14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 3 EKİM 2000 SALI HABERLERİN DEVAMI GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK H Baştarafı 1. Sayfada Taze örnek, CHP. 1960'lardan beri siyaset sahne- sinde küçük büyük roller üstlenen Deniz Baykal, "vazgeçilmez" srfatına layık bir dönüş yaparak par- tinin başına oturdu. Styasal açıdan hiçbir başanda imzası olmadığı hal- de; güzel konuştuğundan, güzel giyindiğinden, gü- zel yüzü ve saçlan olduğundan mı nedir, elbet bilin- mez. Değiştiğini öne sürerek CHP Genel Başkanlığrnı yi- ne kaptı. Oysa Baykal'da en ufak değişiklik yok! Ko- nuşma üslubu yine hırçın ve saldırgan. Siyasal, eko- nomik ve sosyal açıdan yeni görüşlerden yoksun. Herzaman olduğu gibi, "parti yönetiminde birteş- tirici" olmayı vaat ediyor. Merak ediyor insan: Parti- de barıştan, birlikten söz ederken en azından AJtan Oymen'e listesinde yer almayı önerdi mi acaba? Öymen öneriye sıcak bakmamış olsa bile; hizip hastalığını ortadan kaldırma iddiasında olan bir kişi- nin başta Altan Öymen, hizip başlan diye anılan Öte- ki isimleri PM'ye almakta ısrarcı olması gerekmez miydi? Gerekirdi ama, böyle bir hareket Baykal'ın kimlik kartına yaraşmayacak çağdaş bir girişim olurdu. Bizde "siyasal alanda 'adam' yetişmesine olanak sağlanmadığı" savlan bugüne özgü değil. Demokra- siye geçtiğimiz günden beri ikide bir öne sürülür. Örneğin Ismet Paşa. Çevresinde yer alanlann yükselmesine engel olma- dığı gibi, tam tersine, yetişmelerine öncülük edecek biröğretmengibiydi.. , Örneğin Bülent Ecevit; uzun zaman birlikte oldu- ğu Inönü'nün siyasal derslerinden en fazla yararian- mış olması gereken bir siyaset adamı. Bir başka -eski Cumhurbaşkanı Demirel'in zaman zaman söylediği görüş- askeri darbelerin siyaset ada- mı yetişmesini engellediğine dayanıyor. Şu ya da bu neden... Ortada bir gerçek var: Ulus- lararası iş dünyasında "lider yönetici" yetiştirmekte Jıayli önde olan Türkiye: .f Siyaset adamı çıkaramıyor, yetiştiremiyor. , Kırk yıllık isimleri ısıtıp ısıtıp baştacı ediyor. Kimi öyle, kimi böyle ', Devlet yönetimindeki incelikten yoksun oluşumu- ,zu dışarıya yansıtan saptamalan iç açıcı bulmak ola- naklı mı? Hayır! Çankaya-Hükümet krızini ele aian Reuters ^haberajansı yazan Ralph Boulton, "Ecevit'in tavn"nı ^irdeleyen Batılı bir diplomatın görüşünü şöyle yazdı: "Ecevit'in tavn, yenilgiyi kabullenememe üzerine kurulu eski bir lidertik şeklidir. Ecevit, açıkça paria- mentonun onayını gerektiren konularda baskı yap- maya çalıştı". Kabul edelim ki Ecevit'in tavn eski bir liderlik şek- lidir. Peki ama, günümüzdeki yetersiz siyasetçilere bakarak Ecevit'in "yeni siyasetçi yetişmesini engel- lediğini" varsayabilir miyiz? Siyaset dünyamız; var olduğu söylenen, aslında sık sık var olmadığını duyumsadığımız hoşgörü yoksu- nu. Ecevit gibi geçmişi bilinen bir siyasetçi bile bu- gün -Reuters'teki eleştirisel yazıda- iki kararname olayından sonra "Türk siyasetinde herzaman oldu- ğu gibi, emiriehnin sorgulanmasına alışık değil" di- ye kınanıyor. Başbakan'ın 5+5'ten bu yana sergilediği olumsuz çizgiyi yabancı gözüyle Reuters açık bir dille: "Devrin değiştiğini hesaba katmamanın getirdiği biryanlış hesap" diye ortaya koyuyor. Gözlemler kimi sonuçları akla getiriyor. ömeğin, kimisi devlet yönetiminde siyaseten geç- mişte kalıyor. ömeğin, kimisi devlet yönetiminde siyasetin zorun- lu olduğuna inanmıyor. Bir hayuhuydur gidiyor. ABD Başkanı Clinton kaygısını Sezer'e iletti WASHEVGTON(AA)- Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, ABD Baş- kanı Bill Clinton' ı telefon- la arayarak ABD Temsil- ciler Meclisi Uluslararası Üişkiler Komitesi günde- minde bulunan sözde Er- meni soykınmı tasansı ile ilgili gelişmelerden Tür- kiye'nin duyduğu kaygıyı iletti. Bill Clinton da Sezer'e Ermeni tasansına karşı olduğunu açıkladı. Clinton, Sezer'in tasa- ndan dolayı duyduğu kaygıyı paylaştığını be- lirtti. Clinton, önceki bü- tün ilgili ABD yönetim- lerinin olduğu gibi, kendi yönetiminin de tasanya karşı çıktığını vurguladı. Clinton, telefon görüşme- süıde bu konunun millet- vekillerinin değil, tarihçi- lere ait bir konu olduğunu da söyledi. T.C. ANKARA 22. İCRA DAİRESİ'NDEN GAYRİMENKIILÜN AÇIK ATTIRMA tLANI Dosya No. 1999 60 Talımat Satılmasına karar verilen gayrimenkulûn cinsi. kıvmeti, adedi, evsafı: Ankara, Yenımahalle ılçesı. Özgür mahaJlesınde 137. sokak 29 kapı numaralı tripleks evuı bulunduğu yere rastlayan ve ımann 14882 ada 3 parselinı teşkil eden 600 m2 miktanndakı ana gayrimenkulûn 120 600 arsa paylı. kayden 3 numaralı. bod- rum, zemın ve normal kattan müteşekkıl 150 m2 kuJlanım aJanlı mesken vasıflı taşınmaz. bir borç nedenıv le açık arttırma suretıyle satılacaktır Geniş evsafı dosyada me\ cut bılirkişı raporunda açık- lanmıştır Takdir edilen kıvmeti: 16.000.000.000.- TL. yüzde 1 KDV alı- cıya aıttır Satışşartlan: 1- Satış. 21 11.2000 gûnü saat 14.40tan 14.50'ye kadar Adlı>e Mezat Salonu'nda açık arttırma suretıyle yapılacak- tır. Bu arttımıada tahmin edılen kıymetın yüzde 75'inı ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakJan mecmuunu ve satış masraflannı geçmek şartı ıle ıhale olunur Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa, en çok arttı- ranın taahhüdü bakı kalmak şartıyla 01.12.2000 günü aynı yer ve aynı saatte ıkıncı arttırmaya çıkanlacaktır Bu arttırmada da bu mıktar elde edılememışse gaynmenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak ûzere arttırma ilanmda göstenlen müddet sonunda en çok arttırana ıhale edilecektir. Şu kadar kı arttırma bedelımn malın tahmin edilen kıymetının yüzde 40'mı bulması ve satış isteyenin alacagma rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çe\ ırme ve paylaştırma masraflannı gecmesı lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebı düşecektir. 2- Arttırmaya ıştırak edeceklenn, tahmin edilen kıymetin yüzde 20'sı nıspetınde pey akçesi % eya bu mıktar kadar millı bir bankanın temınat mektubunu vermelen lazımdır. Satış. peşın para ıledır. alı- cı istediğinde 20 günü geçmemek üzere mehıl \ erilebılu-. Tellalıye resmi. ihale pulu. tapu harç ve masraflan alıcıya aıttir. Bınkmış vergıler satış bedelınden ödenir. 3- tpotek sahıbı alacaklılarla dığer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzenndekı haklannı, hususıyle faiz \ e masrafa dair olan iddıalan- nı dayanagı belgelen ıle on beş gün ıçınde dairemıze bildırmelen lazımdır. Aksı takdırde haklan tapu sıcılı ile sabit olmadıkça pay- laşmadan hariç bırakılacaklardır 4- thaleye katılıp daha sonra ıhale bedelini yatırmamak suretıy- le ihalenın feshıne sebep olan tüm alıcılar ve kefillen, tekJıf ettık- len bedel ıle son ıhale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlar- dan ve aynca temerrüt faızınden müteselsilen mesul olacaklardır thale farİcı ve temerrüt faizı aynca hükme hacet kalmaksızm daıre- mızce tahsıl olunacak, bu fark, varsa öncelıkle tenıinat bedelınden alınacaktır. 5- Şartname, ılan tanhinden itibaren herkesin görebılmesı ıçın daırede açık olup masrafi venldıği takdırde isteyen alıcıya bir örne- ğı göndenlebılır. 6- Satışa ıştırak edenlenn şartnameyi görmüş ve münderecatı- nı kabul etmış sa>ılacaklan. başkaca bilgi almak ısteyenlerin 1999 60 Tal. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğumüze başvur- malan ılan olunur. 22.09 2000 (*) Ilgılıler tabınne ırtıfak hakkı sahıplen de dahıldır. Basın: 54108 Batık, IMF kredisi kadarANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Ege- bank'ın 24 eski yöneticisi hakkında açılan 642 trilyon liralık alacak davası, bankanın içinin 1 milyar 180 milyon dolar boşaluldığını ortaya koydu. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) devredilen 5 bankadanyalnızca bir ta- nesinin içinin boşaltılmasına göz yumulması sonucunda 1 milyar 180 milyon dolar zaran devlet üstlenirken Türkiye, Uluslararası Para Fonu'ndan (IMF) 3 yılda gelecek 4 milyar do- lara bile ulaşmayan kredi ıçın ber türlü koşulu yerine getiriyor. Bu kredinin geciken 300 mil- yon dolarlık dilimi için devletin üst düzeyinde "dddi suçlamalar" yapıhyor. Bazı bankalann içlerinin boşaltıldjğına ve mali durumlannın kötü olduğuna ilişkin piya- salarda bir yılı aşkın zamandır sûren söylenti- lerin ardından 5 bankaya el konulması devle- ti büyük zarara uğratö. Egebank'la ilgili mu- rakıplann hazırladıklan raporlann gereğinin yerine getirilmediği ortaya çıktı. Devlet Baka- nı RecepÖnaL şubat ayında, DYP Tunceli Mil- letvekili Kamer Genç'in soru önergesi üzeri- ne, el konulan 5 bankanın hâkim hissedarlan- na kullandırdığı kredileri şöyle açıklamıştı: "Yiırtbank (Ali Balkaner): 321 trilyon Hra. Sümerbank (Hayyam Garipoğlu): 61 trilyon 186mihîirlira.Egebank(ŞevketDemireI, Yah- yaMuratDemirel): 186 trüyon 493 milyar Kra. Yaşarbank (Selçuk Yaşar): 40 trilyon Bra. Es- bank(Yavuz Zeytinoğlu): 189 trifyon Kra." Ancak gelişmeler, bankalann içinin boşal- tılmasının bu kadarla sınırlı olmadığını orta- ya çıkardı. Yalnızca Egebank'ta 24 yönetici hakkında 1 milyar 180 milyon dolarlık alacak davası açıldı. 5 bankanın zarannın ise 8 milyar dolara ka- dar çıktığı belirtiliyor. Üstelik, devletin bu bankalann durumunu düzeltmek için içlerine koyduğu para da sürekli eriyor ve bankalann zararlan her gün artıyor. Bu nedenle bankala- nn acilen elden çıkanlması isteniyor. Ancak, hiçbir sermaye grubu bu bankalan batıklany- la birlikte almak istemiyor. Bu çerçevede, söz konusu 5 bankanın kötü aktifleri (batık kredi- leri) TMSF bünyesinde oluşturulan Varhk Yö- netim Birimi tarafindan devralınacak. Böyle- ce tüm zarar devlete yüklenirken söz konusu 5 banka temizlenmiş biçimde satışa sunula- cak. Bunun için de Dünya Bankası'ndan alı- nacak mali sektör kredisinin bir kısmı kulla- nılacak. Ancak, Bankacıhk Düzenleme ve Denetle- me Kurulu Başkanı ZekeriyaTemizel'in 6183 sayılı Amme Alacaklannın Tahsil Usulu Hak- kındaki Yasa uyannca bu zararlann hızla tah- sil edilmeye çalışılacağı açıklaması doğrultu- sunda, batık kredilerin tahsili yönünde "gere- kenin yapüacağı'' beklentısi bulunuyor. Bu çerçevede, Temizel'in göreve başladığmdaki, bankalann içini boşaltanlara yönelik olarak "Vapılanlar, vapanlann vanına kâr kalmava- caknr" sözü doğrultusunda ilk hareket Ege- bank'ta oluştu. Egebank'ın sahibi YahyaMu- rat Demirel gözaltına alınırken üstü örtülen dosyalar gün ışığına çıkanlmaya başlandı. Yalıya Murat Demirel tutuklaııdı • Baştaafı 1. Sayfada ruşturmayı yürüten DGM Cum- huriyet Savcısı Nuh Mete Yüksel aldı. Yüksel, Sonay Kınalıada'yı serbest bırakırken, diğer 8 kişiyi Çıkar Amaçlı Suç Örgütüyle Mü- cadele Yasası'nın 1. maddesı uyannca tutuklama istemiyle Nöbetçi Ankara 1 No'lu DGM Yedek Hâkimliği'ne gönderdi. Egebank'ın eski sahibi Yahya Murat Demirel, Ankara DGM Cumhuriyet Savcısı Nuh Mete Yüksel'e verdiği ifadede, yaptığı işlemlerin yasal olduğunu savun- du. Demirerin, banka çalışanlan- nın, paralan bankadan kaçınrken kameraya yakalanmasıyla ilgili olarak "Ben o gün yoktum. Bir gûn önce Avrupa'yaghmiştim ve o yön- de de harhangi bir tatimaOm yok- tur" dediği öğrenildi. Demirel, Savcı Yüksel'e ifade verdikten sonra DGM'nin savcılık katında bekletilirken, avukatı Su- atÇelebi ile sohbet etti. Demirel'in sohbet sırasında Çelebi'ye, "Am- camın t»ıhıltbınan>gıınHan haberi var mı" diye sorduğu, Çelebi'nin de "Gerekeni yapıyor" dediği du- yuldu. Demirel, bir ara yanındaki görevlileri, "Bana yapnklannızın <y^qn« vereceksiniz. Sizi süründü- receğim.4 gündürbanaişkence ya- pıyorsunuz, yeter. Aşağıda 250 ta- ne avukaöm bekliyor. Avnkatian- mın \ukan çıkmasına izin vermi- yorsunuz. Fotoğraflannızı çektim. Bana elinizi bile dokunduramazsı- nız" diyerek tehdit etti. Demirel'in sağ kolu olduğu be- lirtilen Gökalp Baştürk'ün savcılık ifadesinde, "Egebank'tan Kuzej r Kıbns Türk Cumhuriyeti'ndeki bankaJaragönderilenve oradan da şirkrtJere aktarüan paralar" ile il- gili olarak paralann Türkiye'ye döndürüldüğünü kabul ettiği ve paravan şirketlerin, Sümerbank ile Iklısat Bankası'ndaki hesaplanna alctanldığmı söylediği kaydedildi. * Baştürk, bu paralann bir kısmı ile hisse senedı aldığını bir kısmını da kredi aldığı kişilere verdiğini an- lattı. Ankara 1 No'lu DGM'nin ye- dek Hâkimi Rüstem Çüoğhı, Yah- ya Murat Demirel, Gökalp Baş- türk, Ayşenur Esenler, Turan Tu- ranoğlu ve Şaban Ayhan Tathgü'i savcının istemi doğrultusunda tu- tukladı. Hâkim Çiloğlu, Sevtap Aslan, Yasemin Göktürk ve Sait Suavi Aslan'ı serbest bıraktı. Tu- tuklanan 5 kişi, işlemlennın ta- mamlanmasının ardından Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutuke- vi'ne konuldu. Demirel, DGM çı- kışında gazetecilerin sorulan üze- rine, "Baskı var, basta" dedi. AA'nın haberine göre, Şişli Cumhuriyet Başsavcıhğı, Demi- rel ve 6 kişi hakkında, bir firma adına aldıklan 8 milyon dolarlık krediyi zimmetlerine geçirdikleri iddiasıyla hazırladığı fezlekeyı, 'HükümetEgebank'ıirfedi' • Baştarufi 1. Sayfada kadan çuvallarla belge ve para çıkanlması nedeniyle Emni- ^et'in araştırdığı "köstebek", Ankara'da siyasetin de günde- mine oturdu. Soruşturmada, Egebank, Sü- merbank, Yaşarbank, Esbank ve Yurtbank'a el konulmasını ön- gören Bakanlar Kurulukararna- mesi 21 Arauk 1999 tarihinde dönemin Cumhurbaşkanı Söley- man DemireFe sunulmak üzere Çankaya Köşkü'ne gönderildik- ten 2 saat sonra Egebank'tan pa- ra ve belge kaçınldığı beiirlen- mişti. Yahya Murat Demirel'in telefon görüşmelerine ihşkin ka- yıtlann Emniyet'in araştırma- sında önemli bulgular ortaya çı- karabileceği belirtildi. Egebank'taki usulsüz işlem- lerde yetkililerin sorumsuz dav- randığı gerekçesiyle Istanbul DGM'ye suç duyurusundabulu- nan DYP Istanbul Milletvekili Cefaü Adan ise hükümetin bu bankadaki soygunu 6 ay boyun- ca bılerek izlediğini söyledi. Bankadaki usulsüz işlemlerin, aralık 1999'da Tasarruf Mevdu- atı Sigorta Fonu'na devredilme- den 6 ay önce Bankalar Yemin- li Murakıplan'mn raporlanyla hükümete iletıldiğini vurgula- yan Adan, "Devlet bankanın so- ynlduğunubfliyor,6ayiçjııde400 trilyon Bra borhunlanıyor, resmi raporda bunlar yazıhjT)r, 6 ay sonra mfidahaie ediByor" dedi. Adan, "köstebek kuşkusu" ko- nusunda "Adamlann dikohıçok uzun. Ellerinde büyük paralar bulunuyor, adam bulmak onlar için sorun olmuyor. Nrye herkes banka abmryorda bunlaralryor. Bunlann ohışturduğu dengder var" dedi. Çıkar amaçh suçörgütû kunnak suçlamasryla tutuklanan Yahya Murat Demirel, DGM çıkısında "Baskı var, baskı" dedi Demirel, Ankara Merkez Kapah Cezave Tutukevi'ne konuldu. (Fotoğraf: SERDAR ÖZSOY) ağır ceza mahkemesinde dava açılması istemiyle dün Istanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gön- derdi. Şişli Cumhuriyet Başsavcı- hğı 'nca hazırlanan fezlekede, De- mirel ile Egebank eski Genel Mü- dürvekilı Ümit Öndeş, Hukuk Grup Müdürü Özgen Tamuman, Egebank Bahçekapı Şube Müdü- rü Mevlüt Meriç Pulhıoğlu, Ege- bank Kredi Izleme Operasyon Yö- netmeni Murat Budanazh, Demi- rel'in özel mutemedi Şaban Yah- ya Tathgil ve eski Vanspor Kulü- bü Başkanı Ömer Gülüştür hak- kında "Banka parasmı rimmetine geçirmekvebusuçaiştiraketmek" gerekçesiyle düzenlenen fezleke- de, sanıklar hakkında 12 yıla ka- dar hapis cezası öngörülüyor. Amca Demirel'den yanıt Sûleyman Demirel, basında çı- kan Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Alfyev'e yeğeniyle ilgili mektup gönderdiğine ilişkin ha- berlerle ilgili olarak "Bu eleştiri- leri yapanlarazamanı gelincegere- ken cevabı veririm n dedi. Bu arada, Yahya Murat Demirel ile bağlannlı olduğu gerekçesiyle önceki gün baskın yapılan ve bel- gelerine el konulan Esentepe'deki Hakan Ferhatoğlu'na ait Meksa Menkul Değerler Borsa Ofısi'nin, Zincirlikuyu'dâ 10 yıldır faaliyet gösteren Meksa Yatınm Menkul Değerler AŞ ile hiçbir bağlantısı ve ilgisi olmadığı bildirildi. T.C. UŞAK tKİNCİ İCRA DAİRESİ'NDEN GAYRİMENKULÛN AÇIK ARTTIRMA İLANI 1998/4279 Saüimasma karar \«rflen gayTİmenkulûn cinsi. kıymeti. adedi, evsafi: Uşak merkez Aybey Mah. 1109 ada, 11 parselinde kayıtlı 160.23 m2 taştnmaz olup üzerinde yaklaşık 105 m2 oturan bod- nımlu bir kath kerpiç yığma tarzuıda yapılmış tahmini 30-40 yühk eski bina olup şu anda boş dunnnda ve mesken amaçlı 3 oda, 1 salon, antre ve banyo bölümlerinden oluşmaktadır. Taşrn- mazın arsa ve bina değeri ile birlikte muhammen bedeli 7.684.666.000.- TL.'dır. Nofc tşbu ilan tapuda ilişiğı olup da bila tebliğ dönen ilgüilere de ilan tebliği yerine geçmek üzere ilan olunur. Saöş şartian: 1- Satış, 12.12.2000 günü saat 14.00-14. 10'da Adliye Sarayı önü - Uşak adre- sinde açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıymetin yüzde 75'ini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakJan mecmuunu ve satış masraflannı geçmek şartı ile ihale olu- nur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa, en çok arttıranın taahhüdü bakı kalmak şartıyla 22.12.2000 günü aynı yer saat 14.00'te ikincı arttırmaya çıkanlacaktır. Bu arttırmada da bu mıktar elde edi- lememişse gayrimenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak üzere arttırma ilanında göste- nlen müddet sonunda en çok arttırana ıhale edüecektır. Şu kadar ki arttırma bedelinın malın tah- min edilen kıymetinin yüzde 40'ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakla- nn toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevinne ve paylaştırma masraflannı geç- mesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2- Arttırmaya iştirak edeceklenn, tahmin edilen kıymetin yüzde 20'si nıspetınde pey akçesi ve- ya bu mıktar kadar millı bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazundır. Satış, peşin para Uedir, alıcı istediğinde 20 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaüye resmi, ihale pulu, tapu harç ve masraflan alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. KDV alıcıya ait- tir. 3- Ipotek sahibi alacakhlarla dığer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklannı hususiy- le faiz ve masrafa dair olan iddialaruu dayanagı belgeleri ile on beş gün içinde dau-emize bıldir- meleri lazundır. Aksı takdirde haklan tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakı- lacaklardır. 4- Ihaleye katılrp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshıne sebep olan tüm alıcılar ve kefıllen, teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer za- rarlardan ve aynca temenüt faızınden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi aynca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle temi- nat bedelinden alınacaktır. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup masrafi veril- diği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6- Satışa iştirak edenlenn şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmış sayılacaklan, başka- ca bılgi almak isteyenlerin 1998;4279 sayılı dosya numarasıyla müdürlüğumüze başvunnalan ilan olunur. 15.09.2000 Aynca borçlu Ismet Saglam'a da işbu ilan ılanen tebliğ olunur. (*) llgililer tabirine irtıfak hakkı sahiplen de dahildir. Basın: 53942 T.C. ANKARA 15. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN İLANEN TEBLİGAT Dosya No: 2000/2513 Alacakh veldfi: Akbank T.A.Ş. vekili Av. Hikmet Er- koyuncu, Strazburg Cad- 25/9 Sıhhıye/Ankara. Borçlu: Uğur Eryıhnaz, Akay Cad. 20/E Bakanlık- lar/ Ankara. B«^ miktan: 464.456.562 TL'nin icra masrafi, avu- kat ücreti, yüzde 105 faiz, faızın yüzde 5 gider vergisi (fazlaya ilişkin haklanmız saklı kalmak kaydı ile). Müstenidi: Kredi kartı sözleşmesi. Ödeme emri borçluya tebliğ gönderilmiş, bila tebliğ dönmesi üzerine borçlunun emniyet kanalı ile adresi- nin tahkik edihnesi istenihniş, borçlu adresi emniyet müdürlüğünce de bulunamaması üzerine ödeme emri- nin ilanen yapılmasına karar verümiştir. İşbu ödeme emrinin ilan tarihinden itibaren borcu ve takıp masraflannı kanuni süre olan yedi güne on beş gün ilave ederek 22 gün içinde ödemeniz (teminaü ver- meniz), borcun tanıamıııa veya bir kısnıma veya ala- caklının takibat icrası hakkına dair bir itirazınız varsa, senet altındaki imza size ait değilse yine bu 22 gün içinde aynca ve açıkça bildinneniz, aksi halde icra ta- kibinde bu senedin sizden sadır olmuş sayılacağı, im- zayı reddettiğiniz takdirde mercii önünde yapılacak duruşmada bayir bulunmanız, buna uymazsanız vaki itirazınızın muvakkaten kaldınlacağı, senet veya borea itirazınızı yazüı veya sözlü olarak icra dairesıne 22 gün içinde bildirmediğlniz takdirde aym müddet içinde 74. madde gereğince mal beyanında bulunmanız, aksi hal- de hapisle tazyik olunacağınız, hiç mal beyanında bu- hınmaz ya da hakikate aykın beyanda bulunursanız ha- pisle cezalandınlacağınız, borç ödenmez veya itiraz edilmezse cebri icraya devam edileceği, takibe itiraz ettiğiniz takdirde, itirazla birlikte tebliğ giderlerini ödemeniz, aksi halde itiraz etmemiş sayılacağuuz ihtar olunur. 22.09. 2000. Basın: 54114 G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada yeğlenmesiydi. Bunun da nedeni yola seçimsiz tü- zük kurultay_ı niyetiyle çıkılmasıydı. 2- Altan Oymen siyaset biliminde yeni bir tant- mın öne çıkmasını sağladı: Dengeler üstü! LJderin takımı olmayacak, parti içindeki gruplara eşit davranacak, bu dengeleri gözeterek seçim ka- zanacak! Türkiye tipi siyasette bu yöntemin tutması olduk- ça zor. 3- Murat Karayalçın, CHP fabrikasına atölyele- rinden servis yaptı. Kendi ekipmanını kurdu. Ancak, bu ekibin genel başkanlığı kazanmaya yetmeyece- ğtni kendisi de gördü. "Birseçim öymen'le" çizgi- sinde hareket etti. Baykal'ın kazanmasryla birlikte Karayalçın'ın ayn bir oluşum içine girebileceği iddi- alan var. Hemen düşüncemizi aktaralım: Fabrikadan atölyeye gidilmez! 4- Sol kanat olarak yarışa katılanlann, bir kanat oluşturmadığını, 'buyönde giden kişilergrubu' ol- duğunu daha önce de söylemiştik. Bu kanayan ka- nadın pek çok önde geleni PM listesinin sonda ge- leni oldu. Tüyleri yolunan sol kanadın olup bitenleri hâlâ "kişisel düzeyde" değeriendirdiğini görüyoruz... 5- Ertuğrul Günay kendisini 2001 Mayısı'na sak- ladı. Buna karşın PM'ye kendisiyle hareket edebile- cek, bir elin parmakları kadar kişinin girmesini sağ- ladı. önümüzdeki 8 ayda il, ilçe kongreleri var. Ma- yıs kurultayında genel başkan yeni delegelerle se- çilecek. Parti içinde yanşmak isteyene saha kapalı değil- Topariayıcı tek ses! 6- Ikinci bölümü tümüyle Baykal'a ayıralım... ön- ce bir anımsatma; 18 Nisan seçimlerinde CHP'nin barajın altında kalma olasılığı olduğunu gören Cum- huriyet gazetesi ana hatlanyla "Meclis CHP'siz ol- maz" politikası izledi. Gazetenin arşivi herkese açık. Seçimden hezimet çıkınca, yeni yapılanmanın zo- runlu olduğu tezini işledi. Bakış kişisel değil, ilkesel- di. CHP'nin yerel seçimlerde yüzde 15.5, milletve- killiği seçimlerinde yüzde 8.7 oy aJması bu tezin baş- lıca altyapısını oluşturuyordu. Baykal da bu tabloya bakarak 22 Nisan'da genel başkanlıktan istrfa etti. 7-15 ay aradan sonra Baykal yeniden sahnede. Baykal, üçüncü turun sonunda salt çoğunluğu 23 oy aşarak genej başkan oldu. Tablo, CHP delege- sinin ortadan ikiye bolündüğünü, yansını Baykal'ın, öteki yansını da bilumum kanatlann oluşturduğunu gösteriyor. 8- Baykal'ın yaptığı ilk değerlendirmeden iki nok- tanın altını çizelim: - Topariayıcı olacağım. - Bundan sonra tek ses olacağız. Toparlayıcılık, Baykal gibi düşünmeyenleri de par- ti çatısı altında tutmak için çaba harcanacagı izfeni- mini veriyor. "Tekses", Baykal gibi düşünmeyenle- re partide yer olmayacağı eğilimini güçlendiriyor. Değerlendirme iki yoruma da açık! 9- Baykal'ın bundan sonra ne yapacağını öngör- mek için bugüne kadar yaptığını bilmek gerekiyor. Baykal, CHP genel başkanı olarak üç seçime katıl- dı. llki 1994 yerel seçimleriydi; SHP 13.61, DSP 8.82, CHP 4.62 oy aldı. Ikincisi SHP-CHP birleşmesinden sonraki 1995 genel seçimleriydi; DSP 14.64, CHP 10.71 oy aldı. SHP+CHP'nin bir yıl önceki oy topla- mı yüzde 18'di. Yani, iki kere iki bir buçuk etti! 1999'da da DSP 22.19, CHP 8.7 oy atdı. '-H 10- Bu tabloyu Baykal ve ona oy veren delegeter biliyorlar, ancak farklı okuygrtar. 18 Nisan yenilgisi- nin başlıca nedeni olarak Öcaian'ın yakalanması- nın etrafında gelişen olayları görüyoriar. Ülkeyi böl- mek isteyen bir terör örgütünün başı yakalanacak ve Misak-ı Milli'nin partisi bu yüzden oy kaybede- cek! Seçim 5-6 ay önce olsa, CHP barajın üzerin- deymiş. CHP mevsimlik parti mi? 11- Kurultay konuşmasında Baykal'ın değişme- miş olduğunu gördük. Ancak kendisi değiştim, ge- nel başkanlık hırsını aştım, Türkiye'yi düşünüyorum, diyor. Duruma önyargısız bakıp Baykal'a kredi veri- yoruz... Içe dönük toparlayıcılık, dışa dönük ayak- lan yere sağlam basan muhalefet yönünde atacağı her adıma ilk destek bizden... balbay@cumhuriyetcom.tr Olum cezasımn kaldırılması Mesut Yümaz: Hükümet uyumhı ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Avrupa Birliği (AB) işlerinden sorumlu Başbakan Yardımcısı Me- sut Yümaz, ölüm cezasının kaldınlması konusunda hükümette uyıun olduğu- nu, ancak bir ortaklannın, bir madde üzerinde çekin- cesi olduğunu kaydetti. Yılmaz, ölüm cezasının AB ile görüşmelere geçil- mesinin ardından kaldınla- bileceğini belirterek "15Teriletamfiyefikgörûş- meterine geçmekiçin hede- fimiz 2001 yınnın sonudur, bu ohnazsa en gec 2003 yı- bnın sonudur" dedi. Yıl- maz, ad vermeden eleştir- diği Heimut Kohl başkan- lığındaki Hristiyan De- mokratik Birliği'nin (C- DU) gizli toplantılarda "din ve kûMr farklılığı" nedeniyle Türkiye'nin AB içine alınmaması için ça- hşhgını bildirdi. Konrad Adenauer Vakfı ve Almanya'mn Türkiye Büyükelçiliği, 2 Alman- ya'mn birleşmesinin 10. yılını anmak üzere dün An- kara'da bir toplantı düzen- lediler. Başbakan Yardımcısı Yılmaz'ın konuşmacı ola- rak katıldığı toplantıda, iki Almanya'nın birleşmesi- nin Avrupa kıtasına ve Tür- kiye'nin AB ile ilişkilerine olan etkileri tartışıldı. Yıl- maz, konuşmasında, bir- leşmenin ardından Alman- ya'nın günlük nedenlerden dolayı Türkiye'nin Avrupa kurumlanyla bütünleşme- sine karşı çıktığını belirtir- ken, bundan CDU'yu ve Hristiyan Sosyal Birlik Partisi'ni (CSU) sorumlu tuttu. 2002 yılının sadece Al- manya'da değil diğer Avru- pa ülkelerinde de seçimler- le geçeceğine işaret eden Yılmaz, Türkiye'nin mev- zuat uyumunu 2001 sonu- na kadar tamamlaması ge- rektiğini anlattı. Yılmaz, Mevzuat uyumunun 2001 sonuna kadar tamamlan- maması durumunda, en geç 2003 sonuna kadar bi- tirilmesi gerektığını ifade etti. Yümaz, ölüm cezasının kaldınlmasıyla ilgili o- larak, "Ölüm cezasının kal- dmlmas], AB fle tam âyeMk görüşmelerine geçümesin- den sonra da olabiMr. Tam öyefik görüşmeJerine geçfl- mesinden önce kaldıntana- sıbizim içinde daharyiolur. Ama örneğin İngfltere, ûye- lik gerçekieştikten sonra ölüm cezasım kaldırmışnr. Türkiye, 1984 yıhndan bu yana ölüm cezalanm infaz etmiyor. Bu moratoryumun sürdürüleceğine ilişkin bir hükümet beyanı görûsroe- lere geçilmesiiçingeçeriidir. Ölüm cezasmm kaktanbna- s konusunda bir hükümet ıızlaşısıvardır,ancakbir or- «agmıi7iıı sadecebir madde üzerinde rezervi vardır" diye konuştu.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear