Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
6 0CAK1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Petlas ve
Deniz
Ivfakliyat da
pazarlıkta
ANKARA (AA) - Son gün-
lerde i\ me kazanan özelleştir-
me uygulamalan kapsamır.-
da nıhai pazarlık görüşmele-
rine. DenizNaklıyar. TAŞve
Petlas AŞ ıie devam ecilecek.
Deniz Nakliyatı TAŞ \e
Petlas Lastık Sanayı. AŞ'nın
bloksatış ıhalelerinde pazar-
lık görüşmeleri yann. açık art-
tırma yöntemi ile noter hu-
zurunda vapılacak. Deniz
Nakliyatı TAŞ'de bulunan
yüzde 99.92 oranındakı hısse-
nin satışı amacıyla I995yılı
kasımayındaaçılanihalede?
teklif alınmış \e daha sonra
2 firma ihaleden fekılmişti.
Petlas "ta bulunan yözde 99.96
oranındaki hissenin satışı için-
se geçen vılın kasımaymda
açılan iha'lede 5 teklif alın-
mıştı.
Yabancı
sermayede
tanıtım atağı
ANKARA (AA)- Türki-
ye'ye daha çok yabancı ser-
maye çekebilmek için dış ta-
nıtım atağınageçiliyor. Ha-
zine yetkililerinden alınan bil-
giye göre. Yabancı Sermaye
Genel Müdürlüğü'nün koor-
dinasyonunda gerçekleştın-
lecekorganizasyonla. yurtdı-
şındaki temsilcilıkler aracı-
lığıyla. Türkiye'deki yabancı
sermayeye sunulan ımkânlar
tanıtılacak.
Dış tanıtım ıçın. Türki-
ye'nin yurtdışındaki temsil-
ciliklenndeçalışan ekonomi
müşavirleri kullanılacak.
Sanayi
üretimi arttı
ANKARA (AA) -Sanavı
üretimi geçen yılın 11 ayında
yüzde 6.5. kasımda ıse yüz-
de 5.5 arttı.Toplam sanayi üre-
timındeki artış önceki yılın
11 ayında yüzde
7
.9. kasım-
da ıse yüzde 10.9 düzeyinde
gerçekleşmışti.
Geçen yılın 11 ayında sek-
törel bazda üretim artışı ise
imalat sanayiinde yüzde 5.9.
enerji sektöründe yüzde 11.
maden sektöründe ise yüzde
5.6 oldu. 19%'nın 11 ayında
imalat sanayii alt sektörlerin-
de ise en yüksek üretim artı-
şı yüzde 18.7 ile makine sa-
nayinde gerçekleşırken. bu-
nu yüzde 15.6 ile metal ana
sanayii. yüzde 6.9 ile taş top-
rağadayalı ürün sanayii. 5.8
ile gıda sanayii. 4.8 ile men-
sucat sanavıi izledi.
Hollanda'daki bazı Türk banka temsilciliklerini de zan altında bıraktılar
Havale dolancbrıcıhğı çetesiI • Hollanda"da ortaya çıkan havale yolsuzluğu Türkiye'yi de
I etkiledi. Türkiye'ye havale işlemleri 30 aralık tarihinde durdurulan
| 4 Türk banka temsilciliği. yürütmeyi durdurma istemiyle
mahkemeye başvurdu. Dava, cuma günü ele almacak.
HALUK BAKIR
AVISTERD.AM - Ha\ale çeklennde
ysşanan yolsuzluk olaylan Hollanda'dakı
bankalan karıştırdı. Hollanda bankalan
konu aydınlanana kadar ülkede temsilcilik
düzeyinde çahşan yabancı bankalarla
çülışmama karan aldı. Bu çerçevede Türk
ve Faslı bankalar bas.ta olmak üzere çok
sayılı temsılciliktc hesaplar geçicı olarak
donduruldu. Temsılcıliklerin ıtirazı üzerıne
konu. 10 ocak cuma günü yapılacak
mahkemede görü^ülecek. Türkiye'nin
Lahey Büyükelçısı Baki İlkin, Hollanda
makamlannın. Türk bankalannın
temsilcilik sıfatıyla Türkiye'ye para
transferine kar^ı çıkmalan nedeniyle
Hollanda'dakı hesaplarını kapartıklannı
söyledi. llkin. bu ülkede temsilcilik
düzeyinde dört bankanın bulunduğunu
belırtti. Türkiye'ye ha\ale işlemleri 30
aralık tarihinde durdurulan 4 Türk banka
temsilciliği. yürütmeyi durdurma istemiyle
mahkemeye başvurdu. Da\a. cuma günü
ele almacak. Aynı karann. Hollanda'daki
Fas ve Cezayırli banka temsilcilikleri için
de geçerli ol'duğu öğrenildi. Bu arada.
Türk banka temsılcılıklennın işlemlerinı
30 aralık tarihinde durduran ABN-AMRO
bankasınm aldığı bu karann.
Amsterdam'da onaya çıkanldıgı gün
basına yansıyan dolandırıcılık olayından
kaynaklandığı belirtılıyor. Içınde Türklerin
de bulunduğu bır çete. üçüncü şahısların
banka hesaplanndan Türkiye'ye para
havale ediyordu.
Türk banka temsılcıliklerinın havale
ışlemlennın Hollanda malı ve adli
makamlan tarafından kontrol altına
alınması. 1994 yılına dayanıyor. O yıl bu
temsilciliklerin kavıtlanna eî konmasına
gerekçe olarak. kara para trafığinın
kontrolü göstenlıyordu. Çünkü o tarihe
kadar. Türkiye'ye para göndermek isteyen
birkişi. PTT'ye ait Postbank'a giderek
herhangi bir isımle. Türk banka
temsılcilığinin hesabına para
yatırabıliyordu.
Yeni sistem
Ranka temsilcilikleri. kontrolün
sağlanması amacıyla yeni bır sistem
geliştirdiler. Bu sısteme göre. Türkiye'ye
para göndermek isteyen kişi. Türk banka
temsilcilıgimn verdiği havale formunu
doldurup. Hollanda'daki bankasına
yolluyordu. Bankaya gelen para ise. Türk
banka temsilciliklerinin hesaplannın
bulunduâu ABN-AMRO bankasına
aktarılıyordu. ABN-AMRO. 4 Kasım 1996
tarihinde söz konusu temsılcihklere. bu
hesaplarla ılgili işlemlerı durduracağını
bildirdi. Türkiye'nin Lahey
Büyükelçisi'nın gırisimde bulunması
üzerine banka. bu kararını geri aldı ve bir
aya kadar. yeni bir sistem geliştireceğini
iletti. Ancak banka yeni sistem yerine,
temsilciliklere 30 aralıkta birer faks
göndererek ışlemlenn durdurulduğunu
bildirdi. Gerekçesi behrtilmeyen karann.
kara para trafiğini kontrole yönelik olması
imkânsız. Çünkü havaleler iki yıldır sadece
banka hesaplarından yapılabılıyordu.
Gerekçe olarak geriye. bugün Hollanda
gazetelerinde çıkan dolandıncı çete
kahyor. Bu çete. bir süredir evlerın posta
kutulanndan, Postbank'tan gelen hesap
bıldırimlerinı çalıvor. kişinin adını. hesap
numarasını ve Postbank hesabındaki para
miktannı öğrenıyor. Bu verileri. bir Türk
banka temsilcıliğinin havale formuna
doldurup. bir de imza uydurarak. tüm
parayı Türkiye'ye havale ediyordu.
Bır Türk banka temsilcısi, bunun 3 ay önce
farkına vardıklannı ve bu tür havaleleri
ışleme koymadıklannı behrtiyor.
"Dolanlı" havalelerde sorumluluğun.
ımza kontrolü yapmayan Postbank'a aıt
olduğu belirtiliyor.Yetkili. gözden kaçan
dolanlı havaleleri ıse, Hollandalı hesap
sahiplerine geri ödedıklenni eklıvor. Söz
konusu yetkilı. diğer üç temsılci ile
bırlikte, cuma günü bu gerekçelerı
mahkemeye ileterek. yargıçtan. ABN-
AMRO bankasının. haksız gördüklerı
karannı durdurmasını istevecekler.
Yeni çıkan Trafik Yasası'yla kamyonlann taşıdığı yük azaltılacak
Meyve-sebzeye trafik cezası
Ekonomi Servisi - Yeni
Trafik Yasası. meyve-
sebzede fıvat artışına gebe.
1 ocaktan itibaren yürürlüğe
giren Trafik Yasası"nın
kamyonlann taşıyacağı
yüke sınırlama getirmesi.
mey\ e v e sebze fiyatlannda
artışa neden olacak. Yılbaşı
sonrasında yaşanılan talep
daralmasının fiyatlann
artışını şimdilık
engellediğine dıkkat çeken
piyasa çevrelen. ramazan
öncesinde yaşanılacak talep
patlamasinın fiyatlan
körükleyeceğını
vurguluyorlar. Yenı Trafik
Yasası nedenıyle karayolu
taşımacılığının sıkı bır
denetım altına alındığını
söyleyen Istanbul Meyve-
Sebze K.omisyonculan
Derneği Genel Sekreten
Sedat Toktürk. eskiden bir
partide taşınan mallann şu
anda ikiye bölünerek
taşınmak zorunda kaldığını
vurgulayarak. "Bu durum
meyve sebze fiyatlannın kilo
başına en az 3-5 bin lira
artmasına neden oiacak*
1
dedı. Kamyonların gerçek
yük taşıma kapasitelerintn
7-8 ton civannda olduğunu
söyleyen Toktürk. buna
karşın eskiden 15 ton yük
taşındığını hatırlatarak.
"Yeni Trafık Yasası'nın
fazlayüktaşınması
durunıunda öngördiiğü
para cezası 78 milyon lira.
Bu nedenle hiçhir nakliye
firması en azından uzun bir
süre fazla yük taşıma riskine
giremez" diye konuştu.
Halde fiyat vükselir
Ltanbul Büyükşehır
Belediyesi Haller Genel
Müdürü Reşat Ya\uz. yeni
trafik yasasına uyum
sağlanması halinde meyve
sebze halindeki fiyatlann
yükselebileeeğini
v urgulayarak. "Şu ana
kadar yapmış olduğumu/
gözlemlerde bu yasağa
uvum sağlayan kamyon
sayısı çok az. Nakliye
nrmalannın ancak yüzde
10'u bu yasağa uyuyor"
dedi.
Aynca lstanbul içınde
birçok semte kaçak nakliye
yapıldığını belirten Yavuz.
nakliye yapan kamyonlann
sıkı denetımde olduğunu
v urgulayarak. genel
müdürlük olarak faturasız
mal sev kryatı yapan
^araçlara savtrş açtıklannı
belirtti. Faturasız mal
sevkıyatı yapan kamyonlan
tespit etmelen halinde yüz
milyon lira ceza verdiklerini
açıklayan Yavuz. "Aynca
taşınan malın vü/de 10'una
belediye aduia el
kovu\onız**dedi. Yük kamyonlannın taşıma kapasitesi \an yarıya azaltılacak.
1996
otomobil
sektörünün
zor yılıEkonomi Servisi - Türk otomotıv sana-
yiinın 1996 yılı ihracatı. bir önceki yıla gö-
re, yaklaşık yüzde 12 artarak. bir mılyar437
milyon dolaraulaştı. 1996yılı ihracatındagö-
ze çarpan en önemli gelışme otobüs-mınibüs-
midibüsihracatının 145 milyon dolardan 218
milyon dolara çtkması oldu . Lastıkten dıkiz
aynasına kadar her türlü yedek parçayı kap-
sayan yan sanayi ürünleri ihracatın yandan
fazlasını oluşturarak ihracartaki ağırlığını ko-
rudu. TOFAŞ'ın önemli miktardaki ihracatı-
na rağmen toplam otomobil ihracatı ise 1995
yılının gerisinde kaldı ve 272 milyon dolar-
dan 256 milyon dolara geriledi. Bır yıllık ih-
racat bir milyar 287 milyon dolardan 1 mil-
yar 437 milyon dolara yükseldi.
Türkıye Metal Sanayıeıleri Sendıkası "nın
(MESS) yaptığı araştırmaya göre ise 1996 yı-
lı ocak-ekim döneminde yerlı otomobil sa-
tışlan yüzde 8.5 düşerken. ithal otomobil sa-
tışının 3 kat arttığı belirlendı. MESS Ekono-
mi ve Iş Bilimi Uzmanı Cökhan Ilgıt'ın oto-
mobil satışlan ve bedelsiz ıthalatı kapsayan
araştırmasınagöre. 1993 yılı Ocak-Ekımdö-
neminde 270 bın olan otomobil üretimi. bu
yılın aynı döneminde 172 bine geriledi.
Öte yandan gümriik birliği ile yoğun reka-
bet koşullannın sürdüğü otomotiv sektörün-
de geçen yıl 11 ayın sonunda kapasite kulla-
nım oranı yüzde 37 oldu. Türkiye Odalar
veBorsalar Birliği (TOBB)Otomotiv Sektör
Kurulu'ncahazırlanan raporda. 2000y ılı için
otomobil pazan bir milyon adet olarak tah-
min edilirken. 1994-1996 yıllanndakı talep da-
ralması nedenıyle bu rakamın 350 bin otomo-
bil olarak belirlendiâı bildirildi.
İŞÇİNİN EVRENESDEN
ŞUKRAN SONER
Ucuz Sızma Politikası
1997 Bütçesi denk olarak bağlandı. Bütçenin
denk bağlanabilmesı için olağan bütçe gelirlerinin
bütçe giderierinı karşılıyor olması gerekmektedir.
Bunun yolu da bir yandan harcamaları olabiidiğin-
ce bastırmak, diğer yandan dagelirierı yükseltmek-
tir. Şimdiye dek tüm bütçelerde olduğu gıbi 1997
bütçesinde de yapılan tam da budur.
Böyle bir denkleştırme mantığı içınde en yoğun
kullanılan bütçe kalemlerinden biri de personel
harcamalarıdır. Bu durum, ekonomik sıkışıklık ve
kriz dönemlerinde daha da yoğun olarak günde-
me gelmektedir. Türkiye'nin gündeminden çıkma-
yan bu kronik sorun bugünlerde de akut hale gel-
miştir. Söz konusu durumun şu anda yoğun ola-
rak ortaya çıkmasında koalisyon hükümetlerinin iş-
başında olması, kitlevi toplusözleşme dönemi için-
de bulunulması ya da kamu emekçilerinın daha yo-
ğun ve örgütlü hak arama pratiğinin gelişmış ol-
ması gibi kuşkusuz çok sayıda neden bulunmak-
tadır. Tüm bunların yanında bugün bizim algıladı-
ğımız ve sinirlendiğimiz olay ücret skalasının, ben-
ce politik istismar aracı yapılarak bozuluyor olma-
sıdır. Şimdiye dek sermaye hâkimiyeti altında ger-
çekleştırilen kamu kesimi-özel kesim ücret skala-
sı topîuma dayatılmış ıken şımdi biraz da serma-
ye çıkarı aleyhine gelişebilecek bir biçımde. siya-
sal amaçlarla kamu kesimi içinde ücret skalası ile
oynanmaktadır.
Kamu personeli maaşı sermaye üzerinde akta-
rılamayacak bir yük oluşturdukça buna karşı ser-
mayenin tepkisi, kamu personelinin azaltılması
ve/veya zaten bu personelin venmi düşük olduğun-
dan dolayı maaşlarmın arttırıimaması bıçimınde
yükselir. Böyle bir politik mücadeleyi sürdürebilmek
için de hükümete verilen komut, kamu personeli-
ne sendikal hakların verılmemesi bıçiminde şekıl-
lenır. Sermaye yanlısı hükümetler de neredeyse
kamuda çalışan tüm personeli memur statüsüne
geçirerek bu direktıfe sadakat gösterir.
Kamu personeli genelde hizmet ürettiği ve bu
nıtelıği ile zayıf sermaye yoğunluğu içınde çalıştı-
ğından dolayı, daha yoğun sermaye içinde çalışan
özel kesim elemanlarına göre daha verimsiz çalı-
şıyor konumuna geriler. Bu durum ücretlere yan-
sıdığı zaman kamu kesimi kaliteli personel eroz-
yonuna uğrar. Türkiye bu olguyu yaşamakla kal-
mamakta, bir de bunun üzerine sermaye sömü-
rüsünü uzun yıllar üzerinde taşımaktadır. Bir mık-
tar iş güvencesi ile tutulabilen bu olgu, yoğun iş-
sizlik karşısındatoplumca neredeyse bir "alamet-
i farika" olarak benimsenmiş bulunmaktadır. As-
lında bunun anlamı. kamu personelinin özel kesım-
dekı potansiyel getırisine göre fevkalade ağır bir
vergi altına sokulmasıdır. Böyle bir görünmez, fa-
kat gerçek ve net bir vergı üst düzey kamu perso-
neline doğru çıkıldıkça arttığından, söz konusu ka-
mu personelinin hızla erozyonu giderek artan bir
biçimde yaşanmaktadır. Böyle bir sıkışıklık içinde
kamu personeli arasında da aynm bulunmaktadır.
Neticede bir tür ücret skalası oluşmuştur.
Refah'ın bu sefer yapmaya çalıştığı, bu ücret
skalasını politik amaçlarla bozmaktır. Zira ücret
skalasını koruyarak tüm ücretleri yukarı çekmeye
sermaye izin vermediği gıbı ücret skalasını koru-
yarak ücretleri yükseltmek, Refah'ın ücret farklılaş-
tırması politikası yolu ile sempati yaratma ve sız-
ma operasyonuna olanak sağiamaz. Öyle inanıyo-
rum ki, bu basıt yozlaştırma politikasına ilgili ku-
rumlar da, kamu çalışanları da arka çıkmaz!
Türkiye belki de çok şanslı bır dönem yaşıyor.
Tüm azgınlıklan ile ortaya saçılan din-siyaset is-
tisman, din-ahlak ve inanç sömürüsü ve mafya-çev-
re ilişkisini görmeye ve algılamaya başlayan top-
lum, umalım kı, tüm çıplaklığı ile sistemi algılayıp
bılincinde tercüme edebilsin!
ÇÎFTÇİ D O S T U / SADULLAH LSUMİ
Sigara Sanayiimiz Tehlikede
Y
abancı sigara ithalatı-
nın ve ardından da üre-
timinin ülkemızde baş-
latılması. gerek Türk tü-
tünü ve gerekse ekonomisi için
büyük sorunlar oluşturdu. Işin
daha da kötüsü sorunlar her yıl
çığ gibi buyüdü ve içinden çıkıl-
maz hale geldi. 1980'li yıllarda
Turgut Özal'ın Amenkan tütün ve
sigarasına kapılarımızı açmaya
çalıştığı günden berı, yapılan bu
jşin doğuracağı kötü sonuçları
enlatmaya çalıştık.
', Sık sık "Amerika 'dan tütün ve
şigara ithalatı, aynca yabancı si-
Çara üretimi, Türk tütününü biti-
rir... 4 milyon tütün üretlcimizi
'açlığa mahkûm eder... Türk eko-
pomisini de krize sürükler" dedik.
Bu konudayazılaryazdık... Res-
'mi makamlar bu görüşlerimize
her zaman karşı çıktılar... Ara sı-
rada da sessiz kaldılar...
Buna rağmen Tekel'in en önem-
li sigara fabrikalannı Amerikan ve
Fransız firmalarına satmaya kal-
kanlar bile oldu. Sonradan fab-
rikasatışlan, hissesatışlannadö-
nüştü. Bu konuda kamuoyunda
£erttartışmaiaryaşandı. Protestotop-
(antılan ve panelleryapıldı. Tepkiieryay-
gınlaşınca "özelleştirme ve satış" ça-
lışmaları şimdilik buzdolabına kondu.
; Tekel Genel Müdürü Mehmet Ak-
pay geçenlerde Cumhuriyet gazete-
sinde yayımlanan "Türk Tütününün
tdam Fermanı" başlıklı yazıma gön-
tierdiği açıklamada Türk tütününün
ye ekonomisinin içine düştüğü acık-
|ı durumu son derece guzel anlatmış.
Yazının bu konu ile ilgili bölümünü ay-
ıen yayımlıyorum:
azarımızı kaptırdık
"Cumhuriyet gazetesinın 19 Ara-
ık 1996 tarihli 'Türk Tütününün idam
r
ermanf başlıklı yazınızı herzaman ol-
iuğu gibi ilgıyle okudum. Aynı gün
<\tatürk Havalimanı 'ndakı karşılaşma-
vızda da kısaca rfade etmiş oldu-
ğum gibi, bu yazınızdaki görüşlere
'aşağıdaki nedenlerle katılmak müm-
kün değildır. Ûnceleriyurdumuza ka-
çakçılık yolu ile sokulan yabancı si-
garalann 1980'hyıllann ortalarında it-
haline, 19901ı yıllann başlarında ise
bu sigaraları üreten fabrikaların kurul-
masına resmen izin verilmesini takı-
ben memleketımizde Amerikan har-
manlı sigaralann kullanımı süratle yay-
ygınlaşmıştır. Bu sigaralarda kuHanı-
lan Amerikan tipı tütün oranımızın
yüzde 80 veya üzerinde olması mem-
Tekel Genel Müdürü, yabancı sigaradan yakındı.
leketimizin söz konusu tıp tütün ihti-
yacını arttırmıştır. 1996yılında Türki-
ye'de kullanılan Amerikan tipi tütün
30 milyon kilogramı aşacaktır. Mem-
leketimizde 4-5 milyon kilogram ci-
vannda bu tıp tütün üretildiğinden, ih-
tiyacın önemli bir bölümü yurtdışın-
dan ithal sureti ile karşılanmaktadır.
Tüketicilerin içim tercihinın Ameri-
kan harmanlı sigaralara kayması Te-
kel'i de bu yapıda sigaralar üretme-
ye yöneltmiştir. 1989 yılında Tekel
2000 sigarasını üretmeye başlayan
kuruluşumuz, 1995 yılında Teke! 2001
sigarasını piyasaya sunmuştur. 1995
yılında 95 milyar adede ulaşan Türk
sigara pazarında Amerikan harman-
lı sigaralann payı 40 milyar adede
yaklaşmıştır. Son 10 yıl içerisinde ya-
bancı sigaralann ulaştığı pazar payı
düşündürücudür. Yılda 400-500 mil-
yon ABD Doları düzeyinde tütün ih-
raç eden ülkemiz, bu dövızin yarısın-
dan fazlasını yurtdışından ithal edilen
tütün ve sigaraya öder bir noktaya
gelmiştir. Bu trendin önümüzdekiyıl-
larda da devam edeceği tahmin edil-
mektedır."
Gerçekten de yabancı sigara itha-
latı ve uretımı. Türk sigara sanayıını bı-
le Amerikan tütünune muhtaç hale
getirdi. 1996 yılında 30 milyon kilo
Amenkan tıpı tütün ithal etmışiz. Bu
miktar her yıl daha artacak. Belki 40
milyon, belki de 45 milyon ki-
loyu bulacak!
Türkiye, 20 yıldır her yıl 500
ile 550 milyon dolarlık tütün ih-
raç ediyor, karşılıgında da bır
kilo bile tütun ithal etmiyordu.
Şımdi ıse sigara ve tutün itha-
li karşılıgında bu 500 ile 550 mil-
yon doların yarısından fazlası-
nı Amenkan şırketlerıne, da-
ha doğrusu Amerikan ekono-
mısine hediye edıyoruz. He-
saplar gösteriyor kı, bir süre
sonra ithalatımız ile ıhracatı-
mız başa baş hale gelecektir.
Üstelik nefis tütünlerimızi orta-
lama 3 ile 4 dolardan satarken
Amerikan tıpi tütünlerın kilo-
suna 7 ile 8 dolar odüyoruz.
Akbay'ın verdiği rakamlar
ibret vericidır. 1995 yılında Tür-
kiye'nin iç pazarında 95 milyar
adet sigara tüketılmiş. Bu pa-
zar içinde Amerikan harmanlı
sigaralann payı da 40 milyar
adede ulaşmış. Demek ki,
Amerikan tipı sigaralar daha
şimdıden Türk sigara pazannı
ele geçirmiş. Bu kafa ile gitti-
ğimiz takdirde bir gün gelecek,
tablo tersine dönecektir. Hele sigara
fabrikalarımızı da Amenkan ve F,an-
sız firmalarına sattığımız zaman Türk
tütünü belki de sadece katkı madde-
sı olarak kalacaktır.
Akbay'ın da dediği gibi 1980'li yıl-
lara kadar sadece Türk tipi tütünler-
den yapılan sigaralar üretilirken, yak-
laşık 10 yıl içerisinde yabancı sıga-
raların ulaştığı pazar payı gerçekten
düşündürücudür. Zıra. Türk tütünü iç
pazardakı payını kaybettikçe. tütün
uretimimiz de azalacaktır. Ekim azal-
masa bile "Türk tütününü tüketemı-
yoruz" gerekçelerı ile hükümetler ye-
ni kotalar getirerek tütün ekimini da-
ha da düşüreceklerdir. Belki de yenı-
den tütün yakma olaylarına sahne
olacağız. Bunun sorumlusu olarak
gene üretici gösterilecek. Tutun yak-
ma olaylarının aslında hükümetlenn ha-
talı politikalarından kaynaklandıgını
asla söylemeyeceklerdır.
Bu arada gazeteler. televizyonlar ve
bazı siyasetçiler ayaklanacak ve asıl
sorumluları bir kenara bırakarak "Mil-
letin paraları boşa gidiyor, tütün des-
teklenmesin" diye kıyametı kopara-
caklardır. Geçmış yıllarda tutun yak-
tığımız zaman da gene tütün uretıcileri
suçlanmıştı. Tekel Genel Müdürü
Mehmet Akbay'ın haber yanı ağır
basan açıklamasını yorumlamaya
devam edeceğız... •
SERMAYE PİYASASI KURULU'NUN
15'İNCİ KURULUŞ YILI KUTLAMALARI ETKİNLİKLERİ
13 OCAK 1997
SPK'DE TOPLANTI
KONU
YER
SAAT
Davetltter
•KOKTEYL
YER
SAAT
: SPK'NİN 15. YILI
:SPK
: 10.30
: Başbakan Eskı Yardımcısı Kava ERDEM,
DevletBakanıAyfefYILMAZ.'
Kurul Eskı Başkanlan ve Üyelen, Basın
: SHERATON-ANKARA
: 20.00-22.30
14.30 Doç. Dr. Mrthat MELEN
Dr.ErikSIRRI
Prof.BarryA.K.RİDER
Prof. Dr. Seha TINIÇ
16.15-16.30 Çay
Soru-Yanrt
: Yonetıci
: S.E.C. Chıef Economıst
: Dırector of the instıtute of
Advanced Legal Studıes,
Unıversıty of London
: Koç Unıversıtesı Rektöru
TÜRKİYE'DE VE GELİŞEN EKONOMİLERDE
SERMAYE PİYASALARI: 15-16 OCAK 1997
DÜNYA GAZETESİİŞBİRÜĞİYLE
, 15OCAK
10.30
11.30
12.30
14.30
16.00-16.30
i 16 OCAK
1997 j
YER
AÇILIŞ
Nezih Demirkent
Aii ihsan KARACAN
ZekeriyaYILDIRIM
Ali İhsan KARACAN
GaziERÇEL
NecatiÖZFIRAT
Mehmet KAYTAZ
•Yemek
Konuşmacı
Yavuz CANEVİ
TuncayARTUN
Mehmet YILDIRIM
Hüsamettin KAVİ
ErdenŞANER
Çay
Soru-Yanrt
* KOKTEYL
SAAT
YER
1997
: CEYLAN-INTER-CONTİNENTAL
İSTANBUL
: DÜNYA Gazetesi Yonetım Kuruk
: SPK Başkanı
: Yoneticı
: SPK Başkanı
. Merkez Bankası Başkanı
: DPTMûsteşan
: Hazine Müsteşan
: Prof. Robert BARRO
Harvard Umversıtesı
: Yoneticı
: IMKB Başkanı
: ITO Başkanı
: ISOBaşkanı
: Altın Borsası Başkanı
: 20.00-22.30
: CEYLANINTER-CONTINENTAL
YER : CEYLAN INTER-CONTINENTAL
İSTANBUL
10.30 Prof.Dr.AsafSavaşAKAT Yoneticı
Doç. Dr. Deniz GÖKÇE Yazar
Abdurrahman YILDIRIM • Yazar
OsmanULAGAY : Yazar
IsmetÖZKUL : Yazar
12.30 ' Yemek
Konuşmacı : Prof. Francıs FUKUYAMA
George Mason Üniversitesi
* Güvenlik Nedeniyle Davetiye Getihlmesi Rica Olunur.
SERMAYE PİYASASI HUKUKU SEMPOZYUMU
BANKA VE TJCARET HUKUKU ARAŞTIRMA
ENSTİTÜSÜ İŞBİRLİĞİYLE17-18 OCAK 1997
17 OCAK 1997
Yer : SPK
09.45-10.30
10.30-11.00
11.15-12.00
12.00-12.30
14.00-14.45
14.45-15.45
15.30-16.15
16.15-16.45
Açılış Konuşmaları
Prof.Dr.YaşarKARAYALÇIN : EnstıtüMüdürü
Ali ihsan KARACAN : SPK Başkanı
Prof. Dr. Erdoğan MOROĞLU
ıTurk Tıcaret Kannu ve SPK Kanurıu)
Tarbşma
Prof. Dr. Zühtü AYTAÇ
iHalka Açık Anonım Ortaklıklarda Kâr Dağıtımı)
Tarbşma
Yemek
Prof. Dr. Mustafa DURAL
ıTüzelkışılık Perdesının Aralanması)
Tartışma
Prof. Dr. Yüksel Yalkın KOÇ
(Standart Muhasebe Açısından Sermaye Piyasaa)
Tartışma
18 OCAK 1997
SPKYer
09.30-10.15 Prof. Dr. İbrahim KAPLAN
ıPortföy Yonetım Sözleşmesı - Menfaat Çatışması ve Sorumluluk)
10.15-10.45 Tartışma
11.00-11.45 Prof. Dr. Eralp ÖZGEN
(SPK m 49'aa Ku'ula Tanınan Başvurma YetKisının Talep ve Şıkâyet
Kavramlan Bakımından Değerlendinimesı, Cumhuriyet Savcılannın
TakdrYetkısı)
11.45-12.15 Tartışma
12.30 Yemek
14.00-14.45 Doç.Dr.AliERTEN
iGayn Merkul Sertifikalan)
14.45-15.15 Tartışma
15.45-16.30 Yrd. Doç. Dr. Asuman TURANBOY
ı'Kâğıtsız MerKul Kıymet)
16.30-17.30 Tartışma