22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
6- AĞUSTOS 1998 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kuriş'in kaçırılması • MERSİN (Cumhuriyet)- ICamuoyunda "Müslüman feminist" diye tanınan ve kimliği belirsiz kişilerce kaçınldığı savlanan Konca Kuriş'in bulunması için giivenlik güçlerinin operasyonlan sürüyor. Kuriş'ten aradan geçen 20 günlük süreye karşın haber alınamaması yakınlannı falcılara yöneltti. Kuriş'in kayınbiraderi Mersin Anakent Belediye Başkanı Halil Kuriş, •"Yengemin bugüne kadar izine rastlanmaması, ailede tedirginlik yarattı. Ne yapacağımızı bilemiyoruz. Falcılara bile başvurduk. Falcıların ICuriş'in yaşadığını söylemesi, bizleri biraz olsun rahatlattı" dedi. Emniyet yetkilileri ise eldeki parmak izlerinden yola çıktıklannı ve sonuca gitme yolunda umutlu olduklannı söylediler. OPUÇ cinayeti davası • MALATYA (Cumhuriyet) - Inönü Universitesi ögrencisi Ümit Cihan Tarho'yu 7 Ocak 1998tarihindebıçakla öldürdükleri sav lyla haklannda dava açılan ikisi tutukiu 7 kişinin yargılanması sürüyor. Malatya Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada müdahil avukatlar tarafından olaylarda Olkü Ocaklan adının gündeme gelmesi nedeniyle Emniyet Genel Müdürlüğü'nden rapor alınması istendi. Öldürülen köy korucuları • ERZtNCAN(AA)- Erzincan'ın Kemah ilçesi Yücebelen Köyü kırsalında. pusudaki üç korucunun nasıl öldüğü konusunda başlatılan soruşturmanın sürdürüldüğü bildirildi. Erzincan \'ali Yardımcısı Turan Atlamaz, olayla ilgili şu ana kadar hiçbir güveniık mensubunun gözaltına ahnmadiğinı, ancak olayın meydana gelişiyle ilgili soruşturmamn sürdüğünü ve otopsi sonuçlannın değerlendirildiğini belirtti. Manyas toprağa veritdi • ANKARA (AA)-Eski Edirne Milletvekili Nurettin Manyas. Cebeci Asri Mezarlığı'nda toprağa verildi. Manyas için TBMM'de bir tören düzenlendi. Törene TBMM Başkanı Hikmet Çetin. başkanlık divanının bazı üyeleri ile TBMM personeli katıldı. Abdıfflah Catlı'nın babası ö • NEVŞEHİR (Cumhuriyet) - 3 Kasım 1996tarihindeSusurluk ilçesi yakınlannda meydana gelen trafık kazasında ölen katliam sanığı Abdullah Catlı'nın babası Ahmet Çatlı, dün geçirdiği kalp krizi sonucu öldü. Cenaze için Nevşehir'e gelen faşistler gövde gösterisi yapacak. Insan haklarında çözüm • ANKARA (AA)- Almanya Federal Ekonomik Kalkınma Bakanı Carl- Dieter Spranger, insan haklan konusunda her ülkenin kendi çözümünü bulması gerektiğini bildirdi. Almanya'nın Ankara Büyükelçiliği'nin bülteninde çıkan habere göre Spranger. insan haklan konusunda azami talepler ileri sürülmesinin bu konuya yardımcı olmadığını ifade etti. 1 Mayıs davası • İstanbul Haber Servisi - Şişli Abide-i Hürriyet Mevdanı'nda düzenlenen 1 Mayıs kutlamalan sırasında çıkan olaylara katıldıklan öne sürülen 3'ü tutukiu. 3'ü gıyabi tutukiu 244 sanığın yargılanmasına Şişli 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nde devam edıldı. Tutukiu sanıklar Yusuf Ceyran, Yusuf Taş ve Sait Y'ıldınm ile gıyabi tutukluluğu vicahiye çevrilen Secan Dağ"ın tahliyesinekarar\eren mahkeme, henüz ifadeleri alınamayan 25 sanığın dinlenmesi için duruşmayı erteledi. Memura sicil affi, basm suçlanna erteleme, idam cezalanna 30 yıl ağır hapis, müebbete 24 yıl Ecevit önerîsiııi açıldadıANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - DSP Genel Başkanı ve Baş- bakan Yardımcısı Bülcnt Ecevit, günlerdir kamuoyunda tartişılan 'af konusunda partisinin önerile- rini açıkladı. Ecevit. tstanbul'da koalisyon or- takları ile yaptıklan 3'lü zirvede \anlan uzlaşma doğrultusunda. af kapsamına ilişkm düzenlemeyi hü- kümet tasansı olarak yeni çalışma yılmın başında TBMM Başkanlı- ğı'na sunacaklarını bildirdi. DSP'nin *darkapsamh"aföne- risinde kapatılan RP'nin Genel Başkanı Necmettin Erbakan kap- sam dışı bırakılırken, özellikle RE- FAHYOL dönemınde sicilleriyle oynanan kamu görevlilenne de bır kereye özgü af getirilıyor. Ecevit. basın yoluyla ışlenen suçlarla ilgili cezaiara erteleme ge- tirileceğini belirtirken, anayasanın 14 \e 169. maddesinde sayılan suçlar ile -toplum vicdanının ka- bul etmeyecefr suçlann kapsam dışında bırakıldığını bildirdi. DSP • Kapsam dışındakiler: Zimmet, irtikap ve rüşvet, görövi kötüye kullanma, işkence, ihaleye fesat karıştırma, evrakta sahtecilik, uyuşturucu imali-ticareti, silah kaçakçılığı, ırza geçme, a'dam öldürme, dolandıncılık, mal bildirimi yasasına muhalefet, vergi suçlan, daha önceden aftan yararlanıp yeniden suç işleyenler. îstanbul Milletvekili Erdoğan Top- rak, partisini düşünce suçlulannın affına karşıymış gıbi göstermek is- teyenlenn siyasal istismarcılık yaptıgını savundu. Ecevit. Devlet Bakanı Hikmet Sami Türk'ün başkanlığında grup başkanvekilleri Metin Bostancıoğ- lu ve Ali flıksoy'ufl son biçimıni verdiği "Af önerikri çalışma rapo- runu" dün parlamentoda düzenle- diği basın toplantısıyla kamuoyu- na açıkladı. Hükümet ortakları arasında af konusunda bir görüş aynlığı olma- yacağı tahminınde bulunan Ece- v it. basın yoluyla işlenen cezalar- la ilgili erteleme konusunda hükü- met ortaklarıyla ilkeleri belirleye- ceklerini aktardı.Ecevit. affın za- man açısından kapsamını da 2 se- çenekli sundu. Buna göre DSP Parti Meclisi'nin af karannı aldığı toplantısmın tarihi olan 18 Tem- muz ya da lstanbul'da koalisyon ortaklarmın bir araya geldiği 25 Temmuz tarihine kadar işlenen suçlar af kapsamına girecek. Ecevit toplantıda, anayasanın 14. maddesinde sayılan "Devletin ûlkesi ve milietiyfe bölünmez bü- tünlüğünü bozmak. cumhuriyetin ve devletin \ariığmı tehlikeye dü- şürmek. tenıel hak ve hürriyeüeri yok etmek, dil, ırk, din ve mezhep aynmı .varatmak" suçlan ile 169. maddede düzenlenen orman yak- ma suçlannın, Terörle Mücadele Yasası ve Türk Ceza Yasasfnda belirtılen terör suçlannın "anaya- sal zonınluluk" nedeniyle af kap- samına alınmadıgını bildirdi. Ece\ it, "Af önerisi neden seçim öncesine getirildi" sorusuna "Bu- nun seçimlerle ilgisi yok. Sayın Rah- şan Ecevit bu konudauzun süredir çahşıyordu. Af konusu \icdani bir konu.Olumlu \anlan kadar.olum- suz >ansınıaları da olabilir. Biz bu konuyu dikkate alarak kapsamı ooa göre betirkdik" karşüığını ver- di. İstanbul Genç lşadamlan Der- neği'nintoplantısınakatılan Erdo- ğan Toprak, partisini düşünce suç- lularının affına karşıymış gibi gös- termek isteyenlerin siyasal istis- marcılık yaptıgını savundu. D- SP'nin afla birlikte ceza ve infaz sistemindeki eksiklikler ve sorun- lan da eie aldığını savunan Toprak sözlerini şöyle sürdürdü: "Aynca hapisten çıkanlann devlet gözeti- minde iş edinmeleri ve topluma sağtıkJı bircr vafandaş olarak ka- zandınlmalannın sağlanması da Fazilet Partisi lideri Kutan DlSK'i, ÖDP lideri Uras Hak-îş'i ziyaret etti Partiler işçi desteği peşinde İSTANBUL/ANKARA (Cumhuriyet) - Fazilet Par- tisi (FP) Genel Başkanı Re- cai Kutan, DtSK'te, laıklik ilkesine ve cumhuriyetin temel değerlerine saygı mesajları ile karşılandı. DİSK Genel Başkanı Rıd- van Budak, laiklığin Türki- ve'nin çimentosu olduğu- nu. ınançlann da Allah ile kul arasında kaldığmda gü- zelleşeceğinı vurguladı. Kutan ıse laikliği Batı'da uygulandığı biçimiyle sa- vunduklannı yineledi. ge- nel af için ön koşullannın "düşüncesuçfarmT kapsa- ması olduğunu kaydettı. ÖDP Genel Başkanı l- fuk Uras hedeflerinm tüm toplumsal muhalefet güç- lerinin renklerini bir araya getiren "gökkuşağT ile sol dalga yaratmak olduğunu söyleyerek "Sol dalga enf- lasyona.çetelere, kirlisava- Recai Kutan, DİSK'te, laiklik ilkesine ve cumhuriyetin temel değerlerine saygı mesajlan ile karşılandı. şa karşı de> rinıci başkaldın dalga- sıdır.Ricky Martin çalkalaması de- ğildir" dedi. Uras banştan. de- mokrasiden. laiklikten. bağımsız- lıktan ve emekten yana herkesle bir araya gelebileceklerinı belirtti. FP lıderi Kutan. yardımcıları Prof Dr Nevzat Yalçmtaş ve Ali Coşkun. tstanbul Büyükşehir Be- ledive Başkanı Recep Ta»ip Er- doğan. Mehmet Ali Şahin'le bir- likte dün DİSK Genel Merkezi'ni zi>aretetti. Kutan'ı odasının kapı- sında karşılayan DİSK Genel Baş- kanı Budak. konuşmasında, laık- lik ve cumhunyetin temel ilkele- rine saygı yükJü mesajlar verdı. Türkiye'de siyasetin dini inançlar, etnik farklıhİclar ve hemşencilik temelinde yapıldığını anlatan Bu- dak. sivil toplum kuruluşlan ola- rak bu siyaset biçiminden şıkâyet- çi olduklannı ve siyasetin toplum- sal sorunlar üzerinde yapılması gerektiğini söyledı. Kutan, öğle- den sonra da TİSK Genel Başka- nı RefikBaydur'u ziyaret etti. Ku- tan, ziyaretin sivil kuruluşlara yaptıklan ziyaretler çerçevesinde gerçekleştiğini belirtirken Refik Baydur. FP ile et ve tırnak gibi ol- duklannı hatta FP'den aday bile olabileceğini söyledi. ÖDPHak-İş'te ÖDP. toplumsal muhalefeti to- parlama ve bir araya getırme he- defı olarak tanımladığı "gökkuşa- ğı projesi" çerçevesinde dün de Hak-Iş Genel Başkanı SaHm Us- hı'yla görüşmesinden sonra Ame- rikan üslerinde grev yapan işçile- ri destek amacıyla Harb-lş Genel Başkanı tzzet Çetin'i ziyaret etti. Ankara Anakent Belediyesi'nde grev yapan işçileri 300 kişilik grupla ve "Dayan emekçi dayanış- magelhor". "Direnişnerededaya- nışma orada r gıbi sloganlarla zi- yaret eden Uras. daha sonra Eği- tim-Sen Genel Merkezi'ne geçti. Görüşmelerde konuşan Uras. herkesin düşüncelerini özgürce açıklayabıldiği özgür ve demok- ratik bir ülke hedeflediklerini be- lirterek toplumsal muhalefet güç- leriyle bir ara>a gelerek "umudu örgüaemeye'' çalıştıklarını belirt- ti. Meclis'teki siyasi partileri. Adana depremı sonrası eleştirilen "karpuzcu müteahhiriere" benze- ten Uras, "Adana 'dakidepremden sonra karpuzcu müteahhitlere çok \iiklenildi ama >leclis'teki karpuz- cu siyasi partilere pek YÜklenilme- di. Onlar da 'sîyifei gecekondu' yapıyorlar" dıye konuştu. Seçim yasasının ve siyasi partiler yasası- nın antidemokratik olduğunu vur- gulayan Uras, kendi adaylannı tüm yurttaşlarla, herkesle bir ara- ya gelerek belirleyeceklerini söy- ledi. Uras, 12 Eylül 1998 tarihin- de bu konuyu ele alacak geniş bir toplantı düzenleyeceklerini de bil- dirdi. Amerikan üslerindeki grevci iş- çilerle dayanışmak amacıyla Harb-lş Genel Merkezi'ni de ziya- ret eden Uras, bu grevin, bağûn- sızlık mücadelesinin emekçilerin elinde olduğunu gösterdiğini söy- leyerek "Bir ülke düşünün ki ABD izin vermediği için sendika başka- nı. kendi ülke topraklarının bir parçasına giremiyor" dedi. 'Mahkûmda depresyona neden olur' PsUdyatristlerden afuyansı İSTANBUL (AA) - Psikiyatri Derneği Başkanı Prof. Dr. Öz- can Köknel. af konusunun gün- deme getirilmesinin mahkûm \ e yakınlannda büyük bir umut ya- rattığını belirterek "Af sözü veri- lip sonratutulmaması. mahkûm- larda ruhi depresyonlaria şiddet ve saldırgan da% ranışlara neden olabilir" dedi. Af konusunun ön hazırlık yapılmadan toplumun gündemine getirilmesinin yanlış oldugunu ifade eden Köknel, af umudunun oluşmasının, mah- kûmlarda ve yakınlannda, baş- langıçta bir huzur ve rahatlığa neden olacağma dikkat çekti. Psikiyatrist Doç. Dr. Nusret Kaya ise af konusunun hazırlık yapılmadan açıklanmasmın yan- lış olduğunu belirterek bunun toplumda çeşitli beklentilere ve tartışmalara neden olduğuna dik- kat çektı. Kaya, öncelikle düşün- ce suçlannın affedilmesi gerek- tiğini söyledi. Ceçen yıl cıkarılmıstı YÖKöğrendaffinakarşı .\NKARA (AA) - Yükseköğ- retim Kurulu (YÖK). DYP De- nizli Milletvekili Kemal Aykurt tarafından hazırlanan üniversite- lerden kaydı silinen öğrencilere af getirilmesine ilişkin kanun teklifi için olumsuz görüş bildir- di. Aykurfun hazırladığı kanun teklifinde. 18 Ağustos 1997 ta- nhinde çıkanlan affın. bu yıl da tekrarlanması isteniyordu. YÖK Yürütme Kurulu. Milli Eğitim Bakanlığı"nın Aykurt ta- rafından hazırlanan Yüksek Öğ- retim Kanunu'na bir geçici mad- de eklenmesine dair kanun tek- lifi hakkında görüş bildirilmesi istenen yazısmı inceledi. Yürütme kurulunda yapılan görüşmenin ardından söz konu- su kanun teklifi hakkında olum- suz aörüş bildirilmesi kararlaştı- nldı. Geçen yıl çıkanlan öğrenci af- fı oldukça geniş bir kesimi kap- samıştı. partimizin hassasi>etle üzerinde çalışöğı bir konudur. Dileğimiz bu konulann Meclis'te birlikte ele alın- masıdır. DSP af konusunu kamu- oyuna mal ederken en ufak bir o\ kaygısı içinde olmamışnr." DSP'nin önerisinde af kapsa- mına giren suçlar şoyle: # Basın yoluyla işlenen suçlar bakımından -14.8.1997 tarih ve 4304 sayılı yasada olduğu gibi da- va ve cezalar ertelenecek. # TBMM Genel kurul günde- minde bulunan memurlann disip- lin cezalannın affi hakkındaki ya- sa önerisi hızla geçirilecek. Bu ara- da geçmiş yıllardaki "haksız uy- gulamalann" sonuçlannı ortadan kaldırmak üzere devlet memurla- nnın olumsuz sicilleri de bir kere- ye özgü olarak silinecek. # Yükseköğretim kurumlann- da başansızlık veya kendi istekle- ri ile ilişkisi kesilen ya da kesilme durumuna gelenlere, ilişkilerinin kesilmesine neden olan bütün dersler için 2 sınav hakkı verilmek suretiyle eğitimlerine kaldıklan yerden devam hakkı verilecek. # TCY veya diğer yasalarda düzenlenen "kabahanerin" ta- mamı. % Cürümlere mahsus cezalar. # İdam cezası 30 yıl ağır ha- pis cezasına, müebbet ağır hapis cezası 24 yıl ağır hapis cezasına dönüştürülecek. # Af kapsamına giren diğer hümyeti bağlayıcı cezalann 12 yılı affedilecek. # TCY ve diğer yasalarda yer alan feri cezalar ile para ce- zaları. # Suçu işlediği tarihte 15 ya- şını doldurmamış küçüklere ve- rilen cezalann tamamı, suçu işle- diği tarihte 15 yaşını bitinniş olup 18 yaşını bitirmemiş olanla- rın cezalarının 18 yılı affedile- cek. Kapsam dışındakiler Günlerdir kamuoyunda kasıtlı olarak af kapsamtnm çarpıtıldığı- nı vurgulayan Ecevit, hırsızlann, katillerin ve terör suçlulannın kapsam dışında olduğunu aktar- dı. Ecevit, kapsam dışı kalan suç- lan da şöyle sıraladı: - Anayasanın 14. maddesi ge- reğınce. devletin ülkesi ve bölün- mez bütünlügünü bozmak, Türk devletinin ve cumhunyetinin var- lığını tehlikeye düşürmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, devletin bir kişi veya zümre tara- fından yönetilmesini veya sosyal bir sınıfın diğer sosyal smıflar üzerinde egemenliğini sağlamak, dil, ırk, din ve mezhep aynmı yapmak veya sair herhangi bir yoldan bu kavram ve görüşlere dayanan bir devlet düzenini kur- mak amaçlanyla işlenen ve Türk Ceza Yasası ve Terörle Mücade- le Yasası ile düzenlenen suçlar. # Anayasanın 169. maddesi gereğince, orman yakmak, orma- nı yok etmek amacıyla düzenle- nen suçlar. # Toplum vicdanının kabul et- meyeceği suçlar kapsamında; zimmet irtikap ve rüşvet, görevi kötüye kullanma, işkence, cürüm işlemek için teşekkül meydana getirmek, resmi ihale ve ahm-sa- tımlara fesat kanştırmak, evrak- ta sahtecilik, uyuşturucu imali ve ticareti, silah kaçakçılığı, cebren ırza geçme, küçükleri baştan çı- karma ve iffete taarruz. Adam öl- dürme cürümleri, dolandıncılık ve doianlı iflas, emniyeti suiisti- mal. # Mal Bildiriminde Bulunul- ması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Yasası'nda yer alan suçlar. # Vergi suçlan. # Daha önce bir aftan yarar- lanıp yeniden suç işleyenler. # Çıkanlacak aftan yararla- nanlar. 5 yıl içinde 1 yıldan uzun süreli hürriyeti bağlayıcı bir ce- zayı gerektiren suç işledidikleri takdirde eski cezalannın geri ka- lan kısmını çekecekler. ÜĞÜPOLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Tarikafların Gücü... Üç bakan değişti... Yerterine atananlar kimler? Içişleri Bakanhğı'na İstanbul Valisi Kutlu Aktaş, Adalet Bakanlığı'na Hasan Denizkurdu, Ulaştırma Bakanhğı'na da Arif Ahmet Denizolgun... Cumhuriyet, dün rıaberi şöyle duyurdu: "Ulaştırma'ya Süleymancı bakan..." Oysa bunda şaşıracak bir şey yoktu!.. Çünkü, hem ANAR hem DYP, hem de Fazilet Par- tisi'nde tarikatiarla doğrudan ilişkisi olan çok sayıda milletvekili vardı; kimileri bakandı, kimileri de parti- lerinin yönetici koltuklarında oturuyorlardı... 12 Eylül 1980 darbesinden on sekiz yıl sonra or- taya çıkan görüntü, Türkiye'nin bir çıkmaz sokağa nasıl götürüldüğünü kanıtlamıyor mu? 1991 genel seçimleri öncesi meydanları doldu- ranlara "Demokrat bir Türkiye için oyunuzu istiyo- rum" diye seslenen Süleyman Demirel, bugün Çankaya'da verdiği sözü unutmuş, sadece siyasal yaşamımıza Tansu Çiller'i armağan ederek ne den- li "demokratik Türkiye" istediğiniortayakoymuştur... 1998 yazında erken yerel - erken genel seçim ha- vasını solumaktayız... Merkez sağ ve merkez solun durumu ortada; ırk- çı ve dinci kimliği olan siyasal partiler iktidar yürü- yüşünde... Son kamuoyu yoklamalarına bakılırsa FP, MHP ve BBP'nin toplam oylan yüzde 34'ü aşıyor... Eli kanlı çeteler, din bezirgânları hem kırsal alan- da hem de İstanbul, Ankara ve Izmir'in varoşlannda yükselişegeçiyor... 12 EylülJ 980 darbesi ürününü vermeye başladt... Turgut Özal'ın ANAP içindeki dört eğilimi ikiye in- di; "tarikat yapısı "y\a "YeniDünya Düzeni dalgası", partiyi FP karşısında yıkıntıya uğrattı... DYP'nin kendi içindeki tutarsızlığıyla satt "din ba- ron/anna"ve"/rt(ç/öfgüf/enme"yeyakındurup, ser- mayenin bir bölümünü karşısına alması kimin işine yaradı? . ı Fazilet Partisi ve MHP'ye... 'i • • • Bir ülkede 83 yaşındaki darbeci paşanın yaş gü- nünde aynı masayı paylaşan politikacının, g a z e ^ cinin, sanayicinin ve işadamının "ben demokra- tm" demeye hakkı var mı? Bir ülkede DSP'den istifa eden yürekli bilim ada- mı ve politikacı Mümtaz Soysal'ın 27 yıl önceki tu- tukiu görünümünü gazetelerin birinci sayfasına ta- şıyan din bezirgânlannın çuvaldızı popolanna yedik- lerinde "Biz demokrasi istiyoruz" demeye haklan var mı? Doktor Asteğmen Necdet Güçlü'yü öldüren eli kanlı katilleri TBMM'ye kulak - burun - boğaz uzma- nı olarak alanlann bugün karşımıza dikilip "Meclis'i yıpratmayın" demeye haklan var mı? Devlet erkini elinde tutanlann, gerici-faşist örapt- lenmeyi 50 yıldır sürdürenlerin, Güneydoğu'daki Ran gölünden çıkar umanların, eroin kaçakçılığından sağlanan trilyonlan bölüşemeyip birbirlerini oldüren- lerin bugün "Biz devleti koruyoruz" demeye hakla- n var mı? DGM'deki yargıçlann, savcılann gözüne baka ba- ka tehdit savuran, avukatiann üzerine yürüyen Cen- giz Ersever'i kimler yetiştirdi, kirrHer bugüne dek ko- ruyup kolladı? Evet... Türkiye bir erken yerel ve genel seçime ha- zırlanıyor; Fazilet Partisi'nin önünün kesilmesi için hazıriıklaryapılıyor... 1998'in en hızlı demokratı kim? Tansu Çilleıi Ne diyordu Susurluk Çetesi ortaya çıktığında? "Bizim için kurşun atan da yiyen de kahraman- dır..." Necmettin Erbakan'ı anımsayın, o ne diyordu? "Susuriuk fasa-fiso, boşverin..." Bu arada küçük bir not: DYP'Iİ Mehmet Ağar'ın oglu, evleniyor; nikâh şa- hitleri ise SüleymanDemirel ve Kenan Evren... • • • Nurcular, Süleymancılar, Nakşiler siyasetin ege- men güçleri değil mi? DSP lideri ve Başbakan Yardımcısı Bülent Ece- vit, neden tarikatlara toz kondurmuyor? DYP'nin MHP'den, ANAP'tan farkı nedir? DSP'nin ANAP'tan ayncalığı hangi çizgidedir? Mümtaz Soysal "Fazilet'i kim bitirecek" diye so- rarken Çiller'in çığırtkanlık tekeline değinip ekliyor- du: "öyleanlaşılıyorkiANAP, biryandan toplumu da- ha da dengesizleştiren politikalan sürdürûrken bir yandan da hükümetteki DSP ortaklığıyla bu son iki kaybını örtmek ve açıklannı yamamak istemiştir. llkbakışta, DSP'nin adındaki 'demokratik' ve 'sol' sıfatları böyle bir yamayış için çok elverişli gözük- müş olabilir. DSP içinde hem lidere hem de İstanbul iş çevre- lerine çokyakın olan birzihniyetin bu sıfatlan ANAP politikalanna uyarlayış tarzı da. Ama acaba bütün bunlar 'Fazilet'i bitirmek' için yetehi mi?" Türkiye bir çıkmaz sokağa doğru sürükleniyor; de- mokrasi siyasetçilerin elinde kendi çıkarlan için kul- lanılıyor, tarikat şeyhleri bakan ve yönetici kottuğun- da görevlerini sürdürüyor... Göriinen o!.. hckaya(« posta.cumhuriyetcom.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 IRMIKIAYDIN ENGİN aengin (5 posta. cumhuriyet. com. tr C A G D A S Y A Y Âdettir. "Yediğin içtiğin senin olsun, gördüklerini anlat" derter. Fark edeceğiniz gibi çoğunuz tatildeyken ya da işleri ile evle- ri arasındaki düzenli yaşamlan- nı sürdürûrken ben görevdey- dim. Önce Ege'nin en kuzeyin- den en güneyine kadar tüm kı- yı şeridini teftiş ettim. Ardından Gökova büklerinde bir hafta sü- reyle, karaya hiç ayak basma- macasına incelemelerde bulun- dum. Bükleri ve hâlâ baştan çı- kancı Ege sulannı bir yana bıra- kaiım. Yol boyu görüp gözle- nenlere bakalım. Görünen şu: Birtakım adamlar, kıyı şeritle- rindeki bütün tepeleri, düzlükle- ri, yamaçlan, inişleri ve yokuş- lan parsellemişler. Parselledik- leri alanlara dikdörtgenler priz- ması benzeri dört duvar, bir ka- pı, birkaç pencereden oluşan yapılar dikmişler. Önlerine ağaç çıktıysa kesmişler, kaya çıktıy- sa delmişler; tepeleri düzlemiş, Keder ve Utanç Molası dere yataklannı doldurmuş, ya- maçlan oymuşlar. Gözleri hiç doymamış; onlara "dur, çüş" di- yen hiç olmamış; kum, kireç, çi- mento, demir taşıyan kamyon- lar hiç durmamış ve sonunda... Sonunda ülkenin batı ve gü- ney kıyılan betonla sıvanmış!.. Sonra birtakım adamlar (ve kadınlar) bu beton sıvanmış kı- yılarda, çuvalla para ödeyip, "SS yapı kooperatifleri"ne gi- rip, kimi kez iyice kazıklanıp, ki- mi kez az kazıklanıp, yılda topu topu on beş gün, bilemedin bir ay kalacaklan yazlıklar satın al- mışlar. Yaz gelince de TV reklamla- nndan tavlanıp satın aldıkları arabalanna atlayıp, yol boyu önlerine çıkan her arabaya öf- kelenip, önce koma çalıp, son- ra yol darmış, genişmiş, tepe üstüne yaklaşılıyormuş, karşı- dan iri iri kamyonlargeliyoımuş, umursamaksızın sollayıp, hızla- rının ve önlerinin kesilmemesi gereken "çofc önemli adamlar" olduklannı böylece ele güne ka- nıtlayıp beton sıvanmış kıyılar- daki yazlıklanna doğru gazla- mışlar. Kentler biraz boşalmış, kıyılar silme sıvama dolmuş. Egzoz, lahmacun, kebap kokulan, ız- gara et dumanları arasında tatil başlamış. Beton sıvanmış kıyı- lardaki derme çatma, hatta "dermeme çatmama" lağım çukurianndan sızan sularia "zenginleşmiş" denizlere girile- rek, plaj voleybollan oynanarak, tatil sitesinde soldan beşinci, önden on dokuzuncu sıradaki zemin kat yazlık beton kutunun içinde doğa ile başbaşa bir ta- tilin tadı çıkanlmış... Bitişik siteyi toptan kapatmış "dinci"\er\n erkeklerinin uzun don. kadınlannın uzun etek, sık- mabaşlarla denize girişleriyle alay edilmiş; dinci sitedekiler ise bitişik sitede "kıçı başı açık" de- nize giren "laik"\er üstüne "Ki- min kansı kimin koynunda bel- li değil" gibisinden dedikodu- larla oyalanmışlar. Betonla sıvanmış, betonla boğulmuş o güzelim Ege ve Ak- deniz kıyılannı gören gazeteci de dönüş yolunda kıyı boyunca gitmeyi göze alamamış, iç Ege'den dönmüş. Dönerken de yolu ister istemez Susurluk'tan geçmiş. Gencecik üniversite öğrenci- si iken ille de bir "ayran molası" verdiği o küçücük kasabadan... Bu kez de Susurluk'ta birmo- la vermiş. Ayran değil keder molası. Keder ve utanç molası... Tatil boyunca eline almadığı gazeteleri ilk kez Susurluk mo- lasında okumuş. Seçim karan alındığını orada öğrenmiş. Ni- san 1999'da yapılacak seçim- lerde, kıyılan betonla sıvayan ve betonla sıvanmış kıyılarda yılın 30 günü bile oturmayacaklan konutlar satın alanlann bir kesi- minin milletvekili adayı olacağı- nı; geri kalanın da bu adaylar arasından vekillerini seçmek üzere oy kullanacaklannı dü- şünmüş. Kendi kendine "Kıyıla- nnı böyiesine tahrip eden birül- kenin parlamentosu niye ülke- yi esenliğe götürecek birkurum olsun ki? El ele verip doğaya kı- yanlann üreteceği demokrasi niye çağdaş ölçütlere ulaşsın ki? Böyle bir pahamento örne- ğin Susuriuk'u niye çözsün ki?" diyesormuş... Kederi ve utancı daha da kat- merlenmiş. Sonra oturup tatil dönüşünün ilk yazısmı yazmak üzere bilgisayann başına çök- müş... KUBİLAIOUnVE ' TUtDWUWUİH (AĞININ TANIĞf ÖC YAZAK 2 BASI «COOCTL J KUIİLAY OLAYI VE TARİKAT '' KAMHARI ' 4. BASI ' 550 OOC U , SANCILIYILLAIKUŞATILMIŞ - SOKAKLAR - 4. BASI i-i «o >xc -t KUZU POSTUNDA KURT ,' 2. BASI ' aOOOOCTL ZAMIAKSANADAIULAjTIKAI 2. BASI 800 00071 DİR RARONUNUN KAZLARI ; 2. BASI 90C OK ~L r * KADINLAR SOKAĞI I 90COOOT. E SEVDANIN AIRESİ BELLİ DEĞİt1 C00 000 TL Çağ Pazartama A.Ş. Tüıkocağı Caddes Mo:39/4-1 (34334) Cağaloğlu-lstanbul Tel: (0212) 514 01 96
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear