25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
24KASIM1998 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kumbaracıbaşı: Tüpkiye yanlış yaptı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Kumbaracıbaşı dûzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nın "dağda ininde bulunan Öcalan'ı kentte villayagetırdiğini" savr unarak şunlan söyledi: "PKK'nin silahlı eylemlerini sürdürmekte güçlük çektiği bir dönemde, Türkiye konuyu uluslararası platforma taşıyarak yanlış bir politika izlemiştir. tkinci yanlış, Türkiye'nin kendi hatasını örtmek için halkı tahrik eden bir tutum sürdürmesidir. Uluslararası sorunlar, bağınp çağırmakla çözülmez. lç banşı bozacak provokatif eylemlerle bir yere vanlmaz." Taner'deniOO milyanlık dava • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Devlet Bakanı Güneş Taner, sahibi olduğu Kanal 6 ve Kanal E televizyonlannda yayunlanan açıklamalannda, gerçek dışı beyanlarda bulunarak kişilik haklanna hakaret ettiği gerekçesiyle, Türkbank'ın özelleştinlmesi ıle ilgili ıhale konusunda başlatılan soruşturma kapsamında Jstanbul EK3M tarafından tutuklanan işadamı Korkmaz Yiğit aleyhinde 50 milyar. bu açıklamalan yayımladıklan gerekçesiyle de adı geçen iki televizyon kanalı hakkında 25'er milyar liralık manevi tazminat davası açtı. 108kaçak yakalandı • EDİRNE(AA)- Edirne'de, yasadışı yollardan sının geçerek, Yunanistan'a gitmek isteyen yabancı uyruklu 108 kişi ile bu kişilere para karşılığında yardım eden 2 Türk yakalandı. Enez'in Yeniceköy, Meriç'in Yenicegörece, Uzunköprü'nün Eskiköy ve Gemici köylerinde, devriye görevi yapan güvenlik kuvvetleri, kaçak yollarla sının geçmek isteyen 58 'i lran, 3!'i Bangladeş, 13'ü Irak ve 6'sı Pakistan üyruklu toplam 108 kişiyi yakaladı. tranlılara, para karşılıgında kılavuzluk yaptıklan belirlenen Salim Ş. (49) ve Şemşettin A.(37) da jandarma ekiplerince ele geçirildi. Dervişoğlu Brüksel'e gitti • ANKARA (AA) - Deniz Kuvvetlen Komutanı Oramıral Salim Dervişoğlu, Belçika'nın başkenti Brüksel'e gittı. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Genel Sekreterliği'nden yapılan yazılı açıklamaya göre, Brüksel'de Awupa Müttefik Kuvvet Komutanlan Toplantısı'na katılacak olan Oramiral Dervişoğlu, aynca bazı resmi temas ve incelemelerde bulunacak. Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Salim Dervişoğlu, 26 Kasım Perşembe günü Türkiye'ye dönecek. Demir'e bir soruşturma daha • İZMlR (Cumhuriyet Ege Bürosuı - Bursalı işadamı Nesim Malki'yı öldürttüğü savıyla hakkında yakalama emri büunan işadamı Erol Evcil'le ilişkileri nedeniyle açığa aman Izmir Emniyet Müdûri Ahmet Demir hakkınıîa idan soruşrumanırı yanı sıra adli soruştırma dabaşlatıldı. Sa\cılıja Demir'le ilgili çok sayıda hbaı mektubu gönderidiğı bıldirildi. Dermr lakkında tzmır Cumhıriyet Başsavcılığı'nca da sortsturma başlatıldı. Gül'c Hcinci ret • ANlARAıAA)- Damşl.'y İdan Dava Dairelei Genel Kurulu, FP Genel îaşkan Yardımcısı Abdullıh G Uün eşi Hayriinsa Giü'ün. ""inivesitelers başı açık fctoğrzîla kayn yıptınıcagına" ilişkin djzenjmenirı iptali istemije açtı£ı davada. "yüritnenin durdurulması isteminn redane" ilişkin lorara apti • itirazı reddetr. H ı görüşen I>anı>îty Dava Bairelr '1 Kurulu, 8. Eaire" nnı yerınde tulara reddettı. Dant^ı iresi, söz üonıs menin ıptal iitenni )nra esastan ik. Hükümet kurma hesaplan nedeniyle komisyonlardan Yüce Divan karan çıkmadı Çjfler ve Ydmaz kıırtııklu• Çiller için 2 CHP'linin muhalefet şerhine karşın ANAP-DYP-FP-DSP oylanyla "Yüce Divan'a sevke gerek olmadığı" karan çıktı. Toplantı öncesi CHP dışındaki partilerin komisyon üyeleriyle bir araya geldiği ileri sürüldü. • Yılmaz hakkında kurulan soruşturma komisyonu da ayru saatlerde toplanarak FP ve CHP'li Öztop'un muhalefetine karşın DYP- ANAP-DSP ve bir CHP'linin oylanyla "Yüce Divan'a sevke gerek olmadığı" karan aldı. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, kuşkulu serveti nedeniyle Yüce Divan'da yargılanmasını is- teyen siyasi rakıpleri tarafından, bir kez daha "hükümet pazarlığT ile kurtanldı. TBMM Malvarlığı Soruşturma Komisyonu. 2 CHP'linin muhalefetine karşın ANAP- DYP-DSP ve FP oylany- la Çiller'in "Yüce Divan'a sevki- ne gerek olmadığmT kararlaşhr- dı. Başbakan Mesut Yümaz hak- kındaki soruşturma komisyonu da aynı saatlerde yaptığı toplantıda ÂNAP- DSP ve DYP oylanyla "Yüce Divan'a sevk etmeme" ka- ran verdi. Çiller hakkındaki ko- misyonun CHP'li üyesi Tuncay Kara>tuğ"un, ÖzerUçuran Çiller, Marsan yöneticileri ve eski Hazi- ne Müsteşan Osman Ünsal hak- kında suç duyunısunda bulunul- ması yönündeki önergesini ise ANAP'lı Başkan Süha Tanık iş- leme koydurmadı. 20. dönemin başında RP'nin kuşkulu seneti ile ilgili verdiği önerge ile kurulan Meclis soruş- turmasından, bu partıyle hükümet ortağı olunca kurtulan Çiller, ye- ni hükümet oluşumlan arifesinde bu kez de ANAP'ın oylafıyla Yü- ce Divan yargısını atlattı. Başbakan Mesut Yılmaz ve Tansu Çiller hakkında kurulan TBMM soruşturma komisyonlan dün sabah aynı saatlerde "son ka- rar" ıçın toplandılar. Sabah saat- lerinde, 2 komisyonun aynı anda toplanması kulislerde "karariar hükümet pazaruğuu endeksli ve anlaşmalı" yorumlanna neden ol- du. tlk çalışmasını tatnamlayan ise Çiller haklandaki komisyon oldu. Komisyonun, 1.5 saat süren top- lantısının ardındantaasmtoplantı- sı düzenleyen ANAP'lı Başkan Tanık, 2 CHP'linin muhalefet şer- hine karşın komisypnun Çiller" i Yüce Divan'a sevk etmeme kara- n aldığını duyurdu. Son derece gergin olduğu gözlenen Tanık, da- ha önceki uygulamalatının tersine gazetecilerin soru sorraalanna izin vermeyerek salonu terk etti. Oylamada "tarafsız'' kalarak oy kullanmayan Tanık. "Bundanson- ra yapılanaçıklamalar gayriresmi- dir" dı>erek salondan aynldı. Top- lantıda ANAP'lı üyelerin söz al- madığı öğrenilirken, FP'li üyeler, "Yeterli delil buIunmadığT görü- şünü savundular. CHP'li Karaytuğ, komisyonun "siyasi ve hükümet pazarlıklanna endeksli'' olarak karar verdiğini bıldirdi. CHP'li diğer üye Önder Kırb ve kendisi dışındaki üyele- rin, toplantı saatinden önce sabah saatlerinde bir araya gelerek Çil- ler'in Yüce Divan'a gönderilme- mesi için anlaştıklannı belirten Karaytuğ. "Bundan sonra hiçbir siyasi partinin, bir siyasi hakkında daha sonra aklamak için önerge ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART ANAP ve DSP ilk aşamada topu muhalefete atacak 'Hükümeti yıkanlar kursun'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANASOL-D hükümetinin yann ya- pılacak oylamada düşürülmesine ke- sin gözüyle bakılırken, gözler Cum- hurbaşkanı Süleyman Demirel'e çev- rildi. Hükümet ortaklan ANAP ve D- SP ilk aşamada. "Yıkanlar kursun. CHP, FP ve DYP ile hükümet kur- sun" yaklaşımını sergılemeye hazır- lanıyor. Cumhurbaşkanı Demirel'in hükümeti kurma görevini FP Genel Başkanı Recai Kutana vermesi ve sonuç alınarnaması durumunda. 2. sı- rada görev alacak olan ANAP Genel Başkaru Mesut Yılmaz'm DSP liden BülentEcevit'e başbakanlık önerme- siyle ANAP-DYP-DSP modelinin yaşama geçirilebıleceğı bildirildi. Bu model. FP ve CHP kulislerinde, "Merkez sağda uzlaşma. seçimlerin 2000 yıhna ertelenmesi anlanuna ge- Br" değerlendirmelenne yol açtı. FP yöneticilen. "Ya Gdeıier dışın- da bir kişinin başbakanlığında geniş tabanh hükümet kurulacak ya da Ecevit başbakanlığında ANAYÖL ye- niden kurulacak" görüşünü dile ge- tırdiler. FP'nın "somut bir formül önermek yerine, ortaya konan for- müDerüzerindedeğerlendirmeyapa- cağT. görevin mutlaka Kutan'a \eril- mesi konusunda da "ısraıiı, dajarma- a olma>-acağı" ifade edildi. CHP yö- neticileri de. Cumhurbaşkanı Demi- rel'in etkin olacağı bir süreç sonun- da geniş tabanlı bir hükümet kurula- bileceği, bu hükümet güvenoyu ala- masa bile seçimlere dek devam ede- bileceği görüşünü dile getirdiler. .ANAP ve DSP tarafinda, "CHP, DVT ve FP ile hükümet kursun. bu, bizim işimize gelir" değerledirmesi yapıldı. CHP'nin FP ve DYP ile hü- kümet kurması olanaklı görülmedi- ğınden. "liderier dışında bir kişinin öndeıüğinde geniş tabanh hükümet" ve "Ecevit başbakanlığında ANA- YOL-SOL" formülleri öne çıktı. ANAP ve DYP kurmaylan "uzlaş- mayaaçık" oldukJan mesajlan verir- ken, Yılmaz'ın gensoru görüşmele- rinde sadece CHP'yi hedefalması da dikkat çekti. Ancak, ANAP ile DYP arasında uzlaşma sağlansa bile TB- MM'deki sandalye dağılımma göre 4. sırada yer alan "sol" bir partinuı li- derine başbakanlık verilmesı olasılı- ğı merkez sağ partilerin tabanında tartışma yarattı. De\ let Bakanı Rüştü Kâzun Yüce- len, kongrelerinde partinin tek hâki- minin Yılmaz olduğunun ortaya kon- duğunu \iirgulayarak, "A\\P'ın gi- receği bir hükümette, parrimizden MesutYılmaz'ın dışında birisi Başba- kan olamaz" dedi. Yücelen. hükü- metlerinin düşürülmesi halinde ilk tercihlerinin "FP-DYP-CHP koahs- vonu kurulması olacağmı" söyledi. ANAP ve DYP'li üyelerin Yüce Divan pazariığına girip, uzlaşma sağ- laması ANAYOL-SOL uzlaşmasr olasılığını güçlendirdi. Bu olasılığa şans tanıyanlar, Kutan'ın hükümeti kuramaması durumunda kendisine görev verilecek olan Yılmaz'ın, Ece- vit'e başbakanlık önerebileceğini kaydetti. ANAP ya da DSP'den lider- ler dışında bir milletvekilinin başba- kanlığında hükümet kurulabileceği de belirtildi. Başbakanlık için ANAP'tan KayaErdem ya da Sümer Oral, DSPden de Zekeriya Temi- zel'in adlan ortaya atıldı. DTP'nin hükümet dışında bu-akılması ve Ece- vit başbakanlığında birçoğunluk hü- kümeti kurulması durumunda, se- çimlerin ertelenebileceği bildirildi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykalda, "Eğer bu vola gidilirse çokşey değişir. Seçim takvimi değişir. Seçim 2000'e sarkar" kaygısını dile getirdı. ANAP:2000'ekadar devam edebiHr ANAYOL-SOL koalisyonu ve se- çimlerin 2000 yılına ertelenmesine ilişkin senaryolar ağırlık kazandı. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Ya- şarOkuyan. "Bakarsınız2senedaha devam eder" diyerek bu görüşlere destek verdi. Okuyan, Çiller" ın ANAP'lı üyelerin oylanyla Yüce Di- van'dan kurrulduğunun anımsatılma- sı üzerine CHP'yi suçlayarak "Buişi bu yola sevk eden CHP'dir" diye konuştu. Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit 'Hoşgörünün koşulu din ile siyasetiayırmaktir* ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Diyanet Işleri Başkanlıgı 'nca bu yıl ilk kez uluslararası çapta düzenlenen ve dinler arası diyaloğu konu alan 2. Din Şûrası başladı. Başbakan Yar- dımcısı Bülent Ecevit dinler arası diyaloğu ve hoşgörüyü geliştirebil- menin ilk koşulunun "din ilesiyase- ti birbirinden ayırmak" olduğunu söyledi. Laiklikte inanç özgürlüğü- ne baskı yapılmayacağını vurguk- yan Ecevit, "Ancak, inanclannsha- sal istismanna karşı hukuk devleti kurallan içinde yapünm uygulana- bffir w dedi. 32 ülkeden 41 din temsiicisinin ve 234 bilim ve din adamının katıl- dığı 2. Din Şürası dün Ankara'da başladı. Ilki 1993 yılında düzenle- nen ve 5 yılda bir düzenlenmesi ka- rarlaştınlan şûra bu yıl uluslararası nitelik taşıyor. 5 gün sürecek şûra- da, dinler arası diyaloğun genel ni- teliği, tarihsel gelışimi, dünya ban- şına katkılan ve güncel sorunlar ele alınıyor. Başbakan Yardımcısı Ecevit Ku- ranıkerim'in lngilizce ve Türkçe açıklamalanmnokünmasınınardm- dan yaptığı konuşmasuıda, tüm din- lerin banş ve huzuru amaçladığını, banş ve huzurun ise her dinin yal- nız kendi içinde değil. tüm dinler arasında hoşgörü ile sağlanabileceğini belirtti. Bosna- Hersek'te birkaç yıl önce yaşanan savaşın büyük ölçüde İslam di- nine duyulan hoşgörü- süzlükten kaynaklan- dığını anımsatan Ece- vit, bu olumsuzJuklar ve facialann bir daha yasanmamasını dıledi. Ece\it çeşitli kesimle- rin laiklikle Islamın bağdaşmayacağını düşündüğünü belirterek Türkiye'nin. bu kuşku- nun geçersizliğini ortaya koyduğu- nu söyledi. Diyanet tşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz da konuşmasında, son yıllarda tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de dine karşı yoğun il- ginin gözlendiğıni söyledi. Yılmaz, "Yabancılaşma. sosyai şizofreni ve inkâr fimnası altında bulunan gü- nümüz insaru. her zamankinden da- ha çok dini telkinlere ve ayduda&t- maya muhtacbr T * dedi. 1993 yılında düzenlenen 1. Din Şûrasfndan farklı olarak Diyanet Işleri Başkanlıfı'nm tüzükte yaptı- ğı değişiklikle bu yıl Genelkurmay ve MGK temsilcilerinin de şûrayı izlemesi kararlaştınlırken imam- hatipten gelen temsilcilerin ise sa- yısı azaltıldı. 2. Din Şürası'nı Ge- nelkurmay Başkanlığı'ndan Deniz Kurmay Albay Serdar Çelebi, Mil- li Güvenlik Kurulu (MGK) Genel Sekreterliği Müşaviri Dr. Arif Gü- neş de izledi. Çelebi ve Güneş şû- raya sivil kıyafetleriyle katıldılar. vermemesi" dileğinde bulundu. DSP'li üyeler de sabah saatle- nnde Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit ile görüştüler. Ecevit'in ko- misyonla ilgili gelişmeleri sordu- ğu üyeler Arif Sezer ve Mustafa Dimen, soruşturma dosyasından "bir şe>T çıkmadığuu" bildirdiği, Ecevit'in ise "Ne sonuç çıktrysa o yönde oy kullanın" dediği ilen sü- rüldü. Aym konuda daha önce önerge veren RP'lilerin hükümet ortağı olunca Çiller'i akladığını vtırgulayan Karaytuğ, şimdi de ANAP ve DSP'nin aynı taktiği iz- lediğini söyledi. V ılmaz'a da 'aklama' Çiller'le ilgili "kurtarma" ka- ranndan bir saat sonra da Başba- kan Yılmaz'ın malvarlığı ile ilgili savlan inceleyen soruşturma ko- misyonu karan açıklandı. Komis- yon Başkanı Fikret tnlü, Yıl- maz'ın Yüce Divan'a gönderilme- sine gerek görülmediğini belirtir- ken 10 üyenin bu doğrultuda oy kullandığinı 5 üyenin ise kabul oyu verdiğini açıkladı. FP'li 4 üye ile birlikte CHP'li Yasuf Öztop. Yıl- maz'rn Yüce Divan'a sevki yönün- de oy kullanırken ANAP, DYP, D- SP'li üyelerle CHP'li Yahya Şim- şek, Yüce Divan'a sevke gerek ol- madığı doğrulfusunda oy verdi. 'Anlaşma vapmadık' ANAP oylanyla Yüce Divan'a gitmekten kurtulan DYP Genel Başkanı Tansu Çiller. Meclis'te ga- zetecilerin sorulannı yanıtlarken hıçbir partıyle hükümet pazarlığı yapmadığını ıleri sürdü. Çiller, hü- kümetin düşmesı durumunda ge- niş tabanh bir çoğunluk hüküme- tinin ülkeyi seçime taşıyacağını belirtirken "seçim takviminin de işlediğffli" vurgulamaya özen gös- terdi. ANAP'la ilgili değeriendirme yapmaktan kaçınan Çiller, "Biz 9 kez değil, 10 kez malvarhğımız ko- nusunda da teker teker herkese bil- gi vermiştik. Bunlar Meclis'in ve soruşturma komisvoniannın da eleğinden geçmiştir.Adaletin tecel- li etmesi memnuniyet vericidir" diye konuştu. Yüce Divan'dan kaçınlan dosyalar ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-TBMM Malvarlı- ğı Soruşturma Komisyo- nu'nun "hükfiroet pazarb- ğma" yenik düşmesi sonu- cu bir kez daha Yüce Di- van'dan kurtulan DYP Ge- nel Başkanı Tansu Çfller ve ailesine ilişkin dosyaiar. Maliye Bakanlığı'nın yenı bulgulannı da içeriyor. Çil- ler, dönem başında RP'nin verdiği Meclis soruşturrna- sından REFAHYOL ortak- lığını kurarak yine RP oyla- nyla kurtulmuştu. Komisyonun ele aldığı suçlagıalar özetle şöyle: • DTP'li SadıkAvTinduk- lıtoğju'nun komisyona yap- tığı suç duyunısunda yer alan bilgi ve belgelere göre, batan TYT Bank'a yaklaşık 300 milyon dolann yatınl- ması talimatını dönemin Başbakanı Tansu Çiller ver- di. Avundukluoğlu dilekçe- sinde, TYT, Marmarabank ve lmpexbank'ta kamunun batınlan paralan için Em- lak, Halk, Eximbank , Va- kıflar ve Etibank yöneticile- ri hakkında hiçbir işlem ya- pılmadı. Avundukluoğ- lu'nun TYT Bank'ta batın- lan paralarla ilgili iddiasını 9 yıl hapse mahkûm olan fi- rari eski Türkiye Kalkınma Bankası Genel Müdürü Özal Baysal da komisyona gönderdiği mekrupta doğ- ruladı. Baysal, TYT Bank'la ilgili gazetelerde haber çıkınca, mevduatı çekmek istediğini. ancak. Çiller'in "yanlış anlaşıhr, çekmeyin'' talimatı verdiği- ni ileri sürdü. • -Çrtler çiftine ait ABD'deki OCD INC'in, ka- ra para cenneti tsviçre ve Lüksemburg bankalanndan yaklaşık 3~milyon dolarhk kredi kullandığım ortaya çı- kardı. Komisyona ifade ve- ren Çiller, bu konudan ha- beri olmadıgını ve şirketle- rinin kullandığı kredileri bilme zorunluluğu olmadı- gını söyledi. Komisyonun bilgi sorduğu Marsan yöne- ticileri ise "Bizdendesakla- mışlar" diyerek komisyonu şaşırttılar. GCD'nin kurucusu Mar- san yöneticileri, sadece, "o- tel projesi için alınmış olabi- leceğj" yönünde tahmın yü- rütmekle yetindiler. .Ancak kredilerin ne şekilde, nere- de kullanıldığı ise açıklık kazanmadı. • Maliye Bakanlığı dene- tim elemanlan Çiller çifti- nin sahibi olduğu Marsan Holding'in kazandığı her 100 lirarnn 90 lirasını gizle- diğini saptadı. Çillerler'in 1993-1998 yıllan arasında toplam 69.2 milyar kaçırdı- ğı belgelendi. 1993-98 yıl- lan arasında 27 milyar 404 milyon lira gelir beyanında bulunan Çillerler. 280 mil- yar liralık gelirlerini devlet- ten gizledi. •Özer UçBian Çiller'in "çıkm içinde" bulduklannı söylediği ve Tansu Çiller'in annesi Muazzez ÇiDer'den miras kaldığını açıkladığı 570 bin dolar 690 bin mark, 432 milyon lira ve 880 adet cumhuriyet altınını "yasük alünda >^ da çıkmda" nasıl sakladıgı anlaşılamadı. • Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından açı- lan davada bilirkişı Özer Uçuran Çiller'in haksız ka- zancının 89 milyar lıra ol- duğunu bildirdi. Maliye uz- manlan ise kaynağı belirle- nemeyen gelirin yaklaşık 23 milyar lira olduğunu sapta- dılar. • Çiljer çiftine ait Mar- san Hjolding'in 3 parça ha- linde ABD'deki şirketleri GCD INC'e transfer ettiği- ni açıkladığı 925 bin dola- nn kaynağı için bugüne ka- dar tatmin edıcı bir açıkla- ma yapılamadı. Çiller'ler 925 bin dolan sermaye transferi olarak göstermesine karşın. GCD INC'in sermayesinin 100 bin dolar olduğu ve zarar et- miş gösterildiği komisyon belgelerine yansıdı. 1991- 1992 ve 1993 yıllannda sa- dece 29 milyon 609 bin lira vergi veren Marsan Hol- ding'in ABD'dekı GCD INC'e iştirak payı olarak 925 bin dolan nasıl gönder- diği de soru işareti olarak kaldı. • Özer Uçuran Çiller'in Istanbul Bankası Genel Müdürlüğü döneminde içi boşaltılan Istanbul Banka- sı'nın aileye ait şirketlere krediler verdiği resmi kayıt- lara geçti. POLİTtKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Etnik Kimlik... Kürt kökenli her Türkiye Cumhuriyeti yurttaşını PKK militanı ya da sempatizanı görmek, etnik bir çatışmanın yolunu açmaz mı? Ellerinde Türk ve üç hilalli bayraklarla yürüyen, 'kurt işareti' yapan, Italyan konsolosluğunun demir parmaklıklarına tırmanan, işi neredeyse yakıp yık- maya vardıran toplulukları her akşam televizyon ekranlarında izlemekten bıktık... Elbet sesimizi duyuracağız, dış güçlerin Türki- ye'deki taşeranu eli kanlı PKK'yi ve Apo'yu protes- toedeceğiz!.. Ama son bir haftadır yaşadıklarımız hiç de güzel şeyler değil!.. Yıllardır yazıp çiziyoruz: "Demokrasi bir yaşam biçimidir..." Avrupa'da Türkiye denilince akla faili meçhul ci- nayetler, işkencelergeliyor... Avrupa Birliği Delegasyonu Başkanı Piet Dan- kert diyor ki: "Avrupa Biriiği'nde genel görüş odur ki, PKK te- röristbirörgüttür, şefıde teröristtir. Sorvnzaten bu- rada değil. Insan haklanna göre ölüm cezası, işken- ce gibi konularda, yeterli garanti olmadığı koşul- larda iade olmaz. Zaten bu AB 'yi ilgilendıren bir so- run değil. Bu ulusal bir sorundur. AB'nin devreye girmesi ancak Almanya'nın iadeyi istemesi duru- munda olabilirdi..." Adalet Bakanı Hasan Denizkurdu, 'ölüm ceza- s/'nın kaldınlması için yoğun bir çaba harcamıyor mu? Eveti. Ancak Başbakan Mesut Yılmaz, 'ölüm ceza- s/'na karşı çıkıyor, DYP'liler de ANAP'lılar gibi dü- şünüyor: "Biz bunu halka anlatamayız!.." Yani hukuk, demokrasiden yana değil mi? Türkiye 12 Eylül 1980 darbesinin şimdilerde ürü- nünü topluyor... Italya'nın siyasal hesaplan olabilir ve bunu 'hu- kuki bir karar' gibi sunabilir... Unutmayın, PKK 'eroin kaçakçılığı'nın yüzde 40'ını elinde tutmaktadır; Italya da Apo'yu denetim altında tutarak 'beyazzehir trafiği'ni yönetmek is- teyebilir... • • • Güneydoğu'da yaşayan insanımız PKK'yi des- tekleseydi bugün Apo, Şam'dan Moskova'ya ora- dan Roma'ya gidip 'siyasi sığınma hakkı' ister miy- di? Apo, Kürt kökenli yurttaşlanmızın lideri filan de- ğil, terör örgütü PKK'nin başıdır... ABD'denlngiltere'ye, Almanya'dan Italya'ya dek Batılı ülkeler kendi siyasal çıkartan için PKK ve Apo'yu taşeron olarak kullanmaktadırfar... Türkiye'ye demokrasi ne Apo ne de Alaattin Ça- kıcı için gelmelidir... Demokrasi Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlan için gereklidir... Fransa'dan siyasi sığınma isteyen Çakıcı'nın avu- katları ne diyor: "Türkiye'de işkence yapılıyor..." Bu kimin işine yanyor? - • • o Avrupalı dostlanmızın(!).. Üç ttalyan gazeteci dört gün önce bana sordu- lar: "Türkiye'de insan hakiarı yok; işkence ve faili meçhul cinayetler var..." Onlara anlatmaya çalıştım Türkiye'de olup biten- leri... Biri sordu: "YaserArafat'/a Apo'yu birkahraman olarakgö- rûyonjz, siz ne diyorsunuz?" Yanrtını verdim: "Arafat'la Apo'yu aynı kefeye koyarsanız sizya- kın tarihi, Filistin ve Türkiye'de yaşananlan bilmi- yorsunuz demektir..." Sorular devam ediyordu: "HADEP Genel Başkanı Murat Bozlak'/n tutuk- lanması siyasi değil mi?" Dedim ki: "Siz Işçi Partısi Genel Başkanı Doğu Perinçek'/n de tutuklandığını biliyor musunuz; gazeteci olarak, Bozlak kadar niçın Pehnçek'le de ilgilenmiyorsu- nuz?" Üç Italyan gazeteci art arda gelen sorularda "Kürt sorununa siyasal çözüm" diyorlar; Kürtle- re yapılan işkenceden söz ediyorlardı... Sonunda şu yanıtı verdim: "Türkiye'de işkence var, insan hakiarı ihlalleri de var. Doğru. Biz bu sorunu solun güç biriiğiyle, ikti- dar olmasıyla aşacağımızı sanıyoruz. Yalnız PKK Kürtlerin temsilcisi değildir. Türkiye'de Kürtlerin yaşadığı coğrafyada Türkler, Lazlar, Boşnaklar, Ar- navutlar da yaşıyor. Siz Kuzey Irak'ta, Suriye'de, Iran'da yaşayan Kürtlerle niye ilgilenmiyorsunuz?.." Yanıtları şu oldu: "Oralarda otohter rejimler var, Türkiye'de eksik ama demokrasi var..." • • • Gerici ve ırkçı eylemlere artık 'dur' demenin za- manı gelmiştir... HADEP il ve ilçe binalan basılıyor, polis orada- ki partilileri alıp götürürken araçlar saldınya uğra- yıp taşlanıyor... Bir de olayın öteki yüzü bulunuyor: "HADEP binalannda, Italya'nın, Apo'ya sığınma hakkı vermesi için açlıkgreviyapılmıyor mu?.." Önümüzde iki ucu pis bir değnek duruyor... Öteden beri Kürt mılliyetçiliğinin Türk milliyetçi- liğine ivme kazandırdığını, gerici-ırkçı güçlerin ara- sında Kürt ve Türklerin kaldığını hep yazdık... On gündür Kayseri'den Erzurum'a dek tüm ülke- yi saran gerici-faşist gösteriler; mağazalann Italyan mallannı vitrinlerinden kaldırmalan çok tehlikeli bir tırmanış değil mi? Demokrasılerde etnik kimlik öne çıkmaz... Demokrasi, bir yaşam biçimidir!.. hikmet.cetinkaya< / cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 NÂZIM HİKMET KÜLTÜR VE SANAT VAKFI KÜLTÜR-SANAT-EDEBIYATSÖYLEŞİLERİ-3 ATTİLÂ İLHAN Gün : Bugün saat: 18.30 - 20.30 Yer : Nâzım Hikmet Vakfı Kültür Merkezi Sıraselviler Cad. No: 48 Kat: 1 Taksim/tst. Tel: (0212) 252 63 14-15
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear