Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 9 KASIM 1998 PAZARTE
HABERLERİN DEVAMI
TURKIYE
Istanbul PB 12 Sinop 9 Adana A 23
Edirne PB
Kocaelı PB 9
Çanakkale PB 14
Izmır  T8
Manisa A 18
Aydın A 17
Denizli A 20
Zonguldak Y 8 Antalya
Samsun
Trabzon
Giresun
Ankara
Eskişehir
Konya
Sıvas
Y
Y
Y
PB
PB
PB-
K
11
9
9
11
10
13
10
A 22 Kars
Mersin
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siırt
Hakkâri
Van
A
PB
PB
PB
PB
Y
Y
21
20
22
21
21
17
11
K 10
Yurdun kuzey ve do-
ğu kesımleri çok bu-
lutlu, Orta ve Doğu
Karadenız, Batı Kara-
deniz kıyılan, Iç Ana-
dolu'nun kuzeydoğu-
su ile Doğu Anado-
lu'nun Kuzey ve do-
ğusu yağışlı geçecek.
Yağışlar yağmur, Ka-
radeniz kıyalarında
karta kanşık yağmur
şeklinde olacak.
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsinki
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
K
K
ÇB
ÇB
ÇB
ÇB
Y
ÇB
-2
~5
-2
16
15
16
11
12
Münih ÇB 11 Zürih
Beriin
Budapeşte
Madrid
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
ÇB
ÇB
ÇB
Y
PB
PB
A
A
9
8
18
10
9
9
20
18
Y 15 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahire
K
A
PB
A
PB
A
PB
Y
-2
23
4
14
12
16
13
25
PB 20
/^ParçâüÖAçık ı bulutiu Sıslı Bulutiu L Çok bulutiu
'Kirliye oy yok'
Yurttaş
Girişimi
yeni eylem
havrlığında
tstanbul Haber Servisi -
Yurttaş Girişimi sözcülerin-
den, avukat Ergin Cinmea
çete olaylanna adı kanşmış
İcişilerin önümûzdelci se-
çimlerde TBMM'ye girme-
lerine engel olabilmek için
"Kirliye Oy Yok" kampan-
yası başlatmayı planladıkla-
nnı belirtti. Cinmen, "Sü-
rekli A\ dınlık İçin Bir Daki-
ka Karanlık" eyleminde ol-
duğu gibi bu İcampanyaya
da siyasi parti ve görûş far-
kı gözetmeksizin tüm du-
yarlı yurttaşlann sahip çık-
ması gerektiğini söyledi.
ÖDP Maltepe llçe Örgütü,
dûn Cumhuriyetin 75. yılın-
da "Hukuk, Demokrâsi ve
Çeteler" konulu bir söyleşi
düzenledi. Demırkol Tesis-
len'nde yapılan toplantıya,
ilçe emniyet müdürlüğü yet-
kilileri engel olmak istedi.
ÖDP'lilerin tutanak tu-
tulması istemi üzerine em-
niyet yetkilileri "slogan atil-
maması, pankart açılma-
ması" koşuluyla söyleşinin
yapılmasına izin verdi. Bu
nedenle bir saat gecikmey-
le başlayan söyleşiye ko-
nuşmacı olarak katılan avu-
kat Ergin Cinmen. yeni bir
yurttaş eyleminin ilk habe-
rini duyurdu.
Cinmen, önümüzdeki ni-
san ayında yapılması bek-
lenen erken genel seçimler-
de çetenin simgesi haline
gelen Mehmet Ağar, Sedat
Bucak gibi ısimlerin kesin-
likle milletvekili seçilme-
melen gerektiğini söyledi.
AJcsi takdirde Susurluk'un
aydınlatılmasını isteyenle-
rin "yennmiş" olacağını
vurgulayan Cinmen. "Tıp-
kı Emre Kongar'ın 'Yam-
yamlara oy yok' dedigi gibi
biz de 'Kirlileri partisine
alana oy yok' demehyiz"
dedi.
Cinmen, İHD Genel Baş-
kanı Akın Birdal'ı vuranla-
nn. mafya elebaşısı Alaat-
tinÇakıcı'nınvediğermaf-
ya elebaşılannın yakalan-
malannın; kimı suçlular
hakkında gıyabi tutuklama
karannın çıkanlmasınm ve
hatta KutJu Savaşın hazır-
ladığı Susurluk raporunun
"yeterli olmayan, ancak
önenüi adımlar" olarak ka-
bul edilmesinin gerektiğini
belirtti.
Bu girişimlerin, ortaya
çıkan pisliklerin temizlen-
mesi için yetmeyeceğini be-
lirten Cinmen şöyle
konuşru: *Ancak daha eski-
ye göre şu anda bir şeylerin
değiştiğini görüyoruz. Ahş-
madığımu şeyİer olmaya
başladı. Bu nedenlebu geliş-
meler bizim için ucundan
tutulması gereken bir ip.
Doğru yerden ipin ucumi'
tutarsak çok daha önemli
bir yol kat edeceğiınize ina-
nıyorum. Biliyorum her şey
çok karanlık görünüyor.
Ancak karanhğm en yoğun
olduğu an, a> dınJanmanın
da en yakuı olduğu andır."
Ayasofya
Imamı senet
tahsilatçısı
İstanbul Haber Servisi -
Çek tahsilatı yaparken su-
çüstü yakalanan Ayasofya
Camiı'nin imamı tsmail
Özçetik tutuklanarak ceza-
evine gönderildi.
Bir işadammdan zorla
çek tahsil edilmek istendiği
yolundaki ihbar ûzerine ha-
rekete geçen tstanbul Orga-
nize Suçlar ve Silah Kaçak-
çılık Şubesi'ne bağlı ekip-
ler, adı açıklanmayan işada-
mının Bakırköy'deki büro-
sunda önlem aldılar. Büro-
da tahsilatçılan bekleyen
ekipler. 100 bin dolârlık çe-
kı zorla tahsil etmek isteyen
İsmail Ozçeiik ile Hüseyin
ve Efvani Alemdar'ı suçüs-
tü yakaladı. Yetkililer, gö-
zaltına alınan sanıklardan
Özçelik'in Ayasofya Ca-
miı'nde imamhk yaptığını
belirttiler. Bakırköy Adli-
yesi'nde nöbetçi savcılığa
çıkanlan sanıklar, önceki
gün tutuklanarak cezaevine
gönderildi.
Yağmuriu Kartı
AİMİııllah Öcalan Belçika'yı istiyorI Baştarafı 1. Sayfada
Şensoy; bölücü terör örgütü ele-
başısmın Türkiye'de kadın ve ço-
cuklar dahil 30 bin kişinin katle-
dilmesinden sorumlu olduğunu,
bu kişinin tnterpol tarafından da
Rusya dahil tüm dünyada arandı-
ğını anımsatarak Duma'nın kara-
nnın, Türk- Rus ilişkilerinin bu-
günkü iyi düzeyi ile bağdaşmadı-
ğını vurguladı.
Şensoy, ilişkilerin nereye vara-
bileceği konusunda ise şu ayan-
yı yaptı:
"Moskova'nın konuyu gerçek-
çi bir biçimde değerlendireceği-
ne, bu kişiye siyasi sığuima hakkı
tanınmasınuı sonuçlaruun ne de-
recede ciddi olacağuıın ve ikili iliş—
kileri ne derecede baltalayaeağ»-
nın farkında olduğuna eminim.
Moskova'nın, Türk-Rus ilişldle-
rini ciddi biçimde zora sokmak
veya böyle bir teröriste siyasi sı-
ğuıma verme uğruna ikili ilişküe-
rimizin tamamen bitmesine yol
açması için hiçbir nedeni yok."
Almanya'da haftalık olarak ya-
yımlanan Focus dergisi ise PKK
lideri Öcalan'ın, yeni sürgün ül-
kesi olarak Belçika'yı tercih etti-
ğini bildirdi.
Türkiye'nin yoğun baskısı üze-
rine Suriye'den gönderilen Öca-
lan'ın, özellikle Brüksel'i, P-
KK'nin burada yasak olmama-
sından dolayı tercih ettiğinin kay-
dedildiği haberde, örgütün des-
tekçisi MED TV'nin de yıllardır
buradan yayın yapmasının bu ka-
rarda önemli rol oynadığı dile ge-
tirildi.
Focus'un haberinde, merkezi
Almanya'nın Karlsruhe kentinde
bulunan federal başsavcıhk tara-
fından Öcalan hakkında 1990 yı-
lında "terörist örgüte elebaşılık
yapmak" suçlamasıyla açılan so-
ruşturmanın Belçika'da da geçer-
li olduğu belirtildi. Haberde Öca-
lan'ın serbest dolaşabileceği tek
yerin Moskova olduğu vurgulan-
dı.
Almanya'da yayımlanan Der
Spiegel dergisi, dağılan Alman
Kızıl Ordu Fraksiyonu (RAF)
elemanlannın PKK saflanna ka-
tıldığını iddia etti.
Felh Kıırz ve Georg Mascolo
imzasıyla verilen haberde, RAF
mensuplanndan birçoğunun P-
KK saflanna katılarak yeniden
toparlanma çalışmalan yaptıkla-
n ileri sürüldü. Haberde, Lüb-
nan'da yaşayan PKK temsilcileri-
nin, Alman asıllı teröristlerin
Lübnan'a geçişlerini sağladıkla-
n, burada dil kursu ve silahlı eği-
tim verdikten sonra Türkiye'nin
Güneydoğu bölgesine gönder-
dikleri öne sürüldü.
Haberde, "Frankflırter Allge-
meine Zeıtung" gazetesinin,
"Türkhe'de güvenlik birimleriy-
le caüşma>a giren Andrea Wolf
isimli Alman kaduı teröristin ölü
ele geçirildiği" yolundaki haberi-
ne de yer verildi.
Der Spiegel haberinde, Andrea
Wolf'un geçmişine de yer veril-
di. Almanya Kriminal Daire-
si'nin Wolf u "bir numaralı dev-
let dûşmanı" olarak aradığının
kaydedildiği haberde şöyle denil-
di:
"VVotf, federal başsavcılığının
emriyle 3 yüdır aranıyordu. Al-
manya'da yakalanacağını anla-
yınca, Yakmdoğu bölgesine ghti.
Alman güvenlik güçleri, VVoHTun
bu bölgede gidilecek yepyeni bir
örgütlenmede lider olmak istedi-
ğini beliriedL PKK saflanna katı-
lan Almanlann amacı, edinecek-
leri silahb tecrübe ile Almanya'da
yeniden silahlı eylemlere giris-
mek."
Türkiye'nin Kuzey Irak sını-
nndaki Üludere ilçesinden 25 bin
kişilik askeri güçle başlattığı öne
sürülen operasyon 3. gününe gir-
di. Operasyona Mesud Barzani
liderliğindeki Kürdistan Demok-
ratik Partisi'ne mensup sipahi
birlikleri ile binlerce peşmerge-
nin destek verdiği kaydedildi.
Kuzey Irak'ın Iran sınınndaki
Hakurk bölgesinde bulunan Deş-
ta, Hayat, Ari ve Sidekan mıntı-
kalannda yoğun çatışmalar ya-
şandığı bildirilirken bölgedeki
PKK'lilerin Iran sınınna çekildi-
ği öğrenildi. Öte yandan, yine
Fran sınır kesiminde bulunan Ha-
cumran ve Çoman bölgelerinde
yeni bir operasyonun başlatıldığı
bildırildi.
Bulgaristan'ın Filibe şehrinde
incelemelerde bulunan Başbakan
Yardımcısı ve Milli Savunma Ba-
kanı tsmet Sezgin, gazetecilerin
sorulan üzerine "Tahmin ediyo-
rum,teröristlerin bir bölümü, bu-
radan her zaman olduğu gibipto-
rite boşluğu olan Kuzey Irak'a
kaçmayı başardı. Kuzey Irak'ta
400-500 kişinin bulunduğu istih-
baraO edinikü. Kuzey Irak'ta baş-
larılan harekât,Suriye'den Kuzey
Irak'a kaçan bölücü örgüt men-
suplanm yok etmeyi amaçlamak-
tadır."
Sezgin, 25 bin kişilik kuvvetle
Kuzey Irak'a girildiği yolunda
haberler bulunduğunun belirtil-
mesi üzerine de, "Hayır, büyük
çapta bir harekât değiL Herhan-
gi bir operasyona girildiği zaman
güvenlik önlemlerini de almak zo-
rundasmız. Bunu da bu çerçeve-
de mütalaa etmek gereldr" diye
konuştu.
Sezgin, Kürt liderler Celal Ta-
labani ve Mesud Barzani 'nin
Türkiye'de bulunduğu bir sırada
böyle bir harekâtm yapıldığının
hatırlatılması üzerine ise PKK te-
rör örgütüyle mücadelede Barza-
ni'nin Türkiye ile birlikte hare-
ket ettiğini söyledi.
Zakarî: Hiçbir iilkeııiıı böyle bir lideri yok
I Baştarafı 1. Sayfada
olduğunu ve köktendinci gruba
en iyi cevabın, Türkiye'de çag-
daşlığın sembolü olarak kabul
edilen Atafürk fotoğrafıyla ven-
leceğine inandığı için böyle bir
girişimde bulunduğunu belirte-
rek şunlan söylüyor:
"Benim bu tepkim sonrasında.
kamuoyunun bana karşı yaklaşı-
mı Atarürk imajının giicünü en
iyi şekilde gösterdi. Atarürk ima-
jını incekmek için geldiğimiz Tür-
khe'de, medyanın ve halkın des-
tegivle birden Cumhuriyet kızmı
sembolize eden kişi oJdum. Türki-
ye'de, Atatürk'ün imajı öytesine
kuvvedi Id, ona karşı olanlara, bi-
reysel ya da Idtlesel olarak tcpki
gösterenler kahraman kabul edi-
üyor."
Zakari, geçmiş dönemlere gö-
re Atatürk fotograflannm daha
yoğun olarak kullanıldığını da
dikkat çekerek, laik cumhuriyeti
savunanlann amblemini, Atatürk
fotograflannm oluşturduğunu
söylüyor.
Chantal Zakari, araştırmalan
sırasında kent alanlannda, ev, iş-
yeri, devlet dairesi gibi kapalı me-
kânlarda çalıştıkJannı, buralarda-
ki Atatürk fotoğraflannın ve hey-
kellerinin kendilerine veri oluş-
turduğunu belirtiyor. Zakari, Tür-
kiye'nin tüm kent alanlannda
Atatürk'ün heykellerinin olduğu-
nu ve insanlann bu heykelleri
kendilerine ilk verildiği günkü gi-
bi kabul ettikJerini de ifade edi-
yor. Zakari bu heykellerin her
yerde farklı bir şey anlattığını be-
lirterek konuşmasını şöyle sürdü-
rüyor:
Cumhuriyet TürldyesTndeyetişen Chantal Zakari ve Amerikah eşi Mike MandeL,Atatürk'ün
imajının halk arasındaki etkisi ve bu imajın nerede, ne şekilde kullanıldığını araşurdılar.
"HeykeDerin çogu tarihsel açı-
dan >apılmış. Öyküsel bir anJaü-
mı var. tzmir'de Cumhuriyet
Meydam'nda bulunan Atatürk
heykeU, Atatürk'ün 'Ordular; ilk
hedefiniz Akdeniz, ileri' komu-
tuna uygun bir şekilde inşa edil-
miş. Atatürk'ün ilk alfabeyi öğ-
rettiği yerde buna uygun ögret-
men tasviri yapıimış; ilk şapkayı
tanırrjğı yerde Batılı bir insan gö-
riinümü yansıülmış. Bu şekilde
ögretici bir yan da hedeflenmiş.
Ancak kent alanlarındaki hevkel-
lerin klasik figürlerden oluştuğu
da bir gerçek. Halk bu klasik fî-
gürleri kabuUenmiş durumda.
Estetik unsur ildnci planda."
Chantal Zakari, devlet dairele-
rinin duvarlannda yer alan Ata-
türk fotoğraflannın tipik ve res-
mi birkaç portreden ibaret oldu-
ğunu, bu seri üretimli sembolle-
rin Atatürk'ün imaj gücünün
azalmasına yol açtıgını vurgula-
yarak şunlan söylüyor:
"Son zamanlarda daha doğal
fotoğraflannın popükr hak gekü-
ğini görmekte\iz. Bu doğal fotoğ-
raflar Atatürk'ün resmi imajuıda
yer almayan insancıl ve hassas ta-
raflarmı tekrar ön plana çıkar-
maktadır. Atatürk dans ederken
gülerken, dinlenirken ve dostla-
nyla sohbet ederken görülmekte-
dir. Bunlardan başka Atatürk fo-
toğraflanndan vola çıkarak baş-
lanmış. ancak giderek orijinaiin-
den uzaklaşmış grafik imgeleri de
topladık. Bu yaklaşun Atatürk'e
benzemeyen fakat halk arasuıda
Atatürk resmi olarak kabul edilen
ve tanınan simgeler halini almış
durumda."
Calışmalan süresince bürokra-
tık engellerle karşılaştıklannı da
belirten Zakari, "Atatürk heykel-
lerinin fotoğrafinı çekmek istedi-
ğimiz bazı yerterde resmi görevü-
lerin engellemesiyle karşılaşük.
Bunun da Atarürk'ü koruma gü-
düsünden kaynaklandığmı sanı-
yorum" diyor.
Atatürk'ün Türk halkı üzerin-
deki imajını konu edinen bir di-
ğer sanatçı Mike Mandel, araştır-
maya farklı bir kültürden kanl-
masıyla ilgi çekiyor. Mandel,
Amerika'da hiçbir devlet adamı-
nın Atatürk kadar güçlü bir ima-
jı olmadığını belirterek şunlan
söylüyor: "Bu güç bizkrin ilgfai-
ni çektL Atatürk'ün halkla ilişld-
sini araşürmak istedik. Ve sonuç-
ta Türk halknun Atatürk'le bire
bir olduğunu gördük. Başka hiç-
bir ülkede bu kadar fikri baruuu-
ran bir b'der yok. Eğitim, laiklik,
kahramanhk, çağdaşlık. Atatürk
hepsini a>nı anda banndınyor.
Sergide, realist bir bakış açısıyla
romantik, estetik, tarihsel figürie-
ri yan yana getirerek Türkiye
Cumhuriyeti'nin sentezini yapbk
Sosyolojik bir araştırma değil bi-
zim yapbğımız. Tamamıyla Ata-
türk ile Türk halkının ilişkisi, Ata-
türk'ün halk üzerindeki etkisi ve
gücü bizim araşorma konumuz."
Chantal Zakari ve Amerikah
eşinın "Başka Bir Gözk Atatürk
Fotoğraflan Sergisi'' 27 Kasım'a
dek Başak Sigorta Sanat Galeri-
si'nde izlenime açık olacak. Ser-
gi 1 Şubat-23 Şubat tarihlerinde
de Ankara'da izlenime sunulacak.
AııkaraMa 'Ata'ya
hevgı ıııruyüşu
Haber Merkezi - Ankara
Valiliği tarafından düzenlenen
"Atatürk'ü Anma Haftası"
etkinlikleri çerçevesinde bugün
"Ata'ya Sevgi Yürüyüşü"
gerçekleştirilecek.
Eski TBMM binasından saat
10.00'da başlayacak yürüyüş,
Anıtkabir'de Ata'ya Sevgi
Çelengi'nin sunulmasının
ardmdan sona erecek.
Etkinlikler kapsamında çeşitli
konferanslar düzenlenecek.
"Atatürk Düşüncesinde Türk
Medeniyeti" adlı konferansa
konuşmacı olarak Süleyman
Kazmaz katılacak. Atatürk Kız
Meslek Lisesi Konferans
Salonu'nda yapılacak etkinlik,
saat 10.00'da başlayacak. Prof.
Dr. Berin Yurdadoğ'un
konuşmacı olarak katılacağı
"Atatürk'ü Anlamak" adlı
konferans, Ankara Lisesi
Konferans Salonu'nda saat
14.00'te başlayacak.
İstanburdaki etkinlikler
Ulu önder Atatürk, ölümünün
60. yıldönümünde Istanbul'da
Taksim Cumhuriyet Anıtı,
Dolmabahçe Sarayı ve Atatürk
Kültür Merkezi 'nde düzenlenen
törenlerle anılacak.
Istanbul Valiliği'nden yapılan
açıklamaya göre, Taksim
Cumhuriyet Anıtı'ndaki
törenler saat 08.55'te anıta
çelenklerin konulmasıyla
başlayacak. Saat 09.05'te 2
dakikalık saygı duruşunun
ardından Istiklal Marşı
okunacak ve göndere çekilecek
bayrak yanya indirilecek.
Taksim'deki tören, Istanbul
Vahsi Erol Çakff'ın anıt özel
defterini imzalamasıyla sona
erecek.
Dolmabahçe Sara>ı'nda
Atatürk Odası'nda
düzenlenecek tören, 09.00'da
odaya çiçek buketlerinüı
konulmasıyla başlayacak ve 09.
05'te saygı duruşunda
bulunulacak. 09.10'dan sonra
oda ziyaretçilere açılacak.
AKM'de yapılacak tören ise
09.30'da saygı duruşu ve tstiklal
Marşı'mn okunmasıyla
başlayacak. Devlet Opera ve
Balesi "Onuncu Yd Marşı''nı
seslendirecek. Tören,
konuşmalann ardından, devlet
sanatçısı Yıklız Kenter
yönetimindeki 1Ü Devlet
Konservatuvan Tiyatro Bölümü
öğrencilerinin Kuvayi Milliye
Destanı isimli gösterisiyle
devam edecek.
AKM'deki tören, tTÜ Türk
Musikisi Devlet
Konservatuvan'nın Atatürk'ün
sevdiği şarkı ve türküleri
seslendirmesiyle sona erecek.
Erol TaşyaşamınıyitirdiM Baştarafı 1. Sayfada
mını yitirdi. Erol Taş'ın cenaze-
si, yann Teşvikiye Camii'nde öğ-
leyin kıhnacak namazın ardın-
dan Topkapı Kozlu Mezarlı-
ğı'nda toprağa verilecek.
1926'da Erzurum'da doğdu
Taş. tlkokuldan sonra ögrenimi-
ne devam etmedi, yaşamını ka-
zanmak için çeşitli işlerde çalış-
tı. Taş'uı sinema hayatı 1953'te
"Acı GünJer" filmiyle başladı.
Kısa sürede karakter rollerinin
aranan oyuncusu olan Taş 1965,
1967 \e 1975'te Antalya Film
Festivali'nde "Enryiyardımaer-
kek ojimcu" dalında "Amn Por-
takal Ödülü"nü kazandı.
Sinema serüveni boyunca bir-
çok kez başroldekileri bile göl-
gede bu^kan fîlmler çevirdi. Si-
nemarun kötü adamı aynı za-
manda işlettiği kahve ile Can-
kurtaran semtinin de vazgeçil-
mez motifiydi.
Sinema hayatı da bir rastlantı
sonucu Cankurtaran'da bir gün
dişe diş göze göz girdiği bir kav-
gayla başlamıştı. Kavgayı izle-
yen yönetmen, Acı Günler fil-
mindeki Çamur Şevket rolü için
Cankurtaranlı külhaniden daha
uygun birini bulamayacağma
karar verdi.
Taş, Metin Erksan'ın "Susuz
Yaz" fılmindeki rolünden dola-
yı "Turizm Bakanhğı Özel Ödü-
İü" ile Meksika Acapulco Festi-
vali'nde özel ödül aldı. Izmir
Film Festivali'nde başanlı sanat-
çılar arasına seçilen Taş, "9 Sü-
tuna Manşet", "Hanıımn Çiftli-
ği" ve "Kanun Savaşçılan" adlı
televizyon dizilerinde de oynadı.
Erol Taş, Kasım 1997'de, sa-
natırun 50. yıluıda Cumhurbaş-
kan Süleyman Demirel'in de ka-
tıldığı bir törenle veda etmişti si-
nemaya. Aynı tören'de Taş'a ai-
levi nedenlerle ve kirasını ödeye-
medıği için kapanan Cankurta-
ran'daki kahvesini satın alan
Eminönü Hizmet Vakfi tarafin-
dan dükkâmnm anahtan da tes-
lim edilmişti. Erol Taş'm rol al-
dığı başlıca fınnler şunlar: "Aa
Günler, Yılanlann Öcü, Susuz
Yaz, Gecelerin Ötesi, Çiğdem,
Duvarlann Ötesi, Bir MiltetUya-
myor, Hudutlann Kanunu, Ana,
Devlerin İntikanıı, tnce CumaU,
Yara, Ayn Dünyalar, Vurguncu-
lar, Diyet, Can Pazan, Dila Ha-
nım, tstasyon, Alün Şehir, Derviş
Bey" ve "lsyan".
Erol Taş'ın cenazesi. 10 Ka-
sım Salı günü Teşvikiye Ca-
mii'nde öğleyin kılınacak nama-
zuı ardından Topkapı Kozlu Me-
zarhğı'nda toprağa verilecek.
Öte yandan Taş'uı ölümü, ai-
lesini ikiye böldü. Çeşitli neden-
lerle aralannda anlaşmazhldar
bulunan Taş ailesinden, sanatçı-
nın ilk eşi Haftze'den olan Me-
tin Tanju Taş ile ikiz kızı Güler
Ozgal ve Gönül Dalsaldı,babala-
nnın ölümünü şüpheli buldukla-
nnı söylediler.
Metin Tanju Taş, yapüğı açık-
lamada, "Bu sabah komaya gir-
miş,başucunda ilaçlan vardı. Ni-
ye verilmemiş? Öldükten sonra
önceÇapa'ya,oradan da sigorta-
h diye SSK Samatya Hastane-
si'ne götürmüşler" dedi.
Taş, babasının ölüm nedeninin
araştınlarak belirlenmesi için
savcılığa başvuruda bulunacak-
lannı kaydetti.
Demirel telgraf gönderdi
Cumhurbaşkanı Sülej-man De-
mirel, Taş'ın ölümü nedeniyle eşi
Elmas Taş ve çocuklanna baş-
sağlığı telgrafi gönderdi.
Cumhurbaşkanlığı Basın Mer-
kezi'nden yapılan açıklamaya
göre, Cumhurbaşkanı Demi-
rel'in telgrafi şöyle:
"Türk sinemasına çok uzun
yıllar hizmet eden değerli sinema
oyuncusu Erol Taş'uı vefaünı bü-
yük bir üzüntüyle Öğrendim. Siz-
lere ve sanat camiamıza taziyele-
rimi iletir, merhuma Allah'tan
rahmet düerim."
Başbakan Mesut Yümaz,
Taş'ın ölümü nedeniyle bildiri
yayımladı. Başbakanhk özel
Kalem Müdürlüğü'nden yapılan
açıklamaya göre Yılmaz'ın me-
sajı şöyle: "Türk sinemasının
unutulmaz karakter oyuncula-
nndan Savm Erol Taş'uı vefatm-
dan derin üzüntü duydum. De-
ğerli sanatçımıza .Allah'tan rah-
met diler, aflesine, sevdiklerine ve
Türk sineması camiasına taziye-
lerimi sunanm."
Suiukar , Gök gûrütt
G U N D E M MUSTAFA BALBA
• Baştarafı 1. Sayfada
yı gündeme getiriyor.
Gelişmelerin odağında Rusya var. 20 Ekim'd
Adana'da varılan Türkiye-Suriye anlaşmasının aı
dından öcalan'ın nereye gideceği sorusuna yan
aramak uzun sürmedi. Güney Kıbrıs üzerinde
Moskova'ya. O günden bu yana Rusya'dan g€
len haberler hep dalgalı:
"Primakov, Yılmaz'a mektup gönderdi. Rui
ya'nın bir teröristi banndırmayacağmı söyledi."
"Duma, öcalan'a kucakaçtı. 298 evet, birçe
kimser oyla öcalan 'a sığınma hakkı verilmesi ke
bul edildi."
"Yeltsin'cfen Demirel'e güvence. öcalan Ru&
ya'da bannamaz."
Başbakan barındırmayız diyor. Duma kuca
açalım diyor. Yeltsin garanti benden diyor. Tar
anlamıyla, kim kime dum Duma!
Ancak günlük demeç kirliliğinin biraz dışına çı
kıp, "Ne olur" sorusuna yanıt aradığımızda, Rus
ya'nın konuyü kolay kolay çözmeyeceğini söyle
yebiliriz.
Neden?
önce şunu unutmamak gerekiyor. öcalan Rus
ya'ya kaçak yollardan girip, "Ben geldim" deme
di. Oyle anlaşılıyor ki, Suriye Moskova'nın kapısı
nı çaldı:
"Abi vaziyet kötü. Türkiye ciddi. Mübarek'/ı
getirdiği haberler hiç de mübarek değil. Yardın
et."
Rusya, "Sen üzülme çölaslanı, biz bir ayılıkya
parız" dedi ve bugüne geldik.
Bir başka deyimle Rusya öcalan'ı "poz" olaral
değil, "koz" olarak topraklanna getirdi. Bu yüzdeı
hemen "toz" ol demesi çok zor. Mantığa yakın eı
iyimser öngörü şu olabilir:
Rusya, Öcalan'ı topraklanna kabul ederek Tür
kiye'ye, "Bakarkadaş, yakın gelecekte benim ba
zı sıkıntılanm olacak. Şimdiden başladı zaten. Ya
kutistan kopmak istiyor, Çeçenistan 'la baş ede
miyonım. Dağıstan'da olup bitenlerin nereye va
racağını söylemek zor. Bu coğrafyayla senin di
ilgin var. Eğer, benim canımı sıkacakşeyleryapar
san ben de seninle ilgili en acımasız kararian ala
bilirim, bilmiş ol" dedi.
Türkiye Kafkaslar'da olup bitene temelde insar
haklan açısından yaklaşıyor. Ancak, Anadolu'di
Kafkas kökenli altı milyonu aşkın yurttaşımız vaı
Oradaki her silah bu ailelerin ocağına bomba ola
rak düşüyor. Bu ailelerin de ilk çaiacağı kapı dev
let oluyor!
Düşmanımın dostu düşmanımdıri
Moskova'da bu gelişmeler yaşanırken btr^ıabş
de Yunanistan parlamentosundan geidii •«•*-•*
"öcalan'ı Atina'ya davet edelim..." • .
Türkiye hemen bu konudaaynntı istedi ama, he
nüz tatmin edici açıklama yok. Yunanistan'ın
"Düşmanımın düşmanı dostumdur" politikasınır
Türkiye'deki yansıması, "Düşmanımın dostu, düş-
manımdır" olur ki, sanırız Ege'nin karşı tarafı bı
durumun ayırdında.
Daha sıcak gelişmeler ise hafta sonunda Anka-
ra'daydı. Bugüne de sarkan Barzani-Talabani-
Türkiye diyoloğunun sonuçlan az çok belırdi. Bar-
zani, güvence veriyor. Talabani, Ankara'da bulu-
nuyor olmanın gereklerini yerine getiriyor!
Son diyalogda bir kez daha ortaya çıktı ki, ABD-
Ingiltere'nin Irak'taki çıkarlan ileTürkiye'ninkiler, er
iyimser düşünceyle bile örtüşmüyor. ABD-lngilte-
re yaklaşımı şu:
"Ne pahasına olursa olsun Saddam güçsüz bı-
rakılmalı. Bunun için Kuzey Irak güçlü olmalı."
Siz K. Irak'ı güçlü tutmak isterseniz, ister iste-
mez ortam Kürt gruplanna kalıyor. Bu yapıdan er
çok yararlanan da PKK oluyor.
Türkiye ipi biraz gevşetse, siyasi görüşmeJerir
tümü Londra'da yapılacak. Bu da, Türkiye'nir
devre dışı bırakılması anlamına geliyor. Ankara'da-
ki son görüşmeler bu yolu engellemeye yönelikt
ama, tümüyle kapatıldığı söylenemez.
Konunun taraflan birbirini tanıyor. Ankara süre-
ci parçaiı bulutiu devam edecek görünüyor.
Bu hafta taze haber beklenecek yer, Moskova.
Rusya, Apo'nun kullanma tarihinin dolup dolma-
dığına karar verecek. Dolmadı derse, bir de kul-
lanma kılavuzu hazıriayacak. Bu aşamadan son-
rası yeni bir durum olur!
Ferit Oğuz Bayır'ın
ölümü eğitimcfleri
üzüntüye boğdu
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Büyük eğitimci,
eski llköğretim Genel
Müdürü ismail Hakkı
Tonguç'un yakın çalışma
arkadaşı, 1939-1946
yıllannın Ilköğrerim
Genel Müdürlüğü Şube
Müdürü, Kurtuluş Savaşı
gazisi, yüzyıllık eğitim
çuıan Ferit Oğuz Bayır'm
ölümü eğitim
emekçilerini hüzne
boğdu. Eğit-Der Genel
Başkanı Mustafa Gazalcı.
rüşvet, talan ve soygunun
arttığı son günlerde Bayır
gibi insanlann giderek
azalmasından duyduğu
üzüntüyü dile getirdi.
Balkan Savaşı, Birinci
Dünya Savaşı ve Kurtuluş
Savaşı'nı yaşamış Bayır,
99 yılhk yaşamında
öğretmenlik, ilkögretim
müfettişliği, eğitmen
kursu yöneticiliği,
ilköğretim şube
müdürlüğü, kütüphane
memurluğu yaptı. Bayır,
Foça'daki villalannı da
Köy Enstitüleri ve
Çağdaş Eğitim Vakfi'na
bağışlamıştı.
Eğit-Der Genel Başkanı
Mustafa Gazalcı, Bayır'm
yaşamını yitirmesi
nedeniyle eğitim
emekçilerinin üzüntüsünü
anlatan bir açıklama
yaptı. Gazalcı; "Yüzyılhk
eğitim emekçisi Ferit
Oğuz Bayır aramızdan
göçtü. Ama onun
okuttuğu ögrencileri,
müfettişlik yaptığı yıllarda
rehberlik yapOğı
öğretmenier, Edirne-
Karaağaç, Izmir-
Kızılçullu. Manisa-
Horozköy'de yetiştirdiği
eğitmenler, şube
müdürlüğü zamamndald
arkadaşlan eğer sağsa,
onu saygryla, sevgiyle
andıklannı biliyoruz.
Devlet içinde çetelerin
yuvalandığı, vurgunlann
soygunlann kol gezdiği,
rüş\et olarak dairelerin-
villalann alındığı
günümüzde Ferit Oğuz
Bayır gibi insanlar
gklerek azahyor" dedi.