14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 9 EKİM 1998 CUM 14 KULTUR CoreToon Çizgi Film Stüdyosu 'nun hazırladığıfilmin müziği Mehmet Ali Sanlıkol 'a ait Yakiaşık 25 bin kareden oluşacak filmde Haberci Kuş, Efe'ye anlatnklanyla işgale karşı direnişin başlamasına nedeıı olur. Filmde, köpek düşmanı simgelerken GiiJsüm de Efe'nin sevgüisi. Aııimasvoıda Kıntuluş Savaşı NERMİNRAYÇEV Bir Kurtuluş Savaşı fılmi... Cumhuri- yetin 75. yılı nedeniyle çevrilen onlarca fümden biri. Ama bu filmin oldukça fark- lı birözelüği vardiğerlerinegöre. Başrol- de tüyleri parlak, sevimli bir kuşun oyna- dığı "Efe" adlı film, dıli çizgi ve renk olan fantastık bir dünyadan, çizgi film dünyasından bir yapım. Ve ilk kez bu dün- yada canlandınlan Kurtuluş Savaşı, bu se- vimli kuşun ya da filmdeki diğer adıyla "Haberci Kuş"un gözüyle aktanlıyor iz- leyiciye. Film, Haberci Kuş'un Ege"de bir ova- ya dogru süzülmesiyle başjar. Ancak onu aşağıda saldırgan bir köpek beklemekte- dir. Işgalci subaylardan birinin köpeğidir ve hiç duraksamadan kuşun üzerine atı- Iır. Ondan kurtulan kuş doğruca efe ve zeybeklerin kamp kurduğu yere uçar. Ana- dolu'dan haberler getirmiştir. Istanbul'da itilaf devletleri donanması, Karadeniz'de firtınalı bir gecede dalgalarla boğuşarak ilerleyen köhne bir gemi ve Samsun Li- manı'ndan Anadolu topraklanna adım atan Mustafa KemaL. Efe, bu tüyleri par- lak, sevimli kuşun anlattıklan üzerine uzun uzun düşünür ve karannı adamlanna açık- lar: İşgale karşi direniş ateşıni başlatacak, • Başrolde tüyleri parlak, sevimli 'Haberci Kuş'un oynadığı 'Efe' adlı çizgi filmde Kurtuluş Savaşı anlatıhyor. Çocuklara yönelik fantastik ve gerçek öğelerin iç içe geçtiği 16 dakikalık kısa metrajh filmde öykü, milli mücadelede rol almış gerçek karakterler ve yaşanmış olaylardan yola çıkılarak kurgulanmış. Film 29 ekimde gösterime girecek. yeni bir amacın peşinde dövüşeceklerdir. Onlar artık Kuvayı Milliyecidir. CoreToon Çizgi Film Stüdyosu'nca beş aydır yapımı sürdürülen "Efe" çocuklara yönelik olarak fantastik ve gerçek öğele- rin iç içe geçtiği 16 dakikalık kısa metraj- Iı bir film. Ancak şiirsel anlatımla birlik- te görsel bir şölene dönüşmüş filmin yo- ğun ve hızlı bir temposu var. Özgün çiz- gilerle yaratılan kahramanlar tamamen bir hayal ürünü olsalar da öykü, milli mü- cadelede rol almış gerçek karakterler ve yaşanmış olaylardan yola çıkılarak kurgu- lanmış. Konuşan kuş ve düşmanı simge- leyen köpek gibi fantastik karakterler fil- me aynı zamanda fable bir nitelik kazan- dınyor. Fantastik, anonim kahramanlar Filmin en başta çocuklara yönelik ol- ması nedeniyle belgesel anlanmdan kaçın- dıklannı belirten CoreToon Çizgi Film Stüdyosu anımasyon bölüm şefi Koray Kııranel"Bir yaoda çocuklann ilgisini çe- kecek fantastik öğder, öte yaoda yaşannuş otan gerçek hikâveter. Bizburada ikisini bir- den birleştirdik. Verilmesi gereken tarihi olaylara ilişkin görüntüleri ise öykünün üslubuna aykın düşmeyecek şekilde eski- miş, tozJu fotoğraflardan yansıtmaya ça- lıştık" dıyor. Gerçek karakterlerin animasyonunda zorlanacaklannı düşünen stüdyo ekibi ani- masyona daha uygun olan stilize tipler yaratmayı yeğlemış. Ancak bu tiplerin ya- ratılmasınm hiç de kolay olmadığını vur- gulayan Kuranel, bu süreci şöyle aktan- yor: "Filmdeki her bir karakteriçin 60-70 tipteme çaüşması yapök. Sancıiı bir dö- nemdi. EJbette vaşamış karakterlerden esiniendik. ama kahramanlanmız sonuç- ta fantastik, aynı zamanda da anonimdir. Onlarkurtuluş mücadetetneAnadotu'nun heryanından destek veren,savaşan erkek- ierden, kadınlardan biridirier." Walt Disney stilinde. full animasyon (tam hareket) çalışılan filmde saniyede ortalama 12 kare geçiyor. Ressam ve çiz- gi film uzmanlanndan oluşan 27 kişilik stüdyo ekıbinin tek tek elle yaptığı çizim- ler bilgisayarda renklendıriliyor. Monta- jı ve oynatması yine bilgisayarda gerçek- leştirilen sahnelerin bazılannda iki ve üç boyut bir arada kullanılmış. Maliyeti 320 bin dolar olan filmin ta- mamı için öngörülen kare sayısı ise 25 bin.. Bunun yakiaşık 50 bin kare çalış- ması demek olduğunu belirten Kuranel "Kurtuhış mücadeiesmin sohık soluğa olan rubunu vetemposunu sınırlı animasyon ve çizimlerleveremezdik. Animasyon vesine- ma dilinin yaraücı özellikierinden olabil- diginceyararlanarak mücadelevi daha çok destansı bir üslupta aktarma>i bedefledik. YapağımıztK>lüjnJerebaktıkça.geceJigün- düzlü çalışmalanmmn buna değdiğini dü- şünüvoruz" dıyerek aktanyor heyecanını. Çocuklar merak edip sorsunlar Beş dakikalık bölümü bitirilen filmin, bu ay içinde tamamlanarak cumhuriyetin 75. yılı kutlamalan çerçevesinde 29 ekim- Sergiler, tiyatro ve film gösterileri, konserler, söyleşiler ve okumalar yapılacak Bu kez Berlin -İstanbulbuluşuyor GÜLTEKtVEMRE BERLİN- Uzun bir süredirtartı- şılıp duran Berlin-lstanbul projesı çerçevesindeki etkinliklerin progra- mı sonundabelli oldu. Merakla bek- lenen kımi etkinliklerya başladı ya da başlamak üzere. Program kitap- çığının kapağında 2 şekerli ince bel- li bir çay bardağının fotoğrafi yer alıyor. Türlerle ilgili etkinliklerde ya Türk bayrağıran ay yıldızını ya bir dansözün göbeğim ya da döner kesen pala bıyıklı birTürkün fotog- rafira görmek neredeyse gelenek- selleşti. Program kitapçığı döner, fi- nn, otel, SFB, film, yayınevi, saç ilacı, mağaza ve uçak şirketi rek- lamlanyla bezenmiş. 'Sınırsız: Türkiye ileKültürel Bu- luşma* başlığındaki kültürel etkin- likler dizısinden sergiler, tiyatro gös- terileri, konserler, söyleşiler, fılmler, okumalar yer alıyor. tstanbul'da Güncel Sanat/lskor- pit sergısindeki ürünler, Batılılann görmek istedikleri egzotizmdenuzak Sergiye ismini veren ve lezzetli eti- ni son derece ürkütücü dış görünü- münün altında gizleyen Boğaz ba- lığı iskorpit gıbi sergilenen eserler de kendilerine kolayca ulaşılmasına izinvermiyor... Çok kültürlübir met- ropol olan istanbul'un güncel sanat ortamı, bu sergiyle toplu olarak ilk kezTürkiye dışındatanınbyor. 25 ile 60 yaşlan arasında on dört sanatçı- ran eserierinin yeraldığı sergi, ismin- den de anlaşılacağı gibi yerleşikres- mi sanat anlayışına tepki olarak ge- lişen bir "nnderground" sanat anla- yışmı temsil edıyor. Özellikle fo- toğraf, diya ve film etkinliklennin kullanıldığı çalışmalar dikkat çeki- yor. Berlin'deki İstanbul sergisinde, geçen on yıl içerisinde 'tstanbul BursJan" çerçevesinde. birkaç ay sü- reyle Türkiye'de çalışma firsati bu- lan 35 Berlinli sanatçının eserleri gözlerönüneseriliyor. 1988yılından başlayarak plastik sanatlar, sinema, tiyatro, edebiyat, müzik gibi farklı sanat dallannda etkinlik gösteren 35 sanatçı, Berlin Bilim, Araştırma ve Kültür Senatöriüğü tarafindan veri- len 'tstanbul Burslan'ndan yarar- lanma olanağı buldu. Bu burslarla. 1994 yılına kadar her yıl üç sanat- çıya, 1995 yıhndan günümüze ka- dar da her yıl iki sanatçıya altışar ay süreyle İstanbul'da çalışma olanağı sunuldu. Bu sergiyle. söz konusu burslar çerçevesinde üretilen fotoğ- raf, resim enstalasyon, yontu, film gibi sanatsal-ürünler ilk kez tema- tik bir bütünlükle bir araya getirili- yor. FriedrichVVHhdmHassanveÖte- kiler, Spree'deld Türler (1686-1960) sergisi, Türk-Alman ılişkilerini bel- gelerle ortayakoyuyor. "lsimkribi- Bnaı^Türkler.FriedrichAlvwFri- edrich \Mllhdm Hassan, Sprec ta>> lanna sa\aş esiri olarak gelmişler \v Prusya Sara>i'na hizmetkâr olarak afanmiflar. Bu sergiyk'. 300 vıüık or- takgeçmişin'iki kültürarasında köp- rü görevini yerine getiren", savaş esirteri. eiçilen tütfin işçfleri, asker- kr,taciricr.zanatkârlar.dansözler.öğ- rencikr. politik sığuıniacüar gibi bi- reyierce oluşturulan kesişme nokta- larmın alü çizflmektedir.-". Sergi, 1960"a kadarki Türk- Alman dost- lugunu belgelerle ortaya koyuyor. Mürekkepli Zamanlar, Osmanlı Dönemi Hat Eserleri veBaskılar ser- gisinde özgün hat yapıtlannın ve Türk matbaacılığının başlangıç dö- neminin en az bulunan, en özgün ömekleri izleyicilere sunuluyor. Berlin-lstanbul buluşmasında Ata- türk Fotoğraflan, Ebru Sanab, Al- manca Konuşan MimarlannTûrki- ye'dek Proje ve Yapdan'yla birlikte Türk Kitaplan sergileri de merakla beklenen etkinlikler. Ankara Devlet Opera ve Bale- si'nin modern dans grubunun dans gösterisi, MurathanMungan'ın yaz- dığı GejiklerLanederoyunun seyir- ciyle buluşması, Beıün'deki Diyâlog grubunun tiyatro şenliği de etkinlik- lerçerçevesinde yeralıyor. Aynca Bo- rusan Oda Orkestrasu Zutfü Lrva- neli, Maria Farandouri konsen, ilk tangocumuz Se»an Hanım'a saygı olarak Türkçe Tangolar. Oka>' Te- miz'Ie birCaz Akşarru. Öza\ Fecht'in konseri. Türkiye'den Safarad Möa- ğL Muammer Ketencoğlu'nun ve klasik Türk müziği konseri Ber- lin'de beklenen etkinlikler. Yeni Türk sineması çerçevesinde de Zeki Demirkubuz'un Masumi- yet'i, Ferzan Özpetek'in Hamamı. Sunar Kural Aytuna'nın DenizBek- fiyordu'su, Nuri BilgeCeylan'ın Ka- saba'sı. Ali Özgentürk'ün Mektup'u, Canan Gerede'nin Aşk Ötümden Soğuktur'u gösterilecek. Berlin-ls- tanbul Filmleri olarak da Banş Pir- hasan'm UstaBeniÖldürseııe'sı, Si- nan Çetin'in BerlmmBerlin'i, Tho- mas Arslan'm Kardeşler'i, Antonia Lerch'in Düğünden Once'si, Aysun Bademsoy'un Chundan Sonra'sı, Manfred Blank'ın Aüe AlbübüBer- linli sinemaseverlerle buluşacak. Yrf- de gösterime girmesi planlanıyor. Senar- yosu, stüdyonun tüm üyelerince ortakla- şa yazılan filmin özgün müziği ise Ber- keley Üniversıtesi 'nde film müziği üze- rinemasteryapan MehmetABSanhkol ta- rafindan yapılıyor. Türkiye'nin Disney'i olmak istedikle- rini ifade eden stüdyo ekibi, geçen mayıs ayında Fransa'da düzenlenen Annecy'98 Uluslararası Çizgi Film Fuan'nda, çalış- malannı uluslararası platformda değer- lendirmefirsatıelde etmişler. tlk ve tekres- mi Türk animasyon stüdyosu olarak ka- tıldıklan fuardan, Türkiye'de kaliteli dü- zeyde bir çizgi film endüstrisinin kurula- bileceğine olan inançlannı pekiştirerek dönmüşler ve bir çocukluk düşünün pe- şinde, yaratıcılığa yönelik smırian zorla- mamn keyfini yaşadıklan "Efe" ile yola koyulmuşlar. "Ama uçacağtmız ve dura- cağunız noktalar vardı, bir de mesajunız" dıyor Kuranel ve ekliyor: "İnsanlaruı icseUeştiremediği veydban- cı kaldığı kalıplaşmış bir dil kuüanmak is- temiyorduk. Çocuklar, batta büv ükler bu filmi izterken olaj lar \e karakterlerle bir- likte>aşamalı, heyecan duvmabv dılar. Ama. aynı zamanda. evrensel değerlerin çok da- ha önem kazanacağı 21. vüzvıla geçerken, arük insanlann binlerce yılİık acı v<e tab- ribatlardan edinilen dene- vimle düşlediği savaşsız bir dünya düşüncesinden vaz- gecmek, düşman cepheterya- ratan bir millhetçiliği körilk- lemek istemiyvrduk." Bu nedenle mılletleri sim- geleyen bayrak ve üniforma gibi öğelere yer verilmemiş filmde. Atatürk'ün Samsun'a çıkışı gibi tarihsel olaylan yansıtan fotoğraflann dışın- da, yerler ve kişiler daha çok geleneksel motiflerle tanım- lanjyor. Filmde düşmanı sim- geleyen tek karakter ise kö- pek. Ancak nihayetinde o da sevimlidir ve kuş onu tz- mir'de denize atarken bile insanın içinde düşmanca duy- gular uyandırmaz. '•Çocuklar bu fümi se>ret- tikten sonra memklanıpsor- sunlar istiyoruz, Bu kahra- manlar, insanlar kimlerdi. bunca aa neden yaşandı di- ve. Bağımsızhk için verilen bu kurtuluş mücadelesinin anlamım gerçekten >ürekle- rinde hissetrnelerini sağla- makistedik" dıyerek nokta- lıyor Kuranel sözlerini. maz Güney Retrospektiff nde Ah- metSoner'in Yılmaz Güney'in ya- şamıra belgeleyen AdanaParis'inin ardından l mut. AğıtZavalhiar, En- dişe, Sûrii, Yol gibi filmler Yılmaz Güney ha>Tanlannın karşısına bir kez daha çıkacak. Kısa metrajh pek çok film de seyirciyle buluşmaya hazırlanıyor. Böylesinehacimli birkültüretkin- liğinde Nedim GürseL Zafer Şeno- cak, Mario Levi Emine Sevgi Ozda- mar, KemalKurtda yapıtlanndan ör- nekler okuyacak. Berün-tstanbul Buluşması. 14 Ekim tarihinde Kültür Bakanı Iste- mihan Talav la Berlin Bilim, Araş- tırma ve Kültür Bakanı Pteter R»- dunski nin birlikteaçacakian Iskor- pitsergisiyle Berlin-tstanbul kültür etkınlıkleri de resmen başlayacak. İLAN T.C. İSTANBUL 2. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN EsasNo: 1996/298 KararNo: 1998/273 Davacı istanbul Orman Işletme Müdürlüğü ve- kili Av. Birsen Ayan tarafindan davalılar Fatma Ne- riman Erkmen, Nezariye Neslişah Tuznalp ve Etem Ragıp Olcayto aleyhine açılan tapu iptali, meni müdahale kal, tescil davasının yapüan yargı- laması sonunda: Adalar-Nizam Sk. mevkiinde kain ve 46 pafta, 209 ada, 16 parselde tapuda kayıth 734.50 m2 yü- zölçümlü müfrez ve davalılar Fatma Neriman Erk- men, Nazmiye Neslişah Tüzünalp, Etem Ragıp Ol- cayto'ya ait olan tapu kaydının iptali ile devlet or- manı olarak Hazine adına tapuya tesciline, davalı- lann müdahalesinin men'ine, taşınmaz uzerinde muhtesat bulunmayıp Kızılçam ormanı bulundu- gundan kal talebinin reddine, 16.7.1998 tarih ve 1996/298 esas ve 1998/273 karar sayılı ilam ile ka- rar verildiği, davalı Fatma Neriman Erkmen'in ad- resinin meçhul olması sebebiyle işbu ilanm neşir tarihinden itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş sa- yılmak kaydıyla karar yerine kaim ve temyizi kabil olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 22.9.1998 Basın: 47418 &) YEŞILELMA Taksim(212)2495211 (212)249 5217 Levent (212) 283 80 61 Capitol (216)391 51 30 Ankara (312) 440 56 00 CUMHURÎYET BAYRAJVII'nda Sicilya 295$Flyata dahil olan hizmetler: : j >•' üçaMa gıdtş-dönuş 0K konaidama. transferier jefıırttmi rehberfîk YEŞILELMA Taksım(212)249 5211 (212)249 5217 Levent (212) 283 80 61 Capitol (216)391 51 30 Ankara (312) 440 56 00 CUMHURİYET BAYRAMI Gezilerimiz 28 Ekim - 1 Kasım BUDAPEŞTE1 450$ | i i Hytta dahil olan hizıneUer : J İ Uçaıda gtdiş-dönâş, 4'ottter* y& 0K konakJama, transîerier şehırtura rehberiık YILI BİRLİKTE ONURLA KUTLAYALIM... • 4 GECE YARIM PANSİYON K0NAKLAMA (28 Ekim 1998 Giriş - 01 Kasım 1998 Çıkış) Kişi başı Tek kişi farkı Aynı odada 3 kişi farkı 06- 12yaşarasıçocuk 34.750.000 TL. 17.375.000 TL. 24.325.000 TL. 17.375.000 TL PAKET MŞIK0NAKLAMA1AR İÇİM BİLGİAUNI2. • 29 Ekim 1998 Cumhuriyet Balosu Akşam Yemeğı, Set Menü ümıtlı Yeriı Içkıli, Zengın Programlı şeklınde düzenlenmıştif • Yukanda belirtilM rıyattara KDV dahildir. RSERVASYaiURIIIZ İÇİN; 0MJM OTE SATT? BÖtÛMÛKÖ AMYUHZ. Tel: (256) 614 85 05 (12 Lines) • Fax: (256) 614 37 27 Bufilmlegerçek duygulanmıa smadık Ekibin hemen her üyesi birbaşka duyguyu dahapay- laşıyor Kurtuluş Savaşı'na ilişkin. Ulusal mücadele, öte- den beri parlak sözcüklerle donanmış, sıkıcı bir tarih bil- gisi niteliğindeymiş onlar için. Ama pek itiraf edilme- se de genç kuşağın hemen hepsi bu duyguda diyor eki- bin bir diğer üyesi. RaaKu- ruüzümcüVe graıe ulusal mü- cadele, film çalışmalanna başladıktan kısa bir süre son- ra anlam kazanmaya başla- mış; araştırmalar, bilgiler ve anılar dennleştikçe daha duy- gusal bir platformda yuzle- şir olmuşlar tarihle. Kuruüzümcü, "Bizimjçin 'Efe' gerçek duygulanmızı smadığunız bir filmdir" de- >ip. şöyîe aktanyor geçir- dikleri aşamalan: "Çoğumuzun geçmişinde Kurtuluş Savaşı'na ilişkin btivükbabamız \a da büv ü- kannemizden taşman izler vardL Ama bunlansahiplen- mede yetersiz kalmış. aynı zamanda da yabancılaşmış- nk. Savaş.ölümpahasına ya- şanmışo ve biz bu savaşın ya- ratngı destaıun coşkusuna, bü.vülü tuusua, hüznüne ve muüuluğuna çok uzak dûş- müştük. Divebilirim Id fil- mi yaparken aynı zamanda bu mücadelevi vaşaiTiaya baş- ladık. Aktörfcri bizvaratnuş- ûk ve biz ov nadık adeta. \e bu mücadeİenin yaşamsaib- ğına koşut, hızlı tempo, güç- lü biçimler. yoğun, canlı ve dramatik renklerle lekeler nenedevsekendiliğinden çık- n ortaya filmde." YAZI ODASI SELİM İLERÎ Ülküler... Geçen hafta pazar günü Enis Batur'un Köşebenfin de nefis bir yazı okudum. Cumhuriyet döneminin bı doktorunu, dil sevgisiyle donanmış bir hekimini anla tıyordu Enis Batur. Şu alıntıdan vazgeçemem: "Beğenmediğimiz, karşısına dikilip afralanmakti tafralanmakta sakınca görmediğimiz Genç Cumhu riyet 'ülküleri' olan insanlaryetiştirmişti. Sılâh zonıy la yapılamayacak işlere gönül bağı duyarak soyunaı o adamlara saygı duymakla bitmiyor iş, sanınm on lara imrenmek de gerekiyor." Evet, imreniyor muyuz? İmrenmek şöyle dursun, saygı duymak şöyle dur sun, onlan tanımıyoruz, haberimiz yok onlardan. Enis'ir derin anlamlı yazısı olmasa, Dr. Şefik Ibrahim Işçil' 'öğrenebilecek miydim?' (Bu özverili kişiyi ilk Atalay Yörükoğlu anmış; yazık ki o yazıyı okumamışım). 'Genç Cumhuriyet' büyük ülküler duyumsuyordu. Bugünden baktığımızda, o günlere, o dönemlere gıp- ta etmemek elde değil. Çöken bir imparatoriuktan cumhuriyete giden yolda heyecanlar, sevinçler, ölüm- ler, yalnızlıklar, kırgınlıklar, hatta öfkeler söz konusuy- du. Ama hep bir 'düzey' çerçevesinde! Türkiye'den çıkıp giden Halide Edib'in Ingilizce ka- leme aldığı anılan, bazı sayfalannda, Atatürk'e kırgın- lığı dile getirir. Yakiaşık otuz yıl sonra bu anılan Türk- çe yazan Halide Edib, 'Türk'ün Ateşle Imtihanı'nda, küskünlüğünü 'kişisellikten' uzaklaştırmak ihtiyacı duymuş; Kurtuluş Savaşı'ndan hatıriadığı yakın dos- tu, komutanlığında savaştığı Mustafa Kemal'e bam- başka bir açıdan yaklaşmıştır. Elliliyıllann 'havasında' başka türlü yazabilirdi. Ha- lide Edib: Ingilizce yazdığı anılanndaki kırgınlığını pe- kiştirebilirdi. Oysa karşıtyolu seçiyor, cumhuriyetimi- zin öyküsüne nesnellikle eğiliyor. Halide Edib'in gazete sayfalannda kalmış kimi ya- zılan, bir gün derlenebilirse, Genç Cumhuriyet'in in- sanlan ömürierinin son dönemlerinde yakın tarihi na- sıl değeriendirmişler, bu önemli sorun açıkseçiklik ka- zanabilecektir. Halide Edib tekil ömek değildir. Refik Halid Karay'ın macerasında da büyük duygular sürüp gider. Yakup Kadri'nin Gençlik ve Edebiyat Hatıralan'm okuyan- lar, Atatürk'ün Nilgün romancısına o kadar ince jesti- ni anımsayacaklardır. Genç Cumhuriyet'in ülküsüne ve emeğine afır ta- fırfa yaklaşanlar bütün bu inceliklefiden, duyarlıklardan, hüzünlerden herhalde habersizler. Geçip gitmiş zama- nı deşemediklerinden günün kıt yargısına, çarpık mo- dasına yenik düşüyortar. Hele ülküler, cumhuriyetimizin ülküleri konusunda dudak bükenler, bu ülkülerin rüyasından yanna -hâ- lâ- ne geniş bir yelpaze açabileceğimizi sanınm bir tür- lü algılayamıyorlar. Imparatorluğun kavşağından başlayarak, Cumhu- riyet'in ilk yıllanna, nihayet Mustafa Kemal'in doğru- dan dogruya kendi hayatına, birçok yaşama macera- sı, birçok ülkü ve coşku fırtınası romanlannı, öyküle- rini, fılmlerini, tiyatrolannı, televizyon dizilerini bekle- yip duruyor. Uzlaşmalan, redleri, bağlılıklan ve uzaklaşmalarıy- la nice yakın tarih insanırrnz var ki, düzeylerinin yan- sıtılmasıyla bugünün olanca düzeysizliginj çı^lık çığ: lığa yanıtlayacaklar. ' ' ' " "• Işte o insanların ülküleri, o mücadeİenin, o ıstırabın. Yaşadığımız zamana yenik düşüp, bu boş, gelgeç zamanın sınanmamış, imbikten geçmemiş, yann yok olup gidecek değerierini, tırnak içinde değerterini al- layıp pulladıkça Genç Cumhuriyet'in ülkülerini biraz daha karartıyoruz. Cumhuriyetimizin ülküleri tabu değildir. Ne var ki bu- günün pespaye Amerikan taklrtçiliğiyle o keder, an- lam, derinlik, incelik yüklü ülküler, o, hayat ve inanç pahasına ödenmiş ülküler eleştirilemez. Dünkü zamanın çığlığını işitmek zorundayız. Takvimde h Bırakan: "Bu bağımsızlık ve özgühük idealidir ki, yeni dev- letidemiryollanndan başlayıp denizyollanna, maden- lerinin işletJlmesinden başlayıp ilk sanayi girişimleri- ne kadar, her alanda Kamu Iktisadi Teşebbüsleri se- bekesine yöneltmişti, bu teşebbüsler biryerde dev- letin egemenlipinin ve özgürlüğünün teminatı oluyor- lardı." Attilâ fihan, Hangi Atatürk, Bilgi Yayınevi 1981. Bükreş Madrigal Korosu, Aya İPini'de • Kültür Servisi - Yapı Kredi Sanat Festivaü kapsamınd bu akşam saat 19.00'da Aya trini Müzesi'nde Bükreş Madrigal korosu müzikseverlerle buluşacak. Konserde Lasso, Vinoria, Palestrina, Monteverdi, Wert, Morley, Bennet, Widmann, Bach, Scarlatti, Schoggi, Montia, Hrisafî, Negrea ve Arvınte'nin yapıtlan seslendirilecek. UNESCO tarafindan bugün 'Evrensel Atalanmızın Hazineleri' olarak nitelendirilen Bükreş Madrigal Korosu, 1963 yıhnda şef Marin Constantin tarafindan kuruldu. Müzik alanında birçok değerli yorumcu yetiştiren Constantin, 1970'li ve 80'li yıllarda dünyanuı çeşitli kentlerinde koro yöneticiliği alanında dersler verdi. Madrigal Korosu'nu, 1960'h yülardan bu yana orkestra yöneticıliği bölümünde profesör olarak çaüşnğı Bükreş Konservatuvan'ndan seçtiği yetenekli müzisyenlerle oluşturan Constantin, ulusal ve uluslararası birçok ödül kazandı. K Ü L T Ü R I Ç İ Z İ K K Â M İ L M A S A R A C
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear