22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
24EKİM2000SAU CUMHURİYET SAYFA KULTUR kultur@ cumhuriyet.com.tr 15 Dulcinea, Nadi Güler'in önermesiyle bir zanaatkânn dünyasını galeri mekânına taşıyor Aü Bey'in terzî dükkâın• Terzi Ali Bey, Dulcinea'nın alt katında izleyicilerin giysi siparişlerini alıp yardımcılanyla birlikte biçiyor, dikiyor. Hepsi bu kadar değil kuşkusuz. Performansın ana yapısı Terzi Ali Bey'in izleyicilerin siparişleri dikmesine dayanıyor, ama mekânının bir köşesinde Ali Bey'in terzilik zanaatının inceliklerini anlattığı bir video film de sunuluyor. ESRA AIİÇAVUŞOĞLU , Küçücük bir terzı dükkânı dûşünün; ütû buhannın ısıtnğı, telalann, kumaş par- çalannın ve ıplik aruklannın yerlerde do- laştığı... Sonra bir terzi dükkânına en son ne zaman bir şey diktirmek için git- riğınizi... Sanırız yaşlan 20 ile 35 ara- suıda olanlanmızın bir terzi tecrûbesi da- hi bulunmuyor. En fazla, hazır giyim sektörünün mucizesi giysilerimizi ta- mir ettirmek içın uğruyoruz o küçücük, sıcak dükkânlara. Küçük esnafın yok olduğu günümüzde, terziler bunun sa- dece bir yüzü. Ya diğerleri? Söz terzilerden açılmışken hâlâ işini inatla yapmayı sürdürenler de var kuş- kusuz. Onlardan bın Terzı AK Bey. An- cak Ali Bey'in bir yazıya konu olması küçücük dükkânından çıkıp belki daha önce hiç gitmedıği bır mekâna, bir sa- nat galensıne tezgâh açmasıyla bağlan- tılı. Özellikle Taksım, Nişantaşı hattı üzerindeki bırçok bıllboardda 'Biçld- Dikiş Kurslan' başlıklı bir ilanda terzi Ali Bey'ingülengözlenyle göz gözege- liyoruz bugünlerde... Ancakbu ilan Mil- li Eğitim Bakanlığı'nın genç kızlara bil- gi ve el becerisi vermek için açmış ol- duğu bir kurs değil. Terzi Ali Bey, çağ- Terzi Ali Bey ve ekibi, tezgâh açbğı Dukinea'da hem sanaünın inceliklerini sergiliyor hem de isteyenlere giysi dikiyor. daş sanatlar için özgür mekân Dulci- nea 'da 26 Ekim tarihine dek saat 15.00- 20.00 arasında Nadi Güler'in önerme- siyle 'biçki-dikiş' kurslan veriyor. Terzı Ali Bey, Dulcinea'nın alt katın- da izleyicilerin giysi siparişlerini alıp yardımcılanyla birlikte biçiyor, dikiyor. Hepsi bu kadar değil kuşkusuz. Perfor- mansın ana yapısı, Terzi Ali Bey'in iz- leyicilerin siparişleri dikmesine dayanı- yor ama mekânının bir köşesinde Ali Bey'in terzilik zanaatının inceliklerini anlattığı bir video film de sunuluyor. Katılımcılar bu filmi seyrederek Ali Bey'in zanaatkârdünyasını dayakından tanıyacaklar. Izleyicinın bireysel tasan- mıyla oluşacak çalışmanın bir kreasyo- nu işaret ettiği kadar, gündelik iletişim üzerine kurulmuş bir dıyalog da sundu- ğukesin. Mûşterisi arhk sanat izkyirisi Nadi Güler, önermesiyle kendıni ge- ride tutuyor ve bir zanaatkânn yaratış sürecınin estetiğini, onun dünyasını oluş- turan malzemelerie bir araya getiriyor. Birbirlerini yaklaşık 10 yıldff tanıyan Ali Bey ve Nadi Güler'in dostluklan n'yat- ro kostümlerinin yapımına uzanıyor. Müşteri-satıcı ilişkisinden çok, ortak sorunlann, polıtikanın, kısaca gündelik şeylerin konuşulduğu 'sıkı' bır dostluk onlannki. Yani Terzi Ali Bey, tıpkı her küçük esnaf gibi giysi dikmekten daha çok şey yapıyor. Artık kendimize ait, ısmarlama hiç- bir nesnenin bulunmadığı günümüzde Terzı Ali Bey gibi zanaatkârlann ken- dileri de birer yapıt gibi aslında. Işte bu önermeyle çıkıyor Nadi Güler karşımı- za. Yani Terzi Ali Bey'i var olduğu ya- pısıyla kendi mekâmndan çıkanp baş- ka bir mekâna taşıyor. Bu kez müşteri- lerini de sanat izleyicisi oluşturuyor. As- luıda izleyiciyi de içeriğin bir dinamiği haline getirerek tıpkı bır atölye anlayı- şı kurulmuş olunuyor. Izleyici-müşteri, mekânda asüı duran kumaşlardan beğen- dığını seçıyor, provaya gıriyor ve sade- ce kendı için dıkılmış gıysisını alıp uzak- laşıyor. Zanaatkâr-sanatçı, müşten-izle- yici sürekli bır iletişim içine sokulup dinamizm korunuyor. Elbette Terzi Ali Bey'ı tüm bu olay- lar, yorumlaryapmaktan, yaşamından ke- sıtler sunmaktan ya da şakalaşmaktan alı- koymuyor. Kendısı oldukça renkli bırki- şilik. Nevi şahsına münhasırbir usta Ali Bey. Yaptığı işin farkmda, her ne kadar "Dükkânımda yapağunın avnısuu ya- prvorum" dese de Yüzyıllann ıkılemi sanat-zanaat çelişkisi, Nadi Güler'in önermesiyle flulaşıyor ve çağdaş sana- tın bakış açısıyla izleyiciye akıyor. Serguıin son gûnûnde defüe var Vıdeoda ise Terzı Ali Bey ile çeşıtlı zamanlardayapümış çekimlerleonunus- talığının nüanslan, marifetleri, sohbet- len aktanlryor bizlere. Gerek Ali Bey'in, gerekse zanaatkânn dünyası büyüyor, ge- nışhyor. Ali Bey özelinde bir zanaatkâ- nn dünyasının gizemi, teknik işin ruhu gösteriliyor. Böylece tüm bunlarbirba- kıma alternatif olarak kullamlıyor ve 'biçki-dikiş' kursu için gelenlere bu bi- çımde sunuluyor. Performansın son günü olan 26 Ekim saat 18.00'de Dulcinea Cafe'de Terzi Ali Bey'in önceden çalıştığı sanatçılann da katılımıyla bir defile ve kokteyl düzen- lenecek. Performans süresınce venlen sı- parişlerden seçilen yapıtlann sergilene- ceği bu defüe bir moda defilesi değil kuş- kusuz. Nadi Güler'in önermesını sanat- sal içeriği ile buluşturan birperforman- sın devamı niteliğinde. Dulcinea: Meşelık Sokak 20 - Beyoğlu Tel: 24510 71-244 53 86 Farklı yorumla sunulan 'La Boheme' Kokain içilen opemlKûltûrServisi- Yüksek sesle çalınan müzik. seks ve hızlı yaşam genelhkle sade- ce gençlik dönemleriyle bağdaştınhr. Operanın ise geleneksel, ağır ve elitist bir imajı vardır. Ama, her şeyin hızla değişb'ği ve hiç- bir şeyin birtakım katego- rilere yerleştirilemediği gü- nümüzde, bu keskin yargı- lar da değişiyor. Artık ope- ralarda kokain içiliyor, gençler operaya gitmek için birbiriyle yanşıyor. Geçen hafta Londra'da, gençlerin, bir rock konseri için değil ama 'Gtyndebo- urne Touring Operası'nın kokain yüzünden fakırliğin son raddesine gelmış bir grup genci anlatan yeni oyu- nu için sokakta oluşturdu- ğu uzun kuyruk belki bu- nun en büyük göstergesi. Glyndebourne Touring Operası Puccini'nin ünlü yapırı 'La Boheme'in çağ- daş versiyonunu sahneli- yor. 1830'lardaParis'tebir tavanarasında yaşayan ve açlıktan ölmek üzere olan sanatçı grubunun hikâye- sinin anlatıldığı oyun bir hayli değiştirilmiş. Oyunun baş kahrarnanları, yazar Ro- dolfo ve ressam Marcello artık günümüz Londra'sın- da pis bir odayı paylaşıyor ve en büyük meraklan da uyuşturucu kullanmak. Ingiltere'nin genç ve 'moda' yönetmenlerinden David McVfcar, dekor tasa- nmcısı MichaelVale ve kos- tüm tasanmcısı MikkiEn- gekbel'le beraber yarattığı Boheme'in modern yoru- muyla operaya biraz daha hareket ve aksiyon getir- meyi amaçlıyor. Ilk olarak Turin'de 1896 yıluıda sahnelenen 'LaBo- beme' klasikler arasında en romantik yapıtlardan biri obnasuıa karşın gençlerin ilgisini çekecek çok az un- surbanndınyordu. Opera- nın konusu, yazar Rodol- fo'nun komşusu Mimi'yle yaşadığı aşk üzerine kuru- lu. Yapıtuı orijinal metnin- de Miini, mumunu yakmak için Rodolfo'dan ateş iste- mek için evine geliyor. Ye- ni Boheme'deyse, dairesin- dekı sıgortalar attığı için Rodolfo'nun evini ziyaret ediyor. Son sahnede ölmek üze- re olan Mimi, Rodolfo'nun evine geri dönüyor. O sıra- da müzisyen Schaunard ve felsefeci Colline iki arkada- şıyla beraber üzgün Rodol- fo'yu neşelendirmek için balık alıp geliyorve çılgın- ca dans ediyor. Yeni Bohe- me'de, balığın yanında bir paket de uyuşturucu getiri- yorlar. Herkes kokain içip duruyor. Ama Mimi için deliren Rodolfo onlara ka- tılmıyor. Bumodem yoramlara bir de McVicar'm reklam an- layışı ekleniyor. Örneğin ikinci sahnenin bir bölü- münde noel alışverişi ya- panlar Londra'nın en ünlü mağazalanrun torbalannı taşıyor. Fakat, bu modern görü- nümüne karşın McVıcar'ın • Glyndebourne Touring Operası, Puccini'nin ünlü yapıtı 'La Boheme'in çağdaş versiyonunu sahneliyor. Günümüz Londra'sında geçen, kokain yüzünden fakirliğin son raddesine gelmiş bir grup genci anlatan 'La Boheme'in dikkat çeken diğer bir özelliği de genç ve uluslararası oyuncu kadrosu. Glyndebourne TouringOperası, Puccini'nin ünlüyapıtı 'La Boheme'in çağdaşversiyonunusıradışıbir dillesergüiyor. Royal Opera House'da geleneksel Rodolfo ve Mimi Puccini'nin başyapıüna ba- kışı yine de geleneksel bo- yutlardan dışan çıkmamış olduğunu söyleyenler de var. Anlatımı güçlü, karak- ter çizimleri başanlı ve en azmdan yapıtın duygusal ve nostaljik ruhundan ha- beTdar bir yorum getirildi- ği ve Puccini'nin müziğine sadık kalındığı gözden kaç- mıyor. Yine de 'La Bohe- me'i Paris'in dar ve süaşık sokaklannda tam manasıy- la geleneksel biçimde izle- meye alışık 'fanatik' izle- yicilerini tatmin edemiyor. Ama pek çok eleştirmen, McVicar'm operayı yeni- den yapılandırrna konusun- daki radikal hareketlerini ve 20'li yaşlannda, tanın- mamış genç seslerden olu- şan oyuncu kadrosunu ayakta alkışhyor. İzleyiciye zorla hiçbir şe- yin seyrettirilerneyeceğini söyleyen eleştirmenler, bu tür yeniüklerin operayı ha- reketlendirdiği görüşünde. *La Boheme'in dikkat çe- ken diğer bır özelliği de genç ve uluslararası oyun- cu kadrosu. Başrol karak- terierinden Rodolfo'yu can- landıran AMred Boe ve Mi- mi rolünde SimonaTodaro, okulu yeni bitirmiş, henüz yirmili yaşlannda iki genç ses. Her ne kadar öğrenci- iiklerini hissettiren bir ru- tuklukla, biraz amatörce rol yapsalar da ezilmeden oyu- nun sonuna kadar devam etmeyi başanyorlar. Özel- likle ikisinin ses uyumu ve ttalyanlara özgü bir tutkuy- la şarkı söylemelen onlann acemiliklerini örtüyor. Sonuç olarak, 'La Bohe- me' farklı yorumuyla genç- leri olduğu kadar meraklı opera izleyicilenni de et- kilemeyi başanyor. Bilgi Üniversitesi'nde ' Sinema Günleri'KültürSenisi- Istanbul Bılgi Üniversıtesi bünye- sinde iki yıl önce 'Kent MerkezindeYeniveSürek- liBir Sanat Sinemasj' mot- tosuyla Kuştepe kampu- sunda faaliyete başlayan 'Bilgj'de Süıema' üçüncü sezonuna 1 Kasım'dagui- yor. Açılış gecesi Avustur- yab yönetmen MkhaelHa- nete'nin bu yıl Cannes res- mi yanşma seçkısinde yer alroış, başrolünde Juliette Binoche'un oynadığı 'Co- de Inconnu (Code Unk- nown)' fılmınm Türkıye prömiyen gerçekleşecek. 'Bilgi'deSinema'nın ka- sım ayı içersinde sinema- severiere sunacağı alterna-. tifler arasında, geçen yıl ekim ayında düzenlenen 'AmerikanAyangard FHm- fcri Haftası'ntn ikincisi de bulunuyor. New York'ta bulunan ve Amerika'nm en önemli avangard sinema kurum- lanndan biri olan Antho- logy FHm Archives ışbırlı- ğiyle düzenlenenve göste- rilecek filmler arasında kendi fıhnleri de yer alan yönetmen Amy Greenfl- ekTın da göstenmler sıra- smda bizzat bulunacağı hafta içınde MajaDerenve Hilary Harris gıbı önemli kadın avangard yönetmen- lenn de fllmleri yer alıyor. 10-16 Kasım tarihleri arasında TÜRSAK tara- fından üçüncüsü gerçek- leştırilecek olan 'Ulusla- rarası Sinema-Tarih Bu- luşması'kapsamında Mar- garethe Von Trotta ve Zol- tan Fabri gıbı iki usta yö- netmenin dörder fıhni de 'Bilgi'de Sinema' da yer alacak. Bu filmler arasın- da Von Trotta'dan 'Kathe- rina Blum'nn Çiğnenen Onuru' (1975) ve 'Rosa Lüksemburg' (1986), Zol- tan Fabri'den ise 'Macar- lar'(1978) ve 'Profesör AnibaJ' (1956) bulunuyor. MayaDeren'in 'Ritualin Iransfigured Time' adh filmL Bflgi'de Sinema' başlı- ğı altında yer alan etkıniık- lerden biri de Bilgi Oni- versitesi Görsel İletişim Tasanmı Bölümü tarafm- dan düzenlenen ve her per- şembe 'Designers Aphro- disiacs' adı altında sunu- lan ücretsızfilm gösterile- riolacak. Ay içinde bu başhk altuı- da izlenecek fihnler ara- sında Tîm Rotiı'un başrol- de olduğu Alan Oarkeın yönettiğı 'Made tn Brita- in', Jack Nichobon ın baş- rolüArtGarftmkdveAnn- Margret ile paylaştığı Mi- ke Nidhob'uı yönetmenli- ğini yaptığı 'CarnalKnow- ledge' gıbı filmler yer alı- yor. Bu sezon içinde 'Viam Köpfiğü' başhğmda ise Bertrand Tavernier'den 'CapitameConan/Yuzba- şıConan'(19%),AlexPro- yastan 'DarkCirv/Gizem- B Şehir' (1998) ve Gary Ross'dan 'Pleasantvflle' (1998) adh filmler gös- terilecek. Adnan Saygun ve Bela Bartok büstieri • ANKARV(AA)- Kültür Bakanlığı, Macaristan Devleti'nin 1000. kuruluş yıldönümü dolayısıyla Adnan Saygun ile Macar bestecı Bela Bartok'un büstlerini' Macar hükümetine hediye edecek. Bakanlığın yaptığı açıklamaya göre büstler, Cumhuriyetin kuruluşunun 77. yıldönümünde 28 Ekim'de Macaristan'ın Szombathely kentindeki Orkestra binasımn Bartok Salonu gırişıne konulacak. Atatürk'ün daveti üzenne 1934'te Türkıye'ye gelen Bartok, Adnan Saygun ile Türk Halk Müziği konusunda araştırma ve inceleme yapmıştı. Aynca, Adnan Saygun ve Bela Bartok'un foroslar'da yaptığı derlemeler 'Türk Halk Müzığı' adh bir kitapta toplanmıştı. Borusan Mizik Kütüphanesf büyüyor • Kültür Servisi - Borusan Külrür Sanat Merkezi Müzık Kütüphanesi'nin 2. katı 25 Ekim Çarşamba günü açılıyor. Kütüphane'nin 2. katının açılmasıyla Türkiye'de bir ilk gerçekleşecek. Kütüphane, Türkiye'nin ilk özel 'müzık kütüphanesi' olmasının yani sıra, araştırmacılara elektronik ortamda müzik dergilerinin tam metnine ulaşabilme ımkânı da tanıyor. Yaklaşık 4000 kitap, 6000 CD ve 2500 notanın bulunduğu kütüphanede. birinci katta görsel ve işitsel çalışmalar, ikinci katta ise basılı malzemeler. kitap. nota ve dergiler yer alacak. Depremzedelere yapdım konseri I Kültür Servisi -Fransız Büyükelçiliği'nin eğitim gönüllüleri yaranna düzenlediği 'Quinteto Pro Arte de Monte-Carlo' müzik topluluğunun konseri 31 Ekim'de Istanbul Fransız Sarayı'nda gerçekleşecek. Konserden elde edilecek tüm gelir Eğitim Gönüllüleri'nin Kaynaşh'daki depremzedelere kalıcı konut ve eğitim olanaklan sağlamayı amaçlayan 'Hayat Mahalleleri' ile Türkiye'deki çeşıtli Fransız kuruluşlan tarafından Akyazı'da inşa edilen 'Paris' okuluna verilecek. Bugüne dek Monte Carlo, Paris, Belçika, ttalya, ABD, Ahnanya ve Kültür Bakanlığı'nın davetlisi olarak da Türkiye'de konserler veren toplulukta F.Laurent Biancheri (piyano), B.Bratoev ve D.Lagarde (keman), J.P. Pigerre (viyola) ve G.Maggio (viyolonsel)yer alıyor. IVIanastre', İstanbul Sanat Merkezfnde yaşayacak • Kültür Servisi -1834 yılında Eımenı-Katolik camıasımn ve bir Italyan prensin yardımıyla kurulan bir manast^r olan istanbul Sanat Merkezi birçok sanat atelyesi, özel tiyatro salonu, dans stüdyosu, sosyal ve sanatsal kuruluşlan banndıran bir mekân haline getirildi. Bina 1987'de Cahide Sonku'nun son günlerini yansıtan filmde mekân olarak kullanıldıktan sonra yeniden terk edihnişti. 1989 yılının Ekim'inde istanbul Sanat Merkezi adıyla yaşama dönen manastır, 20 Ekim'den itibaren 'Manastre' adı altında kültür- sanat etkinlikleri ile yeniden yaşama dönüyor. Farklı sanat disiplinlerinin ders, work shop ve atelye çahşmalannı bünyesinde banndıran Manastre'de gece ve gündüz hızmet veren restaurant bölümü de bulunuyor. 16. İFSAK İstanbul Fotoğraf Günleri kasım ayında • Kültür Servisi -16. IFSAK İstanbul Fotoğraf Günleri 1-30 Kasım tanhleri arasında gerçekleşecek. Etkinlikler. IFSAK dışında, Italyan Kültür Merkezi. Vakıfbank Sanat Galerisi, Taksun Sanat Galerisi, Dünya Kıtabevi Sergi Salonu, Basın Müzesi, AKSANAT, Devlet Güzel Sanatlar Galerisi, ITÜ Maçka Kampusu, MSÜ Resim Heykel Müzesi, Zıraat Bankası Galerisi ve ELITEL Fotoğrafçılık'ta yapılacak. Kodak'm sponsorhığunda yapılan Fotoğraf Günleri 'nde 'Fotomaraton' yanşması ve 'Fotoğrafınla Gel' sergisi gibi gelenekselleşen etkinliklerin yam sua, Türkiye'den ve Isveç, Yunanıstan, Finlandiya, Danimarka gibi ülkelerden tamnmış fotoğraf sanatçısı ve fotoğraf kulüplerinin sergileri yer alacak. Konferans, söyleşi ve panellerin de gerçekleşeceği etkinlikte dünyaca ünlü Magnum Fotoğraf Ajansı üyesi Isveçli Kent Klich, Isveçli belgesel fotoğrafçısı Anders Petersen ve Şilili Parricio Salinas, Yunanistan'dan Selanik Fotoğraf Merkezi ve Irlanda'dan Belfast Exposed Fotoğraf Kulübü üyelen de sergi açacak. Bruce VVillis film yapımcılığına başladı • Kültür Servisi - Daha önce 'Planet Hollywood' adlı restorana ortak • olarak işadamlığına adun atan Bruce j VVillis, şimdi de 'Christened Cheyenne Enterprises' isimli bir şirket kurarak fihn yapımcılığına başladı. '20th Century Fox TV' ve' Hearst Entertainment Prods' ile anlaşma yapma şansını yakalayan şirket, ılk olarak Willis'ın BilK Bob Thornton ve Cate Blanchett ile birlikte rol aldığı 'Bandits' fikninin yapımını üstlendı. Bruce Willis'in son fihnı 'Unbreakable' ise önümüzdeki günlerde izleyıciyle buluşacak. BUGÜN • CEMAL REŞİT REY KONSER SALONU'nda saat 19.30'da Alaxender Markov'un keman resitali yer alacak. (232 98 30) • KEREM GÖRSEV AFM JAZZ BAR'da saat 22.30'da Kerem Görsev Tno sahne alacak. (231 39 50)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear