25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
3 MAYIS 1996 CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOM Hükümet, 15 mayısta Türkiye'yi ziyaret edecek IMF heyetine sunulmak üzere paket hazırlığına başladı ı YORUM Tüketime 'IMF vergfei' geliyor• IMF've sunulacak paket çerçevesinde. KDV oraniarının arttınlması. akaryakır. alkol ve tütüne özel tüketim \ergisi konulmasını içeren biryasa taslağı 10 gün içinde Bakanlar Kurulu'na sunuJacak. • KİT ürün fiyatiarına yapılan zamlann her ay düzenli olarak uygulanmasını öngören bir paket de. Başbakan Mesut Yılmaz tarafından. 6 mayıs pazartesi günü yapacağı basın toplantısıyla kamuoyuna duyiırulacak. gınşti. Hükümetın aynca, sosyal güvenhk kuruluşlannın acıl kaynak gereksinimının karşılanması ıçın bır dızı önlemı içeren ıkıncı bır çalışmay ı da başlattığı öğrenıldı. IMF'ye. 1996yılı ıçın hazırlanan bır özel- Ieştırme programının da sunulacafı bıldı- rıldı. Hükümetın ıkna ıçın hazırladığı bu ön- lemlenn yanı sıra KİT ürün fiyatiarına ya- pılan zamlann hera> düzenli olarak uygu- ESRA \T.\ER ANKARA - Yenı bır stand-by kredı an- laşması ımzalamak ıçın (Jluslararası Para Fonu'nu (J.MF) ıknaetmeyeçalışan hükü- met, fondan 15 maj ısta gelecek heyete su- nulmak üzere katma değer vergısı (KDV') oranlannın y ükseltılmesı, akaryakıt, alkol \e türün ürünlerme öze! tüketim vergısı konulmasını içeren b/r paket hazırlığına lanmasım öngören bu paket. Başbakan Me- sut Yılmaz'ın 6 mayıs pazartesi günüjva- pacağı basın toplantısıyla "İstikrar Ön- İemleri" adı altında kamuoy una duy urula- rak I.MF'ye mesaj gönderılecek. Başbakan Yılmaz. dün Başbakanlık bınjM çıkışında. gazetecılerın "Bir ekonomik paket hazır- bğından söz ediliyor. Boy le bir hazıriık \ar mı?"sorusuna "E>et arkadaşlarla çalışı- yoruz. \etisirse pazartesi günü. yetişmezse daha sonra açıklayacağım. Ama her halü- kârda pazartesigünü birbasın toplannsıya- pacağınT'yanıtını verdı. 1.9 katrılyon lıralık ıç. 73 mılyardolar- lık dış borç yükümlülüğüyle kaynak dar- boğazınagıren hükümet. uluslararası pıya- salardan borçlanabılmek ıçın IMF'yleye- nı bır anlaşma yapmanın yolunu arıyor. J\IF"nın geçen a> ABD'de yapılan görüş- melerde, >enı bır stand-by kredı anlaşma- sı ımzjlarrtak konusunda "garanti" \er- memesi üzenne. hükümet hızlı bır ıstıkrar önlem paketı hazırlığına gırıştı DYP-CHP hiıkümetının seçım yatırım- lan ıçın IMF'ye sunulan nıyet me'ktubun- dakı ıstıkrar önlemlenııden ödün \ermesi ardından. makro ekonomik venlerde gelı- şen olumsuz tablo nedenıy le fonun Türki- ye">egin enının azaldığına dıkkat çeken \et- kıIıler, "IMFkasıma\ mda arılaşmavı iptal etti. Yeni bir anlaşmaiciıı \eniden güven ka- zanmaya çalışılacak" dedı'er. Dışpıya.salarda güven kazanabılmek ıçın IMF'yleyenı bırstand-by anlaşması imza- lanmasi gerektığıne dıkkat çeken yetkılı- ler. "15 mayısta gelecek he>ete bir dizi ön- lem paketi sunulacak" dedıler Alınan bılgılere göre. paketın temelını. dolay lı vergılerde artış yapılmasım öngö- ren genış bır vergı paketı oluşturııyor. Bu çerçe\ede. KDV oranlannın arttınlması. akaryakıt. alkol vetütün ürünlerme özel tü- ketim vergı>ı konulmasını içeren biryasa taslağı 10 gün ıçınde hazırlanarak Bakan- lar Kurulu"na sunulacak. IMF'ye I996yılı Bütçe Yasa'ndaöngö- rülen rakamlar \e genel makro ekonomik tahmınlenn de hedef olarak gösterıleceğı- nı anlatan yetkılıler. yıne fona sosyal gü- venlık kuruluşlarının rehabilıtasyonu ıçin çıkarılacak yasa tasarıları ıle bu kuruluş- ların kısa vadedekı kaynak sıkıntığının gı- derılmesı ıçın alınacak önlem paketının su- nulacağını bıldırdıler. IMF'ye aynca. rafınenler. Petrol Ofısı. Ereğlı Demır-Çelık Fabnkası'nın kamu bankaları. TEKEL ıle dığer küçük ve orta boy KlT'lerın buyıl ıçınde satılmasını ön- gören bırözelleijtırme programı sunulapağı bıldınldı Çeçen sorunu ticari ilişkileri bozdu, Rusya sessizce aldığı tek yanlı kararlarla Türkiye'yi baJtalıyor Rusya'dan Türkiye'ye ekonomik ambargo ŞLKRA> SONER Çeçen sorunu ile Türkiye'dekı gelış- melerın ve ızlenen polıtıkalann Rusya Federasyonu'na polıtık vansirnalan. Türk-Rus ticaret ılişkilerini olumsuzet- kiledi. Rusya Federasyonu. Türkıve'nin do- ğalgaz alım kapasıtesının arttınlması önerisıne yanıt vermedi. Rusya'nın bı- rincı derecede yetkıli agızlanndan edi- nilen bılgıyegöre, olumluyanıt venlme- si de düşünülmüyor. Aynca Türk-Rus ti- caret ilışkılerinin bütünü ıçın yenı ve olumsuzdüzenlenıelergündemegeliyor. llk önemli karar. Türkiye'den giren mallardan belirli ölçülere kadargümrük alınmamasına ilışkin özel uygulamanın kaldırılması. • Bu sessız karann beklenen ılk so- nuçları. Laleli piyasası olarak bilinen Türkıveden > apılan çok önemli ölçüler- dekı kavıtdışı ıhracatıngümrüklendin- lerek durdurulması. • Rusv a'da basta inşaat sektörü olmak üzere çeşıtlı tıcarı alanlarda ıs yapan Türk firmalannın üretımlenne ılişkın Rusva'va soktukları mallara sınırlama konulması. gümrük uvgulanması. •Türkıve'ye halen S3tılmakta olan dogalgaz karşılığında vapılmakta olan Türkiye'den resmı mal ihracatının önem- li ölçülerde kısıtlanması. •Lzun dönemde Türkıye ihraçat ve ıthalarında resmı ka\ ıtlara göre bile yiiz- de 5'ı aşmış, önemli bır kapasıteye ulaş- mıs bırpazann kapanmasj.. •TıpkıJbjrzarnaBİerLtbya gıbi Arap ülkelerinde yaşandığına tanık olduğumuz başta ınşaat olmak üzere Türk ^ırketle- nnın bu ülkedekı önemli üretım ve tı- caretlennın önce kısıtlanması. zaman içinde durdurulması. Yine Libya ve Arap ülkeleri deneyimlerindeyaşandıgı üze- re, alacaklann tahsilinde zorlanması. Türk-Rus ticaret ılışkilerinde bu ses- siz ve olumsuz degişiklıklere yol açan Rus siyasetçilerinin tek yanlı kararları- nın en önemli gerekçesı. Türkiye'nin izledif i Çeçen politikalannın Rusya Fe- derasyonu düşmanhğı olarak yorumlan- ması. Daha doğrusu Trabzon'dan gemi kaçırılması ile başlayan Türkıve'dekı Rus aleyhtan eylemlenn artarak kamu- oyuna yansıması. Rus kamuoyunun oîumsuz etkilenmesi ıle Rus sivasetçı- sinin Türkiye politikalarında değişiklik yapma baskısmı duyması. \'aklaşan se- çimler ve oy kaygısınm artması ile ey- leme geçilme gereginin duyulması. Rus-Türk ticaret ilişkılenndekı ofum- suz geli$melen Türkiye"dekı en yetkıli ağızlardadogruladı Vetkılıler. "Bizde böyleduvunılaraldık. ancakresmiaçık- lama \apanı;nız. Durum çok kritik. Türk hükümetininsorunlara çuk ciddieğilme- si, \eni kararlı poJirikaJarüretnirti gerek- li" türünden açıklamalarda bulundular Veni kredi anlaşması Türkiye. Rusya da üretım vetıcaretya- pan şırketlerin geleceğını güvence altı- na almak üzere. 350 milyon dolarlık ye- nı proje kredi anlaşmasını yürürlüge soktu. Eximbank Genel Müdürü Os- man.Aslan'danaldıgımızbilgiyegöre 15 aralıkta vanlananlaşma. 11 nisantanh- lı Resmi Gazete'de yayjmlanarak yü- rürlüğe gırdi. Buna göre Türkiye tarafı. R bf l l l ^j y ^ g ^ ^ j y ^ rasj anlaşmalarçe^ç«vesınde taksiıien^ direrek erteliyor ve 350 milyon dolarlık veni proje-kredi anlaşmasını uygulama- ya sokmuş bulunuyor. Söz konusu an- laşma, Türk insaat vedigerüretim ile ti- caret şirketlennın Rusya'da ış yapabil- meleri ıçın bır güvence olsa bıle, yuka- rıda sözünü ertigimız olumsuzlukları ortadan kaldırmıvor. Türkıve'nın Rusya'dan ithalatı, 1994 yılında 1 milyardoların altında ve 1995 yılınada 1.5milyardolarcı\anndager- çekleştirilmiş bulunuyor. Bununyüzde 90'ını aşan en yüksek bağlılık oranı, do- galgaz. Toplam enerji ürünü ıthalinde Rusya'nın payı. yüzde 12"vı aştı. Tür- kiye. Rusya "dan yıllık 6 mılyar metre- küp olan dogalgaz ithalını önce 8 mil- yar, sonra da 10 mılyarmetreküpeçıkar- mak istiyor Yürürlüktekı dogalgaz anlaşmasınj göre. alınan dogalgaz karşılıgınm vüz- de 45'e varan değerinde doğrudan mal ihracı. yüzde 25 cısarında vatırım ve yüzde 30 cıvarında da serbesı ıhracat olanagının sağlanması gerekivor. An- cak onaya baglı bu anlaşma. sıvası ge- lış,meler ıle baglantılı ve çoğunîukla da askıda kaldı Özellikle 1991 sonrusi do- galgaz anlaşması savesınde Ru>\a'da ış yapmava başlavan müteahhıtlık firma- İarından bazıları. doğrudan ortaklık ve sermave kovarak Rusya'da önemli ışler yapmava başladılar. Halen 10 milyar dolara ulaşan bır ış takıbinden $öz edi- lıyor. Rusv a ıle resmi ihracat ıstatıstikleri ise hep ıthalatın altında bir sevir ızlıyor. 1994 yılında I mılyar dolara yaklaşan ıthalata karşılık 400 milyon dolar ola- rak gerçekleşen ıhracat. I995'te 1.5 mıl- var|lo(prlık ıthalaLkarş^ıgı. 1.2 mılvar dolar oJaraJc gözüfeivcr. ' Ancak Lalelı piyasası olarak bilinen \olla ıthalatın çok üstünde bır ihracat ger- çekleştigı bılinıyor Karann beklenen ilk sonuçları. Laleli pivasası olarak bi- linen liirkive'den vapılaıı çok önemli ölçt'ilerdeki ka\ ıt dı- şı ihracatın günırükJendirilerek duıdurulması. Rusya nasıl intikam alıyor? • Türkiye'nin dogalgaz alım kapasitesini arttırma önerisine yanıt vermediler. • Yürürlükteki anlaşmada yer alan, Türkiye'ye gelen dogalgaz karşılığı mal ihracı hükümlerine uymuyorlar. • Türkiye'den giren mallara gümrük alınmamasına ilişkin özel uygulamaya sessizce son verdiler. • Rusya piyasasma giren büyük inşaat ve ticaret şirketlerine, gerek ödemelerde, gerekse mal transferinde zorluk çıkanyorlar. Türkinvest'in alacaklılannın dört gözle beklediği sıra cetveli, ancak 4 ayda asılabildi Türkinvest'in bitmeyen tasfiye senfonîsi..• K esmkes ıtlas karan da- ha sonra gelse de ıflas ıdaresı. Çelik Halat. Tam Sıgorta. Afyon Çımen- to gıbı şırketlenn ortagı durumun- dakı Türkınvest'in tasfiyesine gi- rişti. llk anda alacaklı gözüken 5.800 kışıye venileri eklenince ala- caklı savısı 9 "'63'e ulaştı. Prof. Dr. ErolCansel,avukat RahmiKa- dıoğluve Ahmet l nutmazdan olu- şanlflasldaresi.neyazıkkı üçay- lık süre içinde alacaklılar sıra cet- velinı hazırlamayı ba^aramayacak, ek süre ısteyecektı. Bu surey ı de so- nuna kadar kullanan ıflas ıdaresı. kimin ne kadar, ne türde alacağı ol- duûunu belırten listeyi ancak 27 Kasım 1995'te Istanbul 2. Iflas Müdürlügiı'ne teslim edecek. an- cak **>aıılışiıkJarvar*> gerekçesıy- le uırazla karşıiaşacaktı. Alacakiı bınlerce kişının dört gözle bekle- diği bu liste ne yazık ki 4 ay daha asıfamadı. Iflas Müdürü Nilgün Kozanoğlu, sıra cetvelınde birçok hata yapıldığı kanısı taşıvordu. Dü- zeltmeler ıçin bilirkişi atandıysa da sonuç çıkmadı. Inceleme öne ahndı. vıne sonuç çıkmadı. So- nunda fstanbul 3. Icra Tetkik Mer- cıi Hâkimi Orhan Bavdan. iflas idaresı ile ıflas müdürlüğünü "bir- likteçaiışarak diueltme>apmaya * kna edebıldi de iş daha da uzama- lan çözüldü. \e nıhayet hısse se- ıetlen hanç. repo. Hazıne bono- .u ve devlet tahvıli alacağı olan ["ürkınvestzedelerle ilgilı alacak istesı Nısan 1996'nın ılk hafta- ındaasılabilıyordu. [rken gelen başarı Türkinvest'in ıflası ve tasfıye- ıvle ilgilı sürece henüz gırilmış- en Adana'dan bır avukatın ızle- ığı >ol ıle "ilk erken başan" el- îed'ılmıştıbıle AvukatElifeKu- ıak. repo alacağı 6 mılyar lırayı ılan müvekkılleri Figen Mene- encioğlu, Ta>fun Çalışkan. Nejaf tvcıoylu. Etbem Menemencioğ- , Ha\runisa Varman. Ali Kadir ırcan \ e GülhanZoriueroğlu ıçın rekete geçmışti Türk Ticaret ınunu ıTe Icra \e îflas Kanu- "nun bazı hükümlermden yola an av ukat Kumak, ilk olarak rkinvest'in Adana Büro Müdü- ru Elif Haznedaroğlu tarafından kullanılan Renault-Broadvvay mar- ka arabaya, sonra da Türkinvest- zedelere ait olmadığı kesın belli ba- zı hısse senetlenne haciz koydurt- muştu. Alacak da, ışlemiş faizıy- le birlikte tahsil edılmıştı. Bıraz da şans faktörünün etkısıyje sağ- îanan bu başannın nasıl elde edil- dıği ıse "birsır" olarak kalacaktı. Ayan'ın istedigi oluyor Hakkında peşı sıra dolandıncı- lık. hılelı iflas. emnıyetı suiısttmal suçlamalanyladavalaraçılan Nas- rullah Ayan. hangı koşuluvaşı>or olursa oİsun boş durmuyordu. If- las masasının. alacaklı 9.763 kişi- nin başvurusunu kabul etmesı. bı- lırkışi incelemesınin öne ahnma- sı ya da hâkımın hızla kararlar v er- mesı iflası hızlandınyor. başka bır deyışle Nasrullah Avan'ın tasfi- yeyı gecıktırme çabalarını engel- İivordu. Avan'ın Trend Holdıng aracılığıyla ıflas masasına alacak yazdırma çabası da sonucu pek değiştirmevecekti. Bunda bem Mu- diler Derneğı"nden Başkan Kamil Karadeniz'ın uyarılannm hem de alacaklıların avukatları Sörejya l stiin.Şeflk Gazioğlu, İclalliimoğ- lu. Nail Özden. Rahmi Kadıoğfu, Elife Kumak Vdmaz 'V'azgan, Gür- sel Bavdur. Mustafa Kozak'm ça- balan ile ıflas ıdaresının çalışma- ları rol oynuyordu. Türkınvestzedelerin en büyük umudu. başta Çelık Halat olmak üzere Afyon Çimento ile Tam Sı- gorta şırketîeriyle bazı nakıtler v e Takasbank'takı hisse senetlerıydi. Gerçı Takasbank'takı senetlerin bir bölümü eksıkti. başka bir ifa- deyle Ayan "başkaiannaaitsenet- leri safnnştı". ama bir bölümü de "fazlajdı." SPK'den uzman Akif Şener'ın hemen heradımdadestek olduğu bu çalışmalar sonunda Rah- mı Kadıoğlu \e .Ahmet Unutmaz'ın Çelik Halat Şirketi'nin Yönetim Kurulu'na gırmelerı bazı tepkıle- revolaçı>orduisteristemez. "Ne o, şimdi de sizler mi?" diye ge- len imalı eleştirılergiderek suçla- maya dönüşüvor. Mudıler Derne- ği'nin Ankara Şube Kongresı'ne de açık biçımde > ansıyordu. Çok- ça Ahmet Unutmaz'ın suçlandığı Rahmi Kadıoğlu ve Ahmet l nutmaz'ın Çelik Halat kongreden a\ ukat İclal İlimoğ- lu'nun desteğıv le mımar İbrahinı Giilai kazançlı çıkıyor. başkan se- çiliyordu Bu sırada dıle getirilen yolsuz- luk suçlamalan. "sen ıNasruJlahçı- snı"biçımındekı atışmalarda son bırkaç aydır kuhslerle sınırlı olan polemiğin ıj ıce su yüziine çıkma- SJ anlamına gelivordu. \e böyle- ce ilk kez bölünme. vanı Nasrul- lah Ayan karşısında. bazen susa- rak, kımi zaman kabullenerek ya da sorunlar ertelenerek sağlana- bılen birlik havası dağılmava baş- lıyordu. Ahmet Unutmaz. Mudı- ler Derneği'nin hesaplannael ko>- makla, Takasbank'a zanıanında başv uruda bulunmadığı ıçın de u bedelli senetlerin kazanılmasını" engellemekle suçlanmaktavdı. Da- hası. -Neden Çelik Halat Şirke- ti'nin yönetimine girmişlerdi?"* di- ye soruluyor. ancak somut bir ka- nıt ortaya konulamı>ordu. Prof. Dr. Erol Gansel ile av ukat Rahmı Kadıoölu'nun desteğını alan Ah- met Unutmaz ise C^lık Halafa. "Çelik Halat'ın içi de boşaltılma- $ın di>e girdiklerini" söv levecek- tı: "En son 29 Mart 1996'da genel kurulunınaptığımızÇelik Halat \e TelSana>ı AŞyüzde95 kapasitekul- lanınıı.38 bin 160 ton üretim.38 bin 636 ton satış gerçekleştirdi. Satış- larda parasal değer olarak yüzde 124'lük artış sağladık. Şirketin ser- nıavesi de önce 350 mih ara. sonra 539mil\arlira>a >ükseitildi. Şirket kânmızı da 39 nıilyar liradan 108.6 mihar lira>a çıkardık. ^asa gere- ği vönetim kurulu üvelerine dağı- rılan kâr pavını. hakkıını/ olduğu halde şirket sermave^ine katarak alacaklıların hakkını bir kez daha koruduk. Bize vönelik sovlentilerin Kurulu'na girmeleri baa fepkilere vol açıyor \e tepkiler suçlamava dönüşüvor: Mudiler Derneği' > nin Ankara Şube Kongresi'nede açık biçimde vansıvordu. Çokça Ahmet L nutmaz'ın suçlandığı kongreden av ukat İclal İlimoğlunun desteğijle mimar İbrahJm Giilai kazançlı çıkıyor, başkan seçilivordu. tanıamı kasıtlidırvearkasında Nas- rullab Avan >ardır." "Çokğeciktirdiler" Mudıler Derneğı Ankara Şube Başkanı İbrahimGülal ıle avukat İclal İlimoglu'na göre ıflas ıdare- sı. Türkımesfin tasfıyesinı, bıra- zı bılmezlıkten çoğu kasıttan bıle- rek geciktırıyordu. Bır anlamda "Türkimestzedelerin hakkını ko- rumak üzere sec/ldiler. ama hak- larının alınnıasını geciktiriyorlar"' dıyesuçluvorlardı. ı\fudıler Derne- ğı Ankara ŞubeM'nın genel kuru- lunda patlak \ eren aynşmanın ar- dından bölünmenin hızlandığını gösteren suçlamalar. cıddiye alına- cak kadar çoktu doğrusu. "Iflas idaresi. tasfi>e>e ilgisiz kal- mifnr. Bu nedenle ikinci kez süre isteıımis. son dakikava kadar bu $üre kullanılmıştiı-. Haarladıklan listede hem faiz hesaplan \anlıştı hem de hisse senedi alacağı olan- ların haklan ka\ bolacaktı. İflas Müdüriüğü'nün in'razı ile ancak bu durum değiştiriltbildi. Nasrul- lah Ayan'ınjakDğjkişifcr, ikincikez iflas idaresi tarafından vakılacak- ö. Hisse senetlerinin dağıtımı ko- nusunda27 Temmuz I995'te karar da aldıklan halde listcyi hazırla- madıklan icin bu dağıtımı bugüne kadar engeilediler. Sermaye arttı- nmı nedenhle Türkimestzedele- rin elde edebileceği bedelli hissese- nedi alnıa olanagını. Takasbank'a, üstelik uvanlar da geldiği halde kdüanmadılar.\'üz milyariarca li- ra zarara neden oldular..." Istanbul'da dört kişilik bir aıle- nin mutfak masrafınm 25 milyon liradan az olmadığı günlere geldı Türkiye. Banş Derneği'nin yöne- ticiieritutuklanıyordu I2yıl önce. Şimdi ise çözüm önerisinde bulu- narak ülkesini seven "bölücü ay- dınlar" tıkılıyor hapislere. Eski- den köşe dönücüler ve rüşvet al- makla suçlananlaryüzünü kapatır- dı. gazetecilerden kaçar, halktan korkardı. Azdı sayılan. Yüz bın- lercesi türedi bugün. N'eredeyse göğsünü geriyor içlerinden bazıla- rı v e utanmadan "Ben ülkeme dö- \u sokmaktan yargılandım" di- vor. hem de büyük bıryüzsüzlük- îe. Rüşvetı belgeli ve ayyuka çık- mış olan en meşhurları ise milyon- larca doları ıç etmenin gönül rahat- lığıvla sokakta geziyodar, utan- madan. sıkılmadan. 12 Mİ önce bu ülkede "faizehü- cum ettiren tefeciler" ıntıhar se- narvolarının arkasına sığınarak kurtulabılmışlerdi. Kaçıp da geri gelenler ıse üç-beş aylık hapisler- le "yırtmışh."Şımdı savılan daha çok onların. Sahtekârlıklan mah- keme kararlarında dızbov u. ayan- beyan ortada. Ne yazık kı önlem almasi gereken vöneticilenmiz ya koruyorlar ya da izlıyorlar. o ka- dar. Hernasılsd tefecılerın ellerin- den kurtarmaya çalıştıklanmız ıse para pul oiurken geçiyorelımize. Hakkımızı kommaları ıçın görev- lendırdıkferımız ja birbırlerine düşüyorlaryada bölünüyorlar. 12 yıl önce ne olduysa yıne aynısı oluyor. Kaybedıyoruz... BİTTI ÖZTİN AKGÜÇ DışBorçlardaGelişmeler Türkiye'nin 1994 yılı sonunda 65.601 milyon USD olan dış borç stoku, geçıcı verılere göre 1995 yılı so- nunda 73.278 milyon USD'ye yükselmıştır. 1995 yı- lında dış borç stoku 7.677 milyon USD, başka bır de- yişle yüzde 11.7 oranında artmıştır. Cari ışlem açığı- nın yanı sıra rezerv artışı, çapraz kurlardakı değışme- ler, daha açık bır deyışle ABD Dolarfnın dığer yaban- c\ paralar karşısında değer yıtırmesi, dış borç artışı- nın ana nedenlerını oluşturuyor. Bırülkenin borçluluk düzeyı değerlendirılırken salt dış borç tutanndan çok, dış borç stokunun bazı eko- nomik büyüklüklere oranlaması daha çok anlam ıfa- de ediyor. Bu bağlamda, dış borç stokunun GSMH'ye (Gayrı Safi Mılli Hasıla), toplam dövız gelırlerme. dış- satım tutarına oranlanması. yine dış borç rezervınin, toplam döviz ve dışsatım tutarlarına oran edılmesi, daha ı'yî göstergeler oluşturuyor. 1995 yılında Türki- ye'nin dış borçluluk göstergelerinde gelişmeler şöy- le özetlenebilır: • Dış borç stokunun GSMH'ye oranı yüzde 44.0 dolayındadır. 1995 yılı için Türkiye'nin GSMH'si 165.514 milyon USD olarak hesaplanmıştır. Buna göre dış borç sto- kunun GSMH'ye oranı yüzde 44.0 düzeyındedır. Bır öncekı yıl ıse dış borç stoku / GSMH oranı, yuzde 50.0 dolayında idı. Bu gelışmede 1994 yılında GSMH yüz- de 6.1 oranında azalırken 1995 yılında yüzde 8.1 ora- nında artması ve TL'nin 1994 yılında reel devalüas- yonuna karşı, 1995 yılında yabancı paralara karşı re- el olarak değerkazanması etkilı olmuştur. izlenen dö- viz kuru politikası, GSMH'nın USD olarak ifadesını et- kilemektedir. 1995 yılında kur artış hızı, fiyat artış hı- zınıngensinde kalınca Türkiye'nin GSMH'si USD ba- zında yüzde 26.0 oranında artarak 131.407 milyon USD'den 165.514 milyon USD'ye yükselmıştır. Kur politikasındaki değişıklikten kaynaklanan bu denli bır artış, dış borç stokunun GSMH oranında düşüşe yol açmıştır; daha doğrusu böyle bır görüntu vermıştır. Halbuki 1995 yılında borç stokunda arttş hızı, eko- nomının büyüme hızı üstünde olmuştur. • Dış borç stoku. brüt döviz gelirlerinin yaklaşık 1.72 katıdır. 1995 yılında Türkiye'nin döviz gelirleri, brüt olarak (dışsatım, görünmeyen gelırler ve ışçı dövizlerı dahıl karşılıksız transferler) 42.565 milyon USD'dir. Buna göre dış borç stoku / brüt döviz gelirleri oranı yüzde 172'dır. Bir önceki yıl ise bu oran, yüzde 198.0 dola- yında ıdı. 1995 yılında Türkiye'nin brüt dövız gelırle- rınde yüzde 28.3 oranında artış, dış borç stoku /brüt dövız gelirleri oranında düşüşe yol açmıştır. • Dış borç stoku, dışsatım tutarı oranı yüzde 333.5 düzeyindedir. 1995 yılında dışsatımın yüzde 19.5 oranında art- ması, dış borç stoku / dışsatım oranının yüzde 356.7'den yüzde 333.5'e gentemesine olanak vermiş- tir. • Dış borç servısinin USD olarak artmasına karşın. döviz ve dışsatım gelirlerine oranı, bir öncekı yıla gö- re gerilemıştir. Dış borç servisi, anapara artı faiz ödemelerı 1995 yılında bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 20.0 ora- nında artarak 11.897 milyon USD'ye yükselmıştır. Bunun 4.303 milyon USD'si faız, 7.594 milyon USD'si ise anapara ödemesidır. Dış borç stoku /dışsatım ora- nı, 1995 yılında bır önceki yıla göre. hemen hemen degişmemış, 1994 yılında yüzde 54.3 düzeymde ıken 1995 yılında da yüzde 54.1 olmuştur. Buna karşı dış borç servisi / döviz gelirleri oranı. yüzde 30.1 'den yüzde 28.0'e gerilemiştir. Dış borç faiz öd.emelerınin dışsatım tutarına oranı da 1995 yılında bir öncekı yıla göre yuzde 21.3ten yüzde 19.6'ya gerilerken, brüt döviz gelırlerme oranı da yüzde 11.8'den yüzde 10.1 'e gerilemıştir. • Dış borçlann vade yapısı degışmış, kısa sürelı borç- ların payı artmıştır. 1994 yılı sonunda dış borçların vade yapısı. yüzde 82.8 orta ve uzun süreli, yüzde 17.2 kısa surelı borç şekhnde iken, 1995 yılı sonunda kısa vadelı borçla- rın 15.701 milyon USD'ye yükselmesı sonucu vade yapısı degışmiştır. 1995 yıl sonu ıtıbarıyla dış borçla- rın vade yap/sı. yüzde 78.5 orta ve uzun sürelı, yüz- de 21.5 kısa surelı borç şeklini almıştır. 1995 yılında Türkiye'nin döviz gelırlerinde artış, dış borç stokunda kabarmaya karşın, dış borç göster- gelerinde bır önceki yıla göre olumlu bir gömntü ver- miştir. Ancak dış borçlar arasında kısa sürelı alanlar- da hızlı artış, bu görüntüyü bozmaktadır. Kısa süreli dış borçlann, dışsatım ve toplam döviz gelırlerme oranı yükselmıştır. Yukarıda açıklanan oranlar, Türkiye'nin dış borçlu- luk durumunun, tehlikelı düzeyde olduğunu ortaya koy- maktadır. Merkez Bankası'na göre ödeme üreticiye yansımıyor 'Destek aJmıları boşa gidiyor' AıN'KARA (AA) - Tarırn- da uygulanan destekleme po- litikalanyla. ne üretıci gelı- rinde ne de üretim miktann- da arzulanan istıkrarın sağlanabıldıği belırtildi. Merkez Bankası Genel Kurulu'na sunulmak üzere hazırlanan 1995 Yıllık Ra- poru'nda. tarımı destekle- mek amacıy la yapılan harca- malann önemlıbirkısmının üreticiye yansımadığına da dıkkat çekildi. Aynca. dün- ya fiyatları üzerinden des- teklenen bazı ürünlerde de asın genişleme v e üretım faz- lası. yüksek stok malivetı gı- bi soFunlar gözlendığı belır- tildi. Tarım .-.ektörünün GŞYfH ıçındekı payının. 1990'da v üzde 17.5 ıken son yıllarda vüzde I5"lere gen- İediği hatırlatılan raporda. buna karşılık tarımın ıstıh- damdaki yüzde 45 düzev ın- deki payını sürdürdüğüne ışaret edıldi. Tanm sektöründeki fivat gelişmelerinin de incelendı- ğı raporda. 1985-1988 >ıi- lan arasında tanm fivatlan- nıntoptaneşva veımalat sa- nayiı fiyatlanndaıı dahava- vaş. 1989-1993 vıllan ara- sında ise daha hızlı artış gös- terdıği. IW4'tegerı kaldık- tan sonra. 1995'te tekrar hız- landığı belirtıldı Raporda, fiyat artışlann- daki bu aelışme nedeniyle. 1985-1988 döneminde'ta- nmdan sanayı sektörüne. 1989-1993 db'neminde ı-e sanayıden tanm sektörüne kaynakaktarıldığının ^övle- nebileceğı kavdedıldı. Raporda. 1993'te vüzde 43. 1994 te vüzde 44 olan tanmın istıhdamdakı payı- nın geçen v ıl nisanı ıtıbarıy la vüzde4 7 '_ve yükseldıgı. bu- na karşılık sanayı payının yuzde 22'den yüzde 2l"c. hızmetlerbektörününpjyının ıse yüzde 35 'ten y üzde 32 'ye geriledığine dikkat çekıldı. Merkez Bankası Raporu'- na göre. 1994 y ılmda y üzde 26.5artan üretıcılereyapılan destekleme ödemeleri. ge- çen yıl sddece yüzde 2.3 art- tı. Destekleme alıml.ırının buğday. tütün v e şekerpjııcj- rı ıle sınırlı tutulmasi nede- niyle. destekleme alımlan ıçin yapılan ödemelerın GSVi'H içındekı pay ı, 1994"te yüzde 0.8 ıken. geçen yıl yüzde 0.4'e düştü Tarımsal desteklemeden sorumlu KlT'lere büiçeden yapılan transferın 1993"ten ıtıbaren azalma.si ve geçen MI hıç transfer yjpılmanu- sinedeıııyle. T\1O. 1EKEL ve Türkiye Şeker Fabrıkjla- n'nın ihtıyaçlannı borçkııu- rak karşılama durumunda kaldılar. Buna bağlı olarak. bu KlT'lerın |994'teyüzde 13 olan KİT borçlaımıa gc- reksinımı ıçındekı pay ı. ge- çen yıl yüzde 53 'e çıktı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear