25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 14 OCAK 1999 PERŞEMBE HABERLER Rpat'ın öldiipülmesi davası • İstanbul Haber Servisi - Akgün Oteli'nin açık otoparkını işleten Bülent Fırat'ın 4 yıl önce öldörülmesiyle ilgili davaya istanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildı. Duruşmada Yavuz Murat Balbal ve thsan Karakayalı ile Serdar Murat Topal ve Çetin Gencer'in dosyalannın birleştırilmesıne karar verildi. Sanılclardan Ihsan Karakayalı, Yeşim Kuzey adlı bır bayanm kendisini arayarak Çetın Gencer'in "Arena" programmda yaptığı açıklamaya göre ifade vermesi halinde kendısine para vereceğini söyledığini, ancak Kuzey'in parayı vermemesi üzerine ifadesini değiştirdiğini söyledi. Sanıklardan Çetin Gencer de "Arena" programına çıkmadan önce Yeşim Kuzey adlı bayanm kendisine 200 bm dolar teklıf etmesi üzerine suçu kabul ettiğıni belirtti. Duruşma, Serdar Murat Topal dinlenmesi için ertelendi. Emsan'dan işçi çıkarma • İSTANBL'L (AA) - Emsan Beşyıldız ve Emsan Paslanmaz Çelik'te toplam 227 çalışanın işten çıkanldığı bildirildi. Emsan Beşyıldız Çelik Sanayi ve Ticaret AŞ'den Borsa'ya göndenlen açıklamaya göre, 12 Ocak tarihi itibanyla 101 çalışanın ış akti feshedildi. Çıkanlanlann kıdem ve ıhbar tazminat tutarlan, toplam 51 milyar lira olarak hesaplandı. Açıklamada, ûretimin yüzde 50 azaitılmasının planlandığı kaydedildi. Emsan Paslanmaz Çelik Sanayi ve Ticaret AŞ'de, 126 çalışanın hizmet sözleşmesinin feshedıldıği bildirildi. Çıkanlanlann kıdem ve ihbar tazminatının 86.8 milyar lira tuttuğu belirtilen açıklamada, üretim faaliyetlerinin yüzde 60'mın azaitılmasının planlandığı belirtildi. Emnehan Habcı istifa etti • İstanbul Haber Servisi - Türkiye Satranç Federasyonu Başkanı Emrehan Halıcı, DSP'den milletvekili seçimlerine katılmak üzere görevinden istifa etti. Halıcı, 1992 yılından bu yana Türkiye Satranç Federasyonu Başkanlığfnı sürdürmekteydi. 10 bin kişiye erzak • İsanbul Haber Servisi - tstanbul'un tarihi kulüplerinden Karagümrükspor, yaklaşmakta olan Şeker Bayramı nedeniyle 10 bin kişiye yann erzak dağıtacak. İDO'dan ek seferler • İstanbul Haber Servisi - İstanbul Denız Otobüsleri Sanayi ve Ticaret AŞ'nin (İDO) sömestr tatili ve Şeker Bayramı dolayısıyla ek sefer düzenleyeceği bildirildi. İT0 açıklaması • İstanbul Haber Servisi - Hasta ve Hasta Yakını Haklan Derneği'nin İstanbul Tabip Odası'nın salonunda toplantı yapmalanna izin verilmediğı şeklindeki açıklamasına yanıt veren Tabip Odası, HAYAD'ın çalışmalannı desteklediklerini, ancak kesinleşmemiş bazı konuların basına yansıtılmasının hekimler arasında hoşnutsuzluk yarattığını bildirdi. Loto uyanısı • ANKARA (AA)-Mİ1H Piyango ldaresi (MPİ), 113. haftaya ait Sayısa! Loto oyunu çekilişinde büyûk ıkramiyeyi kazanan kupon, ikramiyeyi alan şahsa ait olmadığına ilişkin haberler üzerine kamuoyuna bir açıklama yaptı. MPt, Sayısal Loto oynayanlann herhangi bir dolandıncılıkla karsılaşıp mağdur olmamalan için, kuponların arka yüzüne ad. soyad \e adres yazıp imzalamalan tavsiyesinde bulundu. Adaylığını bugün basın toplantısıyla açıklayacak olan Karayalçın Cumhuriyet'e konuştu 6 Ankara Cıımhııriyetçi bir kent' TÜREYKÖSE ANKARA - Büyük- şehir belediye başkan adaylığını bugün basın toplantısıyla resmen açıklayacak olan CHP Samsun Milletvekili Mu- rat Karayalçın. "Zor bir seçime girdiğimin farkın- dayım, İşim, 1989'a da, 1994'e göre de daha zor. Ama geemişim- deki referansianm ve projelerimle seçim- leri alacağıma. solu da birieştirecegime inanryorum'" dedi. Karayalçın. Ankara'nın •Cumhuriyetçi' bir kent olduğunu vurgu- larken "Öyle de kalacak. Kenti bakımsrz. pasaklu iddiasız bir hale getirdiler" dedı. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın Ankara Büyükşehir belediye başkan aday- lan ilan ettiği Murat Karayalçın, bugün CHP Ankara il binasında düzenleyeceği basın toplantısıyla adaylığını açıklayacak ve temel görüşlerini ortaya koyacak. Ka- rayalçın. Cumhuriyet'in adaylığı, hedef- leri ve beklentileriyle ilgili sorulanna şu yanıtlan verdi: - Araya genel başkanlık. başbakan yar- dımcıhğı ve milletvekilliği dönenıi girdl Ama beş yıl aradan sonra yeniden 'eski' kottuğunuza talip oluvorsunuz. Bu, siya- sete ilişkin iddiaJannızda bir küçütme an- larama mı geliyor? Ya da geçmişte yanbş karariar verdiğinizin onayı mı? Bireysel tercihim - Siyasetçiler karar venrken bireysel tercihlennin yanı sıra ortaya konan top- lumsal tercihleri de gözönüne alıyor. Bir siyasetçi. her zaman. ben böyle istiyo- rum, diye karar veremiyor. Bazen bu iki tercih çakışıyor, o zaman sorun olmuyor. 1993 Martfnda, seçilişimin 4. yılında, Hürriyet gazetesinde oyumun iki kat art- tığını ortaya koyan bir anket yayımlandı; ben de yaptırdığım anketten aynı sonucu aldım. Bir dönem daha adaylığımı koya- cağımı açıkladım. Bu. bireysel tercihim- di. Ancak daha sonra. toplumsal tercih, SHP'nin genel başkanlığına geçmem yö- nünde oldu. SHP-CHP birleşirken de bu yönde bir kitlesel talep vardı. Benim bi- reysel tercihim. SHP genel başkanlığına devam etme yönündeydi. 1995 seçimle- rine katılmayı da düşünmüyordum, an- cak katılmamamın birleşme sürecinin ta- mamlanmasını önleyeceği görüşü ortaya kondu. Partim bana o zaman Samsun'da görev verdi. Şimdi de, tercihim milletve- kil i olarak devam etmek yönündeydi. An- cak genel başkan bu öneriyi getirdı. Red- detmek, parti görev ini kabul etmemek an- lamına gelirdi. - Sosyal Demokrat Hareket (SDH) adı altında ortaya koyduğunuz bir çalışma var... - Adaylığım, uzunca süredir çahştığımız bu siyasi projeyi olumsuz etkilemeyecek. Genel başkana da söyledim. SDH sekre- taryasıyla da uzun bir çalışma yaptık. Ora- daİci tartışmalann ışığında adaylığımı ko- yuyorum. Proje çalışmalanmızda. iddi- alanmızda bir değışıklık yok. -Çankaya Belediye Başkanı Doğan Taş- delen CHP'den istifa ederek. rakibiniz ola- rak DSP adayı oldu. Bu. işinLri zorlaştır- mıyor mu? - Zor bir seçime girdiğimin farkmdayım. İ Geçmişimin verdiği referansa güveniyorum... Yalnız hizmetlerimi ammsatmayacağım, yeni bir Ankara tasanmı sunacağım... Işim zor, ama solu birieştirecegime inanıyorum... İlk talimatım, Çayyolu-Kızılay metrosu olacak... m Ankara'yı bakımsız, pasaklı bir kente çevirdiler... J Işim, 1989'a göre de, 1994'e göre de da- ha zor. Soldaki dağılım değişti. Parlamen- to dışında solda kurulmus, yeni partiler var. Sayın Taşdelen"in DSP'ye geçmesi- ni de üzüntüyle karşıladım. Birlikte siya- set yaptığımız bir arkadaşımızdır. -DSP'de, "Solun büyük partisi biziz. Se- çimlerde. Karayalçın 'bir bölen' olacak'" değerlendirmesi yapılıyor... - SHP 1. partıyken, DSP seçimlere ka- tılmamış mıydı? Bu. haklı bir değerlen- dirme olmaz. Önümüzdeki darboğazlan aşacağıma inanıyorum. Türkiye'de seç- men yerel yönetimler seçimlerinde kışi- ye, projeye. hizmete bakıyor; genel se- çimlerde ise partisine oy veriyor. Ben hem- şerilerimin karşısına, 1989-1994'tevaatet- tiklerinin büyük bölümünü yapmış bır başkan olarak çıkıyorum. Hemşerileri- min, o dönemde Ankara'nın Türkıve'nin en temiz kenti olduğunu, Türkiye'de tek metronun Ankara"da olduğunu gözönün- de bulunduracaklannı umuyorum. Varoş- lann kent yapısıyla bütünleştirilmesinde önemlı katkısı olan Dikmen Vadisi proje- sınin yeni yerlere taşınacağını dikkate ala- caklannı umuyorum. Öncemetro Yeniden göreve başladığımda, verece- ğim ilk talimatın Çayyolu-Kızılay metro- sunun başlatılması olacağını dikkate ala- caklanna inanıyorum. Yeni bir tasanmla hemşerilerimin karşısına çıkacağım. Yal- ntzca geçmiş dönemlerdeki hizmetlerimi anımsatmayacağım; 1999-2004 yıllan için yeni bır Ankara tasanmı sunacağım. Ben bunlara güveniyorum. Seçimi alacağıma inanıyorum, solu birieştirecegime, Anka- ralılan birieştirecegime inanıyorum. Murat Karayalçın "Ankara'da belediye başkanlığı seçimini alacağıma inanıyo- rum, solu birieştirecegime, Ankarahlan birieştirecegime inanıyorum" dedL - Ankaraiınuı karşısı- na bu kez hangi projeler- le çıkacaksınız? - Aslında Ankara'nın 'ük'leriyapıldı. llkmet- ro, ilk doğalgaz, ilk ye- ni kentprojeleri, ilk kent içi köprüleryapıldı. Be- nim için önemli olan. bu 'ilk'leri çoğaltmak. An- kara"da iki farklı yapı- nın. varoşlann Ankara- sı'yla imarlı bölgenin Ankarası'nı bütün- leştirmek temel görevim. Ankara'yı bir Av- rasya merkezi olarak tasanmlamamız ge- rekir. Ankaralılaşma sürecini hızlandıracak yeni önlemlerin alınması gerekir. Anka- ra kendiliğinden. dışandan gelmış hem- şerilenni Ankaralılaştıramıyor. tzmir'e nereden gelirse gelsın insanlar lzmirlile- şiyor. ama Ankara'da bu olmuyor. Ben başkanlığım döneminde Ankaralılık bi- lincioluşturmak ıçınçalışıyordum. Insan- lann kentsel yaşama katılımlannı sağla- yacak. 'proje demokrasisi' dediğimiz bir yöntem uygulamıştık. Belediyenin say- damlastınlması içm Radyo ANKl'yi kur- muştuk. Belediye meclisı toplantılannı naklen veriyorduk. Yetkimiz olmadığı hal- de yayın istasyonu kurduk diye şimdi yar- gılaruyoruz. Ben belediyelerin tellal çı- karma yetkisinı böyle kullandığımızı dü- şünüyordum. - Ankara, bir başkent Bu kent yöneti- lirken klasik beledivecilik hizmetlerinin ötesinde bir bakış açısı da gerekiyor her- halde. FPTi belediye dönemini bu açıdan nasıl değerlendiriyorsunuz? - Ankara Cumhuriyetçi bir kent ve öy- le kalacak. İstanbul, ımparatorluklann başkentidir. Ankara ise 13. yüzyılda Ahi Cumhuriyeti'nin başkentiydi, bugün de Türkiye Cumhuriyeti'nin başkent i ve öy- le kalacak. Ankara'nın asıl kurucusu da Gazi Mustafa Kemal'dir. Bu, son dönem- de gözardı edildi. Ankara'ya zincir vurul- Ankara kimliğini >itirdi _ Havuzlarla fıskiyelerle ibriklerle donatılan bakımsız, pasaklı bir kent oldu. Kent kimliğini kaybetti. Yatınm hızı kay- bedildi. Raylı sistem durakladı. İki An- kara'nın birleştirilmesinde son derece önemli olan Mamak-Çankaya köprüsü hizmete açılmadı. Ulus yöresi için ar- keoloji ana planı hazırlamıştık. Ulus'un üzerinin yaya bölgesi olmasını öngören. trafıği alta çeken. Bunlar olmadı. - Asıl rakibiniz FP adayı nu, yoksa Taş- delenmi olacak? - Ben projeyle geJiyorum. Ankaralılann buna destek vereceğini umuyorum. Bu tasanmm dışında kalan herkes rakibim. - Beledivecilik sizi heyecanlandınyor. Ankara Belediye başkanlığım bıraköğınız için pişmanhkduyuyor musunuz? - Ankara'nın kent yönetiminden uzak kaldığımyıllan. 1999-2004 yıllan arasın- da daha iyi bir Ankara yaratıltnası için bir birikim olarak da değerlendiriyorum. An- kara kenti ile milletvekili seçildifim Sam- sun arasında çok fark görmüyorum; iki kent arasında çok anlamlı bir ilişki olduğunu düşünüyorum. Birisi Kurtuluş Savaşımızm başladığı kent. diğeri Kurtuluş Savaşı'nın karargâhı ve Cumhuriyetimizin ebedi baş- kenti... Partiden aynlan Anlar Grubu yeni bir isimle kamuoyunun karşısına çıkmaya hazırlanıyor 6 ANAP'tald değişhn isteği saıramiyetsiz' AYŞEVILDIRIM ANAP'la tanınan 'An Grubu'. bugün yollannı ayırdıklan partiyı "Dkesiz politika ve samimiyetten uzak yaklaşımlar" sergilemekle suçluyor. ANAP'ın kendilerini YDH'ye karşı kullandığını belir- ten An Grubu'nun lideri Kemal Köprûlû. "ANAP'uı degişim istedi- ğini sanıyorduk. Zamanla bu iste- ğin samimiyvtsiz olduğunu gördük" dedi. Uluslararası thınk-tank ağı içinde söz sahibi olacak yeni bir hareketi oluşturma çabasında olan An Grubu, önümüzdeki günlerde yeni bir isimle kamuoyunun karşı- sına çıkacak. 1994 yılında sıyaseti etkilemek amacıyla grubu oluşturduklannı ve kendilerine en yakın parti olarak gördükleri ANAP içinde çalışma- lannı yürüttüklerini anlatan Kemal Köprülü, "O dönemde ANAPta bir değişim isteniyordu. Biz de bu değişjmi gerçekle$tirme>i hedefli- yorduk" dedi. 'YDH'ye karşı kuUanılduV İki yıl boyunca ANAP'la para- lel yürüttükleri çalışmalartnda par- tinin kendilerinden çok fazla isti- fade edemediğini söyleyen Köp- rülü, ANAP'ın o dönem kendilen- ni YDH'ye karşı kullandığını savun- du. "O an bunun farkında değildik ama bugün bunu dogal karşılıyo- rum" diyen Köprülü. sözlenni şöy- le sürdürdü: "YDHçokciddibirgüchalinegd- diğidönemde \n Grubu da ANAP içinde çok ciddi değeri olan bir his- se senediydi. \'DH'nin hisse senedi değeri diiştükten sonra An Gru- bu'nun da hisse senedi değeri düş- tü. YDH. ANAP'ın tabanından oy çatacaktLCiddi birmedyaveiş dün- yası desteği de arkasınday dı. Buna 18nisanda yapılacak seçimlerde aday adayı olan politikacriar. propaganda çaiışmalanna hıihbaşjadı. Bursa'dan ANAP miUetvekili aday adayı Şemsettin Şende, kampamnsına yereigazete dağrtarak başladı. karşın ANAP döndü dedi ki Bi- zim de YDH'miz var. Bizım de Cem Boyner'lerimız var". 1995 se- çtmlerindeaiınan sonuç ve 1996'da Cem Boyner'in siyaseti bırakma- sıyla YDH'nin ivmesi deaşağıdoğ- ru inmeye başladL" Bu tarihten sonra An Grubu'nun ANAP içindeki etkinliğinın bitme- ye başladığını belirten Köprülü, o günlerde ANAP'ta oluşturulan "DYP'yi yutma stratejisi"nin de kendilerini partiden uzaklaştırdı- ğım anlattı. Köprülü, "Anlar kücük bir grup, ne MHP'yi yutabilir oe DYP'jiDolayisrylaonlaraihtiyacı- mız yok. dedOer. Fakat bugün hâlâ görüyoruz ki o stratejileri olmadı" diye konuştu. Köprülü, ANAP'la ıp- leri koparma noktasına getiren olay- lan ise şöyle anlattı: t ANAPsamimideğir "Değişim konusundaANAFuı ne kadar samimiyetsiz olduğunu son- radan anladık. 'Pencerenin önüne getırelim, kamuoyu bunları gör- sün, ondan sonra gerektıği zaman çağınnz' hesabı vardı. 95 Hazira- m'ndaA\A\'OL bozulduktanson- ra iki tanekritikolay vank A\\Fuı RP ile koalisyonuna An Grubu so- nuna kadar karşndı. Ve bunu ANAP'ın herdüzeyindeçok netşe- Idlde ortaya koyduk. Bu yüzden de parti içindeçokciddi aniamda eleş- tiri aidık.' Sız kımsınız kı böyle bir şeyi eleştıriyorsunuz, siz ne bıli- yorsunuz ki böyle bır şeyi eleştıri- yorsunuz' dediler. 'ANAYOLölûdoğdu' Bu birinci ola>dı. İkinci olay AÎNAYOL'un yıkıİmasıydı. ANA- YOL'un bozulmasından yana de- pdik. Ama ANAYOL ölü doğdu. Çünkü hem A\\P, DV P ileuzun va- deli bir ilişkiye girmemek üzere, hem DYP ANAP ile uzun vadeli bir ilişkiye girmemek üzere ANAYOL'u kurdu. Her ne kadar bunu gördüy- sek de devam etsin istedik. Ama ANAYOL döneminde ciddi bir ça- lışma göremedik,ciddi bir disiplin- li yaklaşım göremedik, ciddi bir Türkiye meselelerine el atma çahş- mas gwemedik. Çünkü amaç ANA- YOL'u yaşatmak. Türkiye çözüm- lerinearaçvaratmak değOdl Kurul- masının amacı birbiıierine karşı savaştı. Kim kimi yutacaktı? Biz buna da karşı çıkok ANAP üst dü- ze> yöneticilerine "DYP komplek- si yaşamaym. Tansu Çiller komp- leksi yaşamayın. Bunlar aslında hıçbir şey değildir. ANAP'ın fik- ren üretkenlığini ortaya çıkartabi- lırsek zaten onlaryok olacaktır. lc- raatınla onlan yeneceksin' dedik. Ama ne yazık ki ANAP hâlâ o gün de bugün de Tansu Çiller komplek- sini aşamadı. Ancak son yaşanan olaylar, ANAP'ın dört yıllık bu amansız DYP ve Tansu Hanım'a karşı > ürüttüğü politikanın iflasını gösterdi. Vani bu tip olay lardan do- layi An Grubu, ANAP'tan soğudu diyeyimr Ekonomik ve sivil anayasa ko- nusunda çahşmalannın sürdüğünü anlatan Köprülü, Türkiye siyasetin- de olmadığını savunduğu "diyalog, cesaret ve kararlılık'" temalanyla hareket ettiklerini söyledi. Son altı aydtr hemen bütün par- tilerle ciddi dıyaloglar kurup fikır alışverişlerinı başlattıklannı ifade eden Köprülü. "Arûk projelerimi- zL fikirierimizi sadece ANAP'a de- ğiL550 milletMekiline gönderiyoruz vetoplumaanlatıyonızT ' dedı. Par- ti leşmeyi kesinlikle düşünmedikle- rinı vurgulayan Köprülü, amaçla- nnı ise şöyle anlattı: "Türkiye'de belli bir sivasi anlayış var. 6-7 tane büyük parti, hemen bütün siyasi konjonktürün çizgisini belirliyor. İdeoloji falan yok. Burada önemli olan güç. Güç kimin eh'nde ve nasıl paytaşılryor. Muhakfette olsan na- sıl istifade edebilirsin. iktidarda ol- duğun zaman insanlan nasıl tat- min edebilirsin. Partilerdeki siyasi alanlanmı/ maalesef parti başkan- lan tarafından o konjonktür için- de. çokgüzel kalıplar içindesürdu- rülmüş. Bunun dışında, bunun öte- sinde, bunun haricinde herhangi birdüşünür.herhangi birfıkir, her- hangi bir proje geçerii değil. Biz bu anla\ışı kıracağız. Ana hedefîmiz ba Yeni bir anlayış Nasıl kıracağız? Yepyeni birsiya- sianlayışyaratacağız. Dünyadaki ço- ğu ülkeye baktığınız zaman, siyasi kalıplann dışında yepyeni bir siya- setyaratan birdünva varatddı. \me- rika'da think-thank'lere bakın. Her gün fıkir üreten kurumlar. Bunlar bugün güç birliği oldular ve Ame- rika'da siyasetin dışında yeni bir si- yasi düma oluşturdular." Kurduk- İan 'Düşünce ve Toplumsal Geli- şim Derneği" ile devralmayı plan- ladıklan 'Toplumsal Araşürmalar Vakfi'yla uluslararası think-tank ağı içinde yer almayı hedefledikle- rini söyleyen Köprülü, yeni bir isim ve yeni bir sloganla kamuoyunun karşısına çıkacaklannı belirtti. PERŞEMBE ORHANBURSALI Bir Felaketin Önemi Hurdacıda çalışanlan kanserin ve ölümün eşiğine aetiren radyasyon olayı tipik bır Türkiye tablosudur: Insanımızla, konulara yaklaşımımızla, denetimsizliği- mizle, örgüftsüzlüğümüzle, uzmanımızla, sıyasetçi- mizle, Ali Sirmen'in önceki gün "Biişi OlmazAbi"ya- zısında dıle getirdiğı genel tavnmızla... Tam bir azgelişmiş ülke, tipik bir Doğulu ülke tab- tosu... Neeksik, ne fazla... Inisiyatrfsiz, aklını kullanmaktatembel, insanaönem vermeyen, sistemın ve güvenlığın gereklerini düşün- meyen, kadercı, boşvermiş biryığtn ınsan ve kurumun yaşadığı bir ülke... Ve topu topu 50 tane tıbbi radyasyon cihazını de- netlemekten aciz bu ülke yönetimi, 65 milyon insanın başına dev bir nükleer santral belası sarmaya kalta- şıyor... • • • Radyasyon kullanımı, tam bir zincirieme güvenlik örgütlenmesinı şart koşar. Bu cihazlann bır protokolü vardır ve kullanımı ta- mamen bu protokol çerçevesinde yürütülür. Dışalımından taşınmasına, yerleştırilmesine, kulla- nımına, cihazlann belırlı dönemlerde denetımine ve öl- çümlennin yapılmasına, raporlannın ve merkezi ola- rak kayrtlannın tutulmasına; ömru dolduysa kullantrn- dan çıkartılmasına ve ımha edilmesine kadar uzanan ciddi bır güvenlik zinciri... • • • Ikrtelli'de radyasyon yayan cihaz, bir hastanemiz- den piyasaya devrolmuş. Basında yer alan haberlere göre, hastane yönetimi radyasyon cihazını degıştırme karan almış. Sonra da hâlâ ışın yayan cihazı, sankı evlerde-işyerlerinde kul- lanılmış demir, kurşun gıbi, hurda malmış gibı bir şir- kete vermiş. Üzerlerinden sorumluluğu böylece atmışlar! Şimdi soralım: Hastane yönetimi cahıl cühelanın yönetıminde mi- dır? Hayır. En az 6 yıl tıp okumuş uzman doktoriann yö- netimindedir. Radyasyonun insan sağlığı için taşıdığı tehlikeyi çok iyi bilirler. Bu "bilgili" hastane yönetimi, insan sağlığmı, ku- rallan vb düşunerek bu cihazın aslında gitmesi gere- ken yere gönderilmesi için önlem alamaz mıydı? Alırdı, ama almadı Bu davranışlannın sonuciannı dü- şünebilırdi, ama düşünmedi. Cihazı hurda niyetıne alan şirket, cahil cühelanın elin- de midir ki bu cihazı hurdacılara satıyor? Araştınlırsa, yöneticiterinın de okumuş, konuyu bilen insanlar ol- duğu görülür. Onlar da bu cihazı, ilgili makamlara, üretici şırkete devredebılir, en azından haber verebi- lirlerdi, ama yapmadılar. Demek ki ülkemizde bütün değiştirilen radyasyon cihazlarına yapılan muamele bu: Ver hurdacıya kur- tul! Ülkemizde atom enerjisini geliştirmek ve yönet- mek, atom santralları kurmaktan bahseden Türkiye Atom Enerji Kurumu'nun Ankara'nın dev binasında otu- ran yetkılileri, tıp alanında teşhıs ve tedavide kullanı- lan radyasyonlu cihazlann güvenli yönetimi için bile henüz örgütlenebılmiş, denetim mekanizması kura- bilmiş değil. Arna ülkece Akkuyu'da nükleer şantral ku masındayız! ^JT • i **\ n ••• Nükleer santrallar. bırakınız ülke ve bütün dünya için içerdıği tehlikeleri, kârlı bir işletme olmaktan çoktan çıktılar. Çağdaş gaz ve buhar türbinleri santrallann- dan elde edilen elektrik üretiminin maliyetiyle rekabet edemeyecek kadar pahalı üretim yapıyortar. Aynca ta- mir vb gerektiğinde, kuruluş malıyetlerıne ulaşan, ko- şullara göre aşan masraflar çıkartıyorlar. Kuaıluşlan en az 5 yıl sürüyor, diğer santralları ise 2 yılda üreti- me açıyorsunuz. Maliyetleri, dışa bağımlılıklan, taşıdığı kitlesel teh- like ve bütün bunlara ek olarak, ülkemizin atom sant- rallannı işletecek bır bilgi. bilinç, kültür düzeyinde ol- maması, atom santrallanna karşı çıkmak için yeterii nedenlerdir Bazen bır felaket, bin nasihatten daha kav- ratıcı olur derier. Tıpkı Ikitelli olayı gibi. Düzeltme Gazetenizin 11 Ocak 1999, Pazartesi günkü sa- yısında, "Demirel idari reform istedi: 'Eyalet sis- temini düşünmeJryiz'"baş- hğı ile verilen Cumhur- başkanı Sayın Süleyman Demirel'in 10 Ocak 1999 Pazar günü ldareciler Günü miina- sebetiyle düzenlenen top- lantıda yaptığı konuşma- nm tamamiyle yanl ış an- laşıidığı ve yayınlanan haberle kamuoyuna yan- lış bilgi aktanldığı görül- müştür. Sayın Cumhurbaşka- nımızın söz konusu ko- nuşmalannın tam deşıfre- sindeki ilgili bölümü aşa- ğıdaki şekildedir: "_.8bin,10binnüfiıs- lu iller bugün gelnıiş 150 bine,üçelergelmiş lOObi- ne. Yani yeni bir düzenk- me şartör, daha doğnısu mülkî idarenin yeniden düzenlenmesi şartOr. Yal- nız yeniden düzenleme şart değil, yetkikrin ve so- rumlulukların yeniden düzenlenmesi şarttır. Tabii ki bizim korku- muz, biz üniter devleriz. Acaba üniter devlete Mr zarar geHr mi diye biz eya- letsistemini düşünemiyo- ruz ve eyaki sistemini dü- şünemediğimiz takdirde de merkeziyetçiliğe adam akıllı saplanmışız. Evet, Türkiye'nin bence en önemli bir di- ğer meselesi, birinci me- selesi yeniden dü/enleme- dir, ikinci meselesi ise ade- mi merkeziyetçUiktir-." Sayın Curnhurbaşkanı, ülkemizin üniter yapısı dolayısıyla eyalet siste- minin tercih edilmediği- ne dikkat çekmekte, an- cak bunun Türkiye için uygulanması gereken bir sistem olduğunu söyle- memektedir. Eyalet sis- teminin sorunun tek çö- zümü olmadığını düşü- nen Sayın Cumhurbaşka- nımız; idari yapımızda bugüne kadar istenilen düzenlemelerin yapılma- ması nedeniyle merkezi- yetçilikten kurtulamadı- ğimıza işaret etmiştir. Bilgilerinizi saygıyla rica ederiz. Cumhurbaşkanhğı Basın Müşavirligi Çifte vatondaşhk araştırması BONN (AA)-Almanya'da yapılan bir araştırmaya gö- re her iki Almandan bıri, çifte vatandaşlık uygulaması- na karşı çıkıyor. Almanya tçişleri Bakanı OttoScluTy. ye- ni tasan hakkında bilgi venrken PKK militanlan ve Me- tin Kaplan'ın Alman vatandaşlığı alamayacaklannı söy- ledi. Haftalık Stern dergısi için Forsa Araştırma Ensti- tüsü tarafından yapılan araştırmada, ankete katılan 1000 kişinin yüzde 39'unun yabancılara çifte vatandaşlık hak- kı verilmesınden yana görüş bildirdiği tespit edildi. Kendi geçımini idame ettiren ve sabıkası bulunmayan yabancılann Alman vatandaşlığına geçişlerinin kolaylaş- tınlmasını ısteyenlerin oranınm yüzde 57 olduğu belir- lenen araştırma, Alman vatandaşlığının "kan bağınabag- lıolması prensibini" savunanlann oranının yüzde 7"de kal- dığını ortaya çıkardı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear