23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1 NİSAN1997SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER şANAP ve DYP, temel eğitimde 'dinsel seçmeli ders' konusunda aynı noktada birleştiler Imam-hatip için kııtsal ittifakANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sağ partiler, 8 yıllık zorunlu temel eğitimin son kademesine "Arapça ve Kuranıke- rim" dersleri konularak dinsel eğitimin yaygınlaştınlmasını öngören planda bu- luştular. RP, DYP ve ANAP sözcüleri, i- mam-hatip okullannın kapatılmasına ya da bu okullann ortaokul bölümlerinin "işlevsiz" bırakılmasına izin vermeye- ceklerini dile getirdiler. ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz. partisinin Başkanlık Divanı toplantısın- dan sonra yaptığı açıldamada, din eğiti- minin seçmeli ders uygulamasıyla sağ- lanmasına ihtiyaç bulunduğunu kaydet- ti. Imam-hatip iiselerinin dikkate alına- rak zorunlu temel eğitim içerisinde din eğitiminin çeşitli altematifler içinde sağ- lanması gerektiğini söyleyen Yılmaz. hûkümetin ortak bir görüş belirleyerek bunu kamuoyuna sunması gerektiğini bildirdi. DYP liden Tansu ÇUlerde dün Imam- Hatip Mezunlan Derneği ve bazı dini vakıf yöneticileriyle görüşmesinde RP'yi kâstederek "hiçbir $iyasi parrinin gençtikkollan haJine gelmemeleri" uya- nsında bulundu. Hiç kimseye "Dinini öğrenmesin" demediklerini ve Kuran kurslan, camiler ve imam-hatip iiseleri- nin kapatılmayacağını söyleyen Çiller, "Siyasetyaparsanızveyasiyasetyapılma- sma müsaade ederseniz oyuna gelirsiniz. Bu mesele devam eder. Ben sianle ana gi- bi konuşuyorum. Camilere, okullara si- yaset sokmayınız. Allah nzası için sok- mayacaksıruz" diye konuştu. Çiller, 8 yıllık eğitirrde ilgili çalışmalann devam ettiğini belirterek "Bunu yaparken din eğitimine zarar vermeyeceğiz. Herkesi ra- hatlatacak çözüm anyoruz. Bu konu tek- nik bir meseiedir, siyasi bir mesele değü- dir" dedi. ÎHL mezunlan toplandı Imam-Hatip Liseleri Mezunlan ve Mensuplan Derneği, Ensar Vakfı, Anka- ra Imam-Hatip Liseleri Mezunlan Der- neği ile llim Yayma Cemiyeti tarafindan Büyük Ankara Oteli'nde duzenlenen toplantıya bazı kabine üyeleri, RP, DYP \e ANAP'tan çok sayıda milletvekili ka- tıldı. Toplantıyı düzenleyen dernek ve va- kıf temsilcileri, imam-hatip okullanyla ilgili tartışmalann halkı huzursuz ettiği- ni savunarak, temel eğitimin 8 yıla çıka- nlmasına karşı olmadıklannı, ancak dü- zenleme yapılırken, öğrencilerin ve ai- lelerinin huzursuz edilmemesini istedı- ler. Toplantıya katılan Devlet Bakanı Sa- cit Günbey, hiçbır idarenin halka karşı bir girişimde bulunmaya hakkı olmadı- ğını belirterek, "5 arö 3 kuraJınm uygu- lanmasında kararlı otduklannı" söyle- di. Günbey, Türk Silahh Kuvvetleri'nin (TSK), "dayatmacı" bir eğilim içinde olduğu düşüncesini taşımadığıru söyle- di. TBMM Başkanvekili. RP'li Yasin Hatipoglu. imam-hatip liseleri için 19501i yıllarda kurban derisi topladığı- nı, annesinin 10 bin 500 metrekarebk arsasmı imam-hatip okulu derneğine ba- ğışladığını kaydederek, T ğ e r imam-ha- tip okullan kapatüırsa, biz bu bağışlan yapanlara nasıl hesap vereceğiz" dedi. Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu vurgulayan Hatipoğlu, "İmam-hatip okullan hakkında herkes bir şey söylö- yor. Herkes haddini bilsin" dedi. RP Grup Başkanvekili Temel Kara- mollaoğlu, imam-hatip liselerinin kapa- tılmastna ya dabu okullann ortaokul bö- lümlerinin "işlevsiz" bırakılmasına izin vermeyeceklerini söyledi. DYP Erzurum Milletvekili İsmafl Kö- se, imam-hatip liselerini "Anadolu'nun kokjleri" olarak niteleyerek, "Biz DP misyonunun devamıyız. En fazla imam- hatip lisesini bu iilkeye biz kazandırdık. Misyon sahibi olarak bindigimiz dalı kes- meyiz" dedi. İmam-hatip okullan için "Namus ve şerefimiz" diyen Köse. "Al- lah'ın ve İslamın emrinde, Jslam davast- na sabip çıkarak" çalışmalann ı sürdüre- ceklerini söyledi. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Keçeciler, "Her kim imam-ha- tip lisesini kapatmak istiyorsa A.NAP'a güvenmesin. İmam-hatip okullan de- mokrasinin ürünüdür" dedi ANAP Ankara Milletvekili Cemil Çi- çek, hûkümetin imam-hatiplerkonusun- da uzlaşarak karannı zaman geçirmek- sizin TBMM'ye getirmesi gerektiğini savunarak. "Bizim tavnmızbdli. İmam- hatip liselerinin kapatılmasına karşı eü- mizden geien mücadeleyi yapanz. Hü- kümet tavnnı netleştirmeli. Eğer, anlaşa- rak bir düzenleme yapariarsa- bize üıti- yaçlan yok. Anlaşamazlarsa zaten TB- MM'ye getiremezler" dedi. Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Genel Başkanı Hasan Celal Cüzel ile Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoglu imam-hatip liselerin- de "imam-hatipiileri rahatsız edecek bir düzenlemeye"karşı çıkacaklannı söy- lediler. Panel 'Türkiye'de siyasi irade eksikliği bulunuyor' LEYLA TAVŞANOĞLU "Dış Politika ve Kaûüro" ana başlığıyla duzenlenen panelde agırlıkla ortaya çı- kan görüşle. Türkiye'de siya- si irade eksikliği duyulduğu, dış politika konusunda aske- ri egemenliğin çok güçlü ol- duğu ve siyasi partilerin dış politika oluşturma organla- nnm bulunmadığı oldu. Sosyal Demokrat Değişim (SDD) hareketinin düzenle- diği toplantıda konuşmacıla- nn bir kısmının dış politika- da saydamlık olması gerekli- liğine dikkat çekmelerine karşı görüş olarak her dış po- litika konusunun açıkça orta- ya vurulamayacağı savunul- du. Konuşmacılardan Büyu- Şfcı Ali TfjkAiet Alp "Dışpo- linica'tfa savdamjık artmafc- tadır. Ama bu, bazı sorunla- n da beraberinde getirmek- tedir. Son ydlardaki hareket- lenme. dış poütikanın gele- neksel mistisizmden annma- sına yardımcı olmaktadır" dedi. Büyükelçi Alp, sözlerini şöyle sürdürdü: "Saydamhk olmayan bir ortamda demokratik yurttaş katıhmı beklenemez. Basın yoluyia da dış politika vürü- tüboesi de çok defa dış politi- kayı zedeJeyecektir." Marmara Ünıversitesi öğ- retim üyelerinden Prof. Ke- mali Say başılı da "Siyasi ikti- dann sınırsızhğı yargı bağım- stzlığı olmamasından kay- nakJamyor" diyerek daha sonra şu görüşlere yer verdi: "Kişisei kaülımlar karar alma sürecini etkilediği za- man buna karşı çıtahnabdır. Kurumlar dururken kişisei dostiuklann kuOanjlması çok yanhştir." Prof. Saybaşılı, MGK'nin Türk siyasi yaşamındaki et- kisiyle ilgili olarak "MGK askeri devier de olduğu için Bakanlar Kurulu'nun çok üstündedir. Askeri ağuiık de- mokrasiyi geriye götürüyor. Buna imam-hatip liselerini örnekverebiliriz. Askerier si- yasilere müdahale ettikleri zaman yanlış karaıiar alabi- b'yorlar. Hatıriayınız 1983'te bazı partilerin seçimlere ka- tılmalanna izin verilmedi" dedi. Dr. Gencer Ozcan da as- kerlerin sıklıkla siyasi ya- şamda etkili olduğunu şu ör- nekle anlattı: "9 Kasım 1983'te MGK Genei Sekreterliğj'ni oluştu- ran yasa kabul edildi. Bu da 6 Kasım 1983 seçimlerinden üç gûn sonra oldu. Askerier bu yasayı kabul ertirdiler. Başbakanhk Kriz Yönetme- hği de çok önemli. Shasiler basiretsizliklerinden güven- lik konulannı askerlere ihale ermekieter. Yasalarve uygulamalar ne kadar i\i olsalar da uygulayı- cılann clinde hayat buiujvr- lar." Dr. Mensur Akgün de ko- nuşmasında Türkiye'de fikir ürütme kuruluşlan ve siyasi parti vakıflannın oluşturul- masının önemini vurguladı. Prof. Burhan Şenatalarda TBMM'nin daha çok dış po- litika uzmanı kullanması ge- rektiğini vurguladı, aynca üniversitelerde dış politika uzmanhk enstitülerinin bulunmayışının bır eksiklik olduğunun altını çızdi. Sekiz yıllık Esenyurt Belediyesi çağdaş kentleşme ömekleri veriyor Esenyw% enbüyük uydukentİstanbul Haber Servisi - Esenyurt Belediyesi, 8 yıl- lık geçmişine karşın ger- çekleştirdiği projelerle ls- tanbul'un en büyük uy- dukenti oldu. Esenyurt'un CHP'li Belediye Başkanı Dr. Gürbüz Çapan, Esen- yurt'ta bugüne dek yapılan çalışmalann hiçbirinin gü- nü kurtarmaya yönelik ol- madığını belirterek, "Ken- te sıgınmış ancak dışJanmış göçmeni zaman içinde ağa- cını koruyan, parkına $a- hip çıkan,yolunu onaran i- mar planlanna titizlikle uyan, eglenen, dinlenen kent bilinci aiıruş bir yurt- taş haline dönüştürmeyi hedefledik"dedi. Ülkemizde, çağdaş be- lediyeciliğin en iyi örnek- lerini sergileyen Esenyurt, 1976 yıhnda yalnızca 700 nüfuslu bir köyken, göç- lerle büyüyerek 1989 yı- Iında2üıbin kişilik büyük bir beldoye dönüştü. O yıl yapılan ilk seçim- lerde Belediye Başkanı se- çilen Çapan, yolu, suyu ve alt yapısı olmayan, bu 'bü- yük köyü', çağdaş kentleş- me anlayışıyla bugünün Esenyurt'una dönüştürdü. 1994 yerel seçimlerinde yeniden seçilme başansı gösteren Gürbüz Çapan gerçekleştirdikleri projele- rin başmiman olarak yola çıkış felsefesini şöyle açık- ladı: TESÎSLER BAĞIŞLARLA YAPILDI - Başkan Dr. Gürbüz Çapan. Esenyurt'ta ger- çekkştirdikJeri sosyal amaçh tesislerin beidedeki işadamlanıun bağışlanyla yapıldığı- m özeflikle vurgulay arak işadamlanna Eseny urtlular aduıa teşekkür etti. PROJELERİ DÜNYADA YANKI BULDU - Yüzde 80'i tamamlanan 14 bin konutluk Esenkent ve Boğazköy projeleri, Amerikan Mimarlık ve Planlama Firması The Hillier Group'un ,"\eni Bir 1000 V ıla Bafaş" ödülüne deger görüldü. Projeler HABITATII top- lanblan sırasında birçok yabancı heyet taraündan incelendi ve övgüyle karşılandı. ''Esenyurt'ta bugüne dek yapılan çauşmala- namerdemuhtaçetaıesin.'Geçmenamertköp- nn hiçbiri günü kurtarmaya yönelik olmamış- riisünden koy aparsın sel seni." Biz, Esenyurt'ta tir. 'Çağdaş yaşamherkesin hakkıdır' ilkesiyle, kendilisanımızlakenditürkümüzüsöylüyoruz. öncülüğünde yapıldığını kaydetti. Çapan, 26 bin konutluk Bahçeşehir pro- jesini de 4 yıl denetleye- rek, planlamasını yaparak desteklediklerini belirtti. Iki dev konut projesinin yanı sıra beldenin alt ve üst yapısmı da >aizde 80 oranında tamamlayan DT. Çapan ve ekibı, 8 yıllık hizmet dönemleri içinde ünlû yazanmız Rıfat \\- gaz'ın adını verdikleri 4 bin 200 kişilik, Istan- bul'un ikinci büyük açık hava tiyatrosunu Cumhur- başkanı Süleyman Demi- rel'in de katıldığı bir tö- renle beldenic kültürel hizmetlerine açtı. Kültürel projelere ayn birönem veren Çapan, asıl önemli olanın kültürel alandaki çahşmalar oldu- ğunu, zira, geleneksel be- lediye hizmetlerinin 'üç aşagı beş yukan' herkes tarafından venlebileceği düşüncesinde. Gerçekleştirdiği açık hava tiyatrosu ile kültüre verdiği önemi gösteren Çapan, beidedeki kültürel çalışmalara verdiği destek yanında belediye binası içinde İsmet Kfintay sah- nesi açtı.Suat Ülhan'ın yönetriği "403JüJometre'* adlı oyun her cumartesı bu sahnede oynanı>"or. Esen- yurt Belediyesi'nin ger- çekleştirdiği üç önemli kültür hizmeti daha var: Belediye bünyesinde kent küJtürü olmayan bir beideyi, kentü yapma mücadelesi veriyoruz. Bir beMe düşünülsün ki keçi var, koyun \ar, at »ar, inek \ar... Komşuluk hukuku yok. Bir arada, biıükte yaşama kültü- rii yok. Herkes kendini altküJrür grubuyla ifa- de ediyor. Bütün bunlarla yümadan bu insanla- ra kent küitürûnün gerek- lerini yerine getirmeye ça- hşıyoruz." Çapan, büyükşehir be- lediyesiyle kardeş olduk- lannı ancak hiç yardım al- madıklannı vurgulayarak ilişkilerini şöyle özetledi: "Büyükşehirie gündüz ve gece gibiviz. Ancak on~ lar gece biz gündüzüz, on- lardan blze ışık yok. Biz kendi imkânlarımızla kav- ruluyoruz. Allah kimseyi De\ letin bir tek kuruşu kullanılmadan 14 bin nizami konut ve bunu tamamlayan 50 bin ko- nut ürettiklerini vurgulayan Başkan Dr. Çapan. büyük bölümü tamamlanan konutlann 14 bini- nin belediye önderliğinde, diğer 50 bin konu- tun da belediyenin denetiminde, sivil girişimin kurulan Belediye Tiyatrosu, Belediye Çocuk Tiyatrosu ve Belediye Çocuk Korosu. Bugüne dek İstanbul dışında 22 şehir de oyunlannı sahneleyen Belediye Tiyatrosu orta- lama 20 öğrenciyle çalışmalannı sürdürüyor. Çocuk korosu da etkinliklerini istanbul dışına taşırma başansını gösterdi. Çocuk Tiyatrosu ise sahnelediği oyunlan Esenyurt'taki tüm ilko- kullarda oynayacak. N e l e r B a s a r d ı l a r ? ^ 14 bin konutluk iki dev projenin yüzde 80'/' tamamlandı. f Rıfat Ilgaz açık hava tiyatrosu ya- pıldı. f" Bir ilkokul tamamlanarak Milli Eğitim 'e devredildL v* Lise temeli atdıyor. 4 ayn mahalle- de bir lise ve 4 ilköğretim okulunun arsa tahsisleri yapıldu V 250 km kanalizasyon, 800 km bor- dür döşendi, 200 km yolyapıldu v 0 Beldeye Cumhuriyet Meydanı ka- zandınldı. t^ 2 üst geçit, 3 adet çocuk parkı, 1 adet kreş hizmete açıldu ı^ Avrupa standartiannda l adetfut- bol sahası yapıldu 120 dönümlük yeni mezarük oluşturldu. \S 3 adet sabit halkpazan açüdu 30 bin boylu ağaç dikildi Hedefler Esenyurt Belediye Baş- kanı Gürbüz Çapan, gele- ceğe yönelik hedeflerini de şöyle açıkladı. "Esen- yurt'ta gecenkondu, kaçak inşaat korkusunu yenmeye çauşacağız. Bütün hisseli tapulan bağunsız tapuya çevireceğiz... Bütün konut- lararuhsatveiskânverece- ğjz." DSP Iideri, fmam-hatiplerin değerlî bir işlevi olduğunu söyledi Ecevît'ten diyalog önerisiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -DSPGenel Başkanı BülentEcevit, Ankara Imam-Hatipliler Derneği ile çeşitli vakıf temsilcilerini kabulün- den sonra yaptığı açıklamada, 8 yıl- lık kesintisiz eğitim konusunda bu kesimle "diyalog" önerdi. Ecevit, "tmam-hatipokullannın değerli bir işlevi yerine getirdiği beUidir. Bu okullar üe dini eğitimin varhğı Tev- hid-i Tedrisat'la çelişmez. Sorun, RP'nin bu okullan fidânhğı gjbi gör- mesinden kaynaklanıyor" dedi. Ecev it, Kuran ve Arapçanın seçme- li ders olmasını öngören ara formül- ler konusunda görüş bildirmekten kaçınırken DSP'li Uluç Görkan, "AraformüDer,imam-hatip müfre- dahnın normal okullara seçmeli ders görüntüsüyle taşınarak laik eği- timin sulandıniması anlamına ge- lir" değerlendirmesini yaptı. llim Yayma Cemiyeti, Ensar Vak- fi, Ankara lmam-Hatipliler Derne- ği ve Önder Derneği temsilcilen, dün parlamentoda Ecevit'ı ziyaret ettiler. llim Yayma Cemiyeti Baş- • DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, eğitimde yaşanan sorunun. RP'nin bu okullan fidânhğı gibi görmesinden kaynaklandığını söyledi. Ecevit, Kuran ve Arapçanın seçmeli ders olmasmı öngören ara formüller konusunda görüş bildirmekten kaçmdı. kanı Hasan Sağlam görüşmeden bundan rahatsız olduğunu hîsset- sonra yaptığı açıklamada, imam-ha- tiplerle ilgili olarak yardım istedik- lerini, bu okullann bir partinin arka bahçesi olmadığını söyledi. Ecevit de ziyaretçilerinin 8 yıÜık kesintisiz eğitim konusunda tereddüt ve kay- gılan olduğunu vurgulayarak, "Be- ni sevindiren bu arkadaşianmızın önyargılı ounamalandır. 8 yıluk eği- tim konusunda yülardır beklenen, ama ablmayan adunlar atilacakken görüşlerinin alınmamasından şikâ- yetçiler. Bu camiayia diyalog yarar- u olabinr" dedi. Ecevit, sözlerini şöyle sürdürdü: "İmam-hatiplerin değerli bir işlevi yerine getirdiği bel- Üdir. Sorun, dini siyasallaştıran ba- zı çevrelcrin imam-hatipleri kendi yaşam biçimlerinin fidanlığı gibi göstenneleridir. Konuklarunızuı da tim. Bu okullar ile dini eğitimin var- bğuıın da Tevhid-i Tedrisat De çeu>- mediği kanaatindeyim. Dini sryasal- iaşoran bazıçevreler,imam-hatiple- ri kendi anayasa dışı amaçlan için kullanmak istiyorlar. 8 y ıldk eğitim nasıl olmaİL din cgirimi temel eği- timle ne ölçüde bağdaştinlabilir. bu konulara bilimsel açıdan bakılmaü. Biz pedagog, sosyolog veflahiyatçı- lann görüşlerini anyoruz." Ecevit, kılık kıyafet konusunda da "Hanımlann başörtülerinc kan- şdmamalı, elbettedevletin giyim ku- şam kurallan olan kurumlan dışın- da. Ama bugün kara çarşann bile propagandası yapılıyor. bunu içime sindiremem" açıklamasını yaptı. Gazetecilerin Kuran ve Arapçanın seçmeli ders olmasını öngören ara formülle ilgili sorulan üzerine ise Ecevit. "Muhtelif formüller var. Şu aşamada dahagörüş bfldirme duru- munda değiliz, incefiyoruz" demck- le yetindi. Ecevit, bir başka soru üzerine RP'nin tavn nedeniyle "i- mam-hatiplerin üzerine haksız bir- takun kuşkulann gölgesinin düştii- ğünü" söyledi. Yaratılan gerginlığe karşın, Milli Güvenlik Kurulu top- lantısında bu konunun gündeme gelmediği ammsatılarak yöneltilen bir soru üzerine de Ecevit, "Zaten gündemde yoktu. Türkiye genelde gergin'' dedi. Ecevit'in 8 yıllık kesintisiz eğitim tartışmasına girmekten kaçınması, parti içinde, "Doğaltabanuıı rahat- sız etmek istemiyor. Net tavır koy- mak istemiyor" eleştirilerine yol aç- tı. DSP'li TBMM Başkanvekili U- luç Gürkan, Cumhuriyet'ın 8 yıllık kesintisiz eğitim tartışmalanyla il- gili sorulan üzerine "Seçiın bildir- gemizde zorunlu eğitimin tfim yurt- ta kısa zamanda 8 yıla çıkanlacağı yer alıyor. Tavrunız açık" dedi. ÖDP'li Aytemur '8 yıllık eğitime geçilmeli' İstanbul Haber Servisi - ÖDP Genel Başkan Yardım- cısı Atilla Aytemur, RP'nin imam-hatip lıselenni kendi geçlik kollan gibi gördüğü- nü ve oradan "siyasal kadro devşirdiği"ni iddia etti. Aytemur, 8 yıllık kesinti- siz eğitime geçilmesini, ırk- çı ve şeriatçı içeriğin terk edilmesıni ıstedi. Milli Eği- tim okullanndan din dersle- rinin kaldınlmasını da iste- yen Ayiemur. "İmam-hatip liseleri mesiek okulu olman- dır" dedi. RP'nin insan hak- lan ve demokrasiye sığınma- sının ınandıncılığı olmadı- ğını savunan Aytemur, 8 yıl- lık kesintisiz eğitim sorunu- nun tek yanlı olarak tartışıl- dığını belirtti. Aytemur aynca şu istem- lerde bulundu: "8 yıllık ke- sinJisiz eğitimegcçilmetive 11 yılhk eğitim şinıdiden tasar- lanmalıdır. Savaşa ve silah- lanmaya son verilmeli, büt- çede eğitime aynlan pay art- tinlmalıdır. Ana dilde eğitim hakkı herkes için >e tam ola- rak sağlanmah." 30 Mart 1972'de Kızıldere Köjü nde öldiiriilen Mahir Çayan ve arkadaşlan için dün üniversitelerde gösteri- ter düzenlendL Mahir Çayan ve arkadaşları anıldı İstanbul Haber Servisi - Tokat'm Niksar ilçesi Kızıldere Köyü'nde 30 Mart 1972'de güvenlik güçlerince öldürülen Türkiye Halk Kurtuluş Partisi Cephesi'nın (THKP/C) liderlerinden Mahir Çayan ile 9 arkadaşı, üniversite öğrencıJerince duzenlenen gösterilerde anıldı. Çayan ve arkadaşlan için ilk eylem Beyazıt'ta gerçekleştinldi. tstanbul Üniversitesi lktisat Fakültesi önünde toplanan bir grup öğrenci, Partizan Gençlik ve Devrimci Gençlik Platformu imzalı pankartlar açtı. Alkışlı protestoda bulunan öğrenciler sessiz şekilde dağıldılar. İTÜ'nün Maslak'ta bulunan kampusunun yemekhanesinde de aynı saatlerde başka bir anma töreni yapıldı. Yemekhanede toplanan öğrenciler, Çayan ve arkadaşlannın öldürülmesini kınadılar. Demokratik Öğrenci Birlikleri (DÖB) Koordinasyonu da istanbul Üniversitesi Diş Hekımliği Fakültesi kantininde forum düzenledi. "Demokratik Öğrenci Birlikleri" yazılı pankart ile "Mahir, Hüseyin, L'laş, kurtuluşa kadar savaş" yazılı döviz açan öğrenciler, Kızıldere'den bugüne değışen çok fazla bir şey olmadığını söylediler. Adalet, eşitlik ve özgürlük isteyenlenn bugün de saldınlara maruz kaldığmı savunan öğrenciler, şunlan söylediler: "Buna bir omek 30 Mart 199Ste Hatay ın Samandağ öçesinde Mehmet Latifeci'nin babası Yahya Latifeci ile birlikte e\inde kontrgerflla tarafinda katledilmesidir. Mehmet Latifeci 1985-1986 eğitim yıhnda Burdur Eğitim Fakültesi'nde başlattığı mücadelesini doğduğu yer olan Samandağ"a taşıdı. Burada 1992'deHADEP Samandağ İlçe Başkanlığı'nı yaptı. Hatay'da Arap, Türk, Kürt halklannın kardeşliğini mücadelesinin parolası haline getiren Mehmet Latifeci kışj süre içerisinde Samandağ halkının , gözbebeğj haline «pldi. Başta da söyiediğimiz gibi adalet eşitfik. özgürlük mücadefesi verenler bu ülkede Susuriuk devletinin kirli gerçeğiyle yüz yüze gelmek zorunda. onunla hesaplaşmak zorunda. Mehmet Latifeci de bu hesaplaşmayı onuruy la yapan halkiann kardeşliği uğruna canını veren insanlardan biridir." Hasan Âli Yücef'i anma toplantısı 4 Yücel kendisini eğitime adamış devlet adamıydı' İstanbul Haber Servisi - Eski Milli Eğitim Bakanla- nndan Hasan Âli Yücel'i an- ma toplantısında konuşan bi- lim adamı ve aydmlar, Yü- cel'in Türk milli eğitimine her alanda büyük katkı sağ- lamış ve ilklere imza atmış bir bakan olduğunu belirte- rek, "Hasan Âli YûceL, ken- disûıi eğitime ve aydınlanma- ya adamış büyük bir eğitim- ci ve devlet adamıydı" diye konuştular. UNESCO'nun 1997yılını Hasan Âli Yücel Yılı ilan et- mesi nedeniyle dün İTÜ Vakfı Sosyal Tesisleri "nde Yücel'in kızı Canan Yücel Eronat. Mehmet Başaran. Vedat Günyol, İTÜ Vakfı Başkanı Prof. Dr. KemalKa- falı ve eski İTÜ Rektörü Prof. Dr. İlhan Kayunın ka- tıldıklan bir panel düzenlen- di. Panelde ilk sözü alan Ca- nan Yücel Eronat. babasının yaşam öyküsünü anlatarak Yücel'ınilkyazılanm 15-16 yaşlanndayken yayımladığı- nı belirtti. Eronat, babasının öğrenci olaylannda en önde yer aldığını, daha o yıllarda felsefe ve estetik içerikli ya- zılar yazdığını vurguladı. Eronat, şöyle konuştu: "Babam. aklın inançtan. bilimin dinden bağımsızlaşması için felsefe eğitiminin önemine inanıyordu. Sürekh' ki- taplan sevmemizu kitaplarla yolumuzu ay- dmlatmamızı isterdL Kendi ısranyla bakan- lıktan aynlan babam, daha sonra da coşku- sundan ve çahşma hızmdan hiçbir şey yitir- medi" Mehmet Başaran da Türk toplumunun büyük bir yozlaşma içinde olduğunu, böy- le bir ortamda Yücel'i anmanın Atatürk'ü ve Kurtuluş Savaşı'nı anmak demek oldu- ğunu belirtti. Başaran. Yücel'in Milli Eği- tim Bakanhğı'nı Kurtuluş Savaşı coşkusu içinde ve bu hareketin uzantısı olarak yönet- tiğini vurgulayarak, "Fakat I946'da sessiz bir darbeyle karşı devrim başladı ve günü- müzde onun uzantılannı yaşıyoruz. O gün- den sonra tüm okullar kapılannı gericiliğe açtılar. Cumhuriyet'in tüm değerleri çürü- tülmek isteniyor. Bu savaşımda partisi bile UNESCO'nun 1997'\i Hasan .\li Yücel Yıh ilan etnıesi nedeniyle bir panel duzenlendi. Panele kab- lanlar. Yücel'in yorulmaz bir aydınlanma savaşçısı ve eğjtirn adamı olduğunu söylediler. Panelde konu- şan Yücel'in kızı Canan Yücel Eronat, babasının bakanhktan aynldıktan sonra da coşkusundan ve çahşma hızından bir şey kaybet- mediğini söjiedi. (Fotoğraflar: KAAN SAĞANAK) Yücel'e sahip çıkmadı" diye konuştu. Vedat Günyol ise Yücel'in bakanlığını aydmlan- ma ya da aydırdatma bakanlığı olarak ta- nımlamak gerektiğini ifade ederek "Yücel, Bati'mn kültür kay naklannı Türkiye'nin in- san kaynaklanna ulaştırmak istiyordu. Baş- ta Köy Enstitüleri ve klasiklerin çevirisi ol- mak üzere tüm çahşmalan bu yöndeydi" dedi. Kemal Kafalı da Yücel'in Köy Enstitü- leri, dünya klasikJerinin çevirisi ve eğitim alanındaki unutulmaz katkılannın yanında İTÜ'nün adeta kurucusu gibi çalıştığını söy- ledi. Kafalı, "İTÜ'nün mevcut haline gelme- si, şimdiki adını alması için Yücel büvük ça- ba gösterdi. Üniversite özerkliği \e Üniver- siteler Kanunu hep onun eserieridir" dedi. tlhan Kayan ise konuşmasında Yücel döne- minde İTÜ'nün gerçekleştirdiği atılımlan anlattı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear