23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
17EYLUL1996SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Türk-İş Genel Başkanı Meral'den zorunlu tasarruf kesintileri hakkmda REFAHYOL hükümetine uyan 'Odenmezse sokağa çıkarız' Hlm prömiyeri " • Haber -Merkezi - Aktns ve manken Elizabeth Hurley. yapımını üstlendıği "£xtreme Measures' filminin prömiyerinde _ fotoğrafçılara poz venrken oldukça mutlu gözüküyordu. Hurley "in filmınde Hugh Grant, - Gene Hackman ve Sarah Jessica Parkergibi ünlü _ isirnler yer alıyor. Kararname sıkıntısı ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Başbakan Necmettın Erbakan. TBMM'nın aynen kabul ,etmesi nedenı>Ie Cumhurbaşkanı Süleyman Demırel'in onayladığı. ancak , Anayasa Mahkemesı'ne yürütmeyı durdurma istemiyle iptal da\ası ' açtığı yetki yasasına ' işlerlık kazandıramadı. Yetki yasasıyla ılgili dava görüşmelen başlamadan önce devlet personel rejimınde • köklü değişikliklere • neden olabilecek \e RP'yeyakın. . deneyimsiz kadrolann • bürokrasiye taşınmasıni kolaylaştıracak düzenlemeleri gerçekleştirmek isteven Erbakan. bazı bakanlann yurtdışında bulunması nedenıyle Bakanlar Kurulu kararlan ve kanun hükmünde kararnamelerdeki imzaları tamamlatamadı. Yılmaz İran'a çattı • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz. PKK'yi topraklarında banndırdığı belirtilen \e sınırdan sızmalara göz yuman Iran'ı sert dille eleştirdi. PKK'nin. lran"ın bilgisi dahifinde eylem gerçekleştirdiğini belırten Vılmaz. "Bir eski başbakan olarak söyiüyorum: Türkiye'ye yönelik PKK tehdidinde Iran'ındahli vardır. lyi komşuluk ilişkileri kurmak istememize rağmen. Iran ne yazık ki PKK'ye katkı saglıyor" diye konuştu. Askerlere moral yemeği • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Olağanüstü hal bölgesi ve mücavir illerile Kuzey Irak'ta meydana gelen çatışma \e kazalarda yaralanarak Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nde (GATA) tedav i gören askerlere dün bir moral yemeği verildi. Genelkurmav Başkanlığı'nca beşıncısı düzenlenen ve Deniz Ku\\etleri Komutanlığı'nın Lalahan'daki tesislerinde gerçekleştırilen moral yemeğine bin üsteğmen. diğerleri uzman çavuş \e er olmak üzere 60 yaralı asker katıldı. .Organ bağışı ikampanyası ••İZ.MtR(A,\)-Bu\ıl •kuruluşunun 8. yılını »kutlayan Ege Universitesi ÎOrgan Nakîi U\ gulama Jve Araştırma Merkezi, J'organ bağışı. bağışlann »en kutsalıdır' sloganıyla »kampanyabaşlattı. 15 Jgün sürecek kampany ada îhalkın organ bağışı jkonusunda •bilgilendirilmesi îamaçlanıyor. İzmir 'valıliğı ile Borno\a Belediyesı larafından da desteklenen kampanya kapsamında 300 bez afiş kamu kuruluş \e okullanna asıldı. EÜ Tıp Fakültesi Hastanesi bünyesinde organ bağışı standı açılırken organlarını bağışlamak isteyenler bağış kartını doldurup merkeze teslim edebilecek. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk-tş Genel Başkanı BayramMeral. bedelsizotomo- bil ithalatına izın verilmesinin. yerli sanayi \e ışçıleri olumsuz etkıleyeceğinı vurgularken Türkiye'nin "araba mezariığına'' dönüştürüie- ceöıne dikkat çekti.Çalışanlan. zorunlu tasar- ruf kesintilenni kaldıran yasa veto edilmesey- di Başbakanlığınönüne yığacaklannısöyleyen Meral. "Birikimler en İasa siirede nemalarla biıükte ödenmelidir. Ödenmezse yapılacak, ben- zeridir" diyerek. yeniden TBMM'de görüşüle- cekolan yasa konusunda hükümeti uyardı. Me- ral. emeklılik yaşına ilışkin olarak kesin uzlaş- manın saglanmadığını söyledi. Şeker-fş'in ~ 17. dönem toplu iş sözleşmesi ta- sanveöneripaketinroluşturmakıçın toplanan Başkanlar Kurulu'nun açılışında konuşan Türk- ]ş Genel Başkanı Bayram Meral. hükümetin ıc- raatını eleştirdi. Hükümetin. özelleştirnıede "sat-kapat-kurtul** mantığı güttüğünü kayde- • DYP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller'in kadınlarda 55. erkeklerde 60 yaş istediğinin anımsaülması üzerine. "Ona göre 55-60 da az. 70-80 ister" diyen Meral. şunları söyledi: "Hükümet, sendikalar bir şey söylesin diye bekliyor. Oysa hükümet olmanın sorumluluğu vardır. Dün mezarda emekliliğe karşı düşündüğümüz neyse. bugün de odur. Kısa süreli işçi çalıştırma artacaktır." den Meral. "Özelleştirme yağmadır. KİT'ler özel sektörün tak\i>esi olmuştur. Eski milletve- killerinin hepsi KİT'lere dağıtılmıştır. Sırt üsrü yahp para kazanmaktadırlar. Asıl sömiirii bu- dur" dedı. Ekononıık gelışmelere değinen Me- ral. sözlennı şöyle sürdürdir "Ekonomik dengeleralabora olmuştur. Giin- liik politikalarla iilkenin sorunlan çözülmüyor. Enflasyona birçöziim bulıınamamıştır. buluna- maz da. Enflasyon oranı ne ise faizlerin oranı bir aşağıda. bir y ukarıdadır. Bu ranti>ecilerin işine yanyor. Enıek değil. para parayı kazamyor. İt- hdlat. ihracatın iki katı olmuştur. Hükümet ya iç borçlamr, daha da batağa girer, >a ekonomik dengeleri yerüıde olur gelir sağlar. Bu da olnıu- yor. Yergi de toplayamıyor. Bu durumda ikinci seçenek, mirasyedi mantığıy la KİT'leri satmak. 3 ayda y üzde 50 net faizle birileri zengin edildi. Dolar kaç liradan kaça fıriadı. Hükümet bunla- n açıklasın." Türk-İş'in birikim hesabı Türk-lş Genel Başkanı Meral. düşük faizle nemalandırılan tasarruf kesıntilennin bankava >atırılması durunıunda 611 nıiKon 287 bin lira olacağını. dolara endek^lendiğınde de en kötü olaMİıkla bu paranın 6 katına çıkacağını bıldir- di. Hükümeti "işçiden ne kapanm" düşünce- sinde olmakla suçlayan Meral. şövle konuş- tu: "Eğer/orunlu tasarrufkesintilerinin kaldınl- masına ilişkin yasa veto edilmesej di bu parala- rın ödenmesi imkânı \oktu. Biz birileri gibi so- kaklara çıkıp bildiri dağıtmazdık. MaJiye'nin. Başbakanlığın önündeinsanlanoturturduk.Bu 6 mihon çalışanı kapsı\or. İçinde subayı, si\il memuru. polisi. işçisi vardır. En kısa sünede bi- rikimler nemalarla birlikte ödenmelidir. Öden- mezse >apılacak benzeridir." Bedelsiz otomobil ithalatıvla Türki_\e"nin araba mezarlığına döneceğini kavdeden Meral. "Gümrük birliğine neden girdiniz? Madem gir- dini/- onu uvgula>ın. Bu düzenleme\le AJman ekonomisinidüzlüğeçıkaracağız.' \'atınmlannı- zı Türki\e>e aktarın. ona vüzde bilmem kaç prım \erelım' de>in" diye konuştu. Emeklilik yaşında henüz kesin bir uzlaşrna- \a \arılamadığını. ancak kazanılmış hakların korunmasınınöngörüldüğünükavdeden Meral. geçiş süreci ıçin taraflann yorumda uzlaşmaz- lığadüştüklerı belirtilen TurgutÖzal'ın başba- kanlığı döneminde hazırlanan \asav ı da isteme- dıklerini kavdetti. D>'P Genel Başkanı \e Baş- bakan Vardımcısı Tansu Çiller'in kadınlarda 55. erkeklerde 60 yaş istediğinin anımsatılması üze- rine. "Ona göre 55-60 da az. 70-80 ister" diyen Meral. şunları söyledi: "Hükümet, sendikalar bir şe> söylesin diye beklivor. Oysa hükümet olmanın sorumluluğu vardır. Dün mezarda emekliliğe karşı düşündü- ğümüz ney se. bugün de odur. Kısa süreli işçi ça- lıştırma artacaktır. Yaşı yükseltmekle Sosyal Si- gortalar Kurumu'nun (SSK) sorunlan çöziil- mez. Adam primi yatırmıyor. Sonra prim-faiz alacaklanru atTediyorsun. Bu müessese bö\ le > ü- • RP'li Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek'in, İstanburun su havzalarından biri olan Elmalı Bendi koruma alanında "imar kurallanna aykırı iş merkezlerine" izin verdiği belirlendi. • Beykoz Belediye Başkanı RP'li Yücel Çelikbilek'in SİT kararlanna ve koruma kurullarına karşı çıkmasında örnek gösterdij;i Polonezköy'ün ise yine SIT karanndan önce "imar planlan bile olmadan" aynı belediye tarafından verilen imar izinleriyle yapılaştığı tespıt edildi. Umm Şikâyetçi başkanın SIT yağmasıİstanbul Haber Servisi- Rültür Bakanı İsmail Kahraman in Istanbul'da basına kapalı olarak büyükşehirlerdeki belediye başkanlarıyla gerçekleştirdiği toplantıda. SİT kararlanndan \ e koruma kurıüundan şikâyetçi olan RP'li Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbiİek'ın. Istanbul'un su havzalarından biri olan Elmalı Bendi koruma alanında "imar kurallanna aykın iş merkezlerine" izin verdiği belirlendi. "SİT kararı y üzünden Polonezköy'e cami yapamadım" diyen RPIı Çelikbilek'in uygulama imar planlan yapılmadığı halde 1 25.000 ölçekli çevre düzeni planına davanarak Polonezköv deki arazilere "tarla vasfina rağmen" inşaat ruhsatı \erdigi belirtiliyor. Kültür Bakanı Ismaıl Kahraman"ın "belediyelerin şikâyetlerini değerlendirmek" üzere geçen hafta düzenlediği toplantıda SİT kararlannı \e koruma kurullannı eleştiren belediye başkanlarından Yücel Çelikbilek'in "Bey koz'da imar yetkilerini elimizden aldılar" şeklındeki konuşmalanna tepkilc sürüyor. İstanbul III Numaralı Koruma Kurulu, sahip olduklan doğal zenginliği ve özellikle "ormanhk alanlan" korumak için 1995 yılının kasım ayında Sanyer ve Beykoz ilçelerinı "doğal SİT" ilan ettiğinde. her iki ilçenin RP'li belediye başkanlan da bu karara şiddetli tepkı göstermişlerve tdare Mahkemesi'nde "iptaldavası" açmışlardı. Davacılardan Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çeİikbilek. basın toplantılanyla da yetinmeyip Anadoluhisan'ndan Yalıköy'e kadar ilçenin tüm ana caddelerine. "SİT karan Bey koz halkına karşı zulümdür. kınıyoruz..." şeklinde büyük bez pankartlar asmıştı. Beykoz Belediyesinın SİT ilan edilen kimi yerlerde daha önce yürürlükteki imarplanı ve mevzuatına aykın olarak "çok katlı yiiksek binalara" izin \erdiğî ortayaçıktı. Bunlararasında özellikle Kavacık'taki Karayolları Şefliği çevresınde son ikı yıl içinde yükselen yine çok katlı iş merkezlennin. "Beykoz Beledivesi'ne büyük bağışiar karşılığında" inşa edildikleri ileri sürülüyor. İş merkezlennin. MimarlarOdası İstanbul Büyükkent Şubesi'nce daha önce aynı binalara aıt "proje onayı" aşamasında düzenlenen ÇED raporlarına göre. Elmalı Bendi Su Havzası koruma alanlannda kalıyor.Böige ıçin 31 Ağustos 1990 tarihinde.onaylanan ı.-,lah imar pianında bina yükseklikleri en çok "4 kat" olarak belirlenmesıne rağmen. belediyeye verilen yüklü bağışiar karşılığında inşaatların "10 kat" yapılmasına ızın verildiği belirtiliyor. Oy sa ki bütün bu alanlar lıem 1 50.000 ölçekli nazım planda "yeşil kuşakla" kaldi'iından hem de Elmalı Su ., , İşte Bey koz'un kavacık bölgesinde yiikselençok katlı iş merkezleri. Bu yapılar El- malı su havzasında ve SİT alanında ve ÇEKÜL'iin 1992'de başlattığı ağaçlandırma bölgesinde inşa ediliyor. İmar durumları ise 4 kat olmasına karşın Belediye izniyle göklere tırmanıyor. (Fotoğraflar: AYD1N TAŞDEMİR) Havzası"nda bulunduğundan. III Numaralı Koruma Kurulu'nun I5.11.1995günve7755sayılıkararıyla "doğal SİT" ıçine alınmıştı. Belediyenin 10 kat olarak uyguladığı ıslah imar planı da sözkonusu nedenlerle hukuken ı , "geçersiz"kılınmıştı. Polonezköv 'de durum Beykoz Beledıve Başkanı RP'li Yücel Çelikbilek'in SİT kararlanna ve koruma kurullanna karşı çıkmasında örnek gösterdiği Polonezköy'ün de yine SİT karanndan önce "imar planlan bile olmadan" aynı belediye tarafından verilen imar izinleriyle yapılaştığı tespit edildi. Beykoz Bele'diyesi I 25.000 ölçekli çevre düzeni planına dayanarak, aslında tarla \asfını taşıyan parsellere "yola terkbile yaptırmadan" inşaat ruhsatı vermişti. Bu uygulamay a göre düzenlenen projelerin Mimarlar Odası'nca "ÇED uygulaması" ıle belgelenmesi üzerine odanın proje denetim protokolünü de iptal eden belediye. Koruma Kurulu Polonezköy için SİT karan aldığı için Kültür Bakanlığı'nı da "mahkemeye" vermişti. Gelişmelerı ızleyen duyarlı çevreler. doğal ve kültüreİ değerleri koruma kararlanndan ötürü bakanlığı daha önce mahkemeye veren "davacı" belediye başkanlanyla. kendinden önceki döneme ait StT kararlan yüzünden "davaü" konumda bulunan RP'ii Bakan tsmail Kahraman arasındaki "uyuma" dikkat çekiyorlar. Bu yakınlaşmadan bağımsız mahkemelenn etkilenmeyeceğini belirten Mimarlar Odası Hukuk Müşaviri A\. DervişPariak iseşunları söylüyor: "SİT kararıvia aslında doğal çev reye saygılı \e yeşiü koruyan bir imar düzeni getiriliyor. 2863 sayılı Koruma Yasası'mn 17. maddesinegöre, belediyenin artık bu tlir itirazlarda bulunmak yerine. koruma amaçlı bir imar planı yapmak zoruniuluğu var. Bu planlarda ise elbetteki su havzasına \e ormanlık bölgelere böyle büyük ve yoğun yapılaşma öneremezler.."' UZYAZII ORHAIV BİRGİT Yirmibeş ilden kırkdokuz sıvıl toplum örgütü ve meslek odasının hafta sonunda, Gaziantep'te dü- zenlediği "Ekonomik Ambargoya Hayır" mitingi için. cuma günü bu köşedeki yazımı şöyle noktala- mıştım: "Gaziantep mitingınin, tepkisiz toplum alışkanlığımızı geride bıra- kan bir aşama olmasını bekliyo- rum." Beklentim, ne yazık ki düşledi- ğim ölçüde gerçekleşmedi. Ga- zeteler, Amerika'nın, Bırleşmiş Milletler eliyle beş yıldır Irak'a uy- guladığı ambargonun Türkiye'ye verdiği yaklaşık 27 milyar dolarlık zararı sona erdirmek için-, doğu ve güneydogunun yirmibeş ilinden gelen "oda başkanlan, parti ve dernek temsılcileri, milletvekilleri, belediye başkanlan dahil" 2-3 bin kişinın toplandığını yazdılar. Düzenleme Komitesi adına, Gaziantep Ticaret Odası Başkanı Mehmet Ali Aslan'ın sadece Ga- ziantep'te ambargo yüzünden ka- patılan işyerlerınin envanterini or- taya koyan demecini okuyunca, doğrusu bu mıtıng için bayağı ka- labalık bir yurttaş topluluğunun o gün Gaziantep ıstasyon alanında toplanacağını düşünmüştüm. Ensemize Binen Binene...Ustelik, bu protestolar, ne iktı- darı, ne muhalefeti. ne solu, ne de sağı amaçlamıyordu. işverenın- den. işçisine, sanatkârından ışa- damına kadar ambargodan içi ya- nan insanlar, öyle bazılarının bek- ientıierinin aksine 1 mılyonu bul- masalarda mıtıng alanını tıka ba- sadoldurabılir. seslerini kendilen- ni ızlemeye gelen yabancı devlet- lerin görevlilerine du duyurabılir- lerdi. Yabancı televizyon ajanslarının görkemli bir protesto mitinginden, 100.000 Türk insanının ambargo yüzünden kendılerinın ve başka yurttaşlarının sıkıntısını dıle getır- diğini yansıtan haber filmlerı o ge- ce çeşitli ülkelerde izlenir, elbette gerekli mesajlar. ıstenılen adresle- re ulaşabilirdi. Oysa, dağ fare degilse de. kü- çük bir kedi yavrusu doğurdu.Bu mitingten izlenımlerını "Millıyef'te yazan gazetecı Murat Sabuncu "Üepolitizasyon ve korkunun ız- lerini gerek mitinge gıderken yol boyu konuştuğumuz, gerekse meydanda toplanan halkta gor- dük" dıyor. • • • Yirmi milyon insanımızı etkile- yen bir ambargo, bölgedeki işsiz- lik oranını yüzde 60-70'lere yük- seltmiş. Tencere kaynatamayan evlerden bu mitinge katılmak için gelen kadın sayısı sadece 30. Yollardan. alana gidenleri izle- yen ve ne alkış, ne başkaca tepkı göstermeyen insanlarımızı saran korkunun bu mitingi engellemesı- nı, içimize sindirenimiz var mı? Toplum olarak, her şeyden ön- ce uygar insanlar gibi. ortak çıkar- larımızı savunmak ya da o çıkar- lara ters gelen düşünce ve eylem- lerı eleştırmek, tepki göstermek ıçin bir araya gelmeyi başarmalı- yız. Haftada ıkı kez sütunlarına or- tak olduğum Aydın Enginüç gün önce, Frankfurt'tan yazdığı bir ya- zıda, eski mahalle komşulannın bir tepkı toplantısını anlatıyordu. Bü- lent Ecevit, 12 Eylül 1980'den sa- dece beş gün önce ışçıleri "düdük çalmadan ve oyun tatil edılmeden trıbünlerden alana ınmeye çağır- dıöt için" kıyamet koparılmıştı. ışın ilgınç yanı. bu konuşmaya tepkı gösterenler. düdüğü çalıp oyuna ara vermek ısteyenlerden çok. demokrasınin erdeminden her fırsatta söz edenlenmizdi.Bi- zım toplumumuz, 12 Eylul'den on- ce tepkiyı. çoğunlukla silahlı. vur- du kırdılı toplantılar olarak algıla- dı. 12 Eylül, bu algılamanın verdi- ği dersten yeterınden çok yarar- lanmayı ve toplumu k 'depolıtize etmeyi" başardı. Onaltı yıldır, top- lumumuz ne zaman boşalmak is- tese, ya bir futbol maçının holı- ganlığına, ya sevilen bir müzik sa- natçısının konser ızleyicilığıne dört elle sarılıyor. Ya da, örneğin ülke- miz ticaretıne 27 milyar dolarlık bir açık getıren ambargo için iyi bir zamanlama ıle tepkı mitingi yapı- lacaksa, o ambargonun aç ve iş- siz bıraktığı kımseler başta olmak üzere "nemelazımcılık" şırıngası, damarlarımızdan tüm organlarımı- za kocaman bir "boşver" emrını enjekte ediyor. • • • Amerika, son harekâta kadar Kuzey Irak'ta bütün eylemini Za- ho'da "Çekiç Güç" karargâhının şemsiyesj altında toplanan "Sivil Toplum Örgütleri" ile yürütüyor- du. Bu örgütlerin etkinliği ve elle- rinın bizim ulusal çıkarlanmıza ka- dar uzandığı, zaman zaman TB- MM kürsüsünden de dile getirildi. Türkiye, hâlâ bu tür sivil toplum örgütlenmesini başaramadı. Top- lum. kendı lıderlerinı yetıştireme- di. Siyasi partiler, Ankara'dan ve hatta parlamentodan dışarı çıkıp halkla birlikte eylem yapma alış- kanlığını bile seçimden seçime uygulama yolunu seçerek, tele- vizyon ekranlarına kendilerine lüt- fen tanınan bırer dakikalık olanak- ları kullanmaya razı olmuş görü- nüyorlar. Eh.. Böyle lüksleri olan bir top- luma. ABD'nin iç politika çıkarlan uğruna Saddam'ı cezalandırmak ıçin koyduğu ambargodan beş yıl— da 27 milyar dolarlık fatura çok kauarık gelmemelı.. Ne de olsa. Timur'un fillerinden şıkâyet eden Akşehirlılere öncülük etmeye kalkıp da. huzura varırken arkasında kımsenin kalmadığını gören Nasrettin Hoca'nın torun- lan değil mıyiz? Bakan Nevzat Ercan 'Türkiye'de din baskı unsuru' • Laiklik felsefesinin dini bütünleştirici bir ilke olduğunu anlatan Ercan. "Ne yazık ki laiklik topluma farklı anlatılmış, farklı anlatılmaya çalışılmıştır. Türkiye'de din. baskı unsuru olarak kullanılmıştır ama bu baskılan geride bırakmayı başarmış bulunmaktayız" dedi. SAKARYA (Cumhuriyet) - Dev let Bakanı N'evzat Ercan, "Laiklik felsefesinin. dini bütünleştirici bir ilke" olduğuna dikkat çekerek. " Türkiye'de din, baskı unsuru olarak kullanılmıştır. Ama bu baskılan geride bırakmayı başarmış bulunmaktayız" dedı. Ercan. İslaın dininın. bir reklam aracı ya da koltuğa giden bir yol olmadığını söyledi. Diyanet lşleri Başkanlığfnca düzenlenen ve Adapazarı. Bilecik, Bolu. Kocaeli ve Yalova il \e ilçe müftülerinin katıldığı "3. Müftûler Bölge Toplantısı" Sakarya Abasıyanık Kültür ve Sanat Merkezi "nde yapıldı. Toplantıda konuşan Diyanetten Sorumlu Devlet Bakanı Nevzat Ercan. dünyada hiçbir dinın. İslam dini kadar ilime önem vermediğini söyledi. Laiklik felsefesinin. dini bütünleştirici bir ilke olduğunu anlatan Ercan, "Ne yazık ki. laiklik topluma farklı anlatılmış. farklı anlatılmaya çalışılmıştır. Türkiye'de din. baskı unsuru olarak kullanılmıştır ama bu baskılan geride bırakmayı başarmış bulunmaktayız" diye konuştu. İslam dininin. barış ve kardeşlik anlamına geldiğini de anlatan Bakan Ercan. şöyle devam erti: "Sevgi. saygı, hak \e kardeşlik gibi e\ rensel prensiplerin dinimizin gereği olduğunu topluma yeterince anlatabilirsek, huzuru kısa sürede sağlamayı başannz. Bugün, hepimiz farklı göriişler taşımaktayız. Ekonomik ve sosyal görüşlerimizi yeni ekonomik göriişlerie değiştiriyoruz, ta\ nmız değişiyor. Değişmeyen tek şey vardır. o da Kuranıkerim'dir. Din adamlanmı/, göre\lerini her türiü siyasi görüşün >e düşüncenin üstünde tutmalıdır. İslam bir gayedir. Reklam aracı değildir, koltuğa giden yol değildir. Politika günlüktür, günün şartlarına göre değişir. Islamiyet ise bakidir. Milletimi/in başına bela olan terör olay lan ile mücadelede, su mütrü \e din görevlilerine büyük göre\ler düşmektedir. Bu \atanın ekmeğini yiyip de batağa düşenlere, İslamiyetin birleştirici mesajını sunmalıyız." İslamiyetin. ırkçı'lığı reddeden bir din olduğunu anlatan Diyanet Işler Başkanı Mehmet Psuri \ ılmaz da toplantıda şunları söyledi: "Türkiye. ilerlemekte olan bir ülkedir \edaha da ilerleyecektir. Ama, eskiden millette bir tesanüd vardı. Türklük ve Müslümanlık ile övünülürdü. Türk dediğin zaman. Müslünıan akla gelirdi. Bugün bir zafiyet var. Toplumda nefret var. Sebebi ise ırkçılık. İslamiyet, ırkçılığı şiddetle reddeder." 29 ölü, 27 yaralı Trafik canavarı kana doymuyor Yurt Haberleri Senisi - \urdun çeşitli bölgelerinde meydana gelen trafik kazalannda 26 kişi öldü. 26 kişi de yaralandı. Adılce\az-Erciş karayolunun 7. kilometresınde. Mehmet Necip Tan y önetimindeki 72 AN 165* plakalı yakır yüklü tanker. devriye görev i y apan askeri panzere arkadan earptı. Şarampole yuvarlananan askeri panzerde bulunan Jandarına Er Ayhan Öğüt ile köy koruculan Fevzi Köy lü, İlhami Gündoğdu ve Seyfettin Doğanay öldü Yarlanan Astsubay Adnan Alkan. jandarma erler Sava5 Erveren. Ecevit Gürkan ile köy koruculan Nev zat Llu v e Turgut Özden. Van v e Tau an Devlet Hastanesi'nde tedav ı altına alındı. Malatya'nın Akçadağ ilçesi Resuluşağı köyünde. Mehmet Acar'ın kuîlandığı 44 EV 149 plakalı kamyonetin uçuruma yuvarlanması sonucu meydana gelen kazada da Mehmet Acar, Feridöz Yüeel ve Mehmet Karayiğit olay yerinde öldü. Yaralanan 8 kişi Malatya Devlet ve SSK hastanelerine kaldınldı. Yurdun dığer bölgelerinde meydana gelen ve 13 kişinın de yaralandığı kazalarda yaşamlannı yitiren 19 kişınin adları şöyle: Erzurum'un Oltu ilçesınde .\li Rıza Albayrak. llıca ılçesinde Mevlüt A\anka. \aşar Önal. Adana'nın Ceyhan ılçesinde. Recep Demir, RuhiLlu. Nevşehir'in Avanos ılçesinde Ahmet Taştan. Kayserfde. Tuncay Karaca. Konyada. Mustafa Demiroğlu, Ali Dazkırlı, Yılmaz Karayılan. Mehmet Başsız. Doğanşehir'de Şahnur Saîduz, Kübra Salduz. Lüleburgaz- Muratlı karayolunda Samet Sevincan Malkarada Oktay Karbuz. Aydın-Denizli karayolunda Atike Karadeli. Söke'de. Fatma Konur Fethiye'da. Selim Denizli Aksaray-Nev şehır karayolunda Ali Bilgili, Şanlıurfa'da Mustafa Arslan. Aydının Germencık ılçesinde Muzaffer Canay. Bursa'nın \'enişehir ilçesinde Mazlup Aydınalp.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear