29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 19 EYLÜL1996 PERŞEMBE 14 KULTUR • M ,19 1_ Yiıl r m IŞILDAK VE YELPAZE ATİLLA BİRKİYE 56 yaşındaki Tina Tumer yann saat 21 .OO'de Fenerbahçe Stadı'nda Pepsi Non-Stop Müzik Festivali bünyesinde konser verecek CUMHL'R CANBAZOGLL P Uluslararası pop arenaMiıda adlannm bas,ma •mega" eklenen yıldızları İstanbul'da görmeve alışmıştık. Ancak bu yaz mega vıldız yağmuru şöyle dursun. îstanbul'a bir damla bile düşmedı derken 56 yaşındaki 'erotik nine" Tina Tumer çıkageldi. Yann gece saat 21.OO'de Fenerbahçe Stadında Pepsi Non-Stop Müzik Festhali bünyesinde konser verecek Tina Turner, 3 mayıstan bu yana rurnede... Turner için zaman adeta durmuş: 38 ve 34 yaşında iki çocuk sahibi. ıki de torun büyüten bir nine>e hiç mi hıç benzemiyor sahnede. Minı eteği. düzgün bacakları, formda \ücudu. peruk da olsa ^ ~ ^ ~ aslanbaşı saçlanyla hıçdurmadan birerotizm rüzgân estıriyor iki saat bo\unca. Kısaca. Pans'te 18 bin kişınin önünde ba^layan bu turnenın Istanbııl ayağında da tansıyon ve teınpo hıç düş.meyecek: her kadmın rüyası bir fızıge sahip Tina nine. çok eskilere "Rivers Decp Mountain High""le gidecek; Mark Knopfler imzalı -Prhate Dancer"'la yakın geçmişi anımsatacak;" NNhat's Love Got To Do VYith It" dıyecek \ e son albümü "VVildest Dreams"deki bütün önemli silahlarını gözler önüne serecek... Asıl adı Anna Mae Bullockolan Tina Turner. tam bir masal kahramanı. Onu yaratan Ike Turner'la geçen acı ve kavga dolu yıilardan sonra 1976da Ike'dan aynldı. Tek başına ayakta duramayacağına inananlar çoğunluktaydı. Bir süre bocaladı. arıs'te 3 mayısta 18 bin kişinin önünde başlayan bu turnenin Istanbul ayağında da tansiyon ve tempo hiç düşmeyecek. Yeni parçalar pek parlak olmasa da Tina Turner'ın canlı performansK rol yeteneği. eski parçalan müzikseverleri kırk yıllık bir müzik dilimınde yolculuğa çıkaracak. ama başardı. 1983 tarilılı. on milyonluk satış tirajına ulaşmış "Private Dancer"la da sınıf atlayarak uluslararası staroldu. 1990 da dünya turundan döndüğünde bir daha konsere çıkmayacağını söylemışti Oturdu. bıyografisını yazdı \e "I, Tina" adlı bu kitap fılme de çekildi. Çok farklı. aynı zamanda çok tanıdık bir kadının öyküsüydü bu. Özelde acı. aenelde büvük müzikal başanyla geçen bir yaşamı \ardı Tina'nın. Yann gece Tina Turner. fazla uzun ömürlii olmayacak "VViIdest Dreams" albümündeki parçalara ağırlık \erecek. ama önemli değil. Yeni parçalar pek parlak olmasa da Tina ninenin canlı performansı. "Tommy" ve "Mad Max"ten kalan rol yeteneği. eski parçalan. müzıkseveri kırk yıllık bir müzik diliminde yolculuğa çıkaracak. Ancak Tina Turner konserinde bulunnıayı bir statü sembolü görüp Fenerbahçe Stadı'nın yolunu tutacaklara. onuıı ^ov yönünü müziğe tercih edeceklere \akitlenni başka yerde harcamalarını önereceğiz: çünkü Tina Turner ılginç ^o\ una •"^"~™ karşın enerjik pop \e soulla ilerleyen bir yıldız. İstanbul'da da yanındakı gitarıst John Miles ve klavyeci Kenny Mooregıbı ustalarla öncelıkle müzik yanını sergıleyecek sahnede. Unutmadan. bu gece Fenerbahçe Stadı'nda Btırak Kut'un Pepsi Non Stop'ın konuğu olacağını. yarın gece de Turner"dan önce Haluk Leventin sahneye çıkacağını ekleyelim. İ S T A N B l L S A N A T F U A R I Açılışta genç sanatçılara ödülleri verildi Kiiltür Servisi- Bu yıl altıncisi düzenlenen 'Istanbul Sanat Fuan' geçen gün TÜYAP Sergı Salonunda Mımar Sinan Ünıversitesı Rektörü Tamer Başoğlu, tarafından açıldı. 48 sanat galerisi. 10 sanat yan kuruluşu ve l 7 sanat dergısı olmak üzere toplam 75 kuruluş ile 44'ü yabancı toplam 272 sanatçının katılımıyla gerçekleşen fuar geçen gün açılış nedenıyle bır de ödül törenine sahne oldu. Törende. plastik sanatlara emeği geçen yazar ve elestirmenlerden seçılen ısımlere venlen 'Tİ Y\P Şükran Ödülü' ve "Genç Sanatçılar Resim Yanşması'nda ödüle aeğer görülen ısimler açıklandı. Bu yıl. Istanbul Sanat Fuarı Danışma Kurulu'nun ödüle değer gördüğü kişi Ahmet Köksal'dı. •Ödülünü ressam Erginİnan'ın elınden alan sanat eleştirmeni Ahmet Köksal. eleştirmenlerin emeklerinin karşilığını genellıkle alamadıklarından yakınarak "ödülü yıllar süren çalışmalannın karşılığı olarak" gördüğünü belirtti. TL'YAP'ın ıki y ıldır düzenlediği Genç Sanatçılar Resim Yarışması'nda ise birinciliği kazanan Marmara Cniversitesi GSF'den Füsun Bilgin plaketini ve 150 mılyon TL'lik para ödülünü Mimar Sinan Cniversitesi Rektörü Tamer Başoülu'nun elinden aldı. Başoğlu "Sanatçıların konuşma yeteneginin pek fazla olmadığını' öne sürerek ıkincilik ödülünü vermesi ve birkonuşma yapınası için Prof. Emre Kongar'ı sahneye çağırdı. Kongar. sanatın ve kültürün yaygınlaşması için yapılan çalışmalann her zaman desteklenmesının gereklıliği konusunda yaptığı konuşmasında "uygarlaşmanın temelinde kurumlaşmış ödüllerin çok önem taşıdığınr belinerek TL'YAP'ı tebrik etti. Kongar aynca. sanatçıların birbirlerine destek olmaları durumunda siyasetin de onlann etkısi altında kalacağını ve Türkiye'nin "herşeye rağmen' uvgarlık yolunda ilerleyeceğinı sözlerine ekledi. Törende ikincilik ödülünü. Dokuz Eylül GSF'den Güldane Araz, üçüncülüğü Mimar Sinan Ünhersitesi'nden Turan Bü\ükkahramanalırken Melik İskender, O>a Erol v e Hasan Kıran'ın eserleri mansiyona değer görüldü. N D A N 'Sanateal tartışma orlamı yok' Dl YGl DURGUN GLLERÇETİN Bu v ıl altı yaşına gıren Istanbul Sanat Fuan'nda. sanatsal düzeyden çok ticari kaygılann ön planda tutulduğu göriişü ağırlık kazanıvor. Her yıl. Türk plastik sanatlarının gelışımine yönelik dinanıik bir tartışma ortamı yaratılmasi ve ku- rumsallaşma gereklıliğine ilişkın bek- lentilerle ba^lavan Sanat Fuan'nda bu > ıl da ilk ızlenimler ay nı doğrultuda. Fu- ara ılk kez katılan galenler. sanatsal dü- zey in gelecek y ıllarda daha da y üksele- ceği konusunda ıvimser bır tutum içındeyken. bazı de- nevimlı galeriler. 6. tstanbul Sanat Fuan'nın geçnıiş yıl- lara oranla nitelik kaybına uğradığını ve geçnıi^teki 'kurumsallaşma' tartışmala- rının bu vıl artık uvgulama alanı bulması gerektiğini dü- sinın hiçbir önemı vok. Bir dı>ıplın. bır mantık gerek Bire bir tartışmaların pra- tığe geçmesı gerek. Alıcı da satıcı da dolandınlmasın. Türkıye'de plastik sa- natlar çok veni ve galerilerin artık her yıl değişik. venı bır şev göstermesı gerek. Kaygı para olmamaİı.Özellikle fuar için hazırlanan yeni bir proje olmalı. Ancak bu ortamda genellıkle malı kavgılarön plana çıkıyor. Sanat kaygısı olan galeri- ler üç beş tanc. İnsanlar. kişisel çekiş- nıelen bıraksalar çok daha verımli bir fuar ya^anacağını düşünüşorum. İstan- bul'da kımse ealerilerin sorunlarını tar- I Fuar, çok büyıik bir gelişme sağladı DOĞANRAKSON TcşvıkiveSanatGa- lerısi Fuarın. sanatın tartışilabildiğı bir or- tamı sunduğu nıuhakkak. Ama kurum- sallas;masi da !>an. zaten bütün talep o v önde. Henüz sanat müzesi olınav an bır ülkede bu tip etkınlıklenn her zaman desteklenmesı taraftarıyım. Fuann sa- natsal kalıtesinegelmce. Türkıyedega- lcrı say ısı çok az. Ben. fuar danı^ma ku- rulunda ver alıyorıım Örneğin burada y Genel olarak. alıcı-galeri- ci arasında bir 'pazar' ola- rak kabul edilen fuann bu- günkü ışleyışıvle sanatçı ve galenciler için ortak bir ku- rumsal platform varatıp va- ratmadığını. ızlevici ile sa- natçının fuar ortamında na- >ıl birbulu^ma sağladıkları- nı ve fuann Türkiye'deki plastik sanatlar ortamının sorunlannı tartışmaya açma y önünde ne kadar bajanlı ol- duğunu galeri sahiplenne sorduk. Aldığımız yanıtlar arasında ağırlıklı görüş. tıca- ri kaygılann. özgün. "orjinar yapıtlaraververilmesini en- gellediğı vönündeydı. Hergalerınııı tu- ar için 'özel* bir proje hazırlayarak sa- nat ızlevıcisinin karşiMiıa çıkması zo- runluluğu da bu çerçevede vurgulanan bır diğer görüstü. Kaygı para olmamalı, fuar için yeni proje hazırlanmalı FARtK SADE Ankara Siyah Bevaz Sanat Galerisi Beş yıldır katılıyorum fuara. Hep tek sanatçıvla ve iddialı sergilerle gelirim. Pazar mantığı ile gelmenin fuann ama- cı olduğunu sanmıyorum. Galerilerin sanat fuan için özel sergilerle gelmesi gerek. ama genellikle öyle olmuyor. Elindeki ışleri. kendi sahibi olduğu iş- leri ortaya çıkamıaya geliyor galeriler. Böyle bir onamda kurumsalla^madık- tan sonra. ?.orunlann bire bir tartışılma- tı^mıyor. ı, uııkü bırbırlennı sevmıyor- lar. Biz Ankara"da bir galericiler derne- ği kurduk. Istanbul'dan da katılım bek- liyoruz. I Evimize, büromuza ne alabiliriz diye geliyorlar LEYLAÖNE^' Antalva Falez Galerisi Fuar. gördüğüm kadanyla. sanatçısı. galeri sahibi \e izley icisi\ ledinamik bır tartışma ortamı yaratmıyor. İnsanlar. y alnızca katılmiş olmak için burada bu- İunuyorlar. Sanatçı açısından da tatmin edıci bir ortam olduğunu zannetmiyo- rum. Örneğin burada gördüğüm çalış- malar arasında orijinal olanların say ısı çok az. Pek çoğu ticari kav gılarta^nor. İnsanlar herhalde ev ımize. büromuza ne alabiliriz diye gelmi^ler. doğal olarak katılan sanatçılar da bu amaca yönelik çalışmıslar. 300 galeri arasindan 50'sini değil. 60 başvuru arasından 50'sini seçmek gibi bir durumla kar;>ı karşıyav ız. O yüzden fuar yavas, \avas, gelıs.ivor. Ancak. ba^- langıçtan bu yana çok büyük bir geliş- me sağladı Sanat Fuarı. Galerılenn de ya^adığı pek çok sorun var. Her galeri ıstedıği sanatçıya açamıyor kapılannı. Satış açısından problemler yajanıvor. Katılım daha fazla olabilırdi. Örneğin Ankara'dan daha tazla galermin katıl- masinı beklivordum. İzmir'den galeriler katılabılırdı. Fuar. bir galerinin o yıl vapacağı ser- gilerin birsunuşudur Bütün galerilerin de birikımlerini fuar için özel projeler- le sunması gerekir çünkü bu bir fırsat- tır. Bır galeny ı günde 15-20 kişi gezer- ken burada bir hafta içmde 15-20 bin ki- şi geziyor. Bu büv ük bir rakam. bu yüz- den burava katılmak çok daha önemli. Daha büvük müşteriler elde ediyorsu- Sırn çözülemeyen Mata HariKiiltür Servisi - Birınci Dünva Sa\a- şı'nın ünlü kadın casusu Mata Han'nin IgerçekadıvlaMargaretheZelle) gızem- lı yaşamı. Almanya'nın Düsseldorf ken- tınde gelecek a> açılacak sergıv le yenıden gündeme gelecek. Sıradan bır e\ kadını ıken savaş vılla- nnda Pans'ın en çok kazanan dansözü oluveren ve erotik danslarıyla ünlenen Mata Harı. 1917'de Almanlara savaş sır- lannı açıkladığı ve bınlerce Fransız aske- nnin ölümüne yol açtığı savıvla öldürül- müştü. Serginın küratörü Gert Koop- mans'a göre. Mata Harı mıtinın ardında yatan en önemli neden. sahne havatı so- na eren ve savaş > ıllarında ışsız kalmanın yarattığı sorunlannı yaşayan bır kadının. para kazanabılmek için. casus olmavı ka- bul ertıği. 1876yılındaDanımarka'nın Leeuv\ar- den kasabasında doğan Margarethe Zel- le. ıri kara gözlen. esmer tenı. kalın du- daklan ile Doğulu bır tıp çızıy ordu. 19 v a- şındayken bır askerle evlenerek Javva'ya (Malezva) verleşen Zellc. sorunlu bırev- lılıkhavatı vaşadı. Kocası Danımarka'ya dönüşlerını süreklı engelledıği için evli- lığıııı bıtırdı \e 1902"de soluğu. çıplak dansöz* olarak ünleneceği Paris'te aldı. Kendısını bırarıstokratınduleşı olarak tanıtan \e dansa başladığında adını Ma- lezv a dilinde 'sabahın gözü' anlamına ge- len 'MataHari" divedeğiştiren Margaret- he Zelle. Java'da öğrendıği verel dansla- rı Parıs'te son derece erotik bir şov la ser- gılemevebaşladı. 1914'teçıkan savaş. ar- tık 40'ına vakla^makta olan Mata Ha- n'nın yaşamında vepvenı bır kapıyı açı- vordu. Alman Gizlı Servisi. ıki yıldır bi- rıken borçlarını ödemev ı teklif ederek. ra- hat bir vaşam garantisi sununca Alman- ya ıçın casusluk vapmayı kabul ettı. Çok geçmeden Fransız Gizli Serv ısı'nde de iş bularak ıki ülke arasında "çifte casusluk* vapmava başladı. Sadece bırkaç a> süren bu ışın bedehnı ıse oldukça pahalıya öde- dı. 1915'tevakalandıve 1917'de öldürül- dü. Sergı küratörü Koopmans'ın verdiğı bılgıve göre. Mata Han. o dönemın tek erotik dansözü ve kadın casusu deöıldı. Bırıncı Dünva Savaşı'nda onun kaderını pavlaşan en az vırmı kadın daha vardı. Yaşamöv küsü v e çızdığı esrarengiz ka- dın portresıv le HolKv\ood filmlenne ko- nu olan. Greta Garbo. Marlene Dietrich gibi ünlü kadın ov uncular tarafından can- landırılan Mata Harı. ardında o kadar az belge ve eşva bırakmış kı... Koopmans. serginin en büvük eksıklığının Mata Ha- rı 'nın du\ gusal dünyasını anlatacak mek- tup. günİük gıbı be'lgelerin vokluğu ola- rak gösterivor. Bunun verıne. ünlü dans- çının 1905-1915 vılları arasındaki sanat yaşamınıbelgeleyengazeteküpürlerı.fo- toğraflar. bırtakım aşk mektupları \b. yer alıvor. La Scala. l'Opera. MetropoleThe- atre gıbı sahnelerde dans eden Mata Ha- rı. belki de hakkında çok az şey bılindıği için bir ıdol ya da ulaşılamaz bir kadın olarak kalacak herkes ıçın. Tarihçı Mari- na \Varnera göre ıse "Mata Hari. 20. > üz- >ılın Salome'si \c belki de Delilah'sı. Bu- nun için de yarattığı mit hâlâ \as.ı>or. O bir kurban değildi. Ozgürlüğünü kullanabi- lcn cesur bir kadındı." Mata Hari'nin gizemli yaşamı Düs- seldorfta açılacak sergiyle yeniden gündeme gelecek. nuz. galenciler. ressamlar birbirlerini tanıyor. Kalıte açısından ise sanat fuan- nın bu \ıl daha vüksek kalıtede olduğu- nu düşünüyorum. Geçen vıl bu kadar değildi. Kurumlaşma, galericilerin bireysel çabasıyla oldu NEYZATMETtN Bılım Sanat Galensı Fuar, ılk yıllarına göre son derece güçsüz. Siyasal ve ekonomik temeller- den baktığımızda bunun nedenlerinı gö- rüyoruz Twkjve'desiinatın ve kültürün gerileme gösterdığı gerçek. Geçen yıl fuar biraz daha canlıvdı ama bu vıl fu- arın çok olumlu geçeceğinı düşünemı- yorum Sanat fuarı kurumlaştı ama bu kurumlaşma. galerıcilenn bireysel ça- basıv la gerçekleşti. Sanatı ve kültürü ile geli^meven bir ülkede resim pazannın son derece düştüğüne inanıyorum. Sa- natın gelismesine ciddi olarak sekte vu- ruluyor. Bılımin. sanatın iielişmediği bir ülke nasıl var olabilir? Istanbul Sanat Fuan yırmı ınsanlaaçıldı bu ülkede. Ne- rede kurum \e kuruluşlar. nerede dev- let? Ama biz galenciler olarak bu fuann vaşaması için gayret edeceğız. Diğer meslektaşlanm konusunda bir şey söv- lemek istemem ama galerilerin fuara özel sergilerle katılması gerek. Ben. ge- lecek vılın fuanna ilişkın çalışmalarını fuar bıtıminde hemen başlıyorum. Bır yıl sonraki hedefi şimdiden koyma ta- raftarıvım. I İnsanlar fuarda yüzleşiyor sanatia KASI.M KOÇAK Maltepe Sanat Ga- lerisi Çok iddialı konuşmak istemiyorum ama bence fuarın en iyi yanı resme. sa- nata ilgınin artması. İnsanlar fuar dola- yısıyla vüzleşivorlar sanatia. Sanatçılar açısından değerlendirirsek onlar da kim ne yapmış onu görüyorlar. Birbirlerini izlıyoriar. Öteki türlü tek tek sergileri gezip kendi yapıtlarını bunlarla karşılaş- tırmaları çok zor. I Gençlere hrsat tanıma olaıtağı buluyoruz MÜJGANÇAK.AR Passion Sanat Ga- lerisi Ben TÜYAP'la galerilerin böyle bir etkinlik gerçekleştirmelerini olumlu bır gelişme olarak görüyorunı. Öncelıkle zivaretçilerin bütün galenlere aynı an- da ulaşabılmelerı büvük bir kolaylık. Galeri olarak fuara yönelik bir çalışma yapmadık ama ben iki sanatçıyla katıl- dım. Bunlardan Selim Karadan olduk- ça genç bir sanatçı. Amacımız gençlere fırsattanımak. Fuarda dabuolanağı ya- kaladık. I Bir pazar olmasından rahatsa olmuyorum SİNAN YENİLMEZ Kaş Galeri Fuarda resımler arasında da büyük farklar var Resimlenn bir kısmı tama- men ticari. bir kısmı sanatsal. Bu ortam bu nedenle insanlann bazı şeyleri de- ğerlendirebılmesi için iyi bir ortam. Fu- ann pazar mantığını aşıp aşamadığına gelince bana göre sanat artık bır pazar. Sanatı sanat için yapıyoruz diye sanat ^övalyelıöı \ apıp öteki y andan belli eko- nomik beklentilerinin karşılanmasını bekleyen insanlardan değilim ben açık- çası. Sanatın dengeli bir şekilde parayla eşit gitnıesıni sav unuyorum. Bu neden- le buranın bir pazar olması beni rahat- sız etmiyor. "t'alnız fuar kesinlikle sa- natsal bir tartışma ortamı yaratamıyor. İnsanlar sanatçı da olsalar dürüst değil- ler. Fuar ancak bır dedikodu ortamı ya- ratıyor. Bir Sonbahar Kadar Yalnız Bir sonbahar kadar yalnızım. Bir yaz sonu; işte 21 eylül ve sonra sonbaharın baş- langıcı. Yaşamımızdaki. sonbaharlardan bin daha... Kırılan ışıklar, yüreğinize birer hüzün okları olarak saplanır. Belki de Eros'un intikam oklarıdır bunlar. Bir Istanbul griliğinde, eflatunun mavi sulardadans ettiği bir Boğaz yalnızhğında yürürken başıma bir yaprak düştü, sararmıştı. Sanki bır Attilâ ilhan dizesi gibi avuçlarımdaydı: "Elde var hüzün." Bir sonbahar kadar yalnızdım ve Attilâ llhan'ın şi- irleri. kederli bır gecede başucumdaki ışığın aydın- lattığı bir yatakta, yalnız bedenimi ve umarsız bir aşk- la sarsılan ruhumu sarmıştı: "hayat zamanda iz bırakmaz bir boşluğa düşersın bir boşluktan birikip sıçramak için elde var hüzün" • Hep sonbaharı yaşadık. Yaşadık ama yıllarca far- kında olmadık. Gözlerinizin önünden doğduğunuz yerin güzellikleri. cinayetlere kurban gıdıyorsa; değer- leriniz; romantizm. edebiyat, aşk. "zamanayenikdü- şüyorsa". başka hangi mevsimi yaşayabilirsiniz? Belki de tek bır mevsim vardı bizim için; o da son- bahar. Ötekiler. birer yanılsamaydı. Belki de hepsi sonbaharın çeşitli görünüşleriydi! fsleden olmasın. biz adlandırmadık mı onları! Ama şimdilerde kimse pek sonbaharı falan takmı- yor. Nıye? Artık yağmurlu bir sonbahar hüznünü yaşayama- yacak kadar mı duygusuzlaştık! Yağmur bize bır sonbahar hüznünü yaşatmıyorsa, bunda doğanın bir suçu yok! Yoksa. çok mu şiirsiz kaldık! Yoksa, çok mu aşksız... Her şey eylül ile başladı. İşte geldik 21 eylüle. Bel- ki de en güzeli. sararmış yaprakların, unutulmuş so- kakları kaplayan hışırtısında yollara düşmek... Sonbahar, umutsuz aşkların mevsımidir: ayrılıkla- rın, biten aşkların, imkânsız aşkların mevsimi. Sonbahar yağmurları, aşk acısını yüreğinde du- yumsayanların gözyaşıdır. Aslında sonbahar bulut- ları onlar için ağlar: Oktay Rifat'ın dizelerini çağrış- tırır: "Sonbaharın bu en kanlı yemişi, Yokluğun düşüyordu ellerime." • Yine bir sonbahar; rutubet kemiklerı sızlatır: hele Istanbul'unki. Artık kalınca bir şeyler gıyinmenın za- manı geldi. Aslında ceket mevsımidir sonbahar. Ce- binizdebır şıir kitabı, belki Hayyam'ın rübaıleri, göm- leğinızın yakası açık. Aşiyan'da "hürrıyete doğru" yürürsünüz. ; Bulutların gökyüzünü kapladığı günlerde denize bakıp özgürlüğünüzü duyumsarsınız. Denizi ıçinize çektikçe. daha da özgürleşir, özgürleştikçe de hafif- lersiniz. Yüreğinizin taşıdığı yükü denize bırakır, bu- •lutlara doğru yükselirsiniz bir an... Çünkü her bir bulutun aşağıdap bakıldığında uzun biröyküsü vardıcj., .....,•,;... • <ı MH<, • JKT» Bu düş atmosferinden sizi, el ele geçen bir çift çı- kartır. Ya sızin aşklarınız! İmkânsız aşklarınız! I Mevsim sonbahar değil mi? : Yüreğinizdeki aşk acısı, kendi öykünüzü yaşatır. Sonbahar hüznü, artık bir kedere dönüşmüştür. Göz- lerinizden, sevgiliye ulaşmanın umudunu veren Bo- ğaz'ın sularına, yine, yazılmamış birşiirin iki dizesi dö- külüverir: Beni saçlarında öldür, Öpemedığim dudaklanna hasret kaldım. Aııtik klasik yerli oyunlarla yeni sezon Kültür Senisi- Istanbul BüyükşehırBeledıyesıŞehır Tivatroları I ekımde. İstan- bul'un değişik semtlerındekı sahnelennde perdelerini açı- yor. Sezonun ılk haftasında sey ırcıv le bulu^acak ov unlar arasında Lüküs Ha\at' (Harbıye Muhsın Ertuârul Sahnesı). "Sahibinin Sesi* (Fatıh Reşat Nun Sahnesı). "Farklı Bir Kadın' (Cskü- dar M.Celal Sahnesı).-Mi- kadonun Çöpleri' (Kadıköv Haldun Taner Sahnesı). "Ça- tıdaki Çatlak' (Gazıosman- paşa Sahnesı) yer alışor. Şehır Tivatrolan'nın venı sezon ovunlan. Genel Sanat Yönetmenı Kenan Işık. Şe- hır Tivatrolan Müdürü Mu- harrem Ergül ve Haldun Dormen. Gürkan Gür, En- gin Alkan. Engin Lludağ, Can Doğan gibi. bu sezonun ovunlannı sahneve koyacak rejisörlerin katılımıvla dü- zenlenen basın toplantısında tanıtıldı. Kenan Işık. bu v ılın reper- tuannı oluştururken Şehır Tı- yatrosu'nun vapısını doğru bır biçımde \ansıtacak. gü- nümüze ve Türk sevırcısının dokusuna uvgun ov unlar se- çıldığini belirtti Klasık \e antık metınlenn yanı sıra yer- lı oyunlara da ver verıldığını anımsatan Işık. Türk tıvatro- sunun verli metın eksıklığı çektığını: bu sıkıntıyı aşmak için Behiç Ak. Gürkan Gür. İsmail Kaygusuz. Gülsün Siren gibi yeni yazarların. ŞehırTıyatrolan bünvesinde sevırcivle buluşacağına dik- kat çekti. Teknik olanaklar çerçeve- sınde büyük atölyeler. dona- nımlı sahneler gibi alt vapı eksıklıklenne rağmen seyır- cıye gayretle hızmet venle- ceğine dıkkat çeken Işık. Şe- hirTiyatrolan'nda geçen se- zon 300 bin sev ırcıv le buluş- tuğunu belırterek. 150 bin TL(tam)ve75binTL(indı- rımlılolan bıletfıvatlannda. sezon ıçınde değiîiklığe gıdı- leceğıni de ekledi. Yeni sezonda Şehır Tiyat^ rolarfnın 'perde' dıyecek venı ov unlan arasında "Met- ro Canavan' (vazan: Gür- kan Gür. sahneve koyan: En- gın Alkan). 'Koca Sinan* (yazan: F. Havatı Çorbacıoğ- lıı. sahneve koyan: Can Do- ğan). 'Farklı Bir Kadın' (yazan: Gülsün Sıren. sahne- ve koyan: Engın Gürmen). 'Silvanlı Kadınlar' (yazan: İsmail Kaygusuz. süpervı- zör: Beklan Algan. ekıp yö- netmenı: Mustafa Arslan». 'Bir Ata...Krallığım' (sah- neye koyan- BaşarSabuncuı, 'KralÖidipus' se'Oidipus Konolos'ta' (sahneve koyan: Cüne\t Türel). Faust '96' (sahneye koyan: Beklan Al- gan). 'Kendi Gök Kubber miz' (yazan: Sönmez Ata- soy. sahneye koyan: Engia Lludağ). Dinçer Sümer'in 'Ma- \i\di Bisikletim'. F. Meh- met Şakir'ın Moliere'in "Hastalık Hastası adlı yapı- tından uyarladığı. Mehmet l lusoy'un sahneleyececı •Evhami'. Refık ErdiSr ran'ın % Hala>". Fassbin- der'in "Korku Ruhu Kemi- rir". Serpil Akıllıoğlunun Küçük Nasrettin' (çocuk. oyunu). S. Beckett'ın 'Mut- lu Günler' \eya Godot'yu Beklerken' adlı yapıtlan ıse sahnelenmesı düşünülen çal- lışmalar arasında. A.Hamdi Tanpınar'dan 'Huzur' (sahneye koyaru Kenan Işık). H. Rahmi Gü%- pınar'dan Kuyrukluy...ıl- dız Altında" ve halk masal- lannın yetkin örneklennden "Leyla ile Mecnun' yeni se- zonun uyarlama yapıtlarını oluşturuyor. Geçen sezondan devam edecek oy unlar ise 'Sahibinin Sesi'.'Sa\aş \e Barış". 'Gazeteciden Dost", 'Çatıdaki Çatlak'. 'Kanlı Düğün' \ e ıki y ıl aradan son- ra yine Haldun Dormen"in rejısıyle sahnelenecek olan °Lüküs Havaf.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear