Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
5 OCAK 1998 PAZARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERtN DEVAMI 15
JÜfl¥îWIstanbul PB 12 Sinop Y 11 Adana PB 15
Edirne PB 7 Samsun Y 10 Mersin PB
Kocaeli PB 11 Trabzon
Çanakkale PB 12 Giresun
Izmır PB ÎT Ankara
11 Diyarbakır PB
9 Şanlıurfa PB
8 Mardin PB
Manisa PB 15 Eskışehir
Aydın
6 Sürt PB
Denizli
PB 15 Konya 6 Hakkâri
PB 12 Sıvas 1 Van K -2
Zonguldak Y 10 Antaiya PB 14 Kars K -9
Marmara'nın doğusu,
Batı veOrtaKaradenız ta-
yılan, Doğu Karadenız ıle _
Doğu Anaddu'nun doğu- t
-) s l 0
AV R U P
K 2 Beriın 8
su yağışlı, yurdun ıç ve Helsinkl
doğu kesımleri yer yef StOCkholm
sıslı, otekı yerter parçalı L o n d r a
_K 3 Budapeşte Y 13
K 3 Madrid PB 13
_Y 10 Vıyana Y 10
ğusuveKaradenızkıyıla- Brûksel
nnda yağmur, otekı yer- Paris
lerdekartakanşıkyağmur Qonn
vekarşeklındeolacak
Y 10 Belgrad Y 12
_Y 13 Sofya B 8
Y 12 Roma Y 16
Y 12 Atına PB 15
Milano Y 15
Taşkent
ASYA
Moskova K
Aşkabat
Akmola
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahire
Y
PB
PB
Y
K
PB
B
9
-12
5
9
4
7
17
Şam B 10
Parçalı bulutlu Sıslı Bulutıu ı Yağmuriu Karlı jkar Gök gûrûttûlû
Hükümete uyarı
'Nemalara
rantiye
kadar faiz
verilsin'
ANKARA (UBA) - Kamuoyunda zo-
runlu tasarruf olarak bilinen Çalışanlan
Tasarrufa Teşvik Fonu'nda biriken nema-
lann şubat ayı içinde ödenmesı için hazır-
lanan tasan YPK'de imzaya açüırken, iş-
çi ve memur konfederasyonlan. hüküme-
ti uyardı. Faiz oranlannm yûzde 100'leri
geçtiği bir dönemde nemalanna 1997 yı-
lı için yüzde 11 faiz uygulanan çalışan-
lar, "Nemalanmıza rantiyeye uygulanan
faiz oranlan verilsin" talebinde bulundu-
lar.
Türk-İş Genel Başkanı Bayram Meral
şunlan söyledi: "Rantiyeye uygulanan
normal yasal faiz ne ise onun üzerinden
nemalara faiz uyguianmasuu istiyoruz.
Aynı oranda faiz verilmezse yasal hakkı-
mız ne ise yapaeağız. Rantiyeye yüzde
100'lerin üzerinde faiz vereceksin ve ka-
zandıracaksuı. İşçiye, memura geldiği za-
man ise yüzde 7-10 charında faiz verecek-
sin. Bunun kabul edilecek bir tarafı yok.
Düpedüz bir hakkın gaspıdır. Böyle şey
nıi olur? Biz konuyu Başbakan'a ilettik.
Hakh olduğumuzu söyleyip olumlu bak-
ö."
Dl SK Genel Başkanı Rıdvan Budak da
henüz oranın somutlaşmadığını belirte-
rek konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:
"Somutiaştığında onlann ödeme yönte-
minc göre biz de hukuki \ollara başvura-
cağız. Hukuksalolarak ne gerekiyorsa onu
yapacağız. Kanun, nemalann pi\ asaya gö-
re krymetkndirilmesini sö> lüyor. Eğer öy-
k kıymetlendirilmezse normal olarak bi-
am de yapacağımız şey dava açmak, da-
va çerçevesinde sorunu çözümlemek ve
hakkımız olan ölçüyii almaya yönelmek
olacaktır. Devlet herkesten borç alıyor.
Rantiyeden de borç alıyor. Rantiyeye ver-
diği oranı biz de talep ediyoruz. Hukuk
kyMWl«»Uun detilihaarölacak. Sontrç
çUcağını sanmıyorum. Eğer eksik kıy-
metlendirirlerse bunu tama ibra ettiririz."
Türkiye Cumhuriyetrnin öncelıkleva-
tandaşlar arasındaki aynmcılığa son ver-
mesi gerektiğini belirten Türkiye Kamu-
SenGenel Başkanı Resul Akay.birvatan-
daşın mevduatına farklı. diğerinin mev-
duatına farklı faiz uygulanamayacağını
kaydetti. Akay şunlan söyledi: "Buolay,
çabsanlann duyarsızlığı nedeniyle de böy-
le oldu. Bu konu> la ilgili her türlü tepkiye
hazınz. Hazmedilmesi, kabul edilmesi, si-
neye çekilmesi çok zor olan bu konuda or-
tak tepki gösterelim. Bu konuda yapılacak
her türlü mücadele meşrudur."
REFAHYOL
• Baştarafi I. Sayfada
yapılan zirveden "seçim değil, icraat" so-
nucunun çıktığının anımsatılması üzeri-
ne, "Bu konuda asıl Sayın Baykal'a soru
sormaklazun.Çünkükendisibuhûküme-
te Susurluk olayının avdınlaülması ve er-
ken seçim koşulu\ la destek verdiğini açık-
lamışb. Bunlann icraat-micraat yapacak-
lan yok. Yapacaklan en hayırlı iş en kısa
sürede seçüne ghmektir" değerlendırme-
sini yaptı.
DYP Genel Merkezı'nde dün bir basın
toplantısı düzenleyen Mehmet Gölhan da
ne zamana dek dışandan desteğini sürdü-
receği belli olmayan bir partinin yardı-
mıyla ayakta duran bir azınlık hükümetiy-
le, ülkenin yaşadığı sıkintılann çözüle-
meyeceğini söyledi. Milletvekillerinin
kolay kolay seçım istemeyeceğini belirten
Gölhan, "Gidipdegörmemekvar.Görüp
de dönmemek var. Ama yaşanan Mkınü-
larınçözümünü milli bir dava olarak gör-
düğümüz için seçim istiyoruz" dıye ko-
nuştu.
Sadece kendilerinin değil. işadamlan-
nın. vatandaşlann ve emekli generallerin
de 1997'nin kayıp bir yıl olduğunu söy-
lediklerini anımsatan Gölhan, Başbakan
MesutYümaz'm. "ceptelefonuylabaşlat-
üğı milletvekili transferleri sayesinde ku-
rulan hükümetin" milletin desteğini al-
madığı için. hıçbir icraat yapamadığını
öne sürdü. "Darbe" sözcüğünün demok-
rasiyle bağdaşmadığını belirten Mehmet
Gölhan. sıkışılan zamanlarda başka mer-
cilerden medet umulmaması gerektiğini
vurguladı. Gölhan. "Türkiye, demokrasi-
den uzaklarda olduğu için AB'nîn kapısı-
nuı önüne terk edilmiştir'' dedi.
Hükümetın kısa sürede "zam şampiyo-
nu" olduğuna dikkat çeken Gölhan. siya-
sette istikrar sağlanmadığı sürece, eko-
nomideki başansızlıklann süreceğini bil-
dirdi. Hükümet ortaklannın düzenlediği
zirve toplantısından sonıa. iyi niyetli
temennilerin arka arkaya sıralandığını an-
cak asıl çıkması gereken kararın çıkma-
dığını söyleyen Gölhan, tabana dayah
güçlü bir hükümet istemini yineledi. Göl-
han, Susurluk konusunda bir soru üzeri-
ne de. "Bu konuda Başbakan'ın sözleri-
ne inanmak arbk münıkün değil. Kafasın-
daki hayal urünü bilgilerin doğru olmadı-
ğı bellL Bir şev varsa çıkarsınlar ortaya.
Susuriuk hayaliyle milleti daha fazla oy-
alamaiinlar" diye konuştu.
CHP Adana kongresinde kavgaHaberMerkezi- CHP.bazı ilçelerde
kongre yaparken eski Anakent Beledi-
ye Başkanı Selahattin Çolak'ın Divan
Başkanı ve Genel Sekreter Yardımcısı
Erdoğan Yetenç'e saldırması sonucu
CHP Seyhan tlçe Kongresi ertelendi.
Çolak, "Bu kongreiptaledilmezsebura-
da çok adam ölür" diyerek tehditler sa-
vurdu. Gergin bir ortamda başlayan ve
sırasıyla eski ilçe başkanlanndan Senai
Gedik, FikretAnk ile il başkanlanndan
Sdman Serttepe ve Yusuf Alancı'nm
"Gidecek başka partiyok. Banş için. ir-
ticaya ve faşizme karşı mücadele için tek
seçenekCHF' diyekonuştuklankong-
rede ilk kavga, AK Taşkıran'a saldınl-
masıyla çıktı. Manisa Milletvekili ve
Genel Sekreter Yardımcısı Erdoğan Ye-
tenç'in divan başkanlığını yaptığı kong-
rede Adana Milletvekili Erol Çevik-
çe'ye de "kongrede bulunmadığı'' için
tepki gösterildi.
Listelerin açıklanması üzerine oluşan
gergin ortamda eski Anakent Belediye
başkanlanndan Selahattin Çolak, kendi
önerdiği isimlerin SerdarSeyhan'ınlis-
tesinde yer almadığını görünce yerin-
den kalkıp divana yürüdü. Erdoğan Ye-
tenç'in yakasından tutup silkeleyen Ço-
lak, "Ankara'dan gelip Adana'da kong-
reyönetemezsin" deyince kav ga başla-
dı. Yetenç. çıkan arbedede dayak yer-
ken kürsüye gelen ve adı bir ara
"ANAP'a geçecekler" arasında geçen
Çolak. "Bugün bukongreiptaledilmez-
seçokadam ölür. Adam ölmesini istenü-
yorsanızkongrejieıteleyin" diyetehdit
etti. Çıkan arbedede eski Seyhan Bele-
diye Başkanı Yalçın Akyol da dayaktan
nasibini ahrken Erdoğan Yetenç, "Bana
daha vurmak isteyen var mı" diye ba-
ğırdı. Divan Başkanı Erdoğan Yetenç,
bu durum üzerine kongreyi ileri bir ta-
rihe bıraktığını duyurdu.
CHP'nin diğer yerlerde yaptığı kong-
relerde Şanlıurfa merkez ilçe başkanlı-
ğına Galip Yazar seçildi. Istanbul Ga- -
zıosmanpaşa'da muhalefetin adayı Meh-
met Polat yeniden ilçebaşkanı oldu. Po-
lat 241 oy ahrken diğer aday FuatVarol
148 oy aldı. Istanbul Bayrampaşa'da Ha-
UlÖzden. Beykoz'da SeyitUsta, Büyük-
çekmece'de Seyfettin Karahan, Karabu-
run'da Hulusi Zeybek, Balçova'da Er-
can Çınarü. Dikili'de İsmail Tmav ilçe
başkanlıklarma seçildiler.
9 kişi gözaltına alındı Biüem Ecevit:
tstanbul Haber Servisi - Italya
ile Türkiye arasmda soruna ne-
den olan ilticalarla ilişkin soruş-
Uırma sürdüriilüyor. tstanbul
Mali Şube Müdürlüğü ekipleri
Ararat adlı geminin sahibi Re-
cep Kubak ve adlan öğrenileme-
yen iki ortağı ile olayı organize
eden 6 kişiyi dün akşam 18.00
sıralannda Beşiktaş ve Mecidi-
yeköy'de düzenlenen iki ayn
operasyonda gözaltına aldı.
Mali Şube'de sorgulanan 9 ki-
şinin daha sonra Terörle Müca-
dele Şubesi'nde de sorgulanaca-
ğı öğrenildi. ltalyan polisi tara-
fından yapılan açıklamada, "Co-
meta" adlı Panama bandıralı ge-
minin mürettebatından iki Aze-
rinin kimliklerinin tespit edile-
rek yakalandıklan bildirildi.
Azerilerin yasadışı yollardan gö-
çü teşvik etmek ve gemiye zarar
venneye çalışmak suçlanndan
yargılanacaklan belirtildi. 58 ya-
şındaki Emrullah Aziz ile 32 ya-
şındaki Matig Samedov, Ital-
ya'nın güneydoğusundakı Lec-
ce kentinde sığınma talep eden
Kürt yolcularla birlikte saklan-
dıklan barakalarda yakalandılar.
Cometa adlı gemı, aralannda
46 kadın ve 73 çocuğun bulun-
Öftgutoplam 3S6.K.ÜH ıl&Türk^.
ye'den aynlmış ve Italya açıkla-
nnda ltalyan sahil koruması ta-
rafmdan bulunmuştu. Yolcular 6
kişiden oluşan mürettebatın ge-
miyi otomarik pilota aldıktan ve
havaya birkaç el ateş ettikten
sonra gemiyi terk ettiklerini ile-
ri sürmüşlerdi. Cometa'dan ön-
'Ortak politika belirlensin'
• Baştarafi 1. Sayfada
rine uyarak, kendi sımrlann-
da denetimi arttırmaya çağır-
dı. Daha önce Kürt sıguuna-
cılann iltica taleplerine
olumlu yaklaşacağını açıkla-
yan ttalya, pek çok AB ülke-
sinin, bir göç dalgasından en-
dişe ettiğini açıklaması üze-
rine, göçmen sorunuyla başa
çıkmak için ortak bir eyleme
geçilmesi çağnsında bulun-
du. Başbakan Romano Prodi,
"Ortak bir Avnıpa politika-
sma ibtiyaç duyulduğu açık-
ça ortadadır.Sorunun boyut-
lano kadar büyükki, tek tek
ülkeierin etkin bir mücadele
vermeleri mümkün değUdir"
dedi. Prodi, "Suurianmızda
olan bitenlerden ötürü öteki
Avrupa ülkelerine karşı so-
rumlulukduyu>t>raz.Çünkü
Schengen'edahiliz" diyeko-
nuştu. ttalya Başbakaru, ciün
gece sığınmacı sorununu gö-
rûşmek üzere lçişleri Bakaru
GiorgioNapolitano ve Dışış-
leri Bakaru Lamberto EHni
ile bir araya geldi.
Avrupa ırkçı
ce 831 Kürt sığınmacı ile ttalya
açıklanna gelen Türk bandıralı
Ararat adlı geminin 5 Türk mü-
rettebatının ise Catanzaro ken-
tinde hapiste olduklan açıklan-
dı. Bu arada Mali Şube ekipleri,
dün gece Beyoğlu ve çevresinde
yaptıklan operasyonda Avru-
pa' ya kaçak yollardan gidecek-
leri öne sürülen çeşitli uyruldu
yaklaşık 200 kişiyi gözaltına al-
dh
Diğtt-kaçaklaT"
L K
"
Öte yandan Haydarpaşa Li-
manı'nda bir gemiye yüklenmek
üzere bekleyen lastik yüklü
TIR'da yakalanan ve kaçak ola-
rak ttalya'ya gitmek istedikleri
belirlenen 18 kişi serbest bıra-
kıldı. Çoğunluğu Güneydoğu
Anadolu Bölgesi'ndeki illerden
gelen kaçaklar, dün çıkanldıkla-
n Üsküdar Adliyesi'ndeki du-
ruşmada 380 biner lira para ce-
zasına çarptınldı. Kaçaklar,
mahkeme çıkışında, tekrar kaç-
mak için ellerinden geleni yapa-
caklannı söyledi ler.
Aydın'ın Kuşadası ilçesinde,
yasadışı yollarla yurtdışına çık-
mak isteyen Irak uyruklu 29 ka-
çak ile bu kişilere para karşılığı
yardım ve yataklık yaptıklan be-
•• lirlenen 6'sı Türk 8 kişi yakalan-
dı. Aydın'da da Türkiye^ye ka-
çak olarak girdiği belirlenen 8
Pakistanh yakalanarak gözaltı-
na alındı. Pakistanlılann deniz
yoluyla önce Sisam Adası'na
orandan da ttalya'ya gitrneyi
planladıklan öğrenildi.
V f » m f » S l WuazzezErsoy,EminönüBe-
y e m e g ı lediyesi
e d i y e s i ^ ^ ^ nyüm
"tftar Çadın"nda, yaklaşık 1500 kişiye iftar yemeği verdi. İftardan önce bir konuşma yapan
Muazzez Ersoy, bazı insanlara mesaj göndermek amacıyla iftar yemeği verdiğini söyledi Emi-
nönü Belediye Başkanı Ahmet Çetinsaya da yurttaşlar adına Ersoy'a teşekkür etti.
• Baştarafi 1. Sayfada
ttalya'ya iltica etmek is-
teyenlerin "koyun gibi, son
derece sağhksu gemilerle''
yola çıktıklannı anımsatan
Ecevit şöyle devam etti:
"Akdeniz'de bu gemiler-
den biri batar da can kaybı
olıırsa Italya bunun sorum-
luluğunun altmdan kalka-
maz. Yaptıklan hareketin
ne tür sonuçlar doğuracağı-
nı çok iyi hesap etmeleri ge-
rekir. Dışişleri Bakanı İs-
mail CerrTle görüştükten
sonra hükümet olarak ya-
pılması gerekenleri de net-
leştireceğizr
İsmail Cem, ttalya Dışiş-
leri Bakanı Lamberto th-
ni'nin 30 Arahk 1997"de
gönderdiği mektuba dün
yanıt verdi. Sorunun büyük
bir organize suç hareketi ve
yasadışı insan trafıgi oldu-
ğunu, olayı bir "insan hak-
lan sorunu gibi romantize
6016001" bu trafıği örgüt-
leyenlere hizmet edeceğini
belirten Cem, ltalyan yetki-
lilerin kaçak göçmenlere
siyasi sığınma hakkı tanı-
nacağı anlamına gelebile-
cek açıklamalannın kaçak
göç dalgalannı teşvik ede-
bileceğini vurguladı.
Cem, yasadışı göç olay-
lannın her türlü örgütlü suç
ve terorizme karşı ulusla-
rarası işbirliği arayan Tür-
kiye için daimi bir kaygı
kaynağı olduğunu belirte-
rek şu görüşleri iletti: "Bu
büyükölçüde, bazı Baü Av-
rupa ülkelerinde geçerli
olan soruna yönetik yanhş
anafiz ve değerlendirnıele-
rinden kaynaklanmıştu; Bu
ülkeierin politikalan pra-
tikteterörie bağlanülı faafi-
yeüere hoşgörü göstennek
anlamuıdadır. Bu eylemler,
prensipte, Türtdye'yi he-
deflemekte ve ev sahibi ül-
ke için bir ülke bir tehlike
olarak görülmemektedir.
Gerçek şu ki bu son iDegal
göç dalgası, Batı Avru-
pa'nm bazı kesimlerinde
var olan müsamahakâr tu-
tumun bir sonucudur. Ital-
ya'daki olaylar,yakm yıllar-
da Almanya'ya tam 90 bin
kaçak göçmenin gitmesiy le
sonuçlanan >e benzer şebe-
kelerce örgütlenip benzer
tavirlaria teşvik edilen tra-
figin manbksal sonucudur.
tlgfli ülkeierin uluslararası
terorizm ve örgütlü suçla
ortak mücadele içm yapügı-
mız ısrarü çağnlanmıza
karşı daha duyariı olacagh-
nı umuyoruz."
Cem, geçen ayiarda Tür-
kiye'nin ttalya'ya işbirliği
önerisinde bulunduğunu,
ancak Roma hükümetinin
henüz bir yanıt vermediği-
ni kaydetti.
Ingiltere Dışişleri Bakanı Cook
'Türkiye, AB üyeliği
için güvenilir değil'
LONDRA(AFP) - Ingil-
tere Dışişleri Bakanı Ro-
bin Cook. Türkiye'nin, ya-
kın bir gelecekte Avrupa
Birliği'ne tam üye olmak
için güvenilir bir aday ol-
madığını söyledi.
1 Ocak'tan itibaren AB
Dönem Başkanlığı'nı üst-
lenen tngiltere'nin Dışişle-
ri Bakanı Cook, BBC tele-
vizyonuna verdiği demeç-
te, Türkiye'nin güvenilir
bir aday olmamasının baş-
lıca gerekçesinin insan
haklan kamesi olduğunu
kaydetti. Türkiye'nin, ge-
çen ay AB'nin genişleme
planı içinde yer almadığı-
nın açıklanmasının ardın-
dan Brüksel'le siyasi diya-
loğu kesme karanna karşın
Ankara ile diyaloğun sür-
dürülmesinin önem taşıdı-
ğını belirten Cook, şunlan
söyledi:
"Türkiye'nin şimdi ve
yakın bir gelecekte güveni-
lir bir ada> olamamasının
çok ciddi nedenleri var. İn-
san haklan kamesi, doğu
suıırlannm çok belirgin ol-
maması gibL Türldye'nin,
AB'ye girebilmesi için, de-
mokratik hükümet, ordu
üzerinde shil bir kontroL
insan haklaruun gözetüme-
si ve etnik azınlıklara saygı
gibi standartlan kar-
şüaması gerekir"
Aşırı stres vereme neden oluyor
Haber Merkezi - Halk arasında "ince
hastalık" olarakbilinen verem, ülkemız-
de sayıca artmasa da hâlâ ciddi bir has-
talık. Hastalığa daha çok 25-30 yaşlan
arasında çalışan, düzenli dinlenmeyen
ve çok sayıda kişiyle temas edenler ya-
kalanırken aşın stresin de hastalığa yol
açan etkenlerden biri olduğu bildirildi.
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel,
"Veremle Mücadele Hafta-
sı" nedeniyle bir mesaj ya-
yımlayarak Türkiye'nin
çağdaş dünyada hakettiği
yere ulaşabiunek için gere-
ken her türlü gayreti göster-
diğini ifade etti.
Cumhuriyet'in ilanından
itibaren geçen yıllar boyun-
ca, vatandaşlara çağdaş bir
yaşam sunabilmek için fev-
kalade önemli adımlar atıl-
dığını vurgulayan Demirel,
şunlan kaydetti:
"Verem. srtma w trahom
gibitoplumumuz için bir za-
manlar bü\iik sıkınü kayna-
ğı olan pek çok hastahğm
önünegecikbilmistir. Ancak
bu gibi salgın hastahklarla, özeUikle ve-
remle mücadele kesinusiz olarak sürdü-
rülmeti ve yaygm bir şekilde tekrar or-
taya çıkması engellenmelidir. Sosyal bo-
yuüan da olan bu gibi hastauklann ön-
lenip önlenmtmesL günümüzde çağdaş
bir ülke olmanın a>ırt edici kriterlerin-
dendir." AA'nın haberine göre ülkemiz-
de her yıl 35 bin yenı veremli hasta or-
taya çıkarken ortalama 1200 kişi de ve-
rem ya da veremin yan etkileri nedeniy-
le hayatını kaybediyoT. Sağhk Bakanlı-
ğı verilerine göre 1950'lerde ölüm ne-
denleri arasında birinci sırada yer alan
\erem, artık 19. sıraya inerken verem
mikrobu almış, ancak hasta olmamış ki-
şilenn oranı da yüzde 20'ye düştü.
Sağlık Bakanlığı Verem Savaş Daıre-
Emniyet'te Susurluk zirvesi
ANKARA(CumhariyetBûrosn)-Başbakanlık
Teftiş Kurulutarafindan en geçbirhafta içinde fâı-
mamlanacak olan Susurluk raporunun "devtetsır-
n* dışındakalanbölürrüeriniaçıklayacağınıbU-
diren Başbakan MesutYıhnaz, kamuoyunu tatmin
edecekbir sonuç ortaya çıkması için devreye gir-
di. Yılmaz, Emniyet Genel Müdüîiügü tstihbarat
Daire Başkanlığı görevine bir süre önce getirilen
Sabri Uzun'u ziyaret ederek bilgi aldı.
Ziyaret sırasında, tçişleri Bakanı MuratBaşes-
gioğlu da hazır bulundu. Ost düzey bazı emniyet
bürokratlannm da katıldığı bir toplantı yapan Baş-
bakan Yılmaz'ıa, Susurluk olayıyla ilgili kamu-
oyunu tatmin edecek ve istihbarat örgütleri ara-
sındaki çatışmanın nedenleri ile emniyet içinde-
ki kamplaşmalan ortayaçıkaracak konularda bil-
gi aldığı öğrenildi.
Başbakan Yılmaz, dün akşam da TRT'deki "Po-
litikanın Nabza" programında Susurluk olayına
ilişkin sorulan yanıtladı. Teftiş Kurulu raporunun
henüz hazırlanmadığını anımsatan Yılmaz. Susur-
luk olayının kilit isimlerinden Sami Hoştan'm en
kısa sürede yakalanması için talimat verdiğini
söyledi.
si Başkanı Emel Kibaroğlu, ülkemizde
veremin yaygınlığının azalmakta oldu-
ğunu. ancak henüz istenılen seviyeye
çekilemediğıni söyledi. tstanbul Verem
Savaş Derneği Başkanı Dr. Ahmet Re-
fik Erem de "Tüberküloz. her ne kadar
'çoğalıyor mu çoğalmıyor mu' taruş-
masıobada çoğahnasadahiçokciddi bir
hastalık olarak Türidye'de devam edi-
yor" dedi.
Veremin hâlâ genç ınsan-
lann hastahğı olduğuna
dikkat çeken Dr. Erem, has-
tahğm daha çok 25-30 yaş-
lan arasında, çoğunlukla
çalışan. çokkişiyletemas e-
den ve düzenli isttrahat et-
meyen insanlarda ortaya
çıktığını belirtti. Bulaşıcı
bir hastalık olan veremde üç
haftayı geçen öksürüklerde
mutlaka doktora başvurul-
ması gerektiğini vurgulayan
Dr. Erem. tanı konulduktan
sonra hastanın 1 -1.5 ay has-
tanede yattığını ve tedavi-
nin devlet tarafindan ücret-
siz yapıldığını belirtti.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
vunma sanayiine verdiğimiz "önemi" mi anlatıyor,
yoksa işin altındaki "nemi" mi, sorusunun yanıtını
bir başka yazıya bırakıp F-4'ierden F-5'lere geçe-
lim.
48 adet F-5 uçağı kullanım ömrünü tamamladı.
Yapısal ve aviyonik (iç aletler) açıdan modernizas-
yonu gerekiyor.
Bu uçaklar mcxlernleştirmenin ardından, F-16
öncesi "harbe hazırlık eğitim uçağı" olarak kulla-
nılacak. Hani ehliyetini yeni almış bir kişi, iyi marka
otomobil almadan önce, kullanılmış otomobil alıp,
bunda ustalaşırya... Pilotlanmız da, F-16'yı kullan-
madan önce modernleşmiş F-5'lerde eğitim yapa-
caklar.
Hedef, uçaklann ömrünü iki bin uçuş saati, yani
yaklaşık on yıl uzatmak. Biz de konuyu uzatmaya-
lım, ihaleye girelim.
F-4 nevalesini affedersiniz ihalesini alan Israil, F-
5 için de hazırlık yapar. Ama dönem REFAHYOL
olunca, başka bir yol bulur. Singapurfirmasını "ana
kontraktör" olarak öne sürer. Türkiye'nin karşısına
oturacak firma, Singapore Technologies Aerspa-
ce'dir. Alt kontraktör de Israil'in IAI, Elbit fırması.
Teknik değertendirme, 22 Ocak 1997'den itiba-
ren başlar. Yani, Hacı'yla Bacı'nın mutlu günlerin-
de. Singapur firmasının perde gerisindeki temsilci-
sinin, Erbakan'ın savunma danışmanı Sedat Çe-
likdoğan olduğu iddia ediliyor. Bu iddiayı duyunca
çok kızdım ama, el âlemin ağzı cüzdan affedersiniz
torba değil ki büzesin!
Ihalenin teknik ve ekonomikdeğeriendirmeleri 15
Ekim 1997'de tamamlanır. Sıralama şudur.
1 -SAGEM SA (Fransız). Teknik puan (TP) 82.10,
ekonomik puan (EP) 67.23.
2-Singapore T.A. TP 77.14, EP 60.20.
3-Sierra Technologies Inc. ABD. TP 71.85, EP
59.76.
4-Northrop Grumman Corp. ABD. TP 70.94, EP
57.04.
Bu tablo netleşmeden önce teknik ve ekonomik
heyetin söz konusu firmalann üretim tesislerini gör-
mesi gerekiyor. Dönem REFAHYOL olunca Genel-
kurmay'ın etkisiyle Singapur'a gidilmemesi benim-
sendi...
Ama devrandöndü. REFAHYOL bitti. Israil firma-
sı hemen Ankara'da bitti:
"Singapur ana, biz alt kontratördük ya. O öyle
değil. Ana kontratör biziz."
Bu arada Erbakan'ın, Singapur firmasının arka-
sında Israil'in bulunduğunu bilmemesinin olanaksız
olduğunu vurgulayalım.
15 Ekim'deki bu değeriendirme toplantısı son-
rası ABD firmalannın elenmesine, ilk iki firmadan
"son teklif", ulustararası ihalelerde kullanılan de-
yimle BAFO (Best and Final Offer) istenmesine ka-
rar verildi.
Başbakan Mesut Yılmaz'ın AB ziyaretleri çer-
çevesinde ekim sonu Fransa Cumhurbaşkanı Chi-
rac'la görüşmesinin ardından ihale için de parola
belirienmiş oldu:
"Nerde Chirac, orda bırak..."
Ama keser döndü, sap döndü, AB zirvesi son-
rası hesap döndü. Yılmaz ABD'ye gitti, Israil lobi-
sinden ödül alıp döndü.
Istikbal(im) göklerdedir...
31 Aralık günü Savunma Sanayii lcra Komitesi,
Başbakan Mesut Yılmaz'ın başkanlığındatoplandı.
Savunma Sanayii Müsteşarı Yalçın Burçak'ın yap-
tığı açıklamaya göre, öneriler iki mühürtü olarak ko-
miteye geldi. Zarflar açıldı. Aaaa Israil en iyi teklifi
yapmış...
Ne demişler? İhalelerde çare tükenmez.
Sonuç olarak, ihale aşamasında Singapur'un
muhatap kabul edildiği, uzmanlann tesisleri gör-
meye gönderilmediği Israil fırması seçilmiş oldu.
Böylesine önemli bir ihale son anda iki zarf aça-
rak mı yapılır? Maliyet-etkinlik hesabı yapılırken ni-
çin Savunma Sanayii Müsteşariığı'nın geleneksel
formülü uygulanmadı? Sayın Başbakan bir bakış-
ta nasıl Israil'in daha iyi olduğunu anladı? Böyle ya-
pılacaksa 15 uzmanımız bir yıl boyunca niçin emek
harcadı?
Türkiye'nin savunmasında sorumluluk taşıyan
kişilerin bunu en iyi biçimde yapmaya çalışacağın-
dan hiç kuşkumuz yok. Ama yukandaki sorular da
kafamızı kurcalıyor.
Bir kaygımızı daha vurgulayıp yazıyı noktalaya-
lım.
Atatürk'ün şu sözü çok kullanılır:
- Istikbal göklerdedir...
Bu sözü çok benimsemiş olanlar, "Istikbalim gök-
lerdedir" demiş olmasın...
Ücret kesmtîsmde
dünya şampiyonuyuz
• Baştarafi 1. Sayfada
gisi) olduğuna dikkat çe-
kilen araştırmada, "Tür-
kiye brüt ücretten, devle-
te yapılan kesintilerin
yüksekliği açtsmdan dün-
ya şampiyonluğunu ko-
nıdu" görüşüne yer ve-
rildi.
Araştırmada, brüt üc-
retten yapılan ortalama
kesinti oranmın 1996'da
bir önceki yıla göre yüz-
de 30'dan yüzde 31"e
yükseldiği belirtüerek iş-
verenin işçi çalıştırmak
için harcadığıparamn an-
cak yüzde 56.7'sinin ça-
lışana ulaşabildiği, kalan
bölümün ise yasal yü-
kümlülüklere aynldığı
bildirildi.
Türkiye'de ücrette
yüzde 18 olan işveren yü-
kümlülükleri oranmın,
OECD ülkelerinde yüz-
de 3'e kadar indiği kay-
dedilen TtSK araştırma-
sında, işverenin işçi ça-
lıştırmak için sarf ettiği
paranın yüzde 60'ının
üretim ve verimlilik artı-
şıyla hiçbir bağlantısı ol-
mayan giderlerden oluş-
tuğu kaydedildi.
TİSK Genel Sekreteri
Kubilay Atasayar. brüt
ücretlerden yapılan ke-
sintilerin yüksekliğınden
ötürü devletin, emeğin
ortağı olduğunu savuna-
rak Türkiye'de yıldan yı-
la kesinti oranlannı arttı-
ran bir devlet politikası
izlendiğini ileri sürdü.
Devletin, kayıt dışı
ekonominin üzerine git-
mek yerine kayıt altında-
ki ekonominin üzerine
gittiğini belirten Atasa-
yar, üretime ağırlık veren
politikalar izlenmesi
gerektiğini sözlerine ek-
ledi.