22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
19 OCAK1996 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Danışmanlara göre, çocukların uğradıkları fiziksel istismar oranı yüzde 98 Çocıık hakları tanınmıyorFİGEN ATALAY Türkiye'de yetişkinlerin çocuk haklanndan ha- beri yok. Çocuklann yetişmesinde en önemli gö- revi üstlenen öğretmenlerin yüzde 60'ının Ço- cuk Haklan Sözleşmesi'ni okumadıklan belir- lendi. Ancak, öğretmenler bu konuda bilgilen- mek istiyor; Çocuk Haklan Sözleşmesi'nin ta- nıtılması, eğitimcilerin çocuklara yönelik tu- tum ve davranışlannda bu sözleşmeyi yaşama geçirmelerini sağlamak üzere seminer düzen- lenecek. Yûksek Öğrenimde Rehberliği Tanıtma ve Rehber Yetiştirme (YÖRET) Vakfi ile Istanbul Barosu Çocuk Haklan Komisyonu'nca. önü- müzdeki aylarda düzenlenecek bu seminere ön hazırlık olarak okul yöneticilerinin, eğitimcile- rin ve rehber damşmanlann çocuk haklan ko- nusundaki ilgi ve bilgi düzeylerini öğrenmek amaciyla bir anket çalışması yapıldı. Istanbul Milli Egitim Müdürlüğü kanalıyla Maltepe. Kartal, Umraniye ve Üsküdar ılçelerinde bulu- nan 71 ilk ve ortaöğrenim kurumunda göre\li 804 ögrenciye ulaşıldı. Araştırmadan elde edi- len bazı venler şöyle: • Cevap verenlerden idarecilerin yüzde 50'si. öğretmenlerin yüzde 6O'ı, rehber damşmanla- nn ise yüzde 30'u Çocuk Haklan Sözleşme- si'ni okumadıklannı belirttiler. • İdarecilerin yüzde 34" ü. öğretmenlenn yüz- de 29'u ve rehber danışmanlann yüzde 33 "ü sözleşmede en çok çocuklann geliştirilmesi ile ilgili maddelere ılgi duyduklannı söylediler. • Eğitimcilerin yüzde 8'inin, 'çocuklann kendileri hakkında alınan kararlara kalılı- mı' bölümünü ilgi çekici olarak belirtmeleri konuya az önem verildiğini göstermesi bakımın- dan dikkat çekici bulundu. • Eğitimcilenn yaklaşık yüzde 6O'ı, Milli Egitim Tetnel Kanunu ve Disiplin Yönetmeli- ği'ni Çocuk Haklan Sözleşmesi açısından de- ğerlendirmek istediklerinı belirttiler. • Rehber danışmanlar çocuklann uğradıği 'fi- ziksel istismarf yüzde 98 oranla ilk sırada be- lirtirken. bu oran idarecilerde yüzde 25. öğret- menlerde yüzde 32 olarak gösterildi. • Rehber danışmanlar çocuklann uğradığı 'duygusal istismarı' yüzde 86 ile ikınci sıra- da belirttiler. Bu oran idarecilerde yüzde 25. öğ- retmenlerde yüzde 32 olarak işaret edildi • Eğitimcilerin yüzde 65'i, Çocuk HakJan ko- nusunda BARO ve YÖRET işbirliğiyle hazır- lanacak bir seminere katılmak istediklerini de belirttiler. Bu semirier. Istanbul Milli Egitim Müdürlüğü'nün katkılanyla önümüzdeki ay- larda gerçekleşecek. Yüksek Öğrenimde Rehberliği Tanıtma ve Rehber Yetiştfrme(YÖRET) Vakfı Başkanı Nii- ket Atalay. "İnsan haklarına saygı, toplu- mun çocuklarına davranışıyla başlar" dedi. Sereflikochisar Kaymakama tarikatçı suçlaması EBRU TOKTAR ANKARA - Şereflikoç- hisar Emniyet Müdürii Nu- rullah Bahçe, çok sayıda öğretmen. öğrenci ve müdü- rün müridi olduğu iddia edi- len bir tarikat evini ızleme- ye aldı. Servet Uzun adlı yurttaşa ait olduğu belirlenen eve Fethullah Gülen'in ce- maatine bağlı çok sayıda ki- şinin girdıği belirlendi. ll- köğretim müfettişi Mehmet Akçasoy, 8 yıllık kesintisiz temel eğitimi savsaklamak- la suçladığı kaymakam Sa- lih Keser'in de bu tarikat evine gittiğini öne sürdü. Ak- çasoy, "Kaymakam, tari- katçılaria kol kola" dedi. llköğretim müfettişlerin- ce Şereflikoçhisar'da çok sa- yıda öğretmen, öğrenci ve müdürün devam ettiği bir ta- rikat evinin izlemeye alın- ması istendi. Müfettişlerin istemini yerinde bulan llçe Emniyet Müdürii Nurullah Bahçe, Servet Uzun'a ait ol- duğu belirlenen tarikat evi- ni izlemeye alarak tutanak hazırladı. Çumhuriyet Baş- savcılığı'na iletilmek üzere hazırlanan tutanakta, emni- yetin incelemeleri sonucun- da tarikat evinin Fethullah Gülen grubu mensuplann- ca sürekli olarak ziyaret edü- diği saptanarak şöyle denil- di: "Şahsın evinin camın- da Türk bayrağının asılı olduğu, takibe aldığımız günlerde ve saatlerde evi- ne girip çıkanın olmadığı, çevreden yaptiğımız araş- tırmada şahsın evine yaz aylannda ilçe dışından ge- lip gidenierin olduğu ve yurt genelinde Asya gru- bu olarak bilinen Fethullah Gülen hocanın grubuna mensup kişilerle görüştü- ğü öğrenilmiş, takip ve ta- rassutlarımız devam et- mektedir." llköğretım mü- fettişi Mehmet Akçasoy. ta- rikat evine çok sayıda öğret- men, öğrenci ve müdürün gittiğini belirterek "Burası mutîaka kapatılmalı" de- di. Akçasoy, evi ziyaret eden- ler arasında Sereflikochisar Kaymakamı Salih Keser'in de bulunduğunu öne sürdü. Kaymakamın tarikatçılara büyük destek verdiğini \e 8 yıllık kesintisiz temel eğiti- mi sekteye uğratmaya çalış- tvgınj savunan Akçasoy. "Kaymakam, düzenli ola- rak Akin Köyü'ndeki bir Süleymancı tarikatçıyı da ziyaret ediyor. Tüm bun- ları da devletin arabasıvla. devletin benziniyle, devle- tin parasıvla japıyor" di- ye konuştu. Akçasoy, kay- makamın kendilerinin dü- şük puan verdiği öğretmen- leri de takdirname ile ödül- lendirdiğini söyleyerek şun- lan savundu: "Kaymakam Salih Ke- ser. 8 yıllık zorunlu ve ke- sintisiz eğitimin başarısız- lığı için elinden gelen zor- luğu ve engeli çıkarmak- tadır. llçedeki ırkçı ve din- ci müdür ve öğretmenleri her fırsatta korumakta, destek vermektedir. Bu des- teğin sonucu olarak tür- banlı derse giren öğretmen sorunu bitmemektedir. De- vekovan'daki ilköğretim okulunda görev vapan ba- şarısız, ırkçı ve dinci mü- dürlere takdir vermekte- dir." Cenel kurullar tamamlandı Orman ve harita mühendisleri yeni yöneticilerini seçti lstanbul Haber Servisi - TMMOB Orman Mü- hendisleri Odası Marmara Şubesi'nin 4. dönem yöne- tim kurulu seçimlerini 111 oyla Çağdaş Orman Mü- hendisleri Grubu kazandı. TMMOB Harita ve Kadast- ro Mühendisleri Odası Is- tanbul Şubesi'nin 15. dö- nem yönetim kurulu üyelik- leri ise seçimde aldıklan 575 oyla Demokrat Harita Mühendisleri Grubu'nun oldu. Toplam 140 üyenin oy kullandığı Orman Mühen- disleri Odası Marmara Şu- besi'nde dün yapılan se- çimde yeni yönetim kuru- lu üyeliklerini 111 oyla Çağdaş Orman Mühendis- leri Grubu kazandı. Seçimde Prof. Dr. Er- tuğrul Acun'un Demok- rat-Yurtsever Orman Mü- hendisleri Grubu ise 29 oy aldı. Seçim sonucunda Çağ- daş Orman Mühendisleri Grubu üyelerinin oluştur- duğu yeni yönetim kurulu üyeliklerine Prof. Dr. Ka- dir Erdin, Faruk Boyacı, Ahmet Necati Kelleci. Ali Erhan Özer ve İsmet Er- doğan getirildi. Aynı gru- bun üyesi Mahir Keskin, Kenan Alpacar. Fikret Erdoğan. Saime Kırıt ve tlhan Kadayıfçı yedek üye oldu. Harita ve Kadastro Mü- hendisleri Odası tstanbul Şubesi'nin dün yapılan ve toplam 958 üyenin oy kul- landığı yönetim kurulu se- çiminde Demokrat Harita Mühendislen Grubu 575, Meslekte Dayanışma Gru- bu ise 380 oy aldı. Seçim sonucunda Harita ve Ka- dastro Mühendisleri Oda- sı Istanbul Şubesi'nin ye- ni yönetim kurulu ise şu isimlerden oluştu: Doç. Dr. Necla Uluğtekin, Öğrt. Gör. Seyfullah Demirka- ya, Zerrin Alhokka. Dr. CihangirÖzşamlı. Deniz Baş. tlknur Gfiler. Ali Ha- san Bakir, Yük. Müh. Şi- nasi Kaya, Dr. Erdal Kök- türk. Hüseyin Çiçek, Mustafa Uysal, Ertürk Altunoğlu, Orhan Aba- nozoğlu ve Nail Güler. Çocuk Haklan Sözlesmesi'nden maddeler Madde 1: On sekız yaşına kadar herkes çocuk sayılır. Madde3: Sosyalyardım kuruluşlan, mahkemeler, ida- ri mahkemeler tarafındanyapılan bütünfaaliyetlerde ço- cıığım varan temel düşüncedir. IVladde 4: Devletler çocuğıın temel yaşama hakkına sahip olduğıınu kabul eder, hayatta kalması ve gelişmesı için azami çabayı göstehr. Madde 12: Görüşleriniohışturmaveteneğinesahip ço- cuğıın. kendini ilgilendiren her konuda gönişlerini ifade etme hakkı kabuledilir, adli \~e idari kovuşturmalarda doğ- nıdan veya lemsilcıyoluyla dinlenmesi sağlanır. Madde 13: Çocuk düşüncesini özgürce açıklama hak- kına sahiptir Madde 16: Çocuğun özelyaşantısına, onur ve itibarı- na saldırılama:. {\Xrw*%n*%îl*±w **aı*****±nilrTİ n v m » J ***** dolaşarak birgazetenin nasıl hazırlandığı hakkında vöneti- UgreilCller gazeteilUZl Ziyaret etti •cİIertoictaı Sllgi alan öğrenciler, Cumhuriyet'in yayın Çağdaş Yaşamı Des4ekleme Derneği (ÇYDD) Kadıkov Şubesi'nin burs verdiği bir grup öğrenci gazetemizi zivaret etti. ÇYDD yöneticileri ile birlikte gazetemizin servislerini politikası ve geçmişijle ilgili sorular yönelttiler. Basının güncel sorunlanna yönelik ilgilerini açığa vuran öğrenciler, Çumhuriyet Kitap Kulübü'nü ziyaret ederek kitap aldılar. Şişli Abidei Hürriyet Parkı 'nda gerçekleştirilen mitingde onbinler haykırdı ' Özelleştirmeyegeçityok' • Platform adına konuşan Zeynep Güler' özelleştirmenin halkın işine. aşına ve gelecegine el koyduğunu belirterek Türkiye'nin yağmalanmasına izin vermeyeceklerini söyledi. İstanbul Haber Servisi - Özelleştirme saldınlarına karşı tüm emekçilerin bir- likte mücadele etmesi ge- rektiği belırtilerek "Özelleş- tirmeye karşı çıkmak ba- gımsız. demokratik Tür- kiye'de sahip çıkmaktır. Türkiye'yi vağmalavan- lar, halka rağmen özelleş- tirme yapamazlar ' denil- di. Sendikalar. sosyalist par- tıler ve meslek odalannca oluşturulan Özelleştirme Karşıtı Platform tarafından düzenlenen "Özelleştirme- ye Geçit Yok" mıtıngi dün Şişli Abidei Hürnyet Par- kı'nda gerçekleştı. İP. StP. ÖDP.EMEPveHADEPile DlSKveKESK'ebağhsen- dıkalann destek verdiği mı- tinge 10 binden fazla kişi ka- tıldı. Platform adına konu- şan Zeynep Güler özelleş- tirmenin halkın işine. aşına ve gelecegine el koyduğu- nu belirterek, Türkiye'nin yağmalanmasına izin ver- meyeceklerini savundu. Gü- ler "Özelleştirmeyle emek- çiden alınan, sermayeye ve yabancı yatırımcıya peşkeş çekiliyor. Bu işlet- meleri biz sov madık, ama bu ülkeye barışı. demok- rasiyi ve özgürlüğü biz ge- tirecefiz" dedi. Kamuoyun- da özelleştirmeye karşı verdiği mü- cadele ve açtığı iptal davalan\ la ta- nınan Kamu Işletmeciliğini Gelış- tirme Merkezi (KİGEM) Genel Sek- reteri llter Ertuğrul da özelleştir- menin yalan. talan ve peşkeş anla- mına geldiğini öne sürdü. Ertuğrul "Özelleştirme, söylenenin aksine işsizliğe çare olmadı. istihdam ya- ratmadı, yeni iş alanları açmadı. Özelleştirme Türkiye'yi kurtara- maz, yeniden sömürge haline ge- tirir" diye konuştu. KESK Genel TEKEL Sendikalar, sosvalistpartilerve meslek odalannca oluşturulanplatformundü- zenlediği mitinge 10 binden fazla kişi katıldı. (Fotoğraf: HATIÇE TLNCER) Sekreteri Favsal Özçift ise kendi- lerinin genel greve hazır olduklan- nı belirterek özelleştirmenin talana dönüştüğünü kaydetti. Ha\a-lş Sen- dikası Genel Başkanı Atilav Ayçin de özelleştirmeye karşı çıkmanın savaşa. işkenceye. açlığa karşı çık- mak olduğunu söyledi. Katılanla- rın sık sık KİT'ler halkındır satı- lamaz". "Çeteler Meclis'te, öğ- renciler hapiste". "Kahrolsun IMF, bağımsız Türkiye". "İşçile- rin birliği sermaveyi yenecek". "Çeteler halka hesap verecek". "Işçi, memur el ele genel greve" şeklinde sloganlarattıklan miting- de Grup Yenigün de bir konser ver- di. Mitinge EMEP Genel Başkanı Levent Tüzel. ÖDP Istanbul II Baş- kanı Mehmet Atay ve 1Ü Iktisat Fa- kültesi Öğretim Üyesi ve gazetemiz yazarı Prof. Dr. fzzettin Önder'in de aralannda bulunduğu çok sayı- da politikacı. bilim adamı ve sanat- çı da katıldı. İhale açılıyor Havaş 'ta satışa devam ANKARA (Cumhuri- vet Bürosu) - Havaş'ın >üzde 60 hissesinin Yazeks AŞ'ye satışının iptaline iliş- kin yargı karannı uygula- mayan Özelleştirme Idare- si Başkanlığı (ÖlB). kalan yüzde 40'lık hissenin satı- şı için bugün ihale açıyor. ÖtB'den yapılan açıkla- mada. Havaş'ın yüzde 40 hissesi için teklif verme sü- resinin 19Ocak'tabaşlayıp 20 Şubat'ta biteceği kay- dedildi. ORÜS'e ait işlet- melerin ihalelerini de sür- düren ÖlB. Akkuş, Bolu, Arha\ i ve Şavşat tesisleri için dün yapılan görüşme- lerde verilen en yüksek tek- lıflerin toplamının 3 milyon 488 bin dolarolduğunu bil- dirdi. Öte yandan (stanbul'un Trakya yakasının elektrik dağıtım işlerini yürüten Bo- ğaziçi Elektrik Daöıtım AŞ'de(BEDAŞ)yaklaşık5 trilyon liralık 23 grup iha- leye. yönetim kurulu kara- rına aykırı bir şekilde ön- ceden seçılen firmalann çağnldığı ileri sürüldü. 12 Ocak akşamı 25 şirkete da- vetgönderen BEDAŞ, 16 Ocak'tateklifleri açtı. BE- DAŞ. teklif alma işini yal- nızca 4 güne sıkıştınrken tekliflerde tenzilatlann çok düşük kaldığı ve kamunun zarara uğratıldıöı belirtildi. BEDAŞ. Türk Mühen- dis ve MimarOdalan Bir- liği'nin (TMMOB) ihale alacak firmalan önceden belirleyerek noterden tas- dik ettirmesi üzerine. 17 Ocak günü firmalara gön- derilen bir faks mesajıyla bugün açık eksiltme yapı- lacağını bildirdi. AYDINLANMA EMRE KONGAR Relah'ın Kapatılması ve Gözden Kaçanlar Türkiye'de yine göz gözü görmüyor. Her kafa- dan bir ses çıkıyor. Peki işin doğrusu nerede? Refah'ın kapatıtması iyi mi oldu kötü mü? Ne- ye göre iyi, neye göre kötü denilebilir? Demokrasimiz darbe mi yedi, yoksa güçlendi mi? Bu kapatma karan Refah'ın görüşlerinin daha güçlenmesine mi yol açacak, yoksa bir zayıflama mı olacak? ••• Bugün aslında, geçen hafta başladığım, 'kent hukuku dışı alanlarda' gelişen gecekondu kültü- rünü, 'siyasal yolsuzluk ve rüşvet ahtapotunun beynini ve kollannı' yazacaktım. Ama güncel gelişmeler, uzun zamandır tartışı- lan Refah Partisi gerçeğini gündeme getirdi. 'Ahtapotun beyni ve kollan' yazısını gelecek haftaya erteleyip bugün, Refah konusunda pek her- kesin dikkatini çektiğini sanmadtğım bazı gerçek- lere işaret etmek istiyorum. ••• Refah Partisi, bugünkü gücüne, yani yüzde 20 dolayındaki oy potansiyeline, Ikinci Dünya Sava- şı sonrası ortaya çıkan iç ve dış konjonktürün des- teğiyle gelmiştir. Dış konjonktüraçısından, Sovyetler Birliği'nin hem kendi içinde Islami ideoloji ile rahatsız edilmesi, hem de güney sınırlarının bir 'Islami yeşil kuşak' ile çevrilerek denetime alınması stratejisi, Türki- ye'deki 'siyasal Islamın' Amerika Birleşik Devlet- leri tarafından desteklenmesi sonucunu doğur- muştur. Birleşik Amerika'nın bu desteğini çok etkili kı- lan gelişme, Türkiye'nin yine Ikinci Dünya Savaşı sonrası, kayıtsız koşulsuz Batı ittifakına katılma- sıdır. Ikinci Dünya Savaşı sonrasında kendisinden toprak ve Boğazlarda ortak yönetim isteyen Sov- yet tehdidi karşısında yalnız kalan Türkiye, gü- venceyi Batı'da aramış ve tereddüt eden Batı'yı ikna etmek için, hem sadakatini hem de gücünü, Kore'de ölen askerleriyle kanıtlaması sonucunda NATO'ya kabul edilebilmiştir. Çok partili düzene geçilmesi sonunda, Cumhu- riyet'i kuran kadroların kendi içlerindeki farklılaş- malarda, 'ulus-devlet' ilkelerinden geleneksel fe- odal yapı adına ödünler verilmesini savunanları ik- tidara getirmiştir. Sonuç, altyapısı oluşmamış bir ulus-devlet çer- çevesinde, yine gerekli ekonomik ve toplumsal sü- reçler yaşanmadığı için olgunlaşmamış bir de- mokrasinin, dış etkiler ve iç fırsatçılık ile yozlaş- ması olmuştur. Askerlerin 27 Mayıs 1960 müdahalesi aslında 'ulus-devleti've 'demokrasiyi' çağdaş 'sosyalre- fah devleti' anlayışı çerçevesinde yeniden örgüt- lemek için yapılmış bir darbedir. Ama dış konjonktür değişmediği için, bir süre sonra, 1940'ların sonunda ortaya çıkan eğilimler âynıyla t960'larda ve 1970'lerde de egemen ol- muştur. Bu süreç içinde, 'denetimde tutmak' gerekçe- style 'siyasalIslama' devlet tarafından her türiü des- teğin verilmesi ve özellikle imam-hatip eğitiminin yaygınlaştırılması, Türkiye'yi bugüne getiren en önemli belirleyicidir. 1940'ların sonunda başlayan ve 1950'de yapı- sallaşan bu oluşum, hem 12 Mart ve 12 Eylül as- keri yönetimlerince hem de bu yönetimlerin ikti- dardan uzaklaştırdıklan ve sonradan tekrar iktida- ra gelen sivil hükümetlerce tutarlı olarak destek- lenmiştir. ••• Refah Partisi 'olgusu' işte bu dış ve iç destek- lerin, 'ulus-devlet' öncesindeki geleneksel top- lum yapısının kalıntıları ile bütünleşmesi sonunda (daha önceki yazılarımda anlattığım biçimde Prof. Kıray'ın çok iyi çözümlediği gibi) ortaya çıkan bir 'sosyolojik vakıadır.' Birbaşkatoplumbilimsel kuruma, 'd/ne'dayan- dığı için de, her zaman, her dönemde, yeniden fi- lizlenme ve palazlanma olanağına sahiptir. Daha net ve kalın hatlarla söylemek gerekirse, 'siyasal Islam' hem Türkiye Cumhuriyeti Devleti hem de onun içinde yer aldığı Batı ittifakının lideri ABD tarafından beslenerek bu noktaya getirilmiştir. Refah Partisi, bu temel toplumbilimsel ve tarih- sel süreçlerin, dış ve iç dinamiklerin desteğiyle or- taya çıkardığı bir 'sonuçtur.' Temel süreçler aynı kaldığı takdirde, bunların ürettiği 'sonucu' kapatsanız da bir şey değişmez, kapatmasanız da! Nitekim bu noktaya, Milli Nizam Partisi'nin ve Milli Selamet Partisi'nin kapatılması yoluyla gel- medik mi? Peki iç ve dış konjonktür açısından, bu 'temel süreçlerin' durumu nedir? Aynıyla devam ediyor- lar mı? İşte asıl önemli olan bu sorunun yanıtı. O da ay- n biryazı konusu. Medya notu: Ûzel radyolar yaygınlaştıkça ve genç sunucular buralarda mikrofonu ellerine ge- çirdiklerinde her akıllarına geleni söyleyip yaptık- ça, gaflar da birbirini kovalıyor. 2 Ocak 1998 Cu- ma günü, Radyo Blue'da sunuculuk yapan bir genç, Borodin'in ünlü operası Prens Igor'a, Prens 'Aygor' dedi. e-posta: Emre. Kongararaksnet.com web sayfası: http://remzi.com.tr/yazar.html ÇEKÜL GENÇLİKBİRİMİ Tarihsel ve Kültürel Gelişim içinde "ANADOLU SEMİNERLERİ 9" Sezai Gülşen "Anadolu Uygarlığı ve ilkler" 20 Ocak 1998 Salı İTÜ Taşkışla 109, 18.30 Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı 0.212 251 54 44pbx
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear