkelerin endüstri ürünlerine konulanın tam beş katı. Tuzu kuru Avrupa ülkelen, bu en az gelişmiş ülkelerin yılda dünya ihracatırun yüzde 1 'ini geçmeyen şeker, et ve sütlü ürünlerinin "Schengen DükahğTna ulaşmasını güçleştirmek için elınden geleni yapıyor. Isveç Başbakanı Göran Persson ile AB Komisyonu'nun Başkanı Romano Prodi'nin arası biraz açık. Şu ya da bu konuda. (Patent meselesi, karar alınmasının gecikmesi, tanm reformundaki STOCKHOLM çıkmaz vs.) Aynızamanda, zenginler kulübüAB, kapüannı dış dünyaya kapanyor. İster tsveç vatandaşı olsun, ister başka bir AB ülkesi vatandaşı, kişı eğer teni karaysa her şeye hazırlıklı olmalı. Çünkü uçak şirketleh, taşıdıklan yolculardan ulaştıklan ülkeye girme hakkı olmayan her yolcu için para cezası ödemek zorundalar. Üstelik bu yolcu ucağa binerken geçerli belgeler göstermiş olsa bile. Eğer bu belgeleri inişte de gösteremiyorsa -çünkü mültecilerin çoğu elindeki belgeleri ya uçakta yok ediyor veya bir başkasına veriyor- suçlu GÜRHAN UÇKAN yine uçak şirketi oluyor. Teni kara veya görünüşü tt (^ayt" olan, ama gerçekten de bir AB ülkesi vatandaşı yolcu da her an aşağılanmaya, uçağa sokulmamaya ve havaalanında hırpalanmaya hazır olmalı. Çünkü kontrolü yapan personel, öylesine "ashndan hakiki'' belgeler görmüş oluyor ki, gözü tutmadığı kişinin elindeki pasaporta güvenmeyebiliyor. Isveç 25 Mart'ta Schengen'e girmiş olacak. Arlanda'da, gelen yolculann "özel nmamek" görmesi için 6 kabin daha alelacele hazırlandı. Bu kaçamaklan saymazsak Isveç'in Dönem Başkanlığı'nın iyi gittiğini söyleyebiliriz. Kodamanlar buluşacaklar, basında pek tutulan esprileri yapacaklar, limozinlere binecekler ve müthiş kararlar alacaklar. Avrupa, bütün dünyaya kapanarak "10 yıl içinde, dünyanm en rekabete açık ve modern ekonomisi'' hedefine bıraz daha yaklaşacak. Şık insanlar, janti rollerde, pınl pml bir "şw" -affedersiniz- yapacaklar. Bir gecede cebindeki ve daha kötüsü, olmayıp da öle bayıla beklediği maaşı daha gelmeden yüzde 30-40 kırpılıveren insanlar, tüketim toplumunun etyemez hayvanlara, yemlenne kanştınlan kadavra ununu yedirmek zorunda kalan köleleri, "Füler tepişirken olan çimlere oiur"dan payına düşeni alan yoksullar yanık hayvan kokulanm soluyarak gelecekten bir şeyler ummaya çalışacaklar. obnuş bir yazar. 'Abschaum /Iskarta-Köpük Tabakaa' başlıkh hemen hemen otobiyografîk (olduğu söylenen, zira biz okumadık, kitabın altbaşlığmda 'Ertan Ongun'un Gerçek Hayat Hikâyesn romandan uyarlanmış. 2000 sonunda gösterime giren 'Kanak Attack' adlı fıhn halen Alman toplumunda tartışıhyor. Özellikle de ikinci, üçüncü nesil genç Türkler arasında. "Kıışku Hinamit gibidir" diyen Feridun tıp ve güzel sanatlar okumuş, senaryosunu yazdığı fıbnle başlathğı tartışma Alman toplumuna olduğu kadar göçmenlere de eleştiri getiriyor. 'Kanak', Pasifik Okyanusu'ndaki Fransız sömürgesi Yeni Kaledonya Adası'nın yerlilerine takümış isim. Yüzyıl başında Fransız ırkçılaruun karaderili yabancılar için kullandığı bu deyim, şimdi Fransızcada uicçı içeriğini kaybetmiş etnik bir sıfat olarak yaşarken, bugünkü Almancaya tüm yabancılan (beyaz Avrupalılar hariç tabii ki) kapsayan bir ırkçı deyim biçiminde yerleşmiş. Her geçtiği yerde ilgi haleleri ve heyecan dalgalan yaratan Fendun aynı zamanda ressam, gazetecı. Hakkında 'Türklerin Makobn X'i ifadesi bile kullanılan Feridun Zaimoğlu'nu yakından tanımakta yarar var. Sonuçta, 1871 Paris Komünü'nden beri ilk kez sol partilerin Paris belediye yönetimini aldığı tarihi hafta sonu ile denk düşen kitap fuan vesilesiyle tarihi bir olay daha yaşıyorduk. Üç Türk kökenli yazar, 3 özgün yaratıcı zenginlik, Alman edebiyatı ve düşün yaşamı kanalıyla Fransa ile tamşıyorlardı. Konuyla birinci dereceden ilgilenmesi gereken Türkiye varaklannda bu haberin esamisi okunmazken (bizim haberimiz ohnadan yazıp çizen varsa özür dileriz), onlar Tarkan'ın Paris defılesindeki saç modelini eleştirmek için yanş ediyordu. Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac ve Almanya Başbakanı Gerhard Schröder'in açılışını yaptıklan 55.000 m2'ye dağılmış bu yılki fuara 240.000 biletlı gırış kesihniş (1997'de 200.000, 98'de 220, 99'da 221, 2000'de 234.000), 1800 yazar kitabını imzalamış, 30.000 profesyonel, 26 ülkeyi kapsayan 450'si yabancı 1650 yayınevı, 1600 gazeteci, 60 basın-yaym aracı yahıızca sponsor olarak katıhnış. Onlann ne umuru?.. Sevgi, Zafer ve Feridun'un Paris çıkarması neyimize gerek. Bizim tarihimizde anlı şanlı Viyana veya Galatasaray çıkarmalan var; değil mi efendim?.. Bir de 'ötekfler' var, değil mi efendim? Bir de 'öteküer' var burada. Henüz çok gençler... Yetenekleri onlan elbette taşıyor. Ancak ivme verecek bir yel arıyorlar. Fransa'daki Türkiye kökenli kuruluşlann mavi boncuğu 'Elek' derneğinin açtığı edebiyat yanşmasını kazanan Ozkm; dev plak-kitap satış zinciri 'Fnac' firmasına, 'kendi olanaklanyla prodüksiyon yapan başanh genç seskr' arasındaki Gülseren; yaşınm küçüklüğüne karşm çizgisi ve renklerinin olgunluğuyla resimlerini görenleri çarpan Çağdaş.. 4. güç, geldinse üç defa vur lütfen! "Bebekler, çiçeği insanlığımızın Güllerin en hası, en goncası Sarışın bir ışıkparçası kimi Kimi kapkara üzüm tanesi" (A.B.) Hoş geldin ASLIDENİZ 24 03 2001 Süreyya (Temırcan)-Mustafa Çolak Ebru Alan ile Ulaş Topçu « evlendiler. îstanbul, 24 Mart 2001 Kutlar, mutluluklar dileriz. M. VE S. KARAÖREN'LER „ V J TRABZON ASLtYE 2. HUKUK MAHKEMESİ'NDEN tLAN DosyaNo: 1996/279 Davanın kabulü ile, dava konusu Trabzon ılı 2 nolu Çöm- lekçı Mahallesı ada no: 396, parsel no: 35 olan 70.20 m2 yûzölçümlü taşınmazın tapusunun iptali ile Gülbaharhatun Vakfi adına tapuya tesciline, 1.800.000 TL. harcın davalı Maliye Hazinesi dışındaki davalılardan ahnmasına, 5.000.000 TL vekalet ücretinin davalılardan ahnarak dava- crya verilmesine, 77.165 000 TL mahkeme masraftnm da- valılardan alınarak davacıya verilmesine, kanun yollan açık olfflak üzere verilen karar davacı temsılcısımn yüzünde da- valılann yokluklannda karar verilmiş olup adresı meçhul olan davâhlar Mehmet kızı Zekiye, Haşim kızı Cevahır, Afet, Yusuf (Kumazoğlu)'na karar tebliği olarak ılanına, bu davalılann yasal süre içinde karan temyız etmedıkleri tak- dirde kesınleştinleceğı hususu karar tebliği yenne geçerli olmak üzere üan olunur. Basın: 4912 Satılık Broadway 1995 Modei 110.000 km. 4.000.000.000 TL. 0532 281 5216 KAKIAL 3. ASIİYE HUKUK HÂKtMLİĞt'NDEN EsasNo 1990/802 Davacı Hasan Sezgın vekılı ve müdahıl davacı Halil Öner taraftndan, davalı Maliye Hazinesi. Kartal Beledı- yesı, Onnan Genel Müdürlüğü aleyhıne açılan tescıl davasuun yapılan yargılaması snasında. Dava konusu Kartal, Yakacık, Ortadağ mevkıınde kâın, doğusu: Pa- şaköy, şarapçı yolu, batısr Samandıra, 1506 ve Yaka- cık, 6251 ada, 3 parsel, kuzeyr Samandıra, eski 1132, yeni 1389 parsel, güneyi Yakacak, 6251 ada, 1 parsel ile çevnü (15 609.42) m2 alanL tasmmazın 100 pay ıü- banyla 70 payının davacı Hasan Sezgın ve 30 payının davacı Hahl öner adma MK. 639/1 ve 3402 sayılı Ka- dastro Kanunu'nun 14 maddesı uyannca tesciline ka- rar verilmesı talep edılmiştır. Işbu taşınmaz üzennde hak iddia edenlenn ılandan ıtıbaren 3 ay içinde ıtıraz davası açabüecelden ılan olunur. Basın. 14776 SEFERÖdSAR ASIİYE HUKUK MAHKEMESt'NDEN 2000/73 Es 200103 K. Davacı Gülter Gülbağ tarafından davaldar Neşet Gülbağ vs. aleyhlenne açılan ıştırak halındekı müliayettn muşterek mülkı- yete çevrilmesı davasında. Mahkememızce yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile Sefenhısar ılçesi Camıkebır Ma- hallesı 141 ada 14 no'lu parselın verasette ıştırak halinin ıpta- h ile en son tapu kaydındakı temlikler ve veraset ılamı uyann- ca Gülter Gülbağ'ın 39/48 hısse Mahmut Gülbağ'ın, Mehmet MuharTem Gülbağ, Haüce Şaka, Neşet Gülbağ, Necla Gülbağ, tbrahım Gülbağ, Güler Özen, Nedret Gülbağ ve Emel Gül- bağ'a 1/48'er hisseli olarak müşterek mülkıyete çervılmesıne ılişkin 15.2.2001 tanhlı ışbu hüküm davalılardan adresı tespit edılemeyen Rıfat kızı Emel Gülbağ'a davetiye yenne kaim ol- mak üzere ilanen tebliğ olunur. 13.3.2001 Basın: 14394 Eskı tüfeklerden, devnmci dost HALtL DUMANOĞLU'nu kaybettik. Acımız sonsuzdur. Cenazesi 25.3.2001 Pazar günü Karacaahmet Camii'nde kılınacak ikindı namazmı müteakıp Ümraniye Kocatepe Mezarlığı'na derhedılecektir. AİLESİ VE DOSTLARI ANKARA 29. ASLtYE HUKUK MAHKEMESt'NDEN DosyaNo 1999/706 Davalılar 1) Mustafa Çelık, 2) Güner Aktaş Davacı Ortaş ln§. vekılı tarafından davalı Neci? Tann- verdı, Rıfat Tannverdı ve aleyhlennıze açılmış bulnnan ta- pu ıptalı davasuun mahkemenuzde yapılan açık yajgılama- sı sonunda, davacuıın davasının davalılar Necıp ^e Rıfat yönünden kabule binaen kabulüne, Yıldızevler Mzh. 7766 ada, 17 parseli teşkıl eden 2 normal kat 7 nolu hagımsız bölümde davalı Rıfat'm 140/560, davab Necıp'ın 4O/56O> hıssesuün bu davalılar üzennden ıptalı ile davacı şi±et adı- na tapuya kayıt ve tescıhne, dığer davalılar Mustaft ve Gü- ner yönünden delüler toplanmadığındanve subuta aınedı- ğuıden davanın reddıne ve davalılann 7 nolu bağııısız bö- lümde 140/560'ar paylannın Güner ve Mustafa izennde ıpkasına (bırakılmasına) karar verümiş olup, ışhı karar özetınm gazete yaytm tanhınden 10 gün sonra taafınıza tebliğ edilmiş sayılacagı üan olunur. Basıc 13951 BAKIRKÖY 2. SULH HUKUK HÂKtMLİĞt'NDEN Sayı: 2001/149 Mahkemennzde göriihnekte ola vasi taymı davası sebebi Ue; Eızmcan ıli Kemalıye ılçesi Yağmurdere Mah Cilt. 29, Hane 15'denûfusakayrtlıbulunanÖmerileFatma'danolma r-36d.to Ahmet Orhan Antan'ın vesayet altına ahnarak kendisine aynı yerde nüfusa kayıtiı bulunan Ahmet Orhan ile Ayşe Türkar ian cl- ma 1955 d.lu oglu Lutfı Aydın Antan, mahkememızce venlen 19.3.2001 tanhlı ve 2001/149 esas, 2001/169 esas ve kanr sayıh karar ile vası olarak tayin edılmiştır. Basın 14808
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear