Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
10 AĞUSTOS 1999 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
İlk 'onursal
doktora'
Demirel'e
• SAMSLN(Cumhuriyrt)-
Samsun 19Mayıs
Oniversitesi'nin Eğitim
Bilimleri Anabilim
Dah'nda ilk "Onursal
Doktora"' unvanı
Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel'e verilecek. Senato
kararında "Üniversitemizin
kuruluş yasasının
çıkanlmasında. merkez
kampusumuzun temelinin
atılması, üniversitenin
gelişiminin her safhasından
haberdar olarak
sorunlanmızın tespiti ile
gerek başbakanlığı gerekse
Cumhurbaşkanlığı
dönemınde çözüm
ûretiminde müstesna
katkılan" olduğu için
unvanın Demirel'e verildiği
belirtildi.
Anafartalar
Zaferi kutlanıyop
• ÇANAKKALE
(Cumhuriyet) - Çanakkale
Kara Savaşları'nın dönüm
noktalanndan bin olan 10
Ağustos Anafartalar
Zaferi'nin 84. yıldönümü,
bugün Gelibolu Yanmadası
Kabatepe Tanıtım
Merkezi'nde düzenlenecek
törenle kutlanacak. Saat
10.00'daYaralı Asker
Anıtı'na çelenklerin
konulmasının ardından
saygı duruşu ve saygı atışı
yapılacak; bunu tstiklal
Marşı eşlığinde bayrağın
göndere çekilmesi
izleyecek. Törende
Cklibolu 2. Kolordu
Komutanlığı'ndan iki
subay. Anafartalar
Savaşı'mn gelişimini
anlatacak ve bir subay da
Çanakkale Şehitleri şiirini
okuyacak. Kutlama
mesajlannın okunmasını
folklor gösterileri
izleyecek.
Suriye ile
i
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Türkiye-Suriye 4.
Dönem Turizm Karma
Komisyon Toplantısı dün
yapıldı. Toplantı nedeniyle
Türkiye'ye gelen Suriye
Turizm Bakanı Dahno
Dawoud, dûn Turizm
Bakanı Erkan Mumcu'yu
ziyaret etti. Mumcu.
Türkiye ile Suriye arasında
turizm alanında yapılacak
işbirliğinin 2 ülke
halklannın kaynaşmasmı
daha da ileri götüreceğini
kaydetti. Suriye Turizm
Bakanı Da\voud da
toplantıda turizm için
geleceğe dönük ne
yapılabileceği sorusuna
yanıt arayacaklannı belirtti.
İki ülkenin olanaklannın
nasıl harekete
geçirilebileceğini
inceleyeceklerini anlatan
Davvoud, Türk ve Suriyeli
tur operatörleri ve acente
temsilcilerinin
buluşturulmasını önerdi.
Boğaz kontrol
ihalesi
• ANKARA(Cumhuriyet
Bürosu) - Istanbul ve
Çanakkale boğazlanmn
gemi trafiğinin izlenmesı,
kontrolü ve yönlendirilmesi
için kurulması planlanan ve
daha önce 3 kez ihaleye
çıkanlan "Gemi Trafik
Yönetim ve Bilgi
Sistemieri"nin yapımına
yönelik ihalede sona
gelindıği bildirildi.
Diizeltme
• Dünkü sayımızda Yrd.
Doç. Dr. Nuray Ekşi'nin
"Yurttaşlıktan Çıkarma"
başhklı yazısında bir satır
atlaması olmuştur. Söz
konusu paragraf, "Türk
vatandaşlığını sonradan
kazanmış kişilerin Türk
vatandaşlığindan
çıkanlmasına Bakanlar
Kurulu tarafından karar
verilebilir. Bu kişilerin
Türkiye'de bulunan mallan
Hazine'ce tasfiye edilir"
şeklinde olacaktır.
Düzeltıriz.
Prof. Yıldınm Uler, Kurtuluş Savaşı'nda bile ihanetin olduğunu vurguluyor
^Tahkime direnmek ödevdir'
ŞÜKRAN SONER
Yakın Doğu Üniversitesi Hu-
kuk Fakültesi Dekanı Prof. Yıkh-
rım Uler, anayasa değiştirmenin
ciddi bir iş olduğu vurgulaması-
nı yaptıktan sonra, 1982 Anaya-
sası'nda öncelikle düzeltilmesi.
tamamlanması gereken onca ko-
nu dururken tahkimin kimin ak-
lına geldiği sorusunu yöneltiyor.
Sorusunu yine kendisi yanıtlar-
ken özetle şöyle diyor:
Sanıyorum (mılliyetçi)
MHP'nin hazırladığı, Ecevit'in,
HikmetSami'nın, Ersümer'in ve
diğerlerinin tüm güç ve yetenek-
lerini ortayakoyarakkotarmaya ça-
lıştıklan değişiklik onlann istek-
leri değil. Dostumuz ve müttefi-
kimiz (kime karşı müttefik?)
ABD'nin bakanlan (sekreterler)
yerli yersiz ve uluorta (anayasa-
nın değiştirilerek imtiyaz sözleş-
melerinde Danıştayımızın yetki-
sinin kaldınlması) gerektığini sa-
vunuyorlardı. Ülkemizdeki ABD
elçileri de, hatta yurt gezilerine
çıkıp aynı şeyleri söylüyorlardı.
Aynı dilek ve istek, yeni dünya
düzeninin mimarlan IMF ve di-
ğer uluslararası kuruluşlar ve ulus-
lararası şirketlerden de (ÇUŞ) ge-
liyordu. Işte imtiyaz sözleşmele-
rinde Danıştayımızın devreden çı-
kanlmasına olanak verecek ana-
yasa degışıkliği önerisi, dost dış
güçlerden gelen bu telkinler, tav-
siyeler. akıl vermeler sonucunda
'milliyetçi' hükümetimiz tarafın-
dan getirildi.
Yurttaş adına ve hesabına
YDD'ye doğru siyasal seçim ya-
pılmış. Anayasa değişikliği öne-
risi TBMM'de oylanacak."
- Yurttaş adına seçim yapılır,
karar alırurken yurttaşın söz ve
karar hakkı yok mu?
Yurttaş olmak donanım gerek-
tiriyor. Bazen pek teknik, uzman-
lık konulannda bilgi gerekiyor.
Medya anayasa değişikliği öneri-
t/lkemizde çağdaş
uygarhk düzeyi ile
yeni dünya düzenini
kanştıranlar var.
Çokuluslu şirketler
ve global örgütler
kendi koşullannı koyup
tüm dünyaya
dayatıyorlar. Global
dayatmalara karşı
yurttaşlannı, kendi
koşullannı, hukukunu
koyarak koruyabilecek
örgüt devlettir.
sini alkışhyor. Yurttaş bilgiyi ne-
reden, kimden alacak?
"Enerji açığunız var, karanlık-
ta kalacağız" deniyor. Elektrik
Mühendisleri ve hatta Devlet Plan-
lama TeşkOatı tersini söylüyor.
"L luslararası tahkim çağın ge-
reğktir,zorunludur" deniyor. Tür-
kiye üniversitelerinden anayasa
ve idare hukuku profesörleri tah-
kimin teslimiyet olacağı yolunda
açıklama yapıyorlar.
Sermaye Jandarmalıflı
Atatürkçü düşüncenin temeli
tam bağımsızlık. Atatürkçü Dü-
şünce Dernekleri tahkimi kapitü-
lasyon olarak değerlendiriyorlar,
isyan halindeler. Çağdaş Hukuk-
çular Derneği MAI anlaşmasıyla
ilgili anayasa değişikliğinin ya-
şama geçirilmesi halinde ulus dev-
letin tek işlevinin sermayeninjan-
darmalığını yapmak olacağını bil-
diriyor. Mimarlar Odası anayasa
değişikliğinin ülkenin uluslarara-
sı yağmaya teslim edılmesi anla-
mına geleceğini bildiriyor. lşçi-
ler haklannın budanmasına karşı
çıkarlarken IMF paketi içindeki
tahkimi de karşılanna alıyorlar.
Bergamalılartahkime karşı Anka-
ra'da yürüdüler...
Prof. Yıldınm Uler, tahkime
karşı demokratik örgütlerden ge-
len tepkilerin bir genel değerlen-
dirmesini yaptıktan sonra isyan
ve öfkenin, aksine medya yönlen-
dirmelerine, beyin yıkanmasına
Yasaları Kabul Etmeyeceğiz" kokartlarıyla muayene
Hekimler hükümeti hasta ilan etti
İZMÎR (Cumhuriyet Ege Bürosu) -
lzmir Tabrp Odası Başkanı Soat
Kaptaner. uluslararası tahkim ve
sosyal güvenlik yasa tasanlanrun
kabul edilemez olduğunu belirterek
"Yargıda Sevr anlanuna gelen
nhıslararası tahkim ile tophımsal
birtik ve dayanışmamızı çökertecek
sosyal güvenlik yasasını kabul
etmeyeceğiz'' dedi. lzmir Tabip
Odası'na üye doktorlar, hastalara
dağıtılmak üzere hazırladıklan
reçetelerde, 57. hükümeti hasta ilan
ederek, hükümetin ilacıntn da
•bağımsjzhk aştsı" olduğunu
vurguladılar.
TBMM'den geçirilmek istenen
uluslararası tahkim ve sosyal
güvenlik yasa tasanlan, tzmir'de
doktorlar tarafından pTotesto edildi.
SSK Buca Hastanesi'nin
polikliniklen önünde dün
gerçekleştirilen protesto eyleminde
konuşan lzmir Tabip Odası
Yönetim Kurulu Başkanı Suat
KaptaneT, sosyal güvenliğe
bütçeden 2.5 katrilyon katkı yapan
siyasi iktidann, bu katkıyı 'kara
defik' oiarak nitelendirdiğini
anımsatarak "Devteti babracak
dedikleri 2.5 katrilyon, 55 mflyon
insanımız için verüiyor. Bu para devleti
batınyor da 37 bin aikye vcrifcn 11.5
katrüyonluk iç borç faizi devleti batırmıyor
mu?" dedı. Yıllardır devleti yönetenlenn,
uyguladıklan IMF önerisi politikalarla
devleti iflas noktasına getirdiklerini kaydeden
TBMM'den geçirihnek istenen tahkim ve sosval güvenMk
tasantaraıı tzmiridoktorlar protestoetti(YUSÜF OZKAN)
Kaptaner, şimdi de SSK'nin batınlmak
istendiğini ve insanlann özel emeklüik, özel
sağlık sigortasına mahkûm edilmeye
çahşıldığını söyledi. Kaptaner, hükümetin
bununla yetinmeyip. uîusal çıkarlan gözeten
Danıştay'ın devTe dışı bırakılması için yoğun
çaba harcadığını da anımsattı.
karşın dalga dalga yayılmakta ol-
duğunu belirtiyor. MHP'nin par-
ti disiplinine rağmen, konunun
mılliyetçiliğe nasıl sığdınlacağı
yolunda huzursuzluğun yaşandı-
ğmı, DSP'de bilinen parti başka-
nı sultasına karşın milletvekille-
rinin öneriyi imzalamakta zorlan-
dıklarını anımsatıyor. Tahkim
anayasadayeralırsa nekazanıla-
cağı sorusuna yanıt anyor...
"Tahkim anayasada yer abrsa
ne kazanüacağı" sorusuna yanıt
ararken önce TMMOB'nin millet-
vekillerine gönderdiği açık mek-
tuptaki saptamalara bir göz at-
makta yarar var:
(Türkiye özellikle enerji ala-
nmda gelecek kuşaklan da ciddi
ipotek altına alacak yeni bir serü-
vene doğru sürüklenmek isteni-
yor. Bu serüvenin amacı, Türki-
ye" yi enerji alanında sömürü ko-
ridoruyapmaktır. Özelleştirmey-
le enerji altyapısı yabancılaştınl-
mak, kamuda olması gereken im-
tiyaz hakkı yabancılann eline ge-
çirtilerek ulusal bağımsızlığımız,
insanlık onurumuz çokuluslu şir-
kelerin insafına terk edilmekte,
ulusal yargı ortadan kaldınlarak sö-
mürge hukukuna teslim edilmeye
çalışılmaktadır.)
Tahkim ile sermaye akacağı sa-
vı da inandıncı değil. Sermayenin
pusulası kârdır. Kân gören, ken-
dine güvenen sermaye her koşul-
da gelir. Doğrudur, tahkim bazı
yeni talan projelerine yeşil ışık
yakabilir. Kapitülasyonlar bun-
dan yararlananlar için çok çekici-
dir. Bazı Türk şirketleri şimdiden
uluslararası tahkimin avantajla-
nndan yararlanabilmek için ya-
bancı ortak arayışına girmiştir.
Türkiyetatlısu frenklerini unutma-
dı. Niye unutsun?
Siyanürle altın çıkarma ve Ber-
gamahlann savaşımıyla gündeme
gelen Eurogold, uluslararası tah-
kim yok iken Türkiye'ye geldi,
kovuldu, gitmiyor.
Eurogold'un beklentlsi
Uluslararası tahkim yasasının
bir an önce çıkanlmasına yönelik
hükümetin çabalan, Bergama'da
siyanürle altın madeninin çalıştı-
nlmayacağını kesinleştiren yargı
kararîanna karşın, çokuluslu Eu-
rogold şirketinin hâlâ maden ala-
nını terk etmemesinin altında MAI
beklentisi yok mu?"
Yıldınm Uler'e göre uluslara-
rası tahkim uzun süredir kapımı-
zı zorluyor. Türkiye'de özel sek-
törün kâr getireceğini gördüğü te-
mel kamu hizmetlerinden örne-
ğin sağlık, eğitim, sosyal sigorta
hizmetlerinde özel sektöre dev-
retme uygulamalannın sürdüğü-
nü, enerjinin de kâr umulan bir
kamu hizmeti olduğunu anımsa-
tıyor Enerjinin aynı zamanda bir
insan hakkı olduğunu, ancak ka-
mu hizmeti olmaktan çıkanlmak'
istendiğini vurguluyor. "Yabana
yannmlann ve yaûnmcılann ko-
nınması, kollanması uğruna te-
mel kamu hizmetlerinden vazgec-
mek, bu hizmetkri \abancılara
devretme olanagı yoktur" diyOT.
Özetle şöyle devam ediyor:
u
Türkiye Cumhuriyeti'ni yö-
netenkr. başka devtetterle yaptik-
lan ikili anlaşmalara tahkim şar-
ü koymaktan çekinmrvorlar. An-
cak bu şartlar kamu hizmeti ile il-
gili alanlarda geçerli olamaz. TC
kamu düzeni, kamu hizmeti ile Q-
gjli alanlardaTC yönetsel yargısi-
nın görevli ve yetkiK olmasını ge-
Gericüiğe karşı gençlik kampı ^ S
öğrencUerine yönelik düzenlediği kamplar, pflot bölge olarak seçilen İskenderun Uluçmar
ve GemMkGençlik Kampı'nda gerçekleştirüryor. Derslerinde başanh olan öğrencflerin 8'er
gfiniük devrekr halinde yarartandığı kamplarda, Atatürk ilkeieri ışığmda çağdaş ve laik
cumhuriyete inanan gençİer yetiştirilmesi hedeffcni yor. tskenderun Uruçınar Gencük Kam-
pı Müdûrii Zeki Yüdız, uyuşturucu ve tütün auşkanoğuun zaraıiannın da anlaoldığı kamp
süresince gençlere düşünce üretebilme, sorumluluk duygusu. kendine güven^ insanlık ve
doğa se% gisinı aşılama> a çahştıklannı büdirdi. Kamp Eğitim Şefi Dr. Uğur Ozdemir ise
günlük 17 saat süreli kampta çocuklann sosyal ve psikolojik özellikleri dikkate ahnarak
eğitim verfldiğini bildirdL Her çocuğun en az 5 yeni arkadaş edmroeden. onlann yaşamı-
nı paylaşmadan kamptan a\Tjbnasını başarısıznk olarak gördüğün ü belirten Ozdemir, bu
yd kampta farklı bir eğitim yöntemi denendiğini de bildirdL (Fotograf: AKIN BODUR)
rektirir. Bu konularda verümiş ve
verilecek hakem karariaru Türk
kamu düzenine aykındır. Türki-
ye'de tenfiz edilemez, uygulana-
maz."
Prof. Uler, yabancjlann dayat-
masıyla getirilen anayasa deği-
şiklıği önerisine, olabildigince so-
ğukkanh, hukuk açısından yakla-
şırken göriişlerini şöyle özetliyor:
"Kamu hizmetkri ile ilgili im-
tiyaz sözleşmekri" deyişi, bence
öneriyi hazırlayanlann ikinci sı-
nıftaki bir hukuk fakültesi öğren-
cisi kadarbile konuya egemen ol-
madıklannı gösteriyor. İmtiyaz
sözleşmeleri zaten kamu hizmet-
leriyle ilgilidir. Kamu hizmeti ile
ilgisiz imtiyaz sözleşmesi olmaz.
İmtiyaz kamu hizmeti ile ilgili ol-
duğu için ciddi bir iştir. tmtiyaz
sözleşmeleri Danıştay'ın incele-
mesinden geçer. Danıştay, incele-
mesinde, kamuyaranna aykın ko-
şullara bu arada tahkim koşuluna
rastlarsabunlan ayıklar, çıkanr. tş-
te bu uygulama istenmiyor.
Tahkim bir uyuşmazlığın dev-
letin yargı yerlerinde değil de, ha-
kemler eliyle çözümlenmesi ko-
nusunda taraflann anlaşmalandır.
Deviet, uyuşmazlıklan çözmeyi
temel bir kamu hizmeti olarak be-
nimsemiş ve bu amaçla yargı ör-
gütleri oluşturmuştur. Özel hu-
kuk uyuşmazlıklannda taraflar iç-
tenliklerine (iradelerine) bırakıl-
mış konularda hakeme gidebilır-
ler. Kamusal ilişkilerde tahkim
olmaz.
- GlobaUeşmede tahkim kaçı-
nılmaz deniyor.
Globalleşmenin ve yeni dünya
düzeninin yeni oluşmadığını iyi
bilmemiz gerekiyor. Osmanlının
bildiği imtiyaz sözleşmelerine ye-
ni ad uydurup 'yap-işlet-devret'
diyerek imtiyaz sözleşmelennin
gereklerinden kaçınılmayacağı
kesin. Osmanlı döneminde ittifak
yapan büyük devletler ve serma-
/mtiyaz, bir kamu
hizmetinin devri değildir.
îdarenin kamu hizmetini
devir yetkisi yoktur.
Sorumluluğun kamuda
7 ' kalması, hizmetin
yürütülüşünü her an
denetleme, hizmet
karşıhğı bir bedel
alınacaksa bunun
yurttaşm ödeyebileceği
düzeyi aşmamasım
sağlama yetkilerinin
kamuda kalması demektir.
ye bugün uluslararası örgütlerdir.
Birleşmiş Milletler, eşitsizliğin
egemen olduğu Güvenlik Konse-
yi bir yana. Gözden düştüler. Ma-
Ii güçlükler içinde zayıflatıldı.
Zenginler Birleşmiş Milletler'de
hâlâ çok etkili, ama artık işlerini
Dünya Bankası, Uluslararası Pa-
ra Fonu (IMF), Dünya Ticaret Ör-
gütü gibi örgütler aracılığıyla yü-
rütüyorlar. Çokuluslu şirketler ve
global örgütler kendi koşullannı
koyup tüm dünyaya dayatıyorlar.
Global dayatmalara karşı der-
nekler, vakıflar, odalar, borsalar,
yerel yönetimler vs. direnemezİCT.
Uluslararası kurallara karşı yurt-
taşını birazolsun koruyabilecek ör-
güt ulusal devlettir. Ulusal deviet,
dayatılan kapitülasyon koşullan-
na karşı kendi kurallannı koya-
rak direnebilir. Gerçi bizim yetki-
liler "konuyu abartmayaurrr di-
yorlar. Devletimizin başı da "Dü-
yunu Umumiye'yegeridönmeyiz,
Kapitülasyon ülkesi olmayız'" dı-
yorsa da tahkime karşı çıkmak bir
yurttaşlık görevidir. Sonra kurtu-
luş çok daha zor olur.
Ülkemizde 'çağdaş uygarhk dü-
zeyi' ile 'yeni dünya düzeni'ni ka-
nştıranlar var. Ama bu ülke; be-
nim yaşımda olanlann babalan, da-
ha gençlerin dedeleri, 'kurtuluş
savaşı' vermiş, kapitülasyonlan
yok etmişlerin ülkesidir. Kurtu-
luş Savaşı'nda da ihanet vardı.
Tahkimcilerin bir bölümünün ay-
mazhğı kesin, ama acaba bir bö-
lümü de Kurtuluş Savaşı'ndaki
hainlerin devamı mı?
DUZYAZI
ORHAN BİRGİT
Tam Bir Skandal!
Hükümet, işkenceyi önleme amacı ileTBMM'ye
birtasan sunmuştu. Tasarı, işkence yaptığı belir-
lenen görevlilere, hatta onları raporları ile koruma-
ya kalkışan işbiriikçi hekim ve eczacılara bayağı
caydıncı ağır napis cezalan verilmesini öngörüyor-
du.
Yıllardan beri içimizi sızlatmakla kalmayan, uy-
gar dış dünya karşısında başımızı öne eğdirten bu
çağ dışı mekanizmanm bizim uygulama alanımız-
dan da çıkartılıp atılacağının ilk somut girişimi ola-
rak gördüğümüz hükümet tasansını "Bu Kez Ga-
liba Samimiyiz" başlıklı bir "Dûzyazı "da övmüş, des-
teklemiştik.
Cuma günü ellıyedinci hükümetin bu tasansı,
TBMM'nin Içişleri Komisyonu'nda görüşülürken,
değiştirilip tanınmaz hale getirilmiş. Hem de ta-
sannın asıl sahibi olması gereken Içişleri Bakanı
SadettinTantan'm "yapmayın, etmeyın"diyedi-
renmesine karşın.
Diyebilirsiniz ki "birbakanın savunduğu hergö-
riışü, milletvekillerinin mutlaka paylaşması diye bir
kuralın olmadığını, senin gibi onbeş yıl o paria-
mentoda bulunmuş, hatta bakanlık yapmış birisi
bilmiyor mu?"
Bilmez olur mu? Dahası, getirilen tasannın ko-
alisyonu oluşturan partileri hükümet haline geti-
ren protokolda yer almış olmasina karşın, millet-
vekillerinin kimi aynntılar üzerinde ilgili bakanla
yüzde yüz fikir birîiği içerisinde olmamalannı da
anlayışla karşılamak gerektiğini de bilir. Ama o fi-
kir aynlığı, daha çok parlamento üyesinin, hükü-
met üyesinden bu konularda bir adım daha ileri-
de olmasını gerektiren durumlarda görülüyorsa il-
ginçlik kazanır.
Içişleri Komisyonu'nu oluşturan milletvekilleri-
nin, çağ dışı bir kurumu hâlâ baş tacı etmeleri gi-
bi anlaşılmaz bir olayda değil.
Hele o komisyonda bakanlannın sağında ve so-
lundaki iskemlelere oturarak, istenilen teknik bil-
gileri vermek için yeteriı donanımla gelmiş olan yük-
sek bürokratların, hükümet tasannın aleyhinde
konuşmalan ne akılla, ne mantıkla, ne de bulun-
dukları görevde göstermeleri gereken sağduyu
ile açıklanabilir?
7 Ağustos tarihini taşıyan "Hürriyet" gazetesin-
de, Emniyet Genel Müdür Vekili Turan Genç'in iş-
kence yaptığı yargı önünde kanıtlanan emniyet
görevlilerine tasan ile verilmesi göngörülen 8 yıl-
lık ağır hapis cezasını kuşa çevirme çabalan ya-
zılıyordu. Dr. Genç'in, komisyon üyelerine "Yazık-
tır, bunlann çocuklan var; ekmekleriyle oynama-
yın" sözleri ile acındırma kulisinde başarılı oldu-
ğu, bakanlık müsteşan Yahya Gür'ün de benzer
girişimlerinin etkiyle sonuçlandığı yazıldı.
Böylece işkencecilere verilecek cezanın üst sı-
nın 8'den 6'ya indirilirken alt sınır bugünkü Ceza
Yasamızdaki "1" yıl hapis bile çok görülerek "6"
aya indiriliverdi. Dahası, tasanda yer alan tanım-
lar da "işkence ve zalimane" eylemler ile "gayri
insani ve haysiyet kıncı davranışlar" olarak ikiye
ayrıldı. Ikincisi için de cezanın üst sınırı"3"y//, alt
sınır ise "6" ay olarak belirlendi.
Böylece işkenceci bir görevlinin deviet memur-
luğundan ihracı önlendi. 6 ay gibi bir "hafjfceza"nın
paraya çevrilmesi tecili gibi karmaşalar da caba-
sı oldu.
Maalesef gazetelerimizde hak ettiği tepkiyi gör-
meyen bu komisyon skandalının iki yüzü var.
Birinci yüz, öncelikle Içişleri Bakanı Sadeettin
Tantan'ı ilgilendiriyor. Kendi bakanhğının müste-
şan ve Emniyet Genel Müdür Vekili, bir hükümet
tasansı aleyhinde komisyonda nasıl lobi yapabi-
liyorlar? Tasannın geri çekilmesi gerektiğini, iş-
kence yapan kamu görevlilerine verilecek ceza-
nın ağırlığını savunabiliyorlar? Tasarının o görev-
lilerin şevklerini kıracağını söylerken neyi amaçlı-
yoriar?
"O görevlilere yazıktır, çoluk çocuklan var" söz-
leri, işkence yüzünden bütün biryaşamlan sönen
onca insanımtzı, o arada faraza Manisalı gençle-
rimizi kapsamıyor mu?
Hem Içişleri Bakanı, hem öyle bir uygar tasan-
ya ilk imzayı atmış olan Başbakan Ecevit, bu iki
hükümet görevlisinin komisyondaki lobisinin he-
sabını sonnayacaklar mı?
Gerçi Ecevit, dün bu yazı tamamlanmak üze-
reyken "tv" ekranlanna yansıyan bir demecinde
kimsenin hükümetin işkenceyi önlemek için ver-
diği mücadeleden kuşkusu olmadığını söyleyerek,
dolaylı bir biçimde de olsa Içişleri Komisyonu'nda-
ki skandalın düzeltileceği müjdesini vermiş oldu.
Böylece elliyedinci hükümetin insan hakları konu-
sundaki içtenliğini görme olanağı da ortaya çıka-
cak.
Ama ya o, koskoca hükümetin uygariık girişi-
mine tersine kürek çektirmeye kalkışan iki deviet
görevlisinin gayretkeşlikleri yanlanna bırakılacak
mı?
Ve onlaria birlikte işkence ayıbını, bir kedi pisli-
ğini örter gibi küçültüp saklamaya çalışan Içişleri
Komisyonu'nun DSP'li, ANAP'lı, MHP'li üyelerinin
"işkenceci memurfar"\n çoluk çocuklanna acıma
oyunlan karşısında, bu üç partinin liderieri birşey-
ler söylemeyecekler mi?
Faks:0212 677 07 62
E-Mail:ortıan.birgit(o do.net.tr.
Yüreği Emekten, Eşitlikten, Özgürlükten Yana,
Demokrat|Sosyalist Düşünceye Sahip Olan TMMOB
İstanbul İKK Sekreteri, MMO İstanbul Şubesi Y.
Yönetim Kurulu Üyesi Endüstri Mühendisi, Dostumuz
HÜSEYİN OK u
Deniz Kazası Sonucu Kaybettik. Ailesi, Yakınlan, TMMOB ve
TMMOB'ye Bağlı MMO Üyelerine Başsağlığı Dileriz.
10.08.1999 Sah Saat 10.00'da MMO İstanbul Şubesi Önünde Tören
10.08.1999 Sah Saat 12.00'de Kartal Cemevi Önünde Tören (Kartal Stadyumu Yanı)
Törenin Ardından Yakacık Ortadağ Mezarlığı'nda Toprağa Verilecektir.
TMMOB
Makina Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi
Yüreği Emekten, Eşitlikten, Özgürlükten Yana,
DemokratjSosyalist Düşünceye Sahip Olan TMMOB
İstanbul İKK Sekreteri, MMO İstanbul Şubesi Y.
Yönetim Kurulu Üyesi Endüstri Mühendisi, Dostumuz
HÜSEYİN OK«
Deniz Kazası Sonucu Kaybettik. Ailesi, Yakınlan, TMMOB ve
TMMOB'ye Bağlı MMO Üyelerine Başsağlığı Dileriz.
10.08.1999 Sah Saat 10.00'da MMO İstanbul Şubesi Önünde Tören
10.08.1999 Sah Saat 12.00'de Kartal Cemevi Önünde Tören (Kartal Stadyumu Yanı)
Törenin Ardından Yakacık Ortadağ Mezarlığı'nda Toprağa Verilecektir.
TMMOB
İstanbul İl Koordinasyon Kurulu