Catalog

28 MART 1998 CUMARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERİN DEVAMI 17 TURKIYE Istanbul Y 8 Sinop Y 12 Adana Y 20 Edirne PB 7 Samsun PB 12 Mersin Y 20 Kocaeli Y 10 Trabzon Çanakkale PB 7 Giresun Izmir Y î~4 Ankara Y 14 Diyarbakır Y 15 Şanhurfa Y 18 _ 2 Y 11 Mardin 18 Manisa Y 1 3 Eskişehir Y 10 Siirt Y 17 Aydın Y 1 5 Konya Y 12 Hakkâri Denizii Y 14 Sıvas PB 10 Van Zonguldak Y 10 Antalya Y 17 Kars Bütün bolgelerımiz parçalı yer yer çok bulutlu, Marma- ra'nın batısı, kuzey Ege kıyılan, Orta Ka- radeniz ile Iç Anado- lu'nun kuzeydogusu dışında tüm yurt yağmur ve yer yer sağanak yağışlı ge- çecek. Havasıcaklı- ğı biraz artacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y PB PB Y Y Y PB PB / 5 g 13 12 14 17 16 Münih PB 12 Zürih Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina PB PB PB PB PB PB PB Y 14 12 23 14 12 6 16 10 PB 16 Şam Moskova Aşkabat Akmola Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire PB PB PB PB PB PB PB Y / 16 3 10 15 7 16 25 Y 20 QAçık Parçalı bulutlu Sıslı Cr "v >, Bulutlu k Çok bulutlu Yağmuriu Karh Sulukar k GoK gurultülü G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada siviller arasındaki gerginlik sona erdi, "havayumuşadı". Bir de sonuç yazmak gerekirse; bu da dünkü MGK bağlantılı. Bu görevi sağda "ihlasla" yayın ya- pan bir başka gazete yerine getiriyor: "Hükümet-ordu gerginliğine son nokta bugün (MGK'de) konuluyor." Bu başlıklardan çıkan anlam açık: Bir kriz masalı sona eriyor, masalda adı ge- çenler çıkıyor kerevete! Acaba öyle mi? Askerlerle sivillerin ir- ticayla ilgili tutumlarındaki farklı görüş ve inanışlar ortadan kalktı mı? Böyyük gazetelerin son günlerde or- talığı yatıştırmak, kamuoyunu uyutmak için giriştikleri başlık manevralan ger- çeği ne ölçüde yansıtıyor acaba? Daha önemli soru şu: Irtica konusun- da asker ve sivil kesim "mevzilerini terk mi ettiler"? Soruya kısaca verilecek yanrt: Hayııi Tanığımız mı? Ortalığı yatıştırmaya yönelik kocaman kocaman başlıklaria çıkan böyyük gazetelerimizin manşet- leriyle ilgili haberieri. Ornegin; -habere göre- Karadayı'nın Başbakan Yılmaz'la buluşmasından önce, Genelkurmay karargâhında kuv- vet komutanlannın katılımıyla bir "ön toplantı" yapılıyor. Karadayı'nın baş- kanlığındaki bu toplantıda: "... Komutanlar, hükûmetin irtica ile mücadeledeki tutumunu değeriendirdi. Hükûmetin 'irtica karşısmda yeterince sağlam duramadığı' vurgulandı ve 28 Şubat Kararian 'nın uygulamaya geçiril- mediği kaydedildi. Komutanlar bu en- dişelerinin Başbakan Mesut Yılmaz'a iletilmesi gerektiği konusunda görüş bihiğine vardılar". (Hürriyet-27 Mart 1998) Haber böyle sona ermiyor; "Karada- yı, komutanlar zirvesinde ortaya çıkan görüşleri Yılmaz'a iletti" diyor. Gazete, Karadayı'nın, hükûmetin açıkladığı önlem paketini olumlu karşı- ladıklannı, ancak "halen yürüriükte olan yasalaria da irticaın önemliölçüde önü- nün kesileceğini belirttiğini" yazıyor. Şayet Orgeneral Karadayı; Yılmaz'a, Hürriyet'in yazdığı gibi konuştuysa, as- kerlerin "hükûmetin irtica konusunda yeterince sağlam durmadığı"na inan- dıklan bir kez daha ortaya çıkıyor. Aynı mevziler öteki böyyük gazetelerdeki ikili top- lantıdan aynntılar veren haberier ise as- kerlerin laik cumhuriyeti koruma ve kollama görevindeki mevzileri muhafa- za ettiklerini" kesinkes kanıtlıyor. 'SABAH' şunlan yazıyor "TSK, de- mokrasiye, laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti ile Atatürk ilke ve inkılap- lanna gönülden bağlıdır. TSK, Atatürk'ün kurduğu modern cumhuriyet ile Atatürk ilke ve inkılapla- nna yönelen 'tehditlere karşı anayasa ve yasalardan kaynaklanan yetkisini' kullanır. TSK'nin 'rejime yönelik tehdit- lere karşı göz yumması veya hareketsiz kalması' söz konusu olamaz. Terfilerle ilgili yorum ve değerlendir- meler, TSK'yi incitti. İrtica 'rejim açısından btrinci tehlike' olmaya devam ediyor. Paket, memnu- niyet verici, ancak kanun ve yönetme- liklerin karahı bir şekilde uygulanması ve uygulayacak birimlere siyasi irade- nin desteği gerekmektedir." Sonuç mu? Sonucu bizzat Sayın Başbakan açıklıyor Yılmaz, "Görüşme çok iyi geçti. Çok açık ve çok samimi görüşme oldu. Bundan sonra bu tip durumlara meydan vermemek için 'sık sık görüşme karan' verdik" dedikten sonra: Asıl sorun irtica ve alınacak ön- lemler olduğuna göre bu konularda as- kerlerle sivillerin daha önceki günlerde hangi mevzide duruyorlarsa, yine aynı mevzileri koruduklannı, geriye tek bir adım atmadıklannı -Yılmaz- şu cümley- le belgeliyor: "Ben kendi konumda ol- duğum noktalan, O da (Karadayı) ordu- nun hassas olduğu noktalan anlattı." İkili görüşmeden çıkan olumlu karar; Başbakan'ın Karadayı ile buluşmalan- nı, sanki görüşmelerini engelleyen bir yasa varmış gibi "daha sık buluşacak- lannı" ifadeetmesi... Bir de; MGK'den "sivil asker herke- sin irtica ile mücadelede el ele verdiği- ni ya da vereceğini" vurgulayan -Baş- bakan söylediğine göre- "çok iyi bir bil- dirinin çıkacağı" müjdesi! Yani? Cephelerde değişen bir şey yok! MGK bildirisinin tam metni Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterh- ği'nden bildirilmiştir: Kurulun bu toplantısmda; ülke genelindekı güvenlik ve asayiş durumu ile bunu etkileyen ıç ve dış gelişmeler gözden geçirilmış. bölücü te- rörle mücadelenin genel bir değerlendirmesı yapılarak bundan sonra alınacak tedbirler \e yapılacak faaliyetler değerlendirilmiştir. Yapılan değerlendirmeler sonucunda: *• Türkiye Cumhuriyeti'nin güçlü varlığını kendileri için bir tehdit olarak algılayan baa ül- kelenn teşvik ve destekleriyle suni olarak yara- tılan bölücü terör örgütüne karşı hukuk kural- lan ve insan haklanna saygı çerçevesinde, yü- rütülen mücadelenin; güvenlik güçlerimizın olağanüstü gayretleri, halkımızın engin sağdu- yusu ve vatanseverliği sonucu, başanlı bir nok- taya ulaştığı ve bölücü terör faaliyetlerinin yur- tiçinde ve yurtdışında kontrol edilebilir bir dü- zeye indirildiğı memnuniyetle müşahede edil- miştir. b- Kahraman güvenlik güçlerimizin ve ona gönülden destek veren vatandaşlanmızm kan- lan ve canlan pahasına ulaşılan bu başanlı so- nuçlann daha da ileriye götürülerek ülkemizin her noktasında huzur ve güvenliğin kesintisiz olarak sürdürülmesi maksadıyla: 1- Bölücü terörle mücadeleye, bütün milli güç unsuriannın katılımıyla ve aynı kararlılık- la devam edilmesi, 2-Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde başlatılmış bulunan ve TBMM tarafından kabul edilen teşvik tedbirleri ile de desteklenen temel altyapı yatınmlannın bir an önce halkın günlük yaşantısmayansıyacak şekilde hızlandınlması. 3- Halen boş bulunan veya vekâletle yürütü- len kadrolann tecrübelı ve bilgili personelle ta- mamlanması suretiyle devlet-vatandaş kaynaş- masının en üst seviyede gerçekleştirilmesi, 4- Bütün bu tedbirler alınırken bölücü örgü- tün her türlü iç ve dış desteğinın kesılmesi su- retiyle yenıden taban oluşturmasına imkân ve- rilmemesi hususlannda görüş birliğine vanl- mıştır. -Toplanhda anayasa ile Atatürkmilliyetçılı- ğme baglı demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olarak belirlenen Türkiye Cumhunye- ti'ne karşı yürütülen ve MGK'nin 28 Şubat 1997 tarihli karanna konu teşkil eden rejım aleyhtan ırticai faaliyetler ile söz konusu karar- la Bakanlar Kurulu'na bildınlen tedbirlenn uy- gulanma durumu da gözden geçırilmiştir. Ko- nuyla ilgili yapılan değerlendume ışığında: a-Rejim aleyhtan ırticai faaliyetlerin önlen- mesi için alınması gereken yasal ve ıdan tedbir- lenn uygulamaya geçirilmesi konusunda hükü- met tarafindan ortaya koyulan siyasi irade ve ka- rarlar, bağımsız yargı organlan tarafından mev- cut yasalar çerçevesinde başlatılan yasal işlem- ler; halkımızın, basuıın ve yüce parlamentonun Atatürk ilke ve ınkılaplanna demokratik ve la- ik cumhuriyete olan gönülden bağlılıği sonucu Türk mılletini çağdışı bir yaşam tarzına mahkûm etmek isteyen azınlık bir grubun tem- sil ettiğı zihniyetle mücadele için gerekli iyi ni- yet ve ıradenın mevcudıyetı memnuniyetle mü- şahede edilmiştir. b- Ancak halen bazı kişi ve kuruluşlann, hal- kımızın kutsal din duygulannı ıstısmar ederek şahsı nüfuz ve siyasi çıkar saglama çabalannı sürdürdükleri, rejim aleyhtan irticaı faaliyetle- re karşı alınan yasal tedbirlen ıstısmar ederek tslam dinine karşı ahnmış gibi göstenmek iste- dikleri ve bu yönde çeşitli faaliyetler ıçinde bu- lunduklan saptanmışhr. c- Anayasamızrn 24. maddesiyle teminat al- tına ahnmış bulunan din ve vicdan hürriyetinin, halkımızın büyük çoğunluğunu teşkil eden sa- mimi inanç sahibi mütedeyyin vatandaşlanmız tarafından en genış anlamda kullanılmakta ol- duğu, bu hürriyetlenn kısıtlanmasının söz ko- nusu olamayacağı gibi demokrasinın temelı olan laiklik ilkesınin gereği olarak dini inanç- lann de\let işlerine \e politikaya kesinlikle ka- nştınlamayacağı konusunda da tam bir görüş birliğine vanlmıştır. d- Ulu önder Atatürk'ün Türk milletine en büyük emaneti olan Türkiye Cumhunyeti'nin ve anayasada belirtilen temel nitelıklerinin ko- runmasmın, devietın bütün kurum ve kunıluş- lanyla Türk devletıne vatandaşlık bağıyla bağ- lı olan herkesin göre\ ı olduğu, bu konuda en kû- çük bir taviz venlmesının söz konusu olamaya- cağı, rejim aleyhtan faaliyetlere karşı başta ana- yasa olmak üzere yasal işlemler uygulanırken; samımı inanç sahibi mütedeyyın vatandaşlan- mızı rencide edicı beyan ve hukuk dışı da\Ta- nışlardan kaçınılması, bu mücadelenin demok- ratik. laik hukuk devleti kurallan ıçerisinde yü- rütülmesınin gerektiği belırlenmiştir. e-Bunun yanında; bazı kişi ve kuruluşlar ta- rafından açık veya kapalı bir şekilde, yasalan hı- çe sayarak, rejime yöneltilen faaliyetlerin de hoşgörii ile karşılanmasının bu kışı ve kuruluş- lan cesaretlendireceği. bu nedenle, öncelikle mevcut yasalann kararlılıkla uygulanması, ay- nca yasalardakı değişıkliklenn ve bu mücade- leyle ilgili hazırlanan yeni yasalann yüce Mec- lıs'ten süratle çıkartılmasının önem taşıdığı hu- suslannda görüş birliğine vanlmıştır. 4-Toplantıda aynca, dönemin önem arz eden ve Türkıye'nın güvenliğini yakından ilgilendi- ren dış politık olaylan gözden geçirilmiş, bu bağlamda özellıkle Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC arasındaki özel ılişkılenn güçlendınl- mesi yolunda atılan adımlar ve Kosova'da mey- dana gelen son olaylann bölge banşına muhte- mel etkılen ve soruna banşçı bir çözüm bulun- ması için Türkıye'nin girişimleri konulannda değerlendirmelerde bulunulmuştur. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada lar, Korkunun nedenini bulamamışlar. Arabacı demiş ki domuza: 'Ne gerek var yakınmaya? Hepimizi serseme çevirdin; Biraz çeneni tutsana! Bak yanında- kiler senden daha akıllı. Sana nasıl davranacağını, hiç olmaz- sa nasıl susacağını öğretsinler. Bak koyuna, tek kelime var mı ağzın- da?' Domuz karşılık vermiş arabacıya: 'An, başına gelecekleri bir biîse, o da bağınrdı tüm gücüyle. Ikisi de sanıyor ki pazara, kendilerin- den faydalanılmak için gidiliyor: Keçi verecek sütünü, koyun da yü- nünü. Haklı olup olmadıklannı bilemem, a- ma bana gelince, Verecek birşeyim olmadığından, yal- nız mideye yaranm ben. Ölüm yakınımdadır benim, hoşça kal sevgili evim.' Bay domuz ince düşünmüş, ama ne- ye yarar ki, kaderi belli değil mi? Ne yakınmak ne de korkmak değiş- tiremez geleceği. Bu durumda ilerisini düşünmemek, en akıllıca davranış o/sa gerek." Yukarıdaki masal La Fontaine'in. Adı da yazının başlığı. Nükte Uğurel, Seyit Kemal Karaalioğlu ve Nevzat Kızılcan'ın Türkçeleştirdiği, "Bütünüy- le La Fontaine Masallan" kitabından. La Fontaine, kitabın önsözünde, "Ma- sallanmın birkaçına gösterilen hoşgö- rü, bu kitabımın da aynı karşılanacağı umudunu verdi bana" diyor. Biz de ay- nı yaklaşımdan yola çıkarak sütuna al- dık. Ama hemen vurgulayalım, masalda- ki üç sevimli canlının hükümetimizin üç ortağıyla hiç ama hiç ilgisi yok. llgisi ol- duğunu iddia eden olursa yalanlaya- cağımızı baştan söyleyelim. Biliyorsunuz siyaset fıkrayla yürütü- lüyor. Biz de buna gündem dışı masal katkısı yapalım dedik, o kadar. MGK: Uzlaşma mı Kozlaşma mı? Milli Güvenlik Kurulu'nun (MGK) altı saat süren toplantısından sonra açık- lanan bildiri, önümüzdeki dönem uzun uzun konuşulacak, tümce aralanndaki vurgulamalann ne anlama geldiği, han- gi tanımla kimlerin anlaşılması gerekti- ği yorumlan yapılacak. MGK toplantısından yaklaşık yanm saat sonra saat 22.00'ye doğru gaze- telere fakslanan iki sayfalık bildiriyi irti- cayla mücadele bakımından tek tüm- ceye indirgersek şunu söyleyebiliriz: Sekiz ay verimsiz geçti. Bildiri, hükûmetin irticayla mücade- le takvimini deyim yerindeyse mart ba- şından başlatıyor. Bildiride ilk bakışta dikkati çeken un- surlan şöyle yorumlayabiliriz: - 28 Şubat devam ediyor. - Hükümet yeni yasalar yerine sade- ce yürürtükteki yasalan uygulasa bile önemli adım atmış sayılır. - Kimi kişi ve kurumlar yürürlükteki yasalan hiçe sayarak hareket ediyor. Hükûmetin hoşgörülü tutumu onlan ce- saretlendiriyor. Bildiride yer alan, "samimi inananla- nn incitilmemesi" gibi tanımlar, hükü- met üyelerinin sık vurguladığı durumdu. öyleanlaşılıyorki, MGK'de taraflarde- ğerlendirmelerini bildiriye yansıttılar. önümüzdeki dönem yeni gerginliklere gebe görünüyor. Diyalektik bir saptamadır: - Bir durum sorun olarak gündeme getirilmişse, çözüm süreci de başlamış demektir. Bugün Yılmaz-Baykal görüşmesi var. Hükümet irticayla mücadele yasa- lannı çıkarmak için CHP'nin desteğini almak zorunda. Yılmaz'ın Baykal'la atışmasını yadırgadığımızı daha önce vurgulamıştık. Dileğimiz o ki, hükümet açtığı pake- te sahip çıksın. Dışandan baskı gelin- ce gönülsüzce hareket eder halde ol- masın. Hükûmetin, Genelkurmay, üniversite rektörieri ve sivil kuruluş temsilcileri "ir- tica sorundur" deyince harekete geç- mesi akla şu fıkrayı getiriyor. Mahallede iki satıcı varmış. Biri ön- den gidip bağmyormuş: - Ev aletleri satıyoruuum, tencere- tava satıyoruuum... Sesin yankısı bitince arkadan gelen bağınyormuş: - Bendeee... Bendeee... 3KHah İÇİNtZDEN GELEN1 YAŞAYIN cytvrupa nın ve Cs ürkıye nın lek (Ol cTualısı^l/vlerkezı RUidlUlÇ da yörenın bınlerce çeşıl el naıısıyia karşılaşacaksınız. *Rugstore 'da tüm el dokuma halı ve kilimler gerçek değerinde üstelik bütçenize uygun öderne koşullanyla, *Rugstore da satılan tüm el dokuma halılan sertifikah, *Rugstore 'dan aldığınız sertifikah ve rozetli el dokuma halılanm isterseniz biryıl içinde değiştirebilirsiniz, * "Rugstore'da isterseniz tüm el dokuma halılannızın periyodik bakımımda yaptırabilirsiniz, *Rugstore aynca eski el dokuma hahlannızı gerçek değerine alarak zevkinize uygun yenileriyle değiştiriyor, 'Rugstore dan aldığınız el dokuma halılan ^ Q g ^ Q 2 güvencesiyle sigortalı, *Rugstore 'dan aldığınız el dokuma halılanm evinize teslim ettirebilir veya eviniz için uygun olup olmadığını deneyebilirsiniz, *Rugstore 'da tüm el dokuma halılar ömür boyu bakım garantili. HALI ŞAMPUANLARINI ÖNERIYORUZ. ATATÜRK HAVAALANI CAFI^ŞR DAVETİMİ2 D t l ımıza EDİYOR aygıtartfnıeta, C.tesi/ Pazar Saat: 10.00-1300 R n g s t o r e 3K H a l ı ' n ı n t e s c i l l i m a r k a s ı d ı r . mevkii E-5 üstü 34640 Florja ISTANBUL Tel: 0212-541 22 22 (Pbx) Faks: 0212-540 77 37 Ç^îfifATT RECENCT: SAMSUN BAYtt: BIRSA BAYll: ÇekirgeCad.Noll Tel:102241224 22 33 Fax:(0224)2209689 j ( E-Mail: 3khali@turk.net // www 3khali. com Taşkışla Cad. 80090 Taksim-İSTANBUL Tel: (021212329790 SAMSUN BAYÖ: Kazımpaşa Cad. No.« Tel: (0362) «118 72 Fax:(0362)4312171 AMEPBAIU: Prof. Muamm?r Aksoy BK Prestij 1| Merkeıi No.45 Tel: 10342)220 7031 234 0680 7032 KAYSERI BAYH: Cumhuri>et Mah. Tennuri Geçidi No: 20/D Tel: 10352)231 8897 Faı: (0352) 231 70 27 TRABZON BAYÜ: UıunSok. No.110 Tel: (0462) 322 33 35 Faı: (0462)321 5061