Catalog

SAĞUST0S1998 PERŞEMBE • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 17 TÜRKIYE Istanbu 1 Edırne K ocaelı Çanaktcale lz.mir Manisa Aydın D«nizli A A A A A A A A 33 37 34 35 40 40 41 39 Sınop A 30 Adana A 40 Samsun A 31 Mersin A 35 Trabzon PB 31 Diyarbakır A 40 Gıresun PB 31 Şanlıurfa A 43 A 40Ankara A 34 Mardin Eskışehır A 34 Siirt A 40 Konya A 34 Hakkârı A 41 Sıvas A 34 Van A 32 Zonguldak A 30 Antalya A 41 Kars PB 42 Yurdun kuzeydoğu kesimten parçalı bu- lırtlu, diğer yerler az bulutlu ve açık ge- çecek. Hava sıcaklı- ğı doğu kesımlerde artacak, diğer yer- lerde değişmeye- cek. Rüzgâr kuzey ve doğu yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette esecek. Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Pans Bonn D Y Y Y PB A A A A 1! 20 20 20 25 24 24 27 24 DIS MERKEZLER Münıh A 24 Zürih Berlın Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina A A A A Y Y Y A 23 26 33 26 29 29 30 33 Y 26 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire HB Y PB Y Y Y Y A 2b 34 33 29 33 31 34 37 A 35 Açık | Sıslı J h, Bulutlu ^ Çok bulutkj ı Yağmurtu 1MAA* Karlı Gok gor'jtulu G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı I. Sayfada ay içinde devri tamamlanacak ve "bundan böyle cami- lenn yönetimini tümüyle Diyanet Işleri Başkanlığı üstle- necek." Bu uygulamaya karşı; tek bır kafadan -hâlâ- olumsuz sesler çıkryor. "O Aafe'dan! Şeriatçı kafadan! Tabii kervan yürüyor, yürüyecek. Fakat nasıl garip olaylar içerisinde yaşadığımızın kanrtlannı bir konuşma- sında Diyanet Işlen Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz açık- lıyor. Söylediğine göre, Türkiye genelinde tam 74 bin cami bulunuyor. Şimdi başka bir rakama bakalım: Milli Eğıtim Bakanlığı verilerine göre, Türkiye genelin- de köy ve şehırterdeki ılkokul sayısı 39.200... 72 bın camıye karşılık 39.200 ilkokul! Bu rakamlan biliyor, kıyaslıyor, ancak çağdaş bir ülke olmakla da övünüyoruz. Gerçekte, toplum, çağdaşlıkla çağdaşlığı yadsımak arasında gidıp geliyor. Diyanet Işleri Başkanı'nın şaşırtıcı açıklamalan bu ka- daria kalsa, hadi neyse. Camilerin devlet denetimine alınmasına, cami yapım- larının müftülüklenn iznıne bağlanmasına öfkeyle karşı çıkanların, kuşkusuz duymazlıktan gelecekleri garabet örneği başka gerçeklen de sıralıyor Mehmet Nuri Yılmaz: "Benim gördüğüm birçok yerde ihtiyaç dışı camiler inşa edilmiş. öyle yerier var ki, her sokak başında bir cami inşa edilmiş. 40 haneli bir köyde bıle Sultanahmet Camii gibi ca- mi inşa edilmiş" diyor. • Devletı yönetenlerin başında gelenle, hükümete yön veren ikincı büyük yetkiliye bu gerçeği sorunuz, bakın, nasıl acayıp bir yanıt alacaksınız. Duraksamadan söyleyebiliriz ki, yanıt "Halk kendi ce- binden yaptırmış camilen, Varsın yaptırsın!" olacak. Çağdaş kamuoyu temsılcilerinin baskısı olmasaydı, bu yöneticilerie cami denetımıni ve yapımını izne bağ- layan yasa çıkar mıydı? Garabette tükenmezlik Kaygı vencı kimi acayıpliklenn ardı arkası kesilmiyor. örnegin eski Içişlen Bakanı MehmetAğar'ın oğlu ev- leniyor. Nikâhında bır zamanların zrt ve düşman kardeş- teri ünlü iki kişı tanıkhk edecekmiş! Biri evrensel Kenan Bey, öteki hâlihazır Cumhurbaş- kanı Demirel... Dünya biliyor ki; Mehmet Ağar, şu sıralar DGM'deki i- ki davada sanık durumunda. Suçludur, değildir. Ayn ko- nu. Ama DGM'de yargılanıyor. Evrensel Kenan Bey, davası süren Ağar için "Memle- kete fevkalade yararlan olmuş insandır" diye konuşu- yor. Susurluk olayının patladığı günlerde Içişleri Bakanlı- ğı'ndan istifa eden Mehmet Ağar'ı arayan Cumhurbaş- kanı Demirel'ın telefonda "Daha gençsin" dediğini, "Bun/arda gelip geçer" anlamında teselü edicîTumraöz- lersöylediğıni... Bana Mehmet Ağar söylemişti: "Büyüğümüz de ara- d/"diyerek! Bir eski, biri hâlihazır Cumhurbaşkanı'nın bu sözleri ve oğul Ağar'ın nikâhında (Demirel son anda vazgeçer mi, bilemem) tanıkhk girişimlen ıster istemez, ama gide- rek yerleşmesi çok olası şu yargıyı bugünden akla ge- tirmeyecek mi: "Eski yeni başkanlar bu tutumlanyla, DGM ne karar verirse versin, Mehmet Ağar'ın kamuoyu vicdanında beraat etmesine önayak oluyorlar." Garipsenecek bir başka olay, anayasa gereği istifa e- den 3 Bakan'dan Ulaştırma'ya atanan Arif Ahmet De- nizolgun'a sert tepkilerle ılgıli. Denizolgun, "Süleymancı" biliniyormuş. Dedesi tari- kat kurucusuymuş. Süleymancıların bugünkü lideri Ke- mal Kaçar'ın bacanağının oğlu imiş... Tarikatlara karşı çıkan bir hükümet ve ortağı DTR Sü- leymancılara nasıl olur da prim verirmiş.. Bunlan yazan çizen arkadaşlar, sanırsınız ki, bir baş- ka dünyadan Türkiye'ye yeni geldiler. Hayretleri bu yüz- den. Oysa; Demirel, AP ve DYP'nın lideriiğini yaptığı yıllar- da; ömeğın son olarak 1991 'de, başta Süleymancılar ol- mak üzere Nurcu tayfası ıle hadi pazarhk demeyelim, a- ma "seçim öncesi görüşmeleryaptı"'. Sonuncusu, Antalya'nın Side yöresinde gerçekleşti. Içel'den gelip Antalya'ya gittiğı söylenen Süleymancı önderiyle birgeceyarısı Demirel -gözlerden uzak birkö- şede- buluşup görüştü. Görüşme, bal gibi Göller Bölgesi'ne yer yer egemen Süleymancı oyları ıle bağlantılıydı. Geçmiş böyle bılindikten sonra, bugüne niye, niçin karşı çıkıyoruz? İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER • Baştarafı 11. Sayfada Parti çizgisi, ideolojisi, programı, toplumsal değer- ler, uzun süreçli toplumsal çıkarlar kimin umurunda? Özal'ın çok övündüğü, yükselen değerleri çerçevesin- de, parti yönetimlerinde, tabanlarında pratik hesaplar yapıhyor: Anayasada yapılmış, başta siyasi partiler, seçim ya- salan olmak üzere ilgili yasalara yansrtılması zorunlu- luğu olan yasa değişiklikleri mi ne olacak? Bizim par- tintn hesaplanna uyanı isterük. uymazsa istemezük. Olmazsa zaman kalmamış, seçime eski yasalarla gi- dilmiş olur.FP için, radikal, siyasal Islam çizgisi ile dü- zene uyum arasındaki çelişkinin getireceği doğal ay- nşma yaşanmadan seçime gıtmek önemli. Çilter'in derdi Yüce Divan'ı atlatmak. ANAP'a merkez sağın en aklı başında olanı imajını yitirmeden, ama ırkçı ve şe- riaıçılar için de güvence duygusunu vereceği bir za- manlama, görüntü önemli. Bir yandan askerlerin kay- gıları hafifletilmeye çalışılıyor, diğer yandan üç tarafsız ba<an atamasında olduğu üzere, seçimlerde şeriatın daırkçılann da oylannı toplama hedefleniyor. DSP ya- vaş yavaş değişen kimliğinde, düzenle çatışmak iste- meyen milliyetçilerle dincilerin, varoşlann, dışlanmış- larn oylannı toplamaya bakıyor. CHP galiba sol bir kinlikten çok, vazgeçilemez güvenceye, şeriata, ırk- çı Iğa en az ödün verecek, en aklı başında düzen par- tisne oynuyor. Sıradan vatandaş bu kirli siyaset oyu- nı/ıdan bıkkın, oyu ile bir şeyleri değiştirebileceğinden urrutsuz, seçim kararına kuşku, kaygı ile bakıyor. Si- yasi partilerin en azından havalan, vitrinleri değişme- deı gerçekleşecek bir seçimde, içine sindirerek oy veebileceği bir parti, lider bulamıyor. Sendikacıhğın ol- dcğu gibi, siyasetin, siyasetçilerin de sadece eti de- ğil tuzu kokmuş bir tablo yaşanıyor. Tarikatlaraı oy pazarhğı I Baştarafı 1. Sayfada için RP'yle işbirliği yaptılar. RP'nin kapatılmasından sonra bu tarikatın temsilcisi olan Arif Ah- met Denizolgun, Cöksai Küçüka- li ve Cevdet Akçalı FP'ye geçme- yerek bağımsız kaldılar. Bu süreç- te ANAP ve DYP ile pazarlıklar yapıldı, Cevdet Akçalı birkaç kez Başbakan Mesut Yılmaz ile görüş- tü, ancak anlaşma sağlanamadı. Süleymancı lann son dönemde DTP ıle yakınlaştıklan hatta Avru- pa'da FP'nin yurt dışındaki uzan- tısı Avrupa Milli Görüş Teşkila- tı'na (AMGT) alternatifbirörgüt- lenme için bir süreden beri çalış- malar yaptıkları öğrenildı. DTP'nin seçimlere tek başına gir- mekten vazgeçerek ANAP ya da DYP ile ittifak arayışı içine girme- si durumunda Süleymancılann desteğiyle masaya güçlü oturma planlan yaptığı savunuldu. Nakşiİer: En güçlü tarikat. Tari- kat lideri Mehmet Zahtö Kot- ku'nun ölümünden sonra yerine geçen damadı Esad Coşan ile Nec- mettin Erbakanın arasının açıl- ması üzerine Nakşilerin desteği Turgut Özal'ın liderliği dönemin- de ANAP'a yöneldi. Ancak özal'dan sonra Mesut Yıunaz'ın genel başkanlığıyla bir- likte teker teker ANAP'tan kopan Nakşiİer, RP'nin kapatılmasından sonra FP ile yakınlaştılar. ANAP'tan istifa eden Ali Coş- kun'un FP'ye geçmesi ve DP Ge- nel Başkanı KorkutÖzal'ın seçim- lerde FP ile işbiriiğıne sıcak bak- ması Nakşiler ile FP arasındaki buzlann erimesinin önemli işaret- leri olarak değerlendirildi. Iskenderpaşa Cemaati: Nakşile- rin en güçlü kolu. Bir süre RP ile yakınlaştılar ancak daha sonra kop- tular. Şu anda BBP'ye destek veri- yorlar. Kadirikr: Karadeniz'de etkinler. ANAP içindeki Karadenizli yo- gunluğu nedenıyle bu partiye kay- ma clasılıklan yüksek görülüyor. DYP'yle yogun pazarlıklar yaşan- dı, ancak henüz anlaşma sağlana- madı. Nurcular: Geçmişten bugüne AP çızgisine yakınlar. Özellikle Mehmet Kutluların başını çektiği Yeni Asya grubu. Siyasetteki en güçlü temsilcileri DYP Manisa milletvekili Rıza Akçalı Nurcu- lann önemli kollanndan biri olan Kırkıncı Hoca Grubu Ismail Köse nedenıyle DYP'ye yakındı. Köse. TansuÇiller DYP Genel Başkanlı- ğı 'na aday olduğu zaman Kırkıncı Hoca'dan "Kadından başbakan oiabilir" fetvası almıştı. Köse, şim- di siyasi yaşamını MHP'de yürütü- yor. Menzikiler: Adıyaman'daki bu grubun BBP'yle organik bağı var. Tansu Çiller'e başbakanlığı döne- minde liderlerine silah armağan et- tiği için minnet duygulan da var. Fethullah Gülen: Bu grubu çok yakından tanıyan araştırmacı-ya- zar Faik Bulut'a göre, Gülen ce- maatınin tavnnı ABD belirleyecek. Izmir'de yerel seçimlerde Özfatu- ra nedeniyle DYP'yi desteklediler. Istanbul 'da Tayyip Erdogan 'ın ye- niden aday olması durumunda FP'yi destekleme olasılıklan yük- sek. Güçlerini büyük ölçüde ANAP- DYP arasında bölüştürebilirler. Ye- rel ölçekte, listeleri gözönüne ala- rak FP-DSP'ye de destek verebilir- ler. Işıkçılar: DYP geleneğinden ge- liyorlar, ancak ANAP döneminde büyük maddi olanaklar edindiler. Tavırlan seçim yaklaştıkça netleşe- bilir. Araştırmacı-yazar Faik Bulut, tarikatlann partilere ilişkin yöne- limleri konusunda bir değerlendir- me için erken oldugunu belirterek, "Genelde son anda, listeterin beiir- lenmesi sürecinde anlaşıriar" dedi. RP'nin kapatılmasının ardından si- villerle askerler arasında tarikatla- ra bakıştaki farklı anlayışlann göz- lendiğine işaret eden Bulut. şöyle devam etti: "Başbakan Yümaz ve Cumhurbaşkanı Demirel'de RP'ye karşı cemaat ve tarikatlan ön pla- na çıkarma girişimleri gözJeniyor. Demirel ve Ecevit'in Fethullah Gü- len'den ödül aJmalan bunun gös- tergesL Ordu ile sK iller arasında en önemli çelişki burada ortaya çıkı- yor. Cemaatlerden destek ahnarak mı RP anlayışı geriletilecek yoksa hem RP'nin de\amı olan FP hem de cemaatlere karşı mı tavir alına- cak? Açmaz burada." Araştırmacı-Yazar tsmail Nacar da, tarikatlann siyasette etkin ol- malanna karşın çok büyük güç sa- hibi olmadıklannı vurgulayarak şunlan söyledi: "Kendilerini güçlü \e etkin gös- terme>e çalışı\orlar, ama öyle değil- ler. tç dümnlannda parti tercihleri olur. O mensuplannın güçlerini mümkün olduğu kadar başka yö- ne kanalize ederler. O yörede, beldede, kendi aday- lannı desteklerler, tarikatlar çok güçlü olduklannı kanıtlamak için bir hareketi, bir partn i içten özel olarak destekler. açığa vurnıaz. O partiyi destekleme karan aiır- larsa o partinin başansızlıgının fa- turası kendilerine çıkar." Nacar, tankatlann etkinsizliğine örnek olarak 1989'dayapılan yerel seçimler öncesinde tankat ve ce- maatlerin bıraraya gelerek, "Özal'ın cumhurbaşkanı seçilme- si olasıuğı var. Mahalli seçimlerden güçlü çıkması gerek. Dini bir veci- bedir. Özal'ın tarikatçılığj Bülend Ulusu'nun elindeki rapordan an- laşdıyor. Ailesi gözardı edilmeüdir" gerekçeleriyle ANAP'ı destekle- diklerini anımsatarak, "AJVAP bu görüş ve karar btrligine karşın se- çimde yeniktr dedi. Başta Nakşıbendiler olmak üze- re tarikatlann büyük bölümünün FP'yi destekleyeceğini kaydeden Nacar, "Süleymancılar v« Nurcular başka partilerden de yakınlanmn seçilmesine gayret ediyorlar. Diger sağ partilere yakınlıklannı koru- yorlar. Lideıierinden Kemal Kaçar AP'liydi. Tavırlannı açık net orta- ya koymayacaklar*' di>e konuştu. Nacar. Ulaştırma Bakanlığı'na Süleymancı Arif Ahmet Denizol- gun'un atanmasının merkez sağ partilerin irticayla, bilimdışı akıldı- şı, Islama aykın dinsel yorumlarla mücadeledekı samimiyetsizliğini ortaya koyduğunu vurgulayarak, "Türkhe'de gerçek anlamda akıl, bitgi, lslamdışı bir takım düşünce- lerie büimsel anlamda demokratik mücadele yok. Çıkar sa\aşı var. Bu, son olayla birlikte kanıtlandı" de- di. Süleymancı atama DTP'yi kanştır ANKARA (Ctımhuriyet Bürosu) - Ulaştırma Bakaniığı'na getirilen Âhmet Arif Denizolgun, gpreyi Necdet Menzir'den devraldı. Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit, anayasa uyannca "ba- ğmt9z n olması gereken bakanın DTP kontenja- nından atandığını söyledi. DTP'li Yıkhnm Ak- tuna, din istismarı nedeniyle DYP'den aynldık- lannı belirterek Süleymancılık tarikatınm kuru- cusu SûJeyman Hilmi Tunah'nm torunu olduğu belirtilen Denizolgun'un atanmasma tepki gös- terirken DTP lideri Hüsamettin Cindoruk. De- nizolgun'u "Ki eğJtimB" olduğu için bakanlığa getirdiğini savundu. Aktuna ve arkadaşlan. ata- ma işlemini bugün yapılacak GtK toplantısı gün- demine de getirecekler. Menzir, gazetecilerin Denizolgun ile ilgili so- njlannı yanıtlamaktan kaçınırken "Sa>m Ba- kan'ı tanunıyorum. Kimsenin taraflı olup olnta- yacağı konusunda önceden yonım yapmam söz konusudeğir dedi. Devir teslim töreni sırasmda Menzir ile bir araya gelen Denizolgun. gazetecilerin "Tarikat üyesi misiniz" sorusunu "Vok böjle bir şe\. Bu tür sö>lentilere cevap vermemin doğru oimadj- ğmı söylememe bUe gerek yok" diye yanıtladı. Denizolgun, göreve getirilmesinde, anayasanın 114. maddesi gereği, tarafsız ve bağımsız kala- bileceğine inanılmasmın etkili oldugunu söyle- di. Aktuna, partisinin Başkanlık Divanı toplan- tısından önce, Ulaştırma Bakanlığı'na yapılan atamaya karşı çıktıgını belirterek şunlan söyle- di: "Dinin siyasrte alet edümesinin her türlüsü- ne karşıyız. Bu konuyla ilgili olarak Sayın "Baş^ bakan'dan bilgi isteyeceğiz. Biz D\ P'den bu ne- denle aynkuk. Hiçbirpartidini sömürmeyçkalk- masın. l iaşorma Bakanbğı'na yapılan bu atama- da da bo> le bir düşünce olması ihömali nedeniy- le bu atama)a karşı çıktım." Atman bilgiye göre, Aktuna DTP Başkanlık Divanı toplantısı öncesi konuştuğu Cindoruk'a "Neden Ulaştırma Bakanlığı'na Denizolgun'u uy^un gördünüz" diye sordu. Cindoruk ise, "Oncelikle parlamento içinden birini atamak is- tedik.BağunsızmiBervçkilleri içindeeniyieğitim- ükisiDenizolgun'du.Yurtdışındakalnıış,rvieği- timB ve 4 dD biliyorolması nedeniyle atanmasını istedim. Tarikat üyefigiyle hiçbir Ugisi joktur" dedi. Cindoruk, toplantıya girerken gazetecilerin sorulan üzerine de Hnsanlan tasnifetmek iste- roem'' diye konuştu. Aktuna ve arkadaşlannın. Süleymancı Bakan konusundaki rahatsızlıklan- nı bugün yapılacak olan DTP GİK toplantısm- da dile getireceği öğrenildı. Bir grup milletve- kilinin grupta düşürülen Devlet Bakanı Refaid- din Şahin ile birlikte diğer DTP'li bakanlann da değiştirilmesini isteyeceği belirtildi. GİK töft* lantısınm ardından DTP'den bazı istifalar olabi-' Ieceği kulislerde dile getirildi. Ecevit: DTP kontenjanı Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit, "Süley- mancı kimliğiyle tanınan Ahmet Arif Denizol- gun'un Llaşönııa Bakaniığı'na atanmasının,he- defini,irtica De mücadele olarakaçıkla>an hükü- metmizinortağıolarakdoğru buluyor musunuz" sorusuna şu karşılığı verdi: "Bu arkadaşunızın tarikatçı olup olmadığını bilmiyonım. Zaten kendisi DTPkontenjanından Llaştırma Bakanlığı'na atanmışur. Atamada bir usuisüzfök yokrur." CHP Içel'Miilervekilı FîkriSağlar da, "Bu hü- kümetin maskesi düşürüldü. Tarikat destekçifi- ğmden de öte>e geçip tarikatçılara doğnıdan ba- kanbk verdiltr. Şimdi Nurcular da 'Biz bakan- lık isteriz' derlerse ne otacak" dedi. tçişieri Bakanlığı'ndan çekilen MuratBaşes- gktğlu da görevi Kutlu Aktaş'a devretti. 34 yıl- dır ıçişleri Bakanlığı bünyesinde oldugunu be- lirten Aktaş, "Ne kadarağırsorumluluklanmol- dugunun bilincindevim" dedi. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada mesi açısından altını çizelim. ANAP yönetimi çağdaş yaşam değerlerine yönelik mesaj vereceği zaman Yüksel Yalova'yı vitrine çıkarıyor. Bu bağlamda Ber- na Hanım, "daımi temsilci" olarak işlevini yerine ge- tiriyor. Milliyetçi kesime mesaj vereceği zaman adam çok. Mustafa Taşar'dan tutun da Agah Oktay Güner'e kadar geniş bir yelpazeden seçim yapıhyor. Eğer o günkü siyasete biraz dini duygular karıştır- mak gerekiyorsa, Mehmet Keçeciler vitrinde. Me- sut Yılmaz ın başta Korkut Özal, Ali Coşkun ekibi olmak üzere bu kesimle arası biraz açık. Anlaşılan arada bir, "hani o dört eğilim vardı ya" diyen çıkıyor. Son Bakan değişiklikleri de bu eğilimin bir yansıma- sı. Yorum için erken ama, bize öyle geliyor ki, bakan- lığa atanan üç kişi ocak başında siyaset başı yapa- cak. Sonra da onlann yerine tarafsız kişıler atanacak. Üç bakanı tek tek koltuklanna oturtalım. Kutlu Aktaş... Istanbul Valiliği'nden Içişleri Bakan- lığı'na... Karşılaştırma yapılması güç durum. Istan- bul'un nüfusu, ondan fazla Avrupa ülkesinin nüfu3u- nu geçıyor. Nüfuzu da fena sayılmaz. 9 ay bakanhk için terkedilir mi? Edilmez... '•;" ANAP şunu hesaplamış olmalı: ''" Aktaş Istanbul'da sevilen bir kişi. Şu aşamadâ Ba- kan yapmamız, devlet çarkıyla büyük bir uyumun ese- ri olur. Ocakta da milletvekili adayı yaparsak, Isfan- bul'da artımız olur... Aktaş da halkla ilişkileri seven bir kişi. Böyle bir du- rumda, "Bize şimdi de bu görev verildi" diyebilk. Si- yasi partiler, Istanbul valileri halk tarafından biraz se- viliyorsa onlan, valilik koltuğundan milletvekilliği san- dalyesine buyur ediyorlar. Son örnek Kozakçıoğlu Ulaştırma Bakanlığı'na atanan, tankatçı diye bilı- nen Ahmet Denizolgun'la ilgili yaklaşım farklı. Bu bakanlık DTP'nındı. Yılmaz, koalisyon uyumu içinde Cindoruk'a danışmadan buraya Bakan atayamaya- cağına göre... Cindoruk da Demirel'e danışmadan önemli adım atmayacağına göre... Yeni Adalet Bakanı... ^_ Adalet Bakanlığı'na atanan Hasan Denizkurdu Iz mir Ticaret Odaa'nda meclis üyeliği ve meclis baş- kanlığı yaptı. Türkiye Odalar ve Borsalar Bırliği'nde^fc- netim kurulu üyeliğinin ardından, Yalım Erez'in kap- tanlığında siyasete soyundu. Denizkurdu, tam anlamıyla siyaset kurdu sayılmaz. Ancak, kendisini bugüne taşıyan çizgide pek defo gö- rünmüyor... Salı günü yeni Adalet Bakanı'ndan beklentimizi sı- ralarken şöyle demiştik: • •• "Bütün istediğimz, hukuka inanan, hukuk bilimine saygı duyan bir kişi... •'"' "'\ Bilimden 'dilimi' anlamaması... llkem derken 'ilçem' dememesi... Koltuk değil göz doldurması..." Bunların altını yeniden çizmemizın nedeni şu: Adalet Bakanlığı devlet çarkının üç önemli ayağın- dan birinde bulunuyor. Yasama, yargı, yurütme... Bugün Türkiye'nin içinde bulunduğu olumlu-olum- suz her adımın bir ayağı yargıyla ilgili... Sürekli vurgulanan bir tanım: Hukuk devleti... Bu nasıl işleyecek? Öncelikle Adalet Bakanlığı'nın örnek davranışlar sergilemesiyle... Gelin görün ki, son dönem hukumet- lerinin çoğunda Adalet bakanları, kamuoyundan olumlu puan alamadı. Şevket Kazan, topluma adalet dağıtacağına. ada- leti dağıttı! Ottan Sungurlu, Faziletlilerin isteklerini yerine ge- tinmekten adaletle ilgilenmeye fırsat bulamadı... Geldik bugüne... Aslında Hasan Denizkurdu'nun işi o kadar da zor deöil. Onceki bakanlann yaptıklanna bakacak, onlan yap- mayacak... Süleymancılık nedir? 165 PKK'Iİ Öldürüldü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Süleymancılık tari- katı, tslam literatüründe Cumhuriyet Türkiyesi'nin bütün kurumlanyla savaşmayı amaçlayan, dinsel bir devlet kur- ma ülküsünü güden bir yapılanma olarak yer alıyor. Orhan Hançeıiioğlu'-nun Islam deyim, terim ve akım- lannı da kapsayan "Islam lnançlanSÖzlügün nde "Süley- mancılık" tarikatı şöyle yer alıyor: "Nakşibendilikten türemişbir tarikat» Nakşibendişe>h- lerinden Süleyman Hilmi Tunalı (1888-1959) tarafından kurulmuştur. Kuran'dan başka hiçbir yasa tanımamakla Cumhuriyet Türkiyesi'nin bütün kurumlanyla savaşma- vı amaçlamıştır. Dinsel bir devlet kurma ülküsünü güder. Özellikle 1950 yihndan sonra zamanın hükümetince des- teklenmiş ve Anadolu'da >avılmıştır. Ak bir takke üstüne aksanksardıklanndan Süleymancılar 'ak takkeliler' adıy- la da anıluiar. Süle> man Hilmi Tunalı, Tann> la konuştu- ğunu da ileri sürmüştür. 1950-1960 \ıllan arasında Tica- nilik ve Nurculuk'la birlikte Türkiye'de önemli bir gerici- lik simgesi olmuştur. Devlet hizmetinde çahşmayi bile ha- ram sayacak kadar koyu şeriatçı bir tarikattır." I Baştarafı 1. Sayfada PKJC'linin öldürüldüğünü bildirdi. Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nden dün yapılan açıklamada ise güvenlik güçlerince 31 Temmuz'dan bu yana sürdürülen operas- yonlarda. Van ve Şırnak il sınırlannın kesiştiği kırsal alanda 29, Hakkâri'nin Şemdinli ilçesi Tekeli kö- yünde 63. Hakkâri Yükse- kova Yediveren bölgesinde de 73 olmak üzere toplam 165 teröristin öldürüldüğü bildirildi. Van merkezinde 5 teröristin yakalandığını, Siirt'in Eruh ile Şırnak'ın Beytüşşebap ilçelerinde de 2 teröristin kendiliğinden güvenlik güçlerine teslim oldugunu belirten OHAL Valiliği, böylece son altı günde bölgede etkisiz hale getinlen terörist sayısının 172 'ye yükseldiğini duyur- du. OHAL yetkilileri, ope- rasyonlar sırasında 27 ka- tır yükü erzak ve mühim- mat ile çok sayıda büyük ve küçükbaş hayvanın da ele geçirildiğini açıkladı. Öte yandan önceki gece sa- at 20.30 sıralannda Bin- göl-Elazığ karayolunu ke- sen teröristler Bingöl Bele- diyesi'ne ait üç kamyonu ateşe vererek kaçtılar. M ^ v ANA MUHALEFET DERCISI Dmozor<> A i | i | - . l ı ı - > l ' l ' l l t l ' t ' i - . ı - ı ı l l ı SONUNDA BİRİLERİNİN YUZUNU GÜIDÜRDÜLERL Şehit cenazesinde şeriat çığlığı Işyerine silahh baskın: 3 ölü MERStN (Cumhuriyet)- Doğubeyazıt'ta bastığı ma- yının patlaması sonucu şe- hit düşen piyade er Cengiz Kınıkın cenaze törenine kara çarşafa bürünerek ka- tılan kız kardeşi Şengül Kı- nık, "Bu devlet için ölmeye degmez. Şeriat olsaydı böy- le oimazdı" diye bağırdı. Içel Jandarma Alay Ko- mutanhğı'nda dün düzen- lenen törene Valı Vekili Mustafa Oruçoğlu, Akde- nız Bölge Komutanı Tuğa- mıral Alev Gümüşoğiu ile şehit erın >akınları katıldı. Törene babası Mevlüt. an- nesi Şükriye ile birlikte ge- len şehit erin kız kardeşi ka- ra çarşaflı Şengül Kınık, anıden "Dinsiz, Allahsız, ki- tapsız, imansız. inanmayan bu devlet için ölmeye değ- mez. Şeriat olsav dı böyle ol- mazdı" diye bağırmaya başladı. Mezarlıktaki camide dü- zenlenen törende de sesıni yükselten ve "Sizin gibi devletin Allah belasını ver- sin. Bu devlet için ölmeye değmez. Şeriatta bu olnıaz" diyen Şengül Kınık'a aıle yakınlan. "Burası propa- ganda yeri degil. Cenaze tö- renindeyiz. Akbnı başına al, kendini topla" diyerek uya- rıda bulundu. Yakınlanmn ağzını kapa- tarak susturmaya çahştığı Şengül Kınık önce güçlük- le sakinleştirildi, ancak ağa- beyı toprağa verilirken şeri- at özlemine ilişkin slogan- lannı yineledi. Istanbul HaberServisi- Kartal'da bir işyerine silahh kişi- lerce düzenlenen saldında 3 kişi öldü. Emniyet yetkilileri, sal- dınyla ilgili 1 kişinin gözaltına alındığını, olayda yaralanan 1 kişinin ise saldırganlardan olabileceğini bildirdiler. Kartal Cevizli, Bağdat Caddesi No: 176'da. Sacettin Kork- maz'a ait "Daewoo Motor Bayii"ne dün akşam saat 18.00 sı- ralannda kalabahk bir grup tarafından silahh baskın düzen- lendi. Saldın sırasındaişyerindebulunan Sinan Bayrak(24), Fuat Cevahir (24) \e Kenan Tiryaki (25) yaşamlannı kay- bettiler. Polis yetkilileri, Bayrak, CeNahır ve Tiryaki'nin 34 KT 605 plakalı Mercedes marka bir otomobılle işyerine gel- diklerini ve büyük bir ihtimalle alacak meselesi nedeniyle si- lahh saldırıya uğradıklarını belirtti. Bu arada, işyerinin önün- de 34 YL 0370 plakalı Şahin marka bir otomobıl terk edil- miş olarak bulundu. Öte yandan, saldında yaralanan ve Kartal Devlet Hasta- nesı'nde tedavi altına alınan Zeki V ıldız'ın da saldırganlar- dan olabileceği kaydedildı. Saldırganlar, olaydan sonra işye- rinin önündeki iki minibüsü silahla taradıktan sonra kaçtılar. Polis saldırıyla ılgıli bır kişinin yakalanarak gözaltına alın- dığını bildirirken kımliği hakkında herhangi bir açıklama yapmadı. Ç/KT/...Ç/KTI...Ç/KT/....ÇIkn....ÇJKTI . ÇJKTI.