Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
2MART1999SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Hizmetlepi'nde
yolsuztuk davası
• DtYARBAKIR
(Cumhurryet Bürosu) -
Diyarbakır Köy
. Hizmetleri 8. Bölge
Müdürlüğü'ndeki
yolsuzluk davasıyla ilgili
duruşmada, aralannda
eski bölge müdürünün de
bulunduğu 5 kişi tahliye
edildi. Diyarbakır 3. Ağır
• Ceza Mahkemesi'nde
yapılan duruşmada.
-• tutuklu sanıklar eski bölge
r müdürü Mithat
_ Candabakoğlu, Köy
Hizmetleri Bölge
Müdürlüğü görevlileri Ali
v Rıza Özsoy, Arif Kaycı,
: Ihsan Aydın ile esnaf Ali
. Günay ve tutuksuz sanık
Selim Boğatekin hazır
._ bulundu. Mahkeme
heyeti, sanıklann tutuksuz
yargılanmak üzere
tahliyelerine karar verdi.
Kayseri'de
tralikkazası
• KAYSERİ
(Cumhuriyet) -
Kayseri'nin Sanz
ilçesinde otobüsle
minibüsün çarpışması
sonucu meydana gelen
trafik kazasında 8 kişi
öldü, l kişi yaralandı.
Ölenlerin tamamının
minibus yolcusu olduğu
bildirildi. Kazanın.
Kayseri'den
Kahramanmaraş yönüne
giderken Kırkpınar
mevkiinde minibüsün şerit
ihlalı yapması sonucu
meydana geldiği belirtiidi.
Kazada minibüs sürücüsü
Recep Coşkun,
yolculardan Abdullah
Karlıoğlu, Şaban ve
Kıymet Coşkun, Zekeriya
Akyol, Sahip Kınay. Ali
Osman Durgun ve Osman
Karahan olay yerinde
öldü. Yaralanan otobüs
şoförü Ufiık Alkan ise
Erciyes Üniversitesi Tıp
Fakültesi Hastanesi'ne
kaldınldı.
Çatısı çöken
:
okm
• BURSA (Cumhurryet) -
Bursa'yı geçen hafta
etkisi altına alan şiddetli
• lodos nedeniyle çatı
kalkan duvannın çökmesi
sonucu 6 öğrencinin
yaşamını yitirdiği Ihsan
Dikmen Ilköğretim
Okulu'nda eğitime
yeniden başlandı. ll Milli
' Eğitim Müdürü Engin
Özbek'in de katıldtğı
törende konuşan Okul
Müdürü Sıddık Polat, tüm
öğrencileri, 'şehit
öğrenciler' için bir
" dakikahk saygı duruşuna
davet etti. Öğrencilerin
gözyaşlarmı tutamadığı
töreni çok sayıda velı de
. üzüntüyle izledı. Polat,
özellikİe şehit öğrencilerin
• arkadaş ve
öğretmenlerinin ruhsal
durumlannı gözönüne
alarak sınıflarda
değişıklikler yapacaklannı
kaydetti.
Zaferi
• ÇANAKKALE (AA) -
Çanakkale Deniz
Zaferi'nin 84. yıldönümü,
15-21 Mart tarihlerinde
düzenlenecek 'Zafer
Haftası' etkinlikleriyle
kutlanacak. Çanakkale
Valiliği'nden yapılan
açıklamaya göre zafer
etkinlikleri, 15 Mart günü
Çimenlik Kalesi alanında
yapılacak törenle
başlayacak. Vali Ekrem
Özsoy, "Çanakkale, Türk
milletinin eşsiz
kahramanlığının, vatan ve
millet sevgisinin
sembolleştiği, kutsal
saydığı değerler ıçin
ülkemizin her yanından
gelen gençlerin kanlannı
dökerek 253 bin şehit
verip 'Çanakkale
geçilmez' destanını
yazdığı bir yerdir" dedi.
ktica isteyenter
• VAN(AA)-Geçen yıl
Türkiye'ye gelerek iltica
talebinde bulunan 1.288
Irak ve tranlı, Van'da,
Birleşmiş Milletler
Yüksek Komiserliği'nden
cevap bekliyor. Alınan
bilgıye göre lran"a 240
kilometre uzunluğunda
sının bulunan Van,
özellikİe iltica talebinde
bulunan ve kaçak yolla
giriş yapan yabancı
uyruklulann uğrak yeri
oîmaya başladı. Bölgedeki
işsizlerin tepkilerine
neden olan ucuz işgücü
kaynağı durumundaki Iran
ve Iraklı ilticacılar,
inşaatlarda 3 ila 5 milyon
lira arasında değişen
yevmiyeleri 500 bin liraya
kadar düşürdü.
Hukukçu Şenal Sarıhan, Uç Sivas'ta birleştirici vurgunun esas olduğunu söyledi
'Erdost'un eseri bölücü değiP
DUZYAZI
• Muzaffer Ilhan Erdost'un
mahkûmiyet karannı
değerlendiren hukukçular, Üç
Sivas'ta bölücülük
yapılmadığını söylediler.
Şenal Sanhan, yargılanmanın
yenilenmesi halinde bu
gerçeğin ortaya çıkacağını
belirtti. Avukat Şakir Keçeli,
"Ilımlı Islam eleştirisinden
rahatsız olanlar var" dedi.
ANKARA (CumhuriyetBürosu)-Cumhu-
riyet Kadınlan Derneği Genel Başkanı ve
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Yöne-
tim Kurulu Üyesi Şenal Sanhan, yayımcı-ya-
zar Muzaffer İlhan Erdost'un mâhkûm oldu-
ğu 'Üç Sivas' kitabında birleştirici vurgunun
esas olduğunu belirterek yeni bir bilirkişi ra-
poruyla yargılamanın yenilenmesine gidil-
mesinin hukuksal sonucun gerçeğe uygun
olmasına hizmet edebileceğini söyledi. Avu-
kat Şakir Keçeli de, kitapta ulusal birliğin ta-
nımlanarak savunulduğunu, tarikat ve ılımlı
tslam anlayışının eleştirildiğini, bu nedenle
bazı çevTelerin rahatsız olabileceğini kaydet-
ti. Hukukçular, yayımcı-yazar Muzaffer Il-
han Erdost'un, kitabında 'bölücü propagan-
da yapöğı' gerekçesiyle mahkûmiyetinin
onanmasını eleştirdiler. Avukat Şenal San-
han, Erdost'un mahkûm edilmesinin, Terör-
le Mücadele Yasası'nın (TMY) 8. maddesi-
nin mutlaka değiştirilmesi gerektiği gerçeği-
nı bir kez daha ortaya çıkardığını söyledi.
Sanhan. "Anılan madde, şiddet önermeyen,
bölücülük amacı da taşımayan düşünceierin
dahi ceza tespitiyle karşı karşıya kaldığuu
açıkça kanıtJamaktadır" dedi.
Erdost'un vurtseverlik duygulanyla dolu
bir insan olduğunu belirten Sanhan, "Kita-
bında da birleştirici vurgu esasür. Tehfikete-
re dikkat çekmektedir. O bütün feyzmi Tür-
Savcı, 17 yaşında sevdiği kişiyle kaçan kızı ailesine vermedi
Töre cinayetine 'yediemin'li önlemDtYARBAKIR (Cumburiyet Bürosu)
- Diyarbakır'ın Çınar ılçesi Cumhuriyet
Savcısı, bir töre cinayetini önleyebilmek
amacıyla, sevdiği kişiye kaçan 17 yaşın-
daki bir genç kızı. jandarmaya düzenlet-
tirdiği bir tutanakla Şediemiııe'' teslim
ettirdi. Diyarbakır'ın Çınar ilçesinde otu-
ran Sino Ataman, cumhuriyet savcılığına
başvurarak, 17 yaşındaki kızı Sakinc Ata-
man'ın Ahmct BaKadlı birkişi tarafından
kaçınldığını söyledi. Bubaşvurudanson-
ra başlatılan soruşturmada. Ahmet Bali
ile Sakıne Ataman, jandarma tarafından
yakalanarak savcılığa getirildi. Ataman
savcılıkta verdiği ifadede zorla kaçınldı-
ğı iddiasmı reddederek, "Babantın beni
57yaşında bir adama başbk parası karşt-
hğmdavereceğini du> dum. Ahmet'i daha
önceden tanıdığun için isteyerek kaçtım.
Ahmet'le kan-koca hayan yaşıyorum. Be-
ni babama (eslinı ettiğiniz takdirde örf ve
âderter gereği hayatım tehlikeye girebüir.
Bu nedenle babamın dışmda birine testim
ediimek istiyonınT dedi.
Sakine Ataman'ın yaşmm i 8'den kü-
çük olması nedeniyle Cumhuriyet Savcı-
sı Höseyin Fikri Yıldızjcızm kaçtığı Ah-
met Bali hakkında "lSyaşmdaki küçfik
mağdure ile nzasyla dnsi münasebette
buhınmak w ahkoymak" suçundan dava
açtı. Savcı, Sakine Ataman'ın Töreler
gereği öldürülebflirim'" açıklamasmdan
sonra da kızı ailesine teslim etmedi. Cum-
huriyet savcısı, Sakine Ataman'ı,jandar-
maya hazırlathğı "yedienıin''' senediyte
lbrahim Ay adlı bir kişiye teslim etti.
Olayla ılgıli dava Diyarbakır'ın Çınar il-
çesi Asliye Ceza Mahkemesi'nde önü-
müzdeki günlerde başlayacak.
kiye topraklanndan ahr" diye konuştu.
Sanhan, kitabın bir bütün olarak ele alınıp
değerlendirilmesi durumunda gerçeğin her-
kes tarafından görülebileceğini, bu nedenle
Yargıtay'ın onama karanna karşı karar dü-
zeltmesi yapılması ya da yeni bir bilirkişi ra-
poruyla yargılamanın yenilenmesine gidil-
mesinin hukuksal sonucun gerçeğe uygun
olmasına hizmet edebileceğini kaydetti. Sa-
nhan, "Ahnnlar eleştiri, irdeleme amacryla
yapdmışür. Yazanın onayladığı konular değfl-
dir. Bu düşünceleri tarüşmak amacındadır"
değerlendirmesinı yaptı.
Avukat Şakir Keçeli, Erdost'un Cumhuri-
yeti, T ü m Türklerin, Müslüman topluluk-
lann ya da tarikatlann birtigi değiL Misakı
Milli içerisinde kalan %e dili. ırksal kökeni ne
olursa olsun tüm halkın si\asal bağunsızhğı-
nı ve yasal eşitliğini temel alan modern ulus-
laşma sürecini başlatan yönetim" olarak ta-
nımladığına dikkat çektı.
Keçeli, "Şimdi buna nasıl bölücülük der-
siniz? Burada tarikatiarave liımh tsiama eleş-
tiri var. Birileri bu eleştiriden rahatsız olmuş
olabüir'7
dedi.Kitabı okuyanlann, burada
Türkiye Cumhuriyeti'nin bölünmesinin sa-
vunulmadığını anlamasının normal olduğu-
nu kaydeden Keçeli. "'Tersi durumda insanın
bunu anlamamaya karar vermiş olması la-
zun. Bir hukuksal cinayet var burada'' değer-
lendırmesini yaptı.
Erdost'un DGM'de yargılanması sırasın-
da mahkeme heyetinde bulunan bir yargıcın
savunma okunduğu sırada dışan çıktığı bil-
dirildi. Duruşma sırasında savunma hakkınm
sınırsız olmasına karşın Erdost'un sözü de
kesilerek kısıtlama yapılmıştı.
Kadrolar RP yandaşı doktorlarla dolduruldu, hastanede büyük asistan açığı var
Vakıf Gureba'da REFAHYOL sancısı
Tartışılan bina kakıî Gureba Hastanesi'ne ait eski binalarla bo$ buh,^;.,.,. :J1Uıibul Üniversitesi
Tıp Fakültesi tarafindan hastane\le yapılacak bir protokolle alınmak istendiğini
de belirten doktorlar, "Bizler buranın tıp fakültesine verilmesini değiL türbanlılaıia gericöerin ayıklanıp has-
tanenin yenilenerek faali>etine dc\am etmesini istijoruz" dediler. Vakıf Gureba Hastanesi'nin yülardır Bağ-
Kurlulara ve fakir hastalara ücretsiz hizmet >erdiğine dikkat çeken doktorlar, hastane binalannın üniversite-
ye \erilmesi durumunda her şe>in paralı olacağıııı ve bu hastalara gerektiği gibi bakılamayacağını vurguladılar.
İPEKYEZDANt
Vakıf Gureba Hastane-
si'nin asistan kadrolannın
REFAHYOL hükümeti dö-
neminde
U
RP yandaşı dok-
torlar tarafindan doldurul-
masT nedeniyle hastanede
büyük asistan açığı olduğu
öne sürüldü. DYP'nin Istan-
bul Fatih'ten milletvekili
adayı olan hastanenin eski
başhekimi Dr. Şaban Oda-
başı hakkında da Istanbul 11
Idare kurulu karanyla "bfl-
gisayar ihalesinde görevi kö-
tüye kullanmaktan lüzurau
muhakeme karan" verildi-
ği ortaya çıktı. Dr. Şaban
Odabaşı ise hakkındaki lü-
zumu muhakeme karannm
henüz kesinleşmediğini ve
konunun Danıştay'da oldu-
ğunu savundu.
Bünyesinde çalışan tür-
banlı hemşirelerlegündeme
gelen Vakıf Gureba Hasta-
nesi'yle ilgili olarak yeni id-
dialar ortaya aüldı. DYP'nin
îstanbul 3'üncü bölgeden
milletvekili adayı olan Vakıf
Gureba Hastanesi eski baş-
LtSE ÖĞRENCİSİNİN PENCEREDEN ATILMAS1YLA tLGİLİ YARG1LAMA 8 YIL SÜRDÜ
Yargıtay'dan polisler lehine karar
ALPERTURGUT
Lise öğrencisı AB Rıza Agdoğan ı
pencereden atarak öldürdükleri id-
diasıyla yargılanan ve hapıs cezası-
na çarptınlan 2 polis memuru ile il-
gili davada Yargıtay 1. Ceza Daıre-
si suçun nıtelığinı değıştirerek "da-
vanın ortadan kaldırümasjna
r
karar
verdi. Yargıtay karannda polıslerin
"kasö aşan surette adam öldürmek"
suçunu "işkenceyapma" suçuna çe-
virerek sanık polisler hakkında leh-
te karar \erdi. Kararda "Polisler iş-
kence yapüklan için cezalandınlma-
h ve işkence suçunun zamanaşımı 5
>il olduğu için dava ortadan kakb-
nlmair denildi. Ağdoğan'ın avu-
katları. "Türkiye'de etkin. adil ve
hakkaniyete uygun vargüama bu-
lunmadığı'' gerekçesiyle davayı Av-
rupa İnsan Haklan Mahkemesı'ne
(AİHM) göndereceklerini belirtti-
ler. Lise son sınıf öğrencisi Ağdo-
ğan'ı 13 Şubat 1991 tarihinde Kör-
fez Savaşı'nı protesto ettıği için gö-
zaltında tutulduğu Beyoğlu llçe
Emniyet Müdürlüğü'nün 3. katın-
dan aşağı atarak öldürdükleri iddi-
asıyla 6 polıs hakkında dava açıl-
mıştı. Yargılanan polislerden Seydi
Vaptcı ve Recep Ucar, Beyoğlu 1.
Ağır Ceza Mahkemesi tarafından
"kastı aşan suretteadam öldürmek7
'
suçundan 4 Kasım 1997 günü 5'er
yıl 6'şar ay hapis cezasına çarptınl-
dılar.
Dosya daha sonra Yargıtay'a gön-
derildi. Dosya ile ilgili Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcılığı da "huku-
ka uvgun karann onanması" yö-
nünde görüş bildırdi. Ancak dosya-
yı inceleyen Yargıtay 1. Ceza Daire-
si karannda, "polıslerin Ağdoğan'a
işkence yapüklan için cezalandınl-
ması gerekugini" vurguladı. Yargı-
tay. olayın üzerinden 8 yıl geçtiği-
ni, işkence suçunun zamanaşımtnın
5 yıl olduğunu belirterek "davanın
ortadan kaldınlmasrna karar ver-
di. Karara muhalefet şerhi koyan ce-
za daıresi hâkimi Osman Şirin, Be-
yoğlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin
karannın yerinde olduğunu belirtti.
Yaklaşık 1.5 yıl önce adam öldür-
mek suçundan ceza alan polislerin
hâlâ görevlennin başında oldı^unu
ifade eden Halkın Hukuk Bürosu
avukatlanndan Behiç AŞÇL "Yargn
tay suçun niteliğinde değişiklik yap-
tı. tşkence ve kötü muamelenin za-
manaşımı 5 yıL ancak ortada ölüm
ola>ı \ar. Gencecik bir insan işken-
ce sonucu (ildürülüvor ve canıdan
aülnor. Suçlular ise cezalandınlmı-
yor" dedi. Halkın Hukuk Büro-
su'ndan yapılan açıklamada şöyle
denildi. "Bu karar bugünlerdebaş-
ta Başbakan olmak üzere ağızlann-
dan düşürmedikleri, 'Bağımsız
mahkemeler var. adil yargılama ya-
pıvorlar' söylemlerinin ne kadar
sahte olduğunu bir kez daha ortaya
koydu.Ağdoğan De ilgili Yargıtay ka-
ran. polislerin işledikleri \e ispatia-
nabilen suçlanna karşın ceza alma-
lannın mümkün ohnadığuıı bir kez
daha gösterdi."
Ağdoğan "ın avukatlan, Avrupa
tnsan Haklan Sözleşmesi'nin 6.
maddesi uyannca "Türldye'de et-
kin, adil ve hakkaniyete uygun yar-
gılama bulunmadığT gerekçesiyle
AtHM'ye başvuracaklannı belirtti-
ler. Bozma karanndan sonra dava-
nın 9 Mart 1999 günü Beyoğlu 1.
Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeniden
görüleceği kaydedildi.
Tekstttişçüeri
eylemde
İşyerleri kapanan Sun Teksril
işçileri, kıdem ve ihbar
tazminatlannın ödenmesi için
işverene ait Halkalrdaki VIP
Tekstil Fabrikası önünde evlenıe
başladüar. DİSK'e bağlı Tekstil
İşçileri Sendikası Genel Başkan
Yardımcısı Kazım Doğan, 145
işçinin Arahk 1998'den beri
ödenmeyen haklannın ödenmesi
için protestolannı
sürdüreceklerini bildirdi. Doğan,
işverenin son olarak 12 Mart
tarihine kadar sürv istedigini
ancak işçilerin /or durumda
olmalan nedeniyle
tazminatlannın bir an önce
ödenmesi gerektiğini söyledi.
(Fotoğraf: HATİCE TUNCER)
hekimi Dr. Şaban Odabaşı
hakkında, 1996 yılındaki
bilgisayar ihalesinde hasta-
neyi" 1 milyar 725 milyon li-
ra zarara uğratoğı gerekçe-
siyle'' il idare kurulu tarafin-
dan 5 Ağustos 1998 tarihli
"lüzumu muhakeme'' kara-
n verildiği ortaya çıktı.
RP örgütlenmesi
Vakıflar Genel Müdürlü-
ğü'ne bağlı Vakıf Gureba
Hastanesi'nin asistan kad-
rolannın REFAHYOL hü-
kümeti döneminde "uzman
kadrosuyla" değiştirilerek
hastaneye RP yandaşı yak-
laşık 40 doktorun alındığı,
bu nedenle 800 yataklı has-
taneye bu yıl sadece 12 asis-
tanın alınacağı belirtiidi.
Vakıf Gureba Hastane-
si'nde çalışan ve adının
açıklanmasını istemeyen
doktorlar, eski başhekim Dr.
Şaban Odabaşı döneminde
hastanenin "türbanlı hem-
şireler ve RP yandaşı dok-
torlarla doldurulduğunu"
öne sürdüler. Hastanede 20
klinik bulunduğuna ve her
klinikte her gün yaklaşık
80-90 hastaya bakıldığına
dikkat çeken doktorlar,
"Böyle bir hastaneye en az
40-50 tane asistan ahnması
gerekirken, REFAH\OL
döneminde doldurulan kad-
rolar yüzünden geçen yıl sa-
dece 5 tane aluıabfldi" dedi-
ler. Hastanede yaklaşık 20
türbanlı hemşire bulundu-
ğunu ifade eden doktorlar,
hastane başhekimi Dr. Nail
Erhan tarafından türbanlı
hemşirelere yazılı ihtar çe-
kildiğini, ancak Vakıflar
Genel Müdürlüğü'nün bu
konuda hiçbir şey yapmadı-
ğını ileri sürdüler.
'Vicdanım temiz'
Hastanenin eski başheki-
mi Dr. Şaban Odabaşı ise
hakkındaki lüzumu muha-
keme karannın Danıştay'da
olduğunu ve henüz kesin-
leşmediğini belirterek "Bil-
gisayar ihalesiyle ilgili ola-
rak 600 bin dolarhkteçhiza-
n bedavaya getirdiğim hal-
de 21 bin dolarlık alını için
hakkunda soruşturma açıl-
dı, ancak benim vicdanım
temiz" dedi.
Odabaşı, "başhekûnligi
döneminde hastanenin tür-
banlı hemşireler ve RP yan-
daşı doktorlarla doldurul-
duğu" iddialannı reddede-
rek, hastaneye tayinlenn
Vakıflar Genel Müdürlüğü
tarafından yapıldığını, ken-
disinden sadece görüş alın-
dığını söyledi. Odabaşı,
başhekimliği döneminde
genel müdürlüğün başına
RP'li bakanın geldiğinı be-
lirterek "Dolayısıyla tayin-
ler de o doğrultuda yapılmış
olabinr" diye konuştu.
Dr. Şaban Odabaşı'nın,
tslami kesimin en büyük
vakfı olan Türkiye Gönüllü
Teşekkülleri Vakfı'nın (T-
GTV) kurucu üyesi ve icra
kurulu üyesi olduğu bilini-
yor.
ORHAN BİRGİT
Güneydoğu'ya Kaynak
Silahlann sustuğu ve terörün adım adım gerile-
diği Güneydoğu'ya devletin yapıcı eli gerçekten
uzanacak mı?
Uzanacak ve bölgeye aş, iş.. dolayısıyla insan-
ca yaşamın aradığı koşullar gidecek mi?
Asker, kendi üzerine yüklenen görevi, uzun yıl-
lardır süren 'düşük yoğunluklu savaş 'ta, bunca
şehit ve gazinin kanı pahasına başardı sayılabilir.
Bu başarıda devletin bütün katmanlarının da
azımsanmayacak payı vardır. Sadece devletin mi?
Öyle bir savaşımın kaçınılmaz sonuçlannı, o ara-
da gözyaşından enflasyona kadar manevi ya da
maddi sonuçlannı özveri ile omuzlayan doğulu,
batılı, kuzeyli, güneyli bütün yurttaşlanmıztn, pe-
himizin.
Bu yüzdendir ki, teröristin Kenya'da paketlene-
rek getirilişinin bayramını paylaşan herkesin gözü,
Güneydoğu'da oluşturulması beklenilen 'yeni
dünya 'ya çevriliyor. Televizyonda bu amaçla yer
alan her haber, sanki bir büyük başannın müjdesi
gibi değerlendiriliyor.
Başbakan Ecevit'in, hükümetin Doğu ve Gü-
neydoğu ağırlıklı toplam 26 ildeki yatınmların ta-
mamlanmasına dönük yardım paketini açıkladığı-
nı bildiren dünkü basın toplantısını da televızyon-
dan öyle bir arayış içinde izledim.
Başbakan bu illerde 'sermaye yetersizliği göç ve
güvenlikgibi nedenleıie tamamlanmamış, faaliye-
te geçmemiş, ya da kısmen faaliyete geçmiş' te-
sislere uygun koşullu yatırım ve işletme kredisi ve-
rileceğini söylüyor.
Bu amaçla, 10 trilyonu hemen, gerisi de 2000
yılında olmak üzere 30 trilyon kaynak aktanlacak.
Başbakana göre böylelikle 8 bin 200 kişiye ıs-
tihdam olanağı sağlanması planlanmaktadır. Ya-
tınm kredileri, 2 yılı ödemesiz 5 yıl vadeli; işletme
kredileri de 1 yıl ödemesiz 3 yıl vadeli olacak.
Aynca, bölgedeki enerji fıyatlarında da birinci yıl
yüzde 50, rkinci yıl için yüzde 40, üçüncü yıl da yüz-
de 25 oranında indirim sağlanacak. KOBl'ler için
yatırım ve işletme kredilerine de yeni destekler
sağlanacak.
Diyarbakır Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Şi-
rin Yiğrt'in bu açıklama karşısındaki ilk tepkisi,
yöre insanının 'sütten ağzıyanmış' kimseler ola-
rak 'yoğurdu üfleyerek yemek' istediklerinin açık
örnegi olarak görülmeli.
Oda başkanı, bugüne kadar bu konuda çok va-
atlerin yapıldığını, ama hemen hiçbirisinin uygula-
maya konulmadığını söyleyerek ihtiyath ya da kuş-
kulu bir tepki içinde görülüyor.
Böyle bir tepkide Diyarbakır Sanayi ve Ticaret
Odası Başkanı elbette haksız sayılmaz. Ama o da
terörle iç içe yaşamış bir yöre insanı olarak bugün
atılacağı bildirilen yeni adımlar için, istenilen orta-
mın bugüne kadar niçin gerçekteşemediğinin bi-
linci içinde olmalı.
Nitekim, Ecevit hükümetinin vaat ettiği destek
önlemlerinin gerçekleşmesi için beklentilerini sıra-
larken, onların bürokrasinin çarkına takılmadan
hayata geçirilmesi gerektiğinin altını çizmekle de
yetinmiyor. Bütçe imkânsızlıklannın bundan böy-
le, aksamalar için bir gerekçe olarak göstehlme-
mesini de istiyor.
Şirin Yiğit, hükümetin tamamlanmasını amaçla-
dığı 11 organize sanayi bölgesi olduğunu, bu 11
yer için aynlan 2'şertrilyonluk destek kredisinin ye-
terli bulunmadığını ileri sürüyor. Aynı şekilde 19 kü-
çük sanayi bölgesi için aynlan 10O'er milyar liralık
desteğin de yeterli olmayacağını söylüyor.
Teröristlerin açtığı ateşin altında Şırnak'ta yıllar-
dan beri bölge insanı için halı dokuma yatırımlan
yapan işkadını Sema Küçüksöz ise sadece iyim-
ser değil.. heyecanlı da. Küçüksöz, Ecevit'in bu
konudaki iyi niyetine inandığını söylüyor ve ekli-
yor
"Bölgedeki askeri biriikler artık, öğrenim çağın-
daki çocuklann eğitimi için kollan sıvadı. Bu giri-
şimin burada yarattığı heyecanı bilemezsiniz."
• • •
Dün açıklanan destek vaatlerini, yöredeki giri-
şimcilerin dışında, bölgede oturmayan, ama o top-
raklann yetiştirdiği büyük sanayi ve ticaret adam-
lannın öncülük yapacağı köklü yatınmlar izleme-
yecek midir?
Ki bunlann hemen hemen çoğu, önce güvenlik
ortamının sağlanmasını şart koşuyorlardı.
Haksız olmadıklan o şart gerçekleşiyor ve he-
men arkasından yöredeki yatınmlar için en önem-
li faktörlerden birisi olan enerji için devlet yüzde el-
li, yüzde kırk ve yüzde yirmi beş olmak üzere üç
aşamalı bir büyük desteği önlerine sunuyor.
Terörist başının yakalanması üzerine 'vatan-mil-
let' nutuklan çeken iş dünyamızdan bakalım kim-
ler öncelikli olarak doğdukları ve yetiştikleri top-
raklann kalkınmasına omuz vermek için ilk girişi-
mi başlatacaklar?
Acil servisler
ilgi bekliyor
OZAN YAY1M4N
İZÎVÜR - Ülkemizin
gündeminden düşmeyen
sağlık sektöründeki so-
runlar, her geçen gün da-
ha da artıyor. İzmir'in Ti-
re ilçesinde çobanlık ya-
pan 11 yaşındaki küçük
çocuğun, ölüm tehlikesi
karşısında hastane hastane
dolaşmak zorunda bırakıl-
ması bunun en somut ör-
neği.
Ailesinin yakın bir kö-
ye para kazanması için ko-
yun otlatmaya yolladığı
küçük çoban, donma teh-
likesi geçirerek ölümün
eşiğine geldi. Küçük ço-
ban dağda eksi 7 derece-
de, bilinci kapalı olarak
bulundu. llçe hastanesinin
teknik olanaklan yeterli
olmadığı için Izmir'deki
daha donanımlı bir hasta-
neye kaldınldı,
Acil Tıp Derneği, bu tür
örneklere sık rastlanılma-
sı nedeniyle hastaneler
arası acil olgu sunumu
toplantılan düzenleme ka-
ran aldı. llki Behçet Uz
Çocuk Hastanesi'nde ger-
çekleştirilen toplanrıda
doktorlar, hastanelerin
kalbi sayılan acil servısle-
re gelen hastalara konulan
farklı teşhislerin ortadan
kaldınlması için nelere
dikkat edilmesi gerektiği
üzerinde görüş alışveri-
şinde bulundular.
Acil Tıp Demeği Genel
Başkanı Dr. Ülkümen Ro-
doplu, hastalara konulan
tanılann bir standarda ka-
vuşması için öncelikli ola-
rak, bu servislerde çalışan
doktorlann birbirlerini ta-
nunalan gerektiğini söy-
ledi.
Dokuz Eylül Üniversi-
tesi eski Rektörü Prof. Dr.
Namık Çevik de Türki-
ye'de tıp alanında 46 ihti-
sas alanı olduğunu ve acil
yardım uzmanlığının bu sı-
ralamanın en sonunda yer
aldığını belirterek "Doğru
teşhis. doğru tanı mesleği-
mizin olmazsa olma/ ilke-
sidir. Özellikİe ha>ati tehli-
ke içinde bulunan hastala-
ra ilk müdahalenin >apıl-
dığı acil servisler hastanete-
rin en donamımh merkez-
leri ounahdır" dedi.