14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Imtiyaz Sahibi: Berin Nadi GenelYayınYönetmenr İbrahim Yıldız •YazuşlenMüdürii: Safen AJpaslan # Sorumlu Müdür. Fikret Üldz • Haber Merkezı Müdürir Hakan Kara Istıhbarat Cengiz Yüdınm • Ekonomı ÖzlemYüzak # Kültur Handan Şenköken 0 Spor Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler Sami karaören tt Duzeltme AbduUafa ^ azıcı 0 Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen. Mehmet Faraç 0 Avrupa Temsılcısı Güray Öz Yayın Kurulu İlhan Selçuk (Başkan). Orhan Erinç, Hikinet Çetinkaya. Şükran Soner, İbrahinı \ üdız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsılcısı. Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No 125, Kat 4, Bakanlıklar-Ankara Tel 4195020(7hat), Faks 4195027 01zmır Temsılcısı Serdar Kızık, H Zıya Blv. 1352 S 2 3 Tel 4411220, Faks 4419117 0 AdanaTemsdcısr Çettn Yiğenoglu, tnönü Cd. 119 S. No l Kat 1, Tel: 363 12 11, Faks 363 12 15 Muessese Müdürü Erol Erkut 0 Koordınatör Atımet Korulsan 0 Mu- hasebe Bülent Yener 0 tdare Uüseyin Gürer 0 Satış Fazilet Kuza MEDV4 C: • Yönetim Kunılu Başkanı - Genet Müdür Gülbin Erdnran • Koordınatör Reha Işıtnun • Genel MudurYaıdımcısı SetdıÇoban Tel 514 07 53 - 51^95 80-5118460-61 Faks 5138463 Ya>ımia>an te Basan: Yenı Gun Haber Ajansı. Basın ve \ avıncılık A Ş Türkocağı Cad 39 41 Cagaloglu 34334 lstanbul PK 246 - Sı'rkecı 34435 Istanbul Tel (0 212) 512 05 05 120 hat) Faks (0 212)513 85 95 www.cumhunyet com.tr 5ŞUBAT2001 Imsak: 5.34 Güneş: 7.04 Öğle: 12.25 Ikindi: 15.07 Akşam: 17.34 Yatsı: 18.56 Kapadokya'ya turist akını • Haber Merkezi - Peri Bacalan, kayadan oyma kilise ve evleriyle ünlü Kapadokya bölgesini Ocak ayında 31 bin 670'i yabancı, 48 bin 46 yerli ve yabancı turist ziyaret etti. Yere tükürene para cezası • ŞANLIURFA(AA)- Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde, yere tükürenlere belediye tarafından 100 milyon lira para cezası verilecek. Edinilen bilgiye göre, Belediye Başkanı Hasan Çelebi başkanhğında toplanan Belediye Encümeni. çevTe ve insan sağhğının korunması için kararlar aldı. Belediye meclisi. yere tükürenlere. kapalı mekânlarda sigara içenlere ve çevreyı kirletenlere para cezası verilmesini kararlaştırdı. Toplantıda alınan kararlar. belediye hoparlöriinden okunarak halka duyuruluyor. 38dev gökcismi • MOSKOVA(AA)- Rus bilim adamlannın hesaplamalanna göre, Dünya'nm yakınından, yani en çok 30 milyon kilometre mesafeden bu yıl küçük gezegen büyüklüğünde 38 gökcismi (asteroid) geçecek. Rusya Bilimler Akademısi Astronomi Enstitüsü'nden Mihail Smirnov, sadece iki gökcisminin dünyaya yakın geçeceğini belirtti. Bu gökcisimlerinden PH5 adındaki asteroid 25 Temmuz'da. Dünya'ya 1 milyon 840 bin kilometre, WT24 adlı asteroid ise 16 Aralık'ta 1 milyon 860 bin kilometre mesafeden geçecek. (ormları • ANKARA (AA)- Öğrenci Seçme Sınavı'na (OSS) girecek adaylara ait bilgilerin yer aldığı "aday bilgi kontrol formlan", adaylann adreslerine postalanıyor. Formu alan adaylar. bilgilerin doğruluğunu kontrol edecekler. Formlannda eksik veya yanhş bulunan adaylar, formun arkasındaki açıklamaya uygun şekilde form üzerinde duzeltme yapacaklar. Adaylar. eksik belgeleri de forma ekleyerek2Mart2001'e kadar Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi'ne (ÖSYM) gönderecekler. TUS başvuruları • ANKARA(ANKA)- Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (TUS) için başvurular bugün başlıyor. Sağlık Bakanlığı eğitim hastaneleri, üniversitelerin tıp fakültelen ve Gülhane Askeri Tıp Fakültesi'ne uzmanlık eğitimi görmek üzere ahnacak adaylann seçimi için düzenlenen2001 Nisan Dönemi Tıpta Uzmanlık Eğitimine Giriş Sınavı, 14-15 Nisan günlerinde Ankara'da yapılacak. Adaylar, 16 Şubat gününe kadar başvuru yapabilecekler. Başbakanlık'a bağlı Muzır Kurulu en fazla REFAHYOL hükümeti döneminde 'muzır neşriyat' saptadı Şişme kaduılara 'gözaltı'• Muzır Kurulu, seks sektöründeki teknolojik gelişmelere paralel olarak "inceleme" alanını genişletti. "Seks shop"lardaki şişme kadın, vibratör gibi erotik malzemeleri de incelemeye başlayan kurul, gazetelerin arka sayfalarındaki güzelleri estetik saydığı için inceleme alanına almadı. EBRUTOKTAR ANKARA-Kurulduğu günlerde por- no yaymlan poşete alarak tartışmala- nn odağına yerleşen Başbakanlık'a bağlı Muzır Kurulu, seks sektöründe- ki teknolojik gelişmelere paralel ola- rak "inceleme" alanını genişletti. "Seks shop"lardaki şişme kadın, vibratör gi- bi erotik malzemeleri de incelemeye başlayan kurul, 1999'da 1, 2000'de 3 şişme kadını savcılıklann isteğı üzen- ne "gözaltma" aldı. "Cinsdgüdüleriha- reketegeçirenn fotoğraflan müstehcen sayan kurul. gazetelerin arka sayfala- rında yer alan çıplak kadın fotoğrafla- nnı ise "estetikgörüntü" kapsamına alı- yor. Ancak kadın bedenine sanlmış er- kek eli, kurul tarafından müstehcen sa- yılıyor. 211 dergi incelemeye ahndı 1986 yılında çıkanlan Küçükleri Mu- zır Neşriyattan Koruma Yasası'na gö- re çalışan Muzır Kurulu, en çok RE- FAHYOL hükümeti döneminde muzır eser saptadı. Kurul; 2000 yılında yar- gı organlan tarafından gönderilen "10 gazete, 211 dergi, 70 video kaseti, 108 fotoğraf, broşür, 3 materyaL, 1 kitap, 4 CD, 4 atari kaseti" ile yayıncılar tara- fından gönderilen "754 kitap, 4 bin 665 MııarKıınduensıkl970TiyTllanlaçeknenTüricseksıîlmlerW günlük gazete, 400 haftahk dergi, 745 ayhkdergi, 362 süreliyayınT inceleme- ye aldı. Kurul, inceleme sonucunda4 adet ay- lık dergiyi "muzır" buldu. Seks shop- larda satılan malzemeleri de değerlen- diren kurul, 1999'da 1. 2000'de 3 şiş- me kadını savcılıklann isteği üzerine incelemeye aldı. Kurulun bu incele- meyi nasıl yapacağı ise merak konusu oldu. Kurul, düzenli yayın yapan 60 Türk porno dergisininin birinci kalite kuşe kâğıda basıldığını ve Türk modellerin resimlerinden oluştugunu ortaya koy- du. Haftada iki kez toplanan kurul, Ba- sın Yasası'na göre yayımlanan yasal yayınlar ile ihbar edilen korsan yaym- lan "müstehcenlik" ölçütünde inceli- yor. Cinsellik güdüsünü harekete ge- çiren fotoğraflar müstehcen kabul edi- lirken gazetelerin arka sayfalanndaki güzeller estetik sayılıyor. Kurul, yasal porno yayınlan poşete sokarak fişler- ken korsan yayınlara izin vermiyor. 18 yaşın altındaki gençlerin ilgi gös- terdiği atari salonlan ve burada satılan video kaset ile CD'ler kurul tarafın- dan mercek altına alınıyor. Ihbarlan ti- tizlikle değerlendiren kurul, sakıncah bulduğu kaset ve CD'leri satanlan em- niyete bildiriyor. Taşrada porno film Muzır Kurulu, en sık 1970'li yıllar- da çekilen Türk seks filmlerini inceli- yor. Arzu Okay, Zerrin Egetiler, Mete InseleL Ceyda Karahan, Hadi Çaman gibı oyunculann yer aldığı porno film- leri, özellikle Anadolu 'nun küçük kent ve kasabalannda büyük ilgi görüyor. Savcılık karan ile toplatılan bu film- ler ıncelenmek üzere Muzır Kurulu'na gönderiliyor. Amatör yazarlar, ünlü ol- mak için İcendi kitaplannı ihbar ediyor. Yazdıklan kitaplann "Tnuzn-buhınarak" popüler olmasını isteyen bu yazarlar, biümsel tezleri, spor ve şiir kitaplan- nınm önsözüne müstehcen cümleler yazıyorlar. Daha sonra kendilerini sav- cılıklara ihbar ederek, kitaplannı "po- şete sokturmak" istiyorlar. Ancak bu oyunu fark eden kurul hiçbir kitabı po- şete almadı. Milli Güvenlik Kurulu, Başbakanhk. Adalet, Içişleri, Milli Eği- tim, Sağlık, Kültür, Turizm bakanlık- lan temsilcileri ile Yükseköğretim Ku- rulu (YÖK), Diyanet Işleri Başkanlı- ğı, Gazeteciler Cemiyeti, öğretim üye- leri, tıp uzmanı ve güzel sanatlar uz- manlanndan oluşan kurul. muzır bul- duğu eserleri "küçüklere zararhdır" ibaresi ile damgalıyor. Pornografık bu- lunanlar "poşete ahnırken". karara uy- mayanlar para cezasına çarptınlıyor. Yasayı ihlal suçundan açılan davalar, en geç 2 ay içinde sonuçlandınhyor. Kurul, en fazla poşetleme karannı REFAH- YOL döneminde aldı. PedalhnAkdenizKupası için çemldi ANTALYA (AA) - Akdeniz Kupası Bisiklet Yanştnalan, önceki gün kriteryum müsabakasryla sona erdi. Büyûklerde Mert Mutiu, gençlerde ise Mehmet Sevinç birinci oldu. Antalya 100. Yıl Caddesi'nde gerçekleştirilen kriteryum yanşı, büyûklerde 46, gençlerde ise 49 sporcunun katıhmryla yapıkh. Antalyah sporseverler tarafından ilgiyle izlenen yanşmada, büyûkler 7 tur attıklan 8 kilometrelik parkurda, gençler ise 5 tur attıklan 40 kilometrelik parkurda pedal çevirdi. Zorlu yanşın büyûkler kategorisinde BRİSA Spor'dan Mert Mutlu, 130.50 ile 1. olurken Izmir Bisanspor'dan Necmettin Özbek, 131.06 ile 2. ve Konya MEDAŞ Spor'dan Mustafa Maral da 132.40 ile üçüncü oldu. Gençler kategorisinde ise ilk 3 yanşmacı da finişe 1.09.26'hk aynı derece ve tekerlek farkıyla girdiler. KKTC'den Mehmet Sevinç birinciliği, Konya Selçuklu Belediyesi'nden Gökhan Göçer UdnciliğL, Antalya Gençlik ve Spor'dan Nejat Akmeşe de üçüncülüğü elde etti. Prof. Dr. Teksen Camlıbel Tüp bebek için yasa isteği e-posta : tan @ prizma. net. tr İSTANBUL(AA)-Ço- cuk sahibi olamayan çift- lere uygulanan yöntem- lerde başan orarunı arttır- mak amacıyla "sperm bankası" kurulması ve "taşıyıcı anneliğin" ser- best bırakılması gerekti- ğini belirten uzmanlar, bunun için yasa çıkanl- masmı istediler. Metropolitan Florance Nigthingale Hastane- si'nde görevli kadın- do- ğum uzmanı Prof. Dr. Teksen ÇamlıbeL "taşı- yra annelik" veya bir baş- kasının sperm ya da yu- murtasını kullanmak üze- re çocuk sahibi olama- yan birçok ailenin ken- dilerine başvurduğunu anlatarak "Ancak yönet- melikler buna izin verme- diği için aileleri geri çe- virmenin sıkınnsuu yaşj- jwruz" dedi. Kaliteli mer- kezlerde, sıkı denetim al- tında ve suiıstjnale kaç- madan yumurta ve sperm donörlüğünün serbest bı- rakılmasını isteyen Çam- lıbel, "Örneğin: kadıner- ken menopoza girmişse, bir başka kadınınyumur- tasryla kocasının spermi döUendiriliyor. Bu, yurt- dışında çok > ayguı uygu- lanan bir yöntem. Ancak bizde yasak olmasından dolayı ciddS miktarda has- ta çaresiz katayor" dedi. Anarşi ve stres yaratıyor Toplumsalbaskı cinselliğifrenltyor ERZURUM (Cum- huriyet Bûrosu) Tür- kiye'de çiftlerin çin- sel dürtülerini sosyo- lojik baskılar nedeniy- le frenlediğini belir- ten uzmanlar, "Bu frenleme. toplumda aykın bir şekilde or- taya çıkryor. Ülkemiz- decinseltatminmneoi- duğunu bilmeyen 30- 40yıiıkev1icift1er\ar" dediler. Atatürk Üniversite- si Araştırma Hastane- si Nöroşirurji Ana Bi- hm Dah Başkanı Prof. Dr. Ismail Hakkı Ay- duı. Türkiye'de çiftle- rin sağlıklı cinsel ya- şamlan ohnadığmı bu- nun da toplumda hu- zursuzluğa yol açtığı- nı N'urguladı. Kişilerin fîzyolojik enerjilerini yönlendirecekkanallar bulunmaması nede- niyle saldırgan olduk- lannı ifade eden Ay- dın, "Bunun sonunda da toplumda huzur- suzhıkve anarşi doğu- yor. Küçük gibi görü- nen bu sorunun, ülke genelinde düşünülür- se, çok büyük faciala- rayol açoğıgörülecek- tir. Bunun için toplu- mumuza cinsclliği öğ- retmekgerekir'' dedi. Çiftlerin cmsel dür- tülerini toplumsal bas- kılar nedeniyle fren- lediğini anlatan Aydın şöyle konuştu: "Bu frenleme, top- lumda aykın bir şekü- de ortayacıkryor. l!&e- mizde cinsel tatminin neolduğunubilmeyen 30-40 yılhkevti çiffler var. Erkek baskm aüe ortammda bu tatmin- sizlik, eşler arasında ya> gm şekilde yaşara- yor. Bu durum beyin hormonlanna zarar vcriyor,munakemesis- temini ortadan kakb- nyor. İnsan geceyi ra- hatsiz geçirince, gün- düz sakurganlaşıyor, çoktepkilioluyoıf Aydın, seks hor- monlarının düzenli kullanımının beyin ve vücut olaylannı den- gelediğini ve melato- nin denen bir madde- nin salgılanmasına ne- den olduğunu belirtti. SÖYLEŞI ATTİLÂ İLHAN 'Sessizliğin Sarmalı'ndan 'Kurtulmak!..' Tesbit/3.. lyj de, Batı'daki Uranyum Sempozyu- mu'nda, Nükleer Rönesans'tan söz edilirken; aca- ba ülkemizin gündeminde Nükleer Teknoloji ve Nük- leer Enerji'nin, tuttuğu yer nedir? Öyle sanıyorum ki, bunu en çarpıcı şekilde, şu haberi okuyunca anla- yabileceğiz: 'Kara mlzah' değil de ne? "...Akkuyu Nükleer Enerji Santralı ihalesini hü- kümet iptal edince, TEAŞ'a katılan konsorsiyumla- ra 30'ar milyon dolar tazminat ödediği meydana çıktı. Meslek odalan ve sendikalar, ihaleye giren konsorsiyumlann komisyon ve rüşvet dağıttıklannı öne sûrdûler. Her nükleer santral ihalesinden önce elektrik kesintileri yapıldı..." "..Hükümet bütün bu oyun/ara rağmen, yoğun tep- kiler karşısında 24 Temmuz 2000 tarihinde Akkuyu ihalesini 15-20yıllığına erteledi. Başbakan Bülent Ecevit, bu ertelemeyi şöyle açıkladı: "-...çok sayı- da doğalgaz ve hidrolik santrallann yapımını ka- rarlaştırmış bir ülke olarak, nükleer enerjiye yö- nelmemiz şimdilik gereksizdir. Ekonomimiz açı- sından sakıncalıdır..."..." '...hükümet ortağı MesutYrtmaz'/n önerisiise fark- lı oldu. Yılmaz çok masraf ettikleri gerekçesiyle konsorsiyumlara 30'armilyon dolar verilmesini öner- di. Son günlerde 'Beyaz Enerji Operasyonu' ile gün- demden düşmeyen TEAŞ, Yılmaz'/n önerisi doğ- rultusunda hareket etti. İhaleye katılan 3 konsorsi- yuma tazminat olarak 30'ar milyon dolar ödedi. Nükleer santral ihalesinde, bir parti liderinin karde- şinin 30 milyon dolar komisyon aldığının belgelen- diğibildirildi. önceden alınan komisyonlann, TEAŞ'/n kasasından ödendiği yorumu yapıldı..." (Aydınlık, 31 Ocak 2001 s. 5) Adeta 'kara mizah' değil mi? Biz neredeyiz, elâ- lem nerede? 'Makslmum' güvenlik ve güvenirlik... Q imdi, ister misiniz Türkiye Atom Enerjisi Ku- C ) rumu uzmanı B. Gül Göktepe'nin sözlerine dö- nelim; bakalım, biz nükleerteknoloji ve nükleer ener- ji mevzuunda, erken mi geç mi, kim ne kadar rüş- vet almış gibi 'ulusal' (!) sorunlaha vakit kaybeder- ken, elâlem nelerle uğraşıyormuş? "...son birkaç yılda, dünyada nükleer endüstri, etkileyici bir performans rekoru kırmaktadır. Per- formansta görülen artış WANO (VVorld Assosiaci- on of Nuclear Operators) tarafından ölçülen per- formans endikatörieri (göstergeleri) ile belinenmek- tedir. WANO, 1989 yılında, Çernobil kazası sonra- sı oluşan tepkilere karşı, tûm dünyada nükleersant- ral işleten kurumlann bir araya gelerek oluşturduk- lan birbiriiktir. Dünyanın herhangi biryerinde, her- hangi bir ticari nükleer santral işleten her kuruluş, VVANO'nun birüyesidir. Görevi, nükleer santral iş- letilmesinde maksimum güvenlik ve güvenirliği; üyeleri arasında bilgi değişimi ve iletişimini de güçlendirerek sağlamaktır. Açıkçası nükleer en- düstri, hiçbir ülke, siyasi yöntem ya da şirket ba- zına bakmaksızın, kendi güvenlik denetimini sağlamak için bir sistem oluşturmuş durum- da..." "...bu arada VVANO üyeleri arasında, daha yük- sek performansa ulaşmak için rekabet artarken; operatönerin üzerinde, tesislerin sürekli çalıştınl- ması için olan baskının, yoğunluğuna dikkat çekil- di. özellikle üst düzey yöneticilerin, algılanan bek- lentilerinin; organizasyon içindeki sorunlu bireyle- rin, davranışlannı etkilediği; karşılıkiı beklentileriçin, iletişimin daha doğru yönde oluşturulmasının, öne- mi vurgulandı..." Tokio Kanoh'un önerisi... "... toplantıda en çarpıcı konuşmalardan biri, To- kio Kanoh tarafından yapıldı. Kanoh, 'Sessizliğin Sarmalından Kurtulma' başlığı altında yaptığı ko- nuşmasında, nükleer aleyhtan görüşleri fevkalade ilgınçyorumlanyla anlatırken, nükleerendüstrinin ken- di özeleştirisini de yaparak, nükleer tarafın sessiz- liğinden kurtulması tavsiyesini şu ilginç anlatımıyla dile getirdi..." "...'Sessizliğin Sarmalı' Sosyolojide kullanılan bir terimdir. Farklı görüşte olan, iki tarafarasında söz konusu edilir. Bu taraflardan birisi, eğer sesini git- tikçeyükselterek; diğer tarafı bastırmaya, hatta boğ- maya başlarsa; karşı tarafı, kanıtlan (argümanı) ne kadargeçerli olursa olsun, sessizliğe doğnj iter. Bu teori, yüksek sesli (yaygaracı) tarafın, en üst li- mrte ulaşması halinde; diğer tarafın 'sessizliğin sarmair (helezonu) içinde yakalanacağını; dola- yısıyla, karşı tarafın argümanı ne kadar haklı olursa olsun, anlamlı bir münakaşa ortamının, imkânsız hale geleceğini anlatmaktadır. Böyle- likle, kamuoyunda iki tarafın dengeli bir şekilde, temsil edilebilmesi, engellenmiş olur..." Pekl, ne yapmalı? "...genelde media'n/n, kamuoyunda sesi daha fazla çıkan tarafa ilgi göstermesi; ya da, daha duy- gusal, heyecanlı tarafa meyletmesi; isteristemez ta- raf olması' söz konusudur. Dolayısıyla basın men- suplan, taraflann argümanlanna, ya da bilimsel gerçeklere, iddialann geçerliliklerine fazla dik- kat etmezler. Hemen ilginç haber olarak, yüksek ses çıkaranlann (eytem yapan, aleyhte olan, pro- testo eden) haberterine daha çok yer verip; me- dia'da öne çıkanrlar. Bu yüzden de, sesi az çı- kan tarafı, biraz daha sessizliğe ttmiş olurlar. fş- te günümüzde nükleer enerji ile ilgili tartşma- larda olan da budur. Nükleergüce karşı olan eleş- tiriler, yakın geçmişte ortaya çıkan kaza ve olaylar- dan İoıvvet alarak seslerini yükseltmektedir. Nükle- er eneriinin promosyonu ile ilgili olan bizler, sessiz kalmaya devam edemeyiz. Nükleer tarafolarak, bil- gimiz doğrultusunda, karşıt görüşte olanlara sesi- mizi yükseltemediğimiz sürece, sessizliğin sarmalı (helezonu) içinde daha derinlere itilmemiz kaçınıl- maz olacak." "...Bu sarmalın içinde kaybolmayı durdurmakiçin a/ nükleer güvenlik meseleleriyle ilgili olarak, mevcut sistemleri ve mevzuatı daha da iyiteşti- rerek, kamuoyunun anlamasını sağlamak; b/ nükleer tesislerin güvenli işletme kayrtlannı da- ha da rekor seviyelere çıkarmak, c/ enerji poli- tikalannın tarbşıldığı ortamlarda, yanıttia karşı argümanlara karşı durmak ve sesimizi yükselt- mek gerekmektedir..." Sizce yanlış mı söylüyor, bence hayır! http://wvw.prizrna.net.tr/AJLHAN http^/www.bilgryayınevi.com.trJailhan Faks/0-212/26019 88
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear