29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 30 AĞUSTOS 1996 CUMA 4 HABERLER Sevigen'in önergesî • A>K\RA (Cumhuriyet Bün»u)-CHP İstanbul ' Mılietvekili Mehmet Sevıgen. Dışişleri Bakanı \e Ba>bakan Vardımcısı Tansu Çiller'ın. Başbakanlık Tarntma FonL *eya Başbakanhk Idan\e Mali İ^ler Başkanhğrndan 65 mıNjrlira çektığrî ve bu para>ı. KKTC'ye giden MHP'nin vandaşlarına \erdiğme ilişkın önergesinin. bazı çevrelerce çarpttıidığını bildirerek. "Soru önergemin ülkemın dış politikasıyla uzaktan yakından ilgisi yoktur" dedi. Se\igen, yaptığı yazılıaçıklamada. önergesinin gerek fanatik Rum-Vunan basını ve Yunanistan hükümeti. gerekse Türkiye'deki bazı basın organlan tarafından zorlama bir yorumla değerlendirilmesinden üzüntüduyduğunu belirtti. Arzık toprağa verildi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Geçirdıği rahatsızlık sonucu ölen. ;» Türkiye'nin Londra Büyükelçiliüi Basın Ataşesi. gazeteci Fatma Nimet Arzık. Cebeci Asri Mezarlığı'nda toprağa verildi. Arzık için. Basın Yayın \e Enformasyon Genel Müdürlüğü önünde tören düzenlendi. Törene. Arzık'ın ailesı ve yakınlan. Devlet Bakanı Namık Kemal Zeybek ve Basın Yavın Genel Müdür Vekilı Nuray Altan katıldı. Altan. Arzık'ı kaybetmenin üzüntüsünü dile getırerek. çalıs,ma arkadaşlarına başsağlıgı diledı. 42 yaşında ölen Fatma NimeiArzık'ın cenazesi. Hacıbayram Camii'nde öğlen kılman namazdan sonra. Cebeci Asri Mezarlığı'nda toprağa verildi. THY Yönetim Kurulu • İstanbul Haber Servisi - TürkHavaYolları(THY) Yönetim Kurulunda değişiklik yapıldı. THY'den yapılan'yazılı açtklamaya göre. Özelleştirme Idaresi Başkanhğı'nın 19 Ağustos 1996 tarihli yazısıvla. Sühan Özkan, Sibel Çarmıklı, Ahmet Ertuğrul. Engin Aras ile denetım kurulu üyeleri Kemal Köprülü ve Mehmet Önal görev lerinden alındı. Nail Kurt. Semih Öztürk. Atav Şevkatoğlu ve Şeref Has. yönetim kurulu üyeliklerine. Kemal Yalçın ise denetim kurulu üyeliğine atandı. Yurtdışındaki hükümlülen • ANKARA (AA)- Adalet Bakanı Şevket Kazan. İran. Sunye, Mısır. Libya ve Suudi Arabistan'daki cezaev lerinde bulunan Türk hükümlülerin Türkiye'ye iadesi konusunda çalışma başlatıldığını bildirdi. ICazan. adli müessesenin iade konusunda hükümlünün kendi isteğini gerekli kılmasmdan dolayı. bakanlığının bugüne kadar hep bireysel başvurular üzerıne hareket ettiğini belirtti. Hükümlünün kendi istemi dışında ülkesine ıadesinin söz konusu olamavacağına dikkatı çeken Kazan. "Bu nedenle mekanizma bu güne kadar hep bu yönde çalışmış. daha zıvade bireysel neticeler ortaya çıkmış" dedi. Ekmek fiyatları • ANKARA (Cumhuri>et Bürosu) - Toprak MahsulleriOfisi(TMO) ekmek fiy atlannın yılın ilk 7 ayında ortalama yüzde 44.9 oranmda arttığını bildirdi. TMO'dan dün yapılan acıklamada. ocak-temmuz döneminde, 1 kılogram unur. fiyatının yüzde 26.8.ekmek fiyatının da yüzde 44.9 oranmda arttığını bildirdi. Açıklamada. geçen yıl arah'&ayında 33 bin 108 lira olan ekmeğin kilogram fiyatının bu yıl temmuz ay ında 47 bin 971 liraya yükseldiği kaydsdıldi. Laik savcı ve yargıçlar Adalet Bakanı Şevket Kazan'ın soruşturma kıskacına alındı B İ R BAKIMA Iııtikaııı soruşturması SERVER TANİLLİ Kazan- Soruşturma silahını kullarmor. ANKARA (ANKA)-Adalet Bakanı Şe\- ket Kazan, yargıda büyük çalkantılara ne- den olan sürgün kararnamesinin ardından. laiktutumlanyla tanınan yargıç ve savcıla- ra karşı bu kez de "soruşturma silahınr doğrulrtu. Edinilen bılgiye göre. bakanlık müfetiş- leri. Kazan'ın talimatıyla. laik çıkışlan ne- deniyle Mersın'e sürgüne gönderilmek is- tenen Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Naz- mi Sarvan, Kayseri'de sünnet olacak çocuk- lan şeriatçı marş eşliğinde yürüten Kayse- rıli imam Aydın Ajdın'ı tutuklayan yargıç kahraman Altıntaş, ilk serbest bırakma ka- ranna itıraz eden sav cı MehmetÇahşkan hak- kında ınceleme başlattı. Kazan. ayrıca. türbanlıstajyerlerhakkın- da "Kıhk kıvafetleri nedenivle hâkim-sa\cı olanıazlar" şeklınde rapor hazırlayan Hâ- kimler Savcılar Eğitim Merkezi başkan yar- dımcılan Ahmet Akgül \e Kadri Söğütlü- oğlu ıle 37 kişinin öldürüldüğü Sıvas katli- amı davasıyla ilgili soruşturmada sanıklar lehinevalancı tanıklıklasuçlananlantutuk- latarakhaklartndadavaaçan Sı\as Başsav- cısı İbrahimGürseshakkmda "hâkimsav- cıların gittiği lokalde içki içilmesine izin \er- diği" gerekçesiyle müfettiş görevlendırdi. Tepkiye soruşturma Geçen temmuzay mdaçıkanlan ve yoğun tepki üzerine görüşülmesi e> lül ay ına bıra- kılan ve kamuoyunda "laik hâkim-saveıla- ra sürgün kararnamesi" olarak adlandırılan taslakta Mersin Ba^savcılığı'na atanması önerilen Ankara Cumhuriyet Başsavcisi Muhafazakâr serhat Cürpınar, Adli Tıp Kurumu'na atanacak Kazan, Kolusaym'ı görevden alıyor ANKARA (ANKA) - Adalet Bakanı Şe\ket Kazan'ın Adli Tıp Kurumu Başkanı Ozdemir Kolusaym'ı görevden alarak. yerine ıki yıl önce doçent olan ve muhafazakâr çev relere yakınltğı ile tanınan Serhat Gürpınar'ı getirmeyı planladığı iddia edildi. Edinilen bilgiye göre. Adalet Bakanı Şevket Kazan. Adli Tıp Kurumu'nda yeni bir kadrolaşmaya gidecek. Kazan'ın halen Adli Tıp Kurumu Başkanlığı görevini sürdüren Ozdemir Kolusaytn'ın yerine 2 sene önce doçent olan ve muhafazakâr çev relere yakınlığı ile tanınan Karadeniz Teknik Üniversitesi Anabilim Dalı Başkanı Serhat Gürpınar'ı getireceği öne sürüldü. Uyar hakkmda rapor Mehmet Ağar döneminde Fizik İncelemeler Ihtisas Dairesi Başkanlığı'na getirilen İsnıail Hakkı Uyar hakkında müfettisler tarafından hazırlanan raporlann da Kazan'a sunulduğu. ancak Kazan'ın bununla ilgili herhangi bir işlem yapmadığı belirtildi. İstanbul Tabip OdasJ ve Baro Başkanlığı tarafından uysal hakkında hazırlanan ve dönemin Adalet Bakanı Mehmet Ağar'a sunulan mektupta. Uysal'ın 1978'de ışlenen bir cinayetin sanığı olduğu belirtilerek. "Lysal beraat etmiştir. Ancak gerekçeyi okuduğumuz zaman ülkücülüğünü bir kez daha saptıvoruz. sonra bakıyoruz Antalya'dan iki kez MHP adavı oluyor. Sivasal kimliği çok belli olan bir insana bu dairenin emanet edilmesi tehlikelidir" görüşlerine yer verilmi^tir. Bu arada Adli Tıp Kurumu'nda çalışan ve üçlü kararname ile atanan öğretim görevlilerinin bir kısmının da Kazan tarafından görevden alınmak istendiğı ifade edildi. Adli Tıp Kurumu'ndaki kadrolaşmadan >ıkıııtı duvan öğretim görevlıleri de önümüzdeki günlerde Cumhurbaşkanı Süleyman Demircl'den randevu ısteyerek. duydukları rahatsızlıkları dile üetirecekler. Nazmi Sanan. sorusturmaya hedef oldu. Sarvan'ınbasınaaçıklamalannda"Meyda- nı üç-beş takkeliye teslim etmeyiz" dediğı, kendisinin Parsadan ve Mercümek sorusj- tumialan nedeniyle sürgüne gönderilmek is- tenildiğini belirttiği gerekçesi>le harekete geçen bakanlık müfeti^ien Sarvan'dan ya- zılı savunma aldı. Müfettişler, ayrıca olayla ilgili haber ya- pan bazı muhabirleri de adeta soru yağmu- runa tuttu. • Adalet Bakanı Şevket Kazan. sünnet şö- leni öncesinde 50 kadar Kuran kursu öğren- cisıçocuğucaddelerde~Atatürk'ünheyke- line hakyol İslanı vazacağız" sözlenni de içe- ren marş söy leterek y ürüten ımam Ay dııı Av - dın'la ilgili soruşturmayada yakın ilgı gös- terdi. İmam hakkındatutuklamaisteyen sav- cı ile tutuklama kararı veren yargıç hakkında "tefahhuz suretiyle soruşturma" açıl- masını sağlayan Adalet Bakanı Şev ket Kazan'ın ilde- ki başsavcı vekiliyle görüş- tüğü ve imamla ilgili tutuk- lama karannda "Takdir hak- kı yanlış mı kullanıldr söz- leriyle dolaylı müdahalede bulundufiu öûrenildi. Tutuklamada direnen Kesebir 'Ihraç suçu işlemedim' A>KAR\ / EDİRNE (Cumhuriyet)- Kendilen- nı "çile çiçekleri" olarak adlandıran grubun öncü- lüöünü yapan DSP Edir- ne"Mille'tvekıli Erdal Ke- sebir. partiden ihraç edil- me suçu işlemedığini. an- cak uzaklaştınlması duru- nıunda siyaseti bırakacağı- nı söyiedi Başlattıklan ha- reketin Ecev it çiftine yöne- lik olmadığını v urgulayan Kesebir. "Bizekimse par- tidf Rahşan Hanım soru- nu var dedirtemez" diye konuştu. Kesebir. "DSP'nin Mercümeği" de- diği genel sayman Vaşar Mengi'nın usulsüzlükleri- nin belgelerle açıklanaca- ğını kavdettı. Parti içinde- ki huzursıızluk ıse sürü- yor. Kayseri İl Başkanı Kubilav Sönmez istifa ederken. Ke^ın İlçe Başka- nı Av. Sami Erken'ın ise Rahşan Ece\it'in isteğı üzenne görevden alındığı ilen sürüldü. Erdal Kesebir \ekurul- tay delegelerı. dün Best Otel'de ortak bir basın top- lantısı düzenlediler. Ko- nuşmasına "Çağnmız ge- nel başkanlıkla ilgili değil- dir. DSP'de genel başkan- lık sorunu yoktur" sözle- rivie ba^lay an Kesebir. ola- ğanüstü kurultay istemle- ri ile tüzük deâişikliği ko- nulannda >srarlı oldukla- nnı bildirdi. Kazan'ın görevlendirdiği iki teftis, kurulu müfettişinin ilk tutuklama îsteminin red- dedilmesinden sonra tutukla- ma isteminde direnen savcı Mehmet Çalışkan ile imamı tutuklav an yargıç Kahraman Altıntaş'ın çevresinde yap- tıkları soruşturma üzerine Ankara'ya döndükleri ögre- nildi. Müfetti^lerin çahşmaları sırasında verilen tutuklama karanv la "şeriatçı propagan- da yapormakla suclanan ima- mın mağduredilip edilmedi- ği" sorusuna yanıt aradıkla- n belirtildi. Kamuoyunda bü- yük tepki alan yürüyüşün mi- marı imam Aydın. karara iti- raz üzenne ilk tutuklama ta- lebini reddeden hâkim Fariz Ozsoy tarafından tahliye edıl- mi>ti. Olay imam hakkında söylertiği nıarş içınde jeralan "Ordunun miğferine hakyol İslam yazacağız~ dizelerin- de ordunun manev ı şahsiye- tini küçük düşürdüğü gerek- çesiyle Adalet Bakanlı- ğı'ndan yasa gereği soruş- turma izni istendi. Ancak Bakan Kazan'ın soruşturul- ması izne bağlı suçlardan olan \e ağır cezalık suçlar arasın- da ver alan bu soruşturma için olur vermediği ortaya çıktı. Cumhurbaşkanı Sülev man DemireL, GATA'daki diploma törenini F.rbakan geeikince başlattı. (Fotoğraf: AA) TÜrbait mİSİllemesİ 'Konutfan'dan lcaktikdem ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Necmettin Erbakan'ın gecikmesi üzerine Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından başlatılan Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) Askeri Tıp Fakültesi'nin diploma töreninde komutan ve öğrenciler "laiklik" mesajlan verdi. GATA Komutanı Prof. Dr. Tümgeneral Fahrettin Vlpaslan. bılimin. ancak laik ortamda uygulanabileceğini belirterek "Laiklik olmadan Batı'ya ulaşmak çabası ancak düş olarak kahr" dedi. Diplomalannı alan doktor \e yüksek hemşire teğmenlerin de kısa konuşmalannda laiklik duyarlılığmı vurgulamaya özen göstermeleri dikkat çekti. GATA'daki diploma törenine Demirel. TBMM Başkanı Mustafa Kalemli. Başbakan Necmettin Erbakan. Anayasa Mahkemesı Başkanı V'ektâ Güngör Özden. Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı. Milli Sav unnıa Bakanı Turhan Tayan ve kuvvet komutanlan katıldı. Erbakan. Başbakan olduktan sonra ilk kez katılacağt törene geeikince program önceden belirtilen saat olan 10.30'da Demirel tarafından başlatıldı. Başbakan Erbakan. törene ancak İstiklal Marşı okunurken yeti^ti. Tümgeneral Alpaslan. yaptığı konuşmada. askeri akademıdeki bilimsel gelışmelere dikkat çekerek şunlan söyiedi: "Laikliğin olmadığı bir ortamda. Batı'ya ulaşmak çabası ancak bir düş olarak kalır. Çünkü bilim. mantığa uygun düşünce yöntemidir. Bu niteliği ile bilim. ancak laik ortamda uygulanabilir. Gerçekçi olmak. ancak laik diinya anlayışı içinde gerçekleşebilir." Tabip teğmenler adına konuşan dönem birineisi Yıldınm Karslıoğlu. Atatürk'ün. laik cumhuriyetin kurucusu olduğunu v urguladı. Yüksek hemşire teğmenler adına konuşan dönem birincisi Avsun Dağ da "LaikTürkiyeCumhuriyeti'nde Atatürk ilke \e inkılapları doğrultusunda milli ve askeri değeriere bağlı, görev ve Mirumluluklarını bilen hemşireler olarak çalışacağız" diye konuştu. Kazan'ın "intikam" ola- rak gösterilen bir diğer so- ruşturması ve ceza tehdidi türban nedenivle gündeme geldı. Kazan. geçen temmuz ayında altı aylık eğitımlerini tamamlayan hâkim-savcı adaylanndan türbanlı olan Hülya Gerçeker ve Emine Uçar hakkında tüzüğe aykı- n kıyafetleri nedenivle "hâ- kim-savcıolamazlar" şeklın- de rapor düzenleyen Hâkim- ler ve Savcılar Eğitim Mer- kezi Başkan Yardımcıian .Ah- met Akgül v e KadriSögütlü- oğlu hakkında inceleme yap- ması için adalet müfettişlerin- den Fikret Özkut'u görev - lendirdi. Akgün~ün sürgün kararnamestnde Bakırköy Hâkimliği'ne. Söğütlüoğ- lu'nun ise Şişli Savcılığı'na atanması önerilivor. ÜZYAZII ORH.4N BİRGİT Gökte Neler Oluyor? Üstünde yaşadığımız yerküre, güneş sisteminde or- ta halli bir gezegen. Güneş bir yıldız; onunla beraber milyarlarca yıldız, yıldızlararası maddeler ve gökada- ları, evreni oluşturuyor. Evren. sonsuz büyüklüklerin alanı ve orada olup biten, daha baştan ilgilendirmiş insanoğlunu, inançlannı ve düşüncelerini yönlendir- miş. Felsefenın de ilk ve temel sorulanndan biri onun- la ilgili: Nereden geliyor evren ve insanın yeri ne ora- da? ilkel insan, yıldızların kendisine yakın olduğunu sa- nıyordu. Yağmur1adolu,yıldırımlagökgürültüsüvefır- tınalar da gökten geliyordu. Buradan kalkıp yıldızlar- la bir bağ kurulur; yıldızlar insanüstü varlıklardır. On- lann lütfunu çekebilmek için. insan önlerinde eğilir ve yakarır: Dinlerin kökeni bir yerde budur. 0 kadarla kalmaz: Yıldızların belli bir andaki konum- larının yeryüzündeki olayları ve insanları etkilediğine de inanılır olur. "Müneccimlik" bunun sonucudur. Onunla kanşık olarak, yıldızların düzenli hareketle- rine bakıp zamanı ölçmek ve mevsimlerin gelişini he- saplamak öğrenilir. Gökbilimin ilk adımlarıdır da bun- lar ve takvim bu hesaplamalardan doğar. Buradan kalkıp dünya. giderek insan, merkezinde- dir olan bitenin denir. Yeryüzündeki mertebeli düzen, göğe de yansıtılır: kat kattır o ve en yukarı katta da Tann oturmaktadır. Tanrı ve çevresi: Melekler. şeytan- lar. cinler, periler. Nasıl ki yeryüzünde de hükümdar- lar ve yamakları vardır: Kölenin, serfin, köylünün, emekçinin tepesinde saltanat sürerler. Göğün dünya çevresinde değil de. dünyanın -öte- ki gezegenlerle beraber- güneşin çevresinde. şaşmaz doğa yasalarına göre döndüğünün anlaşılması; ora- dan evrenın derınliklerine gözlerin çevrilmesi ve onun yasallıklarını arayıp buima; kısacası "kapalı" bir ev- renden "açık" bir evrene çıkış, bilimin en büyük ve insan soyuna en çok onur verecek serüvenlerinden biridir. Acılar ve gözyaşlarıyla da dolu bir serüven... Mertebeli bir evren anlayışının yıkılışıyla, yeryüzün- de mertebeli birtoplum anlayışının çökmesinin -aşa- ğı yukarı- aynı zamana rastlaması. hiç de rastlantı de- gildir. Göktekı saltanat çökerken, elbet dünyadaki saltanatlar da sallanmaya, giderek yıkılmaya başla- yacaktı. Ancak, ınsanoğlunun yıkmaya gökten başlamış ol- ması pek ilgınçtir. Gökönemli... Bugün -karmaşık da olsa- sonsuz büyüklüklerin yer aldığı bir evrende yaşıyoruz. Ufkumuzu artık uzay oluşturuyor. Insanoğlu, yalnız bilime, tekniğe ve ak- la dayanarak. o uzayı, milyarlarca ışık yılı boyutların- da arayıp tarıyor. Bulduğu büyük şeyler vardır, daha da olacak. Ve biz o yıldızlarla aynı yapıdayız. Böylesi bir ortamda. irilı ufaklı dinlerin evren üzeri- ne söyledikleri olsa olsa çocukça şeylerdir bugün; da- hası, yanlışlarla doludur. O yanılgı kaynaklarına sa- hiplik edenlerin, günümüzde, insan zekâsının uzay- daki fetihlerıni görüp, ikiyüzlülük içinde, "Zaren kita- bımızda da yeri var" demelerine bakmayın, bir tedir- ginliği de yaşıyorlar. Dayandıkları zemin büyük bir deprem geçiriyor. Bilim veakıl, hayligecikerekdeolsa, bizdede, bhn- lerce yılın metafiziğinın üstüne olanca gücüyle yürü- yor. Yalnız bilim değil, sanat da... • • • Karikatür sanatımızın büyük ustalarından Turhan Selçuk'un Milliyet'\e, birkaç haftadır sürdürdüğü Uzay Katlannda Gez/'yi. bilmiyorum izliyor musunuz? ilmine irfanına derinden inandığımız Karanfil Hoca, bir uzay gemisini. "Sefine-i Kebir"'\ yapmayı sonun- da başarmış; ve yanına, akla. bilime ve devrime bağ- lı Abdülcanbaz'la, o gözüpek Tarzan'ı da alarak, uzay katlannda bir geziye çıkmıştır. Şu anda beşinci kat- tadırlar ve anlaşıldığı kadarıyla yedinci kata değin çı- kacaklar: bu sonuncu katta. cehennemi ve cenneti, oradaki yaşamı. özellikle hurileri, küpeli oğlanlan ya- kından görüp tanıyacağız. Kafilenin, aynı katta, Tan- n'nın makamı olan "Sidre-tül-münteha"ya kadar ge- lip dayanacağından kuşkumuz yok. Karanfil Hoca inatçıdır; Abdülcanbaz'la Tarzan da korkusuz. Gezinin bugüne değin izlediğim bölümünde, serü- vene. nasıl güçlü bir mizah ve güldürünün eşlik etti- ğini anlatmama kalemim yetersiz kalır. Şu kadannı söy- leyebilirim, söylemeliyim de: Turhan Selçuk, bu gezi vesilesiyle. çizgisinin, imgelem ve mizahının doru- ğundadır. Özetle. gök katlannda büyük şeyler oluyor. Yakında yeryüzüne "Arş-ı Âlâ"öan dev molozların düştüğünü görür ya da duyarsanız, hiç kuşkunuz ol- masın. o büyük gezinin alaşağı ettiği gökteki -o köh- ne- saltanatın yıkıntılarıdır onlar. Izleyiniz o geziyi sevgili okurlarım... Adnan Keskin Refah Partisi'nin Van Milletve- kili Fethullah Erbaş, gençlik yıl- larında Deniz Gezmiş, Celal Doğan gıbı 1968 kuşağının ey- lemlerınin içinde bulunduğunu. daha sonra Ecevit'in 'ortanın solu' hareketini destekleyen, "Toprak işleyenin; su kullana- nın" ilkesini alkışladığını söyler. 12 Mart müdahalesi, 1968'li ku- şakla ilişkilerini keser; kendi de- yişi ile Ecevit'in söylemlerini de yeterlı görmediği için boşlukta kalır. O günlerde arkadaşlan ile Miili Selamet Partisi lideri Erba- kan'ın bir toplantısını izler. izle- yış o izleyiştir. Erbaş, 'hoca 'nın sadık bir öğ- rencısı olur. iki dönemdir RP'nin Van Mil- letvekilliği'ni yapan Erbaş'ın. ge- nel başkanına yakın bir politika- cı olduğu biliniyor. Bu yakınlık. onun bugün Refah'ın söylemle- rini sadakatle yinelemesi kadar, eskı bir devrimci-solcu olmasın- dan da ileri geliyor olmalı. Bu iki yönlü niteliği, simsiyah sünnetli sakalı ile bu otuzundan sonraki islamcı politikacının yeri geldi- ğinde 68 kuşağından edındiği deneyimlerden yararlanmasına yardım ediyor. Refah, 62 gün önce ıktidara gelir gelmez. ülkenin tüm sorun- lannı bir çırpıda ve elbette 'adıl düzen' çerçevesinde çozeceği ortamını yaratmaya yönelik giri- şimler başlattı. Türkiye'dedoğmuş. büyumüş. ancak ayaklan yere basmayan Duhok Seferi bazı kimseler, Erbakan ve arka- daşlarının yıllardır 'o köy senin, bu kasaba benim' dolaşıp bütün dertleri çözmek için hocanın baş- bakanlığının yeterli olacağına inanmışlardı. Kısacası, RP'yi Tür- kiye'nin iç ve dış sorunalannı çö- zebilecek bir ekip ve programın sahibi olarak görüyor, gösteri- yorlardı. Altmış günü geride bıraktık. Bu görünüm içinde kaç arpa bo- yu ilerlendiğini birlikte yaşıyoruz. Bugün onları bir yana bırakıp, sadece bu ayın ilk haftasında. kuşkusuz hocanın bilgisi içinde ve onun istemi üzerine terör ör- gütu PKK ile masaya oturmaya yönelik girisimleri anımsayınız. Gazeteci İsmail Nacar'ın Baş- bakan'lagörüşmesını. bu görüş- meleri yürüten Fehim Adak ve Fethullah Erbaş'ın girişimlerini, Demirel'in tepkisini gözünüzün önüne getiriniz. Cumhurbaşkanı'nın tepkisi, Refah Partisi lideriiği ve hükü- met ölçüsünde bu girişimi don- durmuştu. Ama Erbaş. karşılıklı diyalog ile sorunun çözüleceği ınancını yınelemekten vazgeç- medi ve kuşkusuz genel başka- nının bilgisi içerisinde, eşkıya ör- gütünün elinde bulunan yedi as- kerimizin özgürlüklerini sağla- mak ıçın adımlar attı. Bu adımlardan somut bir ye- re ulaşacağını da görmüş olma- lı kı. RP'nin Van Milletvekili. te- rör örgütünün elindekı rehın ye- di askenn ailelenne kendi sekre- taryası aracılığı ile ulaştı. PKK'nin askerleri bırakacağını. ancak bı- rakılanları teslim alacak kimse- lerin olmasını istediğini söyleye- rek kendisiyle birlikte Kuzey Irak'a gelmelerini istedi. Rehin askerlerımizden ikisınin tedavı için Suriye'ye gönderil- dikleri anlaşılıyordu. Geride ka- lan beş askerin ailesinden tem- silciler. insan Haklan ve Mazium- Der başkanlan. gazeteciler. Er- baş'ın başkanlığında rehin as- kerleri almak üzere gittiler. Te- maslarını. bekleyışlerinı haber- lerden izliyorduk. Doğrusu, örgüt elinde tuttuğu askerlerimizi, basın ve televiz- yon muhabirleri ile yan yana ge- tiriyor, 1 Eylül Dünya Barış Gü- nü'nün seçilmiş olmasının altı çı- ziliyordu. Yer yer, ayağı toprağa basmayan kimselerden. örgü- tün asıl muhatabının bir devlet ya da hükümet temsilcisı olmayı- şından şikâyet eden demeçleri- ne arka çıkanlar da oluyordu! Özellikle son günlerde Refah yanlısı medya. 7. Kanal televiz- yonu ile Yeni Şafak. Zaman. Mil- li Gazete ve hele Akit gazeteleri ile bu tür sızlanmalara arka çıkan yayımlara yer veriyordu. Ama örgüte dolaylı olarak söy- lenmek ıstenen, önce 'sivıl top- lunn örgütlen"\\e ilışkı kurulması ve kapıların aranılmasının sağlan- ması idı. Dün, Türkıye Büyük Millet Mec- lısi'nde Olağanüstü Hal ile ilgili ye- ni yasa tasarılarının konuşuldu- ğu ve o arada RP'nin cumhuri- yet kurumlarını yıpratma çaba- larına ortağı DYP'nın niçin göz yumduğunun anlaşılamadığının. DSP içel Milletvekili İstemihan Talay tarafından kürsüden dile getirildiği saatlerde, Kuzey Irak'ın Duhok kentinden gelen bir ha- ber. terör örgütunden anlayış bekleyenlerin umutlarını karartı- cı ıdi. PKK. basının önüne çıkarttığı, mektuplarını yayımlattığı beş re- hin askeri teslim almak içın ge- len Fethullah Erbaş'a. Akın Bir- dal'a. Yılmaz Ensarioğlu'na. Mustafa Erdoğan'a ve daha önemlisi, çocukları. eş ve kar- deşleri ile kavuşacaklarırn düş- leyen beş aile temsilcilerine ka- pıyı kapatmıştı. Gerekçe bir eş- kıya kurşunu kadar sertti ve 'ka- muoyunda yeterh tepki oluşma- dığı' iktidar partisinin yan resmi temsilcisı konumundaki millet- vekılinin başkanlık ettıği kurula bil- dirilmış geri dönmelerı ıstenıl- miştı! Demek kı. terör örgütü insan- cıl bir söylemi gerçekleştirmeyi değil, kendisini 'haklı çıkartacak' bir kamuoyu tepkisini oluştur- manın peşindeydi ve yedi rehini bu amaçla kullanmaya kararlıy- dı. Bunun böyle olacağını. eşkı- ya yasalarının gereği bilmekten kaçınanlar. PKK'nin elindeki re- hin askerlerin sayısının yediden fazla, galiba otuz dolayında ol- duğunu görmezden gelip yedi kobay evladımızın duygularını da. onların ülkedeki yakınlarının acılarını da kaşımaktan geri dur- mamışlardı. Ölçmemiş, biçmemiş, hesap kıtap yapmamış. kulaktan kula- ğa duydukları ile bir Irak seferi- ne kalkışmışlardı. • • • Sonuç. iki yanı ile acıdır: Beş askerin ailesi, kabuk bağ- lamış yaralannı iktidar partisi kay- naklarından esen umut havaları ile tazeleyip yola çıkmışlardır. Yo- la çıkmakla kalmayarak "Bura- ya kadargelmişken, evlatlarımı- zı almadan dönmeyelim" düşün- cesi ile Duhok'ta kalmaya karar vermişlerdir. Hükümetin ana gövdesi RP'nin etkili üyesi Van Milletvekili Erbaş ve arkadaşlan ise bu yazıyı yaz- dığım sırada Habur kapısından Türkiye'ye geçmek ıçın Du- hok'tan tam bir 'W dönüşü yapıyordu. Doğrusu çok merak ediyorum: Kamuoyuna neler söyleyecek ve başbakanına neler söy- letecek? dinci6 Gökçek vakıflara çalışıyor' A\K\R\ (Cumhuriyet Bü- rosu) - CHP Genel Sekreten Adnan Keskin. Ankara Ana- kent Beledı\ e Başkanı Melih Gökçek'in. RP'nin van kuru- luşuolaraknıtelendinlen Mu- radıve KültürYakfı ıle işbırlı- ğı vaparak. haksız kazanç el- de ettığını sövledı. Keskin. Gökçek'ın icraat- lannı sert bir dille ele^tirdi. Keskin. "RP-DYP genel baş- kanlan. kirli servetlerinin he- sabını vermemek için birieşn- ler. \eni \onetimin uzantılan da vakıf adı altında halkı soya- rak. vandaslannı zengin etme- veçalışıyorlar" diye konuştu. RP'nin van kuruluş.u olarak nitelendırıkn Muradive Kül- tür \ akfı'nın "hemtkaret.hem desiyaset"\aptığını kaydeden Keskin. şunlan sö> ledı "Ankara Anakent Beledi>ts a.bu vakıfile iç içeçaüşıvor. Va- kıf. rınansnıaııını oluşturmak için belediveilcortakçalışıvor. Şirketlerle işinivüriitüv or. Be- ledi\o içindtki ihalelerin çoğu dabunlaraverilivor, 1994-1995 >ılında 239 iş ihalesi vapılmış, bunun \ü/dt 70"i Muradive Nakfi'na verilmiş. AŞTİ'deki dükkânlannda buşirketlere\ı>- rilmesi wı ardı editemez." Keskin. Gökçek'm, doğal- gaz sav acınıri bağlantı ücreti ile birlikte 300 dolar almasını da eleştirerek "Karth sayaç siste- minegeçilmesiiçin neteknik ne de idari imkân vardır. Abone parası olarak alınan 300 dola- nn 214 dolansavaç bedefi ola- rak şirirfteveriByor" dedi. Kart- lı savaç ıhalesinı alan Alfagas Elek'tronik Ölçü Aletlen Sa- nay i v e Ticaret Limited Şirke- tı'nin ihaleden birkaç gün ön- ce kurulduğuna dikkat çeken Keskin. "Bu şirket, 1 miKar sermaye ile kuruluyor. Ancak, bunun sadece 250 nühon lira- sınıvannyor. Arkasından mil- >arlarca liradeğerindeki sayaç ihalesini alıyor"dıye konuştu. Gökçek ıse Adnan Keskin'i •provokatöriükk" suçlayarak, "Keskin. Genel-İş Sendikası ile beraber Ankaray gösterile- rine nasıl provokasyon hadise- leri kanştınr vegöige diişürü- rii/ dive çalışmalar >apıvor" dedi. Keskin"ın Anakent Be- lediyesi hakkındaki açıklama- lannı yalanlayan Gökçek. "Keskin saminıiyse, söyledik- lerini sav unabilttek güce sa- hipse. hodri meydan. Gelsin. istediği lelevizvon kanalında tartışalım" dıve konuştu.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear