Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CumhuriyeC
tmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yaym Yönetmem Orhan Erinç
0 Genel Yayın Koordınatorü Hikmet
Çetinkava• Yazıışlen Muduru. lbrahim
Yıldız '• Sorumlu Müdur Fikret İlkiz
9 Haber Merkezı Müduru. Hakan
Kara • Görsel Yönetmen: Fikret Eser
Istıhbarat Cengiz V ıldınm 0 Ekonomr Özlem
Yüzak 0 Kültür Handan Şenköken 0 Spor.
\bdiilkadir Yücelman 0 Makaleler: Sami
Karaören 0 Düzeltme. Abdullah Yazıcı 0
Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge
Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen Mehmet Faraç
Yayın Kurulu llhan Selçuk
ı Ejitjkar,). Orhan Erinç, Okta\
Kurtböke. Hikmet Çetinkaya,
Şükran Soncr. Ergun Balcı.
İbnıhinı Yüdız, Orhan Bursah,
Mustafa Balbav Hakan Kara.
AnkaraTemsılcısi .Mustafa Balbav AtaturkBulvan
No 125, Kat 4. Bakanlıklar-Ankarâ Tel- 4195020 (7
hat), Faks 4195O2
7
0tzmırTemsılcısı SerdarKıak,
H ZiyaBK 1352 S 2 3Tel 4411220. Faks 4419117
• AdanaTemsılcısı ÇetinYiğenoğlıı, lnonüCd 119
S No-1 Kat l.Tel 363 12 11. Faks 363 12 15
Muessese Muduru Lstiin Alunen #
Koordınatör Ahmet Korukan # Muha-
sebe Bûlent Yener • ldare Hûseyin
Gûrer • t^letme Önder Çelik • Bıigı-
ls'iem Nail Inal 9 Bılgısayar Sıstem
Mûnnet ÇilerVSatış FazitH K u a
M E D \ A C: • Yonetım Kurulu
Başkam - Genel Mudür Gülbin
Erduran 0 Koordınator Retal
Işıtnun 9 Genel MudürYardımcısı
SevdaÇoban Tel 514 07 53 -
51395 80-5138*>0-61,Faks:5138463
Yı>ııala>an >e Basan: Yem Gün Habet Ajansı, Basın ve Ya>ıncıhk \ $
TûrkocajıCad 39 41 Cagaloglu 34334 Isl PK 246 Utanbul Tel 10 212ı 512 05 05 (20 hat) Faks (0*2121 513 85 95
9ŞUBAT 1999 tmsak:5 32 Güneş: 7.00 Öğle: 12.25 İkındi: 15.10 Akşam: 17 37 Yatsı: 18.59
Tiipk ailesi
dünyaya örnek
• ANKARA (AA)-
Tûrkiye'de aile yapısının
"güçlü bir görünüm
sergilediği'" ve kolay kolay
bozulmadığı yapılan
araştırmalarla bir kez daha
ortaya konuldu. Almanya'da
yayımlanan Focus dergisi
ile Fransa"da yayımlanan Ça
M'interesse ve L'evenement
du Jeudi dergilerinin
araştınna haberinde. Batı
ülkelerinde aile kurumunun
giderek çöktüğü gözler
önüne serildi. Gerekli
tedbirler alınmadığı
takdirde, boşanma
oranlannın çok yüksek
olması nedeniyle yakında
aile kavramının yok olacagı
endişesi yaşanıyor. Yapılan
araştırmalar. Tûrk aile
yapısının çok kuvvetli
oldugunu. boşanma
oranının yüzde l'i bile
bulmadıgını da ortaya
çıkardı
Yüksek tansiyon
ilaçsız düşüpüldii
• CHJCAGO(AA)-
Insanlann korkulu rüyası
olan yüksek tansiyonun ilaç
kullanılmadan diişürüldüğü
bildirildi. Bilim adamlan.
yüksek tansiyonun, sadece
yiyeceklerin kontrolü ile
düşürülebildiğini belirttiler.
Duke Ünıversitesi
profesörlerinden Dr. Laura
Svetkey ve ekibinin yaptığı
araştırmaya göre DASH adı
verilen diyet uygulamasında
amaç. yağ miktan düşük
yiyecekler kullanmak.
Araştırmacılar, bu diyet
türünde, günde 5 servis
meyve. dört veya beş servis
sebze ve üç öğün. yağ
miktan düşük yiyecekler
(Sütlü veya etli yiyecekler)
alınabileceğini belirtiyorlar.
KPDS'ye
başvurutar
• ANKARA (AA) - Kamu
Personeli Yabancı Dil
Bilgisi Seviye Tespit
Smavı'na(KPDS)
başvurular, 22 Şübat-5 Mart
tarihleri arasında yapılacak.
KPDS, yabancı dıl
tazminatı almak isteyen
kamu personeli ile yatınm
hizmetlerinde çalışmalan
nedeniyle maktu yabancı dil
tazminatından yararlanmak
isteyen teknik personelin
yabancı dil bilgisi seviyesini
belirlemek için
uygulanacak. Başvurmak
isteyenler, valiliklerin il ve
ilçelerde kurduklan bürolar
ile üniversite
rektörlüklerinden, önce
sınav ücretinı ödemek üzere
"banka belgesini" temin
edilebilecekler.
Zeki Alasya'nın
saglık durumu
• Istanhul Haber Servisi -
Midesındekı gaz ve bulantı
şikâyetleri nedeniyle önceki
gün Amerikan Hastanesi'ne
yatınlan sanatçı Zeki
Alasya'nın sağlık
dunımunun iyi olduğu
bildirildi. Dr. Omit Aker,
Alasya'nın, geçen yıl da
mide ülseri şikâyeti
nedeniyle sağ koroner
arterine balon anjiyoplasti
ve stent uygulandığını,
Alasya'nın tetkiklerinin
devam ettiğini belirrti.
ÜnKi'den Kamil
Sönmez'e ziyaret
• tstanbul Haber Servisi -
Devlet Bakanı Fikret Ünlü,
ağır zatürree teşhisiyle beş
gün önce hastaneye
kaldmlan Türk halk müzigi
sanatçısı Kamil Sönmez'i
tedavi gördügü Özel
Acıbadem Hastanesi Yoğun
Bakım Servisi'nde ziyaret
etti. Ünlü, Sönmez'in Türk
halkının büyük sevgisini,
saygısını kazanmış değerli
bir devlet sanatçısı ve dostu
oldugunu belirterek
Sönmez'in sağlık
dunımunun çok umut verici
oldugunu söyledi.
Manço hayranı
toprağa verildi
• tstanbul Haber Servisi -
Ünlü sanatçı Banş
Manço'nun geçirdiği kalp
krizi sonucu yaşama veda
etmesinden etkılenerek
hayatına son veren 19
yaşındaki Mustafa Kemal
Gülhan'ın cenazesi dün
Küçükçekmece Mareşal
Fevzi Çakmak Camii'nde
kılınan namazın ardından
Kanarya Mezarlığı'nda
toprağa verildi.
Üniversitelerdeki öğretim görevlilerinin yüzde 33.5'ini oluşturan kadınlar, daha çok alt statülerde çalışıyor
Akademisyenlikte erkek tekeHANKARA (Cumhuri>et Bürosu) - OD-
TÜ öğretim üyesı Prof. Dr Ruhi Köse. Tür-
kiye'de kadın akademisyenierin durumu
üzerine araştırma yaptı.
Üniversitelerde erkek akademisyenlerin
toplam akademisyen sayısı içinde yüzde
66.5 oranı ile ezici bir çoğunluğa sahip ol-
duğu vurgulanırken kadınlann alanlara gö-
re dağılımında da çarpıklık yaşandığı be-
lirtildi.
Araştırmaya göre Türk ümversitelerinde
kadın akademisyenler daha çok Batı dılle-
ri ve edebiyatlan, meslek eğitimi ve ecza-
cılık, psikoloji, yabancı diller eğitimi. mi-
marlık, eski çağ dilleri \e kültürleri. müzik,
diş hekimliği ve sosyoloji alanlannda yo-
ğunlaşıyor. Kadın akademisyenlerin sayısı
irahiyat. teknik eğitim. resim, jeoloji. ma-
den, inşaat, veterinerlik. elektrik-elektronik.
beden eğitimi ve bilgısayar alanlannda ıse
oldukça az. Bu alanlarda görev yapan er-
• Üniversitelerdeki akademisyenlerin yüzde 66.5'i erkek. ODTÜ
öğretim üyesi Prof. Dr. Ruhi Köse'nin araştırmasına göre, kadın
akademisyenler daha çok Batı dilleri ve edebiyatlan, eczacıhk,
psikoloji, mimarlık, eski çağ dilleri ve kültürleri, müzik, diş
hekimliği ve sosyoloji alanlannda yoğunlaşıyor.
kek akademisyenlerin sayısı daha fazla.
Üniversitelerde kadın akademisyenlerin
profesörlük. doçentlik ve yardımcı doçent-
İik gibi üst akademık statülerden daha çok
okutmanlık. uzmanlık. araştırma ve öğre-
tim görevliligi gibi alt akademik statülerde
temsıl edildiği belirlenen araştırmada. üst
akademik statülere doğru kadın ve erkek aka-
demisyen oranlan arasındaki farklılığın bü-
yüdüğü, alt akademik statülere doğru ise kü-
çüldüğü vurgulandı. Araştırma görevlili-
ğinden sonra. kadınlann en çok temsil edil-
dikleri akademik statünün yüzde 13 5 ile
okutmanlık olduğu, erkeklerin araştırma
görevliligınden sonra en çok temsil edildik-
leri akademik statünün ise yüzde 16.7 ile
profesörlük olduğu ortaya çıkanldı.
Kadınlar alt statüde
Erkek okmmanlann erkek akademisyen-
ler içindeki oranının yüzde 4.9 olduğu kay-
dedilen araştırmada, okutmanlık, akade-
mik yaşamda "yardımcı kadınsı bir statii"
olarak tanımlandı. Araştırmada şu bulgu-
lar elde edildi"Profesörhlk, doçentlik ve
yardımcı doçentlikgibi üst akademik statü-
lerdeld kadınlann, toplam kadın akademis-
yenlere göre oranı yüzde 26.4 iken bu unvan-
larda bulunan erkek akademisyenlerin top-
lam erkek akademisyenlere oranıyüzde 40.
EKğervandan.öğretim göre\liliği, araştırma
görevUIiğL, okutmanlık ve uzmanlık gibi alt
akademik starülerdeki kadınlann toplam
kadın akademisyenler içindeki oranı yüzde
73.6 iken. bu starülerdeki erkek akademis-
yenlerin toplamı erkek akademisyenler için-
deki oranı ise yüzde 60.0.
Genelakademik alanlara bağlı alt akade-
mik alanlardaki kadın akademisyen oran-
lan arasındaki eşitstdikler. genel akademik
alanlardaki kadın akademisyen oranlan
arasındaki eşftsizKklerden daha büyük.
Sos>al büimlere bağlı psikoloji alanında-
ki toplam kadın akademisyen oranı 61.9
iken, bu oran ilahiv at alanında > üzde 03.0'a
inmekte. Meslek eğitimi alanındaki toplam
kadın akademisyen oranı yüzde 71.4 iken,
bu oran teknik eğitimde yüzde 09J'ye düş-
mekte."
Hormonsuz doğal ürünleri tüketiciye ulaştırmak için mağazalar zinciri oluşturulacak
Ekolojik tarnn yaygınlaşıyorASUMAIS ABACIOĞLL
İZMİR- Ekolojik tanm ürünlerinin, yıl-
lık 50 milyon dolan bulan yurtdışına yöne-
lik üretiminin yurtiçinde de yaygınlaştınl-
ması amacıyla "ekolojik ürün satan dük-
kânlar zmciri" oluşturulacak. Bu dükkân-
lann ekolojik tanm ürünleri satışlan yanrn-
da tüketicileri bilinçlendirilecek merkezler
olması hedefleniyor.
Türkiye'deki organik ürün üreticisi fir-
malar ve konunun uzmanlan bir araya ge-
lerek "kimyasal işlemden geçmemiş, hor-
monsuzvegenleriyleoynanmamış" organik
ürünlenn. uzman kışilerce üretimi. belirli
merkezlerde eğitimli kişiler tarafından sa-
tışı, kontrolü, etiketlenmesi gibi konularda
altyapının oluşturulması yolunda ilk adımı
attı.
Ekolojik Tanm Organizasyonu Derneğı
gibi kunıluşlar ile akademisyenlerin de ka-
tıldığı bu organizasyonda "doğal besinlere"
olan istemin ve gereksinimlerin karşılana-
bilmesi için "kontrollü üretim
7
" yapılması
amaçlanıyor.
tletişim ağı oluşturulacak
Üreticı ve ihracatçı fırmalar, uzmanlar ve
akademisyenler; Türkiye'de üretımden baş-
layarak ambalajlama, dağıtım. satış ve tü-
ketime kadar sağlıklı bir zincir oluşması
için denetim mekanizmalannın iyı çalışma-
sı gereğinden yola çıkarak *Ekolojik Tanm
Organizasyonu" bünyesinde bir iletişim ağı
oluşturacaklar.
Konuyla ilgili bilgi veren Rapunzel Or-
ganik Tanm Ürünleri ve Gıda Şirketı'nden
Atüa Ertem, Türkiye'nin organik tanm ürün-
leri üretimi konusunda dünyada beşinci sı-
rada geldiğini, ancak ürünlerin yüzde 99'unun
yurtdışına ihraç edildiğıni belirterek şunla-
n söyledi: "Türkiye'deiçpiyasanın oluşma-
sı için önce ekolojik ürünlerin tanıtılması ve
bu konuda tüketicinin eğitilmesi gerekiyor.
Ekolojik Tanm Organizasyonu çiftçilere ve
eko- tarunla ilgilenenlere düzenledtği kurs-
larla bu eğitimin önemli bir parçasını üstle-
niyor. Ancak sağlıklı bir pazar oluşmasının
yolu da üretici, satıcı ve tüketicuıin egitimiy-
İe mümkün.*"
Ertem, ekolojik ürün üretiminin 80'li yıl-
larda Avrupa'dan gelen talep üzerine başla-
dığını ve Türkiye'de bugün 52 çeşit kont-
rollü ve sertifıkah ekolojik ürün bulundu-
ğunu kaydetti.
GAP'a kardeş
Gaziantep'in İslahiye ilçe-
sinde yürütülen İslahiye
Toplumsal Kallonma Pro-
jesi (İSTOK4P) Ue yöre-
nin ekonomik bakımdan
kalkındınlması hedefleni-
\or. Kaymakam Mehmet
luran Çuhadar. uygulan-
masına 1997 \ ılında başla-
nan \e 2003 v ılında sonuç-
Landjnlması planlanan pro-
je kapsamında her alanda
\atınmlar > apdacağını sö>-
ledi. Hedefleri dikkate ahn-
dığında G AP'ın kiiçük bir
modeli olarak da tanımla-
nabilecek projeye büyük
önetn verdiğini beiirten Çu-
hadar, İSTOKAP kapsa-
mında ilk olarak 275 de-
kar alan üzerinde modern
bir fidan serası kuruldu-
ğunu söyledi.
(Fotoğraf: AA)
Velilerden eğitimde şiddete hayır kampanyası
4
Dayak yiyen çocuk sakat kalıyor'
,\NKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Tüm Öğrenci Velileri Dayanışma
Derneğı. (ÖV-DER) okullarda yoğun
\e yaygın bıçımde yaşanan şiddete son
vermek amacıyla kampanya başlattı.
Şiddete uğrayan çocuklann sakat
kalabıldiğine ya da ölebildiğine işaret
eden ÖV^DER. "Baskı ve şiddetin
olmadığı bir okulu yaratmak
tümümüzün görevidir" uyansmda
bulundu.
ÖV-DER tarafından dün yapılan yazılı
açıklamada. aılede başlayan şiddetin
okulda sürdüğüne ve çocuklann çok
yönlü bir şiddete uğradığına işaret
edildı. Uluslararası anlaşmalara. ulusal
anayasa, yasa ve yönetmelıklere karşın
pek çok öğretmenin öğrencileri
dövdüğü. aşağıladığı ve sö\düğü
vurgulanan açıklamada, "Yaşadığı her
an \e ortamda haskı ve şiddetle karşı
karşıya kalan öğrencilerin
kişiliklerinde yaşam boyu süren
>aralar açılmakta. tüm \aratıcı.
üretken eğilimleri boğulmaktadır
1
"
denildi. Açıklamada. şiddete uğrayan
pek çok çocuğun öldüğüne ya da sakat
kaldığına dikkat çekilirken psikolojik
şiddetin de olanca hızıyla devam ettiği
belirtildi. Psikolojik şiddetin tutsağı
olan çocuklann kişiliklerinde
onanlmaz yaralar açıldığı kaydedilen
açıklamada şu cağnda bulunuldu:
"Biz. aydtnlık düşünceli vell, eğitimci.
öğrenci ve toplumsal gönüllü sKil
kunıluşlar, çocuklanmızın.
gençlerimizin ve tüm toplumumuzun
şiddete kurban cdilerek yok olup
ghmesine göz yumamavız. Evden
başlayarak okuL sokak ve de\let
kurumlan içinde her sorunu şiddet
uvgulavarak çözmev. i deneven
çeteleşmeye. bir çete toplumu
durumuna gelmeye. gerilemeye karşı
'dur' diyoruz. Tüm öğrenci, veli,
öğretmen ve toplumsal gönüllü sivi]
kuruluşları. eğitim-öğretim
kurumlannda uygulanan şiddeti
ortadan kaldırma savaşımımızın
kesintisiz sürdürmek için bir araya
geuneye ve örgürtenmeye çağırryoruz."
YOK karar aldı
Korsan öğrenciye
denklik hakkı yok
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Vakıf üniversite-
lennin Yükseköğretim Kurulu'nun (YÖK.) koşullanna
uymayan, üniversite sınavlanna girmeyen öğrencileri
"özeJ statü" ile eğitime aldığı ortaya çıktı. YOK, vakıf
üniversitelerine korsan öğrenci alınamayacagıra, özel sta-
tüde okuyanlann yükseköğretim hakkı kazandıktan son-
ra okuduğu derslerden bağışık tutulamayacağını bildir-
dı. Türkiye'de üniversite niteliği taşımayan bazı kuru-
luşlann yurtdışındaki ünıversitelere yatay geçiş taahhü-
dünde bulunduğunu da belirleyen YÖK, bu diplomala-
ra denlik verilmeyeceği uyansında bulundu.
Üniversite sınavlannda öğrencilerin devlet üniversi-
telerini seçmesi nedeniyle yeterli sayıda öğrenci bula-
mayan yüksek ücretli vakıf üniversiteleri, gelir elde et-
mek için özel statüde öğrenci kabul ediyor. Eğitim üc-
retleri 3 milyar liraya kadar rırmanan ve YÖK koşülla-
nnı "özel statülüöğrenci" adı altında delmek isteyen va-
kıf üniversiteleri YÖK tarafından uyanldı. YÖK Genel
Kurulu karannda şöyle denildi:
"Bügilerini arturmak için özel statüde yükseköğretim
kurumlanna devam edenlerin mevcutmevzuatagöre vük-
seköğretim oğrencisi kabul edilmesinin mümkün oİma-
dıgL bu kişilerden daha sonra vükseköğretim hakkı el-
deedenlereözel öğrenci statüsündealdıklan derslerleil-
gili muafıyet hakkı tanınamayacağına karar verüdi."
Örgün öğretıme yerleştırilenler içindeki payı yüzde
4.5 olan vakıf üniversitelerine bu yıl 14 bin 572 öğren-
ci kaydoldu. En fazla oğrencisi bulunan Bilkent Üni-
versitesi'ni sırasıyla Istanbul Bilgi, Yedıtepe, Fatih. Baş-
kent. Çankaya ve Işık üniversiteleri izliyor. Ücretleri bu
yıl dövıze bağlanan v akıf üniversiteleri, 100 milyon do-
larlık sektör oluşturuyor.
Diploma denklik u>ansı
YÖK, Türkiye'deki bazı kuruluşlann, yurtdışındaki iini-
versitelerle anlaşarak kayıt yaptırdıklan kişilere Ingiliz-
ce dil eğitimi adı altında çeşitli dersler verdıklerini ve
bu üniversitelenn diplomalannı taahhüt ettiklerini de
saptadı. Türkiye'de anayasa ve YÖK Yasası hükümleri
dışında lisansya da lisansüstü diploma verilemeyeceği-
nı duyuran YÖK Yürütme Kurulu, bu kuruluşlarca ve-
rilen dıplomalara denklik venlmeyeceğini bıldırdi.
e-posta : tan (a prizma. net. tr
Ne kadaryakın ne kadar uzak
1ŞILOZGENTURK
Bir telefon çaldı ve bir ar-
kadaşım beni, Küba Dosüa-
n'nın pazar günü yapacakla-
n, KübaDevrimi'nin 40. yıl
kutlamalanna çağırdı.
Telefonu kapadım. Bir an
kendi kendime herhalde yan-
lış anladım, diye düşündüm.
Bütün her şey kırk yıl önce tni
olmuştu?
Şeker kamışından ve ka-
dınlann dizlerinde yuvarla-
yarak yaptıklan purodan baş-
ka hiçbir geliri olmayan birül-
kede; köylüler ve işçiler, kırk
yıl önce mi ayaklanmışlardı?
Diktatör Batista, kırk yıl ön-
ce mi devrilmişti? Che, ağ-
zında purosu. elinde silah ve
güzel kara gözleri ışıl ışıl kırk
yıl önce mi Havana'ya gir-
mişti. Fidel,kocaman sakalı-
nı sıvazlayarak kırk yıl önce
mi ilk devrim çağnsını yap-
mıştı?
Hayır, bütün bunlar kırk yıl önce
olmamıştı. Arkadaşım yanıhyordu.
Bundan hiç kuşkum yoktu. Belle-
ğim bütün her şeyi. ellerinde sadece
odun kınnayayarayan baltalan, baş-
lannda onlan güneşten konıyan ko-
caman şapkalan ve ağızlannda dev-
rim türküleri, Havana'ya doğru yü-
rüyen köylüleri. işçileri, çocuklu-
ğum ve gençliğimin en güzel anıla-
nyla birlikte bana sunuyordu.
Her şey dün kadar yakındı.
Che, ben çok genç bir üniversite-
liyken benimle yaşıttı.
Fidel de olsa olsa birkaç yaş bü-
yüktü.
Öyleydi ama arkadaşım ısrarla 40.
yıl demişti.
Dayanamayıp kitaplara başvur-
dum. Tarihlerdoğruydu. Buyıl. Kü-
ba Devrimi'nin 40. yılıydı. Ve ben
üniversite öğrencisiyken Che, Bo-
livya dağlarında çarpışıyordu ve
40'ma yaklaşıyordu. Fidel, Hava-
na'da ilk konuşmasını yaptığın-
da 35 yaşındaydı.
Şaşkınlık ıçindeydim. Bel-
leğımin bu oyunu karşısında
donup kalmıştım.
Birden gülmeye başladım.
Aradaki yaşlann ne anlamı var-
dı kı...
Che sadece benim mi. ben-
cilliğin soğuk sulannda boğul-
mayı reddeden herkesin yaşıtıy-
dı. O, altmış yaşında. elli yaşın-
da. otuz yaşında, on dokuz ya-
şındaydı...
O yaşsızdı.
Ve bu yıl 40. yılını kutlayan
Küba Devrimi çağdaşlannın
belleğinde her zaman en güzel
türkülergibı serin veberrakbir
su misalı panldayıp duracaktı.
Nâznn'ın dedığı gibi...
"...İşcilere rastlıyomm
Havana Havana olalı beri
ve ben her gün biraz daha
gencim Havanar
da
her gün biraz daha yitiriyor
ağzım dünvanın acılığını
her gün birazdaha yumuşuyor çiz-
gileri avuçlanmın
ve çok uzaklardaki kadının beni
ama yalnız beni düşündüğüne
inanıvorum her gün biraz daha
ve her gün biraz daha keyifli tür-
kü söyleverek geçiyonun
Havana sokaklanndan
Somos sosv-alistas palante palante_"
40. yılın kutlu olsun Küba!
ısoz50((/ hotmail.com.