Catalog

2 9 EYLÜL 2000 CUMA CUMHURİYET SAYFA 17 Araba sevdası Antalya'nın Serik ilçesine bağlı Akbaş köyünde doğal güzellikleri olan ve turizm amacıyla ziyarete açılabilecek bir mağara bulunmuş üç yıl kadar önce... Köylüler pek sevinmişler, köye hareket ve bereket gelecek diye... Serik Kaymakamı Mehmet Baygül, mağarayta yakından ilgilenmiş; altyapı ve aydınlatma için Ozel Idare'den önce 50 milyar lira aktanlmış Köye Hizmet Götürme Biriiği'ne, sonra bu para 70 milyar lira olmuş... Fakat mağarayı turizme açmak için gerekli çalışmalar bir türlii yapılamamış... Mağara için Özel Idare'den verilen para sanki başka çalışmalarda kullanılmış... Bu arada kaymakamın makam aracı piyasadaki en ucuz yerli otomobillerden biriyken, yerli markalardan en lüksüne dönüşmüş... Peşi sıra, makam aracı olarak ithal ve oldukça pahalı bir cip ortaya çıkmış. Mağara sevgisi, araba sevdasına mı dönüşmüş nel Bektronik posta: som@postaxumhuriyetcom.tr Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 * Ecevit, Çankaya seçiminde hata etmiş... "Yıne mi sindirim sonınu!" P ostacı adresi şaşırmış... Gönen Belediyesi Yazıişleri Müdürü Ali Rıza Tavukçuoğlu ta- rafından, Ankara'daki Sayıştay Başdenet- 1 çisi Ruhi Hökelekli'ye gönderilen mektup yanlış adrese gitmiş... Zarfın üzerindeki "Meşrutiyet Caddesi Hatay Sokak No: 6/21 Kızılay Ankara" ad- resi yerine yine Ankara'da fakat konuyla ilgisi olma- yan bir işyerine yanlışlıkla gelen mektup, işyerinin yo- ğun trafıği içinde yine yanlışlıkla açılmış... Mektup, resmi biryazışma değil... Konu, sayı, nu- mara, yok... Düz kâğıda, elleyazılmış... Içeriğinden de belli, özel bir yazışma... Ozel ama kişisel değil; kamuyu ilgilendiriyor... Bir işleme resmiyet kazan- dırmak için gayri resmi olarak yazılmış... Aynen şöyle: . ,\ • "Sayın Hocam Ruhi Bey Bizim şöyle bir sorunumuz var, aydınlatırsanız çok memnun olacağım. Saygılanmla. Mektup Belediyemizde 6. derecede zabıta komiseri ola- rak çalışan bir arkadaşımız var. Bu arkadaşı zabıta komiserliğinden zabıta memuru (yine aynı derece- de) yapabilir miyiz? 657 sayılı Devlet Memurlan Ka- nunu'nun 76. maddesine istinaden. Yine 6. derecede görev yapan bir zabıta memu- ru arkadaşın zabıta komiseri olabilmesi için 2 Şu- bat 2000 tarihinde yayımlanan Belediye Memurla- nnda Görevde Yükselme Yönetmeliği'ne göre, me- mur yükselme sınavına girmek ve 2 yıllık yüksekokul mezunu olmak kaydıyla, denmektedir. Yalnız 19.04.1999 tarihinde görevde bulunanlara bu tahsilin bir altı uygulanır, hükmüne göre lise me- zunu bir zabıta memuru (6. derecede) memur yük- selme sınavına girip kazanmak koşuluyla zabıta ko- miseri olabilir mi? Bu iki sorumuzu aydınlığa kavuşturmanız dileği- mizle görevinizde başarılar dilerim. 18.09.2000 Balıkesir / Gönen Belediyesi Ali Rıza Tavukçuoğlu B. Yazıişl. Md." Gönen Belediye Başkanı Hayati Köse... Doğru Yol Partisi'nden ikı dönemdir seçiliyor. Iktidannın ikinci döneminde olsa da anlaşılan be- lediyede bir "kadro"laşma sorunu var... Zabıta memurunu komiserliğe yükseltecekler ama eğitimi tutmuyor... Komiseri de zabıta memurluğuna indirecekler ama mevzuat elvermiyor... "Kadro"laşmanın "danışma" adresi Sayıştay baş- denetçiliği olmamalı, fakat olmuş bir kere... Lakin postacı adresi şaşınp mektup gidince baş- ka yere, bazı ilişkiler çıkmış orta yere! SESSİZ SEDÂÖİZ (!) NVRÎKURTCEBE Yüksek Yerilim Hatb erdincutfcucâ yahoo.com Çek bir PLAN üstü KURUltay, CHP'lı abime! Dünya İşkence Haritası'nda beş simge Arkadaşımız Engin Aşkın'ın Toron- to'dan bildirdiğine göre, Uluslararası Af Orgütü'nün raporlanna dayanılarak hazırlanan ve The New Internationa- list dergisinde yayımlanan "Dünya İş- kence Haritasrnda Türkiye beş, Ame- rika Birleşik Devletleri dört "simge" ile yer alıyor. Haritadaki simgeler işkence, yar- gısız infaz, kayıp insanlar, poliste ır- za saldın ve çocuklara kötü davran- ma gibi verileri içeriyor. ABD, yüksek voltajlı cop, kemer, pranga gibi elektrikli her türlü işken- ce aletinin üretiminde ve "elektroşok teknolojisi"nin geliştirilmesinde dün- yanın liderı konumunda bulunuyor. Dünyanın 22 ülkesinde, çoğu ABD ve Fransa lisanslı 120 firma işkence alet- leri üretiyor. Suudi Arabistan, ABD'nin geliş-y tirdiği elektroşok teknolojisinin en \ büyük müşterisi olarak gösterilirken İ elektrikle işkenceyi en sistemli kul- lanan ülkeîer şöyle sıralanıyor: Türkiye, Suudi Arabistan, Cezayir, Angola, Hindistan, ABD, Sri Lanka, Meksika, Yugoslavya. Güney Kore, Çin ve Tayvan'daki fir- maların işkence aletleri üretiminde önemli bir paya sahip olduğu vurgu- lanıyor ve Uzakdoğu pazarında en büyük müşterinin Kamboçya ve En- donezya olduğu açıklanıyor. Bu arada ABD'de cezaevleri ve ka- rakollardaki işkenceye karşı başlatı- lan kampanyada eski boksör Mu- hammed Ali de yer alıyor. Kıvnkoğhı'na ADD'den mektup Öncelikli olarak sayın komu- tanımızın şahsında Türk Silah- lı Kuvvetlerini, laik, demokra- tik sosyal hukuk devleti olan Atatûrk cumhunyetinin korun- ması, yaşatılması ve bu çerçe- vede gericiliğe-bölücülüğe ve hjsr tür|ü iç-dış tehdide karşı göstermiş olduğu kararlı tutum- dan dolayı kutluyor, varhğın- dan gunır duyduğumuzu bir kez daha belirtmek ıstiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti devle- tini korumak ve kollamak, her Türk yurttaşının birincil öde- vidir. Bizler Atatûrk Devrim ve îlkeleri'ne yürekten inanan yurttaşlar olarak yaşamımızın her anında bu sorumluluk duy- gusuy la hareket etmekteyiz. tş- te bu nedenledir ki, ulus devle- timize yönelik her türlü iç ve dış tehdide karşı vermiş olduğu- nuz onurlu mücadelenizde da- ima yanınızda yer aldığımızı ve üstümüze düşecek olan görev ve sorumluluğu her zaman yerine getirmeye hazır olduğumuzu bir kez daha \-urguluyoruz. Sayın komutanımızın şahsın- da Türk Silahlı Kuvvctleri'ni yıpratmaya çalışan aymazlann \ e hainlerin amaçlanmn ne ol- duğu son son derece açıktır. La- ik, demokratik Atatürk Cum- huriyeti'ni firsat bulduklann- da parçalama hevesi içerisinde olan ıç ve dış güçler, karşılann- da her zaman Atatürk'ü, onun düşün sisteminın kararlı uygu- layıcılan olan asker-sivil daya- nışmasını bulmuşlardır. Ata- tûrk'ün ordusunu demokrasi düşmanı ilan ederek asker-si- vil âayanışmasım yok etmek is- teyenler. şunu ıyı bilsinler ki karanlık amaçlanna aslaulaşa- mayacaklar. 28 Şubat 1997 yılında MGK'de alınan kararlar; geri- cilerın, bölücülerin, çetelerin, kısaca demokratik hukuk dev- leti olan Atatürk Cumhuriye- ti'ne karşı duran tüm mihrak- lann suratına bir tokat gibi in- miştır. Bugüne değın sürdürü- len tüm kararlı mücadeleye kar- şın gericilik ve bölücülük hâ- lâ ülkemizin en önemli sorun- landır. Sokaktaki sıradan yurt- taşımızın bile bilinci içerisinde olan bu tehlikeler, ne yazık ki siyasilerimizin bilgisi dahilin- de değildir. Siyasi partiler, hukuk devle- tinin ve demokrasinin vazge- çilmez unsurlandır. Ancak gö- rev ve sorumluluk anlayışıyla hareket ettikleri sürece. Ülke- mizde yıllardan beri hiçbir si- yasi partinin görev ve sorumlu- luk anlayışıyla davrandığını ne yazık ki göremedik. Büyük dev- rimci yüce önderimiz Ata- tûrk'ün ölümünden bu yana si- yasilerin vermiş olduklan ödün- ler ve aymazlıklar tüm halkı- mızın bilgisi dahüindedir. Siya- silerin, ülkemizin karanlık nok- talara gelmesinde hiç de azım- sanmayacak sorumluluklan var- dır. 28 Şubat kararlanmn üzerin- den üç yıl geçmesine ragmen hâ- lâ irtıca ile mücadele yasalan- nın büyük çoğunluğu TBMM Genel Kurulu'na getirilme- miştir. Üstelik tüm demokratik uyanlara rağmen kamuoyunun tepkisi göz ardı edilmiştir. Devlet kadrolannın içerisine sızmış olan gerici ve bölücü- lerin mutlak surette temizlen- mesi gerekmektedir. Amacı bu kadrolann temizlenmesi ve 28 Şubat kararlannın uzantısı olan kanun hükmünde kararna- menİD Saym Cumhubaşkanı ta- rafindan onaylanmaması büyük talihsizliktir. Türkiye'nin bu alandaki mücadelede teknik ko- nularla vakit kaybına taham- mülü yoktur. TBMM yeni ça- lışma döneminde bu konuyla ilgili yasayı mutlak suretle çı- karmalı ve siyasi iktidar da va- kit geçirmeksizin uygulamalı- dır. Sayın komutanım, Atatûrk- çû Düşünce Derneği olarak 28 Şubat kararlannın uygulanma- sı konusunda her türlü demok- ratik tepkiyi göstereceğimizi bilmenizi isteriz. Demokratik yapı içerisinde siyasi iktidan, ge- ricilikle mücadele konusunda sürekli takip edeceğiz. Çünkü, bugünkü siyasi iktidann irtica ile mücadele konusundaki sa- mimiyetinden ciddi kuşkular duymaktayız. Sayın Başbakan, hakkında tutuklama karan çıka- nlan bir tarikat lideri (Fethul- lah Gûlen) hakkında üzüntüsü- nü dile getirerek bağımsız yar- gıya müdahale etmiştir. Adalet Bakanı Sayın Hikmet Sami Türk, şahsınızın kamu- oyunun bilgisine aktardıgı "lr- ticacılar yargıya da sızmış- lar" ifadenizi (ki bizler doğru- luğuna yürekten inanıyoruz) kı- namış ve belge istemiştir. Ko- nuyla ilgili yeni emekli olan Damştay Başkanı Sayın Erol Çırakman ile Hâkimlerve Sav- cılar Yüksek Kurulu Başkan- vekili Sayın Ergün Güryel'in sizi destekleyen açıklamalan da hiç gecikmemiştir. Demok- rasiye inanan hiç kimse, bağım- sız yargının yıpratılmasını iste- mez. trticacılann yargıya sızdık- lannı dile getiren kişiler çok onurlu bir görev yapmışlardır. Bağımsız yargının korunması- nı istemişlerdir. Sayın bakan, eleştirmek yerine bakanlık so- rumluluğuyla konuyu en kısa zamanda araştırmalı ve kamu- oyunun bilgisine sunmalıdır. Atatürkçü Düşünce Derneği olarak şahsımzda Silahlı Kuv- vetlerimizin tüm mensuplannı selamlıyoruz. ADD ÎSTANBUL ŞUBELERİ adına tl Merkez Şube Başkanı BUge Bilgiç HAYVANLAR ISMAÎL GVLGEÇ igulgec'i yahoo.com KİM KİME DUM DUMA BEBİÇAK ÇtZGtLİK KÂMtL MASARACI TARÎHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 29Eylül MARATON SAmi MİL4T7XAIÖHCB 4-30 r/L/HM 8U&ÜN, P£RSl£#- LE ATİNAL/L4R AGASfh/pA MAKATON $AVA$t *RATO*LU6U,ANADQLUYU f$GAL ETMlŞ,StRA TRAKYA Ve rUNANISTAN'A SELM/ŞT7. PGfS İM. f*ARATORu&IR/ü£(M&i) OROUSU VE OONAN- UAStnA, YUNAN YARIfJApASlNA yueÜOÜ.MİL- riAoes tooMLrmsiN&ud ATIMA ORDUSU O* KUZ£Y£ OOÖ8U h£Kt£YPOLA8/'<A#An yejioe *SW$ILAD/ AN'I BIR SAioıety. LA, KISASUÜEDE PEBSIERİ B£/(L£NMEOİK B/fi YBNİLGIYE U&&Tr/.$AV4$Z#=E& PÖNÜ $ÜNC£,HASBKJ PU£İMPPİC>£S 8UNU AT/NA'm İ âB B £âe£K£M»/ia.(024ı BU KÛ$U İUi'MAflATDN'OlAfüUC ANll KOCAELt 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NİN 2000/356 ESAS SAYILI DOSYASINDAN Davacı Semra Atmaca vekilı Av. Haydar Kooca tarafından davalı Aydın Dağ aley- hine mahkememize açılan ortaidığuı gıdenlmesı davasında venlen ara karar uyann- ca; Kocaeli ilı Izmit ilçesı 1 Bölge Sunpaşa Mah. 1973 ada, 19 parsel sayılı taşın- mazda taraflann ortaklığıniD gıdenlmesı talep edilmiş yapılan aramalar netıcesinde davacıya duruşma günü dava dilekçesı teblığı yapılamamış olmakla davalı Aydın Dağ'ın dunışmamn atüı bulımduğu 9 11 2000 günü saat 09 OO'damahkememızde ha- zır bulunması veya kendısmi bir avukatla temsıl ettırmesı. mahkememızde hazır bu- lunmadığı veya kendısini bir avukatla temsıl ettırmedığı takdırde yoklugunda duruş- malara devam edılecegı ve karann kesınleşeceğı meşruatlı davetıye yerine geçerlı ol- mak kaydı de ilanen teblığ olunur. 20.09.2000 Basın: 54137 ÇORLU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo. 1999/10; KaraıNo: 2000/568 Davacı Nergıs Aybaz tarafından davalı Ergün Aybaz aleyhıne ikame olunan boşanma davasının yapılan açık yargılaması sonunda: Davamn kabulüne, Edirne ıli, Meriç ilçesi, Akıncılar köyü cilt 005/01, sıra no: 3, kütük sıra no: 2'de nüfusa kayıtlı 1968 dogumlu Lütfı oğlu Ergün Aybaz ile aynı yerde nüfusa kayıtlı 1969 doğumlu, Nihat ile Fatma'dan olma Nergis Aybaz'ın boşanmalanna dair karar venlmiştir İlan olunur. Basın: 54058 ANKARA...ANKA... MUŞERREF HEKİMOGLU Lotus Değiliz ; . Pazar günü eski dostlaria buluştuk, Eskişehir yo-: lunda Temelli yakınında bir çiftlikte güzel saatler: geçirdik. Âşık Veysel'in sazı ve sesi çınladı kula-' ğımda: - Benim sadık yârim kara topraktır. Seversen yeşeriyor, renkleniyor sadık yârim. Iş- te kanıtı. Geçen gelişimde çıplaktı karşı tepeler, ağaçlar1 meyve vermemişti henüz. Bu kez kırmızı, yeşil el-' malar gülüyor dallarda, asmalarda kocaman sal- kımlar pariıyor, tarlada hormonsuz domatesler kı-, zanyor, incecik biberierle, doğayla tatlanıyoruz." Pancar yükleniyor kamyona, gelecek yıl onun şe-, keriyle çay içeceğiz belki de. Soframızda da çiftliğin ürünleri var. ÜzgünümF/> söyleşilerimiz bir şey üretemiyor. Oysa çok say-y gın üretken kişilervar masada, seçkin beyinler, ün-; lû plancılar, ama belli tıkanıklığı aşmak kolay de-' ğil ülkemizde! Beklentiler yanrtsız kalıyor her da!-' da. Kara toprağı yeşertiyoruz da, insan birikimini^ beyin gücünü yeşertemiyoruz. Çevre kirtenmesi bas- tınyor her alanda. / Dönüşte Konya yolundan geldik. Tepelerde ye-, şil çamlar, 1960'lara döndüm birden. Yeşil çamla^ nn dikildiği günlere. Kemal Kurdaş'ın ODTÜ'de; rektörlük dönemine. Bu yaz buluşamadık, yalnız' telefonlaştık Sayın Kurdaş ile, anılarda ve beklen- tilerde kısa bir gezi yaptık. 40. kuruluş yılında OCK TÜ'nün ödülünden söz etti, sesi gülerek. ; • • • > 30 Eylül'de de Planlama orgütü'nün 40. yıtdö-r nümü. Bakalım nasıl kutlanacak? Kimler ödülie-" necek, 40 yılın öyküsü nasıl sunulacak? Kimler geldi, kimler geçti, plan değil pilav sloganlanyla ne ilginç olaylar yaşandı 40 yılda! Devleti yönetenler; plana nasıl baktı, ilk plancılar nasıl uzaklaştı, baş-, ka bir yazımda yeniden döneceğim bu konuya. • Açıklamam gerekir, 40 yılı hüzünle kutluyorum; ben. Eski plancılan sevgiyle selamlıyor, örgütün ama-' cına dönmesini diliyorum. ' Örgüt sözünü özellikle kullanıyorum. Dil kirien- mesine tepkimi belirtmek için. Salı günü başkent- te, Prof. Talat Halman'ın kürsüsünde kutlanan Dil Bayramı nedeniyle güzel Türkçemizin kirlenmesi,' fakirleşmesi, çok ilginç konuşmalaria vurgulandı, kürsüde. Çok çarpıcı, uyancı konuşmalar dinledik., Konuşmacılar kadar izleyenler de etkiledi beni. özellikle genç öğrenciler. Sözcüklerde zorlansa- lar da konuşmaktan geri kalmıyor, eleştiri ve dü- şüncelerini özgürce söylüyorlar. Yaşadığımız ortam- da önemli bir olay bu, güzel bir olgu. Suskunluğu aşmak, konuşan, tartışan kuşaklaryetiştirmek ge- rekiyor. Dilimiz de özgürieşir o zaman. Durağanlı- ğı aşar, yaşama, üretkenliğe kavuşur. Kirlenmeyi aşmak çok kolay görünmüyor, ama gereken özen gösterilirse o güçlük de aşılabilir. Ama özen gös- terilmiyor. Ekranları izlerken neler duyuyoruz de- ğil mi? Anadilimize yabancılaşıyoruz nerdeyse. Ki- mi zaman beklemediğimiz bir kanalda, bekleme- diğimiz bir sözcü, haberci de uyduruk sözcükler- le anadiline ters düşüyor. - t961 Afıâyasâst da, beş yıllıktfk katktnma planr da dilimizin güzelliğini, zenginliğini yansıtan iki belge bence. Dahası devlet adamları, plancılar,; uzmanlar da özenle konuşur, yazardı Türkçemizi. Onanm çabalan dile de yansıdı, "devrim" sözcü-^ ğü "inkılap"a dönüştü sonra! * Elbet daha sonrası da var. Yasalanmızı, planı- mızı, bildirilerimizi, açıklamalarımızı özdilimizde yazacağımız günler de uzak değil. Dilimiz yaban-f cı sözcüklerden arınacak, anadilimizle yeni söz-,' cükler oluşacak her dalda, bilimin ışığında yeni de-^ yimler oluşacak. , Yozluktan annacağız, kirlenmeyi temizleyeceğiz 1 elbet. J Bu ortak özlemimiz. ' * Lotus değiliz. ^ B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6SOLDAıNSAĞA: 1/OrtaAnado- .. lu'ya özgü, yaş ya da kuru 2 erikle yapılan 3 bir sebze yah- nisi. 2/Koca... Denizcilikte "açıktan geç, g yaklaşma" an- lamındakulla- nılan sözcük. 3/ Divan ede- biyatımn en uzun şiir türii. 4/ Eski dilde ayak... Binek 1 hayvanlannın sırtın- 2 daki oturmahk. 5/Sü- 3 pürgeotu... Verme, 4 ödeme.6/Evcübirge- 5 yik cinsi... Her şeyi g zamanında yapmaya -, özen gösteren. II Sı- _ cağa ve soğuğa karşı dayanıklılığı kükürt- le arttınlmış kauçuk.. Lütesyum elementinin ı gesi. 8/ "Siham-ı — " : Nefı'nin hiciv kitabı... Os- manlılarda devlet merkezinde bulunan il memuru; 9/ "Kenan ": Sinema oyuncumuz... Valide. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Kapılara takılan yaylı kapama düzeneği. 2/ Vü-} cutta biriken azotlu madde... Yaylı bir çalgı. 3/ Des^ cartes'ın düşüncelerini son derece geometrik bir; şekle sokan ve en uç noktaya vardınlmış bir pan^ teizmi savunan ünlü Hollandah fılozof. 4/ Ekmek parçası, lokma... Bir meyve. 5/ Bir bağlaç... Baya- ğı. 6/ Saçma sapan söz... Soyundan gelinen kimse. II içinde katı bir madde erimiş bulunan sıvı... Es- ki dilde su. 8/ Havagazının bileşiminde bulunan renksiz ve az kokulu gaz. 9/ Çok yırtıcı bir balık. E Y T 1 şT M | K P O | T E K T L A 1 M P A L A •E R G A 1 L E | A S 1 R 1K 1 K 1 R 1 K A T A K •M A T A M O D •F A S 1 T •G O R 1 L | N U O R a N E R • İSTANBUL 8. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 2000/208 Istanbul 8 Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2000/208-328 sayı ve 30.06.2000 tarihli ilamı ile Is- tanbul, Küçükçekmece, Ziya Gökalp Mah. cilt 0021, kütük sıra no: 0098'de nüfusa kayıtlı Süleyman ve Yıl- dız'dan olma 25.07.1970 doğumlu davacı Mizgın Bayram'ın ısminın Mizgin Melıs Bayram olarak de- ğiştirilmesıne karar venlmiştir. Üan olunur. 30.06.2000 Basın: 51532