Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 25 NİSAN 1996 PERŞEMBE
HABERLER
Sanlıurfa
Sanlıurfa Anıt Çeşmesi
Atatürk
çeşmesi
yazgısına
bırakıldı
Milyarlar
türbelere gidiyor
Şanlıurta'da devletin
milyarları, şeyh ve
mollaların
türbelerinin
onarımına gidiyor.
Devletin parasıyla 10
cami, 13 türbe, 7 ev
ve konak ile 5
çeşmenin I^IV,
restorasyonunu
gerçekleştiren valilik,
Mustafa Kemal
Çeşmesi 'ni kaderine
terk etti.
ÖZCAN GL'NEŞ
ŞANLILRFA - Sanlıurfa il
merkezi ile ilçelerinde cami
ve türbeleri restore ederek
koruma altına alan valilik.
kent merkczindeki Mustafa
Kemal Paşa Anıt
Çeşmesi'ni kaderine terk
etti. Vali Yardımcısı Hasan
Duruer, çeşmenin restore
edilmemesine gerekçe
olarak 'ellerinde çok iş
olmasrnı gösterdi. Yaliliğin
bu ta\ rı. cumhunyetin
kurucu.su Atariirk'e
saygısızlık olarak
nitelendirildi. Birinci
Dünya Sav3şf nda
Çanakkale'de şehit düşen
Şanlıurfalılann anısına
yapılaıi Mustafa Kemal
Paşa Çeşmesi. Türkive'de
Atatürk'ün adıııı taşıvan ilk
yapıtlar arasında bulıınuvor.
Uzun yıllardıronarılmavan
ve önemli ölçüde tahrip
olan anıta olan ilgisizlik
yurttaşlann da tepkisini
çekiyor.
İlgisizlik üzücü
Kentte Özel Idare ve Sosyal
Yardımlaşma Vakfı
kaynaklannı kullanarak
onarılmadık türbe. cami \e
mescit bırakmayan
valiliğin: Gaziantep.
Diyarbakır ve Mardin yolu
kav şağındaki Abide Parkı
içerisinde bulunan Mustafa
Kemal Paşa Anıt
Çeşmesine ilgisizliği
üzüntü veriyor. Valı
Yardımcısı Hasan Duruer,
Mustafa Kemal Paşa Anıt
Çeşmesi "nin restore
edilmemesine gerekçe
olarak ellerinde çok iş
olmasını gösterirken
"Anıt çeşmenin
onanlmasında büv ük
yarar var. Daha önce
aydınlatma diizenlemesi
yapılmıştı" di> erek
çeşmenin onarını
programına alınmayacagını
söyîedi. Sanat tarihçisi
Cihat Kürkçüoğlu ise 'Yol
Gösteren Çeşnıesi" olarak
da bilinen anıt çeşmenın bir
an önce restore edilmesini
istedi. Valinin başkanı
olduğu Sanlıurfa Kültür
Araştırma Vakfı'nın
(ŞURKAV)devlet
kaynaklarını kullanarak
yaptığı restore
çalışmalannda bütün
paralar. şeyh ve hocaların
tiirhelenne gidiyor.
Doğu Anadolu'daki bazı köylere oy verdikleri için kamu hizmeti verilmiyor
HADEPTi seçmene cezaYurt Haberleri Servisi - Doğu Anadolu
Bölgesi'ndeki bazı kentlere bağlı köylere
24 aralık seçimlerinde HADEP'e oy
verdikleri için kamu hizmetlerinden
mahrumiyet cezası verildiği öne sürüldü.
Özellikle Erzurum. Muş. Kars. Ağrı ve
çevresinde yoğunlaşan uygulama
nedeni>le bırçok köyün öğretmenleri ile
sağlık personelinin ilçe merkezlerine
çekıldıği. bu yüzden çok savıda okul ve
sağlık ocağının kapandığı bildiriliyor.
Özel Tim mensuplarının ellerindeki bir
haritava dayanarak "Bizden olanlar".
"Bizden olmayanlar" diye ikiye a\ ırdıgı
köyleri cezalandırmalan için ilçe
kaymakamlarına da baskı vaptığı öne
süriilüyor. Uygulamay ı doğrulayan bir
I kaymakam."Kö>leri bazı kişiler istediği
için cezalandınyoruz. Ama vicdan azabı
çekhoruz*" dedi.
24 Aralık erken genel seçiınlerinın
üzerinden dört ay geçtikten sonra
Doğu'daki bir ço'kientte HADEP'e oy
veren kövlenn çeşitli yöntemlerle
cezalandınldığı öne
sürülüyor.Cumhuriyefe bilgi veren bazı
devlet yöncticilerı. Doğu illerine bağlı
yüzlerce kövde HADEP'e oy veren
yurttaşların cezalandırılmalan için
köylerin öğretmen ve sağlık personelinin
ilçe merkezlerine çekildiğini, bu yüzden
çok sa> ıda köy okulu ve sağlık ocağının
kapanmak zorunda kaldıgını söyledi.
Yetkili. seçımlerden henıen sonra il seçim
kurullarından seçim sonuçlannı alan Özel
Tım görevlilerinin , HADEP'e oy
verdiklerini belirledikleri kövleri haritada
lizerinde numaralandırdığını ve üzerine
kırmızı yıldız kovulan köylerin
~PKK'li"dıye tanımlandığını söyledi.
Kövlerin cezalandırmaları için ilçe
kaymakamlanna da baskı yapıldığı öne
sürülüvor. Baskılara boyun eğen bazı
kaymakamlann özellikle Muş'un Varto.
Malazgirt. Bulanık. Erzurum'un
karayazı. Tekman. Karaçoban. Kars'ın
Kağızman. Ttızluca. Seliın. Ağn'nın
Tutak. Diyadın . Doğubevazıt. Iğdır'ın
Aralık. Ardahan. Göle ve Bingöl'ün
Karlıova ile Kigı ilçelerine bağlı çok
sayıda köyün öğretmen ve sağlık
personelini ilçe mekezlerine çektikleri
bildiriliyor. Konuyla ilgili olarak bilgi
veren ve isminin açıklanmamasını
istemeyen bir ilçe kaymakamı. köylüleri
cezalandırmalan için zorlandıklannı ve
bazı güçlertarafından tehdit edildikierini
belirterek şunlan söyledi:
-Ba/ı güçler bir haritu hazııiamışlar.
Kövleri bizden ulanlar. bi/den olmavan
şeklinde işaretlemişler. Bi/den son
seçinılerde HADEP'e çok oy çıkan kövleri
cezalandırmamazı istivorlar. Biz de
cezalandırmak zorunda kalıyoruz.
Bunu bazı güçler istivor diye yapıvoruz.
Bu uygulamayı yaptığımız için de vicdan
azabı çekiyonız.rt
Bu uygulamadan sonra Doğu v e
Güneydoğu'da kapalı bulunan köy okulu
ve sağlık ocağı sayısına uizlercesinin
daha eklendiğini ifade eden kayrnakam ,
soruna bir an önce çözüm bulunmasını
istedi.
Askerler karşı
Öte yandan, cezalandırma nedeniyle
köylerde ortaya çıkan öğretmen ve sağlık
personelı boşluğunun bölgede
konuşlanmış askeri birlikler tarafından
doldurulmaya çalısıldığı ögrenildi. Askeri
yetkililerin bazı köylerde asker öğretmen
görevlendirdiği. sağlık sorununu da
askreri tabiplerin bölgedeki sağlık
taramasıyla çözmeye çalıştığı ögrenildi.
Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve İstihbarat Daire Başkanlığı raporu:
PKK, silalılaraıı yenilediKaçakçılık arttı
PKK'nin. geçen yıl içinde
kullandığı silahlann büyük
bölümünü yenilediği
bildirildi. Emniyet'in
raporunda. PKK'nin. günün
değişen koşullarına göre
elindeki muhtelif cins ve
çapta silah ve mühimmatını
yenilemek için, militanlan
ve sempatizanlan
aracılığıyla geçen yıl
kaçakçılık olaylarına büyük
ağırlık verdiği kaydedildi.
Sayılarda artış var
EVİN GÖKTAŞ _ _
ANKARA - PKK'nin. geçen yıl
elindeki silahlann büuik
bölümünü jenilediği bildirildi.
Emniyet Genel Müdürlüğü
Kaçakçılık ve istihbarat Daire
Başkanlığı'nca hazırlanan bir
raporda. PKK'nin. günün
değişen koşullarına göre
elindeki çeşitli cins ve çapta
silah ve mühimınatının büyük
bölümünü geçen vıl
yenilediği. örgütün bu nedenle
aynı yıl içinde kaçakçılık
olaylanna büyük ağırlık
verdiği belirtildi. 1995 yılı
içinde silah kaçakçılığı
yaparken yakalanan PKK
militanlan ve sempatizanlarının
ad ve ifadelerinin veraldığı
raporda. PKK've karşı
kendi kendini korumak amacıyla
halkın sılaha karşı
talebinin hızla arttığı. buıııın
da kaçakçılık olaylannı
körüklediği kaydedildi.
Raporda. silah kaçakçılığınm.
Doğu ve Güneydoğu'dakı
terör olav larına paralel olarak
arttığına dikkat çekilerek
silahlann vurda Surive,
Iran ve lrak'tan genelde
"sırtçılık'" diye tanımlanan yol
ve Irak'tan Türkiye'ye yönelik
taşımacılık yapan tanker ve
kannonlarla sokıılduğu
anlatıldı. Bu şekilde yurda
sokulan silahlann. daha sonra
dığer bölgelere sev k cdildiği
belirtilen raporda.
kaçakçılık olaylannın en çok
Şırnak. Şanlıurfa. Mardin,
Gaziantep. Diyarbakır.
\'an. İeel. Ankara. Afyon,
Samsun. Rize. Ordu. Giresun ve
Sakarya illerinde ortaya
çıkarıidıgı bildirildi.
İsviçre
sığınmacı
cenneti
EMİNEERSİN
" ZİRİH - PKKyi "terörist ör-
güt" kabul etmesine karşın. bu ül-
kedeki PKK destekçilerininetkin-
liklerine sınırlama getirmeyen Isv iç-
re. Türkive'den gelen ve "Kürtkim-
ligi nedenrv le sivasi baskı altında*"
olduğunu belirten hemeıı herkese
kapılannı açıyor. İsviçre.genel ola-
rak değerlendirildığinde. siyasi ıl-
tıca Isığınma) taleplerinin sadece
yüzde 14'üneolumlu yanıt venrken.
Türkive'den gelerek sığınmak iste-
yenlerin yüzde49'unu ülkesine ka-
bul edıyor. Sığınma talebi kabul
edilmeyenlerin ise yüzde 70'inin
"kavıp" olduğu, vani Isv içre'de kal-
malarına dolay lı olarak göz yumul-
duğu ortava çıktı.
isviçre işbirliği yapmıyor
Bern Büvükclçisı RızaTürmeo,
Isviçre'nin Türk makamları ile iş-
birliöi yapmamasının. biryandan sı-
ğınmaİarın gerçek nedeninin belir-
lenememesıne. diğer yandan da bu
ülkeye gelen terör suçlulannın ce-
zalandırılamanıasına yol açtığını
belirtti.
Son vıllarda Türki>e'den İsviç-
re '\e sığınmak ısteyenlerin oranın-
da belirgin bir artış gözlenirken, Is-
viçre've kabul edilenlerin sayısı
da vaklaşık l() bin kişiye ulaştı.
Türkiye'de yaşanan terör olaylan,
çeşitli gerekçelerle Avrupa ülkele-
rinde yaşamak isteyenlerin sığınma
taleplerine "uygun zemin" hazır-
larken. Isv içre Türk makamlarıyla
işbirliği içinde olmamasından do-
layı. sığınma talebinde bulunanla-
rın gerçek amaçlannı belirlemeden
"Kürt" olduğunu belirten v e "siya-
si baskı altında" olduğunu iddia
eden herkese siyasi sığınma hakkı
tanıvor.
Başka Tann'nın çocuklan
Onlar. insan yerleşimleri anlamına gelen
HABİTATII konferansı için ortabkta
göziikmesi istenmeyen işportacı ve tinerci
çocuklan Onlar bizim çocuklanmız... 23
Nisan liusal Egenıenlik ve Çocuk
Bayramrnın ilk saatleri. Yaşından önce
olgunlaşmış yorgun yüzlerivle bu çocukiarın
birçoğu bayramdan habersiz. Midve dolma
satıcısı 12 vaşındaki H. D.'nin tek düşiincesi
bütün gece çalışıp 500 bin lira ka/anmak.
Naşıtlarının çoğunun uvkuda olduğu
saatlerde ona çocuk bayramında ne
yapacağını sorduğumuzda u
Cene mid>c
satacağım" yanıtinı veriyor. Çocuk bayramı
nedeniyle daha çok midve satacağı için
sevinen H. D. 3. sınıftan sonra okuvamaınıs.
3yıldan bu yana aralıksı/olarak durdurak
bilmeksi/in gece gündüz tezgâhındaki
midyeleri bitirmeye uğraşıyor. Kendisine ne
zaman vaftıgını sorduğumuzda "Çoğu
zaman gün ışmnca" yanıhnı alıyonız.
Caddenin hemen karşı köşesinde ürkek
ancak anlamlı bakışlanyla bizi karşılavan
G. Ö. bugünlerde vaşamını mendil
satıcılığından karşılıyor. Kış aylan özellikle
C'nin satışlannda önemli bir artış saglıvor.
Çocuk bav ranıı dediğimi/de v üzünde
anlamsı/ bir ifade bf lirivor. Filmlerde
seyrettiği kadarıyla çocukların
bavramlarda lunaparkta eğlendikleıini
pasta vediklerini siivlüvor. Mardin'den
veni »eldiğini anlatan 6 vaşındaki G. ise
yanında tiner kullanan arkadaşlanyla
biıiikte objektifimize poz verivor.
Haziran ayında başlavacak HABIT.VT II
Konferansı netlenivle Bevoğlu'nun
yeniden yenilenen \ollannda geceleri
Cülsümler, A>şeler, Mehmetler
sahipsiz bir şekilde >aşı>or. Tiner
kullandıklan ya da işportacılık yaptıklan
gerekçesiyle ortada gö'zükmemeleri istenen
bu çocuklar için 23 Nisan'ın. 365 günün
herhangi bir gününden farkı >ok.
(FotoCraf-KEREMILGAZ)"
Raporda. geçen yıl I3'ü kadın
24 yabancı uyruklu olmak
üzere toplam 1926 silah
kaçakçısının yakalandığı.
203 kişinin halen firarda olduğu
kaydedildi. Kaçakçılıgın
asıl merkezinin Kuzey
Irak olduğuna dikkat çekilen
raporda. Sarp Sınır Kapısı
açıldıktan sonra Gürcistan
uyruklu çok sayıda
kişinin yurda silah
sokmak isterken yakalandığı
vurgulandı. Rapordaki verilere
göre. silah kaçakçılığı
yapan yabancı uyruklulann
başında sırasıyla
Gürcistan. Bulgaristan.
Amerika. lngiltere ve
Iraklılar geliyor.
Silahlann menşei
Geçen yıl toplam 270 silah
kaçakçılığı olayının
ortaya çıkarıidıgı, bu
olaylarda 750 uzun
namlulu
makineli tüfek. 754
tabanca. 132 bomba, 1171
şarjör ve 36 bin 704 de
merminin ele geçirildiği
.belirtilen raporda. bu
silaJUarın üretici
ülkelere göre dağılımında
da ilk sırayı Belçika. daha
sonra sırasıyla Çek ve
Slovak cumhurivetleri.
Rusya. Irak. Ispanya.
Italya, Çin. Bulgaristan ve
Fransa'nın geldiği
bildirildi.
Raporda. bu silahların
daha çok Ürdün.
Bulgaristan. Almanya.
Belçika. Fransa.
Avusturya. Lübnan ve
Hollandalı Fırmalann
aldığı vurgulandı.
PKK
1
li kaçakçüar
Raporun. son bölümünde
silah kaçakçılığı
yaparken yakalanajı
PKK militanı ve
sempatizanlarının
adlan ile ifadelerine ver
verildi.
Rapora göre. haklannda
yasal işlem >apılan
PKK'lilerşunlar;
"Yavuz Coşkun. Muhsin
Ka>a, Musa Erinç,
Abdulkerim İv, İsrail
Onaç, Selahattin Solcan,
Osman Bilgiç, Şehmus
Bin/ct. Faik Kava. Sami ve
En\er Giindüz, İrfan
Türbe, Abdullah Aslan.
Cindi Bev han. Mehmet İlçi.
Mehmet Felekoğlu, Se>din
Cfikçe, Sulhattin
Sevinç, Halis Çakır,
Abdullah Tannkulu, Fevzi
İdris Günay. \ah\a
Mardin \e Ramazan
Andaç."
KJÖRÜŞ / E R C A N KARAKAŞ Istaııbul MUletvekili. Sosyal Demokmsi Vakfı (SODEl') Başkam
l Mayıs 'EmekçilerBayramı' olarak yasalaşmalıilindiğıgibiyüzyıilarsüren insan
haklan ve demokrasi mücadelesi
sonucundabirulusilesınırlıolma-
\ an tüm uluslar. tüm insanlar için
geçerh olan değerler ve ilkeler ortaya çık-
mıştır. 20. yüzyıldan itibaren iletişimin hız-
la gelişmesi. uvgarlığın evrensel değerleri-
nin giderek daha çok ülke tarafından kav-
ranılmasını vebenimsenmesinidekolaylaş-
tırmıştır.
İnsan haklarını belirleyen metinler. onla-
n elde etmeyi başaran uluslann olmaktan
çıkarak insanlığın ortak değerleri olmuş-
tur. 19. \ üzyılda sanav ileşme ile ortaya çı-
kan işçi sııııfının. 8 saatlik iş gününü kabul
eftirmeleri de dünya emekçilerinin ortak
kazanımlarıdır.
l ><46 v ılında özellikle Avrupa ve Ameri-
ka emekçileri bu hakkı eldeetmek için çok
zorlu sınavlardan geçmişierdi. 8 saatlik iş
günü nıücadelesinin doruğa ulaştıgı I886
\ ılında Amerikan İşçi Federasyonu'nun bu
kazanıın için I Mayıs I886'da ilan ettiğı
grev vedıizenlediğigösterilerprovokeedi-
lerek kaıılı biçimde bastırılmiştır. Dört gün
süren gösterılerde onlarca işçi ölmüş ve on-
larcası yaralannııştı. Bu üzücü olayların
unutulmaması \e emekçilerin kendilenne
vönelen saldmlara karşı 1988'de Amenkan
İşçi Federasyonu'nun ve 1989'da Ikinci En-
ternasyonalin (Sosyalist Enternasyonal)
aldığı kararlarla 1 Nİayıs "işçilerin ulusla-
rarasıbirlikvedayanışmagünü"olarak ilan
edildi
Clkemizdede 1 Ma\ıs. 1908>ılındanbu
yanakutlanmaktadır İ925yılında I Mayıs
"BaharveÇiçek Bayramr adı ile resnıi ta-
til günü olarak yasalaştı. 12 Eylül 1980 ta-
rihine kadar geçen dönemde yapılan kutla-
malargeneldebanşsal olarakgeçti. \alnız-
ca 1977 1 Mayısrndabugünbilebilinmez-
leri aydınlatılamamış birprovokasyonla 34
emekçi yaşamını yitirdi. Yargılamalar. id-
dialann aksine 1 Mayıs kutlamalarını dü-
zenleyen DlSK'i ve emekçileri akladı.
Ne 1 Mayıs 1977 olavı ne de başka ba-
haneleremekçilerin bu uluslararası dayanış-
ma gününü kuthımalarını engellemeye ge-
rekçe olamaz. Özgiirlüklenn tanımının ve
kapsamının. Türkiye Büyük Millet Mecli-
si'nce de onaylanan uluslararası belgelerle
ortak kılındığı günümüz dünyasıııda. her-
kes düşünceMiıi özgürce ifade edebilnıelı-
dir. Paris Şartı'nda da ifade edildiği gıbi
•4
ToplanmaÖzgürlüğü*'garanti altına alın-
malıdır.
Clkemizin demokrasiyi tüm kurum ve
kurallan ile yerleştirrneve. insan haklarını
uluslararası sözleşmelerdeki içeriği ile ge-
çerlikılmav a çalıştığı birsüreçte. Birleşmiş
Milletler'e iive ülkelerin tamamına yakı-
nında özgürce kutlanan 1 Mayıs'ınülkemiz-
de kısıtlanması anlaşılamaz \e kabul edi-
lemez.
I Mayıs işçilerin. emekçilerin bayramı-
dır. Onun yasaklanması. geçen vıllarda ya-
şandığı gibi gerginlik varatnıakta. demok-
ratik açılıınları zedelemekte ve uluslarara-
sı kamuoyunda ülkemizi zordurumadüşür-
mektedir. I Mayıs herhangi birsıyasal par-
tinınveeğilimingünüdcğildir. Hangisiya-
sal görüşten ve inanıştan olurlarsaolsunlar,
tüm işçi veemekçilerindayanışmagünüdür,
bayramıdır.
Demokratik hukuk devletinin görevi. iş-
çilerin 1 Mayısı özgürce kutlamalarını gü-
vence altına almaktır. Bu amaçla. 19. dö-
nenıde 2829 savılı "llusal Bavram \eGe-
nelTatiller Hakkında Kanun"a I Mayıs'ın
da "Emekçiler Bayranıı" olarak ilave edil-
mesine ilişkin bir vasa teklit'i vernııstik. O
günkü DYP-SHP koalisyon hükümeti
TBMM Başkanlığı'na gönderdiği yazıda.
teklıfin hükümetçe uygun görüldüğünübil-
diımişti. Hükümetin bu olumlu yaklaşımı-
na karşın teklifimiz komisyonlarda DYP
ve ANAP'lı üyelerin önergeleri sonucunda
değişikliğe uğramış ve •'Emekçiler Bayra-
mı" önerilerimiz "Emek \e Bahar Bayra-
mı"na dönüştüriilmüştü. 1994 yılında
TBMM Genel Kurulu'na inen teklif. van-
lan uzlasmaya rağmen RP. ANAP \e DYP'li
milletvekillerinin oylanyla reddedilmişti.
26 Mart 1996 tarihinde y asa teklifini ye-
nilemiş bulunuyoruz. Şu anda ilgili komis-
yonun gündeminde olan teklifin 20. dönem
tarafından sonuçlandırılmasını istiyor ve
bekliyoruz.
Yüz yılı aşan bir süredir dün> anın birçok
ülkesinde özgürce kutlanan ve emekçiler var
olduğu sürece anlam ve önemini yitirme-
yecekolan 1 Mayıs'ın. ülkemizdede özgür-
ce kutlanmasına olanak tanınmalıdır. Bu
nedenle 1 Mayıs anlamına ııygun bir gün ola-
rak "1 Mayıs Emekçiler Bajramı" adıyla
resmi tatil günü ilan edilmelı veemekçilere
ve örgütlerine bayramlarını özgürce kut-
lama olanağı sağlanmalıdır.
PERŞEMBE
ORHAN BURSALI
Liman Parkı Projesi
Istanbul'da Karaköy'den Mimar Sinan Üniversite-
si'ne kadar uzanan bir sahil şeridi vardır.
Bilir misiniz?
Tabii, minik bir beyinsel etkinükle, Istanbul'un as-
lında deniz kenannda olduğunu anımsar ve -teorik
olarak- orada öyle bir sahil şeridi olması gerektiğini
düşünürüz.
Çünkü orayı tanımaz, sesini, kokusunu duymaz, bel-
ki neye benzediğini bile düşleyemeyiz.
Çoğumuz. kentte yaşayanların belki de yüzde
99.9'u, bu sahil şertdine öylesine yabancıdır.
Denizle yeniden banşmak için...
Şimdi kamuya, kente ve kentliye kapalı bu şeridin
kentle bütünleşmiş şöyle bir Liman Park'a dönüştü-
rüldüğünü düşleyin:
• Uzun bir sahil yürüyüş şeridi; balıkçı limanı, balık
pazarı.
• Kentiçi ulaşım -deniz motorları, Boğaziçi günübir-
lik gezileri rıhtımı, raylı sistem- bağlantılan; yolcu li-
manı.
• Sivil denizcilik müzesi, sukanalı yerleşimleri, deniz
ulaşımı, deniz ekolojisi araştırma birimleri; araştırma
merkezleri, konferans ve toplantı salonları,
• Yeşil alan düzenlemeleri; cafeler, lokantalar ve bar-
lar.
• Akvaryum. Sinema, tiyatro salonları.
• Ticaret / alışveriş merkezleri. işylerleri: Atölye ve
stüdyolar. Sergileme alanlan. Sanatçı yerleşim yerle-
ri...
Özetle. sahil şeridinin her yönden canlı bir Liman-
Parkı'na dönüştürülmesi...
Bu şekilde yeniden düzenlenecek bu sahil şeridi-
nin kentle cocjrafi olarak bütünleşebilmesi için de
öneriler var: Örnegin sahil şeridinin önünden geçen
transit yolun yeraltına indirilmesi. Lirnan Parkı'nın
özellikle Kuledibi, Tophane, Cihangir, Beyoğlu ile bü-
tünleştirilmesi için yürüyüş yolları ve raylı sistemlerin
geliştirilmesi...
24 saat yaşayan, canlı, ilgi çekici böyle bir Liman-
Parkı, istanbul'a, dünya kenti imajına yakışan zengin
bir ortam kazandıracaktır. Böyle bir Liman Parkı, sa-
dece tüketici değil. kente ve kentliye geri dönüşecek
değerler yaratabilecek bir etkinhkler alanı da olacak-
tır.
Limana iniş başlıyor
Istanbul bir sahil kentı. Deniz kenarında olması, or-
tasından/içinden uluslararası su yolu, Boğaziçi'nin
geçmesi Istanbul'un temel özelliklerinden biri. Ancak,
bu özelliğınj kent yaşamına taşıyacak düzenlemele-
re, örneğin bir limana bıle sahıp değil.
Kent, Akdeniz'le Karadeniz arasında tarihi bir ko-
numa sahip. 3 bin yıllık tarihi içinde deniz en önemli
belirleyıcı özelliği olmuş kentin: ancak kent, "Top-
hane inisiyatifi"nde toplanan ve Liman Parkı dü-
şüncesini geliştıren arkadaşların dediği gibi, "bukim-
liğini unuttu.. yakın geçmişinden koptu ve Istanbul bir
kara şehrine dönüştü. Kentsel düzenlemeler, denizi
yollann arasına hapsettı, şehriyollann ardına. Sahil yo-
lları boyunca yapılan parktar ise kaybedilenleri geri
getiremedi. Böylece eski zamanın denizle sonlanan
yokuşlan, iskelelen, ve sahil kahveleri sandalcılann sar-
kılanyla çıkıp gittı yaşantımızdan".
Şimdi Liman Parkı Projesi, Istanbul'un Istanbul-
lunun denizle bu 'özel ilişkisini" kentin can damarın-
da yeniden kurmayı düşlüyor.
"Tophane Inısıyatıfi". HABITATçerçevesinde Liman
Parkı Proiesi için, kentin eskı belleğini ortaya çıkar-
maya yardımcı olacak bir multivizyon gösterisi hazır-
lıyor.
Diyorlar ki: --
Biraz deniz havası İstanbul'a iyi gelecek.
Biraz deniz havası hepimize iyi gelecek.
Ve...
' Hafıza tazeleme" ve "çağn" kampanyası ile bir-
likte...
"Limana iniş' başlıyor!
"Tophane Inisiyatifi". llişki için: Orhan Esen: 0212.
251 51 70: faks: 251 51 79. Emel Eratlı: Tel: 0212.234
20 19: faks:234 18 92)
Uyusturucuyla miicadele
Narkotik polisi
ıtıuhbir sıkııılısuHİa
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Uyuşturucu
madde yakalamalarmda
muhbir sıkıntısı çekıldiği
bildirildi. Uyuşturucu
operasyonlarında
kullanılan muhbırler için
avrılan ikramiyenin
zaman ında ödenmemesi
ve bazen de geç
verilmesi nedeniyle.
kimsenin muhbirlik
yapmak istemediği.
yapanların da bu işten
vazgeçmeye başladıkları
belirtildi.
Emniyet Genel
Müdürlüğü Kaçakçılık ve
Organize Suçlarla
Miicadele Daire
Başkanlığı yetkilileri. bu
ikramiyenin şimdiye
kadar konuyla doğrudan
ilgisi olmayan
Sağlık Bakanhğı ile
Tanm ve Köyişlerı
Bakanlığı bütçelerinden
kar^ılandığını
söylediler. Bu
uygulamaıun zaman
zaman personel \ e mali
açıdan sorunlar
doğurduğuna dikkat
çeken yetkililer.
yapılacak yasal
düzenlemelerle bu
ikramiyenin İçişleri
Bakanlığı'na aktarılıp
muhbirlere tek
elden ve daha düzenli
olarak ödenmesini
istediler. Yetkililer. şöyle
dediler:
~Uyuşturucu madde
kaçakçılığıyla mücadele
konusıında üikemizde
değişik bakanlıklar
içerisinde birçok birim
faaliyette
bulunduğundan,
koordinasyona a/ami
oranda özen
gösterilmesine karşın.
uvgulamada ortak
çalışma ve bilgi
alışverişinde bazı
aksaklıklarla
karşılaşnoruz. Bu
konudaki mücadelede
dahi ileriye gitmek için,
mücadele birimleri
arasında biirünleştirici bir
yeniden vapılanma
genekmektedir. Bu
vapılmadığı takdirde,
giderek artan uyuşturucu
kullanımına karşı tüm
çabalanmız boşa gider."
"TEKERLEKLİ SANDALYE
KAMPANYASINA KATKIDA
BULUNMAK BİR İNSANLIK
GÖREVİDÎR"
Ziraat Bankası Sirkeci Şb. 304420/718-5
Bedensel Eng. Dayanışma Der.
Tel: (0216) 37081 66-441 0834