Catalog

Cumhuriyet İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmcnı Orhan Ertnç# Genel Vayın Koordınatöru Hikmet Çetinkava • Yazıışlerı Müdürlerı Ibrahim Vıldız (Sorumlu). Dinç Tavanç 9 Haber Merkezı Müduru Hakan kara 0 Gorsel Yönetmen. Fikret Eser Dij Haberler CrgunBalcı#lstıhbarjt Ceneiz Yıldırım 0 Ekonomı Bülent Kı/anlık • Kultur Handan Senköken 0 Spor: Abdülkadir Yücelman 0 Makalcler Sami Karaören 0 Duzeltme \bdullah \ azıcı 0 Fotoeraf Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge Edibe Buğra 0 Yun Haberlen Mehnıel Faraç Yayın Kurulu İBıanSdfuklBa^kan). Orhan Erinç, Oktav Kurthöke. Hiknıet Çefinb» », Şiikran Soner. Ergıın Bakv Dinç Tayanç, tbrahim \ ıldız, Orhan Bursalı. Mustafa Balba>. Hakan Kara. AnkaraTemsılcısı Mustafa Balbaj • Hater Muduru Doğan Akın Atatürk Bulvan No 125. Kat 4. Bakanlıklar-Ankara Te! 4195020 (7 hat). Faks 419502^ 0 Izmır Temsılcısı Serdar Kızık, H Zıya Blv 1352 S 2 3 Tel 4411220. Faks. 4419117 0 Adana Temsılcısı Çetin Yiğeooğlu. inönü Cd. 119 S No 1 Kat.l, Tel: 3522550. Faks 35225"'O Müessese Muduru Erol Erkut 0 Koordınatör Ahmet Korulsan 0 Muhasebe Bülent Vener 0 Idare H&Mvin Gûrer 0 Ijleınıc Önder Çclik 0 Bılgı-tşlem. Nail İnal 0 Bılgısayar Sıslem. Mfirüvet Çfler MEDVA C: • Yonetım Kurul Ba^kanı - G e n d Mudur Gülbî Erduran # Koordınaıor Reh, Işıtman # Genei Mudur Yardımcısı Mine Akdag Tel. 514 07 53 513 95 80-51384 « W 1 . Faks. 511846 VıvımlataııteBasan: YenıGun Haber Aıansi. Ba»ın \s Ya\mcılık A 5 Turkcvaşı Cad 39 41 CajŞalojŞlu 34334 Lt PK 246 Ismnbul fel (0 212) 512 05 05 (20 haıl Faks (û 212ı 513 85 ")5 25 NlSAN 1996 İmsak: 4.27 Güneş: 6.03 Ögle: 13.09 Ikindi: 16.55 Akşam: 20.01 Yatsı: 21.30 Paralar kaldmmlara gömülüyor, su havzalanna belediyeler kuruluyor 'Anti-HABITAr P uygulamalar Çocuk mankentep • Istanbul Haber Servisi - 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Haftası nedenıyle düzenlenen "Çocuk Mankenler Yanşması"na katıfan minikler, ağabey ve ablalanna taş çıkarttılar. Ataköy Holiday Inn Crovvne Plaza Hotel'de dün, 0-3 ve 6-12 yaş gruplannda dört kategonde gerçekleşen yanşmada. 500 aday arasından ön elemeyle seçilen 60 çocuk finalıst olarak yanştı Salttı Güngör Best FM'de • İstanbul Haber Servisi - Eski /stanbul Mali Şube Müdürü Salih Güngör, Best FM'le anlaşma ımzaladı. Ender Uslu ile bırlikte "An Kovanı" isımli "reality shovv" programını sunacak olan Güngör, programın her türlü yolsuzlugun üzerine gideceğini belirtti. Projeter Yanşması • İstanbul Haber Servisi - MEF Dersanesi Eğitim ve Bilimsel Araştırmalan Destekleme VakfVnca fen egıtimıni desteklemek ve gencleri bu alanda araştırmaya yöneltmek amacıyla Türkiye genelinde tüm lise ve dengı okul öğrencileri arasında Araştırma Projeleri Yarışması düzenlendi. 65 okulun. 200 projeyle başvurdugu yanşmada, bilım kurulunun değerlendirmeleri sonunda 25 okulun 65 projesı sergilenmeye değer bulundu Bu projeler. 8-11 mayıs tarihlerı arasmda Anadolu Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi Uygulama Oteli'nde sergilenecek. Dereceye girenlere ödülleri ise 11 mayıs tarihinde aynı yerde düzenlenecek törenle verilecek. TGC, 50. yılını kutluyop • İstanbul Haber Servisi - Türkiye Gazeteciler Cemiyetı (TGC). kuruluşunun 50. yıldönümünü kutluyor. TGC Başkanı Nail Güreli, yann saat 10.30'da TGC merkezinde yönetim kurulu üyelerinin de katıhmıyla bir basin toplantısi düzenleyecek. Küreselleşme paneli • İstanbul Haber Servisi - "K.üreselleşme Masalı ve Türkiye" konuiu panel, 5 mayısta Kadıköy Kültür Merkezi'nde düzenlenecek. Saat 15.00'tebaşlayacak panele Türkel Minibaş, $ükran Soner ve Gencay Saylan konuşmacı olarak katılacak. Otomobil pazarı hareket.ei.iyor • Haber Merkezi - BMG ve Ülker firmalannın ortaklıgı ile kurulan Deavvoo'nun Türkiye distribütörü OMCO, Super Salon"un yeni modelinı Türkiye'ye getirerek otomobil pazanndaki rekabette yeni bir aşama kaydetti. Yenilenen Super Salon otomobilleri 16 subaplı 128 PS gücünde motoruyla ve iç döşemedekı renk değişikliği ile bırlikte kumaş ve deri seçenekleri içeriyor. • Merkezi hükümet, HABITAT öncesinde Istanbul'un asıl HABITAT'larını oluşturan orman ve su havzalarındaki kaçak yapılaşma yağmasını "belediye" yaparak ödüllendirmeye ve özendırmeye devam ediyor. Resmi Gazete'deki yeni belediye kararlan, bu açıdan HABITAT raporlanyla da taban tabana çelişiyor. OKTAY EKtNCİ ~~ "HABITAT" sözcüğü, Batı dillerinde "ya- şama ortamı" anlamına geli>or. 3-14 haziran- daİstanbul'dayapılacakBM KentZırvesrnın de bu isımle anılmasının nedenı, yeryüzü kent- lerindeki "yaşama ortamlannın korunması u' geliştirilmesi" için ahnacak ulusal \e evrensel önlemlerin tartışalacagı bir konferans olmasın- dan kaynaklanıyor. Nitekım Türkiye'nin de BM HABITAT Ey- lem Planı için öngördüğü "sürdürüJebilirlik'* kavramını, aynı anda "yaşanabilirlik" ılkesıy- le de bütünleştiren önerisı. bu anlamda yine HA- BITAT'ın hedefleri açısından büyük önem ta- şıyor. Dünyakentlerindeartık "yaşamınveuy- garlıgın bırlikte siirmesi için" cıddı önlemlerin alınması ve buna engel olan polıtıkalann ise "terk edilmesr gerekiyor. HABITAT. işte böylesi bir sorumlulufu dün- yanın ve bizlerin "acil" gündemıne getinrken konferansa az bir zaman kala lstanbul'da göz- lenen "hazırlıklar" tam bir aymazfık örnegı ve "skandal" denılebilecek saçmalıklarşeklın- de gelişiyor. Yıllardır belediyecıliğimizin as- lında bir "kara lekesi" olan ve gtderek adeta bir "kara mizah" konusunu da oluşturan "kal- dınm yenüeme"' hastalıgı. bu kez inanılmaz bir yaygınlıkta ve olaganüstü yüksek düzeydekı uy- gulama ve harcamalarla "HABITAT için" ya- pılıyor. Konferans konuklan, Istanbul'u "gü- Belediyeler, ellerine geçirdikleri "HABITAT paralannı" her zamanki gibi yine kaldınmlara yatırnıa*a baştadıiar. Oana 2-J >aşındaki tre- tuvar döşemeleri bile parçalanarak yenileriyle değiştiriliyor. Ovsa HABITAT, aynı anda "savurganlığın" da önlenmesini isti\or. zel görsiinler" dıye kentin merkez semtlerin- dekı ve konferans vadisindekı neredeyse tüm kaldınmlann kaplamaları sökülerek yeniden ve üstelık ~a>nıyiiksek]ikte"döşeniyorlar. Oysa, ünlü sözdede vurgulandığı gıbi. aslında uygar- lıgın düzeyinı kaldınmlann kapiaması degil. "fretuvariardaki yiikseklik" yansıtı>or. Kal- dınm voldan ne kadar yukanda\!.a, o toplum o kadar "ilkel" sayılıyor. Toplu Konut Idaresi HABITAT Koordınatörü Dr. Gürel Tiizün'ün verdıgi bilgıyegöre. "İstanbul'u konferansa ha- arlamalan için" büyükşehır \e ilçe beledıye- lennetam "1.7trflyonlira"paradağıtmış. Ba- zı belediyeler buna dört elle sanlırken bazıla- n da -örneğin Beşiktaş Belediyesi gibi- "Bize la- am degil, büyükşehire \erin" diyerek parayı al- mamış. Milyarlanalanlar ise sankı kentin "ya- şama ortamını iyileştirmek" için başka bir se- çenek yokmuş gibi, adeta sözbirliği etmişçe- sine hemen kaldınmlara saldırdılar. Yenilenen döşemeler ve taşlar için seçilen "albenffi" mal- zemeleri yetiştirebilmek üzere üretıciler gece gündüz çalışıyorlar. Şimdiye dek birçok belediye. hem insanla- nn gözünü boyamak hem de seçımlerde des- tek veren yanda^lanna iş dağıtmak için. en ideal hizmet olarak kaldınm yenilemeyi "ken- di kavnaklanyla" yapıyorlardı. Şimdı bu ge- leneksel aymazlık ve şımanklık "HABITATpa- rasıyla" yapılıyor. Belediyeler, bu büyük kal- dınm operasyonlannın "HABITAT nedeniyle ve geçici olduğunu" afişlerle duyurarak kaza- nılan-deşılen yollardan ötürü de yine afişlerle halktan özür dilerlerken hükümet de Jstan- bul'un yaşama ortamını tehdit eden "kaçak yapılaşma böigelerini" yine "beledive" yap- maya devam ederek aynı aymazlıgın merkezi yönetim düzeyinde de sürdügünün sanki öme- gini sergiliyor. Duyarlı kuruluşlann\eüniver- sitelenn HABITAT raporlannda "Arüksuhav- zalanndaki kaçak yerleşmeler belediye yapü- masın" dilegine önemle yer v erdıkleri şu gün- lerde, Resmi Gazete'nın 7 Nisan 1996tanhli baskısında yayımlanan kararnamelerle Istan- bul'un benzer niteliktekı Ömerli(ümraniye), ÇaMişbaşı (Beykoz) ve Orhanlı (Tuzla) köy- leri de "belde belediyesi" oldular. Böylece geçen yılfarda yine "kaçakyapdaş- mayla kurulan" \e su havzalanyla birlikte or- manları da "nazım plan disiptininden bağınv sız olarak" imarlı ve ımarsız yagmaya açan SultanbeyİL Alibeyköy, Arnavutköy, Durusu, Alemdağ. Samandıra, Çekmeköy. İmrahor, Ta- şoluk, Bahçeköy gibi yaklaşık 20 belde bele- diyesıne şu HABITAT öncesinde üç tanesı da- ha eklenıverdı. Belde belediyelen. hem bele- diyeler ve imar yasalanndaki yetkilerinden ötürü hem de *yereldenıokrasi"(!) geregi. ken- di sıntrlan içinde ımar açısından dilediklerini "özçürce" yapabilıyorlar. Merkezi hükümet de bir yandan ormanlan işgal ve tahrip eden- lere "tapu dağıtılmasını" öngören yasayı hâlâ yürürlükte rutarak öbüryandan da "Istanbui'un HABITAT'larını yağmalayan" binalan, bele- diye güvencesine bağlayarak BM Kent Zirve- si"ne "ev sahipliği" yapmaya hazırlanıyor. HABITAT konferansının her bıri kendi iil- kelerinde uzman olan "cin gibi" konuklan. bu "yeni" kaldınmlara bakıp olanı biteni göremeyecekler mı acaba?.. Rekortmen sporcu, 1996 Atlanta Yaz Olimpiyat Oyunlan sonrası vedaya hazırlanıyor Halter dünyası Naim'sizliğe zor ahşacak ARİF KIZILYALIN Bir efsanenin sonuna geldik... Evet Türk spo- runa adını kırdıgı rekorlar. kazandırdığı olimpi- yat. dünya ve Avrupa şampiyonluklan ile yazdı- ran 'Cep Herkülü' Naim Sülevmanoğlu, 1996 At- lanta Yaz Olimpiyat Oyunlan sonrası halter ya- şantısmı noktalayacak. Kimine göre henüz 29'un- daki bir sporcunun, hele hele Naim gibi bir süper stann podyumlardan çekilme karan oldukçayan- lış. Ancak o, gözünü karartmış bir kere. Bellı ki zırvedeyken bırakmak istiyorsporu. Ve şimdı tek hedefi v ar: o da üst üste 3. olim- piyat şampiyonluğunu da kaza- nıp bir ilke daha imzasını at- mak \e tarihin tozlu sayfalan arasında yerini almak. Ancak birgerçek var ki Tür- kiye. 'ithaT de olsa, Naim gıbi bir sporcuyu kolay kolay bula- mayacak. Kendimizi, bundan böyle 'Naim'sizfiğe 1 alıştıraca- gız, çünkü o ağustostan sonra ba- nn altına birdaha girmemeye ka- rarlı. Kuşkusuz ki Naim'in podyu- Türkiye'ye halter sporunda rekorlar ve madalyalar kazandıran 'Cep Herkülü' lakaplı Naim Süleymanoğlu, üst üste 3. olimpiyat şampiyonluğunu da kazanıp haltere veda etme karan aldı. iNaim Süleymanoğlu. ağustostan sonra bann altına girmemeye kararlı. (LEVENT VL'CELM AN) ma veda karan sadece Türkiye'yi ilgilendirmıyor. Avrupa, hatta hatta dünya halteri için üzücü bir olay. Çünkü onun fizığmde olup da o kadar kilo- yu kaldıran başka bir sporcu yok... Spor dünyası onu ilk olarak 1982 "de Naum Şa- lamov olarak tanıdı. Kısa boylu, sanşın, bebek yüz- lü bir halterciydi. Bulgaristan'da 'Türk asıllT ol- masının verdigi dezavantaja karşın parladi. Kar- şısına çıkan engelleri aşıp yasaklan delerek mil- li takıma girdi. Rekor onun için çocuk oyunca- ğıydı. Ama Bulgaristan adma o kadar kiloyu kal- dırmak istemiyordu. Madem ki o spordalının 'sü- per star' adayıydı. daha ileri gidecekri. Sadece spor- da degil; sosyal yaşantıda. ekonomik şartlarda da rekor kırmalıydı. Ve 'soj'unun da etkisiyle bizi. yani Türkiye'yi seçti. Demirperde ülkelerinin ca- sus filmlerini anımsatan bir kaçış sonrası döne- mın Başbakanı TurgutÖzal'ın çabalanyla 1986'yı 87'ye bağlayan aralık ayında Türkiye'ye getiril- di. Artık Naim adına da kavuşmuştu. Naim biraz tuzluya patlamıştı, Bulgarlara ha- tın sayılır bir de para ödenmişti, şampiyonalarda Türk formasını giymesi için. Ama bızim de bir şampiyonumuz vardı artık. Gerci. o dönemde adı- nı duymaya başladığımız ve 'Ozal icadı' denilen çikita muzu gibi o da 'yabancı' menşeliydi, ama 'soy' olarak bizden biriydi. Politik şovlar, evler. otomobillerderkensıraşampiyonluklaragelmiş- ti. Naim kendisine gü\enenlerin umutlannı boşa çıkarmadı. 1988 Seul Olimpiyat Oyunlan'ndan rekortmen unvanı ile altın madalya çıkanyordu. Ardından dünya şampıyonluklan, Avrupa şampi- yonluklan ve 1992'de Barcelona Olimpiyatla- n'nda ikinci altın da gelmişti. Ama Naim'in be- linden problemı vardı. Kımine göre gece hayatı onu formundan uzaklaştırıyordu. kimi ise "Bul- garistan mirasının tükendiğini" savladı. Hatta. "Spor yaşantısı bitti" diyenler bile oldu. Ama o. zaman zaman katıldı- gı şampıyonalarda rekorlarla alay edercesine kaldınşlar yapmaktan ge- ri kalmıyordu. Kısacası, beğenilse de beğenilmese de Naim'di o. 1996 AvTupa Şampiyonası'nda ise Naimie "düş kınldığr ya^ıvorduk. Küçük dev adam, Times dergisinin muhteşem Türk ilan ettigi bu genç: 'cep herkü- lü'. kilo fazlası gıbi bir nedenle ya- nşmadan çekiliyordu. Ardından di- linin altındaki baklayı da çıkardı: "Atlanta1dan sonra yokum. .Şamphwı olur, halteri bırakınm." Bu karar bellı ki çok ön- celen alınmıştı. Ama Norveç'teki Avrupa Şam- piyonasfnda yaşanan olaylar onun için Trtilin ateşlenmesi'ydi 22 altın, sa\Tsız rekor 23 Ocak 1967'de Bulganstan'dadogdu. 13 Ara- lık 1986'da Türkiye'ye iltıca enı. Bulgaristan adı- na 1982'de 52 kiloda Dünya Gençler Şampiyo- nası'nda podyuma çıktı. 1983'ten sonra kilosun- da tüm rekoriarın sahibi oldu. 1988 Seul Olimpi- yat Oyunlan "nda art arda 9 olimpiyat, 6 dünya re- koru kırdı. Son kaldınşında koparmada 152.5. silkmede 190, toplamda 342.5 kilo ile 'CepHer- külü* unvanını elde etti. 1990'da belinden sakat- landı. I992'de ilk kez Avrupa Şampiyonası'nda geçildi. Ancak Barselona Olimpiyat Oyunlan'nda en yakın rakibine 15 kilo fark yapıp 3 altın birden kazandı 1993'te Avustralya'daki Dünya Şampi- yonası'nda bu kez 64 kiloda dünya rekoru kırdı. Sporculuk yaşantısı boyunca Avrupa ve dünya şampiyonalan ile olimpiyatlarda 22 kez altın ma- dalya kazandı. Naim, Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Bölümü mezunu. -25 derece soğukta 6 saatte ve 65 C derece sıcakta bir saatte ölüyorlar Toz böceğinin en sevdiği yer, yatak GÜNDÜZ İMŞİR Günlükkullanımdilinde "e> akar- lan" olarak bilinen toz böcekleri. saglıgımızı tehdit ediyor. Alerjik hastalıklann önemli etkenleri arasın- da göstenlen toz böcekleri, tüm in- sanlann yaklaşık yüzde 4'ünü etki- liyor. Insan ve hayvanlardan dökü- len ölü epıtel hücreieriyle beslenen "Dermatophagogides" adlı 0,1 -0.5 mm büyüklügündeki canlılann en çok bulunduklan yerin ba^ında ya- taklar geliyor. Elektrik süpürgesiy- le halılann ve yataJdann toz böcek- lerinden tamamen anndınlmasının mümkün olmadığı belirtiliyor. İstanbul Tıp FaküJtesi Gögüs Has- talıklan Anabilim Dalı öğretim üye- lerinden Prof. Dr. Feyza Erkan. akar- lann, alerjik hastalıklara neden ol- duğunun, yaklaşık 25 yıl önce or- taya konuldugunu belirterek "deri yiyen" anlamına da gelen akarlann küçüklükleri nedeniyle ancak mik- roskop altında görulebilecegıne dik- kat çekiyor. Prof. Feyza Erkan. akar- lann yol açtıgı alerjik belırtiler ara- • Prof. Feyza Erkan. akarlann yol açtığı alerjik belirtileri deride döküntü, egzama, gözlerde yanma, kaşınma. burun akıntısı, burunda tıkanıklık, hapşınk nöbetleri. kuru öksürükler, göğüste yanma ve solunum yollannda tıkanıklık olarak sıralıyor. sında deride döküntü. egzama. göz- da olduğunu ortaya koyu>or. Özel- lerde yanma, kaşınma. burun akın- tısı. burunda tıkanıklık . hapşınk nöbetlen. kuru öksürükler. gögüs- te yanma ve en son aşamada solu- num yollannda tıkanıklık olduğunu vurgulayarak şunlan söylüyor: "Bu şikâyetler genellikle yıl bo- yunca devam ediyor, ama en çok akarlann bol miktarda ürctliği yaz sonu ve sonbahar avlarında daha şiddeılenir. Hastalar evlerindc. en çok v atak odalannda rahatsızlık his- sederler. Gecevansı veya sabaha doğ- ru nezle> le veya nefes daıiığıvia u\a- nırlar. Gün boyunca, özellikle dışa- nda çalışan hasfalarda bu şikâyet- ler hafıfler." Yapılan araştırmalar ev akarları- nın yaşaması ıçın en ıdeal sıcaklı- ğın 25-28 C derece ve ideal rölatif nem oranının yüzde 25-27 arasın- likle de rutubet birikimine dikkat çekilivor. Duvar veyjencerelerin iyı ızolasyonuyla ev ıçınde rutubet bi- rikimınin arttığını belirten uzman- lar, mutfaklarda su kaynatmak. ve- mek pişirmek. ev içinde çamaşır kurutmak. banyodan buhann yayıl- ması. duvarlardaki su sızıntılan ve bir odada çok sayıda ınsanın yaşa- masının e\ ıçi rutubetin kaynakları olduğunu vurguluyor. Akarlann. ölü epitel hücreleri ara- sında sayılan insan ve hayvanlar- dan dökülen kepek, saç. kıl ve man- tarlardan beslendiğını belirten Prof. Dr. Feyza Erkan, bir akann 2-4 ay- lık yaşamı içinde kendi ağırlığının 20Ökatı kadar dışkı ürettiğini söy- lüyor. Başlangıçta bir salgı tabaka- sı ile birbirine yapışık olan dışkı parçalannın zamanla çok küçük par- çaiara ayrışarak evdeki tozlar ile birleştığini vurgulayan Prof. Dr. Fey- za Erkan akarlann yastıklann dı- şında halı. kumaş mobilyalar. kumaş tüylü oyuncaklar ve elbiselerde bu- lunabileceğine dikkat çekiyor. -25 derece sogukta 6 saat içinde v e 65 C derece sıcakta bir saat için- de ölen akarlara karşı yapılması ge- rekenler şöyle sıralanıyor: "Örtü,>atak,perdevegiyim mal- zemelerini65C derecesuya dayanık- lı kumaşlardan seçmek ve sık sık yt- kamak akar oranını önemli ölçüde düşürüyor. Akar dışkısı parçacık- lannı geçirmeyen,fakat nem için ge- çirgen özel kıunaşlar kullanılmaJı- dır. Yatak odası başta olmak üzere ev içinde kumaş halı ve eşya mikta- nnı en az düzevde tutmak gerekiyor. Elektrik süpürgelerh le halılann ve yatakların akarlardan tamamen anndınlması mümkün değildir. Çün- kü dışkı partikülleri tekstil liflerine yapışıktır. Bu nedenle en etkili >ön- tem akarisid uygulamasıdır. Pİ\B- sada akarisid özellikli köpükler sa- hlmaktadır." Cökova Çevreciler Yılmaz'a öfkeli ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Mesut Yıfanaz'ın. kirlılıge yol aça- cağı yönündeki tepk'iler ne- deniyle işletilmeyen Gökova Sanrralı için. "Çevre mevre demeden hizmete sokmalı- yu" sözlenne. Turizm Ba- kanı Işılay Saygın destek v er- di. Çevreciler. santrallann çalıştırılmasının gündeme gelmesine sert tepki gösterir- ken TBMM Çevre Komis- yonu Başkanı Feridun Peh- livan da "Enerji büv ük bir ih- tiyaçnr, ama enerji ihtivacn mız var diye çev rev i bir tara- fa bırakacak değiliz" dedı Işıla> Savgın "Turizmi olumsuz etkilevebilir. ancak açılmamas) haünde ülkeeiekt- riksiz kalacak. Gerekli ön- lemler ahnacaktır" dedi. TBMM Çevre Komisyonu Başkanı Feridun Pehlivan ise kalkınma yolunda enerjinin büyük bir ıhtiyaç olduğunu söyleyerek "Aına enerji ihti- yacımız var diye çevreyi bir tarafa bırakacak değüiz. Çev- re mi. kalkınma mı şeklinde bir ikilemle karşı karşnız" diye konuştu. Pehlivan. Or- haneli Termik Santralı'nın antma tesisı tamamlanma- dan işletmeye açılamayaca- ğı yönünde > argı karan bu- lunduğunu da anımsattı. Nükleer Idrtilik Nükleer karşıtı dergi Ak- kuyu Posfası Yazıişleri Mü- dürü Ümit Şahin. Başbakan Yılmaz'ı nükleer kirliliğeze- min hazırlamakla suçlaya- rak " Yümaz'ın. .\kkuyu gün- demdev ken Gökova'yı orta- ya atmasının nedeni günde- mi bulandırmak. Termik sanrral kirietir, nükieer sant- ral kirietmez nıesajı verme» ye çalışıyor. Amaç. may ıs ayı içinde ihaleye çıkarılacak Vlersin-Akkuvu Nükleer Santralı'nın ihaiesine ortam hazırlamak" diye konuştu. Türkiye Çev re Vakfı Ge- nel Sekreten Engin L'ral, hü- kümeti, nükleer santrallar ko- nusunda kamuoyunun tepki- sini cıddiye almamakla suç- layarak "ıktidarlafsöyieme- nin ötesinde bu konuda hiç- bir şey yapmadığı için göste- nlen tepkiler sonuç getirmi- yor diye üzüJüyorunı" dedi. Çevre Dostlan Derneği Ku- rucu Başkanı Dr. L'murGür- soyda, 21'ınci yüzyılın çev- re yılı olduğunu anımsata- rak. "Biz termik sanrraüann olası tehlikelerinin farkında- yız. Nükleer santrallann ya- punınada izin vermeyecegiz. Bundan sonra da mücadele- nıize devam edeceğiz" dıye konuştu. S.O.S Akdeniz Bürosu da. Gökova'nın açılacağı demeç- lerini "ayıp" olarak nitelen- dirdi. S.Ö.S Akdeniz, Akku- yu Nükleer Santralı'na kar- şı yürütrüğü protestolara. Gö- kova'yı da ekleyecegini bil- dirdi.