Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 22 MART 1999 PAZARTESİ
HABERLER
Orduyu
siyasetin içine
çekmeyin'
ITRABZON
(Cumhuriyet)-Milli
Savunma Bakanı Hikmet
Sami Türk, Trabzon'un
Akçaabat ilçesinde yayın
yapan yerel Akça TVde
katıldığı söyleşi
programmda. ordunun
siyasi tartışmalann ıçıne
çekilmemesi gerektığini
belirtirken "'Ordu,
Cumhuriyeti koruması
gereken bır kurumdur"
dedı. Türk. 312 maddenin
kaldınlmasının mümkün
olmadığını da belirterek
"Ancak bu maddeyi irtica
ile mücadele aracı olarak
görmek de yanhş olur.
Bizim hazırladığımız
tasanya CHP destek
vermedi. Bız belli bir
kesimi kurtarmayı
hedeflemedik. Sağ ve sol
görüşlü insanlaryasadan
yararlanabilecekti. Önemli
olan. ülkenin düşünce
sorunlannı aşmaktı. Tayyip
Erdoğan, Hasan Celal
Gûzel, Yaşar Kemal, Alun
Birdal. Doğu Perinçek de bu
kanundan yararlanacaktı.
Şimdi FP'nin, o kanun
maddesinin bir fıkrasını
gündeme getirmesi doğru
değildır" diye konuştu.
Savaş'ın basın
toplantısı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - ANAP Uşak
Milletvekili Yıldınm
Aktürk'ün, küskünler
grubunun TBMM'deki
toplantısı sırasında
TCY'nın 312. maddesi ile
ılgıli adını gündeme
getirmesi üzerine geçen
hafta pazartesi günü basın
toplantısı düzenleyerek
kamuoyuna açıklamalarda
bulunan Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcısı
Vural Savaş, bugün de bir
basın toplantısı yapacak.
Savaş, FP K.onya
Mılletvekili Veysel Candan
ve 21 arkadaşı tarafından,
kendisi ve Ankara DGM
Savcısı Nuh Mete Yüksel
hakkında Meclis araştırması
yapılması konusunda
verdikleri önergeile ilgili
görüşlerinı açıkiayacak.
Savaş, önergenin hem
anayasa hem de Yargıtay
Yasası ile Hâkimler ve
Savcılar Kanunu'na aykın
olduğunu belirterek neden
aykın olduğunu bugün
yapacağı açıklamalarla
aydınlığa kavuşturacağını
bildirdi.
Kadınlardan
uyarı
• AMCARA(ANKA)-
Birleşmiş Mılletler Kadına
Karşı Aynmcılık Komitesi
Üyesi Prof. Dr. Feride Acar,
1935'tekadınlann
TBMM'deki durumlannın
çok daha ıyi olduğunu
anımsatırken. bu durumun
kadınlar aleyhıne giderek
kötüleşmesi nedeniyle
"geçıci özel önlemler'
alınması gerektığini
bildirdi. 64 yıldan bu yana
yaşananlan değerlendiren
Prof. Acar, "Hiçbir siyasi
partinın. başı sonu belJi bir
kadın politikası yok.
Siyasetçılerin görmekte çok
geciktikleri bir şey de,
Türkiye'de çok canlı olan
şeyin kadın
politikacılandır" dedi.
Bombacımn
kimliği belinlendi
• VAN (Cumhuriyet) -
Van'ın Başkale ilçesinde
üzerindeki bombayı patlatan
ve parçalanarak ölen
teröristin, 'Ferhat' kod adlı
Tacidin Şahin olduğu
açıklandı. Van Valisi
Abdülkadir San, Şahin'in
Hakkâri nüfusuna kayıtlı
olduğunu ve sonışturmanın
sürdüğünü bildirdi. Olay
sırasında yaralanan ve
Yüzüncü Yıl Üniversitesi
Tıp Fakültesi Araştırma
Hastanesi'nde tedavi altına
alınan polıs memuru Hasan
Hüseyin Ferah ile Veysi Öz
adlı yurttaş ise dün taburcu
edildi. Patlama sonucu
yaralanan polıs memuru
Ferhat Çaban da ayakta
tedavi edilmişti.
Demirel mahkûm
aftettl
• ANKARA (AA) -
Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel, Özer Bağdat adlı
mahkûmu, sakatlığı
nedeniyle affetti.
Cumhurbaşkanı Demirel'in
cezanın kaldınlmasına
ilişkın karan Resmı
Gazete'nin bugünkü
sayısında yayımlandı.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Gökçek, dinci yandaşlanna trilyonlar kazandınyor
eriatçıLara ihalesîz iş'İrtİcaya 40 trilyon Belediye meclisi üyesi MuzaflFer Saraç. YOİda şerit OyUMI AŞTÎ Anadolu Bulvan Kavşagı ile
Gökçek'in 5 yılda halkın 1.5 katrilyon lirasını irticai faaliyet Eskişehir Devlet Yolu bağlantı inşaatınm yapım işini yürüten
gösteren paravan şirketlere peşkeş çektiğini vurguladı. Saraç, Doruk Inşaat'a, bu işin devamı olduğu varsayılan Eskişehir
Doruk İnşaat'ın Ankara Büyükşehir Belediyesi'nden 1998 yolunun 2 şeritten 3'e çıkanlması işinin yasalara aykın bir şekilde,
fiyatlanyla 40 trilyonluk iş aldığını bildirdi. ihale yapılmadan verildiği bildirildi.
ANKARA (ANKA) - Hakkında
çok sayıda yolsuzluk iddiası
bulunan ve soruşturma açılan
Ankara Büyükşehir Belediye
Başkanı Melih Gökçek'in
şirketlere ihalesiz iş verdiği de
belirlendi.
Büyükşehir Belediye Meclisi
üyesi Muzafler Saraç, Melih
Gökçek'in her fırsatta yasalan
hıçe sayarak hareket ettiğini
belirtti Saraç, AŞTt Anadolu
Bulvan Kavşagı ile Eskişehir
Devlet Yolu bağlantı inşaatınm
yapım işinin Doruk Inşaat'a
yaptınldığını, daha sonra
Eskişehir Yolu'nun iki şeritten
üç şeride çıkanlması işinin de
bu işin devamı olduğu
gerekçesiyle ihalesiz bir
şekilde aynı şirkete verildiğini
bildirdi. Saraç, belediyenin
hukukçulannın da bu işlemin
yasal olmadığı yönünde görüş
verdiklerini vurguladı.
Doruk tnşaat'ın Melih Gökçek
ile ilişkisinin Keçıören
belediye başkanlığı dönemine
dayandığını öne süren Saraç,
Gökçek'in her fırsatta halkın
parasını yandaşlanna peşkeş
çektiğini bildirdi. Saraç,
Eskişehir Yolu'nun 2 şeritten 3
şeride dönüştürülmesi işinin
ihale yapılmadan Doruk
Inşaat'a verilmesinin yasalara
aykın olduğunu vurguladı.
Fen tşleri Daire Başkanlığı'nın
Ankara Büyükşehir Belediye
Başkanlığı Hukuk
Müşavirliği'ne gönderdiği "2
şeritli yoiun üç şeritii olması
nedenh le AŞTI Anadolu
Burvan Kavşağı-Eskişehir
Başlığı Ankaraya NeOldu?'
Işçi düşmanı
Gökçek'in "adil
düzeni' kitap oldu
ANKARA (ANKA) -
Evrensel gazetesi muhabi-
n Banş Erbektaş ve eski
Günlük Haber muhabiri
Behzat Miser. Ankara Bü-
yükşehir Belediye Başka-
nı MeBh Gökçek'in görev
süresi boyunca neler yap-
tığını "Ankara'ya Ne Ol-
du?''' başlıklı kitapta top-
ladılar.
Melih Gökçek'in emek
karşıtı tutumunun değer-
lendinldiğı kitapta. 5 yıl
boyunca yapılanlar ele
alındı. Kitabın ginşınde,
-Neden Melih Gökçek?"
dıye soran Miser ve Er-
bektaş. bu soruya "Hak-
kında yûzlerce soruştur-
ma açılmasından, emek
karşıtı tutumundan bir an
olsun vazgecmemesinden.
binlerce insanı işinden,
aşından. ekmeğinden et-
mesinden. işçilerin grevini
' zorla basnrmava çalışnaa-
smdan,en pahah kömürü.
doğalgazı satmasından,
ihaleleri, "şaıbeli vakıf
şirketierine vermesinden,
partizanca uygulamala-
nndan doiayı, bu çaüşma-
mızda Melih Gökçek'i, o-
nun 'adil düzenıni' ve
"adaletini" anlabyoruz"
vanıtını veriyorlar
"İ. Melih Gökçek Gö-
revde", "Çalışanlar Açı-
stndan Gökçek'le G«çen 5
Yü", "Patlamaya Haar
Bomba: Vlamak Çöplü-
ğü", "Köprülü Gökçek
Paşa",
u
Ankara ve Anka-
rahlann Parası Yandaşla-
ra Dağınlı>or"\ -Basmda
Melih Gökçekin 5 Yüı",
"Yerel Yönetimlere Ba-
laş", "Nasü Bir Verei Yö-
netim", «Mahalli tdareier
YasaTasansı" konulannın
yer aldığı kitapta. "Kapı
delikkrinden sızmayan
bilgilerin sayısı. sızanlar-
dan çokdaha faziadır" gc-
"rüşü savunuluyor.' '• '•"'
Hakkmda birçok yolsuzluk iddiası bulunan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Me-
lih Gökçek'in şimdi de şirketlere ihalesiz iş verdiği belirlendi.
Devlet Yolu bağlantı inşaatı
kapsamında olup
olamayacağına" ilişkın
yazısına hukuk müşavırliğı ise
"keşif ve sözleşme dışında kalan
ilave inşaat asıl işin devamı gibi
düşünülerek. iş artışı olarak
nhelendirilemez" cevabını
verdi. Bu işin ihalesiz olarak
bir firmaya verilmesinin
yasalara aykın olduğunu
belirten hukuk
müşavirliğı. "Birinci
keşifte yer almayan ve
ilave işyada
düşünühneyen ve iş
kapsamında kalan,
yapümasında teknik
zaruret bulunduğu
şeklinde bir raporunda
yer almadığı görülen bu
işin yapılması 63.
maddenin 1. nkrasuıa
göre yasal olarak
mümkün değfldir" dedi.
Hukuk müşavirliği,
yapılması istenen
yolun 3 şeride
çıkanlmasının ilave iş
kapsamında kaldığı için
sözleşmenin
feshedilmesinin uygun
olduğunu, aksi halde işin
ihalesiz olarak aynı
müteahhide
yaptınlmasının cezai ve
mali sorumluluk
getireceğini belirtti.
"İş, yasal olınamasına
rağmen bu şirkete nasü
veriliyor" dıye soran
MuzafFer Saraç,
Gökçek'in 5 yılda halkın
1.5 katrilyon lirasını
irticai faaliyet gösteren
paravan şirketlere peşkeş
çektiğini vurguladı.
Saraç, Doruk tnşaat'ın
Ankara Büyükşehir
Belediyesi'nden 1998
fiyatlanyla 40 triiyoniuk
ış aldığını bildirdi.
ANAP'lı aday uyuşturucu kaçakçısı
HAZALATEŞÇAKIR
ANAP'ın Adıyaman'ın Gölbaşı llçesi
Harmanlı belediye başkan adayı Veysel
Sayın'm Almanya Oldenburg Eyalet
Mahkemesı'nin karan ile "toplu uyuştu-
rucu ticareti suçundan" 5 yıl hüküm giy-
dıği bıldinldi. CHP'li Harmanlı Belediye
Başkanı MustafaGezek, Sayın'ın adaylı-
ğının iptali için 2 Mart 1999 tarihinde
Gölbaşı tlçe Seçım Kurulu'na başvurdu-
ğunu, ancak isteminin reddedildiğini söy-
ledi.
CHP'li Gezek, Oldenburg Eyalet Mah-
kemesi'nin 7 Aralık 1991 tarihli mahke-
me tutanaklannda Sayın'ın Alman Ceza
Yasası'na göre "toplu uyuşturucu ticare-
ti vapma" suçundan yargılandığını belge-
lediklenni açıkladı. Mahkeme karannın,
Ankara'da Adli Sicil Genel Müdürü Tet-
kik Hâkimi NecatiÖztekin başkanlıgında
tercüme edildiğini belirten Gezek, sözle-
• ANAP'ın Adıyaman Harmanlı belediye başkan adayı Veysel
Sayın'ın Almanya'da toplu uyuşturucu ticareti suçundan 7 yıl
hüküm giydiği bildirildi. Ancak, Adıyaman II Seçim Kurulu, hapis
cezası Türkiye'de adli sicil kayıtlanna işlenmeyen Sayın'ın
adaylığında bir sakınca bulmadı.
rîni şöyle sürdürdü: "Aday listeleri açık-
lanmadan önce Sayın'ın suçu kayıtlara iş-
lenmemişti. 2 hafta önce kayıtlara geçti.
Ancak seçim kurulu hiçbir şey >apamaya-
caklannı bildirerek, Sayın'ın adaylığında
sakınca olmadığı karannı vcrdL"
Gezek. "Bu karar temiz toplum olma
çabasındaki Türk toplumuna vurulmuş
bir darbedir. Lyuşturucu işi\le uğraşan
bir insanın ada> lığına izin verilmesi, Türk
toplumu açısından düşündüriicü bir olay-
dır" dedı.
Adıyaman tl Seçim Kurulu Başkanlı-
ğı'nın 1999/8 no'lu karannda ise Gezek.
tarafından başkanlıga iletilen dilekçe üze-
rine araştırma yapıldığı belirtilerek şu gö-
rüşlere yer verildi:
"Sayın'ın adli sicil kayıtlannda görül-
meyen, ancak resmi belge ile tespiti yapı-
lan 2839 sayilı yasanın 11 "inci maddesin-
de aday ounaya, seçihneye engel olarak ta-
nımlanan hapis cezası hükmüne tekabül
eden durumun mevcut olduğu iddiası ile
Adıyaman İli Gölbaşı İlçe Seçim Kurulu
BaşkanlığTnın 23.1999 gün 1999A7 kara-
rma karşı itirazda bulunuldu.
Bunun üzerine Adıyaman tl Seçim Ku-
rulu Başkanı Hâkim Saffettin Yalçın'uı
odasında asil üyeler toplandt Sabıka kay-
dının incelenmesinde itirazcının hiraz ta-
lebinin reddine karar verildi.*'
Yüksek Seçim Kurulu yetkilileri ise
toplam 1 yıl veya daha fazla hapis cezası
alanlann, ne olursa olsun, affa uğramış
olsalar bile belediye başkanlığına aday
olamayacağını belirtiyorlar. Ancak,
CHP'li Gezek ve Avukat Ayşe Aslan'ın
Sayın'ın adaylığına ilişkin verdikleri iti-
raz dilekçesi YSK tarafından reddedildi.
YSK'nin konuva ilişkin karannda. "2972
sayıü Mahaili fdareter ile Mahalle Muh-
tarlıklan ve İhtiyar Heyetleri Seçimi Hak-
kında Yasa'mn 14'üncü maddesine göre
adaylıklann geçici olarak ilanından itiba-
rvn 2 gün içinde ilçe seçim kuruluna itiraz
edilebilir. Itirazlar. ilçe seçim kurulunca
en geç 2 gün içinde karara bağlanır*' de-
nildi.
Yüksek Seçim Kurulu, itirazın 2 gün
içinde yapılmaması nedeniyle, kesin yar-
gı karannın başka bir merci tarafından in-
celenmesinin yasak olduğunu bildirdi.
BİZ BÎZE...
ERDAL ATABEK
2000 YHının BebeMeri...
Modanın sonu yok, insanlann yeni hevesi
1.1.2000 tarihinde doğacak bir bebeğin sahibi ol-
mak. Ünlü otellerin balayı daireleri çok öncelerden
ayrılıyor, mart ayının ikinci yansının belirli günlerin-
deçiftlerdöllenme hesapları yapıyorlar. Hedef bel-
li, bir "Millenium Bebeği"n\n annesi babası olmak.
Bu da çocukları üzerinden kazanç sağlamanın
bir başka yolu. Bir süredir Türk aileterinin kimileri
"Amerikada doğan bir çocuğa sahip olmak" için
doğuma yakın Amerika'ya gidiyortardı. Gene de bu
hesapla Amerika'ya gidenler hemalde vardır. Sağ-
lanan kazanç, Amerika'da dogan bir çocuğun an-
ne-babası olarak Amerikan vatandaşı olmaktır. Bu
davranış birsömürge halkı psikolojisidir. Kendi ulu-
sal kimliklerini küçümseyen, herşeylerini borçlu ol-
duklan ülkelerini aşağılayan bir "sömürge psiko-
lojisi"n\n sahipleri, açıkça söylenemeyen "asılva-
tan özlemi "ni çocukları üzerinden gerçekleştirme-
ye çalışmaktadır.
Amerika'da edinilen evler, işyerleri, kazanılan
bağlantılar, USA kaynaklı prestij, uzun zamandır
ulusal bağımsızlığın önemsiz görüldüğünün işa-
retleri olarak toplumsal degerier sayılıyordu.
Günümüzde insanlara dayatılan öğreti, sınrf at-
lama, zıplayarak zengin olma, ne yolla olursa ol-
sun servetler kazanma olduğu için "çocuklar üze-
rinden sağlanan kazançlar" da çoktan saygın dav-
ranışlar listesine girmişti.
Bu durumun evrensel bir örneği olarak da "Mil-
lenium Bebekleri" yeni bir hedef durumuna gelmiş-
tir. Bu bebekler epeyce bir sayı oluşturunca belki
özel "Millenium Bebekleri Kulübü", "Millenium
Bebekleri Kültürü" gıbi yeni kavramlar da ortaya
çıkacaktır. Bu yeni üstünlük belgesi yeni bir grup
normu yaratacak, insanlar kendilerini "yukandaki-
ler-aşağıdakiler" olarak bölmek için yeni bir çizgi
bulacaklardır.
Bütün bu gayret, bu yapay çabalar, bu gereksiz
"martkızışmalan" ne içındir? Bu insanlar neyin pe-
şine düşmüşlerdir? Çocukları 1.1.2000 gününde
doğunca degişen ne olcaktır? Aslında hiçbir şey.
Her çocuk gene annelerinden babalarından al-
dıklan genlerie doğacaktır. Gene içinde büyüdük-
leri küttürün degerlenyle yetişecektir. Gene ailele-
rinin içinde yer aldığı sınıfın olanaklanyla yaşaya-
caktır. Gene kendilerinın hayat mücadelesini vere-
ceklerdir. Gene dostlarını düşmanlannı birikimle-
riyle, çağrışımlarıyla, bilinç düzeyleriyle belirleye-
ceklerdir.
Doğdukları tarihin onlara vereceği özel bir nite-
lik olmayacaktır. Ama belki de böyle özel bir tarih-
te doğmuş olmak, kendilerine "ayncalıklı oldukla-
n" duygusunu verecektir. Bu duygunun bir yanılgı
olduğunu anlamaları için ellerine pek çok fırsat ge-
çecektir.
Onlar da toplumlarının kendilerine dayattığı öğ-
retileri benimseyecek, o öğretiye göre hayatlannı
düzenleyeceklerdir.
Aşjında insanlar. çocuklarının doğacağı tarihe
verdikjeri, önemi. o çocuklann hangi ortamlarda
büyüyecekleri konusuna ayırsalar daha doğru bir
şey yapmış olurlardı. Ama çocuklarına bir aynca-
lık, bir üstünlük sağlamak, kendilerine de bu ayn-
calıktan, üstünlükten pay ayırmak daha kolaylan-
na gelmekte ve çıkarlanna uygun düşmektedir.
İnsanlar çocuklarından açıkça çıkar sağlamak-
ta, bunu da başka söylemler içinde gizlemektedir-
ler. Belki de tam bu tarihte doğacak çocuklara ve-
rilecek özel armağanların hesabı bile yapılmakta-
dır.
Oysa çocuklara verilecek doğru ödül, çocuğun
sağlam bir karakter, sağlıklı bir kişilik kazanması-
dır. Ailenin -ve aslında eğitimin de- çocuğa verme-
si gereken asıl değer, sağlam bir karakter ve sağ-
lıklı bir kişiliktir. Çocuğu bilgili bir kişi olarak yetiş-
tirme hedefi bunlardan sonra gelmelidir. Çünkü
bilgi eksiklıği hayatın her döneminde tamamlana-
bilir, ama karakter ve kişilik belirli dönemlerde olu-
şur.
Çocuklan hırslı bir rekabet ortamında, hiçbir ku-
ral tanımadan dövüşüp kazanmaya iten, bunun
için de karaktere, kişiliğe sadece saldırganlık yük-
leyen bir öğretinin içinde yetişen bebek, hangi ta-
rihte doğsa ne fark eder?
Bu moda eğilimi olsa olsa günümüzde etiketin
taşıdığı öneme yeni bir örnek oluşturur. Eğer o ço-
cuklara yanlış bir üstünlük duygusu verilirse olaya
bir yanlış daha eklenmiş olur.
Hayat herzaman insana öğretir. Akıl, hayatın öğ-
retmesini beklemeden öğrenen için vardır.
Bağımsız milletvekilliği aday başvurusunu, kente sokulmadığı için 'noter kanalı' ile yaptı
Hasip Kaplan'ın Şırnak^a girişi yasak
AYŞE YILDIR1M
Yeşilyurt köylülerine dışkı ye-
dirme davasında Türkiye'yi mah-
kûm ettirdi, yıllarca tdil'de avu-
katlık yaptı. Adaylık başMjrusu
için gittiği Şırnak'a "Başbakan-
bkgeneigesnıe'' dayanılarak sokul-
madı. Müracaatın bitımıne yanm
saat kala "noterkanabyla" baş\n-
rusunu yapabıldi. Sonunda Şır-
nak'tan bağımsız aday olabildi.
Şırnak'a girişi yasak olduğu için
seçim çalışmalannı Istanbul'dan
yürütüyor...
Şırnak bağımsız milletvekili
adayı avukat Hasip Kaplan, "Ş»r-
nakhlar beni zaten tanrvor. Onla-
ra kendimi tanıtmava ihtiyacım
>ok. Sadece seçünin teknik mese-
leJeriyle ilgileneceğim" diyor. An-
cak seçim günü "ne pahasuıaolur-
saolsun" bölgesinde olacağını be-
lirten Hasip Kaplan. "Ada>lığımı
engeUevemeyenler. sandıktan çık-
mamıda engelle>'eme>'ecekler'' di -
ye konuşuyor. Son günlerde Ab-
dullah Ocalanın avukatlan ara-
sında da adı geçen Hasip Kaplan,
sorulanmızı yanıtladı.
- Neden bağımsız adayokhınuz?
Siyasi partilerden teklifmi gelme-
di, yoksa bir tepki mi?
- Aslında bağımsız adaylığım
partilere tepki. Ben geçmişte sos-
• Şırnak bağımsız milletvekili adayı Avukat Hasip Kaplan,
"Şırnaklılar beni zaten tanıyor. Onlara kendimi tanıtmaya ihtiyacım
yok. Sadece seçimin teknik meseleleriyle ilgileneceğim" diyor.
yal demokrat partide görev yap-
tım. Idil'de SODEP'in kurucu baş-
kanıydım, daha sonra SHP Mer-
kez Dısiplın Kurulu üyeliği yap-
tım. Üç-dört kurultayda da PM
adayıydım. 1991 seçimlerinde
İnönü. muhalifi olduğumuz için
bizi dışladı. 1995 seçimlerinde
Deniz Baykal, Şerafetân Elçi'yi
getirdi.
Diğer bir nokta, Şırnak'ta 10 se-
ne avukatlık yaptım. Ailem, dost-
lanm, çevrem orada. Bütün partı-
lerin birbırine benzediğinı \ e hal-
kın artık sahte partilere ve sahte
umutlara pirim vermedığini gör-
düm. Şımak küçük bir il. Geçen
dönem bakan Salih Yıkhnni 9 bin
lOOküsuroylasecildi. HADEP'ın
ise yüzde 10 barajını aşma şansı
yok orada. Bu nedenle de en doğ-
ru tavnn orada bağımsız aday ola-
rak seçime girmek olduğunu dü-
şündüm. Şimdi Şırnak'ta bütün
partiler seçime giriyor. Benim dı-
şımda 4 tane daha bağımsız aday
var.
- Adayhk başvurunuz da ilginç
okhı. Birtakım engellemelerle kar-
şdaşünız galiba?
- Evet. Biliyorsunuz 24 Şubat
son başvuru günüydü. Şırnak'tan
adaylığımı koymak için 22 Şu-
bat'ta fdıl'e gıttim. Gittiğim an-
dan itibaren de kontrol ve takip
başladı. Evimın önüne birpanzer,
üç köşesine sıvil polis araçlan ko-
nuldu. 23 Şubat sabahı iki araçla
Şımak il merkezine gidip bizzat il
seçim hâkımine adaylık müraca-
atımı yapacaktım. Fakat Idil-Şır-
nak arasındaki 70 kilometrelik
yolda 9 kez arandım. Arabanın
koltukJan söküldü, bagajdaki her
şey çıkanldı, her şey didik didik
arandı. Bilgi işlem merkezi adı al-
tında, kimlık yoklaması adı altın-
da her arama noktasında bir saat
tutulduk.
Hatta Kasnk Boğazı'ndaki ara-
mada sivil polisler arabalann pas-
pasının altına uyuşturucu bulunan
bir zarf ile sahte dolarlar, sahte
kimlik ve PKK makbuzu koymuş-
lar. Şoforlerimiz bu durumu fark
edip arabalan temizlediler. Artık
bir provakasyon ihtimalı gündem-
deydı. Kumçatı denilen, Şırnak'a
10 kilometre kalınan mesafeye
geldiğimizde bu kez kimliklerimi-
ze el konuldu. Niye tutuyorsunuz
diye sorduğumuzda, "Bilgi işlem
bilgi$a>arlan bozuk, cevap gelmi-
yor" dedıler. Orada tam 2.5 saat
tutulduk. Durumu İstanbul Baro-
su ve Adalet Bakanlığı'na bıldir-
memize rağmen Şırnak'a sokul-
madık ve Idil'e geri döndük.
Ertesi gün müracaatın son gü-
nüydü. O gün de evden çıktığım-
da 7 tane sivil polis aracı hemen
etrafimı sardı ve "Şırnak'a gide-
meyeceğuni, böyle emir geküğini"
söylediler. Bunun üzerine Diyar-
bakır'a geçip YSK ile görüştüm,
noterden müracaatın olabıleceği-
ni söylediler. lşlemleri yapıp
YSK'ye postaneden müracaatımı
yaptım. Ve YSK tarihinde ender
rastlanan bir adaylık müracaat
şeklini gerçekleştirdim.
- Müracaatınızdan sonra Şır-
nak'a gittiniz mi?
- Hayır gidemedim, doğrusunu
istersenız gidersem engellenece-
ğimi çok iyi biliyorum. Ve bu en-
gellemelerin "Başbakanlıkgenel-
gesine dayanılarak yapıktığınr
söylüyorlar.
- Engellemekrinin nedeni Tür-
kiye'vi Avrupa İnsan Haklan
Mahkemesi'nde mahkûm eden,
Yeşfl>
r
urt kö>1üierine dışkı yedirme
davasında avukathk yapmamz
mı?
- Aslında olayın temeli odur.
Cizre'de Yeşilyurt dışkı yedirme
davası, Şırnak'ta yine Avrupa İn-
san Haklan Mahkemesi'nde bu
yakında görülen bir dava, tdil'de
görülen dört dava... Yakın zaman-
lardaki bu da\-alar nedeniyle gü-
venlik güçleri benim şahsımdan
ve kimliğimden son derece rahat-
sız. İnsan haklan ihlallerinde on-
lann üstüne gitmemden dolayı ba-
na karşı bir tavır oluşmuş durum-
da. _
- Öcalan'ı savunacak a>iıkadar
arasuıda da adınız geçti. Ama sa-
nırun orada da bazı sorunlar var.
Bu konudaki son getişmeler nedir?
Öcalan'la önceden tanıştınız mı?
- Hayır tanışmadım. Ben Ab-
dullah Öcalan'ı sadece gazeteler-
den tanıyorum. Avukatlık konu-
sunda da net bir şey yok. Ancak
Öcalan'dan gelen bir talep var.
DGM Başsavcıhğı'na Öcalan'la
görüşmek için iki kez müracaat et-
tim. tkisinde de vekâletim olma-
dığı gerekçesiyle talebimi reddet-
tiler. Ama aynı savcılık, vekâleti
olmadan da başka avukatlara izin
verdi.
Kamuoyu, Avukat Hasip KaplarTı Yeşihurt köylüleri-
ne dışkı yedirme davasında Türkiye'yi mahkûm ertiren
avukat olarak tanıyor. (Fotoğraf:' KÂDER TUĞLA)