Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet
İmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genei Yayın Yonetmeru Orhan Erinç
• Genel Yayın Koordınatoru HikmetÇe-
tinka>a # Yazıışlen Muıiuru İbrahim
Yıldız # Sorumlu Mudur Fikret tlWU
0 Haber Merkezı Muduru Hakan Kara
0 Görsel Yönetmen Fikret Eser
Dı> Haberler Şinasi Danışoğlu • Istıhborat Cengiz
Yıldınm 0 Ekonomı Mehmel Saraç • Kultur
Handan Şenköken 0 Spor \bdülkadir \ ücelman
• Mjkıleler Sami Karaören 0Duzeltme Abduüah
\ a/>n0 P-otograf Erdoğan Köseoğlu •Bılgi-Bclge
EdibeBuğra0 YurtHaberlcn Mehmel Faraç
Yavın Kurulu llhan Sclçuk
(Ba^kanl. Orhsn Eriırç, Okta>
Kurlbökc Hiknııt Çetinka>a.
Şükran Soner, Ergun Balcı.
İbrahim \ ıldız, Orhan Bursall.
Mustafa Balba\. Hakan Kara.
\nkaraTemsılcısı Mustafa Balba\ Ataturk Bul\ an No
125.Kat4.Bakanlıklar-AnkaıaTel 41950200 hat). Faks-
4195027 • lzmır Temsılcısı Serdar Kızık, H Zı>a
Blv. 1352S 2 3Tel 4411220. Faks 4419117#Adana
Temsılcısı Çetin Yiğenoglu. InonuCd 119 S No 1 Kat 1,
Tel:363 12 11.Faks 363 12 15
Muessese Muduru î stûn \kmen 0
Koordmator \hmet Korukan #
Muhasrte Büienl Yener»tdare HÜM-vin
Gürer • Uleone Önder ÇeUk • Bıİgı-
Hlem Nail İnal # BıSuı^aşar Sıstem
Mürihet ÇUer^Satu Fa/iltt kuza
MEDYA C: • Yonetım Kurulu
Başkanı - Genel Mudur Gülbin
Erduran • koordınator Reba
Işıtman 0 Genel Mudur Yardımeısı
SevdaÇoban Tel 514 (I
1
53 -
51395 80-5138460-61,Faks 5138463
\ a)ım1a>an \e Basan: Yenı Gun Haber A'ansı. Basın \e Yavıncıhk A S
TurkocaiıCad 39 41 tağaloglu 343Î4 IstPK 246 tstanbul fel (0 212) 512 05 05 (20 han Faks 10 212)513 85 95 6MART 1998 lmsak:4.58 Güneş: 6.25 Öğle: 12.23 Ikindi: 15.32 Akşam: 18.07 Yatsı: 19.27
Fine Line'den
güneşe merhaba
• Haber Merkezi - lstanbul
\e Ankara'daki altı
mağazasında hızmet veren
Fıne Lıne "98 ilkbahar-yaz"
koleksiyon çekimlerini
tamamladı. Ikı günde
gerçekleştirilen çekimlerde
Danimarkalı iki genç
manken Karina \e Pernille
modelhk yapti.
Beymen'den 8
Mart indipimi
• Haber Merkezi-1998
ılkbahar-> az sezonunu açan
ve kadın koleksıyonunda
yüzlerce üründe uyum.
estetık \e zarafeti önplana
çıkaran Beymen. "8 Mart
Dün\a Kadınlar Günü"nde
tüm kadınlara yüzde 10 özel
ındırım olanağı saglayacak.
Bünyesmde 246 dünya
markası bulunduran
Be>men'ın kadın
koleksı\onunda: Armani.
Özbek. Donna Karan.
Moschıno. Lucıano Berbera
ve Dolce Gabbana gıbı
dünya modasınin öncüleri
geniş yer kaplıyor.
Iğneada'ya
nükleer santral
• ANKARA (UBA) - Enerji
krizıne çare arayan, enerji
kaynaklannı çeşitlendirmeye
çaİışan \eMersm
Akku\u'\a nükleer santral
kurmak içın ihale
çalışmalarını sürdüren Enerji
\eTabiı Kaynaklar
Bakanlığı'nm. üçüncü
santral için Kırklarelı
lgneada'yı seçtigi öğrenildi.
Karaçam ormanlanyla.
Trak\a Bölgesı ve 10
milyonluk lstanbul'un
akcıgerı göre\i yapan
tğneada'da nükleer santral
kurmak isteyen bakanhğın
burada ön çalışma yaptığı
kaydedıdı.
Ormanlardaki
kaçak yapılar
• ANKARA (Cumhurhet
Bürosu) - Orman Bakanı
Ersm Taranoglu. orman
alanlanndakı kaçak
yapılaşmayı önlemek içın
sert önlemler getıreceklerinı
açıkladı Taranoğlu'nun
Bakanlar Kurulu'na sunduğu
yasa tasansına göre: orman
alanlanndakı kaçak yapılar
mahkeme karan
aranmaksızın yıkılacak.
bakanlık gerek görürse
kaçak \api}a el koyacak.
Taranoglu. Orman
Bakanhğf nın turizm alanı
ilan etme yetkisinin de
elinden alınacağmı bildirdi.
Bakanoğlu
topraga verildi
I tstanbul Haber Senisi -
Tedavi gördüğü hastanede
beyin kanaması sonucu
yaşamını yitıren TGC üyesi,
Basın Şeref Kartı sahibi
Aydın Bakanoğlu, dün
toprağa venldı.
Bakanoğlu" nun cenazesi
Teşvikiye Camıi'nde kılınan
öğle namazından sonra
Feriköy Mezarlığı'nda
defhedildi.
Su kesintisi
• tstanbul Haber Senisi -
Kurtköy Trafo Merkezi'nde
yapılacak bakım çalışmalan
nedeniyle 8 Mart günü bazı
semtlere su verılemeyecek.
Su alamayacak semtler
şöyle: Sarayburnu. Karaköy,
Unkapanı. Emınönü,
Suntanahmet. Cankurtaran,
Kumkapı. Aksaray.
Yenikapı. Samatya.
Yedikule. Topkapı.
Zeytinburnu. Kayışdağı, .
Dudullu, Ümranıye,
Göztepe, Kısıklı. Acıbadem,
Bağlarbaşı. Altunizade,
Pendik, Kartal. Yakacık.
Maltepe ve Küçükyalı.
Çevreciler Türkiye'deki nükleer
santralı engellemeye çalışıyorKanada'da
Akkııyu için ÇED çabasıCMÎTOTAN
İZMİR - Akkuyu'da kurulması planla-
nan nükleer santralla ilgili \apım ıhalesı
aşamasına gelinmesıne karşın ÇED rapo-
ru alınmayıp Çevre Bakanlığı da olayı gör-
mezden gelirken Türkiye'ye CANDU Upi
reaktör satmak için ihaleye katılan Kana-
da'da çevreciler hükümetleri aleyhıne aç-
tıklan davanın sonucunu beklıyor.
Kanada'da Nükleerin Elimine Edilmesı
Kampanyası'nı yürüten 40 çevre derneği-
nin 22 Eylül 1997'de yayımladıklan dek-
larasyonu hazırlayan Nükleere Dikkat Pro-
jesi Araştırma Müdürü DavidMartin,Çin'e
reaktör satışı sırasında ÇED ahnmayıştyla
ilgili da\ anın kazanılma şansının yüksek ol-
dugunu belirterek Türkiye'nin de bu dava-
ya katılmaya çalışıldığını söyledı. Martin,
Başbakan Mesut Yılmaz. Enerji Bakanı
Cumhur Ersümerve Kanada Büyükelçilı-
ği'ne gönderdiği mektuplardan bır yanıt
alamadığını. Türk kamuoyunu uyarmak
için 16 Mart'ta Türkiye'ye gelecegini be-
lirtti.
• Nükleere Dikkat Projesi Araştırma Müdürü David
Martin, Türk kamuoyunu uyarmak için 16 Mart'ta
Türkiye'ye gelecegini belirtti.
Kanada'da başka bır ülkeye yatınm \a-
pacak kuruluşun ÇED raporu alma zorun-
lulugu Çın'e CANDU reaktör satışı sırasın-
da uygulanmamış. hükümetın bu konuyla
ilgili aldığı gizlı karar sonradan ortaya çı-
kanlmış. Kanada'nın en önemlı çevTe ku-
ruluşu olan Sıerra Club Derneğı hüküme-
te karşı hemen dava açmıştı.
Kanada hükümetı. Türkiye'ye nükleer
santral satmaya çalışan AECL firmasına
destek \ ermek amacıyla 24 Nisan 1997'de
gizlı birtoplantı yaptı. Butoplantıda alınan
kararlar gizli tutuldu ve karann yer aldığı
sayfalann üzennde "Fotokopisi ve dağıümı
yasakür" > azılan yer aldı. Bu gizlı oturum-
da alınan kararları Kanada'nın Globe ga-
zetesı ele geçırdi \e 5 Kasım 1997-
de ya-
yımlayarak tüm dünyay a duyurdu.
Kanada hükümeti. nükleerci firmaya 1.5
tnılyar Kanada Dolan finansman saglama-
yı karar altına alnor, ÇED hazırlanmadan
Çın'e nükleer satışının sorun olduğu gün-
deme getırilıyordu. Adalet Bakanlıgı yet-
kilıleri. Sıerra Club'un açtıgı davada hükü-
metın pek güçlü görünmediğini. karann bu
çevre örgütü lehine çıkabilecegini behrtıp,
ıstenmeyen bir karar çıkması durumunda
Türkiye'ye satılacak CANDU satışı için
ÇED yapılmasının gerekebilecegine dik-
kat çeitiliyordu. Yıne toplantıda, hüküme-
tin zor duruma düşmemesi için "idareten"
birÇED yapılması karara baglanıyor, AECL
firmasıntn ihaleyı kazanması durumunda
Türkiye'ye de ÇED hazırlaması içın katkı-
da bulunulmasi önenliyordu.
Gizli hükümet kararlannın ortaya dökül-
mesinden sonra aynı zamanda hukukçu
olan Nükleere Dikkat Projesi Araştırma
Müdürü Da\ ıd Martin. Kanada hükümeti-
ne yaptığı uyanda. Türkıye'nin politık açı-
dan istikrarh olmadıgına, bu nedenle veri-
lecek fınansmanın oldukça riskli olduğu-
na dikkat çekiyordu.
Türkiye'ye nükleer santral satmaya kal-
kışan bir ülkede bunlar olurken Türkiye'de
hiçbıryetkili ÇED'i agzına almıyor. Yapım
için ihale açan TEAŞ. hukukçulann tüm uya-
nlannı görmezden gelirken Çevre Bakan-
lıgı da ÇED'i olmayan bir tesisin yapım
hazırlıklannı yalnızca izlemekle yetiniyor.
Dogu Akdeniz Çevre Demekleri İzmir Çe\ -
re Hareketi A\^ıkatlan aracüığıyla 10 Ocak
1997'de TEAŞ aleyhine açtıkîan davada,
nükleer santral inşaat ihalesinin çevre ve sağ-
lık mevzuatına uygun olmadıgt, ÇED'i bu-
lunmadıgı gerekçesiyle yürütmenin durdu-
rulmasını istediler. Esas hakkında karar he-
nüz\erilmedı.
Nükleer Karşıtlan ve İzmir Çevre Hare-
keti Grubu Avukatlan, ihaleden vazgeçil-
memesi durumunda Türk hükümetinin ile-
ride hukuken santralı yapamayacak duru-
ma geldiginde yabancı firmalara büyük
tazminatlar ödemek zorunda kalacagını be-
lirttiler.
8 Mart'ı kutlamak istemislerdi
Kadınlardan
4
akli denge'
belgesi istendi
Parlak moda
İtalya'da 27 Şubat'tan beri süren moda
gösterilerinde birbirinden güzel gjysiler
tanıtılı\or. Krizia'nın sonbahar-kış
sezonu için haztriadığı askılı transparan
elbise izlevicilerin beğenisini topladı
(solda). Dantelden hazırlanan gece
elbisfsi ise Moschino'nun kreas>onu\du
(en üstte). Dolce Gabanna'nın tasanmı
olan parlak şalı Noneçli model Sunniva
Stordal sundu (üstte). Tasarımcılann
yüzden fazla defıle yapacaklan moda
günleri >unn sona erecek.
Uzmanlar, medyanın çocuklar üzerindeki etkisini tartıştı
w
TV'de şiddet korku yaratıyor'
tstanbul Haber Senisi - Marmara
Üniversıtesı Tıp Fakültesı Çocuk Psı-
kiyatnsı Bölüm Başkanı Doç. Dr.
Meral Berkem. televizyondaki şid-
det ıçeriklı programlann çocuklarda
saldırgan davranış. korku \e toplum-
sal uymsuzluk sorunlanna neden ol-
dugunu söyledi. Radyo
Teleyizyon Üst Kurulu
(RTÜK) Bölge Müdürü
CoşkunYücedağ. ülke ge-
nelınde örgütlenmesini ta-
marnlamasının ardından
RTÜK'ün televizyonlar
üzennde tam denetimi
sağlayacagını belirtti.
Kadıköy Belediyesı \e Academic
Hospıtal tarafından "Medyada Şid-
det ve Çocuklanmız" konulu bır pa-
nel düzenlendı. Panelde konuşan MÜ
Tıp Fakültesı Çocuk Psikıy atnsı Bö-
lüm Başkanı Doç. Dr. Meral Ber-
kem, demokratik toplumlarda med-
yanın önemıne dikkat çekerek şiddet
görüntüleri yayımlayan medyanın
çocuklar üzerindeki olumsuzetkısi-
ne karşı herkesin duyarlı olması ge-
rekügıni söyledı.
Gazetecı Erdal Gökka>a ise ev-
lerdeki rating ölçüm cihazlannın dü-
şük gelir ve kültür grubundaki izle-
yicilerin evlerıne yerleştirildiğine
dikkat çekerek ratingi yüksek prog-
ramlann şiddet içerikli olmasında
• Kadıköy Belediyesi ve Academic Hospital
tarafmdan düzenlenen panelde, medya
aracıhğıyla dünyada niteliksiz bir kültürün
yaygınlaştığına dikkat çekildi. Anne babalann
çocuklanru denetleme yetisini yitirdiği, bu yetiyi
medyanın ele geçirdiği belirtüdi.
bu gruptakı ızleyıci beğenılennın et-
kili olduğunu sa\undu. Gökkaya,
RTÜK'ün bir televizyon kanalını ka-
patarak cezalandırma yerine, şiddet
\e porno içerikli programı >ayım-
latmama cezası \eımesını ıstedi.
TRT eskı program müdürlerınden
CananMera> dabukonudakıpanel-
lere. tele\ ızyonlardaki şiddet ıçenk-
lı programlara karşı olanlar y enne. bu
programları yayımlayan tele\ızyon
sahipleri ile reklam verenlerin davet
edilmesi gerektiğini söyledi.
Gazeteci-yazar Yalvaç L'ral ise
medya aracılığıyla dünyada nitelik-
siz bir kültürün yaygınlaştığına dik-
kat çekerek anne babalann çocukla-
nnı denetleme yetisini yitirdigini, bu
yetiyi medyanın ele ge-
çirdiğini söyledi.
RTÜK Bölge Müdürü
Coşkun Yücedağ ise
RTÜK'ün kanal kapat-
makla vatandaşı da ceza-
landırdığtnı belirterek ge-
lişmiş ülkelerin kendi te-
levizyonlannda şiddetten
anndınlmış programlar yay ımlarken
azgelışmiş ülkelere şiddet içenklı te-
levizyon programlan pazarladıkları-
nı sa\ undu.
Medyadaki şiddetin ortadan kaldı-
rılması için tele\ izyonların. özdene-
tımlerını sağlayacak bir örgüt oluş-
turmalan gerektığini vurgulayan Yü-
cedağ. tele\ ızyonlardaki yabancı kül-
tür ürünü egemenlığıne son % erilme-
sı gerektiğini savundu.
Yanlış iğne durusması
SSK'ye 15 milyar
liralık tazminat
İstanbul Haber Servi-
si-SSKOkmeydanı Has-
tanesı'nde 26 Ekim
1993 'te, apandisit ameli-
yatı sırasında yanlış da-
mara vurulan ığne sonu-
cu kolu kesılen Ferhat
Koç 15 milyar lira tazmi-
nat alacak.
Yargıtay'ın bozma ka-
ran üzerine lstanbul 1. lş
Mahkemesi'nin "görev-
sizfik" karan vererek gön-
derdiği dosyayı ele alan
lstanbul 9. Asliye Hukuk
Mahkemesi'ndeki duruş-
maya, davacı Ferhat Koç
ve avukatı Cengiz Hor-
toğlu ile davah SSK Ge-
nel Müdürlüğü adına a\ii-
kat AyşeTığlı katıldı. Da-
ha önce davanın görüldü-
ğü lş Mahkemesi'nde ko-
nuyla ilgili tüm delillerin
toplandığını belirten hâ-
kim, da\alı kurumun. da-
vacı Ferhat Koç'a 6 mil-
yar 402 mılyon lirası mad-
di. 500 milyon lirası da
manevi olmak üzere top-
lam 6 milyar 902 milyon
lira tazminat ödemesini
kararlaştırdı. Hâkirn ay-
nca, maddi tazminatın, 7
Kasım 1993 tarihinden
31 Aralık 1997 tarihine
kadar yüzde 30, 1 Ocak
1998 tarihinden itibaren
de yüzde 50 yasal faiz
uygulanarak davacıya
ödenmestni karara bağ-
ladı. Bu yasal faizlerin de
uygulanmasıyla SSK Ge-
nel Müdürlüğü'nün Fer-
hat Koç'a ödemesi gere-
ken maddi ve manevi taz-
minat 15 milyar lirayı bu-
luyor.
ÖMERŞA.N
RtZE - Rize'de 8 Mart
Dünya Kadınlar Günü'nü
kutlamak içın \alılığebaş-
vuruda bulunan kadınlar-
dan "akli dengelerinin ye-
rinde otduğuna ilişkuT bel-
ge ıstendı. Olaya tepki gös-
teren kadınlar hakarete uğ-
radıklarını ileri sürerek sav -
cılıga suç duvTorusunda bu-
lunacaklannı sö> ledıler.
8 Mart nedeniyle bir ge-
ce düzenlemek isteyen Ri-
zeli kadınlar, 7 kişilik dü-
zenleme komitesi aracılı-
giyla Rize Valiliği'ne dilek-
çeyle başvurdular. Güler
Taşçı, Farma Tekri. Nuray
Şen, Metiha Yazıa Yasemin
Kambur. Hatice Telci ve
Hüseyin Kutlu'dan oluşan
komitenın dılekçesi emni-
yet müdürlüğüne havale
edildi. Burada gerekli in-
celemeyi yapan polıs yet-
kilileri. evTakta eksiklik ol-
duğu gerekçesiyle etkinli-
ğe izin veremeyeceklerini
bıldirdiler.
Komıte üyelen. "2911
Sayılı Toplantı ve Gösteri
Yürüyüşü Kanunu ve Yö-
netmeliği hükümlerine gö-
re müracaatta istenilen bd-
ge ve hususlar" başlıklı bir
yazıylakendilerinden. *Ak-
b dengelerinin yerinde otup
olmadığı" konusunda bel-
ge ıstendığinı bildirdiler.
Komitedekı kadınlar.
olayı protesto için Rize Va-
liliği'ne. "Akli dengemin
yerinde olduğunu be>an
ederim"' yazılı toplu bir di-
lekçe de verdiler. Emniyet
yetkilileri ise 2911 sayılı
yasa gereği bu tür etkin-
İikler için başvuranlardan,
"Medeni haklannı kullan-
ma> a. akil olduklarına da-
ir şahsi be>an belgeteri" ıs-
tendiğıne dikkat çektıler.
e-posta : tan (a prizma.net. tr
SÖYLESİ ATTİLÂ İLHAN
Hani Bunlar 'Eskiden'di?
Gariptir ama doğrudur: II. Dünya Savaşı ertesin-
de, hiçbırTürkaydını, ülkesinin, 'SaW/'olduğun-
dan asla kuşku duymamış; Bat'nın, Türk'ün 'Batı-
lılığına' şüpheyle bakmasına, içeriemiştir. Ülkesin-
de, 'seçkın bır azınlığın' Yunan/Latin tabanlı bir
kültür banyosundan geçmiş olmasını, ülkenin 'Ba-
tılı' sayılmasınayeterti sayıyordu; unuttuklan gerçek,
hemen her 'sömürgede' böyle bir 'seçkin azınlığın'
bulunduğudur.
Gelişmişler'de, 'çağdaşlığın'kriterifarklı: 'Batılı'de-
ğertenn düşük kaliteli türevlennı üretmek, geçerli sa-
yılmıyor; 'Alaturka/Alafranga' ikıleminden kurtulmuş,
net ve açık bır 'ulusallığın', yaratılabilmiş olmasına
bakıyoriar; çevre ülkelerinde böyle bir 'sentez'e rast-
ladılar mı, o dakıka düşman kesilirier; çünkü o, dün-
ya pazannda potansiyel bır 'rakip' ihtimalidır; 'Ke-
malisf Türkiye, böyle birl
tehlike' idi; oysa, öteki 'mo-
del', 'gelişmekte olan stratejikpazar' adını verdikle-
ri modeldir ki, 'pazar sömüngeciliğine' fevkalâde el-
verişlidir.
ABD Tıcaret Bakanlığı'nın 1993 araştırmasına gö-
re, dünyada boyle yedi buyük 'stratejik pazar' mev-
cut: Hindistan, Çin, Brezilya, Arjantin, Güney Ko-
re, Endonezya, Polonya, Güney Kore ve... Türki-
ye! 'Alafranga' aydınlanmızı tedirgin edecek ama,
şu sıralama Türkiye'yi nerede gördüklerinin çok açık
bir ifadesidir: Üçüncü Dünya!
Dünyalar hâklml klm oluyor?
^okuluslu Şirketleri, 'Dünyalar Hâkimi' konumu-
' na yerieştirecek şu 'Çokyönlü Yatınmlar An-
lâ'şması' yok mu, işte tam da bu 'stratejik pazaıia-
n' hedef alıyor; girdikleri ekonomiyi nasıl talan ede-
cekleri, anlaşmanın koşullanndan açıkça belli; daha
önce şöyle bir dokunup geçmiştim, alın size aynn-
tılı bir döküm'; 'Çokyönlü Yabnm Anlaşması'nagö-
re:
1/ Bazı ülkelerin ecnebi sermayeye kapadığı,
telekomünikasyon, savunma, içki/sigara ve kül-
tür endüstrisi, yabancı sermayeye açılacaktır. 2/
Yerti Sanayiin Gümrük, Kota ya da Tarife gibi en-
gellerie korunmasına imkân verilmeyecektir. 3/
Uikede hükümetya da rejim değişirse, ecnebi ser-
maye etkilenmeyecektir; yabancı şirket bundan
zarara uğrarsa, hükümetten tazminat alacaktır,
uyuşmazlık halinde, 'ulusal yasalar' geçerli sa-
yılmayacaktır. 4/ Yatırım, sermaye, döviz hare-
ketleri, kârtransferi, doğal kaynaklar, çevre, gay-
rimenkul alımı, özelleştirrne gibi konularda 'ec-
nebi sermaye'ye sınırsız özgürlük tanınacaktır.
5/Anlaşmaya dahil olan ülkeler, hükümlerine ay-
kın davranamayacak: 5 yıl geçmeden, çıkama-
yacak; çıksalar da; onbeş yıl, ona bağlt kalmak
zorunda olacaktr." (Milliyet, 23 Şubat 1998)
'Küreselleşme'nin nasıl bır 'esaret' anlamına gel-
diğini, şu basit ve sade 'şartlardan' daha güzel, ne
anlatabilirdi ki?
İki mûteber tanık: Galiyef ve Câzi!..
O imdi şu satırlan okur musunuz
O "... Doğu, ekonomik ve toplumsal yönden in-
celenecek olursa, Batı Avrupa kapitalizminin tam
bir sömürge alanı olduğu görülecektir. (...) Do-
ğu'nun, Batı Avrupa 'sermayesi' tarafından sö-
mürülüşünün derecesi hesap edilebilse; buradan
hareketle Avrupa ve Amerika uygariığının ve gü-
rültücü burjuva kültürünün kuruluşundaki do-
laylı katkıları ölçülebiiseydi, 'beyazlar'ın maddi
ve manevi zenginliklerinin büyük bir bölümünün,
'her renkten ve ırktan', milyonlarca yerli emek-
çinin kanları ve alınteri pahasına toplanmış Do-
gu'nun artıklanndan kaynaklandığı görülecekti,
(...) Haçlı Sefeıieri tarihi ve Avrupa emperyaliz-
mi tarafından, Doğu'da sürdürülmüş olan sonu
gelmez savaşlar, Doğu'yu ekonomik yönden Ba-
tı Avrupa feodallerine ve onların çocuklarına kul
köle edebilmek için düzenlenmiş ince politik he-
saplann birer parçasıdır..."
(Türk/Diplomatik dergısi. sayı: 37/38, Ocak/Şubat
1998)
Bu 'tesbit' yüzyılın başlannda, SuKan Galiyef ta-
rafından 'Jizn Natsional Nostei' dergısinde yapıl-
mış bir tesbıttir; şimdi ister mısiniz, bir de jçimizden
birinin, Gâzi Mustafa Kemal Paşa'nın hemen he-
men aynı yıltarda, aynı çerçeveden yaptığı başka bir
'fesö/f'egözatalım.
"...eğer 'ecnebi düşmanlığı'ndan, o kadar pa-
halı elde edilen bağımsızlığa gölge düşürebile-
cek herşeyden nefret etmek anlamı çıkanlırsa,
evet, bizim ecnebi düşmanı olduğumuz söyle-
nebilir. (...) Ecnebi teşebbüslerinin, ecnebi amaç-
larmın içimizde uyandırdığı kaygılar bütünüyle or-
tadan kalkmış değildir. Eğer bazen ihtiyatlı ha-
reket ediyorsak, aşırı derecede kuşkulu davra-
nıyorsak, bize çok pahalıya, mal olan özgürlü-
ğümüzü kaybetmek korkumuzdandır..."
"...işte Avrupa ile Türkiye, birbirine karşı bu du-
rumdadır. Bizi aşağı olmaya mahkûm bir halk ola-
rak tanımakla yetinmemiş olan Batı, yıkılmamı-
zı çabuklaştırabilmek için ne yapmak lâzımsa yap-
mıştır. Batı ve Doğu zihinlerinde, birbirine karşrt
iki ilke söz konusu ise, bunun en önemli kayna-
ğını bulmak için, Avrupa'ya bakmalı. İşte Avru-
pa'da aralıksız mücadele ettiğimiz zihniyet bu-
dur!" (Maurice Pernot'ya verdığı mülâkat, 1923)
Sultan Galiyef ve Gâzi Mustafa Kemal, Türkler
arasından yüzyılın başinda yükselmiş iki büyük ön-
der, 'Mazlum Milletler'in 'neden mazlum olduğu-
nu' bize böyle anlatmışlardı. Yeni Dünya Düze-
ni'nin 'özelleştirme' ve 'Küreselleşme
1
tohumu
'alafrangalan' ve 'alaturkaları', bu satırları okudu-
lar mı, burun kıvırıp, 'bunlar eskidendi' mi diyor; o
halde lütfedip, 'Çokyönlü Yatınmlar Anlaşma-
sı'nın, 'madde^i mahsusları'ru okusunlar; 'bunlar
eskiden'miymiş, değil mıymiş, pek güzel anlayacak-
lardır.
Siz ne dıyorsunuz yahu, savunma sanayiini bile
'ecnebi sermayeye' koşulsuz açacakmışız!.. Ge-
nelkurmay'dakı 'BATI' Çalışma Grubu, buna ne
buyurur, çok merak ediyorum.
http:// www. prizma.net. tr/ A İLHAN
http://www.eda.tr/-bilgiyay/yazar/ailhan.htlm