25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 21 KASIM 1999 PAZAR 10 PAZAR YAZILARI dishab® cumhuriyetcom.tr Depremi bekleyen bir kentin korkusuBır şehrin, bir uğultuyu, bir depremi beklemesini arüayabUiyor musunuz? Insanlann, kendileri için bir sığınak, bir kurtancı; korkulardan, kuşkulardan, karanlıktan. tehlikelerden, soğuktan, sıcaktan. yağmurdan, ftrtınadan korucmak içinkimi zaman koşar adım geldikJeri evlerinde, bu kez ölümü, yıkımı beklemeye başlamalannı anlayabiliyor musunuz? Uzaklardayım ben. Yüreğim çarpıntılar içinde, kötü bir rüyanın içindeyim... Gecenin karanlığı içinde ışıl ışıl bir kahvede iki kadeh bir şey icerken, duvarlann ûzerinize yıkılabileceği duygusuyla yaşamak nasıl bir şeydir? Bilmiyorum. Hadi gidelim burdan, ama nereye? Nasıl bırakıp gideriz şu bın yılhk şehrimizi? Gideriz, hiç kuşkum yok. Neleri bırakıp gitmedik ki bız! Elimi tut! Depremden sonra ortaya kötü yüzümüz çıkacak, Bencilhklerimiz gtzlenemez hale gelecek. Şehrin bürün fcötü kokubtn ortahğı saracak. Aşklann aşk olmadığı anlaşılacak, en çok bundan korkuyorum ben. Elimi tut! Rüyada ve Sultanahmet'teydim. Önce dikihtaşın sallandığını ve yıkıldığını gördüm. Adliye Sarayı'run oralardan bir yerlerden ınsanlar koşmaya başladılar. Durdum. Dilim tutuldu. Gözlerim gördüklerini beynime aktaramadı sanki. Sokak kabardı. Deniz karaya saldırdı. Yere düştüm. Duvarlar üstüme üstüme gelirken, koşuşan insanlann ayaklan altında kalacağımı düşündüm yalruzca. Çocuklann bu koşuya dayanamayacaklan. bu kadar hızh koşamayacaklan aklıma geldi. Elleri, armelerinin babalannm ellerinden kopacak, orada, bir kabaran bir inen, çatlayan caddede şaşkrn, korku içinde kalacaklardı. Efimi tut! Beni yerden kaldır. tşte içimde kendini bilmez bir kurtulma istegL başkalan ile ilgimi kesme istegi büyü><or. Beni se\. İki kişî olurak beiki sonra ötekiteri tekrar buluruz- tçimizdeki kalabalığı tekrar bulamazsak, yaşamak neye yanur sevgilim, hadi elimi tut Depremle beraber içimde kaynayıp kabaran boğuşmayı şimdı sana anlatırken. depremin bizi içimizdeki kötülüklerle yapayalnız bırakacagını. en çok kendimizi sevdiğımizi. hatta bunun bir sevgi bile olamayacağından korktuğumu anladım. Mezarlıkta genç kansını, iki yaşında çocuğunu ESSEN GURAY ÖZ gömdûkten sonra, ağlayan ve gülen, hayata bağh kalmak için tutacak bir iplik arayan adamı düşündüm. Ne yapacak bu adam şimdi derken yanındaki akrabası ile kaybolan alacaklılan depoda kalan mallan konuşmaya başladılar. Oradan aynlırken "O namussuza gösteririm ben" dedığini duydum en son. insanlann birbirlerine yardım ettiklennı de gördüm. Düşeni kaldırdıklannı, enkazın arasından çekıp çıkarmak için yakınlannı, tanıdıklannı, tanımadıklanru kendilerini tehlıkeye atarak çabaladıklannı da gördüm. Kendilerini de mi kurtanyorlardı acaba diye de geçirdim içimden. Efimi tut! Şurdan bir yerden bir yudum su bul bana. Deprem bûtün foyamm meydana çıkanh. Acılanmızm ve sevinçlerimizin ne kadar sahte otöuğunu gösterdi. Haksı/uklann. içimizdeki akrebin işi olduğunu da anladım bu arada. Mümkün olsavdı gölgemizi bile bırakıp kaçacaktık ordan. Elimi tut! Depremden sonra felaket tüccarlan birer birer ortaya çıktılar. Ucuza kapatılan arsalar yeniden değer kazansın diye binbir dolap çevırenlen yazdı gazeteler. Sıkıntılar içinde, zorlukla yaptıklan evleri değerden düşmesin diye çatlaklan sıvayan ve az hasarh raporu almak için kesenin agzını açan sonra da ıkinci sarsıntıda o duvarlann altında kalanlan. çoluk çocuklanyla bırlikte ölenleri duydun mu sen? Ben duydum. Hadi gidelim burdan. trin akıyor bir yerlerden. Buz kesmış havada çadırlann içinde titreyenlerin çaresizliği ile alay ediyor gibiydi televizyonda konusan adam. Elimi tut da gidelim! İnsanlan buntda bırakıp nereye gideceğiz: hiç değilse şu ydaldı yıküacak du> ann \ anından uzakiaşakm. Bak orada yapavalnız kalmıs. ağlayan çocuğun >anına gidelim de, yapayalnız kakuğumzu bizûnle gelirsc çoğalacağunızı söykyetim ona. Hadi tut ettmi! Sana acı anılar anlatmak istemiyorum. Biliyorum senin de içinde şimdi o tuhaf korku büyümüştür. Birdenbire kendin olmuşsundur. Sakm bana gösterme onu, olmaz mı? Bak son gayretimle senin koluna gıriyorum. Yüzüme bak. Yüzüme bak; beni sevdiğini söyle; seni ne kadar çok sevdiğımi ben içimden geçiriyorum şimdi; ama dilime inmiyor bir türlü kelimeler. Tıpkı gözlerim gibi, dilimle beynim arasındaki teller de koptu. Bildiğim, sen elimi tutarsan, ikimiz oluruz. Sonra da kalabalığı. o güzelim kalabalığı belki tekrar buluruz. Korkuyu yener, gül kokulannı yeniden duyar hale geliriz. EHmi tut! Ölümle karşı karşrya kalan adamıru gözlerinin büyüdüğünü ve hayaü yitirmemek için her şeyi yitinneye hazır olduğunu bfliyordum. Ama korku bürün insanlan aynı anda sardığmda ne olur bilmhordum. İnsanlann çirkinlestiğini, güzeüeştigini ama bütün bunlann normal zamanlardaki gibi degiL en usta ressanüann etinden çıkmtş tablolardaki gibi olduğunu gördüm. Hadi etimi tut Onlara gidelim. Şiirin önünde eğiliyorum Kıtalar asma şürlerle bağlanmış gibiydi, sahı öyle degil miydi. uzak, çok uzak mesafeler ancak dizelerle kavuşmaz mıydı9 "Yeşü bambu dallannda şebnemler panldryor bir gözyası gjbL" Eski başkentın imparatorluk sarayının bahçesinde tahta parmakhklan ve kâğıt pencereleri izleyerek yürüyorurn. Bahçedeki Budist kiraz ağaçlannm gölgeleri bile öylesine yalın ve çıplak... Anlaşılan gösteriş ve şatafat dogunun ortasında doruğa çıkmakta ve doğu uzağa çaldıkça kaybolmakta. tmparator deyişini kulaklara saldığı görkem ve uyandırdığı isyandan krallann henüz paylannı almadığını, hele prenslerin neredeyse merhamet hisleri uyandırdığını düşünüyorum. İmparatorluk bu yüzyılda bıtti, krallara ise hâlâ bağışığız, ta ki yönetmenin bıri çıkıp "Son Kral" fılmini çevirinceye kadar... tmparatorluk sarayının bahçesınden çıkarken "Rüzgâr esiyor ağır ağır ve totus KYOTO ŞANSIN TÜZÜN çiçegi döküyor pembe yapraklannT. Şehrin en ışlek caddesi Sijo-Kavaramachi'deki insan seline kanşmadan önce birkaç taprnağa girdiğimden tütsü kokulanndan başım dönüyor. Gerçi dükkânlar günün her saati cıvıl cıvıl ama Batılı bir kadının gjyinmesi pek mümkün degil buralardan. Japonya, sabah akşamı pirinç yiyen bır damlacık kadınlann ülkesi. EJL Curamings dizelen bile okyanus aşın değıl artık! Bilmiyorum, hangi o elleri yağmurdan bile küçük olan kadın da kara mıydı? Ama kimonosunun altından pembe topuklan görünen tokyolu ayaklan ancak bir çig tanesi kadar olanı sanydı. Çünkü kadının şiirselliğinde asla ırk ayrımı yoktu. Çay vakti! Itiraf etmehyim ki çayı sanat için yapan bu ülkede hayatımın en berbat çaylannı içtim ve sanat için yapılan şeylerden uzak durmakia ne kadar isabetli davrandığımı anladım. Kamo nehrinin iki yanında uzayıp giden şehirde erken oluyordu akşam. Akşam erken iniyordu doğuya; hatta yedi kol demiri yedi kapıya inmeden daha! Öylesi tepeden inme bir akşam işte... Nehir kenannda çıkması olan lokantalann ışıklan tek tük yanmaya başladı bile: " Vt yanıp sönen ışıkUnyla gekcek™" 1lık bir rüzgâr esiyor nehirden yüzüme, gölgesi görkemli, gövdesi cılız bir okaliptüs ağacı vuruyor nehre, inen akşamla kaybolmak üzere. Tahta köpriiye dayanmış öylece altımdan akıp giden nehre bakıyorum ve şiirin önünde ... eğiuyonım. -"* "•' 7 milyon dolarhk pandalar Lun Lun'la Yaug Yang yeni evlerine taşındı. Hayatlanndan memnun görünen sevimli pandalargünlerini oyna\arakgeçiriyor. ABD' nin Atlanta kentindeki hayvanat bahçesinde pandalar için doğal ortâmlartnı aratmayacak özel bir yaşam alanı hazırlandı. 7 milyon dolar harcanan yasam alanında 10 panda yaşıyor. Pandalar, soylantehlikede hayvanlar üstesinde yer abyor. (Fotoğraf: REUTERS) -^ t/u..«.;<<«'-ı*R«ü§s<t-a b» Hitler'i ,r , pazarlayanlar1923 yılının yazında Güney Bavyera'nın şirin kasabalanndan Obersalzberg'de pansiyon Moritz'de Bay WWf adında biri oda kiralamıştı. Pansiyoncu kadına buralann güzel ve sağlıklı doğasında 2-3 hafta dinleneceğini söylemişti. Alp Dağlan'nın doyumsuz panoramasına karşı, lOOOmetre yüksekteki Obersalzberg'in ünü o yıllann Almanya'sında henüz duyulrnaya başlamıştı. Berchtesgaden yakınlanndaki bu kasabaya ülkenin varlıklı aileleri ve politikacılanmn ayaklan çabuk alışmıştı. Bay Wolf da 1923 yazından sonra sık sık dinlenceye geldi. Birkaç yıl sonra da güzel bir evi sürekli kiraladı. Adotf Hhter adına. 1933yılrna gelindiğinde koskocaman bir villayı satın aldı. Dap tepesinde. tlave yapılarla genişletti. Hayranlan o yıllarda da vardı. Kasabalılar onu aralannda görmekten memnundu. Tâ ki Hitler birkaç yıl sonra çevredeki arazileri, başka villalan da satın almaya başlayana kadar. Ülke yönetimini hızla ele geçirmeye başlamış olan bu insan, mülkünü satmak istemeyenleri "topüuna kamptanna gööderirim" tehdidı ile ınadından vazgeçiriyordu. Savaşın yaklaştığı yıllarda Obersalzberg, Nazi iktidanmn başkent Berlin'den sonraki ikinci merkezi olmuştu. Binlerce Hitler hayranı gunbegün küçük kasabaya geliyordu. Führer'i görebiliriz ümidiyle... HitleT'den günümüze 50 küsur yıl geçti. Savaşın son günlerinde Amerikalüann bombaladığı malikânesının yeruıde coktan yeller esiyor. Ancak Hitler hayranlan Obersalzberg ile Berchtesgaden'e hâlâ akın akın geliyor. Tepenin altındaki dehlizleri, koridorlan, gizli odalan geziyor, kasabada Nazi hatıra eşyalan satan dükkânlan dolduruyorlar. Ehıvarlarda gamalı haçlar, fotoğraflar, vitrinlerde sılahlar, giysiler, eski kitaplar, broşürler. Güney Bavyera'nın bu güzel yöresine Münih'ten günübirlik turlarla gelenler eski Führer hayranı kuzeydeki Alrnanlann yam sıra meraklı Amerikalılar ile fotoğraf makineli Japonlar. Eyalet yönetiminin girişimi ile ekım ayında yeni açılan "Nasyonal Sosv-aüst Belgeler Müzea" de ziyarctçılerin ilgi odağı oldu. Savaş yıllannda Nazi subaylannın sürekli konakladığı Hoher Göll Oteli'nin temelleri üzerine kondurulan 5 milyon marklık yapı tahta ve eamdan oluşmuş. Uzmanlann devlet arşıvlerinden çıkardığı binin üzerinde belge ve fotoğraf zıyaretçilere, bay Woirun ilk Obersalzberg MUNIH AHMED ARPAD günlerinden Hitler'in Berlin sığınağmda ıntihanna kadar geçen o korkunç yıllan belgeliyor. Ders vermeyi amaçlıyor. Yöreye her yıl gelen300bin''Hider turisti"ni müzeye çekerek pastadan birkaç dilim de olsa kapmak ıstiyorlar. Turist sayısının daha da artacagına inanan yerel " yöneticilerle turizmciler yeni yatınmlara da girişmekte. Dünyaca ünlü bir otel kuruluşu Bavyera eyalet yönetiminden kiraladığılOOdönümlük - araziye 5 yıldızlı otel yapımına başlamak üzere. Hermann GÖring''in 1934'te insa ettırdiği villasının temelleri üzerine kondurulacak lüks otel iki yıl sonra zengin turistleri, Obersalzberg'e çekecek. ^ TURK ADALETİNE GÜVENİYORUM! Kamuoyunda Internet cinayeti olarak bilinen davanın sonuna geldik. internet ortamındaki adıyla Kiko gerçek adıyla kardeşim Alpay Tezcan'ın öldürülmesinin üzerinden 1.5 yıl geçti. 25 yaşında hiç tanımadığı bir insanın ölümüne sebep olan kişinin hak ettiği cezayı alacağına, bu cezanın hepimizi tehdit eden saldırganlık eğilimine bir darbe vuracağına, çocuklarına daha iyi bir gelecek hazırlamak isteyen herkesin benim ve ailemin yanında yer aldığına inanıyorum, Türk Adaletine Güveniyorum! Aygen Tezcan K Kitap kulO 1MZA GUNU TAKSIM SERGI SALONU'NDA *f% Ol ol SERVER TANİLLİ AY SAUANIYOR Cumhuriye< k ı t a p 1 a r ı P.E.N.DEN TAVSİYELİ Depremden zarar görenlere. görmeyenlere,_görecek oianlara... Muzır Kuruluna. YÖK'e, RTUK'e, Talim veTerbiye Kunılu'na... Ça^PazartamaAŞ.TûrkocağıCad No:39/41 (34334)Cağaloğlu-lstanbulTel: (212)51401 96 Bu kitabm türn geliri depreme uğrayanlara bağışlanmıştrr. 1929 - FAKIR BAYKURT 70 Yaşında ^y~ 22 Kasım 1999 Pazartesı Saat 18:30 mm MZUIAI SOBUa Atatürk Küttür Merkezi Sınema Salonu Kasım 1999 SEVCİLİ BARIŞ, • . ' Sensiz olmak çok zor. Dileriz gittiğin yer Banş dolu ve daha ışıklıdır. Seni özlüyoruz. Bölüm arkadaşları ALİ, ASUMAN, BELEMİR, DENİZ, EMİNE, GAYE, KUMRU, NURDAN, OKTAN, SEDVAN, SHIHAB, ZUHAL BAKIRKOY 2. SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 1999/1055 Mahkememize açılan vasi tayini davası sebebiyle; Mahkememizce verilen 1999/1055-888 esas ve karar sayılı ve 15.11.1999 tarihli karar ile Istanbul, Eminönü ilçesi Katip Kasım Cilt: 0014, K. Sıra No: 0755'de nü- fiisa kayıtîı bulunan Ömer Orhan ile Fatma'dan olma 12.5.1953 D.lu Ömer Levent Kayaoğlu'nun vesayet al- tına alınarak, kendisine aynı yerde nüfusa kayıtlı Kemal ile Fatma'dan olma 1960 D.lu eşi Handan Kayaoğlu'nun vasi olarak tayin edilmiştir. Itirazı olanlann yukanda yazılı dosyaya müracaat et- meleri, aksi takdirde kesinleşeceği hususu ilan olunur. 15.11.1999 Basın: 56899 KIRIKHAN ASLTYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN DosyaNo: 199*282 Davacı Hasan vekılı Av. Ahmet Gıindüz tarafından davalısı hasımsız olarak açılan çek ıptalı davasının yapılan yargılaması sırasında ve- rilen ara karan uyannca; Kınkhan Halk Bankası Şubesı'ne aıt olan dava konusu F 0389297. 0389298, 0389299 ve 0389300 seri no'lu çek- lcrın imzasız \ e boş olarak davacı Hasan Baş tarafından kayıp edıldığı ıddıa edıldığınden: bu çekı ellennde bulunduranlann ve hak ıddıa edenlenn son ilan tarihınden ılıbaren 1 ay içinde duruşma günu olan 23 02.2000 tanhıne kadar dosyamıza bilgi vermelen ve müracaat ettne- len, aksi halde çekın ıptalıne karar venleceğı hususu ilan olunur 05 11.1999 Basın. S6238 Bugün depremin Q7 .gunu Yaşadığımız 2. depremle yeniden başa dondük. Herkesin yapabıleceği bir şeyler olduğunu unutmayın. Genel Merke2'de kriz masamızı genişlettik ve katkı telefonlannızı bekliyoruz. Bundan öncekı çahşmaJarımızda bıze destek veren çok sayıda kışı ve kuruma teşekkürü bir borç bihrız. İşte onlardan birkaçı: Herr Ptarrer Mıchael Wabbel. Alparslan Paşalı, Ellıop Sa- Spaın. Tokar Yapı ve Endustrı, Nur Kabatepe. Jurgen E. Gerhardt. Süheyla Tuzmen. (Vorstandamhglled), Mefaret Küçukova. Sevgı Aktar. Garrize Aşçıoğlu Daıto Chemıalcold. Mıne Nışancı. Melıh Kutluer Aynur Ozsoy. Genç Koylü. Nermın Atasoy Sibel Akat. Nermin Karahasanoğlu. Ayşe Bilge Komeslı. Eslın Saporta. Latıfe Kosta. Ayten Ganioğlu. Delphı Sar, Aysun Bırlık. Hatice lldız Gottıngen Douglass Çalışanlan. Can Bingöl Hakman. Unigaz San. A.Ş.... YardımJarınız ıçın (0212) 292 87 27 - 292 08 01 (Iş gunlerı saat 10 00/17.00 arası) Dr. Nezih H. Neyzi Anısına • •- ARAŞTIRMA ZtRVESl 1999 «21. YÜZYILA GİRERKEN DEĞİŞİMİN DİNAMİKLERİ'' 24 - 25 Kasım 1999 The Marmara Oteli Taksim 24 Kasım 1999 Çtr>«nbı 08.30 Kajıt-Çay " ' •- • • . - . ; .-,, > v . *• 09.15 SunuşBülentGÜMX)ĞMUŞ(DemekBaşkanı) " • ' 09.40 AçılışProf. Dr. Emre KONGAR (Yıknz Teknik Ünv.) . . .. •s- 1. Otunım Bışkanı Gülıy DÖRTER (Omek YK.J 10.00 Globalleşmenın Kurumsal Çerçevesi Prof. Dr. Ç*ğl»r KE\T)ER (Boğaziçi Onv.) ' 10.30 Cay. Kahve Arası 10.45 Araştırmada .Maöre Prof. Dr. Nükhet GÜZ (I. Ü. lletışım Fak.) 11.15 BıliraselBuluslarveUygulama , ' Ömer KAYMAKÇALAN (Yenılık) Süreçleri (Marmara .\rasnrma Merkezi) 11 45 Sorular ve Cevaplar 12.15 öğleYemegı 2. Otunım Başkanı Halnk AĞABEYOĞLU (Demek YK.) 14.15 Doğu TimorHalkı Nereye Kayboldu? Dr. Ömer MADRA (Açık Radyo) 14.45 Intemanonet --. . . . . Hulki AKTlTS'ÇlReklamcüarDemegi) 15 15 Çay, Kahve .\raa 15.30 Medyada Arastırmarun Rolü Nerih DEMİRKENT (Dûnya Gazetesi) 16.00 Örneklemli Araştırmalann Sonu mn Geliyor? 16.30 Sorular ve Cevaplar Vnnü ÇAKIR (ACNielsen-ZET) 25 Kasım 1999 Persembe 3. Oturum Baskanı Bnrçin BAKKALOĞLU (Deraek YK.) 09 30 Bılgı Bolluğu ve Bilgisız İnsan 10.00 Toplumsal Araşürmadakı Yöntem ve Teknıklerde Olası Değısiklikler 10.30 Çay, Kahve Arası 10.45 Piyasa ,\raştırmalannın Popüler Mekanıgı ve Gelişen Teknoloji Her Sorunn Çözûyor mu? 11.15 Araşnrmanın Güç, Hareket ve Enerji Yapısma Eleştırel Bakış 11.45 Soru ve Cevaplar 12.15 OğleYemegı Prof. Dr. Hal.uk ŞAHlN (Ist. Bilgi Onv.) Dr. SezgiB TÜZUN (Veri Araştuma) Doç. Dr. Gnntaç ÖZLER (HTP) AkaALYANAK(DAP) 4. Oturum Başkını 14.15 " ~ Büknt HLINÇARSLAN (Deraek YK.) "Çağm Değışıminı Yakalamak'" Halkla llişkılerde Yera Yöntem Arayışlan 20O0'lı Yıllara Doğru Erkek Tuketicilerin "Vahşi" Dünyası, Karşılaştırmah Uluslararası Araştınna Çay Kahve Arası Puslu Ortamın Mantığı 2000"e Doğru Bılışım Pazan Sorular ve Ce\-aplar Sibel ASNA (A & B Tanıtım) Doç. Dr. Pervia OLGUN (BAREM InL) Doç. Dr. Erkaai KEYMAN (DAP) Abn EVTIEN (INTERPRO) 14.45 15.15 15.30 1600 16 30 KATILIM KOŞULLARI: Araştırmacılar Dernegi Oyeleri için 50.000.000 TL., ûye olmayanlır için 65 000 000 TL.. Aynı firmadan katılacak olan 3. kişıye %25 ındınm. öğrencılere %50 indinm yapılacaktr. Söz konusu ucreun Garanti Bankası GalaUsara) Şubesi 6200109 / 4 OO'IH hesaba yatırüması, banka de- kontunun katılımcdann isimleriyle bırlikte 25139 29 no'lu faksa ilerilmesı veya aşağıdakı adrese postalan- ması nca olunur Geçid Adres: btika Cad. Imam Adnai Sk. No: 1 Kat: 2 Peva Han Beyoğiu İSTANBUL Tefc 0 (212) 249 2319 - 25139 29 Faks: û (212) 25139 29 ZEYTİNBURNU SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 1999/887 Karar No: 1999/1138 Hâkim: Kemal Güzel 20999. Kârip: Nuran Taşkıran. Davacı (Vasi adayı): Keziban Sandık- Çi- Küçükler: Semra Demir, Hasan Demir. "• . . . Dava: Vasi tayini. Dava tarihi: 27.7 1999 • ' '' ' Karar tanhı: 15.10.1999 Davanın konusu: Davacı tarafından mahkememize verilen dilek- çesinde, nücâhsız eşı Rifat Demir'in öldüğünü, ölûmü ile iki reşıt olmayan çocuğunun kaldı- ğını ve restnı yerlerde işlerini yaptırabilmek için vasi tayini gerektiğini, bu nedenle vasi tayin edilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Celp edilen nüfus kayıtlanndan Sakarya, Akyazı, merkez yeni cilt no: 0054, kütük sıra no: 0070'de kayıtlı bulunan Keziban ve Rı- fat'tan olma Semra Demir'in 3.11./ 1982 d.lu olduğu, Rıfat ve Keziban'dan olma Hasan De- mir'in 30.4.1990 d.lu olduğu görûlmüştür. Küçüklerin annelen Sakarya, Akyazı, Altındere, no: 0010, kütük sıra no: 0011, Altındere Osmanağa Mah. 'de nüfusa kayıtlı Ali ve Emine'den olma 1948 d.lu Keziban Sandıkçı'nın duruşmada verdiğı beyanlara nikâhsız eşirun ölümü ile çocuklara kendinin baktığını vasi olmak ıstediğini karar verilmesini istemiştir. Mahkememiz- ce dosyaya toplanan tüm delil ve belgeler incelendiğinde davacı davasının kabulüne karar vermek gerekrniştir. Bu itibarla; Sonuç: Davacı davasının kabulü ile küçükler Semra pemir ve Hasan Demir'e annesı Keziban Sandıkçı'nın vasi tayinine. Karann gerekli yerlerde ilanı- na. Daır vasınin yüzüne karşı yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15.10.1999 Basın: 56725 Çjfiaş T*r*iy4'tâm ( SATILIK ARSA Cumhuriyet Mahallesi bırinci kısımda • 438 m', 9.500.000 TL/trf. Tel: 0532 456 69 50 Romanlannız ve ansiklopedilerinız yerinizden aluur. Tel: 554 08 04 Marmara Hulcuk Fakultesı öğrencı kunh|ırru kaybettun, hükümsüzdür. DEVRİM ÖZGE K1NKIT
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear