25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
29 OCAK 1998 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 15 A Hekimevi Sağlık Bakanlığı'nın yakınında bakanlığa ait bir Hekimevi var. Ankara'ya yolu düşen sağlık emekçileri birkaç günlüğüne, düşük ücretle konaklayabiliyor burada. Ne ki, konuklar "seferi" olduğu halde Ramazan'da çayocağı kapatılmış, kahvaltı ve öğle yemeği kaldırılmış, akşam yemeği iftar vaktine alınmış. Bir doktor izlenimlerini şöyle anlatıyor: "İftar saatinde Hekimevi'nde kalanlann birkaç katı insan lokantayı dolduruyor ve eline mikrofonu alan biri ilahi gibi bir şeyler okuyor. Gözlerinizi kapadığınızda Arabistan'da olduğunuzu sanabiiirsiniz. Buram buram şeriat kokuyor." Ve bir de yolsuzluk kokusu: "Konaklama ücretinin karşılığı kadar makbuz vermiyorlar, ödediğiniz paranın yüzde 15'ini makbuzda göstermiyorlar." Ö M Ü R İ L İ K Reyting uğruna sene- ye ezanı Pavarotti'ye okuturtarsa saşmayın. Ömür E. Kurum Bektronik posta: DenirSom#raksnetcom Tei: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 L - Otovol ve köprü geçişleri bavramda bedavavmış... "Artık. köprüvü deöil bavramı geçene kadar davı diveceâiz!" nayasa Mahkemesi'nin RP'nin kapatılması- na ilışkin karanna farklı bir boyut getiren avu- kat Mehmet Cengiz, gerekçeli karar açıklan- dığında partinin kapatılmasına neden olan Necmettin Erbakan ve arkadaşlarının bundan böyle hiçbir zaman parti kurucusu ya da yöneticisi ve 10 yıl süreyle parti üyesi olamayacağının, beş değil 10 yıl bo- yunca milletvekili seçilemeyeceğinin görüleceğini öne sürdü. Avukat Mehmet Cengiz'in yorumundan: "Anayasa'nın 69. maddesinde partinin kapatılması- na sebep olan üyelerin, beş yıl süreyle bir başka par- tinin kurucusu, üyesi, yöneticisi ve deneticisi olama- yacakları belirtilirken, Siyasi Partiler Yasası'nın (SPY) 95. maddesinde partinin kapatılmasına neden olan bu kişilerin aynı zamanda kurucu, genel başkan, merkez karar ve yönetim kurulu ile her kademedeki yönetim ve disiplin kurulu üyesi veya milletvekillerinden olma- sı halinde 10 yıl süreyle başka bir siyasi partiye alına- mayacağı ve milletvekilliği için aday olamayacağı be- Bir yorumlirtilmiştir." "Partinin kapatılmasına neden olan kişi hakkında ka- patma karanyla birlikte önce Anayasa'ya göre beş yıl siyaset yasagı hükme bağlanacak, ismen saptanacak ve karar uyguianırken bu kişinin SPY'nin 95. madde- sinde sayılanlardan olması halinde bu kez yasadaki 10 yıl süreyle başka bir partiye alınamazlar ve milletvekil- liği için aday olamazlar hükmü devreye girecektir." "Bu yolda bir hükmün, Anayasa Mahkemesi'nin açık- lanan kısa karannda yer almaması doğaldır. Çünkü bu, partinin kapatılmasınınyasal sonucudur. Hükümdeyer almaz. Bugüne kadar verilen siyasi parti kapatma ka- rarlarının hiçbirisinde de 95. maddenin uygulanacağı belirtilmemiştir. Ama hepsinde de SPY'nin 95. mad- desi uygulanmıştır." "Erbakan dahil, 16 Ocak 1998 tarihınde RP millet- vekili olanlarla RP'nin genel merkez, il, ilçe ve belde teşkilatlarında yönetıci ve denetici olanlann, hiçbir za- man sınırlaması olmaksızın bundan böyle başka bir si- yasi parti kurmalan ya da kurulmuş veya kurulacak bir partide yönetici ve denetici olmaları yasal olarak müm- kün değildir." "RP'nin kapatılmasına neden olan RP milletvekille- ri Şevket Kazan ve Ahmet Tekdal da Erbakan'la ay- nı durumda olacak. Kapatılma karanndan önce RP'den ayrılan milletvekillerı Şevki Yılmaz, Ibrahim Halil Çe- lik ve Hasan Hüseyin Ceylan şayet o tarihe kadar mahkûm edilmezlerse ancak beş yıllık sürenin sonun- da, Kayseri Belediye Başkanı Şükrü Karatepe ise şa- yet RP kurucusu değilse ve beş yıllık sürenin sonun- da ve mahkûmiyet gibi bir yasal engelı yoksa parti ku- rucusu, yöneticisi, deneticisi olabilecek, milletvekili seçilebilecek." Gerekçeli karar bakalım ne gösterecek... SESStZ SEDASIZ (!) Bayramınız kutlu ve kitaplı olsun Bu bayram bir değişiklık yapmalı... Eşe dosta yapılacak Şeker Bayramı ziyaretlerinde şeker, lokum, çikolata yerine kitap armağan etmeye ne dersiniz? Ağzımız anlık tatlanacağına düşühcelere kalıcı tatlar dolsun. Bayramınız kutlu ve bu kez kitaplı olsun! Işte paket paket tatlılar: Bekir Coşkun'dan Avukatımı Istiyorum (Ümit Yayıncılık), Ayhan Aydın'dan Alevilik Bektaşilik Söyleşileri (Pencere Yayınları), Fikret Otyam'dan Şiirli Fotoğraflar (Toplumsal Dönüşüm Yayınları), Aclan Uraz'dan Cumartesi Anneleri (Çağdaş Yayınları), Hayrettin Bulut'tan Türkiye Seninle Gurur Duyuyor (Yalçın Yayınları), Aydın Tözeren'den Yeni Bir Hayat (Çınar Yayınları), Ufuk Serdaroglu ndan Feminist Iktisatın Bakışı Postmodernist mi (Sarmal Yayınevi), Necla Arat'tan Susmayan Yazılar (Say Yayınları), Afşar Timuçin'den Bütün Şiirleri (Insancıl Yayınları), Alpaslan Işıkh'dan Sosyalizm Kemalizm ve Din (Tüze Yayıncılık), Perihan Ergun Turgut'tan Cumhuriyet Aydınlanmasında Öncü Kadınlarımız (Tekin Yayınevi), Zeki Büyüktanır dan Yazın Dünyamızın Kutsal Kıtabı llyada (Leyal Yayınları), Lütfi Kaleli'den Güççük Haçça İle Vakariı Mamo (Can Yayınları). PALAS PANDIRAS Eğer gerçekten katilleri himaye ediyorsa; bu kabuk devlet emaye kaplı olsa gerek... MüfıtBozacı Özçift: Sendika çokertilmeye çalışılıyor KESKyönetici ve üyelerine sürgün İstanbul Haber Servisi - KESK Gene! Sekreten Faysal Öz- çift. aralarında KESK Genel Yö- nöirn K,uruluiiyesi Emrullah ntfile k'onfederasyona baglı SES veEğitim-Sen sendikalannın şu- be yöneticılerinin de bulunduğu 20 üyelerinin çeşıtü ıllere sürgü- ne gönderildiklerini belirttı. Fay- sal, sürgünlerın gıderek artacağı- na ilişkin duyumlar aldıklarını kaydetti. Faysal Özçift. dün yaptığı ya- zılı açıklamada, sürgün edılen üyelerinin Diyarbakır. Adıyaman., Siirt ve Ağrı ıllennde çalıştıkla- nnı vurgulayarak. SES ve Eğı- tim-Sen Lrfa şubelennın de kısa bir süre önce kapatıldığına dıkkat çekti. Şube kapatmalann ve sür- günlerin temel amacının KESK'm bölgedekı sendikal faalıyetlen- nin engellenmesi olduğunu savu- nan Özçift."Sürgünlerde sendi- ka > öneticilerinin ve akti\ istle- rin seçilmcsi. bu illerde sendi- kamızı çökertmeye ve işlevsiz kılmaya yöneliktir" dedi. Sürgünler sonucu bu kış gün- lerinde aılelerin parçalanacağını ve onanlması güç mağdunyetle- re neden olacağının altını çızen Özçift, sürgünlenn, sendika yöne- tici lerine ve üyelenne sendikal çalışmalar nedenıyle disiplin ce- zaları verılmesinı yasaklayan 20.11.1997 tanhlı Başbakanhk genelgesının ışle\sız olduğunu gösterdiğinı ve 87 sayılı 1LO söz- leşmesıne açıkça aykın olduğunu ifade etti. Bugüne dek 5 bin arkadaşları- nın sürgün edıldiğini belirten KESK Genel Sekreten Özçift, "Ne bu sürgünler ne de bun- dan sonra yapılacak baskılar bizleri haklı ve meşru temelde yürüttüğfimüz sendikal hak ve özgürlfik mücadelemizi engelle- meye yetmeyeeektir" dedi. Öz- çift. KESK'ın üyesi olduğu Dün- ya Hür Işçi Sendıkalan Konfede- rasyonu (İCFTU) ve Avrupa Sen- dikalar Konfederasyonu (ETUC) nezdınde girişimde bulunduklan- nı belirterek hükümet nezdinde ve hukuksal alandakı gırişımleri- ni de sürdüreceklerini kaydetti. Kim nereye? Emrullan Cm. Diyarbakır'dan Aksaray'a. Muazzez Onuk. Di- yarbakır'dan Karaman'a. Nigar Ademyılmaz. Diyarbakır'dan Konya'ya. Yücel Tekin. Diyarba- kır'dan Tokat'a. Bedriye Ertaş Aydın. Diy arbakır'dan Yozgat'a. Dr. Mehmet Daıtıar. Diyarba- kır'dan Yozgat'a. Burhan Duran. Adıyaman'dan Sınop'a. Hasan Yılmaz. Adıyaman'dan Bilecık'e. Serpil Benk. Adıyaman'dan Kon- ya'ya. Ahmet Cevat Benk. Adı- yaman'dan Konya'ya. Çiğdem Duran, Adıyaman'dan Sınop'a. Mehtap Eğilmez, Adıyaman'dan Gazıantep'e. Ahmet Örde. Si- irt'ten Aksaray'a. Ahmek Ko- nuk. Sıirt'ten Bolu'ya. Nevzat Yıldırım. Sıirt'ten Sinop'a. İz- zettin Beştaş, Siırt'ten Kastamo- nu'ya. Resul Kaya, Ağn'dan Yoz- gat'a. Fadıl Bilici, Ağn'dan Af- yon'a. Fecri Alpaslan, Ağn'dan Kütahya'ya. DISK Cenel Baskanı Rıdvan Budak 'Sosyalgüvenlik kurumlan özerk hale getinlmelV \ İstanbul Haber Servisi-DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak. . LMFıleyapılangörüşmelerdekre- , di anlaşmalannın sosyal güvenlik alanını da kapsayan "reform" koşuluna bağlanmasınm. bu alan- daki sorunlan daha da ıçinden çı- kılmaz hale getırdığıni belirm. - Budak. SSK. Emekli Sandığı ve Bağ-Kur'un sıyasilerin oyuncağı olmaktan çıkanlmasını ve asıl sa- hiplerinin yönetimine verilmesi- nı istedi. Rıdvan Budak, dün yaptığı ya- ' zılı açıklamada IMF'nin sosyal güvenlik alanındakı bir reformun ilk adımının emeklılik yaşının , yükseltilmesı olduğu tezinı sa- vunduğunu anımsattı. Budak. il- gilı bakanlığın yanıtırun olumlu ol- makla birlikte. sosyal güvenlik , kurumlannın amacına uygun de- C mokratık bir ışleyışe kav uşturul- - masıyönündebiriyıleşmeninya- ' pılmadığınj kaydetti. Olayın sade- ce sosyal güvenlıkle sınırlanma- ması gerektığını. başta vergı sıs- temı olmak üzere. işsizlik sigor- tası. işgüvencesi gibi bir dizi dü- zenlemeyle birlikte ele alınması gerektiğini ifade eden Budak. hü- kümetin reform paketi diye ad- landırdığı bir dizi hazırlığın bek- lentilen ne ölçüde karşılayacağı- nın ıse tartışmalı olduğunu bıl- dırdı. Toplumun tümünü saran bir sosyal güvenlik sıstemınm sos- yal devletın olmazsa olmaz koşu- lu olduğunun altını çizen Budak şöyle devam etti: "Bugün Tür- kiye'de başta sağlık olmak üze- re toplumun tümünü kucakla- yan bir sosyal güvenlik sistemi olmadığı gibi, var olanlar da yanlış politikalar sonucunda hizmet veremez noktaya getiril- miştir. SSK, Emekli Sandığı ve Bağ-Kur. sıyasilerin oyuncağı olmaktan çıkarılarak asıl sa- hiplerinin yönetimine verilme- li. özerkleştirilmeli. Yönetimin- de. çalışanlar örgütlülükleri ora- nında temsil edilmelidir." Rıdvan Budak. sosyal güven- lik ve vergı alanında gerçekleşti- rilecek gerçek anlamdaki bir re- formun demokrasının kurumlaş- ması ve devletin açık bir yapıya kavuşmasıy la doğrudan bağlantı- lı olduğunu da savundu. HAYVANLAR İSMAIL GÜLCEÇ \7 ijmPiM Mi M KİM KİME DUM DUMA BEHÎÇAK behicak a turk.net Bu. ne</em'fnizcje//nc<-, ÇİZGtLİK KÂMtL MASARACI HARBİ SEMtH POROY Bü &R MMEM S4K4SIYPI SEPİâ... ... .ELMUABAlKiİML TARİHTE BUGÜN MVMTAZ ARIKAN 29 Ocak İLK P£TROLLÜ OTO.. fB8i 'DA BU&ÛN, AİMAM KAKL 8ENZ, MOTUtU PETKOL- LE ÇAL/ŞAN S 7EXSKl£JaJ 8« TX$ITİÇİN fKTENT AIMIŞTt- OASPAÇ 0TDMO8İUH ATASt OC4H /MtAÇ 2 &ŞİLİKTİ VE SAATTE İ2 KtLOMETTiEWZ rAPASILI- VORDU. f889'PA SAn$A SUMLUAH A2 SAVtOAKİ BU TİP OTCUAje/A/ *£* ALiaSt DA YOKJU- AMCAK, PİmSAYA SÛKÜNCB DÜKJJM 0. YUZ- YUJN 6ÖZDE TX$m OTDMO&L DO6MAK. TADIR ART1K.. DALB CARNEGIB 19SODE BÜGÛfJ, ÜA/LÜ AMERİtcALI YA2AR YE /OONUŞ MACt PALE CARNESIE (DSVL KE/eNECt), &4ND/R4U %7LA#T7e'yot-CU GEMİSİYLE / . fS88 Ytl-WM DOSAfJ CAKME&IE, g/e sa*£ S4rtcı TAfiJ SOH/M, A/£U/ L£jeS V£KM£Y£' &4ÇC4M/Ç, gU KO- NUYA İLİ$KİN K.İTAPLAIZ YAZMAYA KOYÜLMUÇTZJ. "SÖZ SÖYLEME VE İŞ 8A- 4 MT7*/ "ÜZÛA/TÜKÛ Sf£*k: AfC Gr'Bİ YAf>/TVIKt *&4Sr« E/V ÜNLÜSÜ "DOST K4ZAHMA t/E EU AZ SO O/'LE Ç£r/ert£££K GÖRÜŞ UMIT ZILELI 'Yapma, Basın Var Yapma! 1 Televizyonda seyrediyorum; polis, 96 yıla mah- kûm olan arkadaşları için gösteri yaptıkları gerek- çesiyle tutuklanıp mahkemeye çıkarılan gençle- re destek olmak isteyen öğrencılerin üzerine şa- hin gibi ıniyor! Coplar, tekmeler, yumruklar... Ve tabii köpek- ler!.. Ama ille de o sahne!.. Şöyle; polis hızla genç kızın üzerine koşuyor, saçından kavnyor, copu kaldırıyor... "Allahyarat- tı"demeyecek, düşmanın, pardon öğrencinin ağ- zını burnunu düzeltecek... Ama tıpkı kendisıne ben- zeyen.. Yani aynı giysiler içindeki başka bir polis uyarıyor: - Yapma, basın var, yapma!.. Tabii, uyarıyı aklıncaçaktırmadan yapıyor.. Co- pu kızın kafasına indirmek üzere olan polis, arka- daşını duyunca anında mutasyona uğruyor! Ko- lunu kızın boynuna doluyor ve büyük bir sevecen- likle otobüse doğru sürüklemeye başlıyor!.. Bü- yük bir olasılıkla devamı otobüsün ıçınde... Orada basın yok!.. • • • - Öğrenciler bunalıyor.. Sabah kalkıyorlar polısten, akşam yatıyorlar yüzleri maskeli gerici faşistten. hem de yatakla- nnda dayak yiyorlar... Sabah polis ve köpekleri, akşam bıçak. satır ve muşta.. Avcılar Öğrenci Yurdu'na gece yarısı ellerını kollarını sallayarak giren maskeli faşıstler, önce- den saptadıkları odalara girip gencecik çocukla- rı paramparça ediyor. Dikkat edin, önceden sap- tadıkları diyorum. Yani, saldırılar sistemli!.. Birileri, bir yerlerde karar veriyor. En uçta yer alan piyonlarişi bitiriyor. Van'da, Malatya'da, Ko- caeli'nde, Istanbul'da yapılan saldırılarda saldır- ganların kimliği hep aynı: Ülkücü!.. Hey benim güzel aklım... Hemen 60'ların sonu- na uzanıveriyor. Bir minibüs dolusu ülkücü koman- donun şehir şehır dolaştırılıp kanlı olaylar yarat- tığı yıllar... Zamanın Içışlerı Bakanı Faruk Sü- kan'ın deyimiyle; Iti ite kırdırma politikasının yürürlükte olduğu yıl- lar... Yine bir yerlerde birileri insan aklının, vıcdanı- nın alamayacağı denli aşağılık senaryoları bir bir sahneye koyuyordu. Gençler acımasızca kırılı- yordu. Sonuç: 12Mart. 70'lerin ikinci yarısında ise çok daha büyük bir oyun sahnelendi. Türkiye'yi dönüştürmeye yönelik bir karanlık oyun... Bu uğurda aydınıyla, genciyle, kadınıyla. çocuğuyla tam 5 bin cana kıyıldı. Taksim'den Kahramanmaraş'a, Çorum'dan Sıvas'a katliam- lar birbirinı izledî. .• . ^~ • -z.- Sonuç: 12 Eyliü • - ' 80'li yıllar, dönüşümün yerleştirildiği, koskoca toplumun depolitize edildiği, Türk-islam sentezı- nin devlet politikası olarak empoze edildiği, so- lun acımasızca ezildiğı yıllar olarak geçti tarihe. Kısacası, bize yazık ettiler. • • • 90'ları, 30 yıllık bu alçakça oyunların meyvele- rini verdiği süreç olarak yaşıyoruz. Ve ne yazık kı yaşamaya devam edeceğız gibi gözüküyor. Önüm- de gazeteler. Susurluk Raporu 11 sayfa eksık ola- rak manşetlerde.. Diğer bir deyişle: - Sansüriü rapor! Ama bu haliyle bile dehşet verici. Aynı zaman- da utanç verici! Ben okurken yüzümün kızardığı- nı hissettim. Her satırında "Biz buna layık mıyız?" diyedüşündüm. Cinayetler, uyuşturucu, karapa- ra, haraç, yargısız infazlar, failı meçhul adı altın- da yok edilen binlerce insan... Devletın de ıçınde yer aldığı bir büyük komplo!.. Bir başka açıdan bakınca, bu pislığin ortaya dö- külmesi aslında bizim için büyük şans. Eğeraya- ğa kalkabılırsek, eğer "temiz toplum" sloganını yük- seltebilirsek ne âlâ... Yoksa?!.. O polis memuru, gencecik kızın üzerine hışımla gıden arkadaşını; - Yapma, basın var yapma.. diye uyarmaya bile gerek duymayacak! Böyle- si bir pısliğe müstahak olduğumuz. yani görmez- den geldiğimiz ya da korktuğumuz tescil edılmiş olacak. Düşünün!.. E mail: ertac < superonline. com. BULMACA SEDAT YAŞAYAS 1 2 3 4 5 6 7 8SOLDANSAĞA: 1/Çorum-Orta- köy yakınların- da ortaya çıka- 2 nlan, Hıtit dev- letınin ıkıncı bü- yük kentı. 2/Bir anlatımdavenl- mek ıstenen öz.. Eski Mısır'da güneştanrısı.3/ Çabuk kuruma- smı sağlamak a- macıylaboyaya ° katılan madde. g 4/Açıkvekesın yargı... V'ücuttakı AIDS v ırüsünü saptamakta kul- lanılan test. 5/ Bir kım- senın davranışlanna te- mel olan ahlak ılkelen- 3 nın tümü... Bir renk. 6/ 4 Bırmasalkuşu... Soyun- c dan gelınen kımse. II AvustraVya'da yaşayan " bir cıns devekuşu... Pa- 7 muk ıplıgınden yapılan 8 kalınca kılım. 8/ Poker- g de, kâğıt dağıtma sırası gelen oyuncunun kanp kestığı kâğıtları dağıtılmak uze- re bir sonrakı oyuncuya vermesı. 9/ Genışlık... •"Cüzam- lı. abraş'" anlamında kullanılan yerel bir sözcük. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ l'zmır'ın Çeşme ılçesı ya- kınlarında. ıhcasıyia da tanınan tunstık bir yer... Eskrim- de kullanılan üç sılahtan bırı. 2/ Yıyecek bulamayan. yoksul kımse... Kazak başkanlarına venlen ad. 3/ Eskı- şehır'ın Sivrihısar ılçesı yakınlanndakı eskıçağkentı.4/ Oylumlu... Kara Kuvvetlen'nın kısa yazıhşı... Bir nota. 5/ Yunan mıtolojısınde. Zeus'un habercısı olan kanatlı kız... Temel nıtelığınde olan. 6/ Bılgıçlık taslayan kım- se... Gözlen görmeyen. II Kuran' ı güzel, yüksel sesle \ e usulünce okuma. 8/ Genış, enlı... Kimı bitkılenn tohu- mu. 9/ Zekı ve yaramaz çocuk.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear