25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
29 TE MMUZ 1999 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI /ekonomi(a cumhuriyet.com.tr 13 İSO raporu özelleştirme kapsamına alınan TÜPRAŞ'ı birinci gösterirken onu TEAŞ ve TEKEL izledi Eıı kârlı yine KİT'lerEkonomiServisi-lstanbul Sanayi Odası'nrn (İSO) "Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu" raporu- na göre. hûkümetın özelleştirme kapsamına aldığı ka- mu kura'uşlan Türkıye'nin en büyük ve en çok kâr getıren kuruluşlan arasında ilk sırada yer aldılar. Özelleştirme tdaresi BaşkanlığYnın 1999 yılınm 4. çeyreğinde özelleştirmekapsamına aldığı 1 katrilyon 610 trilyon 285 milyar liralık üretimden satışlanyla enbüyüksanayi kuruluşuolan TÜPRAŞ'ı TEAŞ, TE- KEL ve Türkiye Şeker Fabrikalan izledi. Türkiye Taş- kömür Işletmeleri Kurumu da 59 trilyon 585 milyar liralık kârla en çok kâr getiren firma olurken, yine satışı planlanan Petrol Ofısi AŞ de 1998 yılını 54 tril- yon 666 milyar lira kârla kapattı. Üretim dışı kârlar yüzde 88'e yükseldi Bu arada. İSO 500"e giren şırketlerin 1997 yılın- da yüzde 52.7 olan üretim dışı kârlannın 1998 yılın- da yüzde 87.7"ye yükseldiği saptanırken hükümet- ten vergi konusunda tavızler koparan sanayicilerin paradan para kazandıklan bır daha ortaya çıktı. tSO Yönetım Kurulu Başkanı Hüsamettin Kavi dün düzenlediği basm toplantısında, Türkiye'nin 500 bü- yük sanayi kuruluşu anketini açıkladı. Türkiye'nin 500 büyük sanayi kuruluşu arasında ilk 10'da6 kamu 1998 yılında ilk 1O firma 1998 sıra no 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 1997 sıra no 1 2 3 6 8 5 4 11 12 7 Firma TÜPRAŞ TEAŞ TEKEL TÜRKİYE ŞEKER FAB. A.S. PHİLSA PHİLİP MORRİS SABANCI SİGARA TÜTUN SAN. A.Ş. ARÇELİK A.Ş. EREâÜ DEMİR VE ÇELİK OYAK RENAULT TOFAŞ PETKİM Kamu sıra no 1 2 3 4 - 5 - - 6 Özel sıra no - - - - r- 1 2 - 3 4 - Üretimdon satışlar (KDV'siz) (milyar TL) 1.610.285 801.476 558.687 266.030 262.910 242.322 239.032 179.010 167.571 166.747 Iso kurumu, 4 özel sektör kuruluşu yer aldı. İSO araş- tırmasında. üretimden satışlara göre yapılan sırala- mada Türkiye Petrol Rafinerileri AŞ'nin (TÜPRAŞ) Türkiye'nin en büyük sanayi kuruluşu olduğunu bil- dirdi. 1997 yılında olduğu gibi ilk sırayı aJan TÜP- RAŞ'ı. TEAŞ. TEKEL ve Türkiye Şeker Fabrikala- • İSO 500'e giren şirketlerin üretim dışı kârlannın yüzde 52.7'den yüzde 87.7'ye çıktığı belirlendi. Raporda, birçok firmanm 1998 yılında faiz gelirleri ile ayakta kaldığı ifade edilirken üretim yapanların varlıklannı koruyamadıklan bildirildi. n, Ereğli Demir ve Çelik ile PETKİM izledi. Özel sektörde de birinciliğe, geçen yılın ikincisi Philsa Phi- lip Morris Sabancı Sigara Tütün San. AŞ gelirken bu kuruluşu sırasıyla Arçelik, Oyak Renault, TOFAŞ. Vestel, Ford-Otosan, Mercedes-Benz, Çukurova Elektrik. Çolakoğlu Metalurji ve Beko Elektronik ta- kip etti. En çok kâr getiren kuruluşlar arasında ilk 5 sırayı yine kamu kuruluşlan alırken 1998 yılında Türkiye Kömür Işletmeleri Kurumu 59 trilyon 585 milyar, Petrol Ofisi AŞ 54 trilyon 666 milyar, TÜP- RAŞ-Türkiye Petrol Rafinerileri 54 trilyon 425 mil- yar, PETKÎM Petrokimya Holdingi AŞ 45 trilyon li- ra. Eti Bor Anonim Şirketi 37 trilyon 156 milyar li- ra kârla kapattı. Kâr getiren kuruluşlar arasında TE- KEL 29 trilyon 785 milyar lira, Türkiye Şeker Fab- rikalan da 28 trilyon 480 milyar lira kâr elde ederek ilk lO'a girdi. Özel sektörde de 34 trilyon 228 mil- yar kârla Ford Otomotiv Sanayi AŞ ilk sırada yer alır- ken, ikincilığe OYAK Renault, üçüncülüğe de Arçe- lik geldi. thracatta özel sektör Sanayi kuruluşlannın Türkiye ihracatındaki payı 1997 yılında yüzde 44.7'ye ulaşırken 1998 yılmda yüz- de 43.5'egenledi. thracattailk lO'daelektrik sanayii ve demir-çelik başı çekti.Özel sektör ihracatı yüzde 2.5 artarken, kamuda ihracat yüzde 15.5 geriledi. Ih- racatta önceki yıl üçüncü sırada yer alan Vestel birin- ciliğe yükselirken, firmayı Çolakoğlu ve HABAŞ iz- ledi. Kamü kurumlan arasında da TEKEL, Eti Bor, ERDEMİR çok ihracat yapan kuruluşlar oldu. Sektörün ve devletin tanıtıma yönelik ihmalci tutumu eleştirildi Turizm yittınmcılan 'dz$eştiriyaptı • TYD Başkanı Köletavitoğlu, PKK liderinin yakalanmasının ardından turizm sektöründe yaşananlann, Kıbns Harekâtı'ndan bu yana tanıtımın sürekli es geçilmesinin sonucu olduğunu ve 25 yıllık ihmalin faturasının ödendiğini belirtti. Ekonomi Servisi - Türkiye Turizm Yatınmcılan Dernegı (TYD) Başkanı Tavit Köletavitoğlu, sektörde pazarlama ve tanıtıma önem verilmeden geçirilen 25 senenin faturasının 16 Şubat süreci ile çıkmaya başladığını söyledi. Köletavitoğlu. Kıbns Harekâtı'ndan bu yana tanıtımın sürekli ihmaj edıldi|ım vet^roçj j örgütü liderinin yakalanmasının ardından turizm sektöründe yaşananlar için "Hatayı, nedenteri kendimizde aramalıyız" diye konuştu. TYD'nin yeni yönetimi, turizm sektöründe önceki yıllarda yakalanan hızlı gelişme eğilimınin sürdürülebilmesi için devlete ve özel sektöre düşen görevler konusundakı görüşlerini aktardı. TYD Başkanı Köletavitoğlu, 2010 yılında dünya turizm gelirlerinin 1.8 trilyon dolara (769 katrilyon lira) ulaşacağını ifade ederek Türkıye'nin bu gelirlerden aldığı payın şu ankı düzeyi olan yüzde 1.7 olarak korunması durumunda 2010 yılında turizm gelirlerinin 32 milyar dolar (13 katrilyon lira) olacağını kaydetti. TYD Başkanı, siyasi irade, turizm bürokrasisi, medya ve sektör temsilcilerinin aynı hedefe kilitlenmesi ile bu rakamın çok I jtjalf^şfikanlarataşıaabileceğıne diikkat çekti. Köletavitoğlu, turizmde yaşanan kriz nedeniyle oluşan doğrudan zarann 4 milyar dolar, etkilenen sektörle oluşan toplam zarann bunun çok daha üzerinde olduğunu vurgulayarak Rusya'nın ve Türkiye'nin IMF'den istediği yardımın bu rakamın çok daha altında olduğuna dikkat çekti. Tanıtma konseyi Köletavitoğlu TYD'nin önceliklerini, sektör için konjonktüre uygun bir 'master plan' hazırlanması ve tanıtım çalışmalanna kimlik kazandmlması olarak sıraladı. Tanıtıma yönelik hazırladıklan planı "3. binyıla girerken bir 'toplam tanıtma' senaryosu" olarak açıklayan Köletavitoğlu. ülke imajını geliştirmede görevlendirilmesi için 'uhısal tanıtma konseyi' adlı bir birim tetfuirnasını önerdikfcrini ifade etti. Söz konusu birimde siyasi iradenin ağırlıkta olacağı, ancak meslek odalan, Bankalar Birliği ve üniversitelerin de katılımının sağlanması gerektiğini kaydeden TYD Başkanı, sektörel tanıtım için de özel sektörün ağırlıkta olacağı bir 'turizm geliştirme kurulu' kurulması gerektiğini söyledi. Heriki kuruluşun mali kaynağınm oluşturulacak sürekli fonlarla sağlanması gereğine dikkat çeken Köletavitoğlu, bu fonlar için gerekli kaynağı genel olarak kamuya bağladı. CINE5 Gold Card alan tüm üyelere 6 aylık yenileme hediye! Hemen bir iktisat şubesine uğrayın CINE5 Gold Card'ınızı alın. 212) f*l tfiV' %iıc (212> 66126 2" • vfe- (212) 6TS48 ^ « IttpJ^z '212) 512 01« • BM0r (212) 543 5Î1 * • timmf^ (212) 565143fl • Se&m KJ2) 25» IT (T • 0q*4 (21& 4 92 "SS • a u ^ t UU) Z3P » » " fi^Qc I21Ö m J6S2 • Bto- Ü12İ 2R~ 1150 • Bnttade (22» «2 /> -V • GUfe (2)6) 3» 39 12 • <a«qt (212) «5 «8 22 • İMe (212) 30 03 44 • I"Mr (2»l 530 25 M • U a * (216)« 43 53 • Imttr (212125IT 58 .HntUK) ST9O9O. fc*t(«* 016 4» "161 ' İ B * (21«*-«10. 1İOTI (212) S5 45 55 • 4. 1212 2*1004"7 • Mfepe «21K *9910 43 • MeoMOr 1212) 2te 89 22 • MSK (212) ÖT 44 00 • M p ^ (212) 2* Vtt» • SB^e (21Ö 3043 01 • Sonattı Ota^r 21W 478 40 D * $ £ (212) 251 49 II • CMdB- (216) 492 85 10 > ft^ıut (2t2) 662 r <K • «fcac (522) 5*3 24 01 • Msrc (3121 41* 99 » • Mkn B^dr*r U12> 212 » 9D • » • U12I 266 14 00 • M « ^ (31!) 44" 58 29 (242) 243 69 81 > BB« (224) 255 W 80 « Çıta (282) 653 ® 33 » D o ^ (258) 265 20 41« Hdy**- (222J 233 2~ 80 •ti«Mqı(3421 220 "B 50 • Olm (262) 643 04 20 • hüc (32) 4« 69 69 • Cftı»* (232) 24" 161» • Bqş*> (252) 364 44 40 • t » 1262) 5231100 • U ı _ « (344) 22115»• fan(352) 2222300• İ B (332) 236rT)• H n a S (252)413T80-ita« (2M)2816555 >MMf (282) 2613151 İKTİSAT Memauniyetle 5 (0212)274 16 16 www iKtisatbank.com.tr ŞİMDİ SIRA VERGİ VE SSK AFFINDA İş dünyası doymuyor ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu) - Ver- gide sermaye ödünlerinin sonu gelmiyor. Kayıt dışının denetim olanağını kaldıra- cak biçimde yapılan değişikliklerin ardın- dan bu kez de M af" konusu gündeme geti- riliyor. Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı Kani Aydoğdu, "geriye dönük olarak 5 yılhk matrah artö- nmrvia devletin büyük geür sağla>'acağı" sa- vıyla vergi affını önerdi. Aydoğdu, Başba- kan Yardımcısı Hüsamettin Özkan'ın "Ben bu konuyu zaten düşflnüyordum. Sizin söylemenizden memnun ol- dum" dediğini belirtirken, SSK'ye olan prim borçlan- nın cezalanna da af istedi. EBSO'nun dün Hilton Oteli'nde Başbakan Ecevit'le yaptıklan görüşmeye ilişkin düzenlediği basın toplantı- sında vergi affi gündeme ge- tiriJdi. EBSO Meclis Başka- nı Kemal Çolakoğlu, dışsa- tıma fon hazırlanmaması ne- deniyle Türkiye'nin dünya ekonomisinin ötesinde bu- nalıma girdiğini, bu buna- lımdan çıkma çabalannı, sos- yal güvenlik ve tahkim dü- zenlemesini destekledıklerinı söyledi. Ço- lakoğlu, "Devlete de birtakım girdiler ol- sun" diyerek af düzenlemesini savunur- ken, hükümetin düşünme tarzının da bu yönde olduğunu, Ecevit'in, Özkan'dan ça- lışmayapılmasını istediğini söyledi. Çola- koğlu, beyanname düzenlemesine karşı çı- karak vergilerin kaynağında alınması ge- rektiğini savundu. "Ihşarrya kaçan para geri gelecektir, ama Egeli sanayici, vergi ve SSK prim cezalanmn affinı önerdi. Başbakan - - Yardımcısı özkan, "Ben zaten bu konuyu düşünüyordum " dedt hiç olmazsa insanlar geçmisten tedirgin ol- masın" diyen Aydoğdu, devletin denetim orarunın zaten yüzde 2.5'te kaldığını, ge- riye dönük 5 yılı kapsayacak biçimde mat- rah arttınmıyla gelirini arttırabileceğini söyledi. Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Öz- kan'ın da "Ben bu konuyu zaten düşünü- yordum" diyerek gündeme getirmelerin- den memnuniyetini ifade ettiğini aktaran Aydoğdu, daha önce de bu- nun yapıldığını, devlete bü- yük para geleceğini ileri sür- dü. Kani Aydoğdu, prim ceza- lanna da af istedi. Aydoğdu, SSK'nin gediklerin en büyü- ğü olduğunu, cezalara iyileş- tırme olanağıyla "muazzam para toplanabOeceğinr, prim borçlan dışında cezalann kat- lanarak büyümesi nedeniyle bunlann tahsil edılme olana- ğının zaten kalmadıgını ileri sürdü. Kani Aydoğdu, bölgedeki işletmelerde kapasite kulla- nım oranlannın yüzde 35- 40'ların altına düştüğünü, 600'e yakın sanayi tesisinin kapatıldıgını, ancak yeni paketle birlikte can- lanma geleceğini umut ettiklerini söyledi. Ekonomideki durgunluğun zamanında önlem alınmamasından kaynaklandıgını belirten Aydoğdu, kuruluşlann yüzde 95'inin küçük ve orta büyüklükte işletme- ler (KOBİ) nitelığinde olduğunu, KOBİ yasasınm bir an önce çıkanlmasını iste- diklerini, Ege'nin yatınmlarda geri kal- dığını hükümete aktardıklannı bildirdı. Bakan Sümer Oral: Yasadan taviz vermedik Maliye'den savunma Ekonomi Servisi - Mal iye Bakanı Sümer OraL sermaye kesiminin baskısıyla değiş- tinlen Vergi Yasası'nda yapılan düzenleme- lerin "tayiz" olarak yorumlanmaması ge- rektiğini söyledi. Oral. "Degisiklikler ver- gi kaçağını özendirme şeklinde değerlendi- rilemez. Fedakârlıgın bütün kesimler ara- sında adil dağdımından \ana>ız" dedi. lstanbul Sanayi Odası'nın meclis top- lantısına kanlan Maliye Bakanı Sümer Oral, ekonomik tabloyu ve Vergi Yasası'ndaki son değişiklikleri değerlendirdi. Oral, kamu kesimindeki çarpıklığın devlet bütçesini kilitlediğini, bu nedenle de özel sektöre kaynak aktanlamadıgını söyledi. 1999 yı- lında GSMH'nin yüzde 11.6'sı kadarkon.- solide bütçe açığı bulunduğunu kaydeden Oral. "Amacımız açığı kapaüp gideri art- tumak. Borçlanma azalmazsa faiz ve enf- lasyon düşmez" dedi. Vergi Yasası'ndaki değişikliklerle kay- naklann harekete geçeceğini savlayan Oral, "Vergi sisteminin zaafa uğrayacağı vönün- deki iddialar doğru değil. Toplumda kayıt dışı ve kara para kanşnnlıyor. Bunu serma- yeye taviz olarak yorumlamak da yanlış. Ekonominin cantanması, işâtemiiçin yarar- lı olacakür" görüşünü dile getirdı. Paketten sorunlarına çözüm çıkmadı Esnaflar da ayaklanıyor ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu) - Türkiye Esnaf ve Sanatkârlan Konfederasyo- nu (TESK) Başkanı Derviş Günday, ekonomik önlem- ler paketinde esnaf ve sana- kârlann sorunlannın göz ar- dı edildiğini belirtti. Gün- day, "Sorunlanmıza karşı 0- gjsidik devam ederse kepenk ve kontak kapatmadalül her türiü demokratik hakkunı- zı kullanmak zorunda kala- cağtz" dedi. Günday, her tür- lü demokratik yönteme baş- vurma konusunda yürütme kuruluna tam yetki verildi- ğini de bildirdi. Günday, dün düzenlediği basın toplantısında TESK'in hafta başında gercekleştirilen yönetim kurulu toplantısın- da alınan kararlan açıkladı. Hükümetçe açıklanan eko- nomik önlemler paketinde kendilerine yer verihneme- sinden yakınan Günday, "20 mih onluk büvük bir khfenin geleceğe dönük umuüannın lankfağını'" söyledi. Günday, •*Esnaf ve sanatkârlannuza karşı bu iügisiz yaklaşım,eko- nomimizin istikrar unsuru esnaf vesanatkâriarunıa üz- müştür" dedi. Ekonomideki daralma ve akaryakıta 7 ayda 13 kezzam gelmesi nedeniyle perişan olduklannı ve her gün işye- ri kapamalan ile karşılaştık- lannı anlatan Günday, hü- kümetten TESK'in düşünce ve önerilerinin dikkate ve ciddiye alınmasını istedi. İŞÇİMN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Bir Kirli Oyun Siyaset hep iyi bir satranç oyununa benzetilir. Bi- zimkisinin satrançla uzaktan yakından ilişkisi yok. Ku- ralsız, her tür ahlaksızlığın geçerli olduğu bir kirli oyun- dur gidiyor. Önceki gün yayımlanan yazımda, Türkiye'de ilk kez oluşan emek cephesinin yumuşak karnının Türk-lş ve Genel Başkanı Bayram Meral olduğunu, hükümetin de bu bılınçle olayın tarafı diğer sendikalar, meslek oda- lan, demokratik örgütleri yok sayarak Türk-lş ve Bay- ram Meral ile kapalı kapılar arkasında ikili görüşme- lerie işi bitiımeye baktığını anlatmaya çalışmıştım. Önceki gece, geceyansı sonrası haberterinde bir iki cümle ile, Bayram Meral ile Başbakan ve Çalışma Ba- kanı arasında geçen görüşmelerin sonunda, Meral'in ağzından "Anlaşma ortamı doğmuştur. Perşembe günü yapılacak eytemin gereği kalmamıştır" yolunda bir açıklama geldi. Dün sabah emek cephesi örgütleri toplantısından önce, Türk-lşten, üye sendikalara gönderilen talimat- la eytemin kaldınldığı duyuruldu. Oysa emek cephe- sini oluşturan örgütlerin liderleri ile son gelişmeleri de- ğeriendirme toplantısı öğlen başladı ve bu yazının ya- zıldığı saatlerdede devam edıyordu. Ortak alınmış, an- laşma koşullannda ortak kaldınlabilecek eylem karar- lan için bildik yöntemlerle oldubitti uygulanıyordu. Kulis olarak biraz daha ayrıntı vermekte yarar var. Bayram Meral'in ortak eylem kararlanndan dönüşetek ciddi dayanağı, sosyal güvenlik yasa tasansının ye- niden değeriendirilmek üzere alt komisyona alınmış olrnası. Bu arada Çalışma Bakanı Okuyan, kendisini özel arayanlara, Bayram Meral'e daha önce kamuoyu- na açıkladıklannın dışında herhangi bir ödün verme- diklerini belirtiyor, yaştan geri dönüşün söz konusu ol- madığını söylüyordu. 24 Temmuz'da Ankara'da gözler önüne serilen bü- yük emek cephesi gücü, IMF kaynaklı, emeğe, halkın çıkariarına aykırı kararların tümüne anlamlı karşı du- oış, eylemler zincınnde halka böyle birdenbıre neden ve nasıl koptu? Çiller hükümeti zamanında, kamuda imzalanmç söz- leşmelerin hak edilmiş alacaklan da işte böyle bir ge- ceyansı, bir köşkte yapılan görüşme sonucunda, ya- sa ve hukuk ayaklar altına alınarak bağışlanmamış mıydı? O zaman neden ve nasıl olmuş ise aynen öy- le oldu. Elbette yasa ve hukuka aykın hak gaspının karşı ses- leri, işçilerin, sendikalann protestolan, aylaryıllar sür- müştü. Bir sürü yargı karan ile olayın hak ve hukuka aykınlığı da ortaya çıkmıştı. Ama sonuca bakın siz. So- nuçta Çiller hükümetinin hak edilmiş sözleşme para- lannın üstüne otunması, Türk-lş yönetıminin suç or- taklığında gerçekleşmiş, sendikacılara da bir seycik- lerolmamıştı. Bu kez durum elbette çok farklı. Elbette söz konu- su olan sadece kamu işçilerinin birdönem sözleşme- lerinin farklan değil. Çok uzun bir dönemdir IMF re- çeteleri kaynaklı hükümet programlannda durmadan hak kaybeden emekçilerin sabnnın taştığı bir nokta- dayız. SSK yasa değişikliği öyle söylendiği gibi emeklilik yaşını yükseltmekle kalmıyor, emeklilik hakkını ço- ğunluk işçi için yok ediyor. Kayıt dışını, kuralsız eko- nomiyi, sosyal devletten vazgeçışı simgelıyor. Sonuç olarak bütün ışçiler ve kamu çalışanlannı yaşamsal et- kiliyor. , Türkiye'de ilk kez bütün emek güçlerini bir cephe- de buluşturan gelişmeler, sosyal güvenlik sisteminin kökünü dinamitleme yasası ile de sınıriı değil. Ondan belki de daha önemli olması gereken tahkim ve özel- leştirme, anayasa değişikliği var. Ne de olsa yasa ile gelen haksızlıklardan geriyedönüş, anayasa ilegelen saldınlardan kurtulmaktan daha kolay olabilir. Üstelik gündemde kamu çalışanlannın ücretlerinin iyileştiril- mesi de dahil, pek çok sorun birden vardı. Düşünün ki hükümet, işçi - işveren taraflannın "Biz anlaştık" dediği metne bile kulak asmıyor. Işverenle- rin açık açık "Biz o yaşlarda işçi çalıştırmayız" ilanına karşın IMF'nin istediği yaşlarda diretip, SSK'nin ço- ğunluk işçi için işe yaramaz bir kurum olmasını hedef- liyor. Yeni dünya sömürü düzeninde Türkiye'ye biçi- len arka bahçe rolünde, sağlık, sosyal güvenlik ancak parası olanlar için geçerii olmalı, değil mi? İşte bu tabloda, Türk-lş, bugünkü üyeleri için yu- muşatılmış geçiş süreleri ile bir anlaşmaya, "evef" di- yor. Doğrusu arkasına emek cephesini almasa, baş- ka örgütlerin moral öncülüğünde, bir büyük Ankara mi- tingi gerçekleşmemiş olsa, hükümet eski işçiler için sus payı ödününü de vermeyecekti. Şimdi hükümet açısından da niye çıkanldığı anla- şılmaz birabuk sabuk metin ortada var. Hükümet, IMF, borsa yupileri, medyadaki sözcüleri koro halinde emek- lilik yaşı ile ilgili birtakım rakamlarda diretiyorlar. İşve- renler bile yüzde 61 'inin kayıt dışı çalıştırıldığı özel sektörde, ileri yaşta işçinin olmadığı gerçeğıni göze- terek "olmaz" diyorlar. Türk-lş'ın de bilınen nedenler- le, Türkçesi özel nitelikli santajlarla oluru alınarak, bir yasa kotanlmak isteniyor. Çıkacak yasa eski işçileri kapsamadığı için, SSK de- liğinde bır işe yarasa bile en az bir 20 - 25 yıl sonra yarayacak. SSK'nin asıl delikleri yerinde durup, ara- da SSK'ye de sizlere ömür rahmet okutulacak. Nelerin pahasına, neyin adına, niçin?.. Sahi bütçe- ye katkısı yok gibi bir iş için bu gürültü, bu kıyamet neden? Iktidar partilerinden, liderlerinden, pariamen- terlerinden bu soruları kendi kendine utanmadan sorabileni var mı? Ekonomi Servisi - Sanal pazarlama- cılık, flörtler, bebekler derken tnternet üzerinden fuarcıhk da yaşamımızın bir parçası olmaya başhyor Uluslararası ekonomi ve ticaretin sınırlan elektro- nik ortamda yeniden tanımlanırken, TÜYAP ile Interpro A.Ş/nin ortaküğı ile kurulan TlFAŞ, Türk Endüstri Fu- an'nı (TtF)lnternet üzerinden dünya piyasalanna sunmaya hazırlanıyor. TlF'in hizmetinden ziyaretçiler üc- retsiz olarak girişte kimlik kaydı yap- ttrmalan koşuluyla yararlanabilecek- ler. Sanal fuarcılık sistemi, Türkçe ve tngilizce olarak Internet üzerinden ke- sintisizhizmetverecek. Kurumlarara- sındaki küresel elektronik ticareti geliş- tirmek amacıyla yapılan projede, ziya- retçilerin kredi kartı numaralannın ça- Türkiye'de sanal fuarcılık devri lınma riski bulunmuyor. Tümüyle sanal ortamda tasarlanmış "Mannara Adası" adı verilen alan, sek- törlere göre aynlmış fuarbinalan komp- leksinden oluşuyor. Sanal fuar binala- nnda firmalara aynlmış standlarda ise kabul masası, kartvizitlik. broşürlük ve toplantı masalan gibi en ince detaylar bile yer alıyor. Katılımcı firmalarürün- lerini, stand sunum panolan ve geniş- letilmiş ürün bilgilerini içeren broşür- lerle tanıtma olanağı bulacaklar. TÎFAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Bü- lent Ünal. Internet üzerinden fuarcılık çalışmasuun zaman ve mekân sınırla- masını ortadan kaldıracağını vurgula- yarak "DünyiMİavt; Türkiye'de ilk defa böyle bir tanıtım F»ı-yn»« yapdryor" diye konuştu.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear