22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 6 NİSAN 1997 PAZAR ' 12 DIZIYAZI Çek Cumhuriyeti Büyükelçisi Thomas Lane Atatürk'ü övdü: Türldyebizede örnek oldu~^^^w n son 28 yıl once bır başka U . -o zamankı Çekoslovak- K^m Çek Buyukelçısı ıle m A mulakatyapmıştım . A « « Ankara'ya surgüne gondenlen Slo\ak kokenlı devnmcı Aleksandır Dubcek ıle >ıne kendısı gıbı Ankara da buyukelçı olarak surgunde yaşamış Almanva'nın eskı şansolyesı \on Papen'ın konutunda goruşmuştum Bu kez Çek BuyukelçiM Thomas Lane'i "sürgiınler konutıTnda değıl de Uğur Mumcu CaddeM uzennde. bır apartmandakı makamında zıyaret ettım Çekoslovakya ıkıye bolunduğunde Çekler bu bmaya taşınmak zorunda kalmıştı Buyiikelçı Lane. dıploması mesleğınden gelmıyor Kımlığını bırazdan kendı ağzından okuyacaksınız Buyukelçının Turkıye'ye gorevlı olarak bu uçuncu gelışı Turkıye'dekı gelışmelerı hemen hemen onar yıllık aralarla \e ustelık utak bır kasabada ızlediği ıçm daha da değişik gozlemlen var Buyukelçı ıle sövleşımızı Turkçe yaptık llk soruma verdığı uzun yanıtı, bonuna kadar dınledım - Türkiye've Birincisı 1978-80. ikincisi 1982-86 otanak uzere daha once ıki ayn donemde geklinız. Şimdi uçuncu kez buradasınız. Aşağı vukan onar vıl arayla Turkıye'dekı dcğışıklıklen ızledınız. llk ıki geuşuuzde neler yapünız? llk kez çev ırmen olarak geldım Çek Skoda fırması ıle bır Turk fırması Soma da termık santral kurmaya başlamışlardı O santralda ben çe\ ırmen olarak çahşmaya basjadım 1978 Eylulu'nde santrahn yapımı başlıyordu Benım ılk gıttığım yer olan Soma henuz fazla gelışmemış, tanmsal nıtelığı olan bır kasaba ıdı Ben Turkolojı mezunuyum ve Turkıye coğrafyası hakkında az çok bılgım vardı Ancak Soma dıye bır kasabanın adını duymamıştım O zamanlar Turkıve "TVIHIi Cephe Hükümetlerinin" yonetımındeydı Normalleşmenın en uç a>amasında bulunan yalıtlanmib, komunıst bır dunvadan gelmı^tık Onun ıçın Turkıve bıze gore Batfnın bır parçası gıbı gelıyordu Nıtekım de bız Turkıve yı boyle gorduk Batı'nın bır parçası devınce, tuketım toplumu olan bır ulke olarak gorduk Çunku komunıst hukumetlenn bulunduğu ulkeler gelışmış Batı mallanndan yoksun ulkelerdı Elektronık ya da son moda gıysilen bızım ulkede bulunmuyordu Hele narencıve gıbı tropık meyveler hıç ıthal edılmıyordu Onun ıçın bunları bız genç msanlar olarak Turkıve de alıyorduk Turkıye o zamankı komunıst ulkelerden çok daha ılen bır bakımdan belkı daha da gerı ıdı Doğallıkla sıyasal ozgurluk anlamında, bıze kıyasla daha gelışmı> ıdı Çunkü bızde o zamanlar teİc gorüş egemendı O da ıktıdardakı Komunıst Partısı'nın goruşu ıdı Turkıye'de ıse gazetelere bırçok goruşyansıyordu Hatta 1978-"79yıllannda. yanı 1980 ıhtılalmden oncekı donemde o serbestılık belkı çok daha fazla ıdı Turkıye'de bıraz suııstımal edılmeye başlamıştı Ben 1978- 7 9 vıllannınmalum olary lannın da tanığjyım Soma kasabası buyuk kentlerden uzaktı ve partılenn çekışmeten o kadar yansımıyordu Bununla bırlıkte bazı uzucu sağ-sol çatışmalan orada da yaşandı O zaman Soma'dakı Çekoslovak arkadaşlanm Turkçe bılmedıklen ıçın butun bu olup bıtenlenn ıçıne gıremıyorlardı Sadece benım aracılığımla bıraz tanık olabılıyorlardı 1980 yılımn başlanna değın Turkıye de kaldım Ben 1979- 80 yılının kıtlıklannın, bunalımlannm yaşandığı 1980 kı^ını geçırdım Turkıve de Çok ıyı anımsıyorum, evlenmızde >akıt olmadığı ıçın evler buz gıbı ıdı Taa kı 24 Ocak onlemlen gelene değın Ama bız bu olayı taşradan ızledığımız ve otekı ışlerle uğraştığımız ıçın bızı uzaktan etkıledı Işlenn ıçyuzunu tam anlayamamışum Çunku ben ekonomıst değılım Onun ıçın gazetelerde yansitıldığı kadarıvlabılgı sahıbıvım Fakat o bunalım durumunu, kendım ve ozellıkle yanımdakı aılemle bırlıkte hepımız yaşadık 80yılında 12 Evlul'e bır ay kala Turkıye den aynldığım ıçın o olavlan yaşamadım Ikıncı gelışım ıki yıl sonra ıdı O zaman artık durum Turkıve'de yatışmıştı Turkıye'de askerler yonetımı tekrar sivıllere vermeye başlamıştı Benım Turkıye ye ıkıncı kez donduğum donem tam anaya^a referandumu ve cumhurbaşkanı seçımı donemıne rastladı 7 Kasım 1982 referandumunu ızledık O zamanlar Turkçemı epe> ılerletebılmıştım Onun ıçın gerek gazetelen gerek televızyon \e radyo programlannı ızlevebıldım Bızım gıbı tuketıme donuk genç adamlar ıçm, Turkıve nın ekonomık durumu, bır bakımdan bızden daha ıyı, bır bakımdan da daha gen gozukuyordu Fakat onemh bır gehşme ya da gozle gorulur bır değışme v ardı _Yıne bızım bakişimıza gore 1983 yılından sonra Ozal'm partısının ongorulmeyen bır bıçımde ış başına gelmesınden sonra bır değışım sezılmeye başlandı Bız elektronık hastalanydık o zamanlar Bızım ulkemızde elektronık araçlar voktu Turkıye'ye gelınce muzık setlen, elektronık araçlar gıbı şeyler aradık "Türkiye'yegeldik" dıve Baü"ya geldığımızı sanmiştık a Tıirkiye'debuluruz' 1 duşuncesıyle gelmıştık 1978-79 yılındaumduöumuzu bulamamıştık 1983 yılmda çok ıyı anımsıyorum Ozal gelelı henuz 5-6 av olmuştu Ben tesadufen pıyasada alrhan Grundıg lısansi ıle yapılmış, guzel bır kasetçalar buldum Onu hemen aldım Gerçekten OzaFın reformlanndan gelen ılk urunlerdendı Bu radvo herhalde Alman hsansı ıle vapılan orneklerden bınydı Ondan sonra bu durum gunden gune değışmeye başladı 1984 vılına gelındığınde bu gıbı şevlen artık pıyasada normal olarak bulabılıyorduk Yanı bu bakımdan ben Ozal donemının buyuk ozelleştırme lıberalleşme reformlannın gehşmesını ızleme olanağı buldum Turkıye'de ıkıncı kalışım 1986'ya kadar surdü Soma'da aynı gorevdevdım Soma o zaman tabıı çok gelışmıştı 1978 yılında bır yarı tanmsal kasaba ıken, sadece az sayıda ışçılerle çalışırken, 5-6 yıl sonrabinda. \enı santral nedenıyle orta buvuklukte bır kent olmuştu Her yonden. çevre koylerden yenı gelen ışçıler vardı Santral zamanm en buyuk sanayı kuruluşuoldu Bırbakıma Somagelışmesıyle ve ^dîplomat / bizi bize / anlatıyor Hazırlayan: ÖZCEN ACAR 6 • Türkiye'de toplumsal ve dinsel yapı bambaşkadır îran bır Şıı ülîce, tran'da Şiılık zaten Sünnılığe tepkı olarak doğmuş, Sünnı Araplara tepki olarak gelişmiş ve o ülkenın bır özellığı olarak ortaya çıkmış. Onun ıçin Iranlılar belkı Şıilığın getirdığı bır mücahıtlık duygusuyla bu yolu seçmişler. Fakat Türkler böyle değıl. Türkler Orta Asya'dan, -ki, o zamanlarda hiç Islamiyete ılgıleri yoktu- Anadolu'ya geldikten sonra öteki dinlerle tamşmışlar ve o dinlerin kendi ruhanı yapılanna bir etkilen olmuştu. O da mutlaka Türklerin tslamı algılama bıçimıni, îslam düşüncesını etkılemiştir. ılerlemesiyle Turkıye genelının kuçuk bır orneğı sayılabılırdı Çunku gerek sanayı ve ekonomının lıberalleşmesı ıle gerek ozelleşme aşamasıyla, Turkıye genelde büyuk atılım yapmıştı 1985'te KDV'nın devreye gınşı onemh bır yenılıktır Tabıı bızım gıbı merkezı sıstemlenn ekonomısınde gorulmeyen bır şe>dı Bız KDV'nın ne olduğunu hıç bılmıvorduk KDV devre>e sokulduğunda, kamuyu a>dınJatan kampanya yapıldı Nasıl tahsıl edılecek, nasü kullanılacak, nasıl uygulanacak, ne gıbı mallara ne gıbı zam getınleceğı halka anlatılıyordu Daha sonra 1989 yılından sonra Çekoslovakya'da vaşanajılan o zamankı Turkıye'de gormuştûm Bır bakımdan bız o zaman merkezıyetçı sıstemle >onetılen bır komunıst ulke ıken 78 yılından sonra olanlan daha once Turkı>e'de gormûştuk o bakımdan '"Türkiye bizi de geçti" dıyebılmm Benım kanıma gore, Turkı>e bıze de bır çeşıt örnek sayılabılırdı Daha sonra dunyanın gelışımı hızlandı Almanya'nm bırleşmesı, Berlın duvannın çokuşu ıle dunyanın gelışımı hızlandı Ozal'ın Turkıye'de uygulamaya çalıştıklan, bızım orada, Doğu AvTupa'da da uygulanmaya başlandı 1995'te uçuncu gelışımdır Turkıye'de 83'lerde ekonomık. sıyası alanda vaşadıklanm bızım orada komunızmın çokuşunden sonra gerçekleşmeye başladı Şımdı artık ovle değışıklılder oldu kı. bırbınmıze yaklaştık Artık bızde de lıberal ve çok partılı bır sıstem var Ozelleşme ozel »ektor kamu sektorune egemen oldu Devlet sektorunü çoktan geçtı ve bu bakımdan şımdı Turkıye'ye başka gozle bakmaya başladık günkü ile bugünkü terör arasında ne fark var? O zaman Turkıye Ban dunyasinın bır cephe ülkesı olarak sayılı>ordu Cephe ulkesı oluşundan dolayı buyuk baskı altındaydı Ruslar, Sovyetler Bırlığı gıbı bugun de dunya uzennde kendı egemenlıklennı kurma heveslennden hâlâ kurtulamamışlardı Onun ıçın Turkıye o zaman yoğun bır baskı altındaydı Bence sağ-sol olaylannın kaynağında, Sovyet baskısı olabılır Oysa şımdıkı durumun -bıraz yurtdışından koruklense bıle- kaynağı daha sınırhdır K.uresel bır olgu değıldır o zamankı sağ sol çatışması kuresel bır olgu olarak algılanabılıyordu - Bugun Türkiye'de bir başka teror, PKK rol oj-nuyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Aşağı yukan ikinci geUşınizde başlamışu bu olay. Ghtiniz, geİdiniz ve bugun hâlâ süriiyor. Ikıncı gelı^ımdekı doneme pek yansunıyordu 1984 yıllannda başladığı halde. ben 86'da o yörelerdekı bazı ıllen serbestçe rahat rahat dolaştım Dıyarbakır'a, Mardın'den Mıdyat'a kadar gıdebıldım \ e hıcbır sorun yoktu Seyahat serbesttı, kısıtlanmamıştı Şımdı o zamankı teror olaylan maalesef belkı de o kuresel sağ-sol, totalıter düzenle, doğal olarak da demokrasının kuresel çatışmasının bır sonucu olarak gözlemlenebılır Çunku teror sadece totalıter ortamda çıkabılır ve totalıter ortamda yeşerebıhr Demokratık bır ulkede. demokratık bır sıyasal sıstemdekı ınsanlar goruşlennı serbestçe söy leyebılıyorsa, o zaman teror pek buyuyebılecek ortamı bulamaz - Türkrye'deki demokratikkşme sürecinde Türkiye'de Dr. Thomas Lane Çek Buvukelçısı Thomas Lane (52) doğum yerı olan Pragdakı Charles Unnersıtesı nın Felsefe Fakultesı 'ne bağlı Turkolojı Bolümü'nden 1966'da mezun oldu 1970 'te Azerbaycan 'ın başkentmde Bakû bnnersıtesınde Turkçe dıtter uzennde uzmanlaştı Pmgda bır-^amu kuruluşunda çe\ ırnu n olarak çahşmaya başladıktan sonra Çekoslo\akya 'nın Soma 'da ınşa etmekte olduğu santralda 1978-80 ve 1982-86 \illan arasında başçevırmen olarak gorevlendırıldı 1988 de felsefe doktorluğu unvanmı aldı 15 \ıllık bır aradan sonra venıden açılan Prag Unıversıtesı Turkçe bolumünde 1990-95 vılları arasında Turkçe oğretti Bu arada 1987'den gunümüze değın ıki ulke arasmdah devlet başkanlarının resmı zıvaretlerınde çevırmenhk vaptı Turkçe den başka çok ıvı Rusça, lngılızce Azert Turkçesı, kısmen Almanca bılen Buyukelçı Lane ın Çagdas Turk ve Orta Asya Tıirk Cumhurıyetlen edebnatından Çekçeve çevınlerı bulunuvor Buvukelçı ev/ı olup ıki çocuğa sahıp Artık komunızmın çökuşunden sonra, dûnya tek sısteme göre kureselleşmeye başladıktan sonra her ıki ulkesının aynı duzeve yada bırbınne yaklaşmaya başlamasmı ıstıyoruz Boyle aramızdakı o zamandan kalan engeller kalksın ve bırbınmıze yaklaşabılelım - Burada buJunduğunuz üç donemde Turldye'de 'komunızm ' kavramında ne gibi değişiklikler gördünüz? Turkıve'de o zamanlar bazı duşler vardı Bızo zamanlar komunızmın. artık çokmeve mahkûm olduğunu çok ıyı bılıyorduk Komunızm yaşanılacak bır şev değıldı Fakat bız bunu 40 vıl yaşadık Onun ıçın bılıyorduk \ma onu Turkı>e'de >aşamayanlar belkı de zor sıyasalar, zor toplumsal koşullar altında bulunanlar belkı komunızme bır umıt bağlayabılıyorlardı Bu çok doğaldır Fakat komunızm çoktûkten sonra Turkıye'de de onun gerçek ıç yüzunün gorülmeye başlandığını sanı>orum - Soma'nuı Türldye'deki gelişmelerin kûçfik bir örncgi olduğunu belirttiniz. Santrahn Soma'va gehnesi ile orada bir kentleşme oldu nıu? Turkive geneUnde kenüeşmevi eskisüie gore kıyaslar mısınız? llk geldığım zamanlarda bır gecekondulaşma başlamıştı Gecekondu olgusu o zamanlarda da vardı Belkı son vıllarda bıraz daha hızlanmış gıbıme gelıyor Ama zaten her şey hızlanmıştı Yaşam hızlandı teknolojık olanaklar da arttı Onun ıçm teknolojı olanaklannın buyumesıyle ınsanlann ulaşım hızı bır yerden bır yere taşınma konusundakı olanaklan da değıştı Bır bakımdan bu da kentlenn daha çabuk, çarpık bır bıçımde kentleşmesıne yansıyan bır olgudur - Sağ^ol çanşmalaruıa değüunediıuz. Türkive'deki o buhınduğunuz üç dönem hakkında ne düşünüyorsunuz? Daha once soyledığım gıbı ben o zaman boyle yuzey altındakı ola> lan ızleme olanağına sahıp değıldım Şımdı ızleyebıldığım kadanyla bır ılerleme var Orneğın sıyasal partıler goruşlennı serbestçe ıfade edebılıyorlar Orneğın ıfade ozgurlüğu gazetelenn, televızyon kanallannın çeşıtlılığıne bakılırsa çok genış bır sıyasal yelpaze görûluyor Bazı aksaklıklar ya da eksıldıkler varsa kı o her ulkede \ ardır Bunun İcaldınlması ıçın de çabada bulunubıası gerekıyor Bence çaba gostenlıyor ve zaten her şey tam, mukemmel olamaz Mukemmelıyetın ne olup olmadığını bız komunızm zamanından çok ıyı bılıyoruz Çunku o zaman bızdekı ıktıdar "Biziın sistemimiz, dunyanın en mukemmel sistemidir" derdı Sonra bız mukemmellıyetten çok uzakta olduğumuzu gorduk Onun ıçın dunyada doğal olarak her şeyı surdurmek. gelıştırmek, eksıklen arayıp çıkarmak ve onlan düzeltmek çabasının egemen ohîıası gerekır - PekL insan haklan konusunda Türkiye dışanda çok eleştirUrvor. Sizin gözlcminiz ne? Şımdı ınsan haklannı, bulunduğunuz ortamdan yalıtılmış bır bıçımde gortnek yanlıştır Her ulkenın kendı geleneklen vardır Kendı tanhı vardır ve o geleneklenn tanhsel sûrecı ıçuıde, bu soyut kavramlan da gormek gerekıyor Daha doğrusu bız ınsan haklan ıle sorun çıkaranlan o somut ortama oturtmak gerekır Yıne de Avrupahlann arkalannda, Turkıve'dekıne benzemeyen çok uzun bır tanh surecı vardır Bu tanhı sureç sonucunda ınsan haklan gıbı bır kavTam oluştu Bu kavTamı ancak otekı ulkelere, yanı Avnıpa ıle aynı tanhı surecını paylaşmayan ulkelere aynen uygulanmak ıstedığı zaman, ulkenın kendi ortamına bakmalan ona göre de ınsan haklannı değerlendırmelen gerekır Turkıye nın tanhsel surecıne bakmak gerekır - Turkne'de laiklik konusunda ne gibi eetişmeler var? Fslam dını. Hmstıyan dunyasından farklı olarak ınsanın sadece ruhanı yaşamını değıl, bütun dunyev ı yaşammı da kapsayan bır olgudur Onun ıçın Muslümanlar, Islam hukuku ıle beşıkten mezara kadar yonetılıyorlar Onun dışına da çıkamazlar Bu bıçımde AvTupa'dan tarklı olarak yaşıvorlar Çağdaş teknolojıyı, çağdaş bır yaşarra Turkıye'de uygulamak gerekıyorsa o zaman tslamıyetın bu her şeyı kapsavan ozellığını mutlaka kısıtlama zorunluluğunu doğuruvor Bunu Atatürk anlamış ve uygulamaya başlamış Aksı takdırde Turkıye hıç gelışemezdı Arap ülkelen gıbı gen kalırdı Onun ıçın laıklığın Turkıje'de gelışmesı ıçın bır onkoşul vardı Bunu o zamanlar ancak Ataturk gıbı dehalar anlayabıhnışlerdı Normal bır ınsanın daha çok İslamıyetm etkısı altında kalan ınsanlan anlama olanağı yok Onun ıçın Turkıye'de laıklığı bu tslamı duşunce bıçımıne karşı savunmak gerekıyor Ozellıkle Batı'da post modem zamanlannda dının yenıden canlanması konusu gûncel ıken Turkıye'de laıklığm daha fazla savunulması gerekıyor - 1978'lerdeki mOli cephe hukümederinden söz etüniz. o zaman da dinsel içcrikli bir parti vardı. Bugun de_ l stelik koaUsyonun başını yıne bir din partisi çekiyordu. Turkıye'de laiklikten sapma görüyor musunuz? Halktakı dmsel eğılımdekı samımıyetın ne kadar olduğunu tahmın edemıyorum Herhalde laıklığın. bıraz ıkna edıcı. bazen de baskı kullanarak kabul ettınlmesı gerekıyor olmalıydı Geleneklenn ve gen kalmışlığın etkısı ya da gucu çok büyuk Insan kolay kolay eskı alışkanlıklanndan sıynlamıyor 70 yıl, yuzlerce yıl suregelen geleneklenn ya da kotu ahşkanlıklann yok edılmesıne yetmeyebılır Ote yandan belkı laıklığın uygulamasında bazı aşmlıklar da olabılır Laıklık demek bır dın karşıtlığı demek değıldır Laıklık bılakıs, her dının eşıt koşullarda gelışmesıne ve yan yana yaşamasına bır ortam oluşturuuTiasıdır o bakımdan laıklıkte kotuye gıden bır durum yoktur herhalde Dının dev let ışlenne şu ana kadar kanşması o kadar buyuk boyutlara ulaşmadı Bence Turkıye Cumhunyetı'nın laık ve Batı'ya donuk yapısı o kadar guçlu kı dının dev let ışlenne kanşması bu yapıyı kolay kolay değıştıremez -"Türkıye'dekı artan şenat ısteklen Türkıye'yı tran'a donuşturebılır" deniyor. Siz ne diyorsunuz bu konuda? Turkıye'de toplumsal ve dinsel yapı bambaşkadır Iran bır Şıı ülke, Iran'da Şiılık zaten Sünnılığe tepkı olarak doğmuş, Sunnı Araplara tepkı olarak gehşmış ve o ülkpnın bır özellığı olaralu>rtaia çıkmış. Onun ıçın Iranlılar belkı Şıilığın getirdığı bir mucahıtlik d û y l h h S l F k t T ü k J f c ö !g değıl TurkierÖrta Asya'dan, -kı, o zamanlarda hıç lslamıyete ılgılen yoktu- Anadolu'ya geldikten sonra ötekı dinlerle tamşmışlar ve o dınlenn kendı ruhanı yapılanna bır etkilen olmuştu O da mutlaka Turklenn lslamı algılama bıçimıni, Islam düşüncesını etkılemiştir - Buraya bövııkelçi olarak geuneyi siz mi istediııiz? Nasü buyukelçı oldunuz? Ben her zaman ulkemle Turkıye'nın yakınlaştığı bır gorevde bulunmayı ıstemışımdır Ruyam, çevırmen olarak burada çalışmamla gerçekleştı Boyle bır dıplomahk gorev de. hele komunızm zamamnda hıçbır umıdım yoktu Çunku dıploması o zamanlar sadece seçkın komunıst partısı uyesı olanlara açıktı 1989 devnmınden sonra, Çekoslovakya'nın ıkıye aynlmasının ardından sonra Çek Cumhunyetı'nın yenı dıplomatlara gereksmımı doğdu Yapılan onenyı seve seve kabul ettım - Ataturk ilkekrinin uygulanmasmda l ürkiyc'de 18 yıl öncesine kryasia değişiklik var mı? Onu da tam olarak söyley emem Fakat "Ataturk flkekri" doğduğu ve ortaya çıktığı dönemın urunu ıdı Daha sonralan mutlaka değışımlenn olması, doğaldır Nıtekım unlu altı oktan bın artık çağdışı olmuştur Orneğın dev letçıhk Çunkü o zaman belkı ulusal sermayenın ekonomık guçlere karşı guçlendınlmesı bakımmdan devletçılık onemlıydı Fakat şımdı devletçılık. gelışmenın bır frenı olarak algılanıyor Onun ıçın bunun değışmesı gerekıyor - Türkive'nin dış siyasası hakkmdaki düşunceleriniz nedir?" Turkıye'nın bence Batı'ya olan eğılınu değışmıyor ve sabıt kalıyor Çunku Ataturk"un temellennı attığı sıyasa. ozunde surüyor Yanı Batı'ya donuk olarak ve Batı kuruluşlanna uye olmak yolunda - Refah Partisi'nden dolayı bu "7G"ler gibi "8M'ler gibi bir şevler y apmak istiyor. Bu Baü'dan Doğu'ya doğru donuş değıl mi? Ilk bakışta, dışandan bakıldığında bu böyle gorulebılır Fakat bu ulkelenn bırbınne ne gıbı şey ler verebıleceğıne ve bunlann değışık toplumsal, sıyasal ve ekonomık yapılanna bakmak gerekır Acababu farkı gerçekten daha bır buyukluk ıçın oluşturabılırler mı 9 Onu bılmek gerekır "7G" ulkelen bırbınne yakın ekonomık duzeyde olan ulkelerdrr Yanı bırbınne bır şeyler verebılecek, destekleyebılecek olan zengrn ulkelerdır Fakat bırbınnden o kadar farklı olan ulkelenn bır araya gelıp de daha anlamlı bır bütunluk oluşturmalan bence hayal oluyor Yanı o lslamı ulkelerle - Türkiye'nin geleceği hakkında düşünceniz nedir? Turkıye'nın çok açık bır geleceği var Çunkü Turkıye'nın buyuk ınsan potansıyelı var'' Yenılıklen zamana uyduracak ve teknolojıyı kavTayabılecek bır ınsan potansıyelı var Ulke kaynaklanndan rasyonel olarak yararlanabılırse. Turkıye o zaman dunyanın en ustun ulkelennden bın olabılır Sürecek ÇALIŞANLARIN SORULARI / SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL Sigortalı Süre ve Emekli Sandığı Soru: 7 yıl 4 ay ozei sektorde sigortalı olarak çalıştım. Askerlik surem 1 yıl 8 aydır. 15 yıl 6 avdan bu \ana devlet nıemunı olarak, teknikhiz- metler sımfında çalışmaktayım. Toplam çalışma surem 24 \ıl 6 ay- dır. Dev let memuruy ken 2 yılhk yuksekoğrenımi bitirdim. Ozel sek- törde geçen 7vıl 6 avlık surem ıntıbakıma savıldı ve bana buna kar- şılık 5 kademe verildi. Sonralan bir vasayla verilen bır derece yuk- sehnesinden de yararlandım. Halen 2. derece 3. kademeden aylık almaktayım. Emekli Sandığı'ndaki ılgılilerie goruştuğumde. onlar uygulamada bir yanlışlık olduğunu ve ozel sektorde geçen sürele- rin tumunun emekülik haklanna sayilması gerektiğJni soylediler. Sorum: 7 yıl 4 av lık stgortahhk suresu gorev ve emekli ay bğıma na- sıl yansryacak? (M.T.) YA>nT: 657 sayılı Devlet Memurlan Yasası'nm 36 maddesı uyann- ca "Teknik hizmetler sınıüna girenlerden. memuriuğa girmeden önce yurtiçinde veya y urtdışında mesleklenm serbest olarak veya resmi veya ozel müesseselerde ifa edenlerle memuriyetten aynldıktan sonra bu iş- lerde çahşarak memuriyete girmek isteyenlerin teknik hizmetlerde ge- çen" surenın dortte uçu (3/4) "toplam memuriyette geçmiş sayılarak bu sdreler her yılı bir kademe ve her üç yüı için bir derece verilmek suretiv- le değerlendiriMr." Yasa uyannca, sigortalı geçen 7 yıl 4 aylık surenın 3'4'u (yuzde 75) olan 5 yıl 6 aylık süre memurlukta geçmiş kabul edılecek ve bu süre ıçın sıze, 1 derece 2 kademe venlecektır Emekli Sandığı'ndaki uygulama değışıktır Ozel ya da kamu kesımınde geçen sigortalı surelenn tumü, Emekli Sandığı Yasası Ek Madde 18'e gore değerlendırmede goz onune alınır "Sosyal Sigortalar Kanunu"na tabi görevlerde bulunduktan sonra iş- tirakçi olanlann, emeklilik keseneklerine, personel kanunlan gereğince kazanıunış hak olarak aldıklan derece ve kademe ayuklan uzerine, si- gorta primi ödemek suretiy le geçirdikleri sürelerüı her yılı bir kademe ve her 3 yılı bir derece vûkselmesine esas olacak şt'kilde eklenerek buhı- nacak derece ve kademe ay lığı esas alınır." Devlet Memurlan Yasası'na gore, ılerlemeye 7 yıl 4 aylık surenın 3/4'ü olan 5 yıl 6 ay goz önune alınarak 1 derece ve 2 kademe venlır- ken EmekJı Sandığı Yasası'na gore bu surenın tumü goz onune alınıp 7 yıl 4 ay ıçm, 2 derece ve 1 kademe venlmektedır ANKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKÇİ 9. Senfoni ile Laik Bir Dua... Çağdaş Yayınlan'nda çıkan "Oksuz Yamalığı-Koy Ens- tıtulen" kıtabımda şoyle bır bolum var "Rauf inan anlattı Namık Gedik bır gun Falıh Rıfkı Atay'a dert yanıp şoyle demış Koy Enstıtulen konusun- da - Kurduğumuz çımento fabnkalarının yuzyıllık uriınünü temelıne doksek, yıktığımız ahlâkı bır daha duzeltemeyız1 NamıkGedık, 27 Mayıs'tan sonra Harp Okulu'ndaken- dısını pencereden attı Canına kıyıp oldu Onuriu kışıydı Köy Enstıtulennın yıkılmasıyla, başan ıle ışleyen bır eğı- tım ahlâkı çokertılmış oluyordu Halkın bılınçlenmesı dur- duruluyor, düşunceferezıncırtaaao zamandan vuruluyor- du Bunlargerçekte demokrasıyı yozlaştırmanın ılkadım- lanydı "(sf.100) Hasan Âlı Yücel'm Teknik Oğretım Musteşan Rüştü Uzet'te ılgılı de ılgınç btr anı var, şoyle "Ruştû Uzel, 1951 yılmda, sıyasalamaçlı bırkararla, za- manm Mıllı Eğıtım Bakanı Tevfik ilen tarafından gorevın- den aiınmış, emeklıye aynlmıştı Zerrin Tüzun'un anıla- nndaokudum 1956-1957yıllannda, Ruştü Uzel'ın de bu- lunduğu bır toplantıda konuşan Tevfik ılen şoyle der - Burada sızlere hayatımın en buyuk hatasını ve ışledı- ğım en buyuk gunahırtırafedeceğım Bakan sıfatıyla Tur- kıye'nın gezmedığım tarafı kalmadı Her gıttığım yerde koyde olsun, kasaba ve şehırde olsun, dama Ruştu Uzel'ın eserlen ıle karşılaştım Anladım ve ıman ettım kı bu mem- lekette en ıyı çalışan daıre O'nun daıresıydı Devamlı eser bırakan da kendısıdır işte o zaman yureğıme bır hançer saplanmış gıbı olduğumu hıssettım Ben Ruştu Uzel'ı, yur- da daha nıce faydalı eserler vucuda getırecek en oigun, en venmh devnnde, şımdı ne kadar boş ve haksız oldu- ğunu lyıce anladığım bır polıtıka gafletı ıçınde ışınden uzaklaştınmıştım Bu hançer gıbı yureğıme saplanan vıc- dan azabı benım layık olduğum cezadır Burada herkesın onunde Sayın Ruştu Uzel'ın ellennı operek gozyaşlarımla ondan bu buyuk suçumun affını nca edıyorum Rûştü Uzel, Şevket Sureyya Aydemır'ın de yakın dos- tu, Aydemır'ın ılk muduru Şevket Sureyya Aydemır'ın 'Su- yu Arayan Mam'romanmda Ruştu Uzel de geçer Yine 1960 öncesı Şevket Sureyya Aydemır'ın de bıranısmı ak- tarmak ıstıyorum Şoyle dıyor Şevket Sureyya Aydemır ' Bır gun bızde bır çay toplantısındaydık Uzel Dur- sunoğlu, Tonguç bır arada bulunuyorduk Tabıı konuş- malann mıhven her zamankı gıbıydı Dağılmamızdan son- ra bır yemeğe gıdecektım Orada Demokrat devnn bazı şahsıyetlenyle karşılaştım Sarol (Mukerrem), Belge (Mrt- hat) ve dığerlen Uzel ve arkadaşlarla az once yaşadığımız havanın etkı- sı altındaydım Oradakı ıktıdar mensuplanna adeta gurle- dım - Siz, Uzel gıbı bır ınsanı nasıl feda edersınız? Uzel, ye- nne başkası konulabılecek bır ınsan mı? Tepkıler çeşrtlı oldu Ama o zamankı Içışlen Bakanı Na- mık Gedık hepsıne hâkım oldu ve aynen şunlan soyledr - Haklısınız Şevket Sureyya Bey, çok şeyler kaybettık Çok ınsan kaybettık Ruştu Uzel'ı de kaybettık " (Oksuz Yamahğı-Koy Enstıtulen, s 37-38) Namık Gedık haklıydı Demokratlann yapamadıkları ko- tuluk kalmamıştı Kapatılan Koy Enstıtulennın yennde yel- ler esınce, Kuran kurslan, ımam-hatıp okulları açıldı Ge- ncılık mantar gıbı yayıldı, "ölulenmızı kaldıracak ımam bu- lamıyoruz" savıyla açılan ımam-hatıplere bugun "/mam- hatıp lıselen meslek lıselen değıldır 1 " dıyenler bıle var, el- bette takıyye yapıyorlar Içıne duştuğumuz durum ıtıraf- lardan da bellıdır Ulkeyı yobazlar eşdınseller (tarıkatlar), onlann çomezlen sarrnıştır 1950 DP'sının en buyuk haksızlıklanndan bırı yurtdışı- na çıkan Nâzım Hıkmet'ı yurtlaşlıktan çıkarmaktı Bu yan- lışlık hâlâ suruyor _, ^ , Demokrat Partı'nın ılk Mıllı Eğıtım Bakanı Huseyın Av- BI Başmandı (18&7-19Ö6) Menderes'rn "Koytnstıtu lennı kapat 1 " buyruğuna uymayıp 2 ay 12 gun taakanlık- tan sonra, aynldı Polıtıkayı da bıraktı Avnı Başman'ın çoktandır yayımlamayı tasarladığım "Laık Bır Dua" şıın şoyle "KURTAR BİZİ Yobazın her turlusunun Ikafa dartığından I Rıyakârzm- dık dmdarlığmdan, I ıdrak kesadından, ahlâk fesadmdan, I Mağrur başlann/gafıl madından, I llım duşmanlanndan, I Fıkırcambazlanndan, I Fırsatçılann doymazıhtırasmdan, /Şaha-kalkan sefahetten, IManevı sefaletten, ve I hepsı- nın başı olan ICehalettenJ Gerçeklen orten, I gozlen gor- mez eden I o kara perdeden I Kurtar bızı, I Sen kurtar bı- zı IEY AKUSELİM T) 30 mart pazar gunu, Ankara'ya 30 km uzaklıkta, Turk Metal Sendıkası'nın Mustafa Ozbek Salonu'nda, Sevda- Cenap And Muzık Vakfı'nın duzenledığı muzık şolenı eş- sızdı Oraya Gulşen Karakadıoğlu'yla, onun arabasıyla gıtmıştık Dortorkestra, koroBeethoven'ın9 Senfonı'sını çaldı soyledı Iki bın kışı, organızasyon bozukluğuyla, An- kara Beledıyesfnın tutucu davranışı yuzunden salona gıremedı Bılıyorum kı, onlar gerçek muzıkseverterdı Aksaklıklara karşın yınede ben Sevda-Cenap And Vak- fı yonetıcısı Mehmet Başman ı, eşı Sevgı Başman'ı, yo- netıcılen, sanatçılan, "Turkıye laıkkalacak'"dıye bağıran- lan yurekten kutluyorum Mehmet Başman, "Laık Bır Dua "yı yazan babasına layık bır ış yaptı Başanlann, kusur- suz surmesını dılenm' (*)Aklıselım Sağduyu • • • Hacı Başbuğ oldu 1 Yıllarca eleştırdığım Alparslan Tür- keş eleştınlerımı olgunlukla karşıladı Yıllar O'nu da eğıt- mıştı Bır Anadolu kadınının dızelennı anımsadım "Ölüm olum hezen ölum levden eve gezen ölüm I her düzenı bozan olum1 " B U L M A C A SEP4TMŞ4MN 1 2 3 4 5 6SOLDVs S\Ğ\: 1/ Insan nufusunu yapı. gehşme ve 1 dağılım açısından 2 ınceleyen bılım 2/Tutsak Ge'ur 3 3/ Kurşun borula- A nn ağzını açmak- ta kullanılan ucu 5 sıvn takoz Ara- _ bıstan kıyılannda ° ışletılen, zam- 7 buk'a benzer bır tekne turu 4/ Işa- 8 ret Buyuk ve g sert taş kûtlesı 5/ "Denne çatma. ufak te- fek'* omeklennde olduğu -| gıbı. anlatımı guçlendır- mek ıçın sesçe benzer ^ sozcuklenn ust uste kulla- 3 nılmasma venlen ad 6/4 Yümaz Güne} 'ın bır fıl- ^ mı Çınkonun sımgesı II 1600-1750 yıllan ara-6 sındaklasıksanatıızleyen 7 resım ve mımarhk bıçı- 8 mı Mert, kalender ve • babacan kımse 8/ Özde- mirAsarm soyadı Yapılmış gerçekleşmış ış 9/Tuzlu hamurdan yapılan ınce ve uzun çubuk YUK.\RIDAN AŞAĞIYA: 1/ Bır akarsuyun herhangı bır kesımınden sanıyede ge- çen suyun oy lumu Eskı dılde kapı 2/lsımler Bıret- kınlığın geçıcı olarak durdurulduğu bure 3/Tanh once- sınedayananefsane Kunıtulmuş sut urunu 4/Mustah- kem yer Japonlar'ın ulusal gıysısı 5/ Tevfik Fikret'm adınaşıırleryazdığıoğlu 6/Uyma, boyuneğme '' Baş- ka âşıklardan almışsan nefes Başka yerden başka vadı- lerden—-" (Faruk Nafız Çamlıbel)" 7/Mezıyet Ka- dastro hantalannda parseller topluluğu 8/ Bır makyaj malzemesı Bır cıns kuçuk tanelı muşmula 9/ Verme. odeme "Ey —- sen ol mehlıkâdan mı gelırsın" (Nabı)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear