29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 30 AĞUSTOS 1996 CUMA 10 DIŞ HABERLER Yunanistan'da seçime doğru • ATİNA(A.A)- Yunanıstan'da 1993 seçimlerinde. yalnızca bir incir yaprağıv la çınlçıplak poz verip afişler bastırarak dikkatieri üzerinde toplayan YeşilciierBirliği Partisi Başkanı Dimitris Vergis. 22 eylül seçimlerinc de haşhaşa özgürlük sioganı ile katılıyor. Seçim propagandasını, haşhaş ekiminin serbest bırakılmasına dayandıran Vergis. haşhaş bitkisinin çevreye yararh olduğunu belirterek polısin bu bitkiyi bulunduğu her yerde yok etmesinin yasalara aykın olduğunu söyledi. Tamiller 24 polis öldÜPdü • COLO\IBO(AJV)-Sri Lanka'da dün bir polis karakoluna saldıran Tamil Elam Kurtuluş Kaplanlan militanlannın, 24 polisi öidürdiikleri bildirildi. Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, bir Tamil militan grubunun dün. başkent Colombo'nun 200 km kuzeyindeki bir karakola baskm düzenleyerek. burayı ele geçirdikleri belirtildi. Iran'da137 casus yakalandı • TAHRAN(A-A)-tran'da, mart ayından bu yana ABD. Irak ve diğer ülkelerin casuslan olduklanndan şüphelenilen 137 kişi tutuklandı. Istihbarat Bakanı Ali Fallahiyan. bu kişilerle birlikte 10 adet bomba ele geçirildiğini bildirdi. Iran, sıksık. 1980-88 savaşı sırasında Irak'tan ve ABD'den gelen casuslan yakaladığını ilan ediyor. Kuzey Irak sakin • ANKARA (A.A)- Kuzey Irak'ta. ABD'nin çabalan sonucu önceki gün sağlanan ateşkesin ardından. bölgede durumun sakin oldugu bildirildi. Irak Kürdistan Demokratik Partisi (IKDP) kaynaklan. ABD Dışişleri Bakanlığı'nın önceki gün TSİ 07.00'da ateşkes sağlandıgı açıklamasına karşın. Irak Kürdistan Yurtsever Birliği'nin (IKYB) önceki gece küçük çaplı bir saldın gerçekleştirdiğini belirttiler. Moskova'nın 300 km kuzeyindeki Yaroslavl bölgesinde eski bir Sovyet çocuk kampını satm aldılar Rıısya'da PKK kasabasıHAKAN. AKSAY MOSKONA - Rusya başkentine 300 km mesafede bir PKK kampı kuruldu. Moskova'nm kuzey doğusunda bulunan tarihi Yaroslavl bölgesine bağlı Gavrilov Yam kentinde. eskiden Sovyet çocuk ör- gütüne ait olan bir dinlenme kampını. Rusya Adalet Bakanlığı'nda yasal kay- dı bulunduğu açıklanan Uluslararası Kürt Toplumsal Örgütleri Birligi satın aldı. Eski Sovyet Cumhuriyetleri Kürt- lerinin yanı sıra, aralannda Türkiye'nin de bulunduğu çeşitli ülkelerden gelen • Rus basınında çıkan haberlere göre PKK bayraklan ve Abdullah Öcalan posterleriyle süslü kampta, Türkiye ve diğer ülkelerden gelen Kürtler, bir yandan eğitim çalışmalan yapıyor, bir yandan da ticaretle uğraşıyor. Bir televizyon stüdyosu bulunan kampta bir de gazete yayımlanıyor. göçmenlerin banndıgı belirtilen kampta komün hayatı yaşandığı ve eğitim çalış- malan düzenlendigi bildiriliyor. Moskova'da yayımlanan haftalık Ogonyok dergisi ve günlük Komsomols- kaya Pravda gazetesi. kampın bir 'Kürt kasabası' haline geldığinı \ azdılar. PKK bayraklan ve Abdullah Öcalan portrele- ri ile dolu oldugu vurgulanan Solneçniy (Güneşli) adlı kampta. 'StonRodini'(Va- tan Feryadı) adıyla bir gazete yayımlan- dığı kaydedildi. Haberi, 'Yarosiavl Or- manlannda Kürtler Ortaya Çıktı" başlı- ğıyla veren Ogonyok. kampta çalışan ve zafer ışareti yapan militanlann fotoğraf- lanna yer verdi. Dünkü Komsomolska- ya Pravda'nın manşetinde ise haber. 'Kürt Gerillalar Kremlin'e Üç Saat Me- safede Kamp Kurdular' başlığıyla ve Abdullah Öcalan'ın fotoğrafıvla birlik- te 'Öcalan müsterih olabÜir; militanlan gerçek birer Yaroslavllı oldular1 alt yazı- sıyla verildi. ikinci sayfada, "Sözüm ona yoksul îsrail masaya oturayor • Filistin lideri Arafat'ın genel grev çağrısının ardından îsrail, banş görüşmelerinin gelecek hafta yeniden başlamasını kabul etti. Dış Haberler Servisi - tsra- il'in Batı Şeria'daki Yahudi yerleşim birimlerini genişlet- me kararına sert tepki göste- ren Filistin lideri Vaser Ara- fat'ın çağnsı üzerine Filistinli- ler dün dört saatlik genel gre- ve gittiler. Bölgede giderek tır- manan gerginliğin giderilmesi amacıyla dün Israil'in girişi- miyle acil olarak bir araya ge- len iki tarafyetkilileri, lsrail'de yeni hükümetin işbaşına gel- mesinden sonra kesilen banş görüşmelerini gelecek hafta yeniden başlatma karan aldı. Filistin özerk yönetiminin kuruldugu 1994 yılından bu yana gerçekleştirilen bu ilk ge- nel grevde Doğu Kudüs. Batı Şeria ve Gazze"deki tüm dük- kâanlann kepenk kapattığı. hü- kümete ait binalannsa öğle sa- atlerine kadar açılmadığı bil- dirildi. Îsrail hükümetinin Ya- hudi yerleşim birimlerini ge- nişletme karanna çok sert tep- kı gösteren Arafat. bunun "Fi- lisrinülere karşı savaş ilan et- mek" anlamına geldiğini bil- dirmişti. Filistin lideri Arafat. genel grev çağrtsında bulun- muştu. Arafat'ın çağnsmın ardından Batı Şeria ve Gazze'de tüm dükkanlar ve işjerieri kapandı. (Fotüğraf:REUTERS) Iki tarafarasındaki gerginli- ması kararlaştınldı. tki taraf ğin tırmanması üzerine Îsrail- arasında süren banş görüşme- li ve Filistinli yetkililer, îsrail leri, Israil'de Başbakan Benya- tarafının girişimiyle dün acil olarak bir araya geldiler. Kudüs^te bir otelde buluşan îsrail banş heyeti başkanı Don Şomron ile Filistin banş heye- ti başkanı Saib Erakat'ın gö- rüşmesirun ardından iki taraf arasında siyasi görüşmelerin gelecek hafta yeniden başlan- min Netanyahu'nun göreve gelmesiyle bundan iki ay kadar önce kesilmışti. tsrail Dışişleri Bakanı Da- vidLevi biraçıklamayaparak, Arafat-Netanyahu görüşmesi- nın de yakın bir gelecekte ger- çekleşmesının beklendiğini bildirdi. Tüm bu gelişmeler yaşanır- ken, Israil'de sağcı Likud Par- tisi hükümeti, Batı Şeria'da ye- ni Yahudi yerleşim birimleri kurulması yolundaki projeleri onayladı. Savunma Bakanlığı'ndan vapılan açıklamada, Bakan İzak Mordehay'ııı bu yöndekı projelerin uygulanmasını onayladığı bildirilirken, bu projeler kapsamında. Batı Şe- ria'da kaç yeni konut yapılaca- ğı konusunda ise bilgi verilme- di. Bu arada. Batı Şeria'nın Beytüllahim kentinin güneyin- deki bir Yahudi yerleşim biri- mi yakınlannda önceki akşam bir otobüse düzenlenen ve 2 ls- railli kadının yaralanmasıyla sonuçlanan saldırıyı, George Habbaş liderliğindeki Filistin Kurtuluş Cephesı üstlendi. ÖR ÜŞ / Prof. Dr. TÜRKKAYA ATAÖV ABD, Libya'yı vurursa... Amerika ile Israil'tn übya'da bir kimya- sal silah fabrikası olarak kullanılmak üze- re inşa edildiğinden kuşkulandıkları bir ya- pıyı yerle bir etmeye hazırlandıklan bildi- riliyor. Egemenlik, bir hükümetin kendi topraklannda dilediğini yapabilmesi de- mektir. Bu anlayışın aynlmaz parçası da başka devletlerin içişlerine kanşamaya- caklan ilkesidir. Devletler, birbirlerini çeşit- li yollardan etkiliyorlarsa da başkalarının karar verme sürecine müdahale edeme- yecekleri, bir Birleşmiş Milletler Antlaş- ması ilkesidir (Madde 2/7). .Ancak, insan haklan gibi temelde bir 'iç' sorun sayılan bazı konular, uluslararası toplumun gittikçe daha fazla ilgisini çeki- yor. Öte yandan, çevreye bazı kimsayal maddeler saçarak insanlan öldüren ve sa- kat bırakan kimyasal silahların kullanımı, 1925 Cenevre Protokolü ile 1992 Kimya- sal Silahlar Konvansiyonu'yla yasaklan- mıştır. Bu ikincisi üretimi ve bulundurma- yı da yasaklamakta, denetim yöntemleri getimnekte, giderek yaptınm tehditlerini bile içermektedir. Ne var ki Libya'nın kimyasal silah üret- tiği ya da üretmeye hazırlandığı bir varsa- yımdır. HeleAmerika'nın silaha başvurdu- ğu olaylarda savaş nedeni- ni gerçeklerden farklı gös- terdiğine ve dolayısıyla ken- di halkını oldugu kadar dün- ya kamuoyunu da yanılttığı- na ilişkin birçok örnek vardır. Kore Savaşı'nın çıkışından Panama'da devlet başkanı- nın kaçırılışına değin, Ame- rikan hükümetleri, silahlı müdahalelerinin gerçek ne- denini gizlemişler, sıradan yurttaşı yanıltmışlardır. Amerika'nın tüm askeri müdahaleleri için ileri sürdü- ğü resmi, ama yanıltıcı anla- tım, eleştirilerin hiç değilse dozunu kısmakta, operas- yon tamamlanıncaya değin ^ ^ _ ^ _ ^ genelde basının tepkisi sert ^~~~"""~" olmamaktadır. Bir ülke dışanda silaha başvuracaksa olayın 'yenilir-yutulur' bir görünüme sokulması üç nedenden ötürü gereklidir: Önce, ölüme ve öldürmeye gönderilenlerin ikna edilmeleri gerekir. Sa- vaş nedeni en azından haklı görülmelidir. İkincisi, halkta da bir meşruluk kanısı uyanmahdır. Üçüncüsü, dünya kamuoyu- nun eleştirilerini de aynı nedenle önlemek gerekir. Hele müdahalenin asıl nedeni ideolojik ise, örneğin yabancı bir hükümeti devir- me girişiminin ardında dünya görüşleri arasındaki farklılık temel nedense, Lib- ya'ya daha önce yaptığı müdahalelerde de görüldüğü gibi, Amerika asıl nedeni gizlemede bir özen göstermiştir. Özellikle soğuk savaş döneminin Amerika'ya ger- çekleri saptırmak için gerekli koşulları ya- rattığı bilinmelidir. Daha 1954'te Başkan Eisenhovar için hazırlanan bir raporda • Libya'nın kimyasal silah ürettiği ya da üretmeye hazırlandığı bir varsayımdır. Hele Amerika'nın silaha başvurduğu olaylarda savaş nedenini gerçeklerden farklı gösterdiğine ve dolayısıyla kendi halkını oldugu kadar dünya kamuoyunu da yanılttığına ilişkin birçok örnek vardır. "Oyunun kuralları yoktur" deniyordu. 1962'de de Savunma Bakan Yardımcısı Arthur Sylvaster, "Ulusal güvenlik için yalan söylemek gerekebilir" diyordu. 1986'da da Reagan yönetimi übya'da terörist eylemler konusunda kitle haber- leşme araçlarına bilerek yanlış bilgiler ilet- ti. Ama bir hükümet askeri müdahalesine ilişkin olarak kendi yurttaşlanna yanlış bil- gi veriyorsa, kendi halkını bir düşman ka- bul ediyor demektir. Gerçeği söylemekten kaçınması ve onun yerine yalan uyduıma- sı son derece önemli bir olaydır. Amerikan hükümetlerinin sık sık yinele- dikleri bu tavn halkın ve dünya kamuoyu- nun güvenini ortadan hatın sayılır ölçüde kaldırmıştır. Başkan Johnson'un Vıetnam Savaşı'nda Tonkin Körfezi olayına ilişkin palavrasının sonra meydana çıkışı 1968 seçimlerinde adaylığını koymasını engel- lemişti. Amerikan hükümeti bazan birya- lanla başka bir yalanı örtbas etmeye ça- balamaktadır. Örneğin, 1962'de BM'deki temsilcisi Adlei Stevenson, Küba füze bunalımını Kore Savaşı'nın çıkışına ben- zetmeye çalışırken hem Kuzey Kore'nin 'doğrudan askeri saldınsı' biçiminde BM raporlarının da onaylamadığı bir yalan söylüyor hem de Küba ile bir paralellik kurarak ikinci yalanı sergiliyordu. Başkan Reagan da yurtdışındaki Amerikalılara karşı terörist eylemlere ilişkin CIA'den bir rapor istediğinde raporda bu türlü eylemlerin azaldığı belirtildiği zaman, bu sonu- cu beğenmemiş ve arttığı- nı söyleyen ikinci bir rapor hazırlanmasını emretmiştir. Bunun için de Cleire Ster- ling'in kitabından yararlan- malannı istediğinde CIA, bu araştırmada sözü edilen olaylann gerçek olmayıp bizzat CIA'nin zamanında basına sızdırdığı yanlış bil- gilere dayandığını belirtme- sine karşın, gene de Reagan'tn yeğlediği ikinci ve yanıltıcı rapor hazırtanıp sunul- muştur. Bunlartehlikeli vedemokrasi kar- şıtı aldatmacalardır. 1990'larda, artık Amerikan halkının önemli kesiti de silahlı bir müdahale ya- pıldığı zaman hükümetin resmi ama yanıl- tıcı bir kılıf hazıriadığına inanır olmuştur. Örneğin, 1991 İkinci Körfez Savaşı'nda Amerika, Irak'a müdahale ettiği takdirde bunun nasıl olacağına ilişkin kamuoyu yoklamasında yanıt verenlerin yansı hükü- metin müdahaleyi haklı gösteren bir yalan uyduracağını söylemiştir. Bu tepki Ameri- kan yönetimiyle halkının çoktan koptuğu- nun göstergesidir. Amerikan halkı dals- rail 1982'de Lübnan'a askeriyle girdiğin- de hükümetin müdahaleyi düşünmediği- ni bilmektedir. Libya'ya yapılacak herhan- gi bir müdahale de tüm bu kuşkulan bir kez daha ön plana çıkaracaktır. Kürrlerin hiç de körü sa>ılma>acakbirte- Inizvon srüd\olan \ar" alt yazısıyla bir- likte stüdyonun görüntüsünü fotoğrafla- yan YHena Loriva adlı gazete muhabiri şöyle yazdı: "Kürtter. ölen e>latlan için göz>aşıdöküyorlar.Oğuüannı bağımsız- lık sa\aşı için öuneye >eniden cephelere göndcrnıe\e hazırlar. Kürtleri anlamak mümkündür. Ama uluslararası birskan- dala zernin hazırta>an Rus\ a'\ ı anlamak mümkün değildir. Nedense Yiirkne'nin Kremlin"e üçsaatmesafede buderecega- rip bir çocuk kampf görmekten pek hoşlanmayacağını hesapla\amı\onız." Kampta oğlu Türki\e'de 12.5 vıla mahkûm yaşlı bir babanın ve Irak'tan kansı ve çocuklanyla birlikte Iran, Tür- kiye, Azerbaycan \ e Gürcistan sınırlan- nı gizlice geçen eski bir Ingilizce öğret- meni militanın da yaşadığını belirten Komsomolskaya Pravda ve Ogonyok. kampın ve gazetenın sorumlusu Aziz Mammanın açıklamalanna geniş yer verdi. Dünyada yaklaşık 5 milyon Kürt mülteci olduğunu söyleyen Mamoyan, bir "Kürt kasabası" haline gelmesinı he- defledikleri kampın, yurtsuz Kürtler için bir sığınma yeri olarak düşünüldüğünü vurguladı. Eski çocuk kampını kaça sa- tın aldıklarını gizleyen Mamoyan, Kürt şirketlerinden yardım aldıklarını. kendi- lerinin de bölgede fanm ürünlerinin iş- lenmesi ve ticaret işleriyle ugraşmaya çalıştıklannı, bu amaçla kısa süre önce Solneçniy (Güneşli) adı> la birşirket kur- duklannı belirtti. Komsomolskaya Pravda, baştan aşa- ğı PKK 'ye övgülerîe dolu oldufu kayde- dilen "Vatan Feryadı" adlı gazeteden, 30 Haziran 1996"da Tunceli'de kendisiyle birlikte 9 askerin ölümüne ve 30'unun yaralanmasına yolaçan Ze>nep Kınalı (Zilan) üzerine vazılan bir yazıyı \e içi- len intıkam yeminini aktardı. Kampın kültür sorumlusu oldugu belirtilen Irak- lı BabeNaze. eskiden Moskova'yı mer- kez olarak kullandıklannı. ama finans \e başka nedenlerden dolayı şimdi Ya- roslavl yakınlanna gelmek zorunda kal- dıklarını söyledi. Kampta daha çok eski So\ yet cumhuriyetlerinden Kürtlerin ya- şadıklannı belirten Naze. öteki ülkeler- den mültecilerin varlığını reddetmedi. Kürt kampında gazete ve özel televiz- yon stüdyosunun ve gelişkin bir bilgisa- yann >anı sıra tiyatro \e müzik toplulu- ğunun da bulunduğu. Kürt çocuklannın eğitim gördüğü, yetişkinlerin de ideolo- jik tartışmalara katıldığı aktanldı. Kamp- ta bir aylık Pall Mall sigarası stokunun bulunduğuna dikkat çeken Ogonvok. herkesin parasının ortak bütçeye katıldı- ğını, sabah topluca cimnastik yapıldıgı- nı, murfak işlerinin ve kampın düzenlen- mesinin herkesçe sırayla gerçekleştiril- diömi belirtti. Başbakan ile yardımcısının Ortadoğu'yla ilgili açıklamalan birbirini tutmuyor Çffler ve Erbakan yine çelişti ANKARA (Cumhuriyvt Bürosu) - Türki- ye'nin Ortadoğu bölgesindeki ülkelerle ilişki- lerinin değerlendirildiği toplantılar, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı TansuÇiller'in neden oldugu bir diplomatik skandal ile göl- gelendi. Ortadoğu ülkelerindegörev yapan 15 büyükelçiyi Dışişleri Konutu'nda toplayan Çiller, ani bir degişiklikle Dışişleri Bakanlı- ğı'na aldırdığı topiantıya da başkanlık etme- yerek yerine Dışişleri Müsteşarı Onur Ö>- men'i gönderdi. Çiller, Ortadoğu ülkeleriyle ilişkilerin geliş- tiriimesi için bu ülkelerin teröre verdikleri des- teği kesmelerinin koşul olduğunu belirtirken Başbakan Necmettin Erbakan ise bu ülkeler- le ticaretın gelıştirilmesi ve terörün kökünün birlikte kazınması gerektiğini bildirdi. Devle- tin en üst düzeyindeki iki yetkilinin terör ve ticaret konusundaki farklı tutumlan. "RP ve DYP arasındaki çelişkinin bir kez daha kendi- ni göstermesi" olarak değerlendirildi. Erba- kan'ın. büyükelçilerle yaptığı görüşmenin he- men ardından Iran'ın Türkiye Büyükelçisi Muhatnmed Rıza Bagheri'yı kabul etmcsı dikkat çektı. Toplantılarda, agırlıklı olarak ön- ceki gün imzalanan Türkiye-lsrail Sa\unma Sanayi Işbirliği Anlaşması, Kuzey Irak'taki son gelişmeler. Suriye ile ilişkiler ve bölgede- ki terörün sona erdirilmesıne ilişkin konular ele alındı. REFAHYOL hükümetinin işbaşına gelme- sinin ardından koalısyonun RP kanadının Tür- kiye'nin Islam dünyası ile ilişkilerini geliştir- me politikası kapsamında Ankara'nın sorun- lu komşulanyla Dışişleri Bakanlıgı'nı by-pass ederek ilişkiye geçmesi, bakanlığın Ortadoğu başkentlerindegörev yapan büyükelçileri An- kara'ya çağırarak değerlendirme toplantısı yapmasına neden oldu. Büyükelçiler, dün An- kara'da Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel. Başbakan Erbakan \e Dışişleri Bakanı Çiller tarafından kabul edildiler. Dışişleri Bakanlığı'ndan önceki gün yapı- lan du>uruda, toplantının, Çiller başkanlığın- da Dışişlen Konutu'nda yapılacağı kaydedil- di. 15 büyükelçi ve merkezde görev yapan Dı- şişleri yetkilileri. konutta toplantı saatinde ha- zır bulundular. Ancak, Çiller, ani bir fıkir de- gişikliğiyle toplantının Dışişleri Bakanlığfna alındığını\eMüsteşarÖymen'inbaşkanlığın- da yapılacagınııletti.Çıller'inbututumu "dip- lomatik skandal" olarak değerlendirildi. Çiller. sabah toplantısında bir araya gelme- dığı büyükelçılere. Dışişleri Konutu'nda öğle yemeği verdi. Yemege yarım saat geç gelen Çıller. 20 dakika sonra a>rıldı. Çiller. yemekte yaptığı konuşmada, Ortado- ğu ülkelerindeki Türk bü\ ükelçilerinin. görev yaptıklan başkentlerde "Tûrkiye'nin terörle mücadelede ta\iz \ermesinin söz konusu ol- madığını anlatmava \e bu ülkelerle ricari ilis- kilerigeliştirmeje"öncelıl< \ermelen gerekti- ğini kaydetti. Çiller, Türkiye'nın Ortadoğu'da- ki ülkelerle ilışkilerinde önkoşulun, bu ülke- lerin hiçbir şekilde teröre destek vermemesi olduguna ışaret etti. Erbakan da Ortadoğu'daki Türk büyükel- çileriyle >apılan toplantının Türkiye'nin Or- tadoğu'daki Islam ülkeleriyle ilişkilerini geliş- tirme kapsamında olduğunu belirterek "Hede- fimiz, bu ülkelerle ticari ilişkjlerimizi geliştir- mek ve bölgedeki terörii kazınıaktır" dedı. Irak petrolü Türkiye'ye 'Bugün git yann gel' AıNKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Bir- leşmiş Miletler(BM), RP'nin Adana'da konuşlu Çekiç Güç'ün görev süresinin uzatılması karşılığında. uluslararası am- bargo altında bulunan Irak'la ticaret )ap- maayncalığı eldeetmek için yaptığı baş- \uru hakkındaki kararın ertelendiğini bildirdi. Dışişleri Bakanlığı. karann. ba- zı ülkelerin "ekbügi" istemesinden kay- naklandıgını belirtirken. Türkiye'nin, ekonomik çıkarlannın zarar görmesine uzun süre tahammül edemeyeceğini vur- guladı. Dışişleri Bakanlığı'ndan dün yapılan açıklamada. BM Güvenlik Konseyi'nin, Irak'tan petrol ithalatı yapmak için baş- \uruda bulunan Türkiye için vereceği karan. bazı ülkelerin ek bilgi istemesi nedeniyleertelediği bildirildi. Güvenlik Konseyi'nin toplantısında söz alan ül- kelerin Türkıve'nin istemine olumlu >aklaştıklarını kaydeden Dışişleri Ba- kanlığı. Ürdün'ün 1990 yılmda yaptığı aynı başvurunun BM'de aylarca sonra görüşüldüğünü. 22 ülkenin benzer baş- vurulannın da reddedildiğini anımsattı. Bakanlığın açıklamasında, Türki- ye'nin, başvurusunu ısrarla izleyeceği v ur^ulanarak, şöyle dendi: "Ihtilafa doğrudan taraf olan üfkele- rin dışında Körfez Sa\aşı'ndan en çok zarar gören ülke Türkiye olmuştur. 5 yı- lı aşan sürede ülkemizin ka\ ıplan 27 mil- vardolanaşmıştır. AmbargonunGünev- doğu Anadolu'da işsizliğe \e teröre uy- gun bir ortamın oluşmasına vaptığı kat- kı ihnıal edilemez bir düze> dedir. Türki- >e. başuıdan beri ambargo dahü tüm BM karaıiarına titizlikle u\muştur. Ancak, ekonomik menfaallerimi/in süresiz ola- rak zarara uğratılmasına tahammül et- memiz mümkün değildir. Önümüzdeki haftalar içerisinde fiilen uygulanmaya başlanacak olan 986sa>ılı B>l karan çer- çevesindezaraıianmızın birkısmınınte- lafi edilmesi için Türkive de\let ve özel sektör olarak tüm çabalan sarfetmekte- dir. Bununla beraber, tek başına bu ka- rarın uygulanmasının Türkivt'nin /a- raıiarının giderilmesine jetmejeceği de açıktır. Bu bakınıdan BM'\c baş>uru- mu/un sonuçlandırılması için Türkiye her türlü gayreti göstermeyi sürdüre- cektir." ABD yine îran'ı suçladı Dış Haberier Servisi -ABD İran'ı ken- di karasulanndan geçen ve yasak Irak petrolü taşıyan şileplerden geçiş ücreti alarak kazanç sağlamak ve ambargoyu delmekle suçladı. tki ABD Dışişleri Ba- kanlığı yetkilisi. BM Güvenlik Konseyi Yaptınm Komitesi'nden. Iran Devrim Muhafızlan'nın söz konusu kaçak şilep- lerin geçişlerinde transit ücreti alarak Bağdat yönetimine karşı uygulanan am- bargoyu delmekle suçlandığı 17 haziran tarihli şikâyetin yeniden gündemegetiril- mesini talepettı. Komite başkanı Almanya Büyükelçi- si Tono Eitel. şileplerin sayısını ve kaçak- çılığa kanşan kişilerle yapılan röportaj- larla fotoğraflann da yer aldığı ABD ra- porlanna dayanarak yaptığı açıklamasın- da "İran bu turumunu sürdürüyor ve şi- lep geçişi de giderek artıyor" şeklinde ko- nuştu. ABD yetkilileri de Iran Devrim Muhafızları'nın tran karasulanndan ge- çen Irak petrolünü taşıyan şileplerden ge- çiş ücreti alarak Irak'tan çok daha fazla gelireldeettigini ileri sürdüler. Diploma- tik kaynaklardan yapılan açıklamaya gö- re ise Irak petrolünün sevk edildiği nok- talar Dubai. Pakistan ve Hindistan. Bugün 30 Ağustos 1996 Anadolurdan Empepyalizmin Sürirtüşünün 74. Yılı 19 Mayıs 1919 Mustafa Kemal'in Samsun'a çıkışı. Erzurum : 4 Eylül 1919 Kongresi 27 Atatürk'ün gelişi12Ocak Meclisi'nin 17Şubat1920 16 Mart 1920 Işgali 23 Nisan Büyük Millet Açılışı Anzavur 3Arahk1920 Antlaşması Etem 10Ocak1921 inönü Zaferi • 74y<î • 30 «ftBtM 1822, *yWl«'yı yı tfaftr* çaitoş Mr m nutfti|iîçferM,ttnçsfc' .tafetyurtnppı Kongresi Sivas Aralık 1919 Ankara'ya 1920Mebusan Açılışı Ulusal Ant istanbul'un 1920 Meclisi 11 Mayıs 1920 Ayaklanması Gümrü Çerkez Ayaklanması Birinci 1 Nisan 1921 ikinci İnönü Zaferi 13 Eylül 1921 Sakarya Savaşları 26 Ağustos 1922 30 Ağustos 1922 ÇAĞDAŞ YAŞAMI DESTKKI KMK DER\FĞI GE\EL MERKEZ ve TÖI ŞUBELERt ANKARA GAYRLVIEIŞKUL SATIŞ İCK\ DAİRESİ'NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI DosyaNo: 1994 305 Satılmasma karar \erilen gaynmenkulün cınsi. kıymetı. adedi. evsafı: Ankara. Çanka- yailçesi. Maltepe Mahallesı'ndeGençlikCaddesi üzennde 131 kapı no'lu Kaptan Apart- manı'nın bulunduğu yere rastlayan imann 1245 ada. 2 parselinı teşkıl eden 513 metreka- re miktarında arsası bulunan kâgır apartmanın I 9 arsa payına tekabül eden teras kat 2 odasalon ve müştemılatından ıbaret 9no'ludairebirborçtan dolavı Adlıye Sarayı K. Blok zemin kat 59 no'lu odada açık arttırma suretıyle satılacaktır. Geniş e\ safı. dosyada me\ - cut şartnameye ilışık bılirkişi raporunda açıklanmı^tır. Takdır edilen deâeri 963.262.500- TL. Satış şartlan: 1- Satış 8.10.1996 günü saat 10.45'ten 11.00'e kadar yukanda yazılı yerde açık arttır- ma suretıyle yapılacaktır. Buarttırmadatahmin edilen kıymetın°i) 75'ıni verüçhanlı ala- caklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ıhale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü bakı kalmak şarti> la 18.10.1996 günü a\nı yer ve saatte ikinci arttırmaya çıkarılacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde edilememişse gayrimenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak üzere arttırma ilanın- da gösterilen müddet sonunda en çok arttırana ihale edilecektir. Şu kadar kı. arttırma be- delinin malın tahmin edilen kıymetinin % 40'ını bu'lması \e satış isteyenin alacağına rüç- hanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve pay- laştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi dü- şecektir. 2- Arttırmaya iştırak edeceklerin tahmin edilen kıymetin °o 20"si nispetinde pey akçe- si \eya bu miktar kadar mıllı bir bankanın temınat mektubunu vermelerı lazımdır. Satış peşın para iledir. alıcı istediğinde 20 günü geçmemek üzere mehıl venlebilir. Tellaliye resmi, ihale pulu. tapu harç ve masrafları alıcıva aittir. Bırıkmış vergiler satış bedelinden ödenir. 3- İpotek sahibi alacaklılarla diger ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklannı hususiv le faiz ve masrafa daır olan iddialarını dayanağı belgeler ile on beş gün ıçinde da- ıremıze bildırmeleri lazımdır. Aksı takdirde haklan tapu sıcılı ile sabıt olmadıkça pay laş- madan hariç bırakılacaklardır. 4- Ihaleye katılıp daha sonra ihale bedelinı yatırmamak suretiyle ihalenin feshine se- bep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettiklerı bedel ile son ihale bedelı arasındaki fark- tan \ediğerzararlardan veaynca temerrüt faizinden müteselsılen ınesul olacaklardır. İha- le farkı ve temerrüt faizi. aynca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsıl olunacak, bu fark. varsa öncelıkle temınat bedelinden alınacaUır. 5- Şartname. ilan tarıhınden ıtibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup mas- rafı verildığı takdirde isteyen alıcıva bir örneğı gönderılebılir. 6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyı görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacak- lan. başkaca bilgi almak istevenlerin 1994 305 >a>ı!ı do.sva numarasıvla müdürlüğünıü- ze başvurmalan ilan olunur. (lc. If. K. 126) 16.8.1996 (*) Ilgililertabirine irtifak hakkı sahiplen dedahildir Basın: 104687
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear