Catalog

CUMHURİYET 7 SUBAT 1998 CUMA • • • • HABERLERİN DEVAMI G Ü N C E L CÜNEYT ARCAVtKEK • Baştarafi 1. Sayfada eyecekti. Oysa, geçen yıl özellikle dinsel eğitim konusundaMGK'nin gös- terdiği duyarlılığın sonuçlarını saptamak için 28 Şubat'ı, MGK kararlannın birınci yıldönümünü beklemeye gerek yok. Gazetelere şöyle bir göz at- mak; temeli ve gerekçesı 28 Şu- bat 1997'deki MGK toplantısına dayanan bugünkü hükümetteki açmazlan, türban ve başörtüsü, Kuran kurslan ve hatta ımam-ha- tiplerdeki öğretim uygulamaları üzerindeki söylemleri ızlemekye- tetii. Birçok örneğin tazesı önümüz- de dunjyor. Kadın ve aileden so- rumlu Devlet Bakanı Işılay Say- gın Hanımefendi, imam-hatip li- seli kız öğrencilerin türbanla ya- şama isteğini desteklerken, "Ra- hibeler nasıl özel kıyafetle dola- şıyorsa, bizim kızlanmız da ba- şörtüsü takabilmeli" diyor. Oldu olacak, Sayın Hantme- fendi'nin bu mantığından yola çı- karak; "imam-hatipli erkek öğ- rencilerin de rahiplergibi başla- rı kukuletalı özel cüppe/er/e" okula getmeleri sağlanmalı! Saygın, DYP'den olma ANAP'lı. Bu istekler ona yaraşı- yor. Bir de DSP'li Milli Eğitim Ba- kanimız var. ANAP'taki, RP'li seçmenlere şapka çıkaran kımıldanmalann Başbakan düzeyine tırmandığı saatlerde Uluğbay; eğitim mü- dürlerıne, "kılık kıyafetle ilgilı ola- rak mevcut yasa ve yönetmelık- lehn 'eksiksiz' uygulanacağını" buyurucu bir üslûpla söylüyor. Gitti RP, geldi ANAPS ortadan kaldırılıyor. Demek ki Işılay Hanım'la yıl- maz Başbakanımız Mesut Bey'e, MEB Yönetmeliği'nın 12. mad- desıne göre, "imam-hatip lisele- rinde kız öğrencilerin yalnız Ku- ran ders saafterindebaşlannı ört- meleri" kuralı yetmiyor. Iktidar; oy uğruna 10-15 yaş arasındaki kız çocuklannı kafa ve biçim yönleriyle birer ucubeye benzetmeye hazırlanıyor. Laikliğin bir numarah savunu- cusu, eşsiz kahraman evladımız, Başbakanımız Yılmaz; önce U- luğbay'dan "uygulamalannı yu- muşatmasını", daha sonra ba- kandan "esnek davranmasını" isteyeceğini beyan ediyor. istanbul Üniversitesi'nde ikı MGK irticayı görüştü • Baştarafi 1. Sayfada Komutanı Orgeneral Hüseyin Kıvn- koğlu. Denız Kuvvetleri Komutanı Oramiral Salim Dervişoğlu. Jandarma Genel Komutanı Orgeneral FikretÖz- den Boztepe ıle MGK Genel Sekrete- ri Orgeneral Ergin Celasin katıldı. Toplantıda, Dışişleri Bakanlığı Müs- teşan Korkmaz Haktarur, MÎT Müs- teşan Şenkal Atasagun. Emniyet Ge- nel Müdüru Necati Büican, OHAL Va- lısı Aydın Aslan da hazırbulundu. Ha- va Kuvvetlen Komutanı Orgeneral ti- han Kıhç'm yurtdışı gezisı nedeniyle katılmadığı toplannda, Ürdün'de bulu- nan Dışişleri Bakanı tsmail Cem'in yenne Devlet Bakanı Şükrü Sina Gü- rel hazır bulundu. Toplantıda,Irak'taki durum da dik- kate alınarak Diyarbakır, Hakkâri, Si- irt, Şırnak, Tunceli ve Van ülerindeki olağanüstü hal uygulamasının 31 Mart 1998'den itibaren 4 ay daha uzatılma- sının uygun bulunduğu bildirildi. MGK, istihbarat birimlerinin sun- duğu raporlarda sokağa yansıyan irti- cai faaliyetlere ilişkin bilgileri de de- ğerlendirdi. DeğeTİendirme sırasında kunılun asker kanadı, hûkümetin türban ve Kuran kurslan konusunda dinci kesi- me ödün ıçeren girişimlerini eleştirdi. 'Türbana destek verüecek' O sıra "malum" sıyasal geliş- melerden sonra; iktidara gelen, "laikliğin bir numarah koruyucu- su" olduğunu birçok kez ilan ey- lemiş bulunan Başbakanımız Mesut Yılmaz Beyefendi ise ba- şörtüsünü "meslek giysisi" ka- bul buyuruyor ve de imam-ha- tiplere uygun görüyor. Bununla da yetinmiyor, yeni ve somut bir adım daha atıyor. Da- nıştay'ın beşinci sınrfı geçenlerin Kuran kursuna gitmesini içeren yönetmeliği bozma karannı tanı- mayan bir tasarı hazırlatıp Mec- lis'e göndenyor. Tasarıya göre, Kuran kursuna katılma koşulu olan 8 yıl kesinti- siz öğrenimi tamamlama kuralı gündür yaşanan öğrenci olayla- rı, rektör Kemal Alemdaroğ- lu'nun teslim bayrağını çekme- siyle sonuçlanryor. Garip olan şuı Üniversite mey- danını dolduran kız öğrencilerin yüzde 100'e yakını örtünmüş. Üniversitede bu kadar türbanlı ve örtünmüş kız oğrenci var mı yok mu ayrı bir sorun. Ama solcu ol- duğu savındakı gençlerin gerici eylemın sımgesi olan türbanla aynı platformdabuluşmalan hay- li ilginç. Kılık-Kıyafet Yönetmeliğı'ne uymayan sakallı ve türbanlı öğ- rencilerin üniversiteye girmesınt engelleyen rektörün ikı gün son- ra pes etmesi, doğrusu, çeşitli sorulan akla getiriyor. Rektör, nasıl bir yöneticidir ki aldığı karann arkasında duramı- yor? Rektör, nastl bir rektördür kı karar aldıktan sonra olacakları hesaplayamıyor? Şimdi sonuca bakalım: RP dı- şındakı siyaset merkezleriyle si- yasetçilerin onayladığı 1997 yılı- nın 28 Şubat ayında saptanan la- iklik ilkelerinden ülkemiz, birbiri- ne benzer, birbirinden ayırt edil- mez ışte bu yöneticiler sayesin- de adım adım uzaklaşıyor. REFAHYOL iktidarında Yıl- maz'ın sözleri ve girişimlerini Takkeli Erbakan söylemiş ol- saydı ya da yapmaya kalksaydı yer gök ayağa kalkar, olay büyük tırajlı gazetelerde manşetlere ge- çerdi. Bugünkü gelişmelere ses yok! MEB'yi savunan yok! Aydınlar, demokratik kuruluş- lar, laik cumhuriyet savunucula- n, kadın demekleri vs. neredeler? • Baştarafi 1. Sayfada sonunu getiren konulann ba- şında yer alan Kuran kursla- n ve türban bu hükûmette de sonın oldu. Danıştay'ın, Ku- ran Kurslan Yönetmeliği ile ilgili yürütmeyi durdurma karan vermesi ûzerine ilköğ- retim çağındaki çocuklann 5. sınıftan sonra yaz aylann- da Kuran kurslanna gidebil- melenne olanak sağlanması için yasa önerisi veren ANAP, bu kez de kılık kıya- fet ile ilgilı yasa değişikliği arayışına gırdi. ANAP her i- ki düzenleme için de, DSP ve CHP yenne Fazilet Parti- si, DY? ve BBP'nin desteği- ni almayı planlıyor. ANAP Başkanlık Diva- nı'nın dünkü toplantısında, imam-hatip liselerinde kız öğrencilerin başörtüsü tak- masına karşı çıkılmasının kabul edılemeyeceği, bu ne- denle hükümet ortağımn bu konudaki tavnna karşı çıkıl- ması görüşüne vanldı. ANAP Genel Başkan Yar- dımcısı Güner, "Laiklikadı- na inanan vatandaşlanmızın inandıklan gibi yaşamasına engel olmak ve onlann çahş- ma. okuma ve öğrenme hür- riyetine karşıta\ır almak, la- iklikk bağdaştınlması müm- kün olmayan ikinci bir yo- bazJık örneğidir'n dedi. ANAP Grup Başkanveki- li Uğur Aksöz de, Kuran kurslanyla ilgili yasa öneri- si hazırlamaya mecbur ol- duklannı söyledi. DYP Grup Başkanvekili Mehmet Gözlükaya, ANAP'ın tavnna destek ver- di TBMM'deki 'kutsal itti- fak'ın dığer ayağını oluştu- ran FP'nin Grup Başkanı Re- cai Kutan da, "Toplumun büyük kesimi bu uygulama- yı kabul etmiyor. Bunda ıs- rarcı olmamak Uzun" dedi. Tartışma üzerine söz alan Başbakan Yılmaz, dindar insanlan 'rencide et- memeye' çalıştıklannı söyledi Kuru- lun asker kanadının bu açıklamalara yanıt vermediği bildmhrken, MGK'- nin marrta yapacağı olağan toplantıda, irtka'nın özel bir giindem maddesi olarak ele aUnmasında görüş bırlığine vanldı. Toplantının, Millı Eğitim Ba- kanı Hikmet Uluğbay ıle YÖK Başkan Vekili Prof. Dr. ĞmailTosun'unkatil- dığı bölümünde, yabancı ülkelerde öğrenim gören gençlenn durumu, Gü- neydoğu'daki sağlık sorunu ile Kıb- ns ve Yunanistan'la ilışkiler de göz- den geçirildi. îlPye kimliksiz • Baştarafi 1. Sayfada Beyazıt Camii önünde toplanan göstenci öğrenci- ler, "DüşÜDceye özgûrlük, inanca saygt", "Türkiye sirinle rezil otuyor", "Öğrencfler okula, genel boy- kota" sloganlan attı. Şeriat yanlısı gösterici öğrencilenn haremlik-se- lamlık şeklinde aynmına, bu gösteriyı destekleyen bazı sol eğılimli solcu öğrencilenn katılması dik- kat çekti. Gösterici ögrenciler daha sonra Beyazıt'tan Cerrahpaşa'ya kadar çeşitli sloganlar atarak yürüdü. Trafık kapatılarak yapılan yürüyüşe polisin müdahale etmemesi dikkat çektı. Ögren- ciler, Cerrahpaşa'da yapılan basın açıklamasından sonra olaysız dağıldılar.tşçi Partısı Öncü Gençlik istanbul tl Başkanı GökçeFıratÇulhaoğludün yap- tığı yazılı açıklamada. 'üniversitelerde şeriatçıve ül- kücüler önderliğinde yürütükn türban eylemi'ne bazı solcu öğrencilenn destek vermesını eleştirdi. 1Ü Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu ilk ge- nelgelerinde, başörtülü ve sakallı öğrencılenn oku- la alınmaması gibi bir karar olmadığını, bu öğren- cilenn okula alınmamasının yanlış uygulamadan kaynaklandığını &öyledı. Başörtüsü takan ve saka- U olan, ancak öğrenci kimliğinde başı açık ve sa- kalsız fotoğraf bulunan öğrencilerin okula alındı- ğını belirten Rektör Alemdaroğlu. "Uygulamada bir hata yapddı. Kimlik karbndaki fotoğraf baş. a- I çıkvesakakız ise öğrenci okula ahnır" dedi. Graımny'asi •ııkla' wi Baştarafi 1. Sayfada ce" ile en ıyi şarkı sözü ödülünün de sahıbi oldu. Smashing Pumpkins grubu, Bat- man ve Robın filminin sound-/ track albümünde yer alan 'The End is theBe- ginningis the End' adlı şarkılanyla en iyi hard rock grubu dalmda Grammy ödülü aldı. 'Aenema'nın Tooiadlı calış- ması yılın en iyi metal parçası seçilir- ken, alternatıf müzik dalmda ödülü 'OK Computer' adlı çalışmalanyla Radiohead aldı. Rhythm and blues da- lında 'On and On' adlı çalışmasıyla Erykah Badu en ıyi kadın şarkıcı, 'l Beİkv* I Can Fh la R Kelly en iyi er- kek şarkıcı ve 'No Diggity 1 ıle Blackst- reet en iyi grup ödülüne değer bulu- nurken Erykah Badu'nun 'Baduizm' adlı çahşması da yılm albümü olarak belirlendi. Aktör ve rap şarkıcısı Wfll Smhh, 'Men in Black' filminde seslen- dirdiği parçayla en iyi rap solo ve Tris- ha Yearwood. yine bir fılme ait olan ' 'Hwv Do l live' adlı şarkıyla en iyi ka- dın country şarkıcısı dalmda ödüle de- ğer bulundular. 'Pretty LittJe Adriana" adlı şarkısıyla Vînce GiB en ıyi erkek country şarkıcısı ödülünü alırken Johnrjy Cash en iyi country albümü seçilen 'Unchained' adlı çabşmasıyla dokuzuncu kez Grammy ödülüne de- ğer görüldü. Onur ödülleri, geçen yıl yaşamlannı yitiren müzısyen John Denver ve televizyoncu Charks Ku- ralt'a verildi. 10 yıl önce ölen Rw Or- bison da özel bir yaşam boyu başan ödülüyle onurlandınldı. Komedyen Chris Rock, '70'lerin disko kraliçesi Donna Summer ve şarkıcı Toıry Ben- net da bırer özel Grammy ödülüne değer bulundular..ı : . M ^ Baştarafi 1. Sayfada Bizde, "soru-yanıt "layüksek sesle düşünmeler yapmaya ça- lışalım. - Irak'ın, tüm kitle imha silah- lanndan anndırılması niçin çok önemli? Yeniden silahlandırılması için. - Körfez krizinin barış hava- sıyla sonuçlanmasından en za- rarlı kim çıktı? ABDsilahşirketleri... - Neden? Birincisi yeni silahları deneye- ceklerdi, Körfez'i silah fuarına çevireceklerdi. CNN de yeni si- lahların özelliklerini naklen ya- yında tüm dünyaya duyuracak- tı. Ikincisi, birinci şıkka bağlı ola- rak yeni pazarlar edinme fırsatı elde edeceklerdi. - ABD silah şirketlerinin duru- mu nedir? Soğuk savaş döneminin sona ermesiyle biıiikte dünya silah ti- careti yüzde 20 oranında azal- dı. ABD silah şirketlerine yeni çatışma alanları gerekiyor. - Bu silah şirketlerinin ABD ekonomisi içindeki yeri nedir? En çok ciro yapan ilk yirmi şir- ketten sekizi silah sanayisiyle il- gili. - Gelinen noktada başka kay- bedenler kimler? ABD silah şirketlerinden son- ra kayıp listesinin ikinci sırasın- da Clinton yönetimi var. Dünya- nın her yerine "ilgi duyan" ABD yönetimi "kabadayılık huku- ku'ndayeni düzenlemeler yap- ması gerektiğini düşünüyor ol- malı. Dünyayı kendisinin "ge- nel" bir "ev"\ olarak düşünen Clinton'ın ardından üçüncü kaybedenin de Tony Blair ol- duğunu vurgulayalım. Parlak Tony, "Saldın varsa senaryosu benden" düşüncesiyle Avust- ralya'yı, Yeni Zelanda'yı da ya- nına alıp ABD'yle ortak hareket etmişti. Son durum Irak halkının tabii ki lehine ama, Saddam yöneti- minin de lehine olduğunu söy- lemek çok zor. Saddam'ı ayak- tatutan ABD düşmanlığıydı. Yu- muşama, Saddam tipi yönetim- lerin lehine bir durum değildir.Kazananlar... - Kazananlann başında kim geliyor? Hk sırada Rusya var. Rusya SAYFA 17 baştantavrını koymuştu. Hatta, Yeltsin üçüncü dünya savaşı olasılığından bıle söz etmişti. Clinton bu tehditle dalga geç- mişti. Rusya içinde de Dışişleri Bakanı Primakov'un başını çektiğı politıka kazandı. Başba- kan Çernomırdin, bu tür krız- lerde Rusya'nın, ABD karşısın- da pektutunamayacağı düşün- cesinde. Primakov ise askerle- ri de yanına alarak "Hayır, Sov- yetler Birliği dağıldı, ama biz yi- ne dünya sorun/an karşısında söz sahibı olmalıyız" düşünce- sini savunuyor. Rusya'nın yanında Fransa'nın da uluslararası alanda kazanan taraf olduğunu vurgulayalım. Fransa, Almanya'ya karşı bir- kaç puan öne geçmiş görünü- yor. Birleşmiş Milletler'in gerçek anlamdaonurunun korunduğu- nu kriz sonrası vurgulamıştık. Kofı Annan bu noktanın altını haklı olarak sık sık çiziyor. - Türkiye hangi tarafta? Birkaç nedenle kazananlar arasmda. Birincisi, krizin sava- şa dönüşmesi ekonomıyı vura- caktı. Her yerinden vurulmuş olan ekonomi, "Sen de mi rblü- tüs" deyip toparlanması güç duruma düşecekti. Irak yöneti- minin 6 Ağustos 1990'dan bu yana devam eden ambargodan 110 milyar dolar zarannın oldu- ğu hesaplanıyor. Türkiye'nın za- rarı ise 35 milyar dolar. Halk de- yimiyle, bölgedeki her krizin ke- rizi biz oluyoruz. Son kriz daha başlangıcında Habur'u vurmuş- tu. 2 bin 500 olan günlük kam- yon geçişi 500'e düşmüştü. Ikincisi, Arap dünyasıyla iliş- kilerimizde iyileşme zemini oluştu. Kendi içinde lıme lime olan Arap dünyasını iki unsur bir araya getirebiliyor: Açık Israil düşmanlığı, gizli Türkiye düşmanlığı. Türkiye iztediği politikayla en azından buna zemin olmadı. Dün çıktığı Ürdün gezisinde Dışişleri Bakanı Ismail Cem'in başı dikti. Konu Türkiye'den açılmışken, Türkiye'deki Amerikancılar için tabii ki üzgünüz. Bereket Clin- ton, "Eğer, Irak anlaşmaya uy- mazsa hiç diplomatik girişimde bulunmadan vururuz" dedi de, onlann onurunu kurtardı. kere başka edîm;h - , * • ! . " , İ oımaz Her zaman, her yerde: 1 GH688. -Z ....,- • Türkiye Yetkili Distribütörleri: K.V.K. Tel: 0216 410 85 00 (pbx) GEN-PA Tel: 0212 287 17 17 /100 hat (pbx) ERICSSON En iyiler Ericsson kullanır.