23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 20 NİSAN 1998 PAZARTESİ OLAYLAR VE GORUŞLER Küreselleşme ve Postmodernizm Prof. Dr. ERDOGAN SORAL K üreselleşme, toplumsal yaşamdakı değışımler- den kaynaklanan sorun- lann çozumunde etkılı olması bekJenen bır "gö- riinmez el" gıbı tanıtılı- yor Tanhsel akış ıçınde bu tur araçlara bel bağlayan toplumlann çoğunun dınledık- len "Balad'm" sonunda duş kınklığına uğ- radıklan bılmıvor Küreselleşme denılen değişimin ardındakı dokuyu, ılen surulen kanıtlan \e elde edılen sonuçlan ıncele- v ıp değerlendırmeden görünmez etin er- demını vaşamak kadar tokadını vemek de olası gorunuvor Değışım zaman \ e mckân boyutlannı ıçeren bır olgudur Boyle olunca. kuresel- leşmeyı tılsımlı bır çomak halıne getırme- den. toplumlan kureselleştırecek görün- mez eKn tanhse! akış ıçınde ne zaman ve hangı mekânlarda ınsanhğvn daha once benzer sorunlannı ne olçude çozduğune bakmakta > arar v ardır Kureselleşmenın ardında postmoder- nıst duşunce yatıyor Bu duşunceyı ıçımı- ze sındırmeden, sıcaklığını yureğımızde duymadan ve evrensel soylemıne ulus olarak ınanmadan onun yaptınmlannı toplumsal yaşantımıza uyarlamak fırtı- nadan kaçarken doluya yakalanmak ka- dar tehlıkelıdır Postmodernizm "modern" sozcuğu- nun ıçınde bır "hücre-embryon" olarakya- tan "dayatma" olgusunu ıçenyor Dayat- ma bır eylemdir. Her turde eskı yapıva yonelık bır eylem (kente, binaya, estetiğe, ekonomhe. kültiire. porithizmevebilime ve de benzerierine..) ozetle, degişim ıçe- nklı bır onerme Nereden mayalanmış- tır9 Hangı koşullarda \ e neden ortaya atıl- mıştır9 Bu sorulan yanıtlamadan once Evrensel Modernizmi tanımlayalım Bır goruşe gore. Evrensel Modernizm, doğ- nısal gelişme>e dönük, muüak doğrulara inançk, rasyonel (akılcı) planlamadan ya- na, bilgj \e üretim standartlaşması> la öz- deşleşen, genellilde pozitivist, teknoloji merkezli bir dunya goruşudur. Buna kar- şıt olarak postmodernizm kultürelsovle- min >eniden tanımlanmasında. çokomek- Kği (heterogene) ve farühğı ozgurleştinci güçler olarak ortaya çıkanr. Parçalanma. belirlenemezlik ve bütüncül sövlemlere karşı derin birgüvensizttk,postmodernıst düşuncenm temel ozellıklendır (*) Boyle bır postmodernizm. bıraşama ola- rak evrensel modernızme ve bu bağlam- da "A> dınlanma''ya" karşı bır dayatmadır Toplumlar. tanhı akış ıçınde farklı aşama- lardan geçmışler. farklı değışımlen yaşa- mışlardır Onemlı olan, değışmenın "pa- ranın" gelışmesınde gozlendığı gıbı bel- lı bır evrımın sonunda toplumlar tarafin- dan genel bır kabul gormesı ve kararsız dengeleredayah "Yaraücıyıkıını" sunge- lemesidır Boyle değılse. toplumlar tara- findan ozumsenmemış bır "değjşünin" tepkısı ne denlı buyuk olursa olsun, ev- rende çok boyutlu bır kabul gormesı bek- lenmemelıdır Onedenle kureselleşmenın temel dayanağı sayılan postmodemızmı bovle bır gelışme kahbı ıçınde evrensel ve ulusal duzeyde değerlendırmek gere- kecektır Postmodernizm, kaynağını "Aydınlan- madüşüncesinden" alan modernleşmeye bır dayatma ıse modernizm de "Liberal kapitaliznıe" karşı bır dav atmadır Parka- pitalist üretim iltşkilerinin feodalizme bir dayatma olması gibL Postmodemızmın, butuncul, katı ve de- ğışmeyen bulduğu modernleşme surecı- nı, unlu Fransız şaın Baudelaıre 1863 yı- lında yazdığı "\lodern Hayatın Ressa- mı" başlıklı denemesınde şovle tanımlı- yordu "Modemleşmeanhkolandır,geçip gidendir, olumsal olandır. SanaOn \anst- dır. Obür vansı ise sonsuz olandır, degiş- meyendiıf Anlık olan ve geçıpgıdenle son- suz olan \e değışmeyenın bu bırlıktelığı modemızmı, postmodemızmden ayıran ka- hcı çizgikrdir. Postmodernizm tumcemn ıkıncı v ansına yonelık dayatmayı sımge- leyen bır duşunce akımıdır ve kapıtalız- mın buluştuğu son aşamanın betımlen- mesıdır Ilk aşamayı ve ondan sonrakıle- n anımsamadan postmodernıst gelışme ıçın yapılacak yorumlar aldatıcı olabılır Onun ıçındır kı Marx "KapitaTe" kendımızı yenıden uretmek ıçın tukettığımız mal ve hızmetlenn analızıy le başlar Ama Marx'ın vurguladığı gıbı meta. gizenili birşeydir. Çunku. hem bır kuUanım değerini, hem de mübadele değerini tecessum ettınr Bu ıkılık metav ı bızım ıçın ıkırcıklı kılmış- tır Tüketelim mi, satalım nu? Yanıt bek- leyen sorubudur (Harvey Belırtılen Eser Sf 121)soruyuMarx'ıngozluğundenya- nıtlayalım Marx. meta'nm oluşumunda var olan yarar nıtehğme kuUanım değeri demek- tedir. Ekmek > ararlıdır. çunku açlığı gı- denr Her yararü malın bir kuUanım de- ğerivardır. Fakat onemlı olan kullanım de- ğen değıl. meta'nın değişim değeridir. Bıreyın elındekı meta mıktan. arttıkça kullanım değen duşer, değışım değen ar- tar Değışım değen. kullanım değen olan bırden fazla malın değennın oranlanma- sından doğan göreübır değerdır X buyuk- lukte buğdayın değen Y buyuklukte ku- maşın değenne eşıttır denıldığınde değı- şım değen bırdenklem ıçınde belırlenmış olur EşhÜk, buğday ıle kumaş arasında bır nesnenin varlığını ortaya koyar Bu ortak nesne klasık ıktısatçılara ve Marx'a gore *emek"tır EşıtlıkXbüyukluktekıbuğda- yı uretmek içın kullanılan emeğın Y bu- yüklüktekı kumaşı uretmek ıçın kullanı- lan emeğe eşıt olduğunu gostenr Her mal. ıster uretım, ıster tuketım malı olsun eme- ğın kristallesmiş bır goruntusudur Bu du- rumda "emek" > alnız bır değer olçusu değıl, aynı zamanda değeriyaratan teket- mendir (faktördür). Tüketelim mi sata- lun mı? sorusunun ılk kanadında Feodal urettm ıhşkılenne dayalı ılkel yapılarda sen- yörte,serfarasında surdunılen acımasız ya- şam savaşı vardır Feodal uretım ılışkıle- nnde senyorun kazancının kaynağı serfın omuzlanndakı "çalışma vükumüdür." Bır başka soyleyışle, serfin çalışma sonucu yaranlan değerler toplamından vaşanıı için zorunlu hikctim mallan duşuldukten sonra senyore kalan fazladır. O gunlenn uretım araçlan ıle ve çok duşuk venmlı- lıkle çalışan feodal duzenın "serfine" ya da kölesüıe ancak yaşamını surdurebıle- ceğı duzeyde pay venlmesı brr bakrma kaçınılmazdı Mcsı durumda senyorun elınebırşey kal- mayacaktır Feodal ekonomı pazara ka- paiı bir ekonomidir. Feodal uretım ılışkı- lennın kabuk değıştınp kapıtalızm once- sı uretım ıhşkılenne geçışle boy goster- meye başlayan burjuva tuccann çalıştınp emeğınden artı-değer sağladığı serfya da ışçı yoktur Oyleyse kazancı acaba nereden gel- mektedır0 Kapıtalızm öncesı üretim ıhş- kılenne bıtmeyen kav gayla sağlanan ge- çışte serf toprak uzennde mulkıyet sahı- bı olmuştur Bu yoldan kuçuk tanm ışlet- melen yaygınlaşmıştır Bu gehşmeyle pa- zara açılma surecı başlamıştır Bugun bıle ulkemızın bazı yorelennde rastlanan bu basıt değışım şeklınde, ure- tıcı pazara getırdığı mahnı satarak elde et- tığı parayla gereksınme duyduğu eşdeğer mallan satın ahp evıne donmektedır Bu basıt reel değışımde mal once pa- raya donuşmekte, daha sonra para uretı- cının gereksındığı mallan almaya yarayan bırdeğışım aracı olmaktadır Zamanla pa- raya yenı bır ışlev yuklenecek, para ser- veti zamana taşıyan bir birikim aracı ola- cakör. Parayla uretıcıye yonelen tuccar elındekı parayı (sermaye) once mala do- nuşturmekte sonra bu malı satarakbır ar- tı-değere sahıp olmaktadır Tüccann alım fıyatı ıle satış fiyatı arasında elde ettığı fark ilkel sermave birikiminin kaynağını oluş- turmuştur. Malın kullanım değennden, değışım değenne ulaşılmıştır Boylelıkle değer şeklınden para şeklıne geçılmıştır Man'a göre burjuva tüccann kazancı üretilmiş bir değer değıl, elde edilmiş bir değerdir. Para salt bır değışım aracı değıl değen geleceğe taşıyan bır bınkım aracı olmuştur Bu değenn elde edılebılmesı ıçın "Ya- raOcı yıkma" surecının çalışması eskinin yennı yenininalması gerekmıştır Ortaça- ğın kapanışını bu parçalanma. bu kopma sımgeİeyecektır Parçalanmanın ılk behr- tılen Batı'da ve Batı'nın o gunlerde aydın- lanmaya en yakın ulkesı Ingıltere'de go- rulecektır Tıcaret kapıtalızmıy le başlayan sureç ke- şıfleryenı buluşlarla patlayan "sanayide\- rinıiyie''noktalanacaktır u Bu*akuuzyap- sınlar, bırakınız geçsinler" tumcesınde odaklaşan liberal kapıtalıst soylemın eko- nomıye yansıyan yuzunde tanmda toprak- lann çıtlenmesı. sana> ıde koorporatıf or- gutlenmenın değışen devlet vaklaşımıy- la (jandarma devlet) ortadan kaldınlma- sı vardır Ozetle, burjuvazı, kurulu du- zenden 'ŞaraöajTkun'' ıçın özgürlükta- lep etmektedır Bu ıstekler ıkı noktada toplanır 1 lşçılennörgutlenmehareketlendur- durulmalı, 2 Devletın uretım ûzenndekı eh, ure- tımın gerçekleşmesmden, satışın denetlen- mesıne kadar uzanan sürecm her halka- sında kaldınlmah, devlet yukselen burju- va sınıfinın koruyucusu olmalıdır Sanayı devnmıne dunyanın kapılannı açan tıcaret burjuvazısmm büyuk servet- len acaba nereden kaynaklanmıştır'' Ge- lecek yazımda kısaca buna değındıkten sonra "Henry Ford ve Lord Keynes, Üd Çağdaş Adam" başlığı altında bır başka aşamav ı ozetlemeye devam edeceğız Bir Maviyi (Yeniden) Bulmak ADIL IZCÎ \azm Oğretmenı Z amanın hıçbır şeye aldırmadan akıp gıttığını olumler kadar guçlu duyuran ne v ar kı dunyada 0 Bakanz dun sesı- nı duymuştuk, bugun yok 1 "Geçen bahar»" dıye başlanz soze. sonra bur- kuluruz. bu bahar yaşamıyor' Oyle zaman bazen baştan sona olum kokuyor Sabahattin Kudret \ksal'ı yıtınşımızın uzenn- den beş v ıl geçmış Sev dıklenmız olup gıderler, ama bızde sıcaklıkları sureğendır, bu nedenle onları anarken soze. "Daha dün gibL." dıye başlanz ço- ğukez Evet. daha dun gıbı 6-12 Mayıs 1991 tanhlen arasında tstanbul'da bır poesıum duzenlenmış, S K Aksalpradabırbıldınsunacaktır Henuzsonbı- çrmını vermedığı bıldınvı, nıce uzun yıllann şaır- yazan, şıırbılgılen dahayenı yenı gehşmekte olan oğrencılere sunup goruşlennı dmleyecek kadar al- çakgonullu ve sabırhdır Yuzunde, tanıyanlannın anımsayacağı bır bılgehk, sorular sorar, açıklar. anlatır O sıralarda yakınındakılenn kışısel tanhle- nne kaydolduğunu hıç duşunmuş muydu acaba' Şıırle yakmdan ılgılenenlenn ızledığı gıbı bır su- redır ortalık tozdan dumandan gorunmuyor Şıır yazan ve yayımlayan pek çok kışı, kendını, yakın çevresını, varsa poetıkasını en belırgın, en onemlı ve hatta en doğru, etkın sayma, saydırma çabasın- da Sankı şıır onlarla başlamış ya da onlarla ayağa kalkıyor Oysa bılıyoruz kı sanatsal tum yaratılar bır kokene, bır geleneğe yaslanarak gelışıyor, boy v enyor Bu nedenle şııre soyunanlann oncekılenn. daha oncekılenn şıır duruşlannı bılmelen. kavra- malan gerekıyor Ustelık bu konularda yararlanı- lacak pek çok kaynağa sahıbız Dıyelım, S K Ak- sal'ın, Buluşma kıtabındakı "genç bir ozan"a ada- dığı "Şiir Üstüne Notiar"ı onemlı ve kalıcı sapta- malar ıçenyor Şaır tavn ne olmalıdır, burdan baş- layalım "Çok konuşma / Suskunluğa yakın dur." Bir baş- kası: "İnsanlığın yükünü taşunıyorsan / Kendin- den söz etme." Ve büyuk bir olgunluk: -L'nutulma- >i iste / Yeniden anımsanırsan / Sonsuz vaşam on- dan sonra." SK Aksal.tambudızelerdekıgıbıyaşadı Ken- dını fazla bellı etmeden, sade. alçakgonullu Aynı şıırde şıır anlayışını v urgulaj an ornekler de v ar "İmge av lama / Celirse kapıyı aç / Duşüncenin içsel sesidir imge." Sonra; "Demosthenes gibi yap / Ağzında çakıltaşı denize karşı konuşurdu o / Senin de dizeler olsun ağzuıda / Onlarla otur kalk / On- larla uyu / Onlarla uyan." Bir uvan daha: "Kıvıl- cım külün altında / Küliinü kanştırmayı unutma." Burada İlhan Berk'ın, "Yazmak, cehennemdir" sozunu. B. NecatigU'ın bır şıırı kaç kez yeniden kurduğunu anımsamamak elde mı 9 Gunumüzdey- se tum bu tavır ve anlayışlardan uzak, çoğu çala- kalem yazıldığı ızlenımı veren, dıl ve ıçenkolgun- laştırmalanndan geçmemış, geçmesı gereğı duyul- mamış ne çok şıır yazılıyor 1 Oku ve bır yere bıra- kıver 1 Magazınel duyarsılıklar, karalanıvermış ve bır hafta, on gun ıçınde yayımlanıvennıştır Tam bır tuketıcı toplum yansıması' Yaygınlaşan bu anlayışı tersme çevırme olanağı var mı, tam kestıremıyorum Ancak şıırde belırlı, tutarlı anlayışlan olan ve zamanı olçut edılen şaır- lenmızın tavnnı onemlı buluyorum Dıyelım Mus- tafa Köz'ün ıkı yılı aşkın suredır yayımladığı Şıır Oku yapraklanndakı "Şiirli Maarif Takvimi*' ile "Şiir Belleği" duzenlemelen, geçmışın değerlenne bırer yıldız koyuyor Başınızı bıraz kaldınn, bakın gokyuzunde nıcelen parlayıp duruyor' Sonra Hay- dar Ergülen,Varlık'ta "Okur-Yazar"da yer yer ma- salsı bırbıçemle ve çelebıce "».bunlar da >«rdı-r'' dıyor Yıne Varlık'ta küçük tskender, bazı "Şürlideğ- nek"lerde onemlı şaırlerımızden bınkımlennı de- nemede de ustalığını gostererek aktanyor Dıyece- ğım, "Kim \ar imiş biz (siz) burada yoğ iken" yak- laşımı yer yer goruluyor, belkj zamanla daha da v a> - gınlaşâcak. Doğal olan da budur zaten S.K. Aksal, "Sonsu- za Dönüşmek n te. "ÖIÜ7 Gözüniı yumuncaAlavisi kalır lambada" demıştı Her gun ıçınde devınıp durduğumuz şu Istanbul'un gokyüzü ve denızının mavısındeS K Aksal'ındabıraktığıbırşeyleryok mu 0 Yaşadığımız yerlen "bizim için" kılan, "görü- nen" ızlerden once "görunmeyen" ızlerdır belkı de Yukarıdakilerden hangisi Demirbank kredilerindeki artışın işareti [Cevap: Katlanarak çoğalan] Kredi kullandırma oranımız her yıl olduğu gibi yine yükseklerde seyrediyor. Bugün, % 207 artan bu rakam, Turk ekonomisine olan pozitif katkımızı net bir şekilde gosterıyor. Mevduat ve özkaynaklarımız, dolayısıyla kredi artış oranımız sürekli yükseliyor. • Çunku bankacılık anlayışımız, müşterı mutluluğunu ön plana alıyor. Bizimle yukarı çıkmak ısteyen herkesi Demirbank'a bekliyoruz. Trilyon TL Buyume Aktıfler Krediler Mevduat Özkaynaklar Kâr 146 1 448 84.3 182 11.0 429 8 137 6 282.0 39.0 22.5 194 207 234 114 104 CUMHURİYFPTEN OKURLARA ORHANERtNÇ Merkez Sağın Iki Lideri Kamuoyunda oluşan haklı tepkılerın hemen he- men ılk kez etkılı olduğu bır hafta yaşadık ANAP yonetımı, Turgut Özal'ın anıtmezarı ıçın devlet kesesınden odenen 220 mılyar lıranın, par- tı tarafından karşılanmasını kararlaştırdı Bu kararın alınmasında Turgut Ozal'ın vatan- daş, partı lıderı, başbakan, cumhurbaşkanı srfat- larını taşırken yaptığı yanlışlarla kotu ornek oluş- turan eylemlennın yeniden ve kapsamlı bır bıçım- de ele alınmasını onleme amacının etkı oranını bıl- mıyoruz. Tartışmalar surseydı Ozal ve dolayısıyla ANAP eleştırılerden buyuk olçude etkılenecektı Bu haf- ta ıçınde, anıtmezar ıçın Hazıne'den odenen pa- ranın gerı alınmasına ılışkın davaların açılması bu kararla engellenmeseydı, konu hukuk açısından gundeme gelecek ve yasaya aykınlık mahkeme ka- ran ıle de saptanmış olacaktı Bu gelışmeyı Başbakan Mesut Yılmaz'ın ha- nesıne olumlu bır not olarak duşmek mumkun. Ama merkez sağın ıkıncı lıden Bayan Çiller ıçın aynı de- ğerlendırmeyı yapmak olanaksız Malvariığının soruşturulması onergesının kabu- lu sonrasındakı tutumu ve tavn, polıtık yaşamın- dakı basıretsızlığın yenı bır gostergesını oluşturu- yor Tepkısının en dıkkat çekıcı yonü ıse bu oylama sonunda kahramanlaştınldığını soylemesı Turkıye, kendısının başbakanlığı donemınde ya- sadçıgorevleryapankahrarnanlariatanışmıştı Ama onlar kahramanlıkları ıle gurur duyuyorlardı Hat- ta sadece kendılen değıl, Bayan Çiller de onlarla gurur duyuyordu Anlaşılan Bayan Çıller'ın kahra- manlık anlayışı dadeğışık Kahraman olmaktan mut- luluk duyacağına bu unvanı kendısıne veren TBMM'yı boykot etmeye kalkıyor • Turkıye Millı Ohmpıyat Komıtesı'nın Faır-Play Buyuk Odulu'ne gazetemız Spor Servısı layık gö- ruldu. Spor haberlerıne gazetenın sayfalarından bınn- de ve ıkı uç sutunluk bolumunde yer venlırken spor sayfasında yer almasının 48 yıllık bır geçmı- şı var Cumhunyet bu sure ıçınde yalnız futbola de- ğıl, sporun tum dallanna onem veren yaklaşımı ya- nında, kışkırtıcılıktan uzak tutumu ıle de spor dun- yamızda seçkın bır yer sahıbı. • Kuvayı Medya dergısının "Hasan Tahsın ödül- len" oncekı akşam Ankara'da torenle kazananla- ra verıldı Dergı okurlarının oyları ıle belırlenen odullerın çoğunluğu gazetemız mensuplannın ol- du İlhan Selçuk, Hikmet Çetinkaya, AhmetTa- ner Kışlalı, Cüneyt Arcayurek, Denız Som, Ümit Zileli, Nuri Kurtcebe, odullennı Turkıye Gazete- cıler Cemıyetı Başkanı Nail Güreli'nın elınden al- dılar • ^Çmruyetln Türkıye'dekı Islamı teror hareketlerı- nin Ortadoğu ve Iran kaynaklı olduğu saptaması- nı da ıçeren "Teror Sorunu ve Turkıye" raporunu Alper Ballı okurlarımıza duyurdu • Vakıflardan Sorumlu Devlet Bakanlığı'nın, şerı- atçı faalıyetlerı destekledıklerı ıddıa edılen vakıf- lara kapatma yolunu açabılecek ıncelemelerını Dürdane Kırçuval haberleştırdı Turkıye'nın, egemenlık haklarını sınırlandırarak uluslararası şırketlere sı- nırsız haklartanıyan Çok Taraflı Yatırım Anlaşma- sı'na (MAI) yalnızca 2 hu- kum yonunden çekınce koyduğunu Emine Kap- lan yazdı • Sualtı Araştırma Der- neğı'nın (SAD) Akdenız foklarının Turkıye'de ko- runması ıçın Foça'da yu- ruttuğu projenın, Turkıye elemesınde bırıncı olma- sı dıkkatlen Foça'ya çek- tı Projeyeryuzundekı sa- yılan 300'e duşen Akde- nız foklannın korunması- nı amaçlıyor Haben Şev- ki Avcı kamuoyuna du- yurdu • Sıyanurlu yontemle al- tın çıkarmak ısteyen Eu- rogold şırketının ıznını ıp- tal eden Danıştay'ın ka- ranndan sonra, Çevre Ba- kanı imren Aykut'un tu- tumuna tepkılen Asuman Abacıoğlu haberleştırdı. • Saadet Uslu, Istanbul Sağlık Mudurtuğu'nce çı- karılan sağlık profılınde yer alan verılerı derleye- rek kentın başlıca sağlık sorunlannı haberleştırdı. • ANAP'ın onerdığı dar bolge seçım sıstemının tum seçım sısternlerının en adaletsızı olduğunu ve ılen surulduğugıbı yo- netımde ıstıkrar sağla- madığı yonundeki habe- rı Ali Er hazıriadı GECMiyrtN GEUCTCE DEMİRBANK Istanbul DGM'de tek olay ıçın 3 ayrı dava açıl- ması ve ıkısınde aynı kı- şının tanık olarak dınlen- mesı şeklınde yaşanan yargı skandalını Kerem llgaz duyurdu. • Önumuzdekı pazarte- sıye kadar gonlinüzce bır hafta geçırmenız dıle- ğı ve saygılanmızla. orhan.erincfS raksnet. com
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear