22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
21 MART 1999 PAZAR CUMHURİYET SAYFA KULTUR 15 Ataol Behramoğlu, şiirin hayatın içinde nefes alıp vermesi gerektiğini vurguluyor Ortülmek îstenenî şiirle açmak...TURGAYFÎŞEKÇt Toplumsal sorunlar öniinde olduğu kadar kişisel yaşantılar karşısında da duyarlı bir şair olan Ataol Behramoğ- Iu'nun son kitabı 'Aşk îki Kişiliktir' Adam Yayınlan'ndan çıktı. Uzun bir aradan sonra okurlannın karşısına çı- kan Behramoğlu, aşkı ve şiiri insanın kendi bireysel sınırlanrun üstüne yük- selmesi ve dışına taşması olarak ta- nımlıyor. Şaırle kitabı ve şiir üzerine söyleştik: - Uzun bir aradan sonra veni bir şi- ir ldtabımz yavımlandı. Bir şairin ha- yatında bunun anlamı nedir? Bir önceki kıtabım, 'SevgiHınan' sa- nıyorum beş yıl önce yayımlanmiştı. Uzun sayılabilecek bir aradan sonra yeni bir şiir kitabı yayımlayabildiğım için mutluyum. Baa şiirler üzerinde ça- lışmayı sûrdürüyordum. Kitabın oluş- ması için onlann tamamlaması gere- kiyordu. Benim için her şiir kitabım. hayatımın benzersız bir dönemidir. Ye- ni biçim arayışlan, yeni teknikler ve ya- şantı birikimleri... Heryeni kitap bun- lann toplamıdır. Belki çelişkili görü- necek ama kitap yayımlandıktan son- ra hepsi geride kalmıştırartık... Siz de kitabınızın okurlanndan birisinizdir... Orada kalbiniz çarpmaktadır. ama ye- ni arayışlara, yeni bir kitaba doğru yo- la koyulmuşsunuzdur bile... Daha derinden sevmek... - Kitabınızın adı: Aşk Îki Kişiliktir. Aynı adlı şiirde de 'ölümdür yaşanan tek başına' diyorsunuz. Konuşmamızı buradansürdürürsek,yalnıziıkbunca yoksun bir duygu mu sizce? Buna kar- şın aşkın insanı çogalttıgını söyleyebi- >Ben insanlarla birlikte olmayı seve- rim. Aşk ise elbette. olağanüstüdür. - Aşk Îki Kişiliktir' sözü akla Eric Fromm'un, iki Idşilik aşkı 'bencil aşk' olarak tanımlayışını geti- riyor. Aşkın bencil olama- yacağı, aşk halinin, insa- nın dünyavı daha derinden algılavabilmesi ve sevebil- mesinin bir yolu oldugu bi- çimindeki düşüncekr üstü- ne neler sövlemek istersi- niz? Fromm bunu iki kişinin birbirine kapanıp dûnyay- la ilişkîler^ni kesme,leriJdur,,. f rumu için soylemiş ölma- lı... Bu ilk gençlikte olur ve de çok güzeldir... Sonraki aşklar elbette dünyayı da- ha derinden algılayıp sev- meyi sağladığı ölçüde an- lamlıdır... Yoksa gerçek- ten de bencillik olur. Son- raki yıllarda aşkın böyle- sini düşünmek bile can sı- kıcı... (Gerçi bunun edebi- yattaki örnekleri de az de- ğil, ama bana çok anlam- lı görünmüyor.) - Şüre dönersek, 1980'e dek ortalama iki yılda bir yeni şiir kitabım/ yayım- lanıyordu. 80'den bu yana bu süre uzadı. Şiir yazma- nızı etkileyen unsuriarda ne gibi değişmeler oldu, bu sürecin toplumsal ve birey- sel boyutian üstüne açılda- malar yapabilir misiniz? Hayatım tıkandığında, kesintiye uğradığmda, şı- irim de tıkanıp kesintiye uğruyor. Benim için sanı- yorum ki bu böyle. Sonra yine bir yolunu bulup ye- ni bir yataktan akmaya baş- lıyor... Cezaevi, sürgün, kişisel yaşamda büyük kı- nlmalar... Bunlar şiiri bir süre durdurabiliyor... Şiir benim için sadece zihinsel bir olgu değil... Daha ön- celerde de söylediğim gi- bi yaşayan, organik birsüreç... Bu ne- denle hayatımdakı gelgıtlerle çok ba- ğıntılı... Yine de her süreçte bıçimsel denemeler yapmayı, içimden gelenle- n kendiliğinden akışlanyla yazıya dö- küp üzerlerinde düşûnüp çalışmayı sür- dürürüm... Fakat şiirlerin gerçekten oluşması için yaşamda da bir şeylerin oluşması, bir anlama kavuşması gere- kiyor... Bunlar belki kesinkes mutlak doğrular değil. ama sanıyorum ki önem- li ölçüde böyle... Şiiryazmamı etkile- yen unsurlar ise temelde belki hep ay- nı şeyler... Bir özgürlük ve aşkmlık ge- reksinimi, hayat ve toplumsal ilişkiler- ce üzerleri sürekli olarak örtülme ça- basındaki şeylerin (aşkın. çocukluğun, özgürlüğün, adalet duygusunun) üzer- lerini sürekli olarak açma çabası... - Aşk İki Kişiliktir'deki şiirlerinizi okuduğumuzda temel izleklerinizin sürdüğünü görüyoruz. Kitabın ilk bö- lümünü oluşturan 'Attila Jozserin Şeh- rinde Bir Köprüden Tuna'ya Bakmak', günümüz dünyasının değerler yitimi- nin bir betimlenişi gibi. Bu şiiri size esinleyen Attila Jozseri, onun vaşadı- gı I92()"li,30"lu\ıllandüşünürsck,odö- nemle günümüzün dünvası arasında ne gibi bağlar kurulabilir? Dünya bu sürede tiimü>le değişti mi. yoksa in- sanlık kültürü denebilecek bir ana çiz- gide mi ilerüyor? 'Militan' dergisinin bir sayısını At- tila Jozsef eayırmıştık... Macarşairi At- tila Jozsef yüzyılımızın çok karanlık bir benim için, insanın kendi bireysel sınırlannın üstüne yükselmesi, dışına taşmasıdır... Şiirde öyledir... Hayatta olmayanı şiirde bulmaktan çok, hayatta olup da üstü ortülmek isteneni şiirle açmayı önemserim...' döneminde yaşadı... Toplumsal bo- ğuntular ve kişisel acılarla örselenen yaşamı trajik biçimde sona erdi... At- tila Jozsef yaşamı ve şıiriyle 20. yüz- yılın ölümsüz imgelerindendir. Buda- peşte'ye. gerçekten de onun şehrinde bir köprüden Tuna'ya bakmak için, sa- dece buamaçlagittim... Şıirbudışve ıç yolculuğun öyküsüdür; bir anlam- da da yüzyılımızla hesaplaşmadır... Katılık. anlayışsızlık, sevgisizlik, ya- lan. toplumsal baskılar, (Attiia Joz- sef 'in 'mutlu olma hakkı'nı yok eden bütün bu kötülükler) her zaman vardı ve sanıyorum ki hep olacak... Ama iyi- liğin güçleri de sınırlann ve zamanla- nn ötesinde birbirlerini her zaman ara- yıp bulacaktır... Taıihe tanık fotoğraflarKûMir SerVisl - Getüş Açı FMftgraf SaMö Def^ri'nin Kış'Bahar '99 sayısı çıktı. Dergı 6. sayısında yine fotoğraf dünyasından haberler, yerli ve yabancı fotoğraf ustalannm yapıtlanndan ömekler sunuyor okurlanna. Bu sayının dosyasını Şahin Kaygun'a aynlmış. Kısa süren yaşamında sanatçı kışiliği, eleştirel tavn ve fotoğrafa getirdiği çağdaş yaklaşımlarla Türk fotoğraf sanatına damgasını vuran Kaygun'un fotoğraf ve sinema serüveni, dostlannın onun hakkındakı düşünceleri eşliğinde inceleniyor. Sanatçımn yaşam övküsünü anlatan giriş yazısını Merih AkoğuTun 'Şahin Kaygun'da Belgeci Fotograf Anlayışı' başlıklı yazı izliyor. Kaygun'un yakın arkadaşlan Samih Fırat Zeynep Avcı ve Necati Abacı'nın yazılannın ardından dosya, Kaygun'un sınemacı yönünü inceleyen bir yazıyla son buluyor. Bütün bu yazılara sanatçımn çeşitli dönemlerine ait fotoğraflan eşlik ediyor. Dergınin 'Ustalar' bölümünde Polonya asıllı Amerikalı fotoğrafçı Bruce Davidson'ın fotoğraf serüveni inceleniyor. Sokak çetelennden Harlem sokaklanna, New York Metrosu"ndan Central Park'a kadar çeşitli temalara sahıp fotoğraf senleriyle tanınan Davidson'ı konu alan bölümü, Associated Press'ı ele alan 'Fotoğraf Kurumlan" bölümü izliyor. 150 yıllık kurumun tarihı, arşıvlerden seçilen fotoğraflar eşliğinde sanatseverlere aktanlıyor. 'Semt' başlıklı bölümde ise Galata semti inceleniyor. 'Merdivenler Kenti Galata' başlıklı yazıda Galata'run Cenevizlılerden bugüne kadar geçirdiği değişiklikler, hayali bir semt sakininin ağzından aktanlıyor. Geniş Açı'run yazar kadrosuna geçen sayıda katılan Şebnem Isjgüzel'in 'Fotoğrafin Dışından' \ e Orhan Cem Çetin'in 'Mayın Tarlası' köşelerinden okurlara seslendikleri gibi. bu sayıdan itibaren Nazif Topçuoğlu da 'Optik Zamanlar' isimli köşesiyle fotoğraf meraklılanyla buluşacak. Dergi ile ilgili aynntılı bilgi ve abonelik için 263 15 40 ya da 286 13 84 numaralı telefonlar aranabilir ve genisaci@geocities.com adresinden dergiye ulaşılabilir. Memphis, Tennessee, 1937, James Keen, Associated Press arşivinüen. - Aşk teması, sizin de pek çok başka şairin de en çok işledikleri konu. Şiirle aşk arasında nasıl bir ilişki var sizce? Bu ilişki için aynı zamanda şiirle haya- tın ilişkisi ya da hayatta bulunamaya- nın şiirde aranması denebUir mi? Aşk. benim için, insanın kendi birey- sel sınırlannın üstüne yükselmesi, dı- şına taşmasıdır... Şiir de öyledir... Ha- yatta olmayanı şiirde bulmaktan çok, hayatta olup da üstü ortülmek istene- ni şiirle açmayı önemserim... - Son yıllarda bir müzisyen arkada- şınızla birlikte ülkenin çeşitli yerlerin- de çok sayıda şiir etkinliğine katüdmız. Bu deneyimlerin sonucunda şiirin in- sanlan nasıl etldlediğini, onlar için ne anlama geldigtni söyleyebilir misiniz? Insanlann şüre derin bir gereksini- mı var. Çünkü aşka, özgürlüğe gerek- sinimleri var. Bunlar birbinnden ayn- lamayacak değerlerdir. İnsanlarla göz göze, diz dize, bu duygulan paylaş- mak olağanüstü bir yaşantıdır. Sözü- nü ettiğiniz yolculuklar bana bunlan ya- şatıyor. Her insanın yüreğinde dile ge- lememiş, anlatımını bulamamış nice duygular, sezgilervar... Şiirbuduygu- lann, sezgilerin anlatımı olabildiği öl- çüde gerçek var oluşuna kavuşur... 'Her şiir benzersiz otmalıdır* -Günümüz şiirinin giderekduygu ve düşünceden uzaklaştığı, yalnızca bir dil ürünü durumuna geldiği görülü- yor. Siz bu süreci nasıl değertendiriyor- sunuz? Duvgu ve düşünce banndır- mayan bir şiir olabilir mi? Şiir elbette dil ürünüdür. Şiirde dil araç değil. şiirin kendisidir. Yahya Ke- mal buna 'düşüncenin, duygunun li- san haline gelmesi' diyor... Ama o 'li- san' mekanik dil kurgulan değil, ha- yatın nabzıdır. Bugün genel olarak gö- rülen ise yabancılaşmanın; hayattan, in- sanî olandan kopuşun görünümlerin- den biridır... - Bir başka eğüim de bir- çok şairin sanki ortak bir şüryazıyorduygusu uyan- dırmasıdır. Benzersiz ol- mayan bir sanat yapıtı ola- bilir mi? Kimi kez de aynı şair sanki tek bir şiiri yazıyor... Bir şiirini model olarak alıp onu çoğaltıyor... Ba- na göre her şairin benzer- siz olması gerektiği gibi tek tek her şiir de benzer- siz olmalıdır... Çünkü her yaşam ve her yaşantı par- çası bir tektir, eşsizdir... Benzeşimler, modele gö- re üretmeleT, az önce sözü- nü ettiğimiz, şiiri zihinsel- dilsel kurgulara indirge- menin sonucu olsa gerek... - Kendi kuşağınızın en çokokunan şairi oMuğunu- zu söyleyebiiiriz. Şürinizin insanlarla böylesi yaygın bir ilişki kurabilmişoluşu- nu nasıl açıkhyorsunuz? Şiirieriniz, günümüz in- sanlarının dünyalannda nasıl bir karşılık buluyor? tnsanlann duygulannı, düşüncelerini, sezgilerini önemsiyorum... Herkestek ve benzersizdir, ama in- sanlık bütündür... Bazı şi- irlerimi okurlanm bana ye- niden, bazen de yeni açı- lardan kavratıyor... 'Yaşa- dıklanmdan Ogrendiğim BirŞey Vir',yazıldığı 70'li yıllarda ve sonraki zaman- larda öteki şiirlerimden bi- ri gibiydi... Okurun ilgisi bana da o şiiritn için yeni, daha derinliğine bir bakış açısı kazandırdı... 'Günü- müz insanı'bizden başka- sı değil... Şiir, yaşanmak- ta olan hayatın içinde ne- fes alıp vermelidir... Arkadaşlan, kariyer ödülüyle onurlandınlacak olan Elia Kazan'ı koruyacaklanna söz verdiler (71• Oscar Odülleri için heyecanlı beldeyişKümır Servisi - Bu gece, pazartesi gününün ilk saatlerinde Oscar heykelcikleri sahiplerini bulu- yor. Herkes büyük bir heyecanla Oscar'ın, Nor- mandiya çıkartmasını anlatan Er Ryan'ı Kurtar- mak ile Steven Spielberg'e mi, 13 dalda aday gös- terilen Âşık Shakespeare ile John Madden'a mı, savaşı anlatan bir başka film Ince Kırmızı Hat ile TerrenceMalick'e mi, Truman Show ile Peter We- ir"e mi, yoksa soykınmı konu alan Hayat Güzel- dir'le Roberto Benigni'ye mi gideceğini merak ediyor. Filmdeki rolüyle geçen haftalarda yine Amerika'da iki ödül alan Benigni. en iyi oyuncu dalında da Oscar'ın en güçlü adaylanndan bin. Şanslan birbirlerine çok yakın görünen adaylar arasında, bugüne dek eşine az rastlanmış bir sa- vaş sürüyor 71. Oscar odülleri için... Akademi üyelerinin seçimlerini etkilememek adına med- yada gereken önlemler günler öncesinden ahn- mış olsa da filmlerin yapımcılan ve dağıtımcı şir- ketler arasındaki tartışmalar sürüyor. Ancak yine de adaylar arasındaki savaş, bu yıl kariyer ödülüy- le onurlandınlacak ünlü yönetmen Elia Kazan üzerine yürütülen tartışmalara gölge düşürebil- mış değil. Hıç kımsenin. Kazan'ın sanatçı kimliğine yö- nelik bir eleştirisi yok; ama bir kesimin. yönetme- nin yıllar öncesinde kalan büyük hatasını unutma- sı güç görünüyor. Kazan. 1952 yılında Washing- ton'da, komünist partı üyesi arkadaşlannın ısim- lerini ele vermişti. Akademi, Kazan'a bu ödülü sun- mayı kararlaştınrken geçmışteki olaylann unutul- muş olacağını umuyordu belki; ama hiçbir şey unutulmamıştı... 'Kırmızı, beyaz, lacivert giyelim' Bu gece ödül töreninde Kazan. Oscar heykel- cığini almak için sahneye çıktığında, salonda bu- lunan konuklann büyük bölümü ayağa kalkmaya- cak ve yönefmenı alkışlamayacak; bir kısmı ise ıs- lık çalarak protesto edecekler ona verilen ödülü. 1952 yılında kara listeye alman isimlerden, se- • Bu gece sahiplerini bulacak Oscar Odülleri töreninde kariyer ödülü alacak olan Elia Kazan'ı protesto edecek kişilerin tepkisi merakla bekleniyor. Öte yandan Kazan'ı destekleyen bir grup da cesaret vermek için yönetmenin yanında yer alacaklarını duyurdular. Film şirketleri arasındaki gerginlik ve Spielberg'e Ingilizlerden gelen tepkiler de Oscar öncesinde tartışılan konular arasında yer alıyor. naryo yazan Abraham Polonsky şöyle söylüyor: "Umanm onu sahnede vururlar!" Herkes büyük merakla Oscar törenıni bekleye- dursun, öfkeli kalabalığa karşı Kazan'ı destekle- >en 'Ad Hoc Committee for Naming Facts' üyesi bir grup da son günlerde sesini duyurmaya başla- dı. Gazetelerde yayımladıklan ilanlarla Kazan'a cesaret \ ermeye çalışı>or. Akademi üyelerini Ame- rikan bayragının kırmızı. beyaz ve lacivert renk- lerinde giysilerle Oscar törenıne katılmaya çağı- nyorlar. Kazan'ı destekleyenler arasında ünlü oyuncıı CharltonHeston. yönetmenin sanatçı kim- liğinin politık kimliğinden aynlması gerektiğini sa- vunan Arthur Miller, Kennedy'ye hayranlığıyla ta- nınan Arthur SchJesinger ve Spielberg gibi isim- ler v ar. Törende Kazan'a Oscar heykelciğini sun- ması istenen yönetmen Martin Scorsese'nin ne yapacağı ise henüz belli değil. 71. Oscar ödüllerine damgasını vuran bir diğer tartışma da Dreamworks ve Miramax şirketleri arasında sürüyor. Er Ryan'ı Kurtarmak'ın çekim- leri tamamlandığında, yönetmeni Spielberg ve ya- pım şirketi Dreamvvorks, filmin Oscar'ı alacağı- na kesin gözüyle bakıyorlardı. Ancak Âşık Sha- kespeare ve Hayat Güzeldir'in gördüğü ilgi kar- şısında paniğe kapıhp tam 30 milyon dolar harca- yarak gazete ve dergileri ilanlarla doldurdular. Ar- dından da Miramax yetkililerini, Er Ryan'ı Kur- tarmak hakkmda ileri geri konuşmakla suçlama- >a başladılar. Öte yandan 2. Dünya Savaşı'na katılan tngilizler de bir açıklama yaparak filmde Normandiya Çıkartması'nda İngilizlerin payını görmezden geldiği için Spielberg'in Er Ryan'ı Kurtarmak filminin adaylıktan çekilmesini istediler. Küçük bütçeli filmlerin yapımcılan ise büyük şirketleri film maliyetinden fazla reklam masrafi yaptıklan gerekçesiyle eleştiriyorlar. Kısacası, ödül alacak isimler bir yana, Oscar'ın 71. yılı. Kazan üzerine gelişen tartışmalar ve film şirketleri arasında oluşan gerginlikle anımsanacak. Y A P 0 R L A R ? Cannes 'a gidecek fılmler açıklandı • Elizabeth Taylor. çocukiuk yıllannda babasından dayak yediğini açıkladı. Yine de babasına büyük saygı duyduğunu ve onu suçlamadığını belirten Taylor, babasının, 9 yaşındaki kızının kendisinden daha çokpara kazanmasmı bir gurur meselesi yaptığı için alkol aldığı zamanlarda şiddet eğilimi gösterdiğini, ancak kendisine bılinçli olarak zarar vermek istediğine inanmadığını belirtti. • J0e Dante. Küçük Askerler filmiyle yaşadığı başansızlığm ardından yeni filminin çalışmalanna başladı. 'The Sixth Day" isimli filmde yıllar sonra ev ine geri dönen bir adamın öyküsü anlatılıyor. • Tom cruise. başrolünü eşi Nicole Kidman'la paylaştığı ve Stanley Kubrick'in ölmeden önce çektiği son film olan 'Eyes Wide Shut'la ilgili söylentılere son noktayı koydu. Cruise, sansüre uğramasını önlemek için filmden bazı sahnelerin kesileceği yolundaki haberlerin doğru olmadığını açıkladı. Tom Cruise aynca, Görevimiz Tehlike filminin ikinci bölümünün çekimlerine Sydney'de başladı. Cruise'un bu bölümdekı rol arkadaşı Thandie Nevvton. • Cannes Film Festıvah'ne katılacak filmler açıklandı... Jüri başkanlığını David Cronenberg'in yapacağı festivale Todo Sobre Mi Madre (Pedro Almodovar), bir Proust uyarlaması olan Le Temps Retrouve (Raoul Ruiz), Paola X (Carax), Sekizbuçuk Kadın (Peter Greenavvay), Sibirya Berberi (Nikita Michalkov), True Crime (Clint Eastvvood), Mektup (Manoel de Oliveira) ve Kikujiro No Natsu (Takeshi Kitano) isimli filmler katılacak. filminin The Prayer isimli şarkısını Cehne Dion'la birlikte ., seslendirecek. • Oscar ödül : . törenlerinde ünlü yıldızlann giydiği elbiseler New York'taki Christie's müzayede salonunda yapılan açık artırmayla satıldı. Elizabeth Taylor'ın 1969 yılındaki törende. en iyi film seçilen Geceyansı Kovboyu'nu sunarken giydiği kolsuz mavi elbise, yaklaşık 60 milyar 500 milyon Türk Lirası'na Toymaker Mattel Anonim Ortaklığı tarafindan satın alındı. Madonna, Kate VVinsiet. Lauren Bacall, Cher. Nicole Kıdman. Julia Roberts ve Susan Sarandon gibi yıldızlann giysilerinin de aralannda bulundugu toplam 56 elbisenın satıldığı açık artırmanın geliri AIDS araştırmalan için kullanılacak. • Pupİ Avatİ yeni filminin çekimlerine kısa bir süre sonra başlıyor. 'l Cavalien che Fecero L'Impresa' isimli film. Haçh Seferleri ve dın adına yapılan savaşlan konu alıyor. • Peter Bogdanovich sinemaya dönüyor... 1993 yılmdan bu yana setlerden uzak kalan Bogdanovich, yeni filmi 'Wait for Me'nin hazırlıklanna başladığını açıkladı. Boşandığı altı eski eşiyle görüşmek zorunda kalan bir adamın öyküsünü anlatan filmde başrolleri Michael Caine, Isabella Rossellini, Gena Rovvlands, Peter Falk, Ben Gazzara ve Jerry Lewis paylaşıyorlar. • AndreaBocelli bu gece gerçekleştirilecek Oscar törenlerinde şarkı söyleyecek. Bocelli, Quest for Camelot • Cüney Amerika topraklannda iki yeni film çekiliyor. Yaz aylannda çekilecek filmlerden birinin başrolünde Ornella Muti var. Coloan'ın romanından sinemaya uyarlanan ve yönetmenliğini Miguel Littin'ın yaptığı 'Tierra de Fuego' isimli fılm, 1860 yılında bir mühendısin Kraliçe Sybiba adına verdiği toprak mücadelesini anlatıyor. Güney Amerika'da çevrilecek diğer film ise 'II Pianista del Silenzio' ismini taşıyor. Silvio Caıozzi'nin Şili'de yöneteceği filmde, 1920'li yıllarda Santıago'daki eski bir barda çalan piyanistin öyküsü anlatılıyor. • John Frankenheimer yeni filminin hazırlıklanna başladı. Gerilim türündeki 'Reindeer Games" isimli filmin başrolünü Ben Affleck üstleniyor. Film 2000 yılında gösterime gırecek. • Michael Douglas yeni fılmınde başrollen Frances McDormand ve Robert Dovvney Jr ile paylaşıyor. Michael Chabon'un best seller romanından sinemaya uyarlanan ve yönetmenliğini Curtıs Hanson'm yaptığı '\Vonder Boys' isimli fümde, ilk kitabıyla büyük beğeni toplayan, çok şişman bir yazann övküsü anlatılıvor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear