23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 10 MAYIS 1997 CUMARTESİ 14 KULTUR Etnik parça enflasyonıına hazırlamn• Melih Kibar, Eurovision Şarkı Yanşması'ndaki başanyı Levent Çoker'in basiti yakalamadaki ustahğına bağlarken Fuat Güner de "Işin sırn basiti yakalamaktı" diyor. Bu yorumlara katılan 'Dinle'nin bestecisi Levent Çoker ise ' Önemli olan basiti yakalamak, bunun etnik olması gerekmiyor" görüşünü dile getirdi. Son bir haftadır Eurovision Şarkı Ya- nşması'nda alınan üçüncülük Türki- ye gündemınde başköşede. Dinle ad- lı yapıtın bestecisi Levent Çoker'le solist Şebnem Paker medyanın yenı gözdelen. Gazetelerde yayımlanan yazıiarda etnik tatlar taşıyan bu par- ça yere göğe konulmazken müzık ca- miası aynı heyecanlı tepkiyi vermedi Dinle'ye. Eurovisıon'un müzikal açı- dan son derece kalitesiz bir yanşma olduğunu savunan geniş kitle, alınan derecenin yerli müziğe bır şey kat- mayacağını. Eurovision'un yenıden 'hortlamasından' son derece rahatsız olduklannı vurguluyor ve telefonla uyguiamanın (Telefon jûrisinın oldu- ğu ülkelerden Almanya'dan tam pu- an 12, Avusrurya'dan 7 puan, Isviç- re'den 6 puan. Ingiltere'den de 4 pu- an aldık) nımetlennden yararlandığı- mızı ıddıa ediyor. Biz, bu polemığe gir- meden yedinci kez art arda kuzey ül- kelennden birinin kazandığı Eurovi- sion'da Türkiye'nin sürpriz üçüncü- lüğünün sımnı, geçmiş yıllarda neden böyle bir atakyapılamadıginı vebun- dan sonra neler olacağını. ikişer kez Eurovision'da yanşmış Melih Kibar, Fuat Güner ve Levent Çoker'e (Ge- çen yıl 5. Mevsım'le yanştı) sorduk. Halley'ın getırdiği dokuzunculuk- la. geçen cumartesi gecesine dek Tür- kiye'nin Eurovision'daki en başanlı bestecisi unvanını taşıyan. üç yıl ön- ce Sev'le bır kez daha Eurovision'da yanşan Melih Kibar, Dinle'nin üçün- cülüğünü Levent Çoker'in basiti ya- kalamasındakı beceriye ve telefonla oylamaya bağlıyor u Başan,öncelikleyanşanlann: bu- nun yanı sıra hesapta olmadan denk Cumhur Canbazoğlu MUZIK düşen bir iki faktör de de\reye girdi. Bunlar olmasa da aslında beşincilik, attıncılık geürdi. Telefonla katilma et- kili okiu, Yunanistan, devlet politika- sını degiştirip oy verdi. Bundan önce Yunanlının kuiağuıa hoş gelecek bir- çok parçamız olmasına karşın politik davranıp oy vermiyorlardL Levent'in basiti yakalamadaki ustahğu çocukla- nn üstiin performansıy la birleşince üçüncülük geldi. Halle>' de, Batı normlannın içine Doğu lezzeti serpilmiş basit bir parçay- dı. Bugünkü ortamda belki beşinci olurdu. Benim Eurovision'a katılma- makgjbi örryargım yok. Artık ortalı- ğı gcnçlere bırakın" lafına inanmryo- rum: içimden gelirse kaülınm. Ancak bizvur deyince öldürmeyi sevdiğimiz- den, bu etnik akınun en az beş yıl sü- receğini düşünüp keyfim kaçıyor." Türkiye'yi Diday Diday-Aşık Ol- dum ve Sufi adlı çalışmalarla Euro- vision'da temsil eden MFÖ'den Fuat Güner. ekıbın ve parçanın başansı kadar değişen oylama sisteminin de ışimizi kolaylaştırdığına ınanıyor: 'Parça da iyi. kız da hoş bir ses. Fakat asıl büyük silah, bence yurtdışındaki Türklerin puan yağmuru. Tabii TRT'nin degerlerinin değişmesinin de payı var. VVorld Music'in yaygınlaştı- ğı bir ortamda etnik sa/Jan kullan- mak işe yaradı. Sufî'yle katılırken. TRT denetimi alaturka enstrüman kullanmayı yasaklamıstı. Biraz bu iş- leri aşalım dedik. büyük bir gazetede, 'Tarikatçılar Eurovision'a gidiyor' di- ye manşet olduk» Etnik müzikledevam konusuna ge- lince, dünya yeni, basit, akılda kalıcı müzik istr.OTdiyeher şeyi dünyada faz- la tanınmayan enstrümanlanmıza yiik- lemek. Ramazan davulunu kapıp or- taya çıkmak hüsran getirebilir. Bu yıi üçüncü olmak, gelecek yıl daha iyi de- rece alma anlamına gelmesin. İşin sır- n basiti yakalamakü. Basiti ve ilgind bulursan her ne şekilde olursa olsun kazanırsın.*1 Son söz, Dinle'nin bestecisi Levent Çoker'in. Gelecek yı] da yanşmaya ka- tılacağını belirten Çoker, bestecilere, Eurovision parçalannı çok iyi incele- dıkten sonra parça yapmalannı öne- ny or: "Ben başannın sımnı Bau saz- lanyla bizim sazlann uyumuna, bir enstrüman gibi gördüğüm Şebnem'in sesinin veyonımunun btuuara iyi otur- masına bağlrvorum. HerkesTiirk roo- tiflerinin işimize yaradığını söylüyor ama \anlis, anlaşılmasın. onlan da iyi seçmek gerekiyor. Geçen yıl havayı çok iyi kokladım orada, neler beğeniliyor, onu gördüm. Örneğin motif olarak Ege ve Ankara'yı seçtik. Bu kanşun hayli beğeniklL, ama bir Karadeniz'in sevileceğinizannetrniyonım. Dolayısry- la gelecek yıl beklenen etnikparça enf- lasyonıına karşı bestecileri uyanyo- rum. Önemli olan basiti yakalamak, bunun etnik olması gerekmiyor.'' Müzikseverlere Levent Çoker'le il- gili bir haber daha verelim. Ağustos ayına Şebnem Paker'in albümünü ye- tiştirmeye çalışacak Çoker. Ardından da kendi albümünün hazırlıklanna gi- rişecek. **New Age" kompozisyon- lann toplanacağı bu albüm gelecek Eurovision'a kadar pıyasaya çıkacak. 'Sonunculuktan hurtulmayı alhşlıyoruz' Yıllar önce Eurovision'da Türkiye'yi temsil edecek Ha- lay adJı parçada bağlamasıyla BeşYıl ÖnceOn Yıl Sonra gru- bunun yanında yer alan, ancak tanıtım filminde bağlamanm sıradan bir eleman gibi değerlendirilip es geçilmesini pro- testo ederek ekipten çekilen ArifSağ'dan bu yıl üçüncü olan "etaflt'' özelliklere sahip parçamızı değerlendirmesini iste- dik: Bugüne dek Eurovision ve benzeri organizasyonlara ya- bancı kûltürlerin taklitçileri olarak, onlann soundlannı ve mü- zikal ifadelerini kullanarak gittik. Ulusal biriikten çıkacak malzemeyle dışanda kimlikli bir duruma gelebileceğimizi sürekli tekrarlamamıza karşın anlatamadık kimseye. Bu kez de Dinle adlı parçada bizim melodilerimiz yok. Batı kopya- cılıgını aşan özgün bir çalışmadır ama, darbukadan çıkan ve Türkiye'ye mahsus olmayan Orta Şark ritmi sevilmiştir Ba- tı'da ve de bağlamayla dünya tanışmışnr, o kadar. - Dinle, Batı'ya açılmak isteyenle- re bir prototip çaiışma olabilir mi? Eurovision'u abartmayalım, üçün- cülük de fazla abartılacak bir sonuç değil. Biz şimdi, yıllarca bir sürü masraf ederek katıldığımız yanş- mada sonunculuktan kurtulmamızı alkışhyorum. Bir yansmanın birin- cisi vardır, diğerleri müzik olarak beni pek ilgilendirrnez. Baü'ya açıl- mak ciddi bir iştir. Örneğin Köln Fi- larmonu Orkestrası'yla geçenlerde konser verdik. Bağlamayı solist ola- Arif Sağ rak düşündük ve scnfonık anlayışın hiçbir yerine dokunmadan senfoniyi bağlamaya eşlik eder duruma getirdik. Bu bir iddiadır, ciddi yoldur. TV'de Din- le'nin kompozitörünü dinledim, bağlama koymak önemli değildir diyor, flüt için yazdığım partiyi 'ney'e kullandırdım diyor. Bunlar doğru değildir. Ney için partiyi yazarken ney'i düşünmelisin. - Halk müzikçileri olarak neden sizden dünyaya açıhna gi- bi bir hedef çıkmıyor? Devlet ve hükümetlerin büyük bölümü halk müziğini de- vamlı etkisiz hale getirme politikası güttü. Dolayısıyla ben şu anda kendi ülkemde adam yerine konulma kavgası veri- yorum. Bu kavga bitmeden dışanya açılıp orada kavga ve- remiyosun ki... Köln'deki konserin toplam maliyeti 400 bin dolardı. Devlet yardırnı olmadan Arif Sağ ve benzerleri kaç kere böyle bir organizasyon yapabilir? Demek ki önce Tür- kiye'de devletin halk kültürünün öne çıkmasından çekinme- sini yenmeliyiz. Medyanın da gözü baska yerde. Halk mü- ziği sanatçılan olarak salonlan dolduruyoruz, kimsenin umu- runda değil; popçu 300-400 kişi topluyor ve manşet oluyor. Bunlan asmalıyız önce. 24 parçalık Tommy Babasının ö- lümünden son- ra şok geçiren ve kör. sağır. dil- siz olan ve bir süre sonra has- sas parmaklan- nın yardımıyla bir Pinball si- hirbazı haline gelen küçük Tommy'nin öy- _, .... ,. küsü 22 yıl son- V* Kî? ra ikinci kez Is- RogerDaJtrey. tanbuloagösto- nme girdi ve filme yetişemeyen üç ku- şak bu ünlü rock-operayı dünden itiba- ren izleme olanağı buldu. Birçok kaynakta belirtildiğinin aksi- ne ilk rock-opera olmayan Tommy'nin (Daha önce Kinks, Arthur adında bir opera yazmıştı; ardından Preety Things S.F. Sorrovv'u yapmıştı) The VVho ve PeteTovmshend ımzalı müziklerini içe- ren 24 parçalık albümü ise daha o gün- lerden beri sürekli Türkiye piyasasında bulunabiliyor. '70"lerinortasında ABD listelerinde ikinci sıraya kadar yükselen bu albümde Pinball VVizard haricinde akılda kalan hiç bir parça olmamasına karşın bu derece tutulmasını Towns- hend, o dönemde. ınsanlann bu albümü çok abarttıklan şeklinde değerlendir- mişti. Bizce her rocksevenn diskoteği- ne 'yakışacak' Tommy'yi CD halinde plakçılarda bulabilirsiniz. Roll dergisi piyasada Aylık dergi Roll'ün yeni sayısı bugün piyasaya çıktı. Roll'ün 7. sayısında yer alan söy leşiler Bnıce Springsteen, Sno- op Doggy Dogg, Ice-T, Timur Selçuk, The Edge, Mahmut ErdaL İstanbul Blu- es KumpanyasL Leonard Cohen, Sürya- ni-Yahudi-Tasav"vuf Korolan ve Cema- at Mensuplan. yazılar Mesut Aytunca, Peter Green, Müzikte Dijital Devrim, Brett Easton Ellis'in kült romanı 'Ame- rikan Sapığı'ndan bölümler, Marcello Mastroianni şeklinde sıralanıyor. Secret Garden İstanbul'da Songs From A Secret Garden adlı ilk albümleriyle Türkiye'de büyük ilgi gö- ren Norveçli grup SecretGarden, geçen hafta Türkiye'de de satışa çıkan VVhite Stones adlı yeni çalışmalannı tanıtmak üzere İstanbul 'a geliyor. Üç yıl önce Eu- rovision Şarkı Yanşmasf nda birinci olan Secret Garden bugün saat 15.00'te Ca- pitol Ahşveriş Merkezi'nde açılan Mega\izyon mağazasındadinleyicileriy- le buluşacak. Lrve, yeni albümü 'Secret Samadhi'de çok iyi rock parçalarla bir yokuluğa çıkıyor. Topluca deneylere doğru Edward Kowalczyk'in lider- liğini yaptığı Pennsylvanyalı dörtlü Lhe'ın yeni albümü Sec- ret Samadhi. yalnız ABD'deal- tı milyon adet satan bir önceki albüm Thnming Copper'dan sonra iyice sertleşmiş yeni so- undlamüzik camiasını hayli şa- şırttı. Doğrusu grubun altı mil- yon tiraj getiren orta yollu so- undun bıraz daha ekmeğini ye- mesini bekJıyorduk. O albüm- den çıkan R.EJV1. benzeri Sel- ling The Drame, l Alone ve LJghtning Crashes gibi iddialı sıngle çalışmalarla ve Woods- tock '94'teki canlı performan- sıyla iyi bir çizgi yakalamışlar- dı, o imajı riske sokmalan çok cesur bir karar olacaktı. Ancak yaptılar ve herkese R.E.M. kop- yalığına soyunmadıklarını. 'grunge'da da post-Nirvana mi- rasına talip olmadıklannı kanıt- ladılar. Albümün adı Secret Samad- hi gruptaki değişimin ilk bel- gesi. Doğu felsefelerinde ego- yu bir köşeye bırakıp toplu hal- de yolculuğa çıkma anlamı ta- şıyan Samadhi, Live'ın (Ed Ko- walczyk. Chad Gracey, Patrick Dahiheımer. Chad Taylor) can- lı çaldığinda ortaya koyduğu so- undda da ne kadar iddialı ol- duklanna da bır gönderme. Live'ın bu yeni albümde çok iyi rock parçalan var, bunlar Kovvalczyk'ın çatallı sesiyle bir- leşince daha ilk çaiışma Rattks- nake'le birlikte Live'ın özgün so- unduna kaptınyorsunuz kendi- nizi. Ardından ilk single Laki- ni's Juice geliyor. Selling The Drama kadar genış kitleyi yaka- layamasa da yaylılanyla bu da iyi bir parça. Sert sound ıçinde ilk mola başanlı balad Ghost'la veriliyor. tkinci yüzün ilk par- çası ağır ve gizemli Unsheat- hed, bızce grubun gücünü ve canlıdaki yeterliliğini çokiyi yansıtıyor. Tam radyoluk Turn MyHead,Merica,Freaksda Li- ve'la yeni tanışacaklan mem- nun edecektir. Grubun aksayan yanlanna ge- lince, birkere canlı performans- ta kendilerini çok geliştirseler de Secret Samadhi'de öyle uzun yıllar sonra anımsanacak, ko- nuşulacak bir beste yok. Ancak 12 yıl önce Pnblic Affection adıyla yaptıkJan Dead of Dicti- onary'den bu yana modalardan fazla etkilenmeden yollannda devam etmeleri, canlı kayıttan ödün vermemeleri onlan ayak- ta tutan sihir bizce. Eno 50yaşındaGüncel müziğın en önemse- nen isimlennden Brian Eno ya- nm asırhk adam artık.^Şatı§taa önce kaliteyi hedefB^eft yaratı- cılığı hiç tartışılmayan 50'lik Eno'nun (15 Mayıs 1948) adına dostlannın hazırladığı albümün yakında piyasaya çıkacağı habe- ri Batılı bazı müzik dergilerinde sürekli yer alıyor. Ürettikleriyle. açtığı yeni say- falarla müziğin modern rockın dâhisi olan Brian Eno yüksek to- puklu ayakkabılan ve bol tüylü elbiselenyle tam bir glam rock fa- natiği olarak Roxy Musicbünye- sinde ilk kez 1972'de sahnede yer almıştı. Eno. elektronik aletler \ e synthesizer ustasıydı. Ferry de kurmayı hayal ettiğı gruba böy- le bir adam anyordu. Ancak kı- sa süre sonra bu ıki sıradışı ada- mın aynı grupta yer alamayaca- ğıanlaşıldı. RoxyMusıc'ten 1973 Temmuzu'nda aynldı Eno. Artık bir kâşif Bu tarihten sonra, uzun adıy- la Brian Peter George St John Eno'nun yaşamında bir çok şey değiştı. Müzikte aradıği en önem- li sonuç sadelik ve basitlikti. As- lında 7 nota ve onun kombınas- yonlanyla arası hep kötü olmuş- tu, birekole ve modaya bağlı kal- madan müzik yapmayı hedefle- mişti. 70'li yıllardan bu yana onu prodüktör seçen gnıplar da ego- lannı yenip yeniliğe yelken açan- lardan oluşuyordu. ÖmeğınL'2, yıllarca düzenlemeleri Eno'nun eline bırakarak 'farklıhğı" yaka- lamışn. Onlardan önce David Bo- wie, Devo ve UHravra keşfetmiş- ti Eno'nun müzikal derinliğini. 1973'teki Robert Fripp'le or- tak oluşturduklan No Pussyfo- Brian Eno oting projesınden sonra Eno bü- tün deneysel yanını Here Come The VV'arms Jets, Taking Tiger Mountain ve Another Green World gibi yapıtlarda iyice öne çı- kardı. 1975 te Peter Gabriel'in Real WDrld'u gibi bir yapılan- maya gidıp Obsure Records şir- ketini kurdu ve deneye kalkışan dostlannın yapıtlannın kolayca müzikseverlere ulaşmasına yar- dımcı oldu. tşe Discreet Musk albümüyle girişen bu şirket etra- fında zamanla ambient music ge- lışti ve Bnan Eno burada Musk For Films ile Musk For .\irports adlannda iki önemli yapıt üretti... Son olarak dünyanın önüne Pa- varotti'nın düzenlediği konserde Miss Sarajevo'yu yorumlamak için çıkan Eno siyah elbisesiyle, yakasız gömleğiyie glam rock dönemınden bu yana köprülerin altından çok sulann aktığını gös- tenyordu. Hiç çekilmemiş fılm- lere yazdığı müziklerle, deneysel kompozisyonlarıyla dünyevi zevklerden kendini çekmiş bir kâşifti artık. Yerli rock'ın kafası kansık Alternatif dalda ikinci olan Mehmet Akten (üstteX Moğollar'dan Taner Öngür (sağda). Coca Cola Roxy Müzik Günleri ^ ' n m bi- rincileri bellı oldu, alternatif dalda Kapsül bi- rinci, Mehmet Akten ikinci. İstanbul Blues Kumpanyası da üçüncü oldu. Rock dalında ise birinciliği NurseCare, ikinciliğı Hetezon. üçün- cülüğü de Kurban adlı gruplar aldı. Roxy'nin yanşması yerli rockın altyapısını tanımada önemli bir rehber işlevi gördü bize. Yanşma- nın jürisinde birlikte görev yaptiğımız MoğoJ- lar'dan TanerOngür'den, gruplan ve yerli roc- kın son durumunu değeriendirmesini istedik- Son dönemde gıtar ve keyboard sanşlan art- tı. müzik kurslan da yaygınlaştı. Böylece aşa- ğı yukan her okulda, semtte rock grubu kurul- maya başladı. Çok büyük birpotansiyel var. Hep- sı dinledikleri gruplara benzemeye çalışıyor ve bir karakter arayışının gerektiğine inanıyor, ama ne yapacaklannı saptayabilmiş değiller. Gerçek anlamda ömek deyince karşılannda Moğollar, Bulutsuzluk Özlemi ya da Erkin Ko- ray gibi isimler var. Ancak onlan takip eden- ler müzikal açıdan zayıf kalıyor. Bir de çok iyi enstrümanıstleri taklit eden bir grup genç var. Ancak onlann da fikirleri ve dünya görüşleri gelışemiyor. Yeni kuşaklann bunuaşmalan, iki yönü de bir arada geliştirmeleri gerekiyor. Ka- falan kanşık şu anda. Son beş yıldır Türki- ye'nin yaşadığı politik ortam da zaten böyle. Asl ında karşı çıkılacak, haykınlacak birçok so- run varken herkes baskıyı üzennde hıssediyor. - Neden rockçı genç ağırhkb olarak hâlâhe- avy metal dinfiyor? Son on beş yıldır dünyada heavy metal, roc- kın köklerinden geliyoTnuş gibi tanıtılıyor. Ba- tı müzik endüstrisinin kötü bir oyunu bu. 80'li yıllarda Batı'ya tutuculuk hâkim olduğu sıra- da endüstrisi gençlerin enerjisini boşaltabil- mek içm heavy metali kullandı. Rockın kökle- ri budur, Jimi Hendrix de heavy metal yapıyor- du dedi, yanlış tanıttı. Işın düşünce yanmı göz ardı edip sadece bir boşalma aracı olarak gör- düler bu işi. Ancak Batı'da bu aşılıyor, ama Türkiye'de hâlâ heavy metalin faşıst yapısı sü- rüyor. - Neden Anadolu rockgrubu fazla değildi ya- nşmada? Bu yanşmada Anadolu rock yapanlar için ya da sol görüşlüler için biraz ürkütücü taraf var. Sponsor Coca Cola. ikinci kategonde etnik, new wave, acid jazz gibi isimler geçıyor. On- lar bu tip olaylardan biraz ürküyorlar. O yüz- den bu alanda fazla bir kaülım olmadı. Anado- lu rock tam yolunu bulamadı aslında. Özgün müzikten Anadolu rocka geçış tam sağlana- madı. 70'li yıllann başında Cem Karaca-Der- vişan politik rock yaparken sol görüşlü çoğu kı- şınin protestolanyla karşılaşıyordu: davulla, bas gitarla nasıl devnmci müzik olur diye. Bu şartlanmalan daha yeni yeni atıyor o kesım. Türkiye kültürlenn çatışmasını ağır bir biçim- de yaşıyor, şu anda rock ortamındaki kafa ka- nşıklığı da bundan. Kimse neyi, nasıl yapaca- ğını tam olarak kestiremiyor. - Bu kısır ortamda Haliık Levent'in Anado- lu rockla çıkışuu nasıl değerlendiriyorsunuz? Haluk Levent'in durumuna Batı'da middle of the road derler, yani yolun ortasında. Bir şeyleri yapması gerektiğini sezinliyor, ama alt- yapısı tam oluşmadığından doyurucu bir şey çıkamıyor ortaya. Amaakıllı binsi ve iyi biryol yakalamış. Anadolu'dan kente, üniversiteye gelmiş; onu seven kıtleler de onda kendılerinı buluyor, alryapı eksık ama doğru yola gitme is- teği var içlerinde. Haluk Levent onlan sembo- lize ederek star oldu. CÖRÜS Eurovision'da Doğu-Batı Sentezl "42. Eurovision Şarkı Yanşmasrnda Le- vent Çoker'in bestesi "Dinle" ve seslen- dırenler Şebnem Paker ve Grup Etnik ile kazanılan 3. 'lük derecesi, başta şarkı yö- nünden olduğu kadar yıllardan beri "Euro- vision"a katılmamızı sağlayan ve bu yıl Dub- lin'de sanatçılarımıza gereken desteği ve- ren TRT ve ekibi'ritn önemli bir başansıdır. EBU (Avrupa Yayın Birliği)'ne bağlı olan TRT'rim 1975 yılından beri, ülkemizde bes- teci, söz yazan, aranjör, şarkıcı veya gaıp, tüm sanatçılara açık tutarak zaman zaman bestecilere sipariş yoluna başvurarak ülke- mizin katılmasını sağladığı "Eurovision Şar- /aVanşmas/'nda3.'lüklenihayetözlenenba- şarıya ulaşıldı. Bu başarı, üzerinde dikkat- ler durulması gereken bir değer taşımakta ve bundan böyle bu gibi uluslararası mü- zik yanşmalan yolunda güven ve moral aşı- lamaktadır. 1975 yılında ilk katıldığımız Eu- rovision'dan bu yana, bu yıl en iyi derece ahnmışoldu, ne kadar sevinsek azdır. "Eu- rovision" dışında ise bugüne kadar diğer bazı uluslararası, yine popüler müzik yanş- malannda (beste ve yorum olarak) L'lik, 2.'lik ve 3.'lük ödüllerinin kazanılmış oldu- ğunu da anımsamalıyız. Bu başanların, sa- natçılan da çoğunlukça bilinmektedir. Şim- di "bravo"larımız, "D/n/e"nin bestecisi ve aranjörü Levent Çoker'e ve seslendiren- ler Şebnem Paker ve Etnik Grup'a... Bu yıl kazanılan başannın bir yanı da son yıl- larda "Eurovision"u kaliteli ve önemli bir müzik yanşması olarak görmeyenlerin, eleş- tirenlerin, aynı zamanda Türkiye'ye yaban- cı ülkelerin verdikleri puanlann ve alınan sonuçlann "politik eylemler" nedeniyle be- lırlendiği biçiminde yorumlayanlann ne ka- dar ters ye hatalı düşündüklerini de kanıt- lamıştır! Üstelik, bu yıl finaldeki şarkılann ve yorumculann çoğunlukla müzikal seviyesi yüksekti... Türkiye'de başlıca yabancı ülke- lerden "sûrpriz" denecek kadar yüksek pu- anlar aldı. Şimdi, bu sevindirici başannın, kendi yorumuna göre dayandığı nitelikleri kısaca belirteyim: Her şeyden önce, özellikle "Eurovision Şarkı Yanşması" (Eurovision Song Con- test), öesfe ağırlıklı bir müzik yanşmasıdır ve "evrensel" karakter taşır. Tüm dünya iz- leyicisine (dil, din, ırk farkı gözetmeden) TV'leraracılığıylaseslenen "Eurovision"6a en şanslı besteler: Müzik kalitesi bozulma- dan en akılda kalıcı ezgileri (melodi) ve et- kileyici ve orijinal ritimleri taşıyan şarkı- /ar'dır. Bu özelliklere aynı zamanda "aranj- manda orkestrasyonun (çalgılama) hem yenilik, hem bestenin türü ve anlamına uyum sağlaması" eklenir. Bu seslendirme ile şarkıcının da besteye uygun ses tınısı ve kapasite ile yorumlayışı gerekir... Işte, her zaman bilgisine, tekniğine inandığım değer- li dostum Levent Çoker, olumlu bir dü- şünceyle (riakı cfe herhalde göze alaraKJ Et- nik Grup'un başanlı müzisyenlerinin katkı- sıyla bağlamada Ahmet Koç, neyde Ercan Irmak, darbukada Ali Koç, davulda Eylem Pelit ve klavyede Süleyman Alıntemiz'in etkileyıci performanslanyla Doğu-Batı sen- tezi, çoksesli "evrensel" kalıpta bir aranj- man'ia başanlı oldu. Akustik çalgılariado- ğal seslendirmenin ve şarkının B (nakarat) bölümünün hareketli "tempo"su da rol oy- nadı. Yerli popta geçen hafta Nflüfer on dördüncü albümü Nilüfer'le'yle liderliğini sürdürdü. Nilüfer'i takip eden Kargo, yeni albümü Sevmek Zor'la dördüncülüğe düşerken ikinciliğe Arkadaş! adlı üçüncü albümüyle Hahık Levent yükseldi, Yaşar da ilk çalışması Divaııe'yle üçüncü oldu. Türk sanat müziğinde Bülent Ersoy, yeni albümü MaazaUah'la listeye birinci sıradan girdi. Haftalardır zirvedeki yerini koruyan Muazzez Ersoy ise Nostalji 2 albümüyle ikinciliğe ındi. EbnıGündeş ise KurtJarSofrası albümüyle üçüncü sırada kaldı. Halk müziğinde Yavuz Bingöl, Bahanm Sensin adlı çalışmasıyla liderliğini sürdürüyor. Musa Eroğlu, onuncu albümü Halü İbrahim - Kerbela Destanı'yla ikinci, Arif Sağ-Belkıs Akkale ikilisi Sefaer Yddıa'yla üçüncü. Yabancı müzikte U2, Pop adlı albümüyle yeniden 1 numara oldu. VVİıat's Up serisinin dördüncü albümü geçen hafta ikinciliğe inerken sonbaharda Türkiye'de konser verecek olan Spice Güis, dünya satışı dokuz milyonu aşan Spice albümleriyle üçüncü oldu. .. .. - yeniler• Elegantry VVanted - Inxs • Futuro Antico - Angelo Branduandi (CD) • Great Guitars - Joe Lois VValker (CD) • The Sonet Recordings Etemal Now Live Ankara - Don Cherrie • Blackacidevil - Danzig (CD) • V'oice of Love Diana Ross - Diana Ross (CD) • Songs For A Tailor - Jack Bruce (CD) 0 Nature of the Beats - Michael Formanek (CD) • The Messenger - Kurt Elling (CD) • VVest Coast Live - Chet Baker & Stan Getz (CD) • VVhite Stones - Secret Garden • The Best of Times, The Best of Styx - Styx • SpiritofThe Aztec • The Shadows At Their Very Best - Various • VVet VVet Wet 10 - VVet Wet Wet • The Engüsh Patient - Or Sound rec • Libido Speedway - Orbit • Aşk tksiri / Cadı Ağacı, The Best of tlhan İrenII-llhan Irem • Müziğimizle Evreni Kucaklıyonız - Enbe • Maazallah - Bülent Ersoy
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear