Catalog

Cumhuriyet tmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yaşın Yönetmenı Orhan Erinç • Genel Va> ın Koordınatörü. Hikmet Çetinkaya # Yazıışlen Müduru: Ibrahim Yıldız • Sorumlu Müdur Fikret tlkiz • Haber Merkezı Müdürü: Hakan Kara 0 Oörsel Yönetmen: Fikret Eser Istıhbarat Cengiz V ıldınm • Ekonomı Özlem V'iizak 0 Kultür Haııdan Şenköken 9 Spor. Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler Sami Karaören 0 Duzehme: Abdullah Yazıcı 0 Fotoğraf. Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge. Edibe Buğra 0 Yun Haberleri. Mehmet Faraç Yaym Kurulu. İlhan Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Oktay Kurtböke. Hikmet Çetinkaya. Şükran Soner. Ergun Balcı. İbrahim V ıkiız. Orhan Bursah, Mustafa Balbav. Hakan Kara. Ankara Temsılcısı: Mustafa Balbav Atatürk Bulvan No. 125. Kat:4, Bakanhklar-Ankara Tel- 4195020 (7 hat), Faks 4195027 0 tznur Temsılcısi Serdar Kıak, H.ZiyaBlv 1352S 2 3 Tel 4411220, Faks: 44191 P 0Adana Temsılcisı: Çetin Yiğenoğlu, InönuCd 119 S No 1 KatM.Tel. 363 12 11. Faks: 363 12 15 Mûessese Mûdıinj Üstûn Akmen • Koordmator Ahmet Konıisan 9 Muha- sebe Bülent YenerOtdare Hüse>in Gürer • Bügı-lşlem Nail tnaJ • Bıİgı sa>arSıaem Mürihet ÇUertSab; FazfletKnzı MEDYA C: • Yonetım Kurulu Başkanı - Genel Mudur Gülbin Erduran 9 Koordınator Reha Işıtman # Genel MudürYardımcısı SevdaÇobao Tel 514 07 53 - 5139580-513846041.Faks 5138463 Yavımiutan \e Basan: Venı Gun Habcr Ajansı. Basm \e YayuKÛık A 3 T u r k o t a g ı C a d 3 9 4 1 C a ğ a i o g l u 3 4 3 3 4 Ist P K 2 4 6 S ı r k e c ı l s t a n b u l T e l ( 0 2 1 2 ı 5 1 2 0 5 0 5 ( 2 0 hatı F a k s ( 0 2 1 2 ı 5 1 3 8 5 9 5 22NISAN1999 Imsak: 4.33 Güneş: 6.09 Öğle: 13.10 Ikindı: 16 54 Akşam: 19.57 Yatsı: 21.27 'Enerjini açığa çıkarr • Haber Merkezi - Mavi Jeans'in gençlik dergısi "Maviology" onuncu sayısında "Enerji" konusunu ele alıyor. Dergi, herkesın iç enerjisi, "'libidosu"nun. cinsellikten yaratıcılığa uzanan sosyal hayatta sahıp olduğu etkin rolü çarpıcı örneklerle gözJer önüne seriyor. "Romantizm Sapıklık mı?", "8 Derste Kadın- Erkek Kullanma Kılavuzu", "Artık Herkes Casus Olabilir" konulu yazılanyla dikkat çeken dergide. Okan Bayülgen'le yapılan bir röportaj da yer alıyor. Özürlüler için eğlence • Haber Merkezi - Çocuk Esirgeme Kurumu'na bağlı Ankara Saray Rehabilitasyon Merkezi, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını Hotel Bilkent'te gerçekleştirilecek bir eğlenceyle kutlayacak. Bugünsaat 14.00-16.30 saatleri arasında yapılacak kutlamalarda 110 zekâ ve bedensel özürlü çocuk eglenme fırsatı bulacak. Saray Rehabilitasyon Merkezi Müdürlügü; korunmaya muhtaç zihinsel ve bedensel özürlü 494. normal zekâya sahip okul grubundan ise 69 çocuga rehabilitasyon hizmeti veriyor. Üniversitelilerin 'rock' partisi • tstanbul Haber Servisi- FNS Prodüksiyon ve Organizasyon tarafından düzenlenen "University Rock Party" 24 Nısan Cumartesi gecesı Taksim Elmadağ'daki Mînistry Disco'da yapılacak. Gecede Teoman ve Kargo sahne alırken, Rus Revü Dans Grubu da gösteri sunacak. Gecenın biletleri 6 milyon TLden Ulusoy Travel Center ofislerinde satışa sunulurken. üniversıtelıler geceyle ilgili 0 212,513 23 13 No'lu telefondan bilgi alabilirler. ZOKEV'den öykü yarışması • Zonguldak •<Cumhurivet) - Zonguldak Kültür ve Eğitim Vakfı (ZOKEV). Zonguldaklı yazar Ahmet Naim Çıladır adına öykü yanşması düzenliyor. Adaylar, yarışmayâ daha önce yayımlanmamış ve ödül almamış 3 öyküyle katılabilecek. Katılmak ısteyen adaylar yanşma koşullannıZOKEV'inO 372 252 30 91 no'lu telefonundan öğrenebilecekler. Kaplumbağalar bekleniyop • ANTALYA(AA)- Antalya kıyılan, mayıs ayından itibaren yumurta bırakmaya gelecek deniz kaplumbağalannı bekliyor. Deniz kaplumbağalannm (caretta caretta) yumurta bırakacaklan kumsallann korunması ile ilgili, yerel yönetimlerin yanı sıra, Doğal Hayatı Koruma Derneği ve Çevre Bakanlığı Özel Çevre Koruma Kurumu da çalışmalar yapıyor. Düzettme • Gazetemızin 20 Nisan 1999 tarihli sayısının arka sayfasında yer alan "Olasılık düşük, sonuç ciddı" başlıklı haberde kaynak kışi olan Kanadalı bilimadamı Prof. Karl Buckthought'un soyadı teknik bir hata nedeniyle yanlış çıkmıştır. Düzeltir, özür dileriz. TTB, tıp fakültelerinin önemli bir kısmınm hekim yetiştiremeyecek durumda olduğuna dikkat çekti Türldye'de üp eğithııi yetersiztstanbul Haber Servisi - Türkive'nın halk sağlıgı, kamunun büyük oranda sağ- lık üretiminden çekilmesi. aynlan kay- naklann azlıgı. hizmetlerin eşitsiz dağılı- mı gibi nedenlerle kötü bir tablo çizıyor. Olkedeki tıp fakültelerinin önemli bir kıs- mının ise hekim yetiştiremeyecek durum- da olduğuna dikkat cekili\or. TürkTabipleri Birlıgı (TTB) tarafından hazırlanan "BinYıl KapanırkenTürkiye Sağlık Sektörünün DurumıT adlı broşür- de, Türkiye'nin saglığı ele alındı. Türki- ye'den daha az geliri olmasına karşın sağ- lıkta daha iyi sonuçlar elde eden ülkeler olduğuna dikkat çekilen broşürde, şöyle denildi: "Avrupa ülkeleri arasında çocuk ve be- bekleri en çok ölen ülke Türkije'dir. Ülke- mizde çocuk ölüm hızı (ÇÖH) binde 47 iken Avrupa ülkeierinde bu rakam binde 5 3e 10 arasında değişmektedir. Türkiye eün- deki geliri insan yaranna kuilanmayı bil- • Türk Tabipleri Birliği tarafından hazırlanan "Bin Yıl Kapanırken Türkiye Sağlık Sektörünün Durumu" adlı broşürde, "Avrupa ülkeleri arasmda çocuk ve bebekleri en çok ölen ülke Türkiye'dir. Ûlkemizde çocuk ölüm hızı binde 47 iken Avrupa ülkeierinde bu rakam binde 5 ile 10 arasında değişmektedir" denildi. meven, insan için kuDanmak istemeyen bir ülkedir. Türkiye ile aynı gelir grubunda >er alan (Kişi başına yıflık 2 bin 500-4 bin dolar aralığı) 20 ülke içinde 15'inin çocuk ölüm hızı Türkiye'den daha düşük. Aynı grupta yaşam umudu açısuıdan 14 ülke de Türkive'den iyi durumda. Türkiye'nin sa- hip olduğu ulusal gelir düzeyi dikkate aun- dığında çocuk ölüm hızının binde 30 olma- sı gerekir. Aradaki fark UNICEF tarafin- dan eksi 17 puanlık kötü performans ala- rakdeğerlendirilmektedir. VaniTürldye sağ- lık göstergesi bakımından kötü perfor- mans sergileyen ülkeler arasındadırT Broşürde Türkiye'nın batısı ve doğusu arasında da beslenmeden. aşılamaya ka- dar ciddi bir eşitsizlik olduğuna dikkat çe- kildi. Hekim işsizliği TTB'nin broşüründeki diğer bir önem- li nokta da tıp fakültelerindeki eğitimin ye- tersizliği. 1964 yılında 4 olan fakülte sa- yısı bugün 47'ye yukselirken, uzmanlar he- kim işsizliğinin kapıda olduğunu vurgu- luyorlar. Türkiye'de gereksiz yere \e gereklı do- nanımdan yoksun fakültelerin açıldığına dikkat çekilen broşürde. "Daha da kötü- sü hekim sayısının arttmlması sağhk sek- töründekisorunlann çözum yohıoiarak gös- terilmektedir. Tam tersine. Türki> e'de öp fakültesi açma sürecinin kendisi önemli bir sorun durumuna geüniştir" denildi. Türkıye'nın gereksınımi olan hekim modelinın belırlenmemesi ve müfredatın da buna göre ayarlanmamasının da eğiti- min kalıtesini etkilediği belirtilen broşür- de, bazı sorunlar şöyle sıralandı: "Tıpeğitirninin\aşambtrvıjsüft'nbireg>- tim olduğu ka\ramı öğrenciye aktanlma- makta. psiko-sosy al kavramlarla zenginleş- tirilmiş dengeli bir müfredat oluşturulma- maktadır. Oğrencilerin öğrenimlerinin er- ken döneminde uygulama ile karşdaşma- lan ve uygun "rol model'lerden hekımlik becenleriru öğrenmelen gerekir. Oysa ki Türkhe'deki üp fakültelerin- de rüm bunlan engelleyen bir durum söz konusudur. Örneğin. öğretim üyelerinin tam zamanh çahşmaması önemJi bir en- gddir." Türkiye ile aynı gelir grubundaki ülkelerde önemli sağlık göstergeleri (1996) Kişibasına Ülke GSMH($) Botsvana Çek Cumhuriyetı Domınika Estonya Gabon Brezılya Belıze Grenada Gjney Afrıka 3020 3870 2990 2860 3490 3640 2630 2980 3160 KostaRika , 2610 Lübnan , 2660 Malezya 3890 Mauritius Meksıka Panama Polonya Santa Lucıa Tayland Venezüella Türkıve 3380 3320 2750 2790 3370 2740 3020 2780 Çocuk ölüm hm (binde) 50 7 20 16 145 52 44 31 66 15 40 13 23 32 20 14 22 38 28 47 Bebekölûm haı (binde) 40 6 17 13 87 44 36 25 50 13 33 11 20 27 18 12 •) 31 24 41 Yaşam umudu (yrf) 52 73 73 69 55 67 74 ? 65 77 69 72 71 72 74 71 71 69 72 68 Küresel ısınma artıyor, biyolojik çeşitlilik tükeniyor, nükleer güç yayılıyor, etnik ve dinsel çatışmalar sürüyor Sorunlar dünyamv&n başınıağııttı Pünya Günü dolayisıyla. merkezi ABD'de bulunan Dünya Anayasa ve Parlamento Örgütü rapor yayımladı. Türki\e'de de çevre kuruluşJaruun düzenlediği çeşitii etkinliklerdc, doğa kirtüiğine dikkat çekilivor. İZMİR(AA)-Her yıl 22 Nisan'da kut- lanan "Dünj'a Günü" dolayisıyla mer- kezi ABD"de bulunan Dünya Anayasa ve Parlamento Orgütü'nün rapor yayımla- yarak. •'dünyanın başını ağntan sorun- lara çözüm bulunması için BM dışında yeni yapüanmaya gidilmesini, dünya hü- kümeti ve dünya anayasası oluşturulma- sını" önerdiği bildirildi. BM tarafından tanınan Türk örgütü Arkadaş Çevre Grubu'ndan alman bil- gıye göre, 22 Nisan Dünya Günü ile il- gili açıklama yapan uluslararası çevre kuruluşlan da. yeryüzünün başını ağn- tan 55 temel sorun belirledi. Bu sorun- ların başlıcaları küresel ısınma, nükleer tehlike ve düşük yoğunluklu etnik ve dinsel çatışmalar... Arkadaş Çevre Grubu Sözcüsü Yaşar Öztürk, Dünya Anayasa ve Parla- mento Orgütü'nün raporu- na dikkati çekerek, dünya- da kuzey ve güney ülke- leri arasındaki gelişmiş- lik farkının büyüdüğünü, dünyanın başını ağrıtan sorunlann daha çok gelişmış ülkelerden kaynaklandığını belirtti. IMF, Dünya Bankası gibi finans ku- ruluşlannın, 50 yılı askın sürede geliş- mişlik farkını gideremediğini kaydeden Yaşar Öztürk, BM dışında dünya parla- mentosu kurulmasının dillendirilmeye başlanmasının bile önemli bir gelişme ol- duğunu söyledi. Öztürk şöyle devam et- ti: "Dünya, insanhğın ortaya çıkması ve bugüne gdebilmesi için sunduğu olanak- tan dolayı çok pişman. Ekolojik, ekono- mik, sosyal ve küftürel anJamda dünya renklerini bir bir vitiriyor. Dünyanın ba- şını ağntan 55 temel sorunun başlıcala- • Arkadaş Çevre Grubu Sözcüsü Yaşar Öztürk, dünyanın başını ağntan sorunlann daha çok gelişmiş ülkelerden kaynaklandığını belirtti. ru küresel mnmanın artarak ön ümüzde- ki yülarda karşılaşacağımız felaketleri haber vermesi, biyoloj ik çeşitliUğin tü ke- nişi. nükleer silahlar, nükleer gücün kar- şı kovıılamayan yayıiışı, belli odaklaruı de- netimi dışına çıkarak mafy anıru terörist- lerin bu alana el atması. Aynca, yerkü- re, 21. yüzyıla etnik ve dinsel çatışmala- nn kuşatması altında giriyor." Dogal Hayatı Koruma Derneği (DHKD) Türkiye'de Kıyı Yönetimi ve Turizm Projesı Müdürü Dr. Tuncay Ku- leK, dünya nüfusunun üçte ikisinin kıyı alanlannda yaşadığına dikkati çekti. Kı- yı alanlannın sınırlannın değiştirilmesi- nin mümkün olmadığını, uzerindeki yoğıınluğun ise her gün arttığmı kaydeden Kuleli. kıyı ekosistemleri- nin taşıma kapasitelerinin belirlenmesi ve bu limit- lenn üzerine çıkılmaması gerektigıni belirtti. 22 Nisan'ın Dünya Gü- nü oiarak kutlanması, ilk kez ABD Visconsin Sena- törü Gayiard Neboo'un ön- cülüğünde dünyanın başı- nı ağntan sorunlann dile getirilmesi için önerildı. 22 Nisan'ın tüm ülkelerde Dün- ya Günü oiarak kutlanmasına ise 1990 yılında başlandı. Türkiye"de Dünya Günü koordınatör- lügünü, 1990"danölümünekadarçe\Te- bilimci Prof. Dr. Kriton Curi yürüttü. ÇevTeciler. bu yıl 22 Nisan'da, Çuri'yi anma etkinligi de düzenleyecek. Dünya Günü'nde, her yıl değişik bir konunun öne çıkanlarak, kamuoyunun dikkatinin çekilmesi hedefleniyor. Bu yıl Dünya Anayasa ve Parlamento Orgü- tü'nün önerisı ise Dünya Parlamentosu ve Dünya Anayasası başlıklan altında sunuldu. Dil Derneği Astbaskam Özel • Dil Derneği Astbaşkanı Sevgi Özel, yabancı dillere yıllarca suskun kalan şimdiki Türk Dil Kurumu'nun uyduruk sözcüklerle Türkçe'ye zarar verdiöini belirtti. 4 Türk düi yozlaşünlıııalv isteniyor' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Etkın- lik gösteren Türk Dil Kurumu'nun Ata- türk"ün kurdugu kurum olmadığını vurgu- layan Dil Derneği Astbaşkanı Sevgi OzeL "Atarürk'ün Türk Dil Kurumu, hiçbir za- man "gök konuksal a\Tat. dumansal tütün- geç' gibi saçmahklaria uğraşmamıştır. Bunlar karşı devrimcUerin. dil devrimine yönelik terbiyesizjikleridir. Atarürk'ün Türk Dil Kurumu. hiçbirzaman düzeltme imini (A ) türaden kaldırmamışnr" dedi. Dil Derneği Astbaşkanı Se\gi Özel. Türk Dil Kunımu'nun Türkçe'nin tüm bi- lim, sanat ve teknik kavramlan karşılaya- rak gelişmesıni sağlamak, dil de\Timıni yaşama geçirmek için Atatürk tarafından İcurulduğunu, ancak 22 Nısan 1987'de ka- patıldığını anımsattı. Özel, eskisıyle aynı adı taşıyan şimdiki Türk Dil Kunımu'nun 1982 Anayasası 'nın 134. maddesıne daya- nılarak kurulduğunu belirterek "Amares- mi Türk Dil Kurumu, önce yaam birliği- ni bozdu, dil devrimiyle dile kazandınlan öğelere, özellikle bileşik sözcüklere savaş açtı. tüm yanhşlannı Milli Eğitim Bakan- lığı eüyle okuüara soktu" görüşlerinı dile getirdi. Yabancı dıllere yıllarca suskun ka- lan şimdiki Türk Dil Kunımu'nun uydu- ruk sözcüklerle Türkçe'ye zarar verdigını savunan Özel, "Şimdilerde de sloganlara sığınarak. yine siyasal ikridardan yardım isteyerek. Türkçe'yi yabancı sözcüklerden. yanlış kullanımlardan kurtaracağını sanı- yor" dedi. Özel.-Atatürkün Türk Dil Kıırurnu. hiç- bir zaman "gök konuksal a\Tat. dumansal tütüngeç' gibi saçmahklaria uğraşmamış- tır. Bunlar karşı devrimcilerin dil de» rimi- neyönelikterbiyesizlikleridir. Atarürk'ün kurumu. hiçbirzaman düzelbne imini tüm- den kaldırmamışnr. Kimiayduılana bilinv sel dayanağı olmayan. yaniış ya da eskimiş yargılan. yazık ki karşı devrimcüerin ek- meğine yağ sürmektedir" diye konuştu. RASGELE / RAİFERTEM Seçimi Yaptık Geçim IMasıl Olacak? Seçim seçim dedik, coştuk. Oylanmızı attık. Say- dık, topladık. Sonuçlar beklenen bir olgu mu? Yoksa beklenmedik bir coşku mu? Beklenen olgu da var. Beklenmeyen coşkular da var. En çok konuşulan, tartışılan olgu. Coşkusu da için- de. MHP'nin iktidara tırmanışı. Yaklaşımı desek daha doğru. İlk gösterilen nedenleri: Öcalan'ın yakalanması, şehit anaiarına sahip çık- ması, milliyetçilik akımları. Doğru, etkili yanlan var. Yapılması da zorunluydu. Devlet Bahçeli MHP Genel Başkanı olduktan sonra, partisini Türkeş'in oturttuğu raydan çıkardı. Milliyetçiliği, halkçılıkla birlikte aldı. TC sınıriarı için- de yaşayan herkes Türk Milleti. PKK ulus bütünlüğüne karşı. Kökü dışarda. Ana- dolu'yu bölmek isteyenlerin aracı. Diğer partiler. Özellikle CHP 6 okta simgelenen halk- çılık, milliyetçilik değerlerinden uzaklaşınca. Özelleş- tirme, Avnjpa Birliği nerdeyse tek konular olunca. Seçmen karşılarına geçti. CHP Meclis'e gıreme- di. ANAP, DYP sınıra day&ndı. Kendilerini zor kurtar- dılar. Kurtarmak, kurtulmak buysa eğer... MHP'nin başansında bir olgu daha var. Seçim ça- lışmalannı başkanlık gösterisi olmaktan çıkardılar. Orgüt çalışması yaptılar. llkelerinı, örgütleriyle özleş- tirdiler. MHP'nin başarıdan sonraki tutumu da aynı yönde gözüküyor. Iktisat kökenli Genel Başkan Dev- let Bahçeli, ekonomik söylevine yön veren Turtca Tos- kay ile yaptığı söyleşide. Murat Sabuncu. Milliyet'teki köşesınde, MHP'nin ekonomik yaklaşımını anlatıyor. Yöneticilerin: Kont- rollü ekonomi, gerçekçi kur, özelleştirmeyi dondur- ma istediklerini; gümrük birliğinin aleyhimizde bir ol- gu olduğunu yazıyor. Sevindirdi. Geçici olmaz umuduyla. Nedim Şener'in Milliyet'teki haberi üzücü. MHP'li gençler: "Partiye oy verdik. Şimdi bize iş verilmeli" diyor- lar. Gösteri yapıyorlar. Hem de işe alınmada öncelık ıstiyoriar. Özellikle devlet kuaıluşlannda. İş istemek haklan. Ama öncelik istemeleri üzücü. MHP'ye oy verenler yalnızca Ülkü Ocaklılar değil ki... Yoksa FP'nin durumuna düşerler... FP önceki adlarıyla RP. Öncekiler de. En çok ne- denlerden oy aldılar. Hangi yörelerden illerden? Inceleme yapılırsa, büyük kentlerden olduğu çıkı- yor ortaya. Göçle gelen insanlann banndığı yerler. Yanlış sanayileşme. Daha doğrusu sanayi adı al- tında! Doyunduğumuz yörelerin teneke uygarlığına peşkeş çekilmesi sonucu. Dışa bağımlı doyunmazorunda kalınınca. Doğdu- ğu yerlerde doyunamayan insanlanmızın banndığı yer- ler. Dışa bağımlı ticaret ekonomisinin kolu olan, di- ni araç yapan şeriatçılar. Göç yolculanna el attılar. Çıkarlan pahasına doyun- dular. Şirketlerine ortak yaptılar. Özellikle seçtikleri- ni... İktidara getirmek için... Laikliği yok etme pahasına. Laik olmayan ülkede zaten demokrasi de yaşamaz. Türkiye Cumhuriyeti Cezayir. iran olamaz. Türki- ye Cumhuriyeti'nde dil, din, ırk, mezhep farkı yok- tur. Özel çıkarlara da konu olamaz, alet edilemez. En üzücü olanı. CHP'nin Meclis'e girememesi. Bir- çok yerde belediye başkanlıklannı aldığı halde. Ge- nel barajı aşamadı. Bu konu tartışılıyor, tartışılmalı. CHP'siz TC Mec- lisi. Üzücü. Cumhuriyeti demokrasiyi kuran yaşatan CHP'siz Meclis yaşamı. Yalnız partiyi bu hale getiren başkanlar, yönetici- ler değil. Hepimiz düşünmeliyiz. CHP 6 okun gereklerini yerine getirmeli. 6 okun gösterdiği yol! Yalnız Türkıyenin değil. Tüm dünya ülkelerinin de kurtuluşyolu. Sömüren sanayi ülkeierinde tasasız ya- şayan. Yannları yalnızca kendilerinin sanan. Genç kuşaklar! Işte iki dünya savaşının da patlamasında etken olan Balkanlar gündemde. Yannlara! Rasgele... Doğu'da doğumlarııı yüzde 7O'i evde yapılıyor DtYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Dogu Anadolu Bölgesi'ndeki doğumlann yüzde 70'nin evlerde gerçekleştiği bildirildi. Diyarbakır Bölge Tabip Odası tarafından hazırlanan 'Doğu ve Güney dogu Anadolu'daki Sağük Sektörünün Durumu' başlıklı raporda, Doğu'da doğumlann yüzde 70'inin evlerde gerçekleştiği belirtildi. Bu oranın Batı bölgelerinde yüzde 20 olduğu vurgulanan raporda, Dogu'da doğumlann yüzde 50'sinin halen ebeler ve komşular tarafından yapıldığına dikkat çekildi. Tıbbibakun yapürmıyoriar Gebeliği boyTinca doğum öncesi herhangi bir tıbbi bakım almamış oian annelerin oranının Doğu'da yüzde 66. Batı'da yüzde 14 olduğuna ışaret edilen Diyarbakır Bölge Tabip Odası raporunda, Doğu'da gebeliklerinde tetanoz aşısı yapılmamış olan anne oranının yüzde 75 olduğu belirtildi. Doğumdan sonra çocuk ölüm hızının Doğu bölgelerinde binde 70 olduğuna işaret edilen Tabip Odası raporunda şu görüşlere yer verildi. "Doğu'da çocuklann yüzde 41, Baa'da ise yüzde 76'sı tam aşıhdır. Doğu'da çocuklann yüzde 10'una ise hiçbir aşı yapılmanuşnr. Doğu'da çocuklann y üzde 20'sinde kilo bakunından beslenme bozukluğu bulunurken, bu oran Batı bölgelerinde ise yüzde 5'tir." e-posta : tan (a prizma. net. tr