23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
> ŞUBAT 2000 ÇARŞAMBA CUMHURtYET SAYFA HABERLER 1999 Türkiye Gazetecilik Başan Ödülleri'ne 49 medya kuruluşu katıldı, 33 gazeteci ödül aldı TGC'den Cıımhııriyet'e 7 ödülİstanbul Haber Servisi- Tüıkiye Gazeteciler Oemiyeö'nin (TGC) "1999 Türkiye Gazetecilik B a ş a n ÖdüDeri"ni kazananlar bellı oldu. 4*> medya kuruluşunun katıldığı yanşmada, 33 gazeteci ödül alırken araştırma dalında gazetemiz muhabirleri Kjerem Dgaz ve Bertan Ağanoğlu, 1 "7-21 Ocak 1999'da yayımlanan "Adaktin Saraylan" başlıklı araştınnalanyla ödûle layık görüldüler. Gazetemiz çizeri Kâmil Masaraa 2 Eylül 1999 taıihinde yayımlanan "Çizgilik" lejantlı kauikatürüyle, gazetemiz spor yazarlan Haht Dermgör 16 Kasım 1999 tarihinde yayımlanan "Kahramanlar Yaratmak" başlıkb yazısıyla, AJbdülkadir Yüceinuu 7 Temmuz 1999 tarihinde yayımlanan "Tûridye'nin Ach Kiralananıaz ve Sablamaz" başlıklı yazısıyla, Cumhuriyet Radyo'dan Altan Aşar ve Ümit ZfleH ise 17 Şubat 1999 tarihinde yayımlanan "SesK Gazete" programlanyla ödül aldılar. TGC'den yapılan yazılı açıklamaya göre, 1999 Türkiye Gazetecilik Başan Ödülleri'ni kazananlann isimleri şöyle: Basın Haberi Dalmda: Siyasal-Sosyal: Azer Bortaçina (Milliyet), Ekonomi: Kadife Şahin-Nedim Şener (Milliyet), Çevre-Egitim: Gülşah Çınar (Radikal), Magazin: Semra Kardeşoğlu Kanar (Milliyet). Köşe Yazısı: Hasan Puhır (Milliyet), Serdar Turgut (Hürriyet). Araştırma: Bertan Ağanoğiu-Kerem Dgaz (Cumhuriyet), Hııhısi Turgut (Sabah). Röportaj Dalında: Zehra Güngör (Milliyet), Mustafa Mutlu (Star). Spor Haberi dalında: Cemal Ersen (Milliyet), Soner Sayımlar (Anadolu Ajansı). Spor Köşe Yazısı Dalında: Haüt Deringör (Cumhuriyet), Abdülkadir Yücelman (Cumhuriyet), Mehmet Güçlû (Fanatik), Neriman Tekil (Radikal). Sayfa Düzeni Dalında: Birinci Sayfa Düzeni: Sami Erdoğan (Milliyet), Iç Sayfa Düzeni: Ethem Yüksd (Milliyet). Spor Sayfası: Hüsamettin Acar (Ayyıldız). Karikatür Dalında: Salih Memecan (Sabah), Kâmil Masaracı (Cumhuriyet). Fotoğraf Alamnda: Murat Öztürk (Star),' Müjdat Çetin (Doğan Haber Ajansı). Televizyon Haberi: Murat Gütoğhı (BRT). Haber Program: Uğur Dûndar ve Arena Ekibi (Kanal D), Belgesel: Orhan Tuncel (TRT), Kültür Sanat Programı: SeHm Deri (BRT), Kamera Çalışması: Sevcan Yılmaz-Göçan Yıldınm (Show-BRT), Magazin: Yûksei Evsen(TGRT). Radyo: Altan Aşar -Ümit Zileti (Cumhuriyet Radyo). Özel Ödül: Yavuz Baydar (Milliyet). 1999 Türkiye Gazetecilik Başan Ödüileri, 21 Şubat Pazartesi akşamı Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenecek törenle sahiplerine verilecek. İHD, Nijeryalı futbolcımun sınır dışı edilmek istenmesine tepki gösterdi Türk-Yunan iliskileri 'İletişim kanallan açık olmalı' • Basın Konseyi'nin girişimleriyle Türk ve Yunan gazetecileri arasında Atina'da düzenlenen 'Kitle îletişim Konferansı'nın ikincisinin Eylül 2000'de Istanbul'da yapılması kararlaştırıldı. lstanbul Haber Servin - Basın Konseyi'nin ge- çen ekira ayında başlatu- ğı girişim sonucu, Türk ve Yunan gazetecileri ara- sında 5-6 Şubat 2000 ta- rihinde Atina'da düzenle* nen"l.KMetletişimKon- feransrnm kapanış bıl- dirgesi yayımlandı. Bil- dirgede, iki ülkenin med- ya diinyası arasında geçen ekirn ayında Istanbul'da kurulan iletişim kanahnın açık tutulmasının önemi vurgulandı. Basın Konseyi taraftn- dan açıklanan bildırgede, kpnferansın, gazeteciler, krtte iletişim organlannın yöneticüeri ve akademıs- yenlerin kattümıyla ger- çekleştirildiği anımsatü- dı. tki ûlke ilişkilerinde hasü olan iyi atmosferin. katılımcılık ve sorumlu gazetecilik anlayışıyla korunması gerektiği ifa- de edilen bildirgede, Türk ve Yunan medya kuruluş- lan arasında her türiu ış- birliğinin yararh olduğu vurgulandı. Bildirgede şöyle denildi: "Bu tür işbiriığL ldde üetişim kumiaşlan ara- smda da devamb nitetikte otmak üzere kurulmah- chr. Mevcut Temas Gru- bu'nun faafiyeüeri onay- bmnnş aynca gerektiğin- de genişletilmek üzere "devamlı" oünası uygun görûtmüştür. Keza Âtraa Konferansr'nda beMren antayış,fiyesayısı ve faafi- yeditibarryissistemfiola- rak böyütühneBdir. İkm- d Türk-Yunan medya konferansmıa, Eylfil 2000'de Istanbul'dayapl- masına karar verihnişnr. Konferaas,Rodo8Beiedi- >«Mecfisi'nmMa>Ts2000 soBiında duzenlenmesiııi istediği 'Yuvarlak Masa' topiaatBi İÇİB Rodos Bc- taMye Başkanı'mnyaptığı daveti memnuniyetie ka- bul etmiştir. Konferans, bûtÛHbnnbtrrtMiaynob- rak Yunanistan'ın eski Başbakanı Constantine Mitsotakis ile Türkiye Dı- şişJeriBakanıİsmailCem ve Yunanistan Dışişleri Bakaıu Yorgo Papandreu ile Atina Belediye Başka- nı Dimitris Avramopo- UIOS'BB çahşmalanı biz- zat katıhmş nlımhnnı kayda değer butamıştur. Çok saytda Türk ve Yo- nafl gazetedskıin ve kitle fletişsm kuruluşlaruun yö- neticüeriııin konferansa kanhnatanam ve çeşhü önerüerde bulunmalan- nın aynbfr öoemvedeğer taşıdiğı VTirgubnnuşnr." Sarkı sözü krizi' Sezen Cumhur Önal-Haluk Levent karşı karşıya • Haluk Levent'in kendi şarkısını sahiplendiğini ve özûr bile dilemediğini iddia eden Sezen Cumhur Onal, "Bir özür dilemesi yeterdi" dedi. Istanbul Haber Servisi - Haluk Levent ile Sezea Cumhur Önal arasında yaşanan ve mahkemeük olan şarkı sözü sorunu sürüyor. Onal, Levent'i "Seni Andıkça" adtı şar- losırtın sözlerini çalmaklasuclar- ken Levent ise konunun kötü birtesadüfoldu- ğunu söyledi. Haluk Le- vent'in kendi şarkısını sahip- lendiğini ve özür bile dile- mediğini iddia eden Sezen Cumhur Önal, "Bir özür düe- mesi yetenfi" dedi. Levent'in, şarkı sözünü Arif TBkan'dan aldığtıu söyledi- ginı belirten Ö- nal, gündeme için bu şekilde davran- makla itharn edildiğini de ıfade etti. Onal, şarkı sö- zü ile ilgili bilirkişinin 18 milyarlık bedel tespit et- tıgıni ve mahkemeyi ka- Haiok Levent gehnek zanacağına inandığını söyledi. Şarkı sözünün, kardeşi tarafindan ArifTilkan ad- lı kişıden belge karşıiığı 275 milyon ödenerek aundığını ifade eden Le- vent ise belgele- rin mahkemede olduğunu, hata- nmkendisınden değil şarkının sözlerini kendi- sininmiş gibi satan Arif Tü- kan'dan kay- naklandığını belirtti. Levent kendisıni şu sözlerle savun- du: "Benim tek hataın^ sözlerin Sezen Cumhur Önalaaitoklu- ğnnubilmemek. Aynca şarkı Sa- ym Önal'ın söz- lerinden ibaret- mişgibiyaıısıtiflyocOysa, ildparagraftansoorasıve müzüder tamamen bana ait BflseydBn,şarkmın al- ona omın isminin yazıl- masuıdan böyük gurur duyanhm." 6 Aneke'nin onuru hîçe sayddı'ANKARA(CumhurhetBürosu)- îstanbulspor'un transfer ettiği, ancak HTV virüsü taşıdığının belirlenmesi- nin ardından sınır dışı edilmesi karar- laştınlan Nijeryalı futbolcu Aneke OkwudiBnın insanhk onurunun hi- çe sayıldığına işaret edildi. 5 gündur Istanbui Emniyet Mü- dürlüğü'nde gözaltında tutulan Ane- ke, kendisini yolcu olarak kabul ede- cek bir havayolu şirketı bulunursa sı- nır dışı edilecek tnsan haklan savu- nuculan ve uzmanlar ise Aneke'nin gözaltında tutulmasına ve sınır dışı edilmek istenmesine tepki gösteri- yorlar. Insan Haklan Derneği (İHD) Genel Başkanı Hüsnü Öndül Ane- ke'nin AIDS'li olması nedeniyle sı- nır dışı edilmek ıstenmesının insan haklanna aykın bir uygulama oldu- ğunu söyledi. Aneke'nin her şeyden önce hasta bir kişi olduğunu belirten Öndül. "Hasta olan insaıun yeri em- niyet değü, sağkk kurumudur. Mflft- yeti, mesleği ne otursa oisun, hasta bir insanaben seni istemhorum, suurdı- şı edivorum diyemezsiniz; tedavisi ile UgUenmekzorundasıntz. Savaşta,ya- rahdüşman bile obatedavisi >apthr'> dedi. Aneke'ye insan onuruna uygun muamele gösterilmediğini vurgula- yan Öndül, hastalık raporlannı açık- layanlan ve medyanın tutumunu da eleştirdi. Öndül, "Bu Idşmin iradesi dısmda med>a>a gösterihnesi sağhk durunıuna ilişkin raporlann bilgisi (faşmda acıktanması insan haklan ile hukuk devieti anla>ışı ifc Hasta ise bunu düm-a âleme bu has- tahğayakalanmış diye duyuramazsı- nız" diye konuştu. Ulusal AIDS Komısyonu Eylem Grubu Başkanı Dr. Muhtar Çokar da ABD'li basketbolcu Magk John- son'un HIV taşıyıcısı olmasına kar- şın kulüpte oynamaya devam etn'ği- nı anımsatarak Aneke'nin dışlanma- sını ve çalışma hakkının elinden alın- masını eleştirdi. "HlV'e yakalanan- lar cani ruhhı maıntar değft. Kendi durumunu bden insan herhakie bu- laşbrmak için uğraşmaz" dıyen Ço- kar şunlan söyledi: "YapıbnlarHrV'hıııasılbulaştığı- nı, ne şekilde tehdit oluşturduğunu bttmeden çeşhü önlem alma çabala- n. Hl V taşıvicılannı bu tür ıhtfama, damgalama cfavTanışlan hastahğm önlenmesini değil, yayıbnasmı koby- laştuiyor. HIV virüsü ile >-asa>-an in- sanlann işe, tedaviye, bakuna Ûıti>ac- lan var. Dtşlarsamz test >apnrmaya korkar, tedavi olamaz. başkalanna bulaşürmama>i öğrenemez. tnsanla- nn özgüıiükleri gerçekten toplum sağfağnıa bir tehdit oiuşturduldann- da kısıtlanmaİL HTV için böyle kısrt- faunalara gerek yok. Beledi>e otobn- sünebindiğinÜ77aman>unnntzdaki- nin HIV'K oiup ohnadığmı kaçnnız bifiyoruz? HI\ 'in yavılması cinsel yobdu-. Çahşma özgürlüğünun, se- yahat özgürlüğünun lasıdanıııası ge- rekmiyor. Toplum sağbğmı koruyaca- ğız diye bem Aneke'ye hem toptuma büyük zarar vçrn orjar." Geçen yıl 92 bin turist golfoynamak için Antalya 'ya geldi "*:" Id *-"'*-v tr^oî^ MDyarderlerin oyunu olarak biünengotf sponıııun, sadeceoyun karşıhğı olarak ödenen paralardan Türldye'nin sağladığı getir 7 milyon dolan buluyor. msmm Turizntdlergolfeyatırımı arttmyor BÜLENTECEVtT ANTALYA- Türkiye'de yeni gelişmekte olan golfturizminde 2000 yılında yüzde 40 artış bek- leniyor. "Milyarderler oyunu" olarak bilinen golf sporunun, sadece oyun karşıhğı olarak Tür- kiye'ye sağladığı gelir 7 milyon dolan buluyor. 4 ayn golf sahasımn bulunduğu Antalya'da, MNG Holding gece de kullanılabilecek ışıklan- dınlmış bir golf merkezi yapmak için çahşma- lara başladı. Golf turizminde her yıl müşteri sa- yısı artarken geçen yıl sadece Avrupa'dan 92 bin turistin golf oynamak için Antalya bölgesi- ne geldiği belirtiliyor. Internarional Golf Club'm Satış Müdürü İb- rahim Atar, 2000 yılmda hedefin yüzde 40'uk bır artış olduğunu belirterek "Akdeniz,GotfTu- rizmi'nde ahın çağuıı yaşıyor. Dünyaca ünlü sa- natçı, poHtikaa ve işadamlan, arük bizi tercih ediyor. Turizm Bakanhğı'nnı da, 2000'K yıDar için muhteşem bölgelerde yeni golf alanlan açj- yor olması turizm için se\indirici" dedi. Mılyarderlenn oyunu olarak bılmen golf spo- runun, sadece oyun karşıhğı olarak ödenen pa- ralardan Türkiye'nin sağladığı gelir 7 milyon dolan buluyor. Otelde konaklama ve ahşveriş- lerden bırakılan döviz miktannın ise bu rakamın çok çok üzerinde olduğu tahmın edüiyor. Işıklandınlmış golf alanı Dünyanın en büyük organizasyonlanndan Open Seniors Golf World 2000 elemelerinin, ev sahibi Belek'in dünyaya tanıtımmda golf spo- runun büyük katkı sağladığı vurgulandı. Akde- niz Bölgesi'ndeki önemli golf merkezleri ara- sında Belek'teki Gloria Golf Resort Hotel, No- bilis Gplf Resort Hotel, Tatbeach Golf Hotel ve National Golf Club gibi tesisler de yer ahyor. Antalya'nın Kundu bölgesindeki Topkapı Pa- lace Hotel'i yapan MNG Holding, bu bölgeye yeni bir golf alanı yapmak için çalışmalara baş- ladı. MNG Holding'in Yatınm Koordinatörü Ka- mil Kalaycı, Türkiye'de eksikliği hissedilen ve çok sıcak olan yaz aylannda, gece saatlerinde golfoynanabUmesini sağlayacak olan ışıklandn"- malı golf sahası yapacaklannı söyledi. Kalaycı, ışıklandırmah bir golf sahasının dünyada ilk ör- neğini yapmış olacaklannı belirterek şöyle ko- nuştu: "Antarya'da temmuz ve ağustos aylann- da hava sKakhğı nedeniyle golf oynanması ola- naksız. Bununiçinyapacağunız golfsahasını ışık- landırmayı düşünüyoruz. Elbette alanın tama- mı ışıklandırüma>acak. Oyunculann bulundu- ğu bölge otomatikolarakışıklandınlacak. Bu da insan sKakhğmaduyarhaletleriegerçekleştirüe- cek" denildi. Nükleer santrala karşı çevreci kişi ve kuruluşların başlattığı direniş sürüyor 6 Akkııyu santrah iliiüesi durdurukım9 İZMTR (Cumhuriyet Ege Büro- su) - Akkuyu ihalesine ikinci kez yürütmenin durdurulması istendi. Iskenderun Çevre Koruma Derneği, daha önce yapnklan başvurunun Adana 1. Idare Mahkemesi'nin ek- sik incelemesi nedeniyle reddedildı- ğini beürterek Danıştay 10. Daire- si'ne Akkuyu nükleer santralı ihale- si için ivedi yürütmenin durdurul- ması isteminde bulundu. Akkuyu'da yapumak istenen nük- leer santral ihalesinin iptali için çev- recüerin başlattığı direniş sürüyor. Korumacılar, daha önce yerel mah- kemenin eksik incelemesi nedeniy- le reddedilen Akkuyu nükleer sant- ral ihalesinde yürütmeyi durdurma karan verihnesi istemiyle Danıştay 10. Dairesi'ne başvurdular. Isken- derun Çevre Koruma Derneği, Çek- san Tarsus Çevre Koruma Kültür ve Sanat Merkezi Derneği ile Antakya • tskenderun Çevre Koruma Demeği, daha önce yaptıklan başvurunun Adana 1. Idare Mahkemesi'nin eksik incelemesi nedeniyle reddedildiğini belirterek Danıştay 10. Dairesi'ne Akkuyu nükleer santralı ihalesi için ivedi yürütmenin durdurulması isteminde bulundu. Çevre Koruma Derneği'nce TEAŞ vah idareıün savunmalanna aynen aleyhine yapılan başvuruda, sant- ralla ilgili herhangi bir ÇED raporu hazırlanmadığma ve ihalenin ardm- dan geri dönülemez bir sürece giri- leceğine dıkkat çekıldı. Kamu yaran, ülkenin geleceği ve çevre-toplum sağlığı açısından son derece önemli Akkuyu nükleer sant- ralı ihalesinin iptali istemlerinin, Adana 1. Idare Mahkemesi'nin ek- sik incelemesine dayandınldığının belirtildiği başvuru dilekçesinde, "Mahkeme, tamamen özel ve tek- nik bir bîlghi gerektiren ÇED süre- d konusunda herhangi bir araşnr- ma ve incelemeye girişmeksizin da- yervererekyanhş\esubjektif bir ka- rar vermiştir" denildi. Başvuru dilekçesinde ÇED rapo- runun. uygulama karan verihneden ve yatıninlar başlamadan hazırlan- ması gerektiği vurgulanarak bunok- tada önemli olanın, projenin çevre- ye olumsuz etkileri olması dunı- munda uygulanmaması olduğuna dikkat çekildi.Dilekçede, TEAŞ'ın ÇED sürecini, "birgünnasılobaab- nacak bir rapordan ibaret" olarak gördüğü savunularak şu görüşlere yer verildi: "Davahklare, 16.12.1994 günlü yazısı ile müşaviıük hbmeüe- ri İhaleSİ İle ÇED yah^maanda kul- bmlacak bilgilerin derleneceğini ta- rafimıza bfldinniştir. Şim<fide mah- kemeye müşavuük hizmederi ihale- si ile deıienen bilgüerm ÇED sfired için yeterti ohnadığuıı, bu nedenle inşaat ihalesinden sonra ÇED süre- cinin birkaç aydatamamlanacağı ta- ahhüdünü vennektedir. Idare, vur- dumduymazfak içindedir." Akkuyu'nun, Ecemiş fay hatunın yakınında olduğunun da vurgulan- dığı dilekçede, "Bu günlerde ihak sonuçlan açddanacaknr. Hükümet geridönüşü büyükmaddi yükünüü- lükler yaratacak sözieşmeİeri imza- layacaknr. Ihaleden sonra Akku- yu'nun santral için uygun olmadığj anlaşüırsa, ihaleyi kazanan şirketle- re cezai tazminatlar ödenecektir. Bu nedenkrie, dava konusu idari tşle- min yürütülmesinin durduruhnası- na dair karar verümesini arz ve ta- lep ederiz" DUZYAZI ORHAN BtRGtT Çdonaz Sokaktaki Parti Hizbulları vahşetinin ortaya çıkarılmaya başlan- ması bile, radikal Islamcı kesimde değişik yorum- lara yo\ açtı. Şimdi, bazı kimseler bu yoaımlara bakarak bir yol ayınmından söz ediyorlar. Bu "bazı kimseler'ın içinde aceleci davrananlar da var, kendileri ayni ke- simin yandaşı olduklan halde hızlı bir makyaj de- ğişikliğini zorunlu görenler de. Yol aynmının kaçınılmaz olduğu anlaşılıyor. Çün- kü siyasi geleceklerini, din ağııiıklı bir parti çatısı altında yürütmeye alışmış olanlar, "radikal Islam- cı" söylemlerle memleketi bölme istemlerinin ya da bu amaçtan yola çıkan örtülü-örtüsüz kuruluş- lann oluşturduğu terör örgütlerinin, dış halkalarda- ki sempatizan kitlelende yarattığı düş kınklığının ka- çınılmaz sonuçlannı görüyoriar. Büyük oylar alarak iktidara gelebilecek bir MSP, RP ya da FP'nin kanatlan altında, bu tür örgütle- rin daha özgür büyüyerek şeriata dönük amaca adım adım yaklaşmak isteyeceğini şimdi daha iyi anlıyoriar. Bu anlayış, bu kesimde politika yapanları da strateji oluşturanlan da oturup düşünmeye yönelt- ti. Bu yönelişin ilk sonuçlannın hızlı bir makyaj de- ğişikliğine gereksinme olduğunu da "Zaman" ga- zetesinde birkaç gün önce yayımlanan R. Tayyip Erdoğan ve Bülent Annç'la yapılmış söyleşiler or- taya koydu. Zaman gazetesinin Fethullahçılann sözcüsü ol- duğu biliniyor. Gazetede yayımlanan o söyleşile- re karşı ilk salvoyu başlatan "Atof'ten Abdurrah- man Dilipak ve arkadaşlannca yönetildiği de bi- liniyor, Dilipak'ın gazetecilik uğraşısından daha çok düşüncelenni sokak eylemlerine dönüştürme doğrultusundaki pratikleri de!.. Peki, "Şeriat devleti diyenleri ciddiye alamayız. Türkiye'deki din-devlet ilişkilerinin sağlıklı birya- pıya kavuşturabilmesinde tekçözüm laikliktir" de- diği bildirilen Tayyip Erdoğan, kendisini Istanbui Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı'ndan koparıp alacak ve on ay hapse mahkûm ettikten başka po- litika yapmama cezasıyla da mahkûm ettirecek tarihi Siirt konuşmasında "Referansımız Islamdır" diyen eski FP'li politikacı değil miydi?.. O Siirt konuşmasında, İBDA-C'nin fikir babası gördüğü Necip Fazıl Kısakürek'in "Büyük Doğu Universitesi" tezine göndermeler yapıldığını da anımsarsak Tayyip Bey'deki bu hızlı referans de- ğişimine kuşku ile bakanlara hak vermeyecek mi- yiz? Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi'nin mahkûmiyet karan üzerine Erdoğan'ın, FP Genel Merkezi'ne bütün illeri kapsayacak mitingler ya- pılmasını, Istanbul'da Boğaziçi Köprüsü'nü de araçlarla tıkayarak bütün bir gün boyunca trafiği felç etmeyi önerdiği, ama partiyi Balgat'tan yöne- ten Erbakan'ın bu öneriyi reddettiği, 30 Nisan 1998 tarihli Hürriyet'te yazıldı. Taraflann yalanla- madığı bu haberden on gün sonra Tayyip Bey, ga- zetecilere "FP'de sizin anladığınız anlamda de- mokrasiyok" derken elbette parti direksiyonunun yasaklanmış Erbakan'ın elinde olduğunu ima edi- yordu. , , 8 Mayıs 1998'de Erbakancılann kontrolündeki Milli Gazete, Erdoğan'ı, ABD'nin onayı ile hareket etmekle suçladı. Bu suçlamada, eski Istanbui Bü- yükşehir Belediye Başkanı'nın ABD'nin Ankara Büyükelçisi Abromovrtz ile görüştükten sonra meydanlara çıktığı ileri sürüldü. Bir gün sonra Er- doğan'ın, Milli Gazete'ye çevirdiği füzenin asıl he- defe yöneltilerek ateşlendiğini ortaya koyan açık- lamasında, "Yalancılar" deniliyordu. Siirt konuşmasında referansının Islam olduğu- nu söyleyen politikacı Erdoğan'ın, 9 Temmuz 1998 günü ziyaret ettiği Hürriyet gazetesinde "radikal değil, orta yolcu" olduğunu söylediği yazılıyordu. O ziyaret sırasında Erdoğan, belediye başkanı ola- rak elinin uzandığı lokallerde içki yasağı uygula- masınm nedeninin, halk sağlığını koruma amaçlı olduğunu söylüyor, doğum kontrolüne, milletinin yannını düşündüğü için karşı çıktığı açıklamasını getiriyordu. "Siyasal Islamda yol aynmı" tartışmasını başla- tan pazar günkü "Zaman" gazetesindeki söyleşi- ler aslında Fazilet Partisi yönetiminde başlamış hayli eski bir kavganın Hizbullah ve İBDA-C gibi şiddet örgütlerinin gerçek yüzlerinin ortaya çık- ması üzerine yasaklı liderin sözcüsü olarak suçüs- tü yakalanan Recai Kutan'la biriikte sonunda bü- tün bir Erbakan ekibini etkisiz duruma getirmeyi amaçlıyor. Diyelim ki mayıs kongresinde bu amaca ulaşıl- dı. Partinin görünen lideri kim olacak? Annç mı, Gül mü? Ya da bir başka FP li mi? O tarihte de siyaset yasağı sürdüğü için Erdo- ğan'ın adını bu sıralamaya almıyorum. Ama bu hızlı takıyye siyaseti, bana öyle geliyor ki son tar- tışmayı başlatan Fethullahçılar karargâhında ko- tanlıp olgunlaştınlmaktadır. FP'nin ilkbahardaki görünen lideri henüz isim- lendirilemiyor, ama sanınm müstakbel görünme- yen stratejist liderin silueti ortaya çıkmaya başlı- yor. Son günlerde olup bitenler, çıkmaz sokaktaki siyaset kavgasının, FP'yi bir yol aynmına götüre- cek biçimde gelişeceğini belirten ipuçlandır. Faks:0212 67707 62 E-Mail:orhan.birgrt(g do.net.tr. İtcıfycı ile hcMiakını krizi sürüyor İstanbul Haber Servisi - ltarya Sivil Havacılık Teş- kilatı'nın, THY'nin Mila- no'ya sefer yapan uçakla- nna Milano'daki Malpen- sa Havalimam'ndaki alt- yapısı tamamlanmamış 2 No'lu terminalden hızmet verme uygulamasını sür- dürmesı üzerine, Italyan havayolu şirketı "ABta- Ka ? 'nın yolculanna, bir sü- re önce kapatılan "C ter- minafi"nden çıkış yaptınl- dı. Ulaştımıa Bakanı Enis Öksöz'ün talimaüyla baş- latıldığı belirtilen uygula- manın sadece "ABtaKa" uçaklan için geçerli oldu- ğu açıklandı. ftalyan Alita- lia şirketinin dün, Atatürk Havaümanı'na gelen tari- feli uçağı, diğer yolculann çıkış yapacağı terminal- den 1 kilometre uzaklıkta- ki THY Teknik Bakım Merkezi önündeki 130 nu- marah park yerine çekildi. Pasaportlan polis tarafin- dan alınan, çoğunluğunu Türk ve Italyanlann oluş- turduğu yolcular, daha ön- ce genellikle Rus yolcula- nn giriş-çıkış yaptığı "C terminali"ne götürüldü. Daha sonra havalimanın- dan aynlan yolcular, ko- nuyla ilgili hiç kimsenin kendilerine bilgi vermedi- ğini söyleyerek "eziyet çektiklerini" belirttiler.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear