Catalog

-f ARALJK 2000 CUMA • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERİN DEVAMI TÜRKİYE Istambtrf PB 14 Sinop Edime PB 13 Samsun PB 15 Adana PB 20 Y 16 Mersin PB 20 Kocaelı PB 16 Trabzon Y ri Dıyarfaakır PB 13 ganakkale PB 14 Giresun Y 17 Şanlıurfa PB 14 lkmır = ~B 18 Ankara B 12 Mardın PB 13 Manrfsa Aydtın B 17 Eskışehır B 12 Sıırt PB 12 B 18 Konya B 12 Hakkân K Denizlı B 15 Sıvas PB 10 Van Zlonguldak PB 14 Antalya B 20 Kars t r ^ Parçalı bulutlu Yurdun kuzey ve doğu kesmlen parçalı yer yer çok bulutlu, Orta Karadenız kıyılan, Do- ğu Karaöena ıle Doğu Anadolu'nun doğusu, yağmur yer yer sağa- nak, Doğu Anado- lu'nundoğusu karia ka- nşık yağmur ve kar ya- ğ^lı, dığeryerleraz bu- lutlu geçecek. Hava sı- caklığında önemlı txr değışıktik olmayacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn K K Y Y Y << Y 4 4 7 15 12 16 18 11 Berlin Y 12 Moskova Budapeşte Madrid Y 10 Aşkabat K Y 16 Astana Vıyana Belgrad PB 10 Taşkent B 10 Bakû Sofya Roma B 9 Bişkek Atina Bişk B 17 Tiflis B 17 Kahire Münih Y 12 Zürih B 7 Şam B 20 . Sıstı f~\ Bulutlu k Çok bulutlu fc Yağmurlu ^ ^ A * Suluk» k Gok gurûttuU CUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK H Baştarafi 1. Sayfada katrilyon sürdü-Borsada düşüş zar zor durdurul- du-Çiller'e göre Hazine'de 1.5 haftalık rezerv kal- d ı-Son gün bir milyar dolar daha dışanya kaçtı-An- kara Sanayi Odası Başkanı Zafer Çağlayan, eko- nomiyi zor günlerin beklediğini söyledi. Bu saptamalara karşı Başbakan Ecevft'le yüksek bürokratlar ağız birlıği ettiler ve: Ekonominın tıkınnda gittığini ilan buyurdulaıi Banka temsilcılenyle Tstanbul'da bir araya gelen Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel'e göre, buna- lımdan çıkmanın yolu yenı önlemler almaktan geç- miyor. Başkana göre, "önlem sistemde". Oysa, hükümet başkanı ekonomiyle ilgili "yeni önlemler alınacağını" dün Bakanlar Kurulu toplan- tısından önce duyurdu. Bürokrat yok diyedursun; önlem, önlem üstüne! Döviz rezervimizin sağlamlığı, yetennce Türk U- rası'nın variığıyfa övünen Merkez Bankası Başkanı Erçel arkasını döner dönmez, Hazıne Musteşan Sel- çuk Demiralp'ten de al sana önlemli bir açıklama: "Acilen 1 milyar dolar gelıyoooor!" Günümüze, müsteşarlarmodası egemen ya; De- miralp de "400 milyon dolaıiık mali sektör kredisi- nin birinci dilimi ile IMF'nin 600 milyon dolarfık 3. ve 4. diliminiaralık başında çekeceğiz" diyor. Piyasadaki iniş çıkışlardan, yüksek ekonomi bü- rokratlannın önceyalanlayan, sonra "yeni dolarmüj- delerini" içeren demeçlennın ardından Fınansal Fo- rum gazetesının büyük manşetine buyurunuz: "Ateşı IMF söndürecek!" Gazete, "hükümetin mali pıyasalardaki yangını söndürmek için IMF'den özel kredi sağlama peşi- ne dûştüğünû" yazıyor. Yanrtsızlık Yolsuzluk, hırsızlık, üçkâğıtçılık, devleti soyan ha- yali faturalaria ihracat, orman lüpleme olaylan her ya- nı sarmış. Cavit Çağlar ve Kamuran Çörtük'ten sonra; "ai- le fotoğrafındaki" ünlü isimlerin sonuncusu kayın- ço Ali Şener'ın adı da "orman arazisi vurgununa" kanştı. Beş milyara alınan ama 10 trilyona satılabiten "ufa- cık tefecik" bir arazi olayı! Eski Cumhurbaşkanı Demirel, efrad-ı aile ile ılgi- li kimi parasal olaylar basına yansıdığı zaman; "su- çun şahsiliğınden" söz eder ve... ABD dönüşü kayınço vakasından sonra verdiği demeçte, "Benimyüzümden kendilerine (efrad-ı ai- leye) menfaat sağlandığını bu zamana kadar kimse iddia etmedi" dedi. Taha Kıvanç; 23 Kasım 2000 günü yayımladtğtr» "Bayındır'a yürek mi dayanır?" başlıklı yazıda Sü- leyman Demirel-Kamuran Çörtük ilişkilerinın dunü- nü ve bugününü uzun uzadıya anlatıyor. Çarpıcı içe- rikli yazının bir paragrafında şunlan yazıyor: "Oysa, Sûleyman Demirel Çankaya Köşkü'nde otunırken, o herzamanki sevecen yaklaşımı, uzlaş- macı tavn ve sürekli formûl üreten zekâsıyla sorun- lan kolayca çözebiliyordu. Pakistan'da (tabii Çör- tük'ün)yatınmlarparastzlıkyüzünden askıya mı alın- dı, Sûleyman Bey devreyegiriyor, Eximbank ile kre- di açılmasını sağlıyor. (Bir ara Çörtük'ün yatınmla- nnı iptal eden) Benazir Butto 'ya itıraz kapısı bırak- mıyordu. Romanya'nın eski cumhurbaşkanı, Demi- rel'in ani bir ziyaretine denk düşen bir ihalenin so- nucunu, Türk gazeteciler önûnde 'Ihaleyi Cumhur- başkanınızın arzusuna uygun bıçımde tamamladık' diye ilan ederken hayranlığını gizlememişti." Ne ki; yazının yayımından 9 gün sonra, eski Cum- hurbaşkanı'nın basına 30 Kasım 2000'de yansryan demecindeki "Benim yüzümden kendilerine men- faat sağlandığını bu zamana kadar kımse iddia et- medi" ifadesi böylece boşlukta ve hatta yanrtsız kal- mıyor mu? Yoksa, ömeklemeli ılişkjlere eski Cumhurbaşkanı yanıt mı bulamıyor ya da yanrt vermek mi ıstemiyor? Okuyucu sorulan nasıl yanıtlar, bilemiyorum. Hayat duracakI Baştarafi 1. Sayfada yona kadar götürecek.) - Vapur seferleri yapd- mayacak. - Havayollannda ula- şun kısmen duracak. - Acil dışındaki sağhk hizmetieri veriimeyecek. - Enerji sektöründeki anzalar onanlmayacak. - Vergi daireleri çahş- mayacak. Türkiye genelinde ger- çekleştirilecek eyleme E- mek Platformu'na üye aşağıdaki örgütler katılı- yor: -DÎSK - Hak-tş -KESK - Türk-Iş - Türkiye Kamu-Sen - Memur-Sen - Meslek odalan - Sivil toplum örgütle- ri Emekçilerin istemleri arasında, "kamu çanşan- laruun maaşlannın arttj- nlması,iş güvencesi yasa- sının çıkanlmaı, zorunlu tasarruf fonunda biriken paralann nakden öden- mesi,ksunuçahşanlarmııı grevli, toplusözleşmeli sendikal haîdanna iÛşkin yasamn çıkanlmasu özel- leştirmelerin ve taşeron- laşbrmanındurdunılma- a" yer alıyor. Emekçflerin istemleri Emek Platformu'nu oluşturan 15 örgûtün bu- gûn gerçekleştireceği iş bırakma eyleminin ana talepleri şu şekilde sıra- lanıyor: - Kamu çalışanlanna grevli toplusözleşmeli sendika hakkmın sağlan- ması. - Kamu çalışanlannın ûcretlerirıin yeterlı dü- zeyde arttınlması. - tş Güvencesı Yasa Tasansı'nın daha fazla geciktirilmeden yasalaş- ünlması. Özelleştirmelerin durduxulması, taşeron- laştırmaya son verilmesi. - Asgari ücretin çağdaş yaşama yetecek düzeyde arttınlması. - Kaçak çalışma ve ya- bancı kaçak ışçiliğin ön- lenmesi. - Kamu çalışanlanna uygulanan baskılara son verilmesi. - Zorunlu Tasarruf Fo- nu'nda biriken ana para ve nemalann derhal nak- den ve defaten ödenme- si. - SSK ve memur emeklilerinin aylıklan- nın günün şartlanna uy- gun duruma getirilmesi. Çiller: Ekononüde durum çok vahim ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - DYP Genel Başkanı Tansu ÇiHer, ödemelerdengesınden kay- naklanan ekonomik bunalımda Merkez Bankası'nın (MB) kulla- nabileceği serbest döviz rezervi- nin 2-3 milyar dolara geriledigini iddia ettı. Çiller,"Merkez Banka- a'nınetinde 15-16 mihar dolar ol- duğu doğru değiL Yürtdışındaki Türk işçilerin paralanndân olu- şan dresten hesapbn MerkezBan- kası'nındeğfl. MerkezBankaa an- cakbirkaç gün daha böyte birtero- poyla başa çıkabitir. Durum çok vahim" dedi. Çiller, dün gece ani olarak TBMM'de basın toplantısı yapacaguıı açıkladı. Piyasalarda- ki gelışmeler, Başbakan Biilent Ecevit'in açıkladiğı önlemler ve MB'nuı son genelgesını degerlen- diren Çiller ana hatlanyla şunlan söyledi: - Sayın Ecevit'in yaklaşımı me- TBMM'de Merve Kavakçı gerilimi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-TBMM Ge- nel Kurulu çalışmalannda muhalefetin engelle- me olanaklannı sınırlayan ve başörtüsü yasağı öngören içtüzük değişikliği görûşmeleri gerilim- li geçiyor. 51 maddelik içtüzük değişikliği önerisinin gö- rüşmelenne dûn başlandı. tçtüzük değişikliğinde "MiDetvekilleri TBMMçafaşmalanna başlanaçdc katüuiar" hükmünûn getırümesı öngörûlüyor. FP milletvekilleri, genel kurula türbanla geldi- ği için ant ıçemeyen ve ABD yurttaşı olduğu için Türk yurttaşhğından çıkanlan Merve Kavakçı'run durumunu görüşmelerde sık sık gündeme getır- di. FP Adana Millervekılı Yakup Bodak'ın kürsü- de "Hukuku çığnedmiz" demesi üzerine DSP sı- ralanndan T ü r k vatandaşı olarak gebm buraya, Amerikan uşakJannm burada yeri yok" diye iti- razlar yükseldi. Bu sırada söz lıaklu dolan Budak, elektronik sistemle mikrofonun açılması için baş- kanlık makamına baktı. Oturumuyöneten DSP'li başkanvekilı Aii Dıksoy'un "Başkanhğa gayri ah- laki bakışlardan vazgeçin. Başkanhk makamma sayguuz obun" diye uyanda bulunması, gerilime neden oldu. Oturdugu yerden fırlayan FP Trab- zon Mılletvekih Şeref Malkoç "Sözünüzü geri ahn. Ne demek gayri ahlakT diye tepki gösterir- ken FP milletveküleri de elleriyle sıralara vura- rak tempo tuttu. Iiıksoy'un "Yok ya, yok ya! Sen yerine otur, yerine otur" sözlerini defalarca tek- rarlamasına karşılık Malkoç "Yok ya, diyemezsi- niz. Oturduğumuz yer Kasımpaşa kahvehanesi değfl, Yüce Medis orası" dedi. Yakup Budak'm "Gayri ahlaki ifadesini fthgnpı aynen iade edi- yorHmw diyerek kürsüden aynlması ve Mal- koç'un salonu terk etmesiyle geriüm durduruldu. seleyi küçümsüyor. Cumhuriyet tanhinde görülmemiş açıklarla karşı karşıyayız. Döviz tevdiat he- saplannın da çekileceği konuşul- makta. Bu dövizi bankalardan is- teyebilir halk. Bu, çok daha ciddi meselelere gebe bırakır Türla- ye'yi. - Gelecek aylarda petrol zam- mının yüzde 15-20 olması bek- lenmekte. Bir hafta içinde MB'den 6.1 milyar dolar çekildi. Kur politikasımn arhk enflasyon- dan tamamen koptuğu gözlemiy- le karşı karşıyayız. MB 'nin genel- gesi ihtiyacı karşılayacak durum- da değil. Genelge, net ıç varlıkla- ra yeni bir sınır getirmekte, "Ben artik sadece döviz getirirsen sana TL vereceğün" demekte. Mesele zaten dövıze talepten kaynaklan- makta. Bu durumda "Ben devaiü- asyon yapmadıın'' demek müm- kün değil. Bu, füli devalüasyon- dur. - Meydanlann daha da hareket- lenmesı kaçınjlmaz birhale geldi. - Bankacılık kesimı rahatsız, güven unsuru kayboldu. Türkiye ekonomisi bu krizde bir iki hafta daha devam edebilir. Çahşanlar yıırt genelinde iş bırakıyor • Baştarafi 1. Sayfada be önunde toplanarak mi- tmgın yapılacağı Kızılay Meydaru'na doğru yürü- yüşe geçecekler. Türk-lş ve Hak-Iş'e bağlı işçiler ile Türkiye Kamu-Sen'e bağh memurlar saat 11.00'de Kızılay Meyda- nı'nda olacaklar. Emek Platformu dönem sözcü- sü ve Memur-Sen Genel Başkanı Fatih Uğur- lu'nun Kızüay'da yapaca- "ğı basın açıklamasının ar- dından. platfonn başkan- lan ve üyeleri, TBMM'ye yürüyerek çalışanlann ve emeklilenn sorunlanna ilışkın dılekçeyı TBMM Başkanı Ömertzgi'ye ve- recekler. Ankara'daki toplantıya Türk-Iş Genel Başkanı Bayram Meral, Hak-tş Genel Başkanı Safim Us- hı ile diğer platfonn baş- kanlan katılacak. DİSK Genel Başkanı Sülevman Çelebi ve KESK Genel Başkanı Sıyamî Erdem ise tstanbul'daki mitinge kaüjacak. • -y. - • . Kamu Emekçileri Sen- dflcalan Konfederasyonu (KESK) Genel Başkanı Sıyami Erdem, "1 Arahk tş Bırakma Eylemi"nı, hükümetin, Emek Plat- formu'nun yüzde 10'luk zamma ve iş güvencesini tehdit eden yasa tasansı- na karşı bir aydır Türkiye çapında düzenlediği ey- lemlere duyarsız kahnası nedeniyle yaptıklannı be- lirtti. KESK Genel Baş- kanı Siyami Erdem, kon- federasyonun Taksim'de- ki merkezinde "1 Arahk işBn-akmaEyienır ile il- gili basın toplantısı dü- zenledi. Erdem, kamu ça- lışanlan ve emekçiler açı- smdan mutlu ve umutlu günler yaşadıklannı söy- leyerek " tş bırakma eyle- mimize, kitiesel tepkunl- ze, öfke seümize hükümet sessizkahrsa e> lemlerimi- ze devam edeceğiz. Hede- fimiz, hükümetin siyasi ömrünü kısaltmak ola- cakür" dedi. Eğitim, sağ- lık, ulaşım gibi kamu hiz- metlerinın bir gün için ya- pılmayacağını ifade eden Erdem, "Bu nedenle do- ğacak sıkuıtuun nedeni, iş bırakanlar değfl, hükü- mertir. Örgüöü, örgütsüz tüm çabşanlan evkmimi- ze destek vermeye çağın- yonız" diye konuştu. Erdem, ış bırakma eyle- minin "kitiesel bir onur mücadeksi,hakszzhğabo- yun eğmeme ırjgulamaa" olduğunu ifade ettı. Emek Platformu Dö- nem Sözcüsü Memur Sendıkalan Konfederas- yonu tstanbul tl Başkanı Nasuh Ozdemir ve plat- form üyeleri de, Galata- saray Lisesi'nin önünden Taksım'e doğru yürüye- rek 1 Arahk iş bırakma eylemi ile ilgili bildiri ve karanfil dağıttılar. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada bunu" Türkçeleştirerek ve bu köşenin diline çevi- rerekaktaralım... Sayın Başbakan, öncelikle sizi, oluştunnuş olduğunuz yeni yöne- tim anlayışından dolayı kutlamak isterim. Koalis- yonu oluşturan üç partinin liderierinin bir araya gel- mesi ve karariı kararlar alması Türkiye'nin gelece- ğine olan umudumuzu arttırmaktadır. Üç liderin gerekli kararlan aldıktan sonra, Bakanlar Kuru- lu'nun alınmış olan bu kararlan almış olması, eşi bulunmaz bir uyumun, anlayışın, ortakJığın göster- gesrdir. Bu modelin patentini alıp, ihracına girişirseniz önemli bir döviz girdisi sağlamanız içten bile de- ğildir. Bir hayranlığımı daha belirtmeme izin veriniz; toplumsal yanı çok ağır olan ekonomi programın- da toplumu yok saymânızın yüceliğini sözcüklere dökmekte zorianıyorum. On bınlerce kışi sesini duyurmak için bağınyor, iş bırakıyor, başkentin ana caddelerini doiduruyor, ama siz hiç etkilenmiyor- sunuz. Zaten biz de dış etkilerden anndınlmış prog- ram diye buna diyoruz. KoaJisyonun kendi içindeki uyumuna ayn bir pa- ragraf ayıımak isterim. Ulaştırma Bakanı Tele- kom'u peşkeş çektirmem, diyor, özelleştirme ba- kanı saçmalamamasını söylüyor. ÇaJışma Bakanı özel emeklılığin daha da teşvik edilmesi için hazır- lıkyapıyor, Maliye Bakanı olmaz, diyor. Bu kanşık- lık dengesinin de özel bir formülü olsa gerek. Bu durumda hükümet, kamuoyunun gözünde her türlü bakana sahip görünüyor; peşkeş çektir- mem diyen var, bir an önce satacağım dıyen var... Sosyal güvenliğin yerinı özel güvenlik aJacak diyen var, dur biraz bekleyelım dıyen var... Aman bu uyu- mu bozmayın, yoksa istıkrar da bozulmuş olur... Hükümet üyesi bakanlann birbirine karşı yaptı- ğı muhalefet, muhalefet partilerinden gelmiyor. Bu da aynca alt çizilmesi gereKen bir konu. Bizim en- dişemiz, bir muhalefet partisinin çıkıp, toplumsal dalgalanmanın önüne geçmesı ve işimızi güçleş- tirmesiydi. Böyle bir partinin olmaması ne güzel. Eskiden memur eylemi olduğunda, milletvekilleri de buna omuz verir, toplu bir ses yükselirdı. Çok şükür, Meclis'le toplumun arası açık... Açıklık po- litikası da budur zaten... 'Biz yazalım, siz söyieyin' Telekom'un satışına arîcak büyük bir krizden sonra karar vereceğinizi bildiğimiz için son çalkan- tnın ardından bu adımı atacağınızdan eminiz. Za- manla biz de çok iyi anlıyoruz ki, Türk'ün akJına ya kaçarken geliyor ya seçerken. önümüzde seçim de olmadığına göre, hertürlü karan almaya devam edebilinz. Telekom'un blok satışını yaparken, yönetim ağır- lığını stratejik ortağa vereceğinizden eminiz. Aksi halde bu satış, bir bloka yaramaz... Toplumsal hafızanın zayrf olması bir başka zen- ginliğimiz. Böylece bir programı uygulamaya baş- larken verilen sözler, zamanla unutuluyor. SözJerin dışında karar almak gerektığınde, herhangı bir güç- lükle karşılaşılmıyor. örneğın; borsanın çöküşü, faizlenn yükselişiyle başlayan sıcak paranın kaçış sürecinde Türkiye'den 5 milyar dolara yakın para çıktı. Oysa 1999 sonunda programa başlarken, 2000 yılı sonunda 10-15 milyar dolann yurtdışjn- dan Türkiye'ye geleceği söylenmişti. Para gelme- diği gibi tersi oluyor, ama hiç soran yok, ne güzel! Türkiye'yi tanırken en çok Nasrettin Hoca'-dan etkilendim. örneğin, eşeğini kaybedıp sonra bu- lunca sevinmesi... Ekonomiyi de böyle yönetebi- liriz. insanlan daha kötü koşullara hazıriayıp, ön- görülenden az zarara uğrayınca sevindiririz! Sonuç olarak, ekonominin içinde bulunduğu du- rum vahim olsa da, iyiye gitme belirtilerinin filiz vermeye başlayacağına ilişkin iyimser bir havayı sezme olasılığımın bulunduğunu vurgulamak iste- rim. Bu tümcemin ekonomiyi hemen rahatlataca- ğına inanryorum. Bundan böyle kararlan hep bu şekilde alalım; biz size mektup yazalım, siz de kendi görüşünüzmüş gibi uygulayın. Paket dolu yönetimler diler, kararlar sunanm... Sargılanmızla... balbay@cumhuriyetcom.tr Sefalet ücretine protesto tstanbul Haber Servisi - öğretim Elemanlan Sen- dikası (ÖES), aldıkları üc- retlerle yoksulluk suunnın altında yaşadıklannı, bu ücret politikası nedeniyle üniversitelerin kan kaybet- tiğini belirterek "Gençbe- yinler,ünhcrsitedekabpbi- fim insanı obnak yerine pi- yasayı tercih edivoriar, pek çok meslektaşunız vakn* üniversitelerine ya da özel sektöre yönelryor. KoşuOar oe ohırsa oisun, kamu üni- versiteierinden aynlmaya- cak, bihmi ve aydınlanma- yı savunacak, özerk ve de- mokratikünrversite müca- delesi vereceğiz'" dedıler. ÖES, Üniversite Öğre- tim Üyeleri Denıeği, Eği- tim-Sen, Araşnrma Görev- lileri Derneği, KESK, ts- tanbul Tabıp Odası, üni- versitelerin idari personeli, öğrenciler ve Atatürkçü Düşünce Kulüpleri Fede- rasyonu'nca desteklenen "sefalet ücretini protesto eylenıir> tstanbul Üniversi- tesi (tÜ) bahçesinde ger- çekleşti. tÜ Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroghı, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Nur Serter ve ÎÜ Yö- netim Kuruluüyelerinin de kanlarak destek verdiği ey- lemde konuşan ÖES Genel Başkanı Doç. Dr. Hayri Kozanoğlu, öğretim ele- manlannın, meslekiennın gereklenni yenne getire- mediklerini vurgulayarak "Alçak ücreüerie yüksek öğretim yapüabiür mi, nite- KkB bifim üretimi gerçek- leştirflebihr mi" diye sor- du. Kozanoğlu koşullann ve sistemin tercihlerinin, kendilerini paralı vakıf üniversitelerine, büyük şir- ketlere, bankalara, öğretim üyesme yakışmayan ticari faaliyetlere ya da üniversi- te fonlanndan çay alma karşıhğında YOK'e ve rektörlere itaat etmeye zor- ladığını belirttı Eyleme katılan öğretim elemanlan "Eğtömde özeUeştirmeje havır". "Dinden,devlettenu sermayeden bağunsız üni- versite'', ^Sefalet ücretine ha>ir", "Özerk demokra- tik ünhersite". ^Gençüği- miz YÖK oldu, ge)eceğimiz bifimoJsun''. "Çetelerede- ğü, eğitime bütçe" yazılı pankartlar taşıdılar.