Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
MART 2000 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
J j j J v U i l U 1 V J J . / ekonomi@cumhuriyetcom.tr 13
ŞİRKETLERDEN
• BEYMEN,
magazalanndaki dünya
markalanna, 7 yeni isim
daha ekledi. 2000 ilkbahar-
yaz sezonunu karşılayan
Beymen, French
Connection. Joseph ve
Nicole Farhi. Pollini, Dice
Kayek gibı fınnalann
ürûnlerini bünyesine kattı.
• DEMİRBANKileTürk
Harva Kurumu işbirüğiyle
yurttaşlara Demirbank
Bireysel Şubeleri veya
Deniirfrekans 444 0111
hattı aracılığryla kurban
kesim talimaü verme
olanağı sağlandL Bu yolla
bağış, fitrc ve zekât
ödemeleri de yapdabilecek.
• VAKIFBANK, kredi
kartı sahıplerinın bayramda
kolay harcama
yapabilmeleri için kredi
kaitı limıtlerinı yükseltti.
Kredi kartı sahipleri deniz
otobüsüyle yapacaklan
yolculuklarda da kartlannı
kullanabilecekler.
• CITROEN binek
otomobUlerindekJ
paslanmazhk garantisini 12
yua çıkardı. Citroen
otomobilleri Türkiye'ye
Baysal Otomotiv tarafindan
ithal ediliyor.
• TEBA klıma santralı
alanında, performans ve
kapasıte değerlennı
dogrulayan ve garantıleyen
belge olan Eurovent
sertifikasını aldı. Klıma
santrallan, Türkiye'den
Amerika'ya, dünyanın dört
bir yanında kullanılıyor.
• MITSUBISH1. veni
hizmeti Ue otomobilkrte
birlikte araç sahipleri ve
yolculann da ihtiyaçlannı
karşılıyor. l \gulamarun
sağladığı ferdi, araç, ev
yardım teminatianndan
sadece Mitsubishi
kullanıcılan, ücretsiz olarak
bir yıl boyunca
faydalanabilivor.
• PENTt, yeni ürünü
"Tengibi"yi piyasaya sürdü.
Lycralı ve mat 15 denye
iplikten üretilen ürün,
bacakta varia yok arası hissi
vererek çorap gjyildiği
duygusunu ortadan
kaldınyor.
• BONMARCHE Mhhat
topluluğu bünyesinde yer
alan fırma 6 taksitie ahşveriş
kampaması başlatn. Şişli,
Altunizade ve Kadıköy"deki
şubeierde bayan ve erkek
koleksiyonlan ıngun
fiyaoaria saöşa sunuhıyor.
• LUCENT'in deprem
bölgesindeki okullara
yönelik başlattığı kablosuz
Internet erişimli eğitime
yönelik pilot projesi
tamamlandı. Bir haftalık ön
eğıtımden geçen
öğretmenlere 3 Mart'ta
Gölcük Çıraklık
Merkezi'nde sertifikalan
verildi.
• SIEMENS Wap teknoto-
jisini kuüandığı C35İ. S35İ ve
M35i model telefonlarmı
nisan ayuıda piyasaya
sürecek. 35 serisi
kullanıcılan
'Wap.siemens.yahoo.com'
adresinden mail, bors-
finans. haber gibi bilgilere
de ulaşabilecek.
• SGI, Amerikan
Doğal Tarih Mûzesi'nin
'üç boyutlu uzay
tiyatrosu'nu geliştirdiği
görsel iletişim
teknolojisiyle
cadandınyor.
Tüketici örgütleri ulus ötesi firmalann kontrolündeki genetik tanma karşı harekete geçti
'Gıdamız ldıııiıı seçimi?'
E4TMAKOŞAR
NİLÜFERŞENSÖZ :
.
Insan ve doğa sağhgını tehdit etmesine
karşın üretilen ve satılan genetik yapısı de-
ğiştirilmiş ürünler, dünya tûketicilerinin gün-
deminde. Piyasaya sunulmadan önce test
edılmeyen genetik ürünlenn çevreye ve do-
ğal yaşama zarariarmdan söz edilirken bu alan-
da gıdalann besin değennı arttırma amacı,
"daha kârlı gıda üretimi" hedefının çok ge-
risinde kalıyor. Yaklaşık on yıl önce labora-
tuvarlarda bulunan genetik mûdahaleli ürün-
ler bugün sofralara taşınırken üreten ve pa-
zarlayan fırmalann pıyasalar üzerindeki kont-
Orgütler
'Genetik
tanm t
durdurulsun'
Genetik mühendisliğının
etkilerinin tam olarak
saptanmadan üretim
yapılmasını istemeyen
dünya tüketici
örgütlerinin bu konudaki
talepleri şöyle
sıralaruyor:
• Tüketicilerin güvenlik
hakkı, bilgilendırilme
hakkı ve saglıkh. güvenli
çevrede yaşama hakkı
sağlanmadan genetik
ürünler üretilmemeli ve
tüketilmemeli.
• Orün güvenliği
sistemleri, acilen, gerek
insan gerek çevre sağlığı
konusunda tam olarak
kurulmalı ve denetlenmeli.
• Ürûn etiketierinde
yeterli bilgi ve uyanlar yer
almaİL Bu fınnalann
isteğine bırakılmadan
zorunluluk haline
getirilmeİL
• Genetik ürünlenn
tohumlan yanı sıra
dünyada tohum ticaretini
elinde bulunduran
Monsanto, Cargill
gibr dev şirketlerin, yerel
değerleri
sömürmesinin önüne
geçilmeli.
Firmalann. köylünün
elinden "tohumunu
saklama ve getiştinne
hakkını" alması
engellenmeli. Ulus ötesi
fırmalarca tasarlanan
"terminatör teknolojisi"
adlı ikinci hasada olanak
vermeyen tohumlann
üretimine izin
verilmemeli.
• Genetik ürünler
konusunda halk
bilgilendirilmeli. Karar
alma süreçlerinde
tüketicinin doğrudan
katılımı sağlanmah.
• Genetik ürünler için
ulusal ve uluslararası yasal
dûzenlemeler yapılmalı.
• Genetik tanma karşı muhalefet sesleri giderek yükselirken
bütün dünyada kutlanan 15 Mart Tüketiciler Günü de
kitlelerin bu konuda bilgilendirilmesinde ve harekete
geçirilmesinde araç oldu.
rolü de giderek arüyor. Pek çok ülkede söz
konusu ürünlerin test edilme olanağı yok,
üstelik ürünlerin etkileri çok uzun süre son-
ra ortaya çıkabiliyor.
Uluslararası Tüketiciler Örgütü, bu yıl 15
Mart Dünya Tüketiciler Günü'nün ana tema-
sını "Gıdamız kimin seçimi? Genetik müda-
haleyle değiştirünüş gıdalar ayıqn<ian tüke-
tici hareketi" olarak belirledi. Genetik tan-
ma karşı muhalefet sesleri giderek yükselir-
ken bütün dünyada kutlanan 15 Mart Tüke-
ticiler Günü de kitielerin bilgilendirilmesin-
de ve harekete geçirilmesinde araç oldu.
Dünya tüketicilen, genetik ürünlerin üzerin-
de herhangi bir uyan bulunmadığı için bil-
gilenme ve seçme hakkını kullanamıyor. Bir-
Biyoteknoloji hisseleri düştü
ABD'de Internet, teknoloji ve biyoteknoloji hissele-
rinin yoğun olarak işlem gördüğü Nasdaq Endek-
si'nde rekor oranda düşüş yaşandı. Özeflikle biyo-
teknoloji şirketlerinin hisselerinde yaşanan saüşlar-
la endeks 200 puan geriledi. Bu hisselerde vaşanan
düşüşün önceki gün ABD Başkanı Bill Clinton ve tn-
giltere Başbakanı Tony Blair'in yapbklan ortak
açıklamada, "Dünyadaki genetik zenginliğin bib'm
adamlan tarafindan her yerde özgürce araşünlma-
sına ve bu zenginliğin insânlığın malı olduğuna" işa-
ret edildi. Başkan Clinton ve Blair'in bu açıklama-
lanyla birlikte, biyoteknoloji şirketlerinin hisseleri
önemli oranda geriledL Ancak, şirketler hâlâ kendi
çıkarlanna genetik zenginliği patentleme haklanna
sahip. Nasdaq Endeksi, yıiın başından beriyûzde 15
oranında yûkselmişti
leşmiş Milletlerce (BM) kabul ve ilan edi-
len temel tüketici haklan arasında yer alan
bilgilenme ve seçme hakkı yanı sıra tüketi-
cilerin "saghkb bir çevrede yaşama hakkj"
da çiğneniyor.
Türkiye'de henüz üretilmemesine karşm di-
ğer ülkelerde olduğu gibi herhangi bir teste
tabi tutulmadan sofralara gıren genetik ürün-
lere karşı muhalefet yükselirken gelişmele-
ri endişeyle izleyen çiftçiler ve sivil toplum
örgütleri firmalann "açhğı sona erdinne va-
atferinm"gerçeği yansıtmadığına dikkat çe-
kiyorlar. Uzmanlar, gen transfenyle doğada
olmayan bitki türlennin üretilmesinin etki-
lerinin kestirilemediğini dile getirerek bu ge-
lişmelerin ekosıstemi ve insan
sağlığım tehdit etüğinı, bıyo-
lojik çeşitlihği yok ettiğmi kay-
dedıyorlar. Uzmanlar, genetik
mühendisliğinin özel şirket-
lerce yürütülmesini endişeyle
ızliyor ve gıda gereksiniminin
karşılanmasmın birkaç dev
ulus ötesi firmaya bırakılama-
yacağı uyansını yapıyorlar.
Avrupa önkm ahyor ~
tnsan ve doğa sağhğını teh-
dit eden genetik yapısı değiş-
tirilmiş ürünlerin, dünyada
ekim alanlannın giderek ge-
nişlediğini göz önüne alan dün-
ya tüketicilen, ahnabilecek ön-
lemleri tartışıyor. Genetik gı-
dalar, AB'de piyasaya sunulma-
dan önce kısmen test ediliyor,
ancak diğer ülkelerin çoğunda
test olanağı yok. ABD'de ise
test etnrme firmalann isteği-
ne bırakılmış durumda.
Genetik ürünlerin diğer ül-
kelere göre biraz daha kontrol
edilmeye çalışıldığı AB ülke-
leri yeni önlemler almaya ça-
lışıyor. Avrupa komisyonu, ge-
netik mûdahalelibitkilerin yay-
gın hastalığa ve doğal yaşa-
mın ölümüne yol açmasına
karşı "acfl eytem pianı" hazır-
ladı. Komısyon, söz konusu
ürünlerle "Idrietilen bölgeie-
rin" temizlenmesme yönelik
önlemler almayı planlıyor.
Genetik ürünleri ihraç eden ülkelerin lehine çok sayıda madde bulunuyor
Pmfokoltiiketiciyedeğilfitmalam çahşâ
Genetik ürünlerinticaretinidüzenlemek için
bu yılın başmda Türkiye de dahil olmak üze-
re 140 ülke tarafindan imzalanan "Biyolojik
Güvenlik Protokolû"nde genetik ürünleri ih-
raç eden ülkelerin lehine çok sayıda madde bu-
lunuyor. "Biyolojik Güvenlik Protokotü"nün
insan sağhğını ve sürdürülebilir tanmı koru-
ması gerekirken özellikle ABD'nin baskısıy-
la beklenen önlemleri içenneyen hükümlere
imza atıldı.
Üreten ve pazarlayan firmalan koru-
yan protokolde son kullanıcıya ulaşa-
cak ürünlerde uyanda bulundurma zo-
runluluğu getiribneyerek tüketicinin bil-
gilenme hakkı hiçe sayıldı.
Çok sayıda sivil toplum kuruluşunun,
genetik ürünlerin ticaretinin sınırlandı-
nlmasını bekledıği "Biyolojik Güvenlik
ProtokolQ''nün genetik tanmın hızla tı-
canleşmesini engelleyemeyeceğine ışa-
ret ediliyor. Protokolde raflara girecek
ürünlerde, "genetik olarak değiştirUmiş
hayvan veya bitkinin kullanılıp kullanıl-
madığıyla Ugffi"
tulmuyor.
uyan yapılması zorunlu tu-
DTOkuraJlan
Yalnızca. firmalann üretim sürecinde kul-
lanılacak bitki ve hayvanlann üzerinde "gene-
tiketiket" yer alacak. Bu da kamuoyundan giz-
li tutulacak bilgilerin sadece üreten ve pazar-
layan firmalann arasında paylaşilması anlamma
Genetik tanmın ürküten yükselişi
J
Ülketere göre
ekım alanlan
Milyon
hektar
(1998)
Yûzd* (rrulyon hektar)
ABD 20.5
A^antın
Kanada
v Avustralya
Meksıka
Ispanya
Fransa
74
15
10
GuneyAfnka 0.1
Ürunadi 1997 199S
Soya lasulyesı 5.1 14.5
Mısır 3.2
Pamuk 1.4
Kanola 1.2
Patates 0 1
TOPLAM - ^
geliyor. öte yandan protokolde. "Bir ülkenin
zararh etkileri bflfansel bir veriye dayanmasa
dahi genetik olarak değiştirümiş ürünü yasak-
layabilir" maddesi bulunuyor. Söz konusu
maddeyle genetik ürünlerin ticaretinin sıntr-
landınldığı görüntüsü çizilmesine karşın baş-
ka bir maddede protokolün Dünya Ticaret ÖT-
gütü (DTÖ) çerçevesinde alınan kurallann dı-
şma çıkamayacağı vurgulanıyor.
Protokolü uygularİcen DTÖ kural-
lanna uyması istenen ülkelerin böy-
lece eli kolu bağlanıyor. Olkelerin
uluslararası ticari anlaşmalar nede-
niyle protokolden kaynaklanan hak-
lannı kullanmalan mümkün olama-
yacak.
Protokolün iyi taraflanndan biri ise
her ülkenin genetik olarak değiştirilmiş
ürünlerle ilgili çalışmalan hakkında
bılgi vermesi zorunluluğu getiriliyor.
Aynca, bu ürünleri ihraç eden ülkele-
rin ithalatçı ülkeleri bilgilendirmesi
gerekiyor.
8 3
2.5
2.4 |
0.1
Binlerce küçük yatınmcı Atina Borsası'nı işgal etmek istedi
Yunanistan borsasında büyük çöküş
MURATtLEM
ATtlSA- Yunanistan 'da hükümetin se-
çım öncesi aldığı yanlış ekonomikkarar-
lar sonucu Atina Borsası çöktü.
AB ile bütünleşme kararlan çerçeve-
sinde uygulamaya konulan ekonomik
tedbirler Atina Borsası 'ndaki tüm kü-
çük yatınmcılan etkiledi.
Atina Borsası'nın yüzde 50'sini oluş-
turan küçük yatınmcılar, anaparalannın
yüzde 70 ini son on beş gün içinde kay-
bettiler.
Basında yer alan haberlere göre, yak-
laşık 500 bin küçük yatınmcının son iki
haftalık kaybı 4.5 katrilyon Türk Lirası'nı
buldu.
Hûkümet destek fonu gonderdl
Gelişmeleri seçim öncesi büyük dik-
katle izleyen hükümet, Merkez Banka-
sı kanalı ile borsayı canlandırmak ama-
cı ile 15 katrilyon tutannda destek fonu
gönderdı. Hükümetin tüm girişimlerine
rağmen her geçen gün hisseleri düşen bin-
lerce küçük yatınmcı Atina Borsası'nı
işgal etmek istedi.
Yunan polisinin çember altına aldığı
borsaya giriş ve çıkışlar yasaklandı. Ati-
na Başsavcısı, borsadaki krizin araştı-
nlması için soruşturma başlattı. Büyük
yatınmcılann büyük bölümü soruşturma
çerçevesinde mercek altına alındı. Poli-
sin iki günden bu yana yaptığı tüm uya-
nlara rağmen Atina merkezindeki Sofok-
leos Caddesi üzerinde bulunan borsa
çevresinde binlerce yatınmcı protesto
gösterilerini sürdürüyor.
Zaman zaman güç kullanmaktan çe-
kinmeyen binlerce Yunanlı, Küçük Ya-
tınmcılar Birliği Başkanı Dimitri Kara-
guni'yi linç etmek istedi. Borsa önünde
bulunan ve önemli brooker'lara ait lüks
araçlar taşlandı, sahipleri polis gözetimin-
de borsadan kaçınldı.
tki haftadan bu yana hisseleri her gün
ortalama yüzde 6-7 arasında düşen ya-
tınmcılar, borsanm tekrar yükselmesı
dunımunda tüm anaparalannı çekecek-
lerini açıkladılar.
Atina Borsası'ndaki büyük kriz yatı-
nmcı bankalan da etkiledi. Geçen aylar-
da borsadakı yüksek faızlerin çekiciliği
ile büyük meblağda hisse senedi alan
özel ve devlet sektörüne ait bazı banka-
lar, nakit ödeme güçlügü çekmeye baş-
ladı.
(
asmda yer alan
haberlere göre 500 bin
küçük yatınmcımn
2 haftalık zaran 4.5
katrilyon Türk Lirası.
Gelişmeleri tüm Yunanistan'da büyük
endişe ile izleyen küçük yatınmcılar da
başkent Atina'ya gelmeye başladı. Baş-
bakan Kostas Sûnitis hükümetini tehdit
eden binlerce Yunanlı, gerekirse tüm Yu-
nanistan'daki yollan barikatlarla kapata-
rak sosyal yaşamı felç edeceklerini açık-
ladı. Başbakanlık ve Ekonomi Bakanlı-
ğı çevreleri ise seçim öncesi borsanın
düştüğü krizden, ana muhalefet Yeni De-
mokrasi Partisi'ni sorumlu tutuyor.
Söz konusu çevre lere göre ana muha-
lefet partisi taraftan önemli yatınmcılar
krizi başlattılar ve devam etmesi içinde
bu girişimlerinı sürdürüyorlar.
Kriz seçimleri etkileyecek
Atina Borsası'ndaki kriz, 9 Nisan'da
'yapılacak olan erken genel seçimleri et-
kileyecek şekilde gelişmeye başladı.
On beş gün öncesine kadar yapılan
tüm kamuoyu araştırmalannda ana mu-
halefetin yaklaşık dört puan önünde bu-
lunan iktidar partisi PASOK, şimdiler-
de iki puan önde bulunuyor ve bu fark
her geçen gün iktidar partisi aleyhine
azalıyor.
Yunanistan Ekonomi Bakanlığı yet-
kilileri, bir taraftan borsadaki krizi aşma-
ya çalışırken, diğer taraftan diğer Avru-
pa Birliği ülkelerindeki faiz oranlanna
yaklaşmak amacı ile banka faizlerini dü-
şürdüler.
Bu durum, borsada yatınm yapmayıp
bankalan tercih eden diğer yatınmcıla-
nn da tepkisine neden oldu.
Atina'daki siyasal çevrelere göre, Baş-
bakan Kostas Simitis ve ekonomi kur-
maylan, 9 Nisan'da yapılacak olan seçim-
lere kadar gerekli önlemleri alamazlar-
sa, gündemde olmayan ana muhalefet
Yeni Demokrasi Partisi seçimleri kaza-
nabilecek.
ÜKETİCİ GÜNÜ
Liderlerden
mesajyağdı
ANKARA (Cumhnriyet Bürosu) -
'Dünya Tüketici Haklan Günü' nede-
niyle yayımladıklan mesajlarda liderler,
üretimin tüketici beklentilerini dikkate
alması gerektiğine ışaret ettiler. Cum-
hurbaşkanı Söleyman Demirel, müşteri-
nin çıkannı ön planda tutmayı ve tüke-
ticiyi bilgilendirmeyi amaç edinen ku-
ruluşlann sayıca arttınlmasıru istedi. Si-
vil toplum örgütleri, sosyal kurum ve
kuruluşlann tüketici için güven unsuru
oluşturduğunu, tüketicinin gücünü art-
tırdığını anlatan Demirel, şöyle dedi:
"BöyleBkle tüketicflerin fîyat \e kaH-
te yönünden aldanmalan büyük öiçüde
önlenmekte, daha da önemhsi. mal gü-
venliği korunmaktadır. Uluslararası dû-
zeyde bir kahte ve standart seviyesiniym-
kalayarak üretime çağdaş bir boynt ka-
zandınnak. üreticinin vazgeçilmez so-
rumhıluğu olmuştur. LnutulmamaİHnr
ki tüketicinin her türlü beklentisini kar-
şılamaya yönelik bu çağdaş açınmlar, tü-
keticinin olduğu kadar üreticinin refab
ve mutiuluğunun da anahtandır."
Başbakan Bülent Ecevit, üretımde ka-
litenin belirleyici unsurunun tüketici ol-
duğunu belirterek "Bu nedenle Türki-
ye'nin büyümesinde yurttaşlannuzın bi-
linçli ve doğru tüketimi büyük katkı sağ-
la>acakur" dedı. Başbakan Ecevit me-
sajında, üretimde sürekh kalite ilkesi-
nın benimsenmesinin, bir ülkenin kalkın-
ması ve gelişmesinde önemli faktör ol-
duğuna işaret etti.
TBMM Başkanı Yıldınm Akbulut,
tüketici hakkı kavramının ekonomik iliş-
kilere yeni bir boyut ve tüketiciye ken-
disine sunulan mal ve hizmetlerin kali-
tesini, hatta fiyannı belirleme gibi önem-
li bir güç kazandırdığını anlattı.
İŞÇENİN EVREJNİNDEN
ŞÜKRAN SONER
İlişki
Önceki gün MRhat Bereket'in NTV'deki Kosova
izlenimlerini izlediniz mi? Izlemiş olsanız bile benim
kadar etkilenmeniz olanaksız. Ağlayan, Priştine llko-
kulu'ndaki öğretmenimdi. Bir nehrin böldüğü küçü-
cük bir kentin, Sırplarla Arnavuttar arasında paylaşı-
lamamasının dramının arkasında yatan büyük he-
saplan da tam algılayamayabilirsiniz.
Isterseniz bir yıl öncesınin Kurban Bayramı'na dö-
neüm.. Üniversrtede okuduğu için Türiaye'de bulunan
yeğenimle telefon başmda tespih çekiyor, sinir sava-
şı veriyorduk. O benden çok daha kaygılı, perişandı.
Haber alamadığı Makedonya sınınndaki çamur çu-
kurundaki yüz binler arasında olduğunu sandtgı ya-
kınlan annesi, babası, kardeşleri, pek çok yakm ak-
rabası, arkadaşlanydı.
Haftalar sonra soyulmuş, hastalanmış, günlerce
aç kalmış olarak, bir bir sökün ettiler. Ev baskınlann-
da, katliamlardaki kayıplara, günlerce yağmur altın-
da aç kalanlardan dayanamayanlar ekJenmışti. Kimi-
leri akraba evlerine, kimileri devletin misafirhaneleri-
ne sığındtlar.
Işin içyüzünü bilenlere göre bu insanlık dramı, za-
manında müdahale edilmemekle, btraz da bile bile bü-
yütülmüştü. Kosova'ya kalıcı askeri müdahalenin or-
tamı yaratılmıştı. Hep birlikte izlediğimiz üzere, son-
ra Kosova'ya Avrupahlann zoria, ABD'nin gönüllü
müdahalesi gündeme geldi. Toplam 2 milyon nüfus-
lu Kosova bılmem kaç ayn ülkenin, ayn ayn askeri de-
netim alanına bölündü.
Akraba evlenne sığınmış, işin içyüzünü bilen yakın-
lanmızın isyanlannı anımsıyorum: "Niye ayn ayn as-
keri güvenlik bölgeleri? Çok daha önemlisi Koso*
va'nın bütünlüğü içinde bir tek Mitroviça'da neden
ayn ayn Amavut ve Sırp bölgesi?" Yakınlanm, çare-
siz, Kosova'ya banşın gelmediğinin bilincinde, buruk
bir sevinçle geri döndüler.
Kosovalılan yoksulluk, mafya, belirsizlik, acılar bek-
liyordu. Birçoğunun kaybettikleri yakın canlan, yakıl-
mış evleri, yağmalanmış mallannın.. acılan küllene-
cekti. Yasam zoriuklan, gelecek kaygılan bir karaba-
san gibı büyüyecekti.
Kosova'nın toparlanmasında belirleyici etken olabi-
lecek en önemli iş ve gelir kaynağı, ekonomısinın to-
komotifı, dünyanın sayılı zengin madenlen, Mitrovi-
ça'nın bölünmesi ile işletilemez konuma gelmışti. Ko-
sovalılar tamamen ağırlıklı ABD'den gelen yiyecek,
hertüryardıma bağımlı kalmışlardı. Başkent Priştine,
bütün Kosova, bir yandan uluslararası askeri gücün
kontrolünde, diğer yandan mafyanın elindeydi.
Tito'nun Yugoslavyası'nda hep birlikte ekonomik
güç oluşturan, milli gelirde, endüstride, ekonomide
Batı ölçülerini yakalamış, eğitim ve sağlıkta, eşitçi
paylaşımda onlan bile aşmış olan Yugoslavya'nın
halklan, akıl almaz bir enflasyon, ekonomik krizin ar-
dından, ideolojilerini, ortak degerlenni yitirince ırkla-
ra ve dinlere göre birbirlennı ezmeye kalkışınca olan
olmuştu.
Batı, daha dogrusu AB ülkeleri ve özellikle Alman-
ya, kendi geçmişine, tarihine yakın zengin bölgeleri
seçmtş, Yugoslavya'nın parçalanmasında Htrvatistan
ve Slovenya'ya ayncalık verirken etkin rol oynarrnş-
lardı. Iktidannı, ekonomik gücünü kaybetmenin acı-
sını-yaşayan Sırplar akıl almaz bir ırkçı vahşeti önce
Kosova, sonra Bosna, sonra tekrar Kosova'da uygu-
lamaya geçmışlerdi.
AB'nin Hırvatistan, Slovenya iktidanna karşılık ABD,
Kosova'da çok büyük üs inşaattannı başlatmış ko-
numda...
• * •
önceki günkü Cumhuriyet'te ABD'nin öteki yüzü ile
ilgili önemli iki haber vardı. Birincisinde, ABD'nin enf-
lasyondaki başansında 5-6 milyon ctvanndaki kaçak
işçinin katkısına değiniliyordu. ABD'nin yetkili kişile-
ri, kuş uçurtulmayan ABD sınır kapılanndan her yıl
gelen başta tanm ve inşaat çeşitli işlerde çok ucuza
çalıştınlan kaçak işçiler sayesınde enflasyonda 5 pu-
anın üzerinde bir indirimin sağlandığını itiraf ediyor-
lardı. Daha açık anlatımı ile çoğu Meksikalı yoksuJ
güneyin ucuz işçileri olmasa, ABD'de enflasyon yüz-
desinde en az bir 5 puanlık artış olması gerekırdi.
Dünyanın en büyük tekellerinin toplandığı, küresel
sömürüde dünyanın süper gücü, jandarması, pasta-
nın en büyük payinı alan ABD'de bile gelir dağılımı
çarpıklığı öylesine büyümekteydi ki.. ABD'nin gelirin
en çok toplandığı kentlerinde büyük zenginlerin ya-
ratüğı patlama ile evler öylesine pahalılaşmıştı ki, sa-
dece işsizler değil, orta sınıf sayılabilecek iş sahiple-
rinin dahi gelirieri ev tutmaya yetmiyordu. Evsizler
ordusuna katılanlar arasında artık meslek sahipleri,
öğretmenler, polisler bile vardı. Başkalannın garajla-
nnda kalanlar, bir evin oturma odasında toplu yatan-
lar çıkanldıktan sonra da bir kentteki evsizler binter-
le, on binlerie sayılabiliyordu. Önemli bir grubuna 24
saatlik üç dolariık otobüs bileti alıp tur yapan kent oto-
büslerinde geceyi geçirmek çözüm olabiliyordu...
Son günlerin en güncel, gündemdeki dünya ve
Türkiye örneklerinden sayısız ilgisiz konuyu bir ara-
ya getirsek, ortak özellik ne mi çıkar? Dünyanın tek
ideoloji adı artındaki gidişatının hiç de iyi olmadığı ta-
bii ki.. Biz yine de bu gidişatın böyle denetimsiz uzun
süre devam edemeyeceğine güvenerek, iyi şeylerin
de çabuk gündeme geleceği umudu ile "Bayramınız
kutlu olsun. Nice güzet günler, bayramlara.." diyerek
noktalayalım.
sukransoner'a yahoo.com
Bilgisayar korsanlan
borsaya sızdı
NEW YORK (AA) -
ABD'de menkul kıymetler
borsalannda içerden bilgi
sızdırarak haksız kazanç
elde eden 19 kişi hakkın-
da dava açıldığı bildirildi.
Uluslararası bilişim şebe-
kesinin, Internet üzerin-
den yapılan sohbetlerle
borsalar hakkındaki sırla-
n elde ettiği bildirildi.
Amerikan Menkul Kıy-
metler ve Döviz Piyasala-
n Komisyonu'nun yasala-
n uygulama bölümü di-
rektörü Rkhard VValker'ın
açıklamasına göre, Siberu-
zay da denilen Internet'in
sohbet odalanndan ve an-
lık mesajlarla borsalar hak-
kındaki sırlan elde ederek
oynadıklan borsadan 8 mil-
yon dolar haksız kazanç
sağlayan 19 kişi hakkında
dava açılarak yasal takip
başlatıldı. Walker,
1980'lerde borsanın pat-
lama günlerindekine ben-
zer içerden bilgi sızdırma
olaylanna yeniden başlan-
dığına dikkat çekti. Ame-'
rikan Federal Soruşturma'
Bürosu Direktör Yardım-
cısı Lewis Schiliro, tnter-
net'tekı sohbet odalann-
dan bilgi sızdırarak gayri
meşru kazanç sağlayan söz
konusu kışilerin, "kendi-
lerinin, Siberuzay'da ta-
nınmadıklannı zannet-
mek" gibi bir hataya düş-J
tüklerini belırtti. Siberu-
zay'daki sohbet odalann-
dan bilgi sızdınp borsada
haksız kazançlar elde etme
yönteminin elebaşısı ya-
nm-zamanlı bilgisayar gra-
fikeri olarak çalışan John
J. Freeman çalışmakta ol-
duğu Goldman Sachs and
Co. ile Credit Suisse First
Boston adlı yatınm banka-
lanndan bilgi çalmakla
suçlanıyor.