23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
7AĞUSTOS1998CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Afta 'eşiiEk' tarbşmasıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DSP Genel Başkam ve Başbakan Yardımcısı BülentEeevit'in önceki gün kamuoyunaaçıkladığı "darkapsam- lı"afönensinin. anayasanıneşitlik ilkesıneaykı- n olup olmadığı tartışma yarattı. Eskı İstanbul Barosu Ba^kanı Turgut Kazan. 1974 Af Yasa- sı'nın "oylamadaki usulsü/lük" nedeniyle iptal edıJdığını belırterek "Aııa\asadaki eşitiik îlktrsi- nt a\ kırılık. işlediûi >uç. kapsama yirmesine kar- Şin bazı kişilerin üzel olarak kapsam dışında bı- mkılması ileolur" dedı. tskı Anayasa Mahke- mesi Ba^kunı ve Ataıürkeü Dü^ünceDerneğı Ue- nel Ba>kanı Vekta Günşjür Özden ıse takdırın ""Anayasa Mahkemesi'neait olduğunu" söyledi. Sı\aM kuhslerde. 1^4'teki genel afönerisinın "anavasanıneşitlik ilkesine aykM-ı" olduğu sa\ ıv- la iptal edtldığıne dıkkat çekılırken bazı hukuk- çular. "kapsamı belirleme \etkisinin siyasi irade- • Siyasi kulislerde. 1974'teki genel af önerisinin "anayasanın eşitiik ilkesine aykırı" olduğu savıyla iptal edildiğine dikkat çekilirken bazı hukukçular, ""kapsamı belirleme yetkisinin siyasi iradenin elinde olduğu ve bu nedenle anayasaya aykınlık oluşturmayacağr" görüşünü dile getirdiler. nin elinde olduğu \e bu nedenle ana\asaya a\kı- nük oluşturma>aca«r görüjünü dıle getirdiler. E>>kı Ibtanbul Barosu Başkam Turgut Kazan. 1974 affıy la ilgıli kamuoy uıııın \anlı-; bilgılendı- rildığıne dikkat çektı. Bazı çesrelerın ! 974 affı- nın "ana)asanıneşitlikilkesineaykın" ulduğu ge- rekçesıy le ıptal edıldıği yorumuntı yaptığinı \ ur- gulayan Kazan. "Oysaiptalin nedeni oy lamada- ki usulsüzlüktü" dedi. Sıva.si iradenin affın kapsamını istediği gibi belirleme yetkisi bulunduğunu, her zaman "ge- nel af" çıkarılmasının .söz konusu olamayacağı- nı belirten Kazan, "O zaman mutlak eşitiik diye bütün suçlara af çıkarmak gerekir. Böyle bir şey olabilir mi? Llbette ba/ı suçlar kapsam dışında bı- rakılabilir. Eşitiik ilkesine a>kın ulabilmesi için urneğin bir nıaddede sa> ılan suçlara ilişkin aftan. ba/ı kişilerin \arariandınlmaması gerekir. Ama falanca suç af kapsamındadır derseniz, bu eşitiik ilkesine aykınlık oluşturmaz" dedı. Kişisel ola- rak "düşünceyiifadeve siyasi suçlar" dışında af- ta kar^ı olduğunu vurgulayan Kazan, siyasi ira- denin isterse tek bir suçu kapsayacak şekilde bı- le af çıkarabileceğine dikkat çekti. ADD Gene) Başkanı Yekta Güngör Özden ise Ecevit'in açıkladığı af önerisinin "yetersiz" oldu- ğunu söyledi. Önerınin "seçinılerde siyasal çıkar sağlamaya dönük" hazırlandığını savunan Öz- den. anayasa ve Türk Ceza Yasası'nda değişikük yapılarak kapsamın genişlerilmesini önerdi. Ana- yasanın 14. maddesi ile TCY'nin 312. maddesi- nin değiştırilerek yeni birafönerisi hazırlanma- sı gerektiğini belirten Özden, "Ancak vatan ha- inliği dûşmanlığı ile ilgili suçlar kapsam dışı bıra- kılmair dedi. Özden, af kapsamının dar tutul- masının Anayasa Mahkemesi'nce iptal konusu olup olmayacağı yönündeki soru üzerine ise "Bu Anayasa Mahkemesi'nin takdirindedir. Siyasi ira- denin önerisini yerinde de bulabilir, eşitiik ilkesi- ne aykın olduğunu da değeıiendirebiür. Bunun için 1974 affının iptalineilişkin karann iyi inceien- mesi gerekir" diye konuştu. llıksoy: Aftan 29 bin 454 kişi yararlanacak CHP: Tepki gelince kapsamı daralttılar ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - Başbakan Yardımcısı Bûlent Ecevit'in af tasansıyla ilgili önenleri tartışılıyor. CHP Genel Sekreter Yardımcısı Atila Sav. konuya "haarnksız ve sorumsuz- ea" yaklaşıldığmı savunarak. "Tepki alan her konuda affin kapsamını daralt- mışlar. Af diye ortaj a çıkanlar önce mil- letten af dilemeli. sonra bu konuyu ob- jektif değerlendirip. kapsamı belirteye- cek uzmanlara bırakmah" dedi. DSP Grup Başkanvekili Ali llıksoy af öneri- sinden 29 bin 454 kişinin yararlanaca- ğını kaydetti. DSP'nin genel afönerisi tepkiler üze- rine "kısmi affa" dönüşürken; Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit önceki gün yaptıgı açıklamada. önerilerinin sınırla- nnı ortaya koydu. CHP Genel Sekreter Yardımcısı Ati- la Sav. dün düzenlediği basın toplantı- sında. "hazırlıksız \e sorumsuzca yak- laşımın sorunlan içinden çıkılmaz hale getirdiğini" söyledi Siyasal çıkar amacıyla af konusunun ortaya atıldığını vurgulayan Sa\. "Ece- vit'in açıklamalan tutarsızlık içinde. Hiçbirciddihazırlıkyapılmamış.Afko- nusunuönesürenler.şimditoplumu. çö- zümü güç bir sorunla karşı karşna bı- raktılar. Bu konu sadece tutuklu \eya hûkümlü bulunaıi 50 bin kişût'değiL, 65 nıihonu ilgilendiriyor" dedi. , Sav [oplumun beklentiMnin aftan çok "çeşitli suçlara adlan kanştığı haldeyurt içinde \a da dışında elini kolunu sallaya salla>a dolaşan kişilerin yakalanması \e yargırun önünü akayan engellerin kaldı- nlması" olduğunu söyledi. Sav. Ece\ it'in açıkladığı af kapsamı- nı değerlendirırken de. "Tepki alan her konuda affin kapsamı daraltılmış. Dü- şünce suçu nedeniyle mahkûm olanlar var. Toplum asıl bunlarla ilgili bir karar bekliyor" dedi. DYP Genel Başkanı Tan- su Çiller'in "Bilmem ne yıldönümü di- ye af olmaz" sözlerını de eleştıren Sav. "Affın zamanlaması yanlış, ama bunu eleştirirken C umhuriyetimizin 75. yıl- dönümünü 'bılmem ne" diye nitelemek de hoş olmasa gerek" diye konuştu. DSP'lı Alı Ilıksov yaptığı açıklama- da. şu anda cezaev lerınde 63 bin 468 tu- tuklu ve hükümlü bulunduğunu. af öne- rısınden 29 bin 454 kişinin yararlanaca- ğını kaydetti. Ilıksov. terörsuçundan ce- zaevinde bulunan 9 bin 306 tutuklu ve hükümlü dışında. diğer suçlar nedeniy - le cezaev lerinde olanların yüzde 54"nün af kapsamına gırmediğini belirtti DSP Genel Sekreteri Zeki Sezer de. affa karşı çıkan D^'P Genel Ba>kanı Tansu Çifler'ın "riikentnişliğin \erdiği hırçınlıkJanedediğinibilmediğinr söv- ledi. Sezer. "Çiller. 'Bilmenı neyin >ıl- donüınüdıveafçıkanr>anız" di>ervkin- cilerine de\am edi>or. O bilmem neyin yıldönümü de«il. Çiller'in niteliklt-rin- den habersiz olduğu C'umhuri>et'in 75. vıldonümüdür" dedı. Af şimdilik sadece lafta. Sivasilerin sorumsıız çıkışlan içeridekileri bekientiye soktu. HAFTAYA BAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI Bir 'Red'din Siyasal Anatomisi.. Siyasal yaşamımız çok il- ginç bir olaya tanık oldu. CHP'liFikriSağlarvebir- kaç arkadaşı TBMM'ye bir öneride bulundular.. "önse- çim zorvnlu olsun!" diye.. Yani milletvekili adaylannı, genel başkanlar ve "adamla- n" (ya da eşleri) değil de, par- ti örgütü saptasın diye.. Ve önerge büyük bir ço- ğunlukla reddedildi. Böylece de, saygıdeğermilletvekilleri- miz şöyle demiş oldular: - Orgüte güvenmiyoruz, li- dehmize güveniyoruz! Bizi tabanın değil, tavanın seç- rnesini istiyoruz.. Daha doğ- rusu, seçim değil atama isti- yoruz... llginç! Demokrasiye değil de "şef- lik" sisteminin erdemlerine inanan ve bunu saklamak ge- reği bile duymayan "demok- ratik" (!) bir parlamento... • • • Bir milletvekili acaba önse- çime niçin karşı çıkar? Seçmenle bağlan koptuğu için.. örgüt seçmeni temsil etmediği için.. Tüm siyasal geleceğini "liderine" bağla- mış ya da bugünkü konumu- nu liderine borçlu olduğu için.. "üderi" ile beraber olup, partideki tüm istenmeyenleri temizlemek gerektiğine inan- dığı için... Hangisi? Kırk katır mı, kırk satır mı?! Demokrasinin erdemlerine uygun, onur verici tek olasılık bile yok! Halktan kopuk örgütler.. Örgütten kopuk milletvekille- ri.. Örgütüne güvenmeyen, milletvekillerini "kapıkulu" yapmak isteyen genel baş- kanlar.. Demokrasimizdeki yozlaş- mayı bundan daha iyi göste- ren bir "otopsi" olabilir mi? önseçim DSP'yi. "insan seçimi"nöe geçmişte yaptığı "feci" yanlışlardan koruyabi- lirdi. Önseçim CHP'yi, bir "hi- zip partisi" olmaktan uzak- laştırabilirdi.. önseçim DYP'yi, Tansu Çiller'den kurtarabilirdi. önseçim FP'yi iylden iyiye kanştırabilirdi. Tüm bu olasılıklar ortadan kalktı. "Genel başkanlardiktator- lüğü" kendini güvence altına aldı. Ve bir tek Mesut Yılmaz çıktı; "Ben her yerde önse- çim yaptıracağım" diyebilen. ••• Demokrasi, siyasal partiler ve baskı gruplan aracılığı ile işlerlik kazanır. Toplumdaki eğilimler Meclis'e ne kadar dengeli yansırsa, demokrasi o kadar iyi işler. Bunun yolu da bellidir. Bilinçli "gerçek" üyeler. O üyelerin doğrudan belirlediği temsilciler.. Aynı doğrultuda- ki demokratik kitle örgütleri ile kol kola, omuz omuza bir savaşım.. Eğer siz partileri "naylon" üyelerle doldurmuşsanız.. Eğer örgüt, bazı bireysel çı- karların "aracı" olarak oluş- turulmuşsa.. Eğer partide yükselmenin tek yolu "lidere yaranmak" ise.. Ve eğer kitle1 örgütleri ile iç içe olmak, "ip- len'n elden kaçacağı" korku- sunu veriyorsa.. Yozlaşma artık kaçınılmaz olmuş demektir! Demokrasi, demokrasi ol- maktan çıkmış demektir! • • • Aday saptamanın belli baş- lı üç yöntemi var. Merkez yoklaması (yani "li- der"\n tek seçiciliği).. Delege sistemi (yani "naylon" üyefe^ re dayalı delege ağaüği).-.' Tüm kayrtlı üyelerin katddığı önseçim (yani demokrasiyei- nanç).. • Eğer partiler gerçek üyele- re dayanıyorsa; önseçim top- lumsal tabanın tercihini yan- sıtır. Genel merkeze tanına- cak yüzde 5'lik kontenjanda, bu sistemin eksikliklerini ta- mamlar.. Denge kurulmuş olur. Türk demokrasisi hasta! Çünkü demokrasiyi işlete- cek olan siyasal partilerin kendileri, hastalıklı yapılar oluşturuyorlar.. Demokrasi ise, demokrasiye uymayan yapılar ve yöntemlerle işleye- mez. Demokrasinin gereği olan yapı ve kurallar siyasal parti- ler için "2orunlu" kılınmadık- ça, Türk demokrasisinin i- yileşme şansı yoktur. Y'OK'TEN DSP'NIN AF ONERISINE TEPKİ 'Affi ilke olarak kabul etmiyoruz' ANK.AR.4 (Cumhuriyet Bürosu)-\'ükieköğretim Ku- rulu('»ÖK). DSP'ninyükse- köğretım kurumlarında öğre- nim gören öğrencılere yöne- lik af kararına karşı çıktı. YÖK Başkanı Prof Dr. Ke- mal Gürüz. affa ılke olarak karşı olduklannı belirtirken. ^'ÖK Başkanvekili Prof. Dr. Ismail Tosun. afta en azından disiplın suçlannm kapsam dı- şı tutulmasını istedi. DSP'nin af kapsamında açıkladığı. "Yüksekööretim kurumla- nnda başansızlık \e kendi is- tekleriv le ilişkisi kesilen \ a da kesilme durumuna »elenlere. ilişkilerinin kesilmesine neden olan tüm dersler için 2 sınav hakkı \erilmek yoluyla, eği- rimlerine kaldıklan yerden devam hakkı verilecek"' öne- risine YÖK'ten tepki geldi. YÖK Başkanı Prof. Dr. Ke- mal Gürüz, geçen yılkı affa da karşı olduklannı anımsata- rak. "Üke olarak affa karşı- vız. .Ancak bu konudaki öne- ri. resmi olarak bize gebneden açıklama vapamam" dedi. Affı TBMM'de vasalaşma- bi halınde uygulamak zorun- da olduklannı da vurgulavan Gürüz. "Biz kanunlan uvgu- lamakzorundavı/" dedi. Gü- rüz, DYP Denizlı MiIIerveki- li Mustafa Kemal Aykurt ta- rafından hazırlanan ~GA- TA"dan ve ünhersitelerden kaydı silinen öğrencilere afve- rilmesini öngören" önerinin YÖK tarafından reddedildi- ğini anımsattı. YÖK Başkanvekili Prof. Dr. tsmaıl Tosun. YÖK'ün yıllardır affa karşı olduğunu vurguladı. Afla 10 vıl önce üniversıteden atılan bir öğ- rencinin veniden üniversite- ye dönebildıfine ışaret eden Tosun, "Ancak o süreden bu yana üniversite programlan, dersleri değişmiş. Bu öğrend, nasıl iiniyersitey e uyumsağla- yacak? CnKersite içinde de af- lar nedeniylebirçok kanşıklık yaşanıyor" dedi. Tosun, affın "bilimsel gerekçeleri" olma- dıSını da belirtti. Yeni bakanlarla tüp geçiş' ve 'vize' konusu, yenî bir döneme girdi İstanbul'un umudu 'seçim bakanlan'na kaldı OKTAY EKİNCİ Anayasa gereği seçim döneminde "tarafsız" bıranlayışla vönetılmesi ge- reken 3 bakanlıkta artık "partisiz" ba- kanlar var. Yeni Ulaştırma Bakanı Arif AhmetDenizolgun.yenı İçişleri Bakanı kutlıı Aktaş ve yenı Adalet Bakanı Ha- san Denizkurdu, bu kurula göre yakla- şı< 9 ay boyunca "siyasete" değil sade- ce "ülkeye" hizmet edecekler... 9 ay oldukça uzun bir zaman. Son dö- nemlerdekı birçok hükümetin 9 aydan bıle az sürelerle iktidarda kaldıkları da anmsanırsa. yeni bakanlar ne kadar •"tağunsız" olurlarsa olsunlar. bu süre i^nde gerçekten sonuna kadar tarafsız kdıp kalamav acakları >inıdiden tartış- rra konusu. Hele Denizolgun'un vakm g:çmış.te RP'li. Denizkurdu'nun da btnzer şekilde eski DYP'lı olduklan "si- ysal birgerçek~ olarak ortadayken... -"üp geçi'te ka> gılar Anayasayı yapanlar. "Devletolanak- Innın seçimi kazanmak için kullanıl- •asını önlemek" amacıyla bu kuralı ko- ^rlarken bunun 9 ay gibi bir sürev i de lipsavabileceğini belki de hiç tahmin «ememişlerdi. Övie görünüyor ki Necdet Menzir de ;<ryarlı kamuoyunda sürekli bir coşku ".ratan şu "demiryolu" ve "tüp geçiş" rfojelerine yaklaşık 1 yıldır hazırlanır- ÖJi böylesi bir "anayasal kuşkuyla" ftden bire yetkisiz kalabileceğini aklı- T3 ucuna bile getirmemiştı. Ve var ki örneğin yasadışı tesislere ait «2iel atma törenlerinde kimbilir kaç kez unutulan anayasa hükümleri. bu gibi du- rumlarda hemen uvgulanıyor ve Türki- ye'nin "hukuk de\leti 7 ' olduğu da yeni "partisiz" bakanlarla kanıtlanmış olu- yor. Böylece yıne tüp geçiş gibi İstan- bul için dört gözle beklenen ve gerçek- leşeceğıne de artık sanki "inanılmaya başlanan" bir kurtuluş projesı de yıllar- dır özlemini duyduğu "siyasal desteğe" sadece 1 yıl kav uşabildikten sonra şim- di bir kez daha yitirmenın talihsizliğini yaşıyor. Çünkü yeni Ulaştırma Bakanı Deni- zolgun. yatırımcı değil "seçim bakanı" olarak aynı koltuğa oturuyor... Meydan > köprüye' kaldı Aslında İstanbul için diğer bir talih- sizlık de tüp geçişi sürekli engelleven. buna kar^ın kente karşı suç olduğu ar- tık herkesin kabul ettiği 3. Boğaz köp- rüsü projesini davatan Bayındırlık Ba- kanı YaşarTopçu'nun 9 ay daha görev i- ne devam edecek olması. Dahası. önce- ki hafta düzenledıği basın toplantısında "3. köprii projesi haar" diyebilen Vali Kudu Aktaş'ın da (seçime yönelik bir tarafsızlık içinde bıle olsa) şimdi tçişle- ri Bakanhğı'nı devralması, demiryolu v e tüp geçişe yönelik beklentiler "umut kıncr durumu sanki körüklüyor. Bununlabirlikte. vine Kutlu Aktaş'ın aynı basın toplantısında Istanbul'a gö- çü önlemek için "vize" konulmasını önermesinin hemen ardmdan bu konu- daki "enyetkili" kışi konumuna yüksel- mesi ise doğrusu eşi bulunmaz birrast- lantı oldu. Çünkü Kutlu Aktaş. Istanbul'a vize uygulamasınm "İçişleri Bakanlığı'nca" yürürlüğe sokulabileceğini ve bunun için de sağlıklı kentleşme için yerleşme hürriyetıne sınırlama öngören "anaya- sanın 23. maddesüıe" uymanın yeterli olacağını belırtmişti. Şımdi bu sözlenn üzerinden çok kısa bir süre geçmişken İçişleri Bakanlığı'nı üstlenen Aktaş'ın "kendi önerdiğiçözû- mü" yaşama geçirebilmek iizere elinde- ki yeni yetkilerle neler yapabileceği de merak konusu. Üstelik "seçünleri etki- lememek" y önündeki diğer ana> asa hü- kümlerine de uymak koşulııyla... 'Ana>asal' beklentiler E\et. Seçim dönemi nedeniyle deği- şiklik yapılan 3 bakanlıktan ikisinin özellikle istanbul açısindan önemli pro- je v e düşüncelerle doğrudan ilgili olma- si. 18 Nisan 1999'a kadar yaşanacak sü- rev e avnca özel bir anlam yüklüyor. Örneğin eğer tüp geçiş için "bu birsi- jasal proje değiL ulusal göre>dir" bilin- ci içmde Ulaştırma Bakanlığı'ndaki iha- le hazırlıklan artık tamamlanıp inşaata başlanabilirse. kazanan taraf elbette ki öncelikle istanbul ve hatta Türkiye ola- cak. Benzer şekilde Kutlu Aktaş yöne- timindeki tçişleri Bakanlığı da aslında "göçü de sürekli teşvik eden" şu kaçak vapılaşma özgürlüğünün üzerine gidip imar yağmasına göz yuman belediyele- re karşı gerekli yaptınmları "bağımsız" bir kimlikle uygulayabilirse. en güçlü \ ize belki de bu olacak ve İstanbul ar- tık daha fazla talan edilmediği bir seçim dönemi yaşayacak. Ne dersiniz: olabilir mi? Tüm vücudunuzun ipeksi yumuşaklığa kavuşması için tek çözüm; Satinelle Sensitive Body Total fiyatına taksitle . I j Yeni Philips Satinelle Sensitive HP 6404 Satinelle Body Total Elektrikli HP 6424 Satinelle Sensiuve Body Total Elektrikli HP 6427 Satinelle Sensitive Body Total Şarjlı HP 6415 Satinelle Sensitive- Ladyshave Kombi Set peşin fiyaüna 4 taksit peşınac/taksıt 3.620.000 5.550.000 6.500.000 6.800.000 topıam tutar 14.480.000 22.200.000 26.000.000 27.200.000 1 peşın + 5 taksit peşinat/taksıt 2.650.000 4.050.000 4.750.000 5.000.000 toplam tutar 15.900.000 24.300.000 28.500.000 30.000.000 1 İ H İ] 1! n İı i! i! I Vücudunuzun farklı bölgelerindeki tüyler için degişik yöntemler uygulamak yerine artık yeni Satinelle Sensitive Body Total ın başlıklaruıı kullanın. Hossas bölgeler için özel başhk... Aktif disk sayısını azaltarak epilasyon bölgesini daraltmanıza izin verir. Böylece koltukaltı ve bikini çizgisi gibi bölgelerde rahatça kullanabilirsiniz. Bacaklar ve hassas bölgeler için iki ayrt rahatlattcı başhk... Cilde masaj etkisi yaparak rahatlatır. Vücudunuzun her bölgesinde o ipeksi yumuşaklığa nere- deyse hiç acı duymadan kavuşmanızı saglar. Tûm vücudunuzun pürüzsüz, ipeksi bir yumuşaklığa kavuşması için sadece Philips Satinelle Sensitive Body Total yeter. TORfTICI DANlfMA 0 800 211 41 12-13 PHİLİPS
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear