Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 15 EKİM 2001 PAZARTESİ
AFGANISTAN'DA SAVAŞ10
New York kurbanlannın aileleri, yakınlannın anısının gerekçe yapılmasını istemiyor:
Kayıpları bahane etmeyinDış Haberler Servisi - Afganistan'a
hava saldınlannın başlamasından bir-
kaç saat sonra binlerce kişi, New
York'ta gerçekleştirilen bir banş göste-
risine katıldı. Bu gösteride 11 Eylül gü-
nü New York'taki Dünya Ticaret Mer-
kezi'nde (DTM) torunu Gregory Rod-
riguez'i yitiren 87 yaşındaki Reuben
Schafer, Gregory'riuı anne ve babası
Phyllis ve Orlando Rodriguez'ın Baş-
kan George Bush'a yazdığı mektubu
okudu: "Saldırıya verdiğiniz yanıt,
oğlumuzun ölünıünden sonra kendi-
mizi daha iyi hissetmemize neden ol-
madı... Bu yanıt, ülkemizin, başka ül-
kelerdeki başka çocukiar ve ailelerin
acı çekmesine neden olurken çocuk-
larımızın anısuu gerekçe olarak kul-
landığını hissetmemize yol açtı."
Rodriguez ailesi Afganistan'a saldı-
nya karşı olan ve giderek büyüyen ai-
lelerağuıınbirparçası. Westchester'da-
ki evinde konuşan Phyllis Rodriguez,
protestoya katılmasına, oğlunun "içgü-
dösel enternasyonalizmi"nın esın
kaynağı olduğunu söylüyor. Gregory
Rodriguez 14 yaşındayken Ispanya'da
kaldığı bir aylık sürede Ispanyollann
Fransızlardan nasıl nefret ettiğini keş-
fetmiş ve eve döndüğünde ailesine
"milliyetçiliğin kokuşmuş bir şey ol-
duğunu" söylemiş. Cantor Fitzge-
rald'ın bilgisayar güvenlik bölümünün
başuıda çalışan Gregory, bu îspanya ge-
zisinden 17 yıl sonra, 11 Eylül'de DT-
M'nin 103. katmdaki ofisinde öldü.
'Yaşamayı çok severdi'
"Yaşamayı çok severdi, sık sık se-
yahat ederdi.. yeni deneyimler ka-
zanmak isterdi" diyor anne Rodrigu-
ez. Gregory'nin iş nedeniyle ve seyahat
amaçlı olarak gittiği ûlkeler arastnda
Küba, Japonya, Guatemala, tngiltere
gibi ülkelerin bulunduğunu aktanyor
ve farklı uluslardan insanlarla bir ara-
ya gelmekten mutluluk duyduğunu vur-
guluyor. 11 Eylül'ün ardından aile, bin-
lerce diger aile gibi hastanelerde onu
aramaya ve haber beklemeye başladı.
Sonra Afganistan'ın bombalanma-
sı çağnlan yapılmaya başlandı ve
CBS-New York Times anketi Ameri-
kalılannyüzde 75'inin, sivillerin ölü-
müne yol açsa bile, savaşı destekle-
diğini ortaya çıkardı.
Rodriguez ailesi, böylesi bir saldı-
• Observer'da Campbell imzasıyla yayımlanan yazıda
New York'taki kurbanların ailelerinin savaş konusundaki
düşüncelerine yer veriliyor: "Ülkemizin, çocuklanmızın
anısını kullanarak başka ülkelerdeki başka çocukiar ve
ailelerin acı çekmesine neden olmasını istemiyoruz."
rının çocuklan adına gerçekleştirile-
meyeceği dûşûncesiyle sesini yükselt-
meye karar verdi.
"Amerikan toplumunun anlamlı
bir şekilde uluslararası topluma ka-
tılması gerektiğini hissediyorum"
diyen anne Rodriguez "Bunun bir
yolu kendimizi eğitmek. Mesela I-
rak'ta, Ruanda'da, Paraguay'da ya-
şayan insanların duruınu bizim ulu-
sal büincimizin bir parçası değil. Bu
bir ilk adımdır: Diğer halkların acı-
lannı ve mutluluklarını öğrenmek.
Dünvarun diğer bölümlerinden ne-
den nefret ettiğimizi öğrenmeliyiz"
diye konuşuyor. Aile, saldında yakın-
lannı yitiren ve benzer hisleri payla-
şan diğer ailelerle temasa geçmiş.
Eşi Richard Keane'i kaybeden
Judy Keane, CNN'e yaptıgı açıkla-
mada "Afganistan'ı bombalamak
yalnızca daha fazla dul, daha fazia
evsiz ve babasız çocuk yaratacaktır"
diyor. Yine saldında eşi Jim Garten-
berg'i yitiren Jill Gartenberg Fox te-
levizyonuna şöyle konuşuyor: "Diğer
insanlan öldürerek kazanamayız."
Oğlumun vasiyeti...
Phyllis Rodriguez, saldınlan plan-
layanlarla ilgüı olarak "Hemen vura-
iım, hemen bombalayabm politika-
sı yerine adil bir yargüama... Böyle-
si acılı ve uzun olabilir, ama oğlu-
mun ve diğer kurbanların vasiyeti-
ne en uygunu bu olacaktır" diye söz-
lerini tamamlıyor.
3CHOOLS
tOHCATİOM
11 Eylül'deki
saldırılarda 6
binden fazla
kişinin
yaşamını
yitirdiği New
York da, savaş
karşıtı
gösterilerin
yapıldığı
kentler
arasında.
New York'ta
önceki gün bir
araya gelen
savaş
karşıtlan,
paranın imha
süahları
yerine, eğitime,
okullara
gitmesi çağnsı
yaptılar. Hafta
sonunda,
dünyanın
başka büyflk
kentleri de
savaş
karşıtlannın
gösterilerine
sahne oldu.
(Fotoğraf: AP)
ABD tehditleri 'propaganda' olarak yorumlarken îngiltere de 'saldınlann kabulü' dedi
El Kaide bir kez daha uyardı
Dış Haberler Servisi - Usame Bin
Ladin'in El Kaide örgütü, ABD lider-
liğinde Afganistan'da düzenlenen ope-
rasyonlara misilleme olarakAmerikan
ve Ingiliz bedeflerini vuracaklannı
açıkladı. Washington bu tehdidi "pro-
paganda" olarak nitelerken tngiliz
hükümetı "bu tehdidin,
11 Eylül'deABD'de dü-
zenlenen terörist saJdı-
nların sorumluluğunun
açıkça kabulü olduğu-
nu" bildirdi.
El Kaide sözcüsü Ebu
Geyt, Katar'ın El Cezire
televizyonunda yayımla-
nan açüdamasında,Ame-
rikahlar ve Ingilizlere,
özellikle Müslümanlara,
çocuklara ve "Amerikan
siyasetine karşı çıkan
herkese", "uçağa bin-
memeleri ve yüksek bi-
nalarda yaşamamalan"
uyansında bulundu.
Sözcü Ebu Geyt, El Ka-
ide'nin, ABD ve îngilte-
re'den Arap Yanmada-
sı'nı terk etmelerini iste-
diğini, aksi halde "ayak-
Iarının altındaki topra-
ğın yanacağını" söyledi
ve "Allah istediği müddetçe, ABD,
Afganistan'dan yenilgiyle ayrılma-
dıkça, ABD ve Îngiltere, Filistin'de-
ki Yahudiler'e desteğini çekmediği
sürece ve Irak halkı üzerindeki am-
bargoyu kaldırmadıkça; fırtınalar,
özellikle de bu uçakların fırtınası
hiçbir zaman dinmeyecek" dedi.
ABD yönetımi, El Kaide'nin bu
açıklamasını "propaganda" olarak
niteledi. Beyaz Saray sözcüsü Jenni-
fer Millenvise, Beyaz Saray'ın, bu
tehdidi propagandalann bir devamı
olarak gördüğünü söyledi.
ABD'nin ardından îngiltere de açık-
lamaya tepki gösterdi. Başbakan Bla-
ir'in bürosundan yapılan açıklamada,
El Kaide nin son tehdinin, 11 Eylül'de
ABD'de düzenlenen terörist saldınla-
rın sorumluluğunun açıkça kabulü ol-
duğu belirtildi.
İngiltere Başbakanı, TV yöneticileriyle bir araya gelecek
Blair'in şifreli mesaj korkusu
LONDRA (Ajanslar) - în-
giltere Başbakanı Tony Bla-
ir'in,TV kanallannın yöneti-
cileriyle Başbakanhk konu-
tunda bir araya gelerek, terö-
rist Usame bin Ladin'in gö-
rüntülerininyayımı konusun-
da tavsiyelerde bulunacağı
bildirildi. Hükümetin bu ka-
rannın, Bin Ladin'in,TV ara-
cılığıyla yurtdışmdaki yan-
daşlanna şifreli mesaj gön-
derme kaygisından kaynak-
landığı belirtiliyor.
Başbakanlık sözcüsü, Bla-
ir'in El Cezire TV'sindeki gö-
rüntülerin gizli mesajlar içeri-
yorolabileceği konusunda cid-
di kaygılan olduğunu belirtir-
ken, "Başbakan bu konuyu
yayımcılarla görüşmenin ve
önömüzdeki günlerde orta-
ya çıkacak kasetler konu-
sunda bir karara varmanın
gereğine inamyor" dedi.
BBC ile kavga
Mail on Sunday gazetesi ise
Blair'in halihazırda BBC'ye
konuylailgili biremir verdiği-
ni ve Bin Ladin'in video gö-
rüntülerini yayınlamamalannı
istediğini ve bunun da kurum-
laarasındatartışma çıkmasına
yol açtığuıı öne sürerken, BCC
sözcüsü ise Başbakanlık iie
aralannda böyle bir tartışma
geçmediğini açıkladı.
Sözcü, kendilerine de top-
lantı daveti yapıldığını belir-
tirken, "Şu ana kadar yaşan-
mış bir kavga falan yok.
Önümüzdeki günlerde her-
kesle biıükte gideceğiz ve
Başbakan'ın neler dediğine
bakacağız" diye konuştu.
ITN TV kanah da Başba-
kan'dan davet aldıklanm, katı-
lıp katılmamak konusunu hâ-
lâ düşündüklerini açıkladı.
'Yeni eylemler başlasm'
Usame bin Ladin'in geçen
hafta TV'lerden yayımlanan
göriintülü açıklamasında kul-
landığı "Allah'a ant olsun
Id..." cümlesinin, yeni terör
saldınlan için gizlice verihniş
talimat olabileceği bildirildi.
Time dergisi, Bin Ladin'in es-
ki bir militanının, bu ifadeyi
"yeni eylemler başlatılsın"
anlamında kullanıian şifre ola-
bileceğini söylediğini yazdı.
1981-2001 YirminciYıl
Bizim Tiyatro
Ölüm
Uykudaydı
Yazan
Cuma Boynukara
Sunan
Zafer Diper
KADIKÖY BARIŞ MANÇO
KÜLTÜR MERKEZİ'nde
re/:(0216)418 95 49
Toplu :(0543) 765 71 15
15-16-17-18 Ekim 20.30
bizİmtiyatro?superonline.com
BAKIRKÖY 4. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
Dosya No- 2000/855
Davacı: Fatma Horozoğlu
Vekili: Av. Onsal Uğraş
Davalı: Hüseyin Horozoğlu - Kastamonu. Devrekani
Çatak köyünden babası Muzaffer Horozoğlu adresinde
mukim.
Dava: Boşanma
Davacı vekili tarafından davalı Hüseyin Horozoğlu
aleyhine mahkememıze açılan boşanma davasında taraf-
lann evlilik birliğinde başanlı olmadıkJannı aralannda
şiddetli geçimsizlık yaşadıklannı, fiılen 2 yıldır ayn ol-
duklannı, da\alının başka bayanlarla birlikte olduğunu,
davalının kusurlu olduğunu bu nedenle boşaıunaya karar
verilmesini ve iki çocuklan için her ikisi için 200 milyon
ıştirak nafakası. kendisi için manevi toplam 3 mılyar lira
tazminatın davalıdan alınıp müvekkiline veriimesini dava
ve talep etmıştir.
Davalı Hüseyin Horozoğlu'na gerekli tebligat yapıla-
mamış, gerekli adres araştırmasmda zabıta marifetiyle
yaptınlmış, ancak adresinin meçhul olduğu bildirilmıştir.
Bu nedenle duruşma günü 5.11.2001 günü saat
10.10'da mahkememizde bizzat hazır bulunmanız, bulun-
madığmız veya kendinizı bir vekille temsil ettirmediğinız
takdırde dava dilekçesinin ilanen tebliğ edilmiş sayılaca-
ğı ilan olunur 24.7.2001 Basın: 58746
BAYBURT ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo: 1999/67 Karar No: 2001/174
Davacı Zihni Çalışkan tarafından davalı ölü Şeref Kulp mırasçılan Fevzıye Kulp ve mi-
raçılan aleyhine mahkememize açılan tapu iptali ve tescil davasının yapılan açık yargılama-
sı sonunda,
Davanm kabulüne, Bayburt ılı, merkez Veysel Mahallesi, At Kayası mevkiinde kain 282
ada, 6 parselde Şeref Kulp adına tapuya kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı
adına tapuya tesciline karar verilmiş olup ölü Şeref Kulp mirasçılan Fevziye Kulp, Salih
Kulp, Alaattin Kulp, Selahattin Kulp, Se\im Kulp, Yusuf Kulp ve Sevda Kulp'a tebliğ edi-
lemediğinden ilanen tebliğine karar verilmiş olup işbu ilanm yayımlandığı tarihten itibaren
7 gün sonra davalı tarafa tebliğ edilmiş sayılacağı. kanuni süreleri içerisinde temyiz talebin-
de bulunmadıklan takdirde karann kesinleştırıleceği tebligat kanununun 213 ve müteakip
maddeleri gereğince ilanen tebliğ olunur. Basın: 58104
SEFERİHİSAR SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
Dosya No: 2001'92
Davacı Şükran Atılgan tarafından Arkonut Koll. Şti. aleyhine açılan ipoteğin fekkı dava-
sının yapılan yargılaması sırasında \erilen ara karan gereğince, davalı Arkonut Kollektif
Şirketi'ne dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilememış olup, ilanen teblığe karar ve-
rildiğinden Seferihisar Tepecik Mahallesi, Akarca mevkiinde kain 376 ada, 5 parsel sayılı
taşınmazın davalı şirket lehıne olan 22. 000.-TL ıpotek bedelının yatınlmış bulunduğundan
ipoteğin kaldınlmasma karar venlmesi talep edilmiş olmakla mahkememizde yapılacak
olan 16 11.2001 saat 10 OO'daki duuşmaya davalı şirketin bizzat gelmesi veya kendisini ve-
kille temsil ettirmesi, aksı halde yargılamaya yokluklannda devamla karar verileceği husu-
su ilanen tebliğ olunur. Basın: 58647
MERHABA
NECATI DOGRU
Derviş Gidici, Ermiş Gelici!
Nefesi keskin, analizleri tutan,
geleceği görebilen istihbaratçı ar-
kadaşıma telefon edip danıştım:
"Derviş gidici... Hayatın ona Türki-
ye'de verdiği rol bitiyor..." dedi.
Derviş gidiciyse....
Kim gelici?
Bilemedi...
Kemal Derviş Türkiye'ye yangın
söndürücü, yol gösterici, krizi çö-
zücü olarak ilk geldiği günlerde Bo-
ğaz kıyısındaki yalı apartmanlarda
oturan arkadaşları onun için; "Ken-
dini ateşe atan adam..." diye tarif
etmişlerdi. Yapılması çok zor işe gi-
rişiyor, Türkiye'de onu yerier anla-
mında söylemişlerdi bu sözleri...
Başta TÜSİAD olmak üzere, tüm
sanayici örgütleri de; "Derviş'istre-
se sokmayalım, ne istiyorsa yapa-
lım, 15yasayı 15gündeçıkartalım"
diye Ankara'yı sıkıştırmışlardı.
Bazı uçuk, kaçık....
Yağdanlık olmuş....
Şak şakçı....
Köşe yazarlan da Kemal Derviş'i
"Ikinci Atatürk"e ve giriştiği işi de
"Ikinci Kurtuluş Savaşı"na benzet-
mişlerdi. Gerçi "Derviş Ikinci Ata-
türk" diye yazanlar 3 ay sonra TÜSİ-
AD'dan, Ziraat Odalan, Sanayi Oda-
lan, esnaf kuruluşlarından "Derviş'in
Türkiye'yi ve halkını yeterince tanı-
maması" üstüne eleştiriler yoğunla-
şınca; "Teknokratlarhükümetikurul-
sun, Türkiye'yibatışa gitmekten an-
cak bu teknokratlar hükümeti kurta-
nr" diye yazar çizer olmuşlardı.
• • •
Bu gözler neler gördii?
Bu kulaklar neler işitti?
Bu kalp neler hissetti?
önce hükümetin içindeki bakan-
lardan, sonra odalardan; "Derviş de
çok oluyor, Ankara'da bir hükümet
olduğunu unutuyor, reel ekonomi-
nin çöktüğünü göremiyor" eleştiri-
leri yükseldi.
Sonra bizzat IMF yandaşlan...
Dervişi övüp göğe çıkartanlar...
Gelişinden mutluluk duyanlar...
Bizzat kendi meslektaşları...
"Batınyor ülkeyi" dediler.
Işte o günlerde IMF, Dünya Ban-
kası sözcüleri, Batı'nın büyük etki-
li gazeteleri ise "Derviş'isavunma-
ya..." devam ettiler, onun hazırladı-
ğı Ekonomiyi Güçlendirme Progra-
mı'ndan vazgeçmenin Türkiye'nin
ışığı olmayan bir tünele gireceğini
ve küreselleşmeden koparak ibiş
bir Üçüncü Dünya ülkesi haline ge-
leceğini söylediler. Financial Times
gazetesi; "Kemal Derviş, Türki-
ye'de serbest piyasa-serbest dü-
şünce ikilisini halk nezdinde zafere
götürecek tek adam" diye yazı ya-
yımlamıştı.
9 ay geçti...
Şimdi benim nefesi keskin, ön-
görüsü kuvvetli, istihbaratı yüksek
arkadaşım; "Derviş gidici..." diyor.
Siz bunu olası görüyor musunuz?
9 aydan beri Kemal Derviş'e yöne-
len bütün eleştirileri Ecevit, Bah-
çeli, Yılmaz bir olup göğüslediler.
Kendi bakanlarını harcadılar.
Derviş'e söz söyletmediler.
Şimdi niçin vazgeçsinler?
Derviş niçin gidici olsun?
• • •
O başından beri yılmadan, bık-
madan, ezilmeden aynı şeyleri söy-
lüyor: Türkiye bu noktalara 1970'le-
rin başından beri uyguladığı yanlış
politikalarla geldi. Dış açık, iç açık
sürekli büyüdü. Döviz hep ucuz tu-
tuldu, faiz hep düşük. Türkiye, dı-
şarıdan gelen ve ekonomiye afyon
yutmuş gibi uyuşturucu bir rahathk
veren sıcak parayla soyuldu. Alı-
nan ıç ve dış borçlara rağmen mil-
li gelir yeterince artmadı. Türki-
ye'nin bu politikaya dönmesinde
yarar yoktur.
Ne yapalım?
Derviş ne yapılacağını söylüyor.
Gerekirse daha da fakirleşelim.
Devleti iyice küçültelim.
Önce bankaları düzeltelim.
Kesinlikle para basmayalım.
Derviş gitsin diyenler ise "Kriz-
den yüksek faizle çıkabiliriz. Liraya
güvenyok. Uraya güven sağlanabil-
mesi ve halkın dövize hücumdan
cayabilmesi için liraya yüksek faiz
verilmelidir" önerisinde bulunuyor-
lar. Yani 9 ay evveline Derviş'in gel-
mesinden önceki günlere dönmek
istiyorlar.
Peki 9 ay ne olacak?
Hesabını kim verecek?
Yeniden yüksek faize dönülüp,
vergiler azaltılıp, biraz da para bası-
larak "güven sağlandı, talep kışkırtıl-
dı, satışlar başladı" diyelim, 5 ay
sonra ya da 1 yıl sonra tekrar tıkan-
ma gelmeyeceğinin garantisi ne?
Derviş gidiciyse....
IMF de gidici...
Ona tutunanlar da...
Bence Derviş gidici değıl. Fakat
yeni bir dönem açılıyor. Saflar net-
leşiyor. 9 ay önce Derviş'i ve IMF
programını alkışlayıp, sonra "Olma-
dı, reel sektör unutuldu, Derviş de
Türkiye'yi tanımıyormuş, faizleri
yükseltelim, biraz para basalım" di-
yenleri kimse dinlemiyor.
Bunlann reçeteleri yok.
Samimiyet belgeleri de yok.
Kulak verilecek sözleri de...
Şimdi dinlenecek sözü olanlar:
Krizden IMF ve Derviş olmadan da
çıkabiliriz, "işte yerli çözüm" diye-
bilecekler.
Derviş gidici!
Ermiş gelici!
Geri Adım Atıldığı Yalan!
Milletvekillerinin anayasa
değişıkliğine, bir hırsız gölge-
si sessizliğiyle sokuşturduk-
ları "vekil maaşlarının arttınl-
ması" geçen haftanın en çok
tepki çeken olayıydı. Bunun
üzerine "Milletvekilleri maaş
artışından geri adım attılar" diye
haberler deçıktı.
Fakat dogru değil...
Kocaman bir yalan...
Gerçeği gizleyen manevra...
Hemen her yıl Meclis'in "kendi
maaşlannı arttırma" formülü, gece
yarısı hiç ilgisi olmayan bir yasanın
içine bir madde olarak sokuşturu-
lurdu. Bunun üzerine gazeteciler
"Yıne Kıyak Yapıldı..." diye eleştiri
yazısı yazarlar.
Ankara'dan, Istanbul'dan temiz
KIRMETRE
yürekli, adıl duruşlu bir profe-
sörde Anayasa Mahkemesi'ne
gider; "vekillerin kendi maaşla-
nnı arttırma hakkı anayasada
yok..." diye dava açardı. Ger-
çekten anayasada böyle bir
madde olamadığı için Anayasa
Mahkemesi "kıyak maaş artışını"
geçersiz kılan karar alırdı. Ancak
bu kararın gerekçesi çok geç ya-
yımlandığı için milletvekilleri "arttı-
nlmış kıyak maaşlannı" almaya de-
vam ederlerdi. Şimdi milletvekili-
nin kendi maaşını arttırması anaya-
saya girdiğine göre, bu yükseliş-
ten geri dönülmesi söz konusu de-
ğil.
Yapılan, tepki söndürmek.
Kamuoyunun gazını almak.
Unutturmak...
E-posta: [email protected]
Faks:0212 513 90 98
İZMİR 7. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo: 2001,410
Davacı Fahrettın Ekmekçı vekili tarafından davalı Sura Ekmekçi aleyhine açılan bo-
sanma davasının yapılan duruşmasında \erilen ara karan gereğince,
Davalı Sura Ekmekçi'nin Î277 Sokak No: 6 Basmane-tzmir adresine çıkanlan teb-
ligat bila tebliğ iade edilmiş, yapılan zabıta araştırmasında da adresi tesbit edilemedi-
ğinden dava dilekçesinin ilanen tebliğine karar verilmiştır.
Verilen karar gereğince yukanda adı ve adresi yazılı davalının duruşma günü olan
19.11.2001 günü saat 10.20'de mahkememizde hazır bulunması veya kendisini bir ve-
kille temsil ettirmesi aksı takdirde yokluğunda duruşmaya devam edileceği ve hüküm
verileceği ilanen teblıg olunur.25.09.2001
Basın: 58382
SİVAS İŞ MAHKEMESİ HÂKİMLİĞt'NDEN
Dosya No: 1999/121 Esas
Davacı Bağ-Kur Genel Müdürlüğü vekili tarafından davalılar Yıldızelı Belediye Baş-
kanlığı, Davut Orükçü ve Ahmet Basan mirasçılan aleyhine açılmış olan rücuen tazmi-
nat davasının mahkememizce yapılan açık yargılaması sırasında verilen ara karan ge-
reğince,
Adres tespitı yapılamadığından tebligat yapılamayan Ahmet Basan oğlu 1992 d.lu
Abdulbakı Basan (Kılıç)'a velayeten annesi Anış Kılıç'a dava dilekçesi tebliğ edileme-
diğinden, Sivas İş Mahkemesi duruşma salonunda yapılacak olan 21.11. 2001 günü sa-
at 9.OO'daki duruşmaya bizzat gelmesi veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, aksi
takdirde yokluğunda yargılama yapılıp hüküm kurulacağı ilanen tebliğ olunur.
(HUMK.213-377. mad.) Basın: 58107
OF KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN
Dosya No: 2000/59
Davacı Orman Genel Müdürlüğü tarafından Of Meyvalı Köyü, 125 ada, 3 parsel sa-
yılı taşınmazın davalı adına yapılan tesbitınin iptali ile orman olarak tesbitıne karar ve-
rilmesi istemiyle açılan davanm yargılaması aşamasında davalının ölü olması ve mi-
rasçılannın da adreslerinın saptanamadığı nedenle ilanen tebliğ yoluna gidilmiştir.
Bu kez duruşmanın 26.10. 2001 günü saat 9'a bırakıldığı ölü davalı Kazım Kara'nın
mirasçılan Huriye, Saniye, Türkan ve Tüla> Kara'nın anılan günde mahkemede hazır
bulunarak veya bir vekille kendılerinı temsil ertırerek tüm belge ve delillerini sunma-
lan, aksı halde yargılamaya yokluklannda devam edilerek karar verileceği hususu da-
valılara tebligat yenne geçmek üzere ilan olunur. Basın: 57670