22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 22 MART 1999 PAZARTESİ HABERLER Orduyu siyasetin içine çekmeyin' ITRABZON (Cumhuriyet)-Milli Savunma Bakanı Hikmet Sami Türk, Trabzon'un Akçaabat ilçesinde yayın yapan yerel Akça TVde katıldığı söyleşi programmda. ordunun siyasi tartışmalann ıçıne çekilmemesi gerektığini belirtirken "'Ordu, Cumhuriyeti koruması gereken bır kurumdur" dedı. Türk. 312 maddenin kaldınlmasının mümkün olmadığını da belirterek "Ancak bu maddeyi irtica ile mücadele aracı olarak görmek de yanhş olur. Bizim hazırladığımız tasanya CHP destek vermedi. Bız belli bir kesimi kurtarmayı hedeflemedik. Sağ ve sol görüşlü insanlaryasadan yararlanabilecekti. Önemli olan. ülkenin düşünce sorunlannı aşmaktı. Tayyip Erdoğan, Hasan Celal Gûzel, Yaşar Kemal, Alun Birdal. Doğu Perinçek de bu kanundan yararlanacaktı. Şimdi FP'nin, o kanun maddesinin bir fıkrasını gündeme getirmesi doğru değildır" diye konuştu. Savaş'ın basın toplantısı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Uşak Milletvekili Yıldınm Aktürk'ün, küskünler grubunun TBMM'deki toplantısı sırasında TCY'nın 312. maddesi ile ılgıli adını gündeme getirmesi üzerine geçen hafta pazartesi günü basın toplantısı düzenleyerek kamuoyuna açıklamalarda bulunan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, bugün de bir basın toplantısı yapacak. Savaş, FP K.onya Mılletvekili Veysel Candan ve 21 arkadaşı tarafından, kendisi ve Ankara DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel hakkında Meclis araştırması yapılması konusunda verdikleri önergeile ilgili görüşlerinı açıkiayacak. Savaş, önergenin hem anayasa hem de Yargıtay Yasası ile Hâkimler ve Savcılar Kanunu'na aykın olduğunu belirterek neden aykın olduğunu bugün yapacağı açıklamalarla aydınlığa kavuşturacağını bildirdi. Kadınlardan uyarı • AMCARA(ANKA)- Birleşmiş Mılletler Kadına Karşı Aynmcılık Komitesi Üyesi Prof. Dr. Feride Acar, 1935'tekadınlann TBMM'deki durumlannın çok daha ıyi olduğunu anımsatırken. bu durumun kadınlar aleyhıne giderek kötüleşmesi nedeniyle "geçıci özel önlemler' alınması gerektığini bildirdi. 64 yıldan bu yana yaşananlan değerlendiren Prof. Acar, "Hiçbir siyasi partinın. başı sonu belJi bir kadın politikası yok. Siyasetçılerin görmekte çok geciktikleri bir şey de, Türkiye'de çok canlı olan şeyin kadın politikacılandır" dedi. Bombacımn kimliği belinlendi • VAN (Cumhuriyet) - Van'ın Başkale ilçesinde üzerindeki bombayı patlatan ve parçalanarak ölen teröristin, 'Ferhat' kod adlı Tacidin Şahin olduğu açıklandı. Van Valisi Abdülkadir San, Şahin'in Hakkâri nüfusuna kayıtlı olduğunu ve sonışturmanın sürdüğünü bildirdi. Olay sırasında yaralanan ve Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi'nde tedavi altına alınan polıs memuru Hasan Hüseyin Ferah ile Veysi Öz adlı yurttaş ise dün taburcu edildi. Patlama sonucu yaralanan polıs memuru Ferhat Çaban da ayakta tedavi edilmişti. Demirel mahkûm aftettl • ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Özer Bağdat adlı mahkûmu, sakatlığı nedeniyle affetti. Cumhurbaşkanı Demirel'in cezanın kaldınlmasına ilişkın karan Resmı Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandı. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Gökçek, dinci yandaşlanna trilyonlar kazandınyor eriatçıLara ihalesîz iş'İrtİcaya 40 trilyon Belediye meclisi üyesi MuzaflFer Saraç. YOİda şerit OyUMI AŞTÎ Anadolu Bulvan Kavşagı ile Gökçek'in 5 yılda halkın 1.5 katrilyon lirasını irticai faaliyet Eskişehir Devlet Yolu bağlantı inşaatınm yapım işini yürüten gösteren paravan şirketlere peşkeş çektiğini vurguladı. Saraç, Doruk Inşaat'a, bu işin devamı olduğu varsayılan Eskişehir Doruk İnşaat'ın Ankara Büyükşehir Belediyesi'nden 1998 yolunun 2 şeritten 3'e çıkanlması işinin yasalara aykın bir şekilde, fiyatlanyla 40 trilyonluk iş aldığını bildirdi. ihale yapılmadan verildiği bildirildi. ANKARA (ANKA) - Hakkında çok sayıda yolsuzluk iddiası bulunan ve soruşturma açılan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in şirketlere ihalesiz iş verdiği de belirlendi. Büyükşehir Belediye Meclisi üyesi Muzafler Saraç, Melih Gökçek'in her fırsatta yasalan hıçe sayarak hareket ettiğini belirtti Saraç, AŞTt Anadolu Bulvan Kavşagı ile Eskişehir Devlet Yolu bağlantı inşaatınm yapım işinin Doruk Inşaat'a yaptınldığını, daha sonra Eskişehir Yolu'nun iki şeritten üç şeride çıkanlması işinin de bu işin devamı olduğu gerekçesiyle ihalesiz bir şekilde aynı şirkete verildiğini bildirdi. Saraç, belediyenin hukukçulannın da bu işlemin yasal olmadığı yönünde görüş verdiklerini vurguladı. Doruk tnşaat'ın Melih Gökçek ile ilişkisinin Keçıören belediye başkanlığı dönemine dayandığını öne süren Saraç, Gökçek'in her fırsatta halkın parasını yandaşlanna peşkeş çektiğini bildirdi. Saraç, Eskişehir Yolu'nun 2 şeritten 3 şeride dönüştürülmesi işinin ihale yapılmadan Doruk Inşaat'a verilmesinin yasalara aykın olduğunu vurguladı. Fen tşleri Daire Başkanlığı'nın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı Hukuk Müşavirliği'ne gönderdiği "2 şeritli yoiun üç şeritii olması nedenh le AŞTI Anadolu Burvan Kavşağı-Eskişehir Başlığı Ankaraya NeOldu?' Işçi düşmanı Gökçek'in "adil düzeni' kitap oldu ANKARA (ANKA) - Evrensel gazetesi muhabi- n Banş Erbektaş ve eski Günlük Haber muhabiri Behzat Miser. Ankara Bü- yükşehir Belediye Başka- nı MeBh Gökçek'in görev süresi boyunca neler yap- tığını "Ankara'ya Ne Ol- du?''' başlıklı kitapta top- ladılar. Melih Gökçek'in emek karşıtı tutumunun değer- lendinldiğı kitapta. 5 yıl boyunca yapılanlar ele alındı. Kitabın ginşınde, -Neden Melih Gökçek?" dıye soran Miser ve Er- bektaş. bu soruya "Hak- kında yûzlerce soruştur- ma açılmasından, emek karşıtı tutumundan bir an olsun vazgecmemesinden. binlerce insanı işinden, aşından. ekmeğinden et- mesinden. işçilerin grevini ' zorla basnrmava çalışnaa- smdan,en pahah kömürü. doğalgazı satmasından, ihaleleri, "şaıbeli vakıf şirketierine vermesinden, partizanca uygulamala- nndan doiayı, bu çaüşma- mızda Melih Gökçek'i, o- nun 'adil düzenıni' ve "adaletini" anlabyoruz" vanıtını veriyorlar "İ. Melih Gökçek Gö- revde", "Çalışanlar Açı- stndan Gökçek'le G«çen 5 Yü", "Patlamaya Haar Bomba: Vlamak Çöplü- ğü", "Köprülü Gökçek Paşa", u Ankara ve Anka- rahlann Parası Yandaşla- ra Dağınlı>or"\ -Basmda Melih Gökçekin 5 Yüı", "Yerel Yönetimlere Ba- laş", "Nasü Bir Verei Yö- netim", «Mahalli tdareier YasaTasansı" konulannın yer aldığı kitapta. "Kapı delikkrinden sızmayan bilgilerin sayısı. sızanlar- dan çokdaha faziadır" gc- "rüşü savunuluyor.' '• '•"' Hakkmda birçok yolsuzluk iddiası bulunan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Me- lih Gökçek'in şimdi de şirketlere ihalesiz iş verdiği belirlendi. Devlet Yolu bağlantı inşaatı kapsamında olup olamayacağına" ilişkın yazısına hukuk müşavırliğı ise "keşif ve sözleşme dışında kalan ilave inşaat asıl işin devamı gibi düşünülerek. iş artışı olarak nhelendirilemez" cevabını verdi. Bu işin ihalesiz olarak bir firmaya verilmesinin yasalara aykın olduğunu belirten hukuk müşavirliğı. "Birinci keşifte yer almayan ve ilave işyada düşünühneyen ve iş kapsamında kalan, yapümasında teknik zaruret bulunduğu şeklinde bir raporunda yer almadığı görülen bu işin yapılması 63. maddenin 1. nkrasuıa göre yasal olarak mümkün değfldir" dedi. Hukuk müşavirliği, yapılması istenen yolun 3 şeride çıkanlmasının ilave iş kapsamında kaldığı için sözleşmenin feshedilmesinin uygun olduğunu, aksi halde işin ihalesiz olarak aynı müteahhide yaptınlmasının cezai ve mali sorumluluk getireceğini belirtti. "İş, yasal olınamasına rağmen bu şirkete nasü veriliyor" dıye soran MuzafFer Saraç, Gökçek'in 5 yılda halkın 1.5 katrilyon lirasını irticai faaliyet gösteren paravan şirketlere peşkeş çektiğini vurguladı. Saraç, Doruk tnşaat'ın Ankara Büyükşehir Belediyesi'nden 1998 fiyatlanyla 40 triiyoniuk ış aldığını bildirdi. ANAP'lı aday uyuşturucu kaçakçısı HAZALATEŞÇAKIR ANAP'ın Adıyaman'ın Gölbaşı llçesi Harmanlı belediye başkan adayı Veysel Sayın'm Almanya Oldenburg Eyalet Mahkemesı'nin karan ile "toplu uyuştu- rucu ticareti suçundan" 5 yıl hüküm giy- dıği bıldinldi. CHP'li Harmanlı Belediye Başkanı MustafaGezek, Sayın'ın adaylı- ğının iptali için 2 Mart 1999 tarihinde Gölbaşı tlçe Seçım Kurulu'na başvurdu- ğunu, ancak isteminin reddedildiğini söy- ledi. CHP'li Gezek, Oldenburg Eyalet Mah- kemesi'nin 7 Aralık 1991 tarihli mahke- me tutanaklannda Sayın'ın Alman Ceza Yasası'na göre "toplu uyuşturucu ticare- ti vapma" suçundan yargılandığını belge- lediklenni açıkladı. Mahkeme karannın, Ankara'da Adli Sicil Genel Müdürü Tet- kik Hâkimi NecatiÖztekin başkanlıgında tercüme edildiğini belirten Gezek, sözle- • ANAP'ın Adıyaman Harmanlı belediye başkan adayı Veysel Sayın'ın Almanya'da toplu uyuşturucu ticareti suçundan 7 yıl hüküm giydiği bildirildi. Ancak, Adıyaman II Seçim Kurulu, hapis cezası Türkiye'de adli sicil kayıtlanna işlenmeyen Sayın'ın adaylığında bir sakınca bulmadı. rîni şöyle sürdürdü: "Aday listeleri açık- lanmadan önce Sayın'ın suçu kayıtlara iş- lenmemişti. 2 hafta önce kayıtlara geçti. Ancak seçim kurulu hiçbir şey >apamaya- caklannı bildirerek, Sayın'ın adaylığında sakınca olmadığı karannı vcrdL" Gezek. "Bu karar temiz toplum olma çabasındaki Türk toplumuna vurulmuş bir darbedir. Lyuşturucu işi\le uğraşan bir insanın ada> lığına izin verilmesi, Türk toplumu açısından düşündüriicü bir olay- dır" dedı. Adıyaman tl Seçim Kurulu Başkanlı- ğı'nın 1999/8 no'lu karannda ise Gezek. tarafından başkanlıga iletilen dilekçe üze- rine araştırma yapıldığı belirtilerek şu gö- rüşlere yer verildi: "Sayın'ın adli sicil kayıtlannda görül- meyen, ancak resmi belge ile tespiti yapı- lan 2839 sayilı yasanın 11 "inci maddesin- de aday ounaya, seçihneye engel olarak ta- nımlanan hapis cezası hükmüne tekabül eden durumun mevcut olduğu iddiası ile Adıyaman İli Gölbaşı İlçe Seçim Kurulu BaşkanlığTnın 23.1999 gün 1999A7 kara- rma karşı itirazda bulunuldu. Bunun üzerine Adıyaman tl Seçim Ku- rulu Başkanı Hâkim Saffettin Yalçın'uı odasında asil üyeler toplandt Sabıka kay- dının incelenmesinde itirazcının hiraz ta- lebinin reddine karar verildi.*' Yüksek Seçim Kurulu yetkilileri ise toplam 1 yıl veya daha fazla hapis cezası alanlann, ne olursa olsun, affa uğramış olsalar bile belediye başkanlığına aday olamayacağını belirtiyorlar. Ancak, CHP'li Gezek ve Avukat Ayşe Aslan'ın Sayın'ın adaylığına ilişkin verdikleri iti- raz dilekçesi YSK tarafından reddedildi. YSK'nin konuva ilişkin karannda. "2972 sayıü Mahaili fdareter ile Mahalle Muh- tarlıklan ve İhtiyar Heyetleri Seçimi Hak- kında Yasa'mn 14'üncü maddesine göre adaylıklann geçici olarak ilanından itiba- rvn 2 gün içinde ilçe seçim kuruluna itiraz edilebilir. Itirazlar. ilçe seçim kurulunca en geç 2 gün içinde karara bağlanır*' de- nildi. Yüksek Seçim Kurulu, itirazın 2 gün içinde yapılmaması nedeniyle, kesin yar- gı karannın başka bir merci tarafından in- celenmesinin yasak olduğunu bildirdi. BİZ BÎZE... ERDAL ATABEK 2000 YHının BebeMeri... Modanın sonu yok, insanlann yeni hevesi 1.1.2000 tarihinde doğacak bir bebeğin sahibi ol- mak. Ünlü otellerin balayı daireleri çok öncelerden ayrılıyor, mart ayının ikinci yansının belirli günlerin- deçiftlerdöllenme hesapları yapıyorlar. Hedef bel- li, bir "Millenium Bebeği"n\n annesi babası olmak. Bu da çocukları üzerinden kazanç sağlamanın bir başka yolu. Bir süredir Türk aileterinin kimileri "Amerikada doğan bir çocuğa sahip olmak" için doğuma yakın Amerika'ya gidiyortardı. Gene de bu hesapla Amerika'ya gidenler hemalde vardır. Sağ- lanan kazanç, Amerika'da dogan bir çocuğun an- ne-babası olarak Amerikan vatandaşı olmaktır. Bu davranış birsömürge halkı psikolojisidir. Kendi ulu- sal kimliklerini küçümseyen, herşeylerini borçlu ol- duklan ülkelerini aşağılayan bir "sömürge psiko- lojisi"n\n sahipleri, açıkça söylenemeyen "asılva- tan özlemi "ni çocukları üzerinden gerçekleştirme- ye çalışmaktadır. Amerika'da edinilen evler, işyerleri, kazanılan bağlantılar, USA kaynaklı prestij, uzun zamandır ulusal bağımsızlığın önemsiz görüldüğünün işa- retleri olarak toplumsal degerier sayılıyordu. Günümüzde insanlara dayatılan öğreti, sınrf at- lama, zıplayarak zengin olma, ne yolla olursa ol- sun servetler kazanma olduğu için "çocuklar üze- rinden sağlanan kazançlar" da çoktan saygın dav- ranışlar listesine girmişti. Bu durumun evrensel bir örneği olarak da "Mil- lenium Bebekleri" yeni bir hedef durumuna gelmiş- tir. Bu bebekler epeyce bir sayı oluşturunca belki özel "Millenium Bebekleri Kulübü", "Millenium Bebekleri Kültürü" gıbi yeni kavramlar da ortaya çıkacaktır. Bu yeni üstünlük belgesi yeni bir grup normu yaratacak, insanlar kendilerini "yukandaki- ler-aşağıdakiler" olarak bölmek için yeni bir çizgi bulacaklardır. Bütün bu gayret, bu yapay çabalar, bu gereksiz "martkızışmalan" ne içındir? Bu insanlar neyin pe- şine düşmüşlerdir? Çocukları 1.1.2000 gününde doğunca degişen ne olcaktır? Aslında hiçbir şey. Her çocuk gene annelerinden babalarından al- dıklan genlerie doğacaktır. Gene içinde büyüdük- leri küttürün degerlenyle yetişecektir. Gene ailele- rinin içinde yer aldığı sınıfın olanaklanyla yaşaya- caktır. Gene kendilerinın hayat mücadelesini vere- ceklerdir. Gene dostlarını düşmanlannı birikimle- riyle, çağrışımlarıyla, bilinç düzeyleriyle belirleye- ceklerdir. Doğdukları tarihin onlara vereceği özel bir nite- lik olmayacaktır. Ama belki de böyle özel bir tarih- te doğmuş olmak, kendilerine "ayncalıklı oldukla- n" duygusunu verecektir. Bu duygunun bir yanılgı olduğunu anlamaları için ellerine pek çok fırsat ge- çecektir. Onlar da toplumlarının kendilerine dayattığı öğ- retileri benimseyecek, o öğretiye göre hayatlannı düzenleyeceklerdir. Aşjında insanlar. çocuklarının doğacağı tarihe verdikjeri, önemi. o çocuklann hangi ortamlarda büyüyecekleri konusuna ayırsalar daha doğru bir şey yapmış olurlardı. Ama çocuklarına bir aynca- lık, bir üstünlük sağlamak, kendilerine de bu ayn- calıktan, üstünlükten pay ayırmak daha kolaylan- na gelmekte ve çıkarlanna uygun düşmektedir. İnsanlar çocuklarından açıkça çıkar sağlamak- ta, bunu da başka söylemler içinde gizlemektedir- ler. Belki de tam bu tarihte doğacak çocuklara ve- rilecek özel armağanların hesabı bile yapılmakta- dır. Oysa çocuklara verilecek doğru ödül, çocuğun sağlam bir karakter, sağlıklı bir kişilik kazanması- dır. Ailenin -ve aslında eğitimin de- çocuğa verme- si gereken asıl değer, sağlam bir karakter ve sağ- lıklı bir kişiliktir. Çocuğu bilgili bir kişi olarak yetiş- tirme hedefi bunlardan sonra gelmelidir. Çünkü bilgi eksiklıği hayatın her döneminde tamamlana- bilir, ama karakter ve kişilik belirli dönemlerde olu- şur. Çocuklan hırslı bir rekabet ortamında, hiçbir ku- ral tanımadan dövüşüp kazanmaya iten, bunun için de karaktere, kişiliğe sadece saldırganlık yük- leyen bir öğretinin içinde yetişen bebek, hangi ta- rihte doğsa ne fark eder? Bu moda eğilimi olsa olsa günümüzde etiketin taşıdığı öneme yeni bir örnek oluşturur. Eğer o ço- cuklara yanlış bir üstünlük duygusu verilirse olaya bir yanlış daha eklenmiş olur. Hayat herzaman insana öğretir. Akıl, hayatın öğ- retmesini beklemeden öğrenen için vardır. Bağımsız milletvekilliği aday başvurusunu, kente sokulmadığı için 'noter kanalı' ile yaptı Hasip Kaplan'ın Şırnak^a girişi yasak AYŞE YILDIR1M Yeşilyurt köylülerine dışkı ye- dirme davasında Türkiye'yi mah- kûm ettirdi, yıllarca tdil'de avu- katlık yaptı. Adaylık başMjrusu için gittiği Şırnak'a "Başbakan- bkgeneigesnıe'' dayanılarak sokul- madı. Müracaatın bitımıne yanm saat kala "noterkanabyla" baş\n- rusunu yapabıldi. Sonunda Şır- nak'tan bağımsız aday olabildi. Şırnak'a girişi yasak olduğu için seçim çalışmalannı Istanbul'dan yürütüyor... Şırnak bağımsız milletvekili adayı avukat Hasip Kaplan, "Ş»r- nakhlar beni zaten tanrvor. Onla- ra kendimi tanıtmava ihtiyacım >ok. Sadece seçünin teknik mese- leJeriyle ilgileneceğim" diyor. An- cak seçim günü "ne pahasuıaolur- saolsun" bölgesinde olacağını be- lirten Hasip Kaplan. "Ada>lığımı engeUevemeyenler. sandıktan çık- mamıda engelle>'eme>'ecekler'' di - ye konuşuyor. Son günlerde Ab- dullah Ocalanın avukatlan ara- sında da adı geçen Hasip Kaplan, sorulanmızı yanıtladı. - Neden bağımsız adayokhınuz? Siyasi partilerden teklifmi gelme- di, yoksa bir tepki mi? - Aslında bağımsız adaylığım partilere tepki. Ben geçmişte sos- • Şırnak bağımsız milletvekili adayı Avukat Hasip Kaplan, "Şırnaklılar beni zaten tanıyor. Onlara kendimi tanıtmaya ihtiyacım yok. Sadece seçimin teknik meseleleriyle ilgileneceğim" diyor. yal demokrat partide görev yap- tım. Idil'de SODEP'in kurucu baş- kanıydım, daha sonra SHP Mer- kez Dısiplın Kurulu üyeliği yap- tım. Üç-dört kurultayda da PM adayıydım. 1991 seçimlerinde İnönü. muhalifi olduğumuz için bizi dışladı. 1995 seçimlerinde Deniz Baykal, Şerafetân Elçi'yi getirdi. Diğer bir nokta, Şırnak'ta 10 se- ne avukatlık yaptım. Ailem, dost- lanm, çevrem orada. Bütün partı- lerin birbırine benzediğinı \ e hal- kın artık sahte partilere ve sahte umutlara pirim vermedığini gör- düm. Şımak küçük bir il. Geçen dönem bakan Salih Yıkhnni 9 bin lOOküsuroylasecildi. HADEP'ın ise yüzde 10 barajını aşma şansı yok orada. Bu nedenle de en doğ- ru tavnn orada bağımsız aday ola- rak seçime girmek olduğunu dü- şündüm. Şimdi Şırnak'ta bütün partiler seçime giriyor. Benim dı- şımda 4 tane daha bağımsız aday var. - Adayhk başvurunuz da ilginç okhı. Birtakım engellemelerle kar- şdaşünız galiba? - Evet. Biliyorsunuz 24 Şubat son başvuru günüydü. Şırnak'tan adaylığımı koymak için 22 Şu- bat'ta fdıl'e gıttim. Gittiğim an- dan itibaren de kontrol ve takip başladı. Evimın önüne birpanzer, üç köşesine sıvil polis araçlan ko- nuldu. 23 Şubat sabahı iki araçla Şımak il merkezine gidip bizzat il seçim hâkımine adaylık müraca- atımı yapacaktım. Fakat Idil-Şır- nak arasındaki 70 kilometrelik yolda 9 kez arandım. Arabanın koltukJan söküldü, bagajdaki her şey çıkanldı, her şey didik didik arandı. Bilgi işlem merkezi adı al- tında, kimlık yoklaması adı altın- da her arama noktasında bir saat tutulduk. Hatta Kasnk Boğazı'ndaki ara- mada sivil polisler arabalann pas- pasının altına uyuşturucu bulunan bir zarf ile sahte dolarlar, sahte kimlik ve PKK makbuzu koymuş- lar. Şoforlerimiz bu durumu fark edip arabalan temizlediler. Artık bir provakasyon ihtimalı gündem- deydı. Kumçatı denilen, Şırnak'a 10 kilometre kalınan mesafeye geldiğimizde bu kez kimliklerimi- ze el konuldu. Niye tutuyorsunuz diye sorduğumuzda, "Bilgi işlem bilgi$a>arlan bozuk, cevap gelmi- yor" dedıler. Orada tam 2.5 saat tutulduk. Durumu İstanbul Baro- su ve Adalet Bakanlığı'na bıldir- memize rağmen Şırnak'a sokul- madık ve Idil'e geri döndük. Ertesi gün müracaatın son gü- nüydü. O gün de evden çıktığım- da 7 tane sivil polis aracı hemen etrafimı sardı ve "Şırnak'a gide- meyeceğuni, böyle emir geküğini" söylediler. Bunun üzerine Diyar- bakır'a geçip YSK ile görüştüm, noterden müracaatın olabıleceği- ni söylediler. lşlemleri yapıp YSK'ye postaneden müracaatımı yaptım. Ve YSK tarihinde ender rastlanan bir adaylık müracaat şeklini gerçekleştirdim. - Müracaatınızdan sonra Şır- nak'a gittiniz mi? - Hayır gidemedim, doğrusunu istersenız gidersem engellenece- ğimi çok iyi biliyorum. Ve bu en- gellemelerin "Başbakanlıkgenel- gesine dayanılarak yapıktığınr söylüyorlar. - Engellemekrinin nedeni Tür- kiye'vi Avrupa İnsan Haklan Mahkemesi'nde mahkûm eden, Yeşfl> r urt kö>1üierine dışkı yedirme davasında avukathk yapmamz mı? - Aslında olayın temeli odur. Cizre'de Yeşilyurt dışkı yedirme davası, Şırnak'ta yine Avrupa İn- san Haklan Mahkemesi'nde bu yakında görülen bir dava, tdil'de görülen dört dava... Yakın zaman- lardaki bu da\-alar nedeniyle gü- venlik güçleri benim şahsımdan ve kimliğimden son derece rahat- sız. İnsan haklan ihlallerinde on- lann üstüne gitmemden dolayı ba- na karşı bir tavır oluşmuş durum- da. _ - Öcalan'ı savunacak a>iıkadar arasuıda da adınız geçti. Ama sa- nırun orada da bazı sorunlar var. Bu konudaki son getişmeler nedir? Öcalan'la önceden tanıştınız mı? - Hayır tanışmadım. Ben Ab- dullah Öcalan'ı sadece gazeteler- den tanıyorum. Avukatlık konu- sunda da net bir şey yok. Ancak Öcalan'dan gelen bir talep var. DGM Başsavcıhğı'na Öcalan'la görüşmek için iki kez müracaat et- tim. tkisinde de vekâletim olma- dığı gerekçesiyle talebimi reddet- tiler. Ama aynı savcılık, vekâleti olmadan da başka avukatlara izin verdi. Kamuoyu, Avukat Hasip KaplarTı Yeşihurt köylüleri- ne dışkı yedirme davasında Türkiye'yi mahkûm ertiren avukat olarak tanıyor. (Fotoğraf:' KÂDER TUĞLA)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear